Ekrem İmamoğlu, Partisinden “İstanbul’da Tam Yetki” Talep Edecek

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, CHP yönetimine, “Kentte tam başarı, uyumlu çalışma ve belediye meclisinde çoğunluk sağlama hedefleri için adayların belirlenmesinde tam yetki talep ediyorum” diyeceği öne sürüldü.

Ekrem İmamoğlu, ayrıca genel seçimlerdeki gibi ilin tüm mahallelerini kapsayan bir çalışma yaptırıyor. Hazırlanacak raporda ilçelere göre kimleri belediye başkanı olarak görmek istediklerini sorulacak ve ortaya çıkan isimler belirlenecek.

Diken’den Altan Sancarın haberine göre; İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) başkanlığı için bir kez daha aday olmaya hazırlanan Ekrem İmamoğlu, CHP yönetiminden İstanbul’un 39 ilçesinde adayların belirlenmesi için söz sahibi olmayı isteyecek. İmamoğlu ayrıca genel seçimlerdeki gibi ilin tüm mahallelerini kapsayan bir çalışma yaptırıyor.

28 Mayıs seçimlerinin ardından CHP’de ‘değişim’ söylemlerinin fitilini ateşleyen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, bir yandan da bir kez daha İstanbul’a adaylığa hazırlanıyor. CHP’nin İstanbul ilçe kongrelerinde ortaya çıkan tablodan ‘mutlu olduğu’ belirtilen İmamoğlu, ortaya attığı ‘değişim’ söyleminin İstanbul il yönetiminde de karşılık bulacağına inanıyor.

Geçtiğimiz haftalarda İstanbul için bir kez daha aday adaylığını duyuran İmamoğlu, ekibinden kente dair kapsamlı bir çalışma talep etti. Edinilen bilgilere göre, İmamoğlu 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimleri öncesi ekibinin yaptığı ve İstanbul’un mahallelerinde yaşayan yurttaşların oy verme eğilimlerini, partinin ve CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun potansiyel oy oranını ortaya koyan çalışmanın tekrarlanmasını istedi. Genel seçim için hazırlanan rapor doğrultusunda çalışan ve hedefine ulaşan İmamoğlu’nun bu raporun yaş grupları, dezavantajlı gruplar, bölgesel farklılıklar üzerinden detaylandırılmasını istedi.

İmamoğlu, hazırlanacak rapor doğrultusunda adaylığını açıkladığı konuşmada belirttiği gibi iş birliğini İstanbul’dan kurma çalışmalarını da hızlandırmayı hedefliyor. Böylece genelden önce yerelde iş birliğini örgütlemeyi ve partilerin seçmenlerini adaylığı etrafında bir araya getirmeyi hedefliyor.

Öte yandan İmamoğlu, İstanbul’da ‘tam başarı’ için CHP yönetiminden talepte bulunacak. Buna göre İmamoğlu, partisinin yönetiminde İstanbul’un ilçelerinde gösterilecek belediye başkan adaylarının belirlenmesi için söz sahibi olmayı ve tam yetki isteyecek. Hazırlanacak raporda ilçelere göre kimleri belediye başkanı olarak görmek istediklerini sorulacak ve ortaya çıkan isimler belirlenecek.

Rapor sonrası farklı partilerin seçmenleri ile seçim süreci öncesi kurulması hedeflenen ilişkiler doğrultusunda da İmamoğlu partisinin yönetimine çalışmasını sunarak, “Kentte tam başarı, uyumlu çalışma ve belediye meclisinde çoğunluk sağlama hedefleri için adayların belirlenmesinde tam yetki talep ediyorum” diyecek. Kurmaylarına göre, çalışmalar ve CHP’deki kongreler süreci kısmen tamamlandıktan sonra Kılıçdaroğlu ile İmamoğlu arasında bir görüşme olması bekleniyor.

Paylaşın

İmamoğlu Davasında Kritik Gelişme: İstinaf Heyeti Değiştirildi

Hâkimler ve Savcılar Kurulu (HSK), İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’n verilen cezanın istinaf aşamasına bakacak olan üç üyeli heyetin başkanı ve bir üyesini görevden aldı.

Görev değişikliğinin ardından İmamoğlu davasının öne çekilmesi bekleniyor. İstinafın vereceği karardan sonra dosya, son hüküm için Yargıtay 4. Ceza Dairesi’ne gidecek.

Yargıtay’ın vereceği karar da İmamoğlu’nun siyasi geleceğini etkileyecek. Olası bir onama kararında İmamoğlu, Mart 2024’teki İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na yeniden aday olamayacak ve olası bir CHP Genel Başkanlığı adaylığı iddiası da tümden ortadan kalkmış olacak.

Öte yandan Ekrem İmamoğlu, Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemine ilişkin “ihaleye fesat karıştırmak” iddiasıyla Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nde de yargılanıyor. HSK’nın yetki kararnamesiyle bu mahkemeye yönelik de bir değişiklik yapıldı. 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nin yetkisi ikiye bölünerek, buraya yeni bir hâkim daha atadı.

DW Türkçe’den Alican Uludağ‘ın haberine göre; İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun siyasi kariyerini etkileyecek hakaret davasında Perşembe günü çarpıcı bir gelişme yaşandı.

Hâkimler ve Savcılar Kurulu (HSK), yeniden adaylığa hazırlanan İBB Başkanı İmamoğlu’na verilen 2 yıl 7 ay 15 günlük hapis cezası ve “siyasi yasak” kararının istinaf aşamasına bakacak olan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi (BAM) 24. Ceza Dairesi’nin başkanı ve bir üyesini görevden aldı.

HSK Birinci Daire, Temmuz ayındaki iller arası atama kararnamesinin ardından bu kez “müstemir yetki” kararnamesini tamamladı. Kurul, Ekrem İmamoğlu davasının istinaf aşamasına bakacak olan İstanbul BAM 24. Ceza Dairesi Başkanı Sezai Öztürk’ün yetkisini kaldırdı, Öztürk’ü 2. Ceza Dairesi Başkanlığı’na gönderdi.

