Kaya Sanatının Özgün Örneği “Zer Köyü”

Eskişehir, gezilecek yerler ve tarihiyle dikkat çekiyor. Zey Köyü, Eskişehir ilinin Sivrihisar ilçesinde yer alan dağların kuzey eteklerinde, kayalık bir yamaçta kurulmuştur.

Haber Merkezi / Köyün 1 km kadar güneyinde dar bir vadiyi iki yönden sınırlandıran kaya kütlelerinin yüksek kesimlerinde on iki adet oda mezar, iki adet basamaklı sunak ve üzüm ezme havuzu bulunur.

Frig kaya sanatının özgün örneklerini oluşturan bu anıtlar, bu alanın 1 km güneyindeki Zey Kalesi Frig yerleşmesine aittir.

Eskişehir Kısa Tarihi

Üzerinde asırlarca kanlı ve çok önemli savaşların cereyan ettiği Eskişehir’in bilinen tarihi Hititlere dayanır. Hititler zamanında bu bölgeye “Masa” denirdi. Hititlerden sonra Frigyalalılar bölgeye hakim oldular. Başkentleri Gordion (Polatlı civarı) bu bölgeye yakın olduğundan, krallığın önemli bir bölgesiydi.

Eskişehir’in eski ismi “Dorylaion” olup, Frigyalılar zamanında Eretrialı Doryleos tarafından kurulmuştur. Frigyalılardan sonra Lidyalılar bölgeye hakim olmuşlardır. M.Ö. 6. asırda Persler, Lidya Devletini yıkarak topraklarını istila etiler.

M.Ö. 4. asırda Makedonya Kralı İskender Persleri yenerek Anadolu’yu işgal etti. Makedonya İmparatorluğu İskender’in ölümü üzerine komutanları arasında taksim edildi. Porsuk Çayının kuzeyinde Bitinya ve güneyinde Galatya krallıkları kuruldu. M.Ö. 1. asırda Roma İmparatorluğu bu bölgeyi ilhak etti.

M.S. 395 Roma İmparatorluğu ikiye bölününce, bütün Anadolu gibi bu bölge de Doğu Roma (Bizans) payına düştü. Bizans imparatorlarından bazıları Eskişehir’de oturdular. Bizans’ın kuvvetli bir askeri üssü haline geldi.

Sasaniler, İstanbul ve Üsküdar önlerine giderken buradan geçtiler. 708 senesinde Emevi kumandanı Abbas İbnü’l-Velid Eskişehir’i fethetti. Abbasiler devrinde ise Hasan ibni Kahtaba 778’de Eskişehir önlerine kadar geldi. Araplar Dorylaion’a “Duruliye” dediler.

1071 Malazgirt Zaferinden az sonra Anadolu Fatihi ve Anadolu’da Türkiye devletinin kurucusu Selçuklu Kutalmışoğlu Birinci Süleyman Şah’ın başkumandanlığı altındaki Türk orduları Eskişehir’i fethettiler. Birinci Haçlı Seferinin en büyük ve en kanlı meydan muharebesi Eskişehir ovasındaki Porsuk civarında cereyan etmiştir.

“Dorylaion” (Eskişehir) (Porsuk) Meydan Muharebesi olarak tarihe geçen bu savaşta, Kılıç Arslan emrindeki Türk ordusu, Haçlı ordusunu hezimete uğrattı. Selçuklu, Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyetinin varoluşunun kökleri Alparslan’ın Malazgirt ve Kılıç Arslan’ın, Sultan Mes’ud’un Eskişehir zaferlerine dayanır.

1175’te Bizans İmparatoru Manuel Kommenos Eskişehir’i işgal etti. Ertesi sene Birinci Mes’ud’un oğlu İkinci Kılıç Arslan, Bizans imparatorunu Miryakefalon (Karamukbeli) Meydan Muharebesinde yenerek Eskişehir’i geri aldı.

On üçüncü asır başlarında Eskişehir Bizans sınırında bir “uç” olarak bulunuyordu. Ertuğrul Gazi ve oğlu Osman Gazi uç beyi idiler. 1289’da Eskişehir-Bilecik- Kütahya vilayetlerinin kesiştiği bölge, Osmanoğullarının elindeydi. Orhan Gazi, Eskişehir’in bütün topraklarını Osmanlı Devletine kattı. Osmanlılar, şehrin kendisine Eskişehir derken, civarındaki topraklara “Sultanönü” dediler.

Sultanönü; merkezi Kütahya’da olan (1451’den önce Ankara) Anadolu Beylerbeyliği eyaletinin 14 sancağından biriydi. On dokuzuncu asır başlarında geriledi ve kasaba haline geldi. Yirminci asır başlarında ise Hüdavendigar (Bursa) eyaletinin Kütahya sancağına bağlı 5 kazadan birinin merkeziydi.

On dokuzuncu asrın sonlarında Eskişehir’den demiryolu geçince, yeniden gelişmeye başladı. 1894’te Eskişehir’de 17 cami, 3 medrese, 4 tekke, 25 han, 700 dükkan ve 2 kervansaray vardı. Rum, Ermeni gibi gayri müslim halk sayısı sadece 2000 idi. 20 Temmuz 1921 ile 2 Eylül 1922 arasında 1 sene 1 ay 13 gün Yunan işgalinde kaldı. Yunanlılar Eskişehir’den kaçarken en az yarısını yıktılar, yaktılar ve harabe halinde terk ettiler.

Cumhuriyet devrinde sancaklara (mutasarrıflıklara) “vilayet-il” denilince, Eskişehir il olmuştur. Cumhuriyet devrinde en hızlı gelişen şehir Eskişehir’dir denilebilir. Demiryolu ve karayolu kavşağı olması, sanayi tesisleri, uçak ve demiryolu fabrikası ve Anadolu’nun en büyük askeri hava meydanına sahib olması, Eskişehir’in gelişmesinde mühim rol oynamıştır.

Paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir