Şubat Ayında En Az 11 Kadın Öldürüldü

Şubat ayında en az 11 kadın erkekler tarafından öldürülürken, en az dokuz kadının ölümü de basına “şüpheli” olarak yansıdı. En az 40 kadına şubat ayında şiddet uygulanırken, en az iki kız ve oğlan çocuğunu istismar edildi.

Geçen yıl şubat ayında erkekler 22 kadını öldürürken, 78 kadına da şiddet uygulamıştı.

Bianet’ten Evrim Kepenek’in yerel ve ulusal gazetelerden, haber sitelerinden ve ajanslardan derlediği haberlere göre; erkekler Şubat’ta en az 11 kadını öldürdü.

Şubat’ta en az dokuz kadının ölümü basına “şüpheli” olarak yansıdı. Şubat’ta iki çocuğun ölümü de basına şüpheli olarak yansıdı.

Erkekler, en az 40 kadına şiddet uyguladı, en az iki kız ve oğlan çocuğunu istismar etti, en az bir kadını taciz etti. Şubat 2023’te basına yansıyan bir tecavüz vakası oldu.

Cinayet

Erkekler, en az 11 kadını öldürdü; geçen yıl da aynı ay bu sayı 22 idi. Erkekler, kadınların yanındaki iki erkeği de öldürdü.

Erkekler, en az iki kadını koruma kararına rağmen öldürdü.

Erkekler altı kadını “ayrılmak istediği”, “barışmak istemediği” için öldürdü. Erkeklerin beş kadını öldürme “bahanesi” basına yansımadı.

Sekiz kadını kocası, eski kocası, sevgilisi erkekler, bir kadını babası, bir kadını damadı, bir kadını da arkadaşı öldürdü.

Erkekler, üç kadını sokak, park, iş yeri gibi ev dışı alanlardan, yedi kadını ev içinde öldürdü. Erkeklerin bir kadını nerede öldürdüğü bilgisi basına yansımadı.

Erkekler, altı kadını kesici silahlarla, beş kadını ateşli silahla öldürdü.

Taciz

Şubat 2023’de erkekler en az bir kadını taciz etti. Bu sayı geçen yıl aynı ay, yedi idi.

Erkekler, kadını sözlü ve fiziki yollarla taciz etti.

Erkekler bir kadını işyerinde taciz etti. Bir kadını, patronu taciz etti.

Çocuk İstismarı

Erkekler, Şubat’ta en az iki kız ve oğlan çocuğunu istismar etti. Geçen yıl aynı ay bu sayı 26 idi.

Erkekler, bir çocuğu okulda bir çocuğu da sokakta istismar etti. Bir çocuğu öğretmeni istismar ederken, bir çocuğu kimin istismar ettiği bilgisi basına yansımadı.

Cinsel Saldırı/ Tecavüz

Şubat’ta erkekler, basına yansıyan bilgilere göre bir kadına tecavüz etti.

Zihinsel engelli bir kadına tecavüz eden erkeğin yakınlık derecesi basına yansımadı.

Şiddet / Yaralama

Erkekler, Şubat’ta 40 kadına şiddet uyguladı. Geçen yıl da aynı ay bu sayı, 78 idi.

Erkeklerin şiddet uyguladığı en az dört kadın “ağır” hasta olarak hastaneye kaldırıldı. İki kadın depremzedeydi. Erkekler en az altı kadına “koruma kararını” ihlal ederek şiddet uyguladı.

En az 33 kadını kocası, sevgilisi erkekler yaraladı. Beş kadını, abi, baba gibi aile üyeleri yaraladı. İki kadını yaralayan erkeklerin yakınlık derecesi basına yansımadı.

Erkekler, 12 kadına boşanmak istediği/barışmak istemediği için şiddet uyguladı. Bir kadına “gasp etmek” için şiddet uygulayan erkekler, bir kadını da “izin almadan evden çıktığı” için şiddet uyguladı. Erkeklerin 26 kadına şiddet uygulama bahanesi basına yansımadı.

Erkekler, 33 kadını darp ederek, üç kadını ateşli silahlarla, üç kadını kesici aletlerle yaraladı. Erkekler, bir kadına yakıcı madde attı.