Yine aynı dairenin üyesi Rüştü Yamak da 1. Ceza Dairesi Üyeliği’ne atandı. Daire Başkanlığı’na Yaşar Kılınç, üyeliğe ise Muharrem Ballı getirildi. Kılınç, 17 Temmuz’daki atama kararnamesinde istinaf üyeliğinden istinaf başkanlığına terfi ettirilmiş ancak henüz görev yapacağı daire belirlenmemişti. HSK’nın bu kararıyla üç kişilik İmamoğlu heyetinin iki ismi değiştirilmiş oldu. Dairede salt çoğunlukla karar alınıyor.

24. Ceza Dairesi’nin henüz istinaf incelemesini tamamlamadığı öğrenildi. Görev değişikliğinin ardından İmamoğlu davasının öne çekilmesi bekleniyor. İstinafın vereceği karardan sonra dosya, son hüküm için Yargıtay 4. Ceza Dairesi’ne gidecek.

Yargıtay’ın vereceği karar da İmamoğlu’nun siyasi geleceğini etkileyecek. Olası bir onama kararında İmamoğlu, Mart 2024’teki İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na yeniden aday olamayacak ve olası bir CHP Genel Başkanlığı adaylığı iddiası da tümden ortadan kalkmış olacak.

Yüksek Seçim Kurulu üyelerine “Ahmak” demekle suçlanan ancak bu sözü dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yanıt olarak söylediğini belirten İmamoğlu, “Kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen zincirleme hakaret” suçundan yargılanıyordu.

Ancak davanın son duruşması öncesi hâkimi Hüseyin Zengin, isteği dışında İstanbul’dan Samsun’a atanmış, yerine ise Mehdi Komşul getirilmişti. Yeni gelen Yargıç Komşul, 14 Aralık 2022 tarihinde İmamoğlu’nun 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar vermiş ve aynı zamanda siyasi yasak kararı da almıştı. Bu cezaya İmamoğlu’nun avukatları itiraz etmişti.

İkinci davaya da ikinci hâkim

Öte yandan Ekrem İmamoğlu, Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemine ilişkin “ihaleye fesat karıştırmak” iddiasıyla Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nde de yargılanıyor. HSK’nın yetki kararnamesiyle bu mahkemeye yönelik de bir değişiklik yapıldı. 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nin yetkisi ikiye bölünerek, buraya yeni bir hâkim daha atadı.

Mevcut hâkim Mesut Kesayak’ın yanında 1/2 yetkiyle çalışacak yeni yargıç ise 220 bin siciliyle Tuğçe Tavus oldu. Bu davadaki mevcut dosyalar ve bundan sonra gelecek dosyalar, iki hâkim arasında paylaştırılacak. İmamoğlu dosyasına ise hangi hâkim tarafından bakılacağı şimdilik bilinmiyor.

Paylaşın

İmamoğlu’ndan Dikkat Çeken Mesajlar

İBB Başkanı İmamoğlu, ortaklaşan bir akılla geleceği tasarlamaları gerektiğini belirterek, “Bulduktan sonra da inşallah hep birlikte ayağa kalkıp, güçlü bir şekilde hedefe menzile birlikte yürüyeceğiz. Yine kol kola olarak inşallah bunu başardığımızda ondan sonra yeni bir yerel yönetim kabiliyeti, yerel yönetim gücü ortaya koyduğumuzda bir sonraki seçime amasız, fakatsız, keşkesiz, ‘tüh ya şunu niye yaptık’ demeden, eksiksiz, güçlü bir şekilde kazanmanın yolculuğunu ortaya koyacağız.” dedi ve ekledi:

“Hem güzel ortamınızı sizlerle paylaşmış oldum hem de kısa bir gelecek tahayyülünü sizinle paylaşmış oldum” diyen İmamoğlu, “İnşallah seneye bambaşka daha farklı, çok daha güzel, çok daha umutlu, çok daha huzurlu şekilde Hacı Bektaş-ı Veli’nin huzuruna gelmeyi bize Allah nasip etsin. Hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum. Yolunuz, yolumuz açık olsun.”

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Hacıbektaş programının ikinci gününde de bir dizi ziyaret yaptı.

Hacıbektaş Veli Kültür Derneği Genel Merkezi’ni ziyaret eden İmamoğlu, ziyaret sonrası Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli Dergahı’na yürüyerek geçti. Yaklaşık 300 metrelik mesafeyi yoğun ilgi altında kat eden İmamoğlu, Hünkar’ın huzurunda dua etti.

İBB iştiraki KİPTAŞ’ın üstlendiği Mihmandar projesini yerinde inceleyen İmamoğlu, ziyaretlerinin son noktası İlicek Köyü’nde önemli mesajlar verdi. Ülke ekonomisinin savaş halindeki ülkelerden bile geride olduğunu belirten İmamoğlu şöyle dedi:

“Bu beceriksizliği, bu kötülüğü hep beraber ortadan kaldırmak adına, yerelden başlayan başarılarımızı daha hızlı, daha güçlü, daha hatasız, daha eksiksiz, daha düzgün tasarlayarak planlayarak genele taşımanın yolculuğu yeniden başlıyor. Onun için 2024 hepimiz için çok önemli.

Ortaklaşan bir akılla geleceği tasarlamaları gerektiğini kaydeden İmamoğlu şöyle dedi: “Bulduktan sonra da inşallah hep birlikte ayağa kalkıp, güçlü bir şekilde hedefe menzile birlikte yürüyeceğiz. Yine kol kola olarak inşallah bunu başardığımızda ondan sonra yeni bir yerel yönetim kabiliyeti, yerel yönetim gücü ortaya koyduğumuzda bir sonraki seçime amasız, fakatsız, keşkesiz, ‘tüh ya şunu niye yaptık’ demeden, eksiksiz, güçlü bir şekilde kazanmanın yolculuğunu ortaya koyacağız.”

“Hem güzel ortamınızı sizlerle paylaşmış oldum hem de kısa bir gelecek tahayyülünü sizinle paylaşmış oldum” diyen İmamoğlu, “İnşallah seneye bambaşka daha farklı, çok daha güzel, çok daha umutlu, çok daha huzurlu şekilde Hacı Bektaş-ı Veli’nin huzuruna gelmeyi bize Allah nasip etsin. Hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum. Yolunuz, yolumuz açık olsun.”

