İncelen Saçlar İçin En İyi Doğal Tedaviler

Her yaştan kadın ve erkek, özellikle de saç dökülmesi gözle görülür bir sorun haline geldiğinde, daha kalın ve gür saçlara sahip olmayı isterler. Hormonları dengelemek, stresi azaltmak, doğru beslenmek gibi saç dökülmesine karşı doğal tedaviler mevcuttur.

Haber Merkezi / Ortalama bir yetişkinin başında yaklaşık 100 bin ila 150 bin saç teli bulunur ve her gün yaklaşık 50 ila 100 saç teli kaybedilir, bu çok fazla gibi gelebilir, ancak tamamen normaldir.

Bu kadar çok saç dökülmesinin saçı daha ince göstereceği düşünülebilir, ancak bu yalnızca yeni saç uzaması sürecinin normal hızına ayak uyduramaması durumunda geçerlidir. Saçın yeniden uzaması ve saç dökülmesi uygun bir dengede olduğu sürece saç incelmesi bir sorun değildir, ancak birçok insan için saç dökülmesi bir endişe kaynağıdır.

İnce saçların ideal olmayan görünümünün yanı sıra, incelmenin kalıcı saç dökülmesine ve kelliğe dönüşmesinden duyulan korku da daha büyüktür. Peki saçların incelmesini durduracak doğal çözümler var mı ?

İşte bilimsel temellere dayanan ve evde kolayca uygulanabilen en iyi doğal çözümler:

Hindistan Cevizi Yağı: Hindistan cevizi yağı, saç tellerine nüfuz ederek protein kaybını azaltır ve saç köklerini nemlendirir. Laurik asit içeriği saç derisini besler.

1 – 2 yemek kaşığı Hindistan cevizi yağını hafifçe ısıtın (sıvı hale gelene kadar), saç derisine ve saç uçlarına masaj yaparak yedirin, 30 dakika ila 1 saat bekletin (veya gece boyunca bırakın), ılık su ve hafif bir şampuanla yıkayın.

Bu yöntemi haftada 1 – 2 kez uygulayabilirsiniz.

Aloe Vera: Aloe vera, saç derisini yatıştırır, kepeği azaltır ve saç köklerini güçlendiren enzimler içerir, ayrıca saçın nem dengesini korur.

Taze aloe vera jelini (veya %100 saf aloe vera jeli) saç derisine masaj yaparak uygulayın, 20 – 30 dakika bekletin, ardından ılık suyla durulayın.

Bu yöntemi haftada 2 – 3 kez tekrarlayabilirsiniz.

Çemen Otu (Fenugreek): Çemen otu tohumları, protein ve lesitin açısından zengindir; bu da saç dökülmesini azaltır ve saç köklerini güçlendirir.

2 yemek kaşığı çemen otu tohumunu gece boyunca suda bekletin, sabah tohumları ezerek macun haline getirin, saç derisine uygulayın ve 30 dakika bekletin, ılık suyla durulayın.

Bu yöntemi haftada 1 – 2 kez uygulayabilirsiniz.

Soğan Suyu: Soğan suyu, sülfür açısından zengidir ve kolajen üretimini teşvik ederek saç büyümesini destekler, ayrıca saç derisindeki iltihabı azaltabilir.

1 soğanı rendeleyin, suyunu süzün, pamuk yardımıyla soğan suyunu saç derisine uygulayın, 15 – 30 dakika bekletin, ardından şampuanla yıkayın.

Bu yöntemi haftada 2 – 3 kez tekrarlayabilirsiniz.

Biberiye Yağı: Biberiye yağı, saç köklerini uyararak kan dolaşımını artırır ve saç büyümesini teşvik eder.

5 – 6 damla biberiye yağını 2 yemek kaşığı taşıyıcı yağ (zeytinyağı veya jojoba yağı) ile karıştırın, saç derisine masaj yaparak uygulayın ve 30 dakika bekletin, ılık su ve şampuanla yıkayın.

Bu yöntemi haftada 1 – 2 kez uygulayabilirsiniz.

Yeşil Çay: Yeşil çay, antioksidanlar ve polifenoller içerir; bu da saç dökülmesini azaltır ve saç köklerini güçlendirir.

2 poşet yeşil çayı 1 bardak sıcak suda demleyin ve soğutun, saç derisine masaj yaparak uygulayın, 1 saat bekletin, ılık suyla durulayın.

Bu yöntemi haftada 2 – 3 kez tekrarlayabilirsiniz.

Yumurta Maskesi: Yumurta, protein, biotin ve sülfür açısından zengindir; bunlar saç tellerini güçlendirir ve incelmeyi azaltır.

1 yumurtayı çırpın, 1 yemek kaşığı zeytinyağı ve 1 çay kaşığı bal ile karıştırın, karışımı saç derisine ve saçlara uygulayın, 20 dakika bekletin, ardından soğuk su ve hafif bir şampuanla yıkayın.

Bu yöntemi haftada 1 kez uygulayabilirsiniz.

Paylaşın

Menopoz cildi ve saçı nasıl etkiler?

Menopoza boşuna “değişim” demiyorlar. Bir kadının son adet döneminden 12 ay sonra başlayan bu yaşam dönemi, vücuttaki değişiklikleri tetikler. Bu değişikliklerden bazılarını memnuniyetle karşılayabilirsiniz ama diğerleri o kadar eğlenceli olmayabilir.

Haber Merkezi / Örneğin, menopozdan sonra cilt ve saçınızdaki değişimi ele alalım. Makalemizde menopoz, dönemleriniz bittikten sonra cildinizin ve saçınızın nasıl farklı görünebileceğini ve bu konuda neler yapabileceğinizi ele aldık.

Östrojen saçı ve cildi nasıl etkiler?

Menopoz sonrası saçınızda ve cildinizde değişiklikler görüyorsanız, bu durum genellikle östrojen hormonunun hızla düşmesinden kaynaklanmaktadır.

Östrojen ciltte su tutulmasını ve dolgunluğu destekler. Östrojen düştüğünde, cildin nemli kalmasına yardımcı olan bazı molekülleri kaybedersiniz. Östrojen ayrıca saç büyümesine ve dolgunluğuna da katkıda bulunur. Onsuz, saçlarınız daha ince hale gelebilir.

Yaygın menopoz cilt ve saç değişiklikleri;

Menopoz sonrası insanların ciltlerinde ve saçlarında bekleyebilecekleri en yaygın değişiklikler şunlardır?

Cildin gençliğini kaybetmesi;

Kolajen, vücudun dokularını bir arada tutan bir proteindir. Östrojen düştüğünde cildinizin kolajen üretimi de azalır. Kollajen kaybı, cildin gençliğini kaybetmesi anlamına gelir.

Bu sorunla mücadele etmek için birçok insan kolajen takviyeleri alır veya kemik suyu gibi yüksek kolajenli gıdalar tüketir.

Evde basit bir yüz masajı ile kolajen kaybıyla savaşmaya yardımcı olabilirsiniz. En sevdiğiniz nemlendiriciyi veya yüz yağınızı almanızı ve her gece kendinize yüz masajı yapmanızı öneririz. Masaj hareketi cildinizin kolajen üretimini uyadırır.

Kuruluk, pul pul dökülme ve kaşıntı;

Menopoz sonrası cilt kuruluğunu evde bakım rutini ile giderebilirsiniz;

