En Fazla Kaç Büyüklüğünde Deprem Meydana Gelebilir?

Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremler binlerce kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olurken, şimdiye kadar kayıtlara geçen en büyük deprem 9,5 büyüklüğünde.

22 Mayıs 1960’da Şili’nin Valdivia şehrinde 10 dakika boyunca süren 9.5 büyüklüğündeki deprem tarihe Büyük Şili Depremi olarak geçti.

Peki, Dünya üstünde 9.5’ten daha büyük bir depremin yaşanması mümkün mü? Bilim insanlarının buna cevabı “Evet” olsa da böyle bir durumun yaşanma ihtimali epey düşük.

ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumu’nun (USGS) kayıtlarına göre sarsıntılar o kadar şiddetliydi ki, depremden kurtulan bir adam Soğuk Savaş yüzünden nükleer saldırıya uğradıklarını sanmıştı.

Peki, Dünya üstünde 9.5’ten daha büyük bir depremin yaşanması mümkün mü? Bilim insanlarının buna cevabı “Evet” olsa da böyle bir durumun yaşanma ihtimali epey düşük.

9.5’ten daha büyük bir depremin meydana gelmesi için yer kabuğunda devasa bir parçanın kırılması, yani hem çok derin hem de çok uzun bir fayın hareket etmesi gerekli. Live Science’a konuşan jeolog Wendy Bohon, Dünya’da bunun yaşanabileceği yerlerin pek olmadığını söyledi.

Bohon, 9.5 büyüklüğündeki bir depremin gezegenimizin üretebileceği yaklaşık üst sınır olduğunu ve 10 büyüklüğünde bir deprem ihtimalinin son derece düşük göründüğünü ifade etti.

USGS de Dünya üstünde 10 büyüklüğünde deprem yaratacak bir fayın varlığının bilinmediğini ve böyle bir fay olsaydı gezegenin neredeyse tamamını sarması gerektiğini belirtiyor.

Büyüklük, depremde açığa çıkan enerjiyi ölçmek için kullanılan bir kavram. Depremin yarattığı etkiyi tanımlamak için kullanılan “şiddet” kavramıysa büyüklükten farklı. Ayrıca büyüklük, kişilerin sarsıntıyı ne kadar güçlü hissettiğini de göstermiyor.

Bilim insanları, kişilerin depremi hissetme şiddetinin büyüklükten bağımsız olarak merkez üssüne yakınlıkları ve bulundukları zemine göre değişeceğini belirtiyor.

Depremin büyüklüğünü ölçmek içinse farklı ölçekler kullanılabiliyor. Örneğin dün (6 Şubat) Kahramanmaraş merkezli ve 10 ili etkileyen yıkıcı depremlerden ilkinin büyüklüğünü Kandilli Rasathanesi 7.4; USGS ise 7.7 olarak açıklamıştı.

Bunun nedeniyse Kandilli Rasathanesi’nin depremin şiddetini ilk başta Richter Ölçeği’ne göre açıklaması, ABD’nin ise moment magnitüd (Mw) ölçeğini kullanmasıydı. Ardından Kandilli Rasathanesi ortaya çıkan karışıklığın düzeltilmesi için depremin büyüklüğünü 7.7 Mw diye güncelledi.

7.4 ve 7.7 arasında sayısal açıdan yakın gibi gözükse de depremler büyüdükçe ölçümün virgülden sonraki her rakamı devasa bir fark yansıtabilir çünkü ölçek, doğrusal değil logaritmik yani katlanarak artar. Bohon, deprem büyüklüğünün katlanarak artmasını spagetti örneğiyle şöyle anlattı:

Bir spagetti telini kırmak 5 büyüklüğünde depreme eşdeğerse, 6 büyüklüğündeki depremin enerjisini açığa çıkarmak için 32 spagetti teli kırmak gerekir. Bu spagetti ölçeğinde 7 büyüklüğündeki bir deprem için 1024, 8 büyüklüğündeki deprem içinse 32 bin 768 telin kopması lazım.

Bu örnekte de görüldüğü gibi 7 ve 8 büyüklüğündeki depremler arasındaki ortaya çıkan enerji farkı, 5 ve 6 büyüklüğündeki depremlerin arasındaki farktan çok daha fazla. Bu nedenle, 5.5 olan bir depremi 5.6 diye açıklamakla 7.4 büyüklüğündeki depremi 7.7 diye duyurmak arasında devasa bir fark var.

(Kaynak: Independent Türkçe)

Paylaşın

Kahramanmaraş: Turunçlu Kalıntıları

Turunçlu Kalıntıları; Kahramanmaraş’ın Pazarcık İlçesi, Turunçlu Mahallesi yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

I. Mezar Şapelleri: Birinci Şapelin giriş alınlığı üstündeki kaya kabartmada yan yana bir kadın ve bir erkek görülmektedir, yanlarda birer sütun altta da basamaklar vardır. Şapelin yan duvarlarında birer, ön duvarlarında iki niş oyulmuştur. Şapel bezemesidir.

II. Ev (Yapı) Kalıntıları: Mezar şapellerinin kuzeyinde yer almaktadır. Birbirlerine bitişik olarak yapılan evlerin duvarları arasında geçiş yerleri yoktur. Bu evler bazalttan kare planlı olarak yapılmış ve duvarlarında harç kullanılmamıştır.

III. Su Sarnıçları: Evlerin 100 metre uzaklığında 10 tane sarnıç bulunmuştur. Buradaki tüm kalıntılar Geç ve Erken Bizans döneminden kalmadır.

Paylaşın

Kahramanmaraş: Kırk Mağaraları

Kırk Mağaraları; Kahramanmaraş’ın Pazarcık İlçesi Merkezinin bir kilometre kuzeydoğusunda yer almaktadır.

Mağaraya, şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Kırk Mağaralar, Sapaca Mevkii’ndeki mağara mezarlar ile mahalli olarak ‘Dinemeç’ diye söylenen küçük tepede ve Büyükpınar çevresinde  bulunan kalıntılar bunu doğrulamaktadır.

Bu mezar ev olarak kullanılan mağaralarda bulunan insan iskeletlerinin üzerleri taşla kapatılmış olup, aynı mezarlarda içinde sıvı bir madde(muhtemelen gözyaşı) bulunan küçük şişelere rastlanılmıştır.

Yine Gazi Üniversitesi öğretim üyesi Yard. Doç.Cevdet Merih Erek tarafından 2007-2008 yıllarında yapılan bilimsel yüzey araştırmaları bulgularına göre;

Aksu vadisindeki  Yusufun Kayası denilen alandaki mağara evin “epi paleolitik-eskitaş”dönemine ait olduğu ve M.Ö. 14. bin yıla ait, Atatan mevkiindeki “Çeto’nun Mağarası”olarak söylenen mağra ise yine eski taş dönemine ait olup,yaklaşık M.Ö. 16-17.Binli yıllara ait hayat bulgularını içermektedir.

Sarıl köyündeki mağaralar da “epi paleolitik” döneme ait insan barınaklarıdır. Salmanıpak köyündeki mağaraların ise orta paleolitik döneme ait oldukları belirlenmiştir.

Paylaşın