“Var gücümüzle çalışacağız”

Ziyaretini İlicek Köyü’nde sonlandıran İmamoğlu, köy halkı tarafından alkışlarla karşılandı. Muhtarlık binasının önünde konuşma gerçekleştiren İmamoğlu, Atatürk’ün cumhuriyet düşüncesinde Hacıbektaş’tan etkilendiğini söyledi.

“Cumhuriyet bizim, birlik ve beraberliğimizi tesis eden en büyük projedir” diyen İmamoğlu, son olarak şöyle dedi: “Onu bizim koruyup, kollayıp geliştirme zorunluluğumuz vardır. Bazı aksaklıklar yaşıyor olabiliriz. Arzu etmediğimiz sonuçları aldık, eksiklerimiz var, hatalarımız oldu.

Bunları düzelteceğiz. Bunları düzelteceğiz. Büyük bir mücadele vereceğiz. Cumhuriyetimizi geliştirmek için, demokrasimizi geliştirmek için, geleceğin ihtiyaçlarını karşılamak için eğitimden teknolojiye, adaletten tarıma, aklınıza gelebilecek her hususta ülkemizin potansiyelini daha yukarılara taşımak için var gücümüzle çalışacağız.”

Paylaşın

İmamoğlu’ndan Geri Adım: İstanbul İçin Adaylığını Açıkladı

Haliç Kongre Merkezi Galata Salonu’nda basın toplantısı düzenleyen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul belediye başkanlığına yeniden aday olduğunu açıkladı ve “Şehrimizin yağmalanmasına karşı çıkmak için bir kez daha yola çıkıyorum. İstanbul ittifakını kurmaya geliyorum. İstanbulluları bu yürüyüşe davet ediyorum” dedi.

Ekrem İmamoğlu, konuşmasında ayrıca ittifak vurgusu da yaparak, “İstanbul Büyükşehir Belediyesini hep birlikte korumalıyız. Seçimlerde İstanbul’u kazanmak için bir araya gelmeliyiz. Aramızdaki tartışmaları bir kenara bırakmalıyız. Ben 2019’daki gibi partiler üstü İstanbul ittifakını kurmak için elimden geleni yapacağım” ifadelerini kullandı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Haliç Kongre Merkezi Galata Salonu’nda basın toplantısı düzenledi. konuşmasından öne çıkan bölümler şu şekilde:

“Ben hayatım boyunca bir koltuğa değil bir misyona aday oldum. Bugün bu misyon yeni bir yönetim bu topraklarda.

Vatandaşın hayat kalitesini artırmak, adil kapsayıcı bir kalkınma, insanlarımızın hayat güvenliğinin sağlanması, depreme karşı ödünsüz önlemler, gelecek nesiller için gerçek bir refah, yaratıcı bir teknoloji hamlesi siyasi vizyonumuzun ana ilkeleridir. Biliyorum ki demokrasi, cesur bir toplum ve cesur liderlerle mümkün olabilir.

Ben hayatımın hiçbir döneminde siyaseti sadece siyasi partilerden ibaret görmedim. Siyasi partiler demokratik hayatın vazgeçilmez organlarıdır. Ama gücünü yerelden alan bir yönetici olarak siyaseti toplumla omuz omuza yapılan dönüştürücü bir eylem olarak algıladım.

Bundan sonra yol arkadaşlarımız, gençler, kadınlar, emekçiler, emekliler, engelliler ve keşfedilmeyi bekleyen girişimci yaratıcı zihinlerdir.

Bu vesileyle Türkiye’nin yönetiminden, yoksulluktan, demokrasinin ölüme terk edilmesinden, özgürlüklerimizin elimizden alınmasından, emeğin sömürülmesinden, kültür hayatımızın çölleşmesinden, gençlerimizin, doktorlarımızın, ustalarımızın ülkemizi terk etmesinden isyan eden kime oy verdiğine bakmaksızın yurttaşlarıma seslenmek istiyorum.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni hep birlikte korumalıyız. İBB’nin bu iktidarın eline geçmesinin maliyetine hep beraber bakmalıyız. İBB’yi gayri hukuki yollardan elde etmek için birçok yol denendi ve denemeye devam edecekler. Bunu şimdiye kadar halkımızın feraseti sonucu yapamadılar. Hep birlikte engelledik.

Seçimlerde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni tekrar kazanmak için tekrar bir araya gelmeliyiz.

Aramızdaki tartışmaları bir yana bırakarak milletçe odaklanmalıyız. Parti ayrımı yapmadan beraberce hareket etmemiz gerekiyor. Partilerüstü İstanbul ittifakını kurmak için elimden geleni yapacağım. ub meselenin partiler üstü bir mesele olarak anlaşılacağına yürekten inanıyorum.

Bu vesileyle CHP’li yol arkadaşlarıma da seslenmek istiyorum:

Değerli yol arkadaşlarım, Mayıs 2023 seçimlerinde yaşadığımız hayal kırıklığı beni derinden üzmüştür. Ben bunu birçok vesileyle dile getirdim. Halkımızdan bu mağlubiyetten dolayı özrü diledim. Bu hayal kırıklığının nedenlerinden biri de yenilginin sorumluluğunu üstlenme, gerçekle yüzleşme konusunda gerekli duyarlılığın gösterilememesidir.

28 Mayıs gecesinden itibaren gösterilen tavır seçmenleri anlamadan çok uzaktır. Ne var ki benim dünyamda asla umutsuzluğa yer yoktur. Umudun önündeki engelleri kaldırmalıyız. Bu mağlubiyetin partimizde köklü, kapsayıcı tazelenme sürecinin başlamasına vesile olacağını da görüyorum.

Parti mimarimizi dönüştürdüğümüz takdirde halkımız bizim geleceğin Türkiyesini onlarla beraber kurmamızı bizden talep edecektir. Bu uğurda partimin değişimi dönüşümü siyaset hayatımın çok önemli bir misyonudur. Yürüdüğüm ve ulaşmak istediğim menzil de bu değişim ve dönüşümdür.

Artık CHP, seçim kaybedemez, kaybetmemeli. CHP ikinci parti olmakla övünemez, övünmemeli. Asla durumu idare edemez, etmemeli. CHP önderliğinde toplumsal ve siyasal muhalefetin yerel seçimleri kazanması bir zorunluluktur.

CHP’liler bu yüksek kazanma arzusuyla, azmi ile hareket etme mecburiyetindedir. Önümüzdeki seçimlerde sadece belediye başkanlıklarını değil belediye meclislerini de kazanmalıyız.

Bunun için bütün örgütümüz adaylarla birlikte bu değişim ve dönüşüm sürecine en güçlü şekilde uyum içinde çalışmak zorundadır. Unutmayın, dünyada bağımsızlık savaşı örgütlemiş, ülke kurmuş çok az örgüt vardır.

CHP küçük iktidarların partisi olamaz. CHP, küçük iktidarlarla asla tatmin olamaz. Bu alışkanlık sona ermelidir.

İstanbul’dan Tunceli’ye, Edirne’den Diyarbakır’a CHP’nin geçmişi tertemiz kadroları, parti emekçileri görevleri almaya hazırdır. CHP tarihini çok iyi bilen bu kadrolar yeniden bir tarih yazmak için önlerinin açılmasını beklemektedirler.

Değişim dönüşüm aynı zamanda unutmayalım ki bir kadro hareketidir. Genel başkandan yönetime, üye yapısından parti seçimlerine kadar pek çok hususu kapsamaktadır.

Yenilenme değişim dönüşüm tabii ki kolay değildir ama bunu hep birlikte gerçekleştirmek zorundayız. Bu dönüşümü başaramadığımız takdirde milletimizin seçim sonrası oluşan hayal kırıklığının kalıcı hale gelmesi en önemli risktir. Bu risk önümüzdeki yerel seçimlerin kazanılmasında ne yazık ki çok büyük bir engeldir.

Şunu net olarak görmemiz gerekiyor. Demokrasimizin karşı karşıya bulunduğu en önemli tehlike kitlemizin umutsuzluğu ve beklentisizliğinin kökleşmesi ve yapısallaşmasıdır. Bu çok büyük bir tehdittir. Halbuki bizim hayal kırıklığını çok daha büyük bir arzuya çevirmemiz çok zor değildir.

Ben partimin bir evladı olarak bu dönüşüme en içerikli ve etkin olarak katkımı sunmaya var gücümle devam edeceğim.

“İstanbul’a ihanet insanlığa ihanet olur”

İstanbul dünyanın en önemli merkezlerinden birisidir. Üç imparatorluğun başkentliğini yapmış mukaddes bir şehirdir. Ecdadımız bize büyük bir kültürel ve doğal miras bırakmıştır. İstanbul’a hizmet dünyaya hizmettir. İstanbul’a ihanet insanlığa ihanet olur.

Ben Büyükşehir Belediye Başkanı olarak ilk yola çıktığımda bu mukaddes şehrin en başarılı belediye başkanı olacağıma söz verdim. Bu sözümü tutmaya devam edeceğim.

Şehrimizin yağmalanmasına karşı İstanbul’u savunmak için bir kez daha yola çıkıyorum. 16 milyona eşit hizmet için yola çıkıyorum. Dünyanın tüm teknolojik yeniliklerine ev sahibi olmak için yola çıkıyorum.

2019’da olduğu gibi CHP’lilerle, farklı partilere gönül veren İstanbullularla, İstanbul gönüllüleriyle tekrar İstanbul ittifakını en güçlü şekilde kurmaya geliyorum. İstanbulluları bu yürüyüşe davet ediyorum. İnanınız ki her şey çok güzel olacak.”

Paylaşın

En Düşük İki Emekli Maaşı İstanbul’da Bir Daire Kirasına Yetmiyor

İPA’nın Türkiye’de emeklilerin yaşam krizi incelemesi, en düşük iki emekli maaşının İstanbul’da ortalama bir dairenin kirasına yetmediğini ortaya koydu. İPA’ya göre, İstanbul’da dört kişilik bir ailenin ortalama yaşam maliyeti 38 bin 828 lira.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) bağlı İstanbul Planlama Ajansı (İPA), Türkiye’de emeklilerin yaşam krizi incelemesini paylaştı. İncelemeye göre emekli maaşları keskin bir düşüş yaşadı.

İPA’nın Temmuz 2023 araştırmasına göre İstanbul’da yaşamanın maliyeti 38 bin 828 lira olarak hesaplanmıştı. İncelemeye göre dört kişilik bir haneye iki adet en düşük emekli aylığı girse bile, bu maaş aylık geçim maliyetini karşılamıyor.

İPA’nın yaptığı açıklamada, “Günümüz Türk emeklilik sisteminde, en düşük emekli maaşı asgari ücret eşiğinin bir hayli gerisinde kaldı. Videolu incelememiz somut bir gerçeği ortaya koyuyor: Dört kişilik bir haneye iki adet en düşük emekli aylığı girse bile, İstanbul’da Yaşam Maliyeti raporumuzda hesaplanan 38 bin 828 liralık aylık geçim maliyetini karşılamakta yetersiz kalıyor” denildi.

Emekli maaşlarının İstanbul’da konut kiralarını karşılama oranının da her yıl azaldığının belirtildiği incelemede şöyle denildi:

“Temmuz 2023 itibariyle iki en düşük emekli maaşı kazanan bir ailenin bile İstanbul’da ortalama bir daire kirasını karşılayamadığı görülüyor. 2010’dan günümüze en düşük emekli maaşının dolar karşısında önemli bir düşüş yaşadığı gözleniyor. Buna ek olarak doların yaşadığı 13 yıllık enflasyon da hesaba katılırsa en düşük emekli maaşının alım gücünün düşüşündeki ciddiyet daha iyi anlaşılacaktır.”

İPA’nın hazırladığı “İstanbul’da Yaşam Maliyeti” araştırmasına göre kentte yaşamanın maliyeti, geçtiğimiz yılın aynı ayına göre yüzde 73,74 arttı. İstanbul’da dört kişilik bir ailenin ortalama yaşam maliyeti 38 bin 828 lira olarak hesaplandı.

(Kaynak: Sol Haber)

Paylaşın

“İmamoğlu, Aday Olmayacağını Açıklayacak” İddiası

Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) 14 ve 28 Mayıs seçimleri sonrası başlayan “değişim” tartışmaları devam ediyor. CHP kaynaklarına göre İmamoğlu, genel başkanlık yerine yeniden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adaylığına ilişkin tercihini de kamuoyu ile paylaşacak. 

Seçim sonrası değişim çağrısı yapan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun “değişim” manifestosu bekleniyor. İnternet sitesi üzerinden tabanın değişim taleplerini belirleyen İmamoğlu’nun 10 Ağustos’a kadar bu açıklamayı yapacağı bildirilmişti.

Ancak hem çalışmaların henüz tamamlanmaması hem de geçtiğimiz hafta sonu başlayan ilçe kurultaylarındaki eğilimi gözlemlemek için açıklamanın ay sonuna sarkabileceği belirtiliyor. Hürriyet’in haberine göre kulislerde, İmamoğlu’nun bu açıklamasıyla hem partisiyle ilgili değişim taleplerini somutlaştıracağı hem de kişisel yol haritasına ilişkin güçlü işaret vereceğinden söz ediliyor.

CHP kaynaklarına göre İmamoğlu, bu açıklamasında genel başkanlık yerine yeniden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adaylığına ilişkin tercihini de kamuoyu ile paylaşacak. İmamoğlu, ‘İstanbul problemi’ nedeniyle kararını bir türlü netleştiremedi.

CHP kaynakları, “Bu süreçte kimse İstanbul’u kaybetmenin sorumluluğunu üstlenmek istemez. İstanbul’u kaybetmiş bir isim olarak genel başkanlık koltuğunda oturmak da kolay olmaz. Ekrem Bey de bugüne kadar bu probleme uygun bir çözüm bulamadığı için arada kaldı. Ancak şimdi, tercihi İstanbul’dan yana olacak. Zaten son günlerde yakın çevresi de, ‘Ekrem Bey genel başkanlık adaylığı için kendisi ortaya çıkmayacak ama Özgür Bey aday olursa kendisini destekleyecektir” dediler.

İmamoğlu, CHP içi gerginliği ortadan kaldıracak onarıcı bir adım attı

Öte taraftan, Halk TV yazarı Fikret Bila, İmamoğlu’nun Tunceli’de ana muhalefet partisi lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile cep telefonundan gerçekleştirdiği görüşmeyi köşesine taşıdı.

‘Değişim’ ekibinin sosyal medyaya sızdırılan toplantısından sonra özellikle Kılıçdaroğlu ile İmamoğlu arasındaki iplerin koptuğunun, liderlik yarışının başladığına dair haberlerin kamuoyuna yansıdığını hatırlatan Bila, şöyle devam etti:

“Bu sürecin kurultayda genel başkanlığı kim kazanırsa kazansın CHP’nin parçalanmasıyla sonuçlanacağı yorumları yapılıyordu. Hatta İmamoğlu’nun ayrı bir parti kurmak için harekete geçtiği de öne sürülmüştü.

Bu tür haber ve yorumlar dağınık bir CHP görüntüsü yaratıyordu. İmamoğlu, bu görüntüyü ve parti içi gerginliği ortadan kaldıracak onarıcı bir adım attı.

Ziyaret ettiği Tunceli’den kameraların önünde Kılıçdaroğlu’nu aradı ve sıcak bir konuşma yaptı. İmamoğlu bu telefon sohbetiyle Kılıçdaroğlu’yla aralarında ‘baba-oğul’ ilişkisi kalmadığına yönelik haberleri tekzip ettiği gibi diyaloglarının kopmadığını, görüşmeye devam ettiklerini göstermiş oldu.

İmamoğlu’nun bu adımı onarıcı ve önemli bir adımdır. Parti içi rekabetin nezaket sınırları içinde, kırıp, dökmeden de yürütülebileceğini ortaya koymuş, CHP’de kavga, gürültü, dağılma, parçalanma bekleyenlerin heveslerini de kırmıştır. Bu CHP için olumlu bir gelişmedir.”

İmamoğlu’nun görüşme sırasında Kılıçdaroğlu’na “Genel başkanım cebinizi aradım ama ulaşamadım. Evinizin numarasını da çevirdim valla. Tunceli’deyiz, memnunuz burada ziyaretlerimizi yapıyoruz. Nazimiye’de bir konukevi yapmıştık biliyorsunuz. Orayı ziyaret edeceğiz. Sonra dönüş yapacağız. Bu benim dördüncü gelişim. Zaten çok seviyorum” dediği anlar kameralara yansımıştı.

Özgür Özel, kurultay için anadolu turuna çıkacak

Ayrıca Özgür Özel’in bu ay içinde grup başkanlığı görevinden istifa edeceği ve ardından kurultay çalışmaları kapsamında Anadolu turuna çıkarak parti örgütüyle bir araya gelmeyi planladığı öne sürülüyor.

Cumhuriyet’ten Aytunç Ürkmez’in haberine göre Özel, bu ay içinde grup başkanlığı görevinden istifa edecek. İstifa etmesinin ardından Özel’in, kurultay çalışmaları kapsamında Anadolu turuna çıkarak parti örgütüyle bir araya gelmeyi planladığı öne sürülüyor.

Öte yandan Özel ve değişimcilerin bu planla, “İmamoğlu’nu 2028 Cumhurbaşkanlığı Seçimi’nde ‘CHP’nin cumhurbaşkanı adayı’ göstermeyi hedeflediği” de iddia ediliyor.

Özel’in Anadolu turunu seçim bölgesi Manisa’dan başlatacağı kulislerde konuşuluyor. Bunun yanı sıra Manisa il yönetiminin istifalar sonucu düşmesi kulislerde yeni bir tartışma yarattı. Kılıçdaroğlu, önceki gün yapılan MYK toplantısında Manisa il başkanlığına yeni yönetiminin atanması için yetki aldı.

Ardından Kılıçdaroğlu, il başkanlığına eski Manisa il başkanı Semih Balaban’a yakın isimlerden olan Kuyumcu’yu atadı. Balaban ile Özel’in arasının iyi olmadığı biliniyor. Bu açıdan duyum kulislerde, “Özel’in önceki il, ilçe ve mahalle kurultaylarında Balaban’a karşı başarı kazanamaması” anımsatılarak “Kılıçdaroğlu’nun Özel’e karşı yaptığı bir hamle” olarak değerlendirildi.

Ancak Özel’in özellikle Adana ve Osmaniye’de etkili olduğu belirtilirken “değişim” ekibinin “Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde etkili olabileceği” de gündemde.

Paylaşın

Kulis: İmamoğlu, İBB Başkanlığı Adaylığını Açıklayacak

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, önümüzdeki 10-15 gün içinde yeniden İBB Başkanlığı için adaylığını açıklayacağı öne sürüldü. Yerel seçimlerin 31 Mart 2024’te yapılması planlanıyor.

Öte yandan Cumhuriyet Halk Partisi’ndeki “değişimcilerin” Ekrem İmamoğlu’nun desteğiyle Grup Başkanı ve Manisa Milletvekili Özgür Özel’’i kurultayda Genel Başkanlığa aday gösterecekleri iddia edildi.

CHP’deki “değişim” ve “yenilenme” tartışması kurultay sürecine damgasını vururken İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun “Biz hem bundan sonraki İstanbul seçimlerini hem de ilçe seçimlerini kazanmaya devam edeceğiz” sözleri “yönünü İBB’ye çevirdiği” şeklinde yorumlandı. Kulisler de genel başkanlık konusunda net açıklama yapmayan İmamoğlu’nun, İBB’ye devam edeceği konuşuluyor.

Cumhuriyet’ten Aytunç Ürkmez’in haberine göre, bu kapsamda İmamoğlu’nun, “önümüzdeki 10-15 gün içinde İBB Başkanlığı adaylığını açıklayacağı” iddialar arasında.

‘Özgür Özel’i aday gösterecekler’

Bu durumda “değişimcilerin” “İmamoğlu’nun desteğiyle Grup Başkanı Özgür Özel’’i kurultayda aday gösterecekleri” öne sürülüyor. Ancak İmamoğlu’nun önderlik ettiği ve sızdırılan “çevrimiçi toplantısına” katılan Gökhan Günaydın, Bülent Tezcan, Muharrem Erkek, Selin Sayek Böke gibi isimlerin bu listede bulunmayacağı ileri sürülüyor.

Bu isimlerin tabandan ve seçmenden “zaten yıllardan beri partideler, değişim bu isimlerle mi olacak?” tepkisini gördüğü için yer almayacağı belirtiliyor.

İstanbul’un kurultaya 196 delege verdiği anımsatılarak “Bu 36 ilin sayısına eşit. İstanbul’da CHP’nin önde olduğu ilçe örgütlerine baktığımızda İmamoğlu destekçilerinin önde olduğunu görüyoruz. Bu açıdan kurultay çetin geçebilir” değerlendirmeleri yapılıyor.

Ayrıca kurmaylar, “2018’de Muharrem İnce salondaki üyelerin desteğiyle iyi bir başarı yakalamıştı. Taban ve delegeler karşı karşıyaydı. Bu kurultayda ‘değişim’ söylemleri dikkate alınmazsa aynı atmosferle karşılaşabiliriz” görüşü dillendiriliyor.

Paylaşın

İmamoğlu’ndan “Yerel Seçim” Açıklaması: Kazanmaya Devam Edeceğiz

2024’te yapılması planlanan yerel seçimlere dair değerlendirmelerde bulunan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “İyi niyet temelli, ahlak temelli, bu şeffaflığı, bu katılımcılığı biz yapmaya devam edeceğiz. Bunu yaptıkça da, eksiğimiz olabilir, hatalarımız olabilir, bazı yanlışlar yapmış olabiliriz, ama o yanlışlarımızı da gidereceğiz. Halkımızı memnun etmeye devam edeceğiz” dedi ve ekledi:

“Göreceksiniz, umutla ayağa kalkın. Biz hem bundan sonraki İstanbul seçimlerini, hem de İstanbul’un ilçe seçimlerini kazanmaya devam edeceğiz. Bununla yetinmeyeceğiz. Ülkemizin makus talihini yenemediğimiz bu seçimde, bir sonraki seçimde yenme konusunda da kararlı çalışmalarımızı devam ettireceğiz. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın.”

İmamoğlu, konuşmasının devamında, “Yılmak yok, yolumuza devam edeceğiz. Ama vatandaşımızla yüzleşeceğiz. Yaptığımız eksikliklerden dolayı onlardan özür dileyeceğiz. Onlarla dertleşeceğiz, konuşacağız. Buradaki gibi eleştirileri alıp baş tacı edeceğiz. Önümüze vatandaşlarımızın dilek ve tavsiyeleriyle bakacağız. Milletin iktidarlarının kurulması için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Unutmayınız, buradaki kardeşiniz asla vazgeçmeyen bir kardeşiniz, bunu herkes bilsin.” ifadelerini kullandı.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, çiftçilere ücretsiz verilecek yaklaşık 10 milyon kışlık sebze fidesinin Çatalca’daki dağıtım töreninde konuştu. Törene CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın da katıldı.

Evrensel’in aktardığına göre; TÜİK verilerine göre, göreve geldiklerinden bu yana İstanbul’da tarım yapılan alanın 50 bin dekar büyüdüğünü belirten İmamoğlu, “Siz fırsat verdiğinizde, İstanbul’un da tarımla ne kadar değerli işler yapabileceğini, İstanbul’un ürettiği sahalardan İstanbullunun evine, mutfağına daha ucuz gıda temininin var olacağını, İstanbullunun hem güvenli hem lezzetli gıda ile buluşabileceğini biz insanlarımıza ispat ettik” diye konuştu.