  • Cildi nazikçe temizleyin; Cildiniz kuru olsa bile, makyajı ve günlük kiri çıkarmak için cildinizi her gün temizleyin. Ancak yüzünüz yağlı değilse köpüren temizleyici kullanmayın. Hassas ciltler için tasarlanmış, köpürmeyen, nazik bir temizleyici kullanın.
  • Cildinizi günlük nemlendirin; Menopoz sonrası birçok kadın cildinin nemini yükseltmesi gerekir. Hyaluronik asit içeren nemlendiriciler cildi nemli tutmakta daha iyidir. Antioksidan içeren kremler de yardımcı olabilir.
  • Tahriş edici maddelerden kaçının; Cildinizi kötüleştiren maddelerle cilt sorunlarını daha da kötüleştirmek istemezsiniz. Koku, renk ve alkol içeren ürünlerden kaçının.
  • Sıcak değil, ılık duş alın; Duşunuzu kısa ılık suyla yapın. Sıcak suyla duş olmak cildinizi doğal yağlarından arındırır ve kurumasına neden olur. Duştan çıktıktan sonra hafif kurulanın ve hemen sonra nemlendirici kullanın.

Kızarıklık görürseniz, doktorunuza görünün. Bir dermatolog, egzama, rosacea veya alerjik reaksiyonlar gibi sorunları ekarte edebilir ve bir çözüm bulmanıza yardımcı olabilir.

Lekeler;

Bazen yaşlılık lekeleri olarak adlandırılan bu sinir bozucu koyu lekeler genellikle menopozdan sonra ortaya çıkar ve evde tedavi edilmesi zordur. Lekeleri gidermek için bir doktora görünmelisiniz.

İstenmeyen tüyler;

Hormonlar değiştikçe, üst dudakta veya çenede kıl fark edebilirsiniz. Cımbız, ağda, tüy dökücü kremler tekrar büyüyene kadar sizi kurtulacaktır.

Elektroliz kalıcı bir epilasyon çözümüdür. Kıl köklerindeki büyüme hücrelerini yok eder, böylece kıllar tekrar büyüyemezler.

Lazer epilasyon yüzdeki istenmeyen tüylerden sizi kurtulabilir; ancak bir uyarı; istenmeyen tüyleriniz hafifse lazer işe yaramaz.

Menopoz sonrası sivilceler;

Ne yazık ki menopoz sivilcelerin bittiği anlamına gelmiyor. Bazı kadınlar hayatları boyunca sivilce yaşarken, diğerleri menopozdan sonra östrojen seviyeleri düştüğünde daha fazla sivilce sorunu yaşarlar. Sorunun çözümü için doktorunuza başvurabilirsiniz.

Saç dökülmesi ve incelmesi;

Östrojen saç büyümesini, yoğunluğunu ve dolgunluğunu destekler. Menopoz sırasında insanlar saçlarının inceldiğini, daha az dolduğunu veya daha fazla döküldüğünü fark edebilir.

Saç büyümesi için saç deriniz kuruysa, nazik, nemlendirici şampuanlar kullanın ve daha az sıklıkta yıkayın. Ancak saç deriniz yağlıysa, her gün şampuanla yıkamak isteyebilirsiniz. Bu kişiden kişiye değişir.

Son olarak, bu belirtilerden herhangi birini fark ederseniz doktorunuza başvurun;

  • Kafa derisinde belirgin daire şeklinde kel noktalar
  • Kaşıntı, yanma veya ağrı ile ortaya çıkan saç dökülmesi
  • Saç çizgisinde sivilce benzeri şişlikler
  • Saçlar kümeler halinde çıkıyorsa
  • Döküntü

Güneşten korunma şart;

Ne olursa olsun, güneş kremi arkadaşınızdır. Tüm yıl boyunca her gün sürmeye çalışın. Güneşten korunma yaşlanma belirtilerini önleyebilir ve cilt kanserini önleyebilir. SPF 30 veya daha yüksek geniş spektrumlu bir güneş kremi kullanın. Beğendiğiniz birini seçin, böylece her sabah uygulamanız daha olası olacaktır.

Kendinize iyi bakın;

Zaman ve hormon değişiklikleri cildimize ve saçımıza yaptıklarından hoşlanmayabiliriz. Ancak yaşam düzeyini en üst düzeye çıkarma gücünüz var. Sağlıklı beslenin, düzenli egzersiz yapın, sigara içmeyin ve düzenli olarak doktorunuza görünün.

Paylaşın