Erkekler, 34 kadını ev içinde, altı kadını ormanlık alan, gazino ve sokak gibi ev dışı alanlarda yaraladı.

Seks İşçiliğine Zorlama

Şubat’ta basına yansıyan seks işçiliğine zorlama vakası olmadı. Basına yansımaması olmadığı anlamına gelmiyor.

Paylaşın

Hamilelik Kaynaklı Komplikasyonlar Nedeniyle “Her Gün 800 Kadın” Ölüyor

Hamilelikte, doğum sırasında ya da hamileliğin sona ermesinden altı hafta sonrasına kadar meydana gelen ölümler olarak tanımlanan anne ölümleri, dünya genelinde yeniden yükselmeye başladı.

Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) konuya ilişkin son raporuna göre her gün yaklaşık 800 kadın hamilelikle ilgili komplikasyonlar nedeniyle hayatını kaybediyor.

Raporda son yıllarda Latin Amerika, Karayipler, Avrupa ve Kuzey Amerika’da anne ölüm oranlarının hızla yükseldiğine dikkat çekiliyor.

2000’den 2020’ye kadar olan dönemi kapsayan araştırmada anne ölüm oranlarının 2000’den 2020’ye kadar dünya çapında azaldığı belirtiliyor.

Dünya Sağlık Örgütü evrensel sağlıktan sorumlu genel müdür yardımcısı Dr. Anshu Banerjee, dünya genelinde tahminen 270 milyon kadının modern aile planlaması yöntemlerine erişimi olmadığının altını çiziyor.

Ölümlerin çoğun yoksul ülkelerde ve savaşın yaşandığı bölgelerde yoğunlaşıyor. Küresel anne ölümlerinin yüzde 70’e ulaştığı Sahra altı Afrika’nın büyük risk altında olduğuna dikkat çekiliyor. Bölgede 15 yaşındaki bir kız çocuğunun gebelikle ilgili nedenden ölme riski 40’ta 1.

Yemen, Suriye ve Afganistan gibi insani krizlerin yaşandığı ülkelerde, her 100 bin canlı doğumda 551 anne ölümünün gerçekleştiği belirtiyor. Bu noktada dünya ortalaması ise 100 binde 223.

2000 yılındaki 446 bin anne ölümü yaşanırken, bu rakam 2016’da 309 bin, 2020’de 287 bine geriledi; ancak ‘beklentilerin altında kaldı.”

Raporda anne ölümleri, hamilelikte, doğum sırasında ya da hamileliğin sona ermesinden altı hafta sonrasına kadar meydana gelen ölümler olarak tanımlanıyor. Yasadışı kürtajların neden olduğu ölümler de bu tanım içinde yer alıyor.

Dünya Sağlık Örgütü, küresel anne ölüm oranını 2030’a kadar 100 bin canlı doğumda 70 ölümün altına düşürmeyi umuyor.

(Kaynak: Euronews Türkçe)

Paylaşın

Ocak Ayında 31 Kadın Öldürüldü!

Erkek şiddeti hız kesmeden devam ediyor. Ocak ayında 31 kadın erkekler tarafından öldürüldü, 25 kadın da şüpheli şekilde yaşamını yitirdi. Öldürülen 31 kadından 12’si boşanmak istemek, barışmayı reddetmek, evlenmeyi reddetmek, ilişkiyi reddetmek gibi kendi hayatına dair karar almak istemesi bahanesi ile öldürüldü.

Haber Merkezi / Kadınlardan 1’i ekonomik bahane ile, 1’i bakım altında olduğu için, 2’si anneleri boşanmak istediği için intikam alma bahanesi ile, 1’i nefret bahanesi ile öldürüldü. 14’ünün ise hangi bahaneyle öldürüldüğü tespit edilemedi.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP), 2023 yılı Ocak ayı raporunu açıkladı. Rapora göre Ocak ayında 31 kadın cinayeti işlendi, 25 kadının şüpheli şekilde ölü bulundu.

Raporda, kadınların yüzde 35’inin evli oldukları erkek tarafından öldürüldüğü bilgisi yer aldı. 31 kadından 12