İmamoğlu ayrıca “Biz niçin bunları başarabiliyoruz biliyor musunuz? Tek farkımız var, ‘Her şeyi ben bilirim’ demiyoruz. Bilen insanlarla çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

“Bu kürsüler vatandaşın derdini dile getirdiği kürsülerdir. Vatandaşa had bildirme kürsüleri değildir” diyen İmamoğlu, yerel seçimlere dair de şunları söyledi:

“İyi niyet temelli, ahlak temelli, bu şeffaflığı, bu katılımcılığı biz yapmaya devam edeceğiz. Bunu yaptıkça da, eksiğimiz olabilir, hatalarımız olabilir, bazı yanlışlar yapmış olabiliriz, ama o yanlışlarımızı da gidereceğiz. Halkımızı memnun etmeye devam edeceğiz. Göreceksiniz, umutla ayağa kalkın.

Biz hem bundan sonraki İstanbul seçimlerini, hem de İstanbul’un ilçe seçimlerini kazanmaya devam edeceğiz. Bununla yetinmeyeceğiz. Ülkemizin makus talihini yenemediğimiz bu seçimde, bir sonraki seçimde yenme konusunda da kararlı çalışmalarımızı devam ettireceğiz. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Yılmak yok, yolumuza devam edeceğiz. Ama vatandaşımızla yüzleşeceğiz.

Yaptığımız eksikliklerden dolayı onlardan özür dileyeceğiz. Onlarla dertleşeceğiz, konuşacağız. Buradaki gibi eleştirileri alıp baş tacı edeceğiz. Önümüze vatandaşlarımızın dilek ve tavsiyeleriyle bakacağız. Milletin iktidarlarının kurulması için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Unutmayınız, buradaki kardeşiniz asla vazgeçmeyen bir kardeşiniz, bunu herkes bilsin.”

Paylaşın

İBB Başkan Ekrem İmamoğlu’nun Önündeki Üç Senaryo!

Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) 14 ve 28 Mayıs’ta yapılan seçimler sonrası yaşanan “değişim” tartışmaları devam ediyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yol haritasını bir hafta içerisinde açıklayacağını belirten Sözcü yazarı İsmail Saymaz,, İmamoğlu’nun önünde üç senaryo bulunduğunu kaydetti.

“İmamoğlu’nun zor kararı” başlıklı yazısında İsmail Saymaz, “İmamoğlu, üç senaryodan birini tercih ederek, 1 hafta içerisinde yol haritasını açıklayacak. İBB Başkanı, İstanbul’u kaybetmeden CHP’yi kazanmak istiyor. Mümkün mü? Zor…

Hem de çok! İmamoğlu, kritik bir kararın eşiğinde… İstanbul’u kendi elleriyle iktidara vermenin siyasi maliyeti mi? Yoksa Erdoğan’ı kendi kalesi gördüğü şehirde bir kez daha kez yenmenin mükafatı mı? İmamoğlu, eğer başarırsa muhalefetin tartışmasız lideri olacaktır” yorumunda bulundu.

Saymaz, İmamoğlu’nun önündeki üç senaryoyu şöyle aktardı: “İBB başkanlığına aday olmak: İmamoğlu CHP’nin İstanbul’da çıkarabileceği en güçlü aday. Belki de tek… Hatta ben AK Parti’nin İmamoğlu çapında aday bulmakta zorlandığını düşünüyorum.

Ancak bu durum, İBB başkanlığına aday olduğunda İmamoğlu’nun kesinlikle kazanacağı anlamına gelmiyor. AK Parti ve MHP’nin ortak aday çıkaracağı ihtimali düşünüldüğünde İmamoğlu’nun zafer elde etmesi için muhalif kitlelerdeki ölü toprağının kaldırılması, Millet İttifakı ve HDP desteğinin sağlanması gerekiyor.

Kılıçdaroğlu’nun genel başkan olarak kaldığı CHP, seçmende 2019’daki motivasyonu yaratamayabilir. Daha şimdiden İyi Parti ile Saadet – Gelecek ayrı hareket edeceklerini, HDP aday çıkaracağını ilan etti.

Sadece İstanbul değil, Ankara, Antalya, Hatay, Mersin, Adana ve Eskişehir de elden gidebilir. İmamoğlu’nun karizması İstanbul’u almaya yetmeyebilir.

CHP liderliğine aday olmak: İmamoğlu’nun, gelecek ekim ayında yapılacak olağan kurultayda aday olduğu takdirde bütün vaktini kongrelere ayırması, ilçe ve il kongrelerinde Kılıçdaroğlu ile liste liste çarpışması gerekiyor. Ki, zafer çantada keklik değil.

İmamoğlu, olur da liderliği alırsa belediye başkanlığını bırakmak ve belediyenin anahtarını Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu’ya vermek zorunda kalacak.

O durumda CHP’liler tarafından çeyrek yüzyıl sonra geri alınan İstanbul’u kendi elleriyle AK Parti’ye teslim etmekle suçlanacak. Bu hiç de haksız bir eleştiri olmaz. İBB yerel seçimlere altı ay kala el değiştirirse CHP döneminde işe alınan binlerce çalışan çıkarılacak.

İmamoğlu’nun işlem ve harcamaları seçimde kara propaganda için kullanılacak. İBB’nin kaynakları AK Parti’ye akıtılacak. İmamoğlu açısından, CHP liderliğine aday olmak sonuçları itibarıyla riskli bir karar…

İmamoğlu-Özel ittifakı: İmamoğlu’nun değişimin fiili lideri olduğu, ancak İBB’yi teslim etmemek adına CHP’nin genel başkanlığını Özel’in üstleneceği bu senaryo sıklıkla dillendiriliyor. AK Parti’nin kuruluş yıllarındaki Erdoğan – Gül formülünü andırıyor.

Ancak Özel’in adaylığı İmamoğlu’nun bizzat sahaya çıkması ve aday olmasıyla aynı sonucu vermeyebilir. Özel’in iyi bir ikinci adam olduğuna kuşku yok. Ne var ki… Birinci adam olmak için İmamoğlu’nun desteğine ihtiyacı var.”

Yazının tamamını okumak için TIKLAYIN

Paylaşın

İmamoğlu’ndan Cesur Ve Demokratik Liderlik Vurgusu

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Yeni ve demokratik bir siyasi hayatın inşası bir kez daha Türkiye’nin kurucu partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP)  kendini köklü bir şekilde yenileyerek önümüzdeki dönemin ihtiyaçlarına cevap vermesiyle mümkündür” ifadeleriyle, demokratik ve cesur liderlik vurgusu yaptı.

Ekrem İmamoğlu, “Demokratik liderlik başta Kürt ve Alevi sorunu olmak üzere ülkenin açık yaralarını iyileştirmek için gerekli zemini titizlikle inşa eder. Risk almaktan kaçınmaz. Ülkemizin birlikteliğini güçlendirecek çözümler için cesur ve kararlı bir irade ortaya koyar. Bu irade Türkiye’nin köklü dönüşümü için kaçınılmaz bir yükümlülüktür” ifadelerini kullandı.

İBB Başkanı İmamoğlu, “Güçlü liderlik kararlılık, tutarlılık, samimiyet, toplumla duygudaşlık kurma becerisi, toplumun derdini dert edinme hassasiyeti, toplumdaki farklı fikirleri bir bütünlük içinde sentezleme kabiliyeti, toplumsal sorunlar ve farklı pozisyonlara yönelik yüksek duyarlılık gerektirir” dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu Gazete Oksijen için bir yazı kaleme aldı. İmamoğlu yazısında “Toplumun yenilenme, değişim ve dönüşüm arzusunun gerisinde kaldık. Milletimizi yorgun, ferini kaybetmiş, köhne ama köhneleştikçe daha da baskıcı hale gelen bu iktidara teslim ettik” ifadelerini kullandı.

“Önümüzdeki dönemde hatalarımızdan dersler çıkarıp milletimizin değişim arzusunu hayata geçirecek bir siyaset inşa etmek zorundayız” ifadelerini kullanan İmamoğlu “Bunun için yeni yaklaşımlar, yeni bir dil, yeni kadrolar, yeni bir örgütlenme, kısaca yeni bir siyaset gerekiyor. Ancak tazelenmiş, cesur ve dönüştürücü bir siyasetle bu karanlık tünelden çıkıp Cumhuriyetimizin kuruluş amacı olan medeniyet sıçramasını gerçekleştirebiliriz” diye yazdı.

İmamoğlu “Geleneksel siyasal kurumlar yeni ihtiyaçlara cevap veremiyor. Türkiye dahil birçok ülkede siyasal rejimler kabuk değiştirirken evrensel demokratik değerleri tehdit eden otoriter anlayışlar güçleniyor” dedi.

Yazısında küresel ısınma, çevre krizi, düzensiz göç, ekonomi gibi zorluklara değinen İmamoğlu “Türkiye’nin genç insan kaynağı, doğal ve kültürel zenginlikleri, tarihi tecrübesi, yenilik karşısındaki heyecanı, jeopolitik önemi ve en önemlisi gereğinde kendini dönüştürebilme yetenek ve iradesi en büyük sermayemiz” diyerek imkanlara işaret etti.

“Çevre krizine karşı doğayı, yoksulluğa karşı kamucu politikaları, kutuplaşma yerine toplumsal kucaklaşmayı, tüm zenginliğiyle kültürel ve tarihi mirasa ayrım gözetmeksizin sahip çıkmayı toplumla etkin bir iletişim içinde yerel siyasetle yürütmeyi öneriyorum” diyen İmamoğlu “Kuşkusuz kalkınma meselesi milletimizin tüm sosyal ve maddi sermayesinin harekete geçirildiği bir ulusal stratejiyle ele alınmalıdır. Ayağı yere basmayan, kuvvetini yerelden almayan bir kalkınma başarısızlığa mahkumdur. Bu sebeple kalkınma yerel koşulların ışığında mahalli aktörlerle planlanarak yürütülmelidir” ifadelerini kullandı.

İmamoğlu ayrıca “Merkezi iktidar yerel iktidarı temsil eden belediye başkanlarını siyasi gerekçelerle görevden alamamalı, kayyumlar atayamamalıdır” dedi.

“Yeni ve demokratik bir siyasi hayatın inşası bir kez daha Türkiye’nin kurucu partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) kendini köklü bir şekilde yenileyerek önümüzdeki dönemin ihtiyaçlarına cevap vermesiyle mümkündür” diyen İmamoğlu güçlü, demokratik ve cesur liderlik vurgusu yaptı.

Kürt ve Alevi sorunu

“Cesur demokrasi için cesur liderlik gerekmektedir” diyen İmamoğlu “Demokratik liderlik başta Kürt ve Alevi sorunu olmak üzere ülkenin açık yaralarını iyileştirmek için gerekli zemini titizlikle inşa eder. Risk almaktan kaçınmaz. Ülkemizin birlikteliğini güçlendirecek çözümler için cesur ve kararlı bir irade ortaya koyar. Bu irade Türkiye’nin köklü dönüşümü için kaçınılmaz bir yükümlülüktür” diye yazdı.

“Güçlü liderlik kararlılık, tutarlılık, samimiyet, toplumla duygudaşlık kurma becerisi, toplumun derdini dert edinme hassasiyeti, toplumdaki farklı fikirleri bir bütünlük içinde sentezleme kabiliyeti, toplumsal sorunlar ve farklı pozisyonlara yönelik yüksek duyarlılık gerektirir” diyen İmamoğlu yazısında şu ifadeleri kullandı:

“Aynı zamanda demokratik lider hesap veren, şeffaf, toplum tarafından izlenebilen, denetlenebilen bir kişi olmalıdır. Demokratik lider partisinin ilkelerine bağlı olur ama partizanlık yapmaz. Demokratik liderin ülkesine, belediyesine ya da liderliğini yaptığı partiye kendi mülkü olarak bakma hakkı yoktur. Demokratik lider toplumla imzaladığı mukavele uyarınca ona verilen yetkiyi belli bir süre kullanır, ona verilen misyonu yerine getiremediğinde ve toplumsal beklentilerin gerisinde kaldığında görevi bırakmayı bilir.”

Paylaşın