Dijital Sömürü
Dijital sömürü, dijital teknolojilerin – sosyal medya, veri toplama araçları, yapay zeka ve platform ekonomisi – bireylerin verilerini, emeğini veya mahremiyetini izinsiz ve etik dışı yollarla sömürmesini ifade etmektedir.
Kurtuluş Aladağ / Bu kavram, sadece bireysel mağduriyetleri değil, toplumsal eşitsizlikleri, ekonomik sömürüyü ve hatta küresel güç dengesizliklerini de kapsamaktadır.
Araştırmalar, dijital sömürünün yıllık ekonomik maliyeti milyarlarca doları aştığını göstermekte; örneğin, veri ihlalleri ve dolandırıcılıklar küresel olarak 2025 yılı genelinde 10 trilyon dolara ulaşabileceği öngörülüyor.
1990’lı yıllarda internet patlamasıyla başlayan Dijital sömürü, endüstriyel kapitalizmin doğal bir uzantısı olarak görülebilir. Klasik sömürü (emeğin metalaşması) dijital çağda veri ve dikkat ekonomisine evrilmiş durumda.
Shoshana Zuboff’un “Gözetim Kapitalizmi” kavramı burada kilit rol oynamaktadır: Şirketler, kullanıcı verilerini (konum, arama geçmişi, etkileşimler) “davranışsal fazlalık” olarak toplayıp, bu verileri reklam ve manipülasyon için satmaktadırlar.
Dijital Sömürünün Ana Türleri:
Veri Sömürüsü: Veri sömürüsü (veya veri sömürgeciliği), büyük teknoloji şirketleri ve hükümetler gibi kuruluşların, kullanıcıların dijital izlerini, kişisel verilerini ve davranışlarını izinsiz veya yetersiz rıza ile toplayarak ekonomik, siyasi veya stratejik çıkarları için kullanmasını ifade etmektedir.
Bu süreç, bireylerin mahremiyetini ihlal eder ve veriyi “sömürge” gibi kaynak olarak gören bir eşitsizlik yaratmaktadır; örneğin, ücretsiz hizmetler karşılığında veri toplanmasıyla reklam hedeflemesi yapılmaktadır.
Dikkat Ekonomisi: Dikkat ekonomisi, insan dikkatinin sınırlı bir kaynak olarak kabul edildiği bir yaklaşımı ifade etmektedir; bilgi bolluğunda dikkat, en değerli emtiadır ve ekonomik teorilerle yönetilmektedir.
Dijital çağda platformlar (örneğin sosyal medya), reklam ve içerikle bu dikkati çekerek kar elde etmektedir, ancak bu süreç odak kaybı ve bilgi aşırı yüküne yol açmaktadır.
Cinsel ve Çocuk İstismarı: Dijital platformlarda cinsel ve çocuk istismarı, internetin yaygınlaşmasıyla artan bir tehdit olup, sosyal medya, video paylaşım siteleri ve anonim ağlar üzerinden çocuklara yönelik cinsel taciz, istismar materyallerinin (ÇCİM) yayılması, canlı yayın tacizleri ve grooming (çocuğu kandırma) gibi yöntemlerle gerçekleşmektedir.
Meta gibi platformlarda her gün yaklaşık 100 bin çocuğun cinsel tacize uğradığı tahmin edilirken, OnlyFans gibi siteler riski artırmaktadır. Bu, çocukların mahremiyetini ihlal eder, ruhsal travmalara yol açmaktadır.
Ekonomik Sömürü: Dijital platformlarda ekonomik sömürü, gig ekonomisi (Uber, Upwork gibi) ve sosyal medyada (Facebook, TikTok) kullanıcı emeğinin ve verilerinin ücretsiz sömürülmesini ifade etmektedir.
Siber Suç ve Dolandırıcılık: Dijital araçlarla siber suç ve dolandırıcılık, bilgisayar, internet, sosyal medya (Instagram, Facebook gibi) ve mobil uygulamalar üzerinden işlenen yasa dışı faaliyetleri kapsamaktadır. Bu suçlar bireyleri, şirketleri ve devletleri mağdur etmektedir, mahremiyet ihlali ve ekonomik zarara yol açmaktadır.
Bu türler, yapay zeka ile daha da karmaşıklaşmış durumda: AI, deepfakeleri kolaylaştırırken, algoritmalar eşitsizliği pekiştiriyor (örneğin, düşük gelirli kullanıcılara pahalı reklamlar).
Dijital Sömürünün Bireysel Etkileri:
Verilerin izinsiz toplanması, kimlik hırsızlığı ve dijital ayak izinin kalıcı olması bireyleri sürekli izleme ve manipülasyona maruz bırakmaktadır; kariyer ve sosyal hayatı tehdit etmektedir.
Bağımlılık yaratan algoritmalar anksiyete, depresyon, sosyal izolasyon ve FOMO (kaçırma korkusu) gibi etkiler yaratmaktadır; beyin sağlığını bozarak “dijital demans” semptomlarına (hafıza zayıflığı, dikkat dağınıklığı) neden olmaktadır.
Ekran bağımlılığı uyku bozuklukları, hiperaktivite ve empati eksikliğine yol açmaktadır; özellikle çocuklarda dikkat süresi kısalır ve sosyal beceriler zayıflatmaktadır.
Platformlar üzerinden ücretsiz emek (içerik üretimi) sömürülmektedir; bireyler “dijital kölelik” yaşar, gelir kaybı ve tükenmişlik hissetmektedir.
Deepfakeler, siber zorbalık veya cinsel istismar bireysel özerkliği yok etmektedir; travmatik etkiler (anksiyete, travma) uzun vadeli kalmaktadır.
Dijital Sömürünün Toplumsal Etkileri:
Erişim eşitsizliği, düşük gelirli ve kırsal kesimleri marjinalleştirmektedir; gelişmekte olan ülkelerde veri sömürüsü, küresel zengin-fakir kutuplaşmasını derinleştirmekte ve ekonomik gelişimi engellemektedir.
Aşırı platform kullanımı, yüz yüze etkileşimleri azaltarak yalnızlık ve empati kaybına neden olmaktadır; gençlerde sosyal beceri eksikliği artmakta, toplumsal bağlar zayıflamaktadır.
Algoritmalar, echo chamberlar yaratarak ideolojik bölünmeleri körüklemektedir; nefret söylemi, şiddet ve dezenformasyon artmakta, demokratik kurumlar zarar görmektedir.
Gig ekonomisi ve otomasyon, emekçileri güvencesizliğe itmektedir; orta sınıflar erozyona uğramakta, gelir eşitsizliği büyümekte ve toplumsal huzursuzluk tetiklenmektedir.
Sosyal medya, çocuk ve kadın sömürüsünü kolaylaştırmakta (yılda 300 milyondan fazla çocuk mağdur); deepfakeler ve trafik, toplumsal travmaları ve insan hakları ihlallerini çoğaltmaktadır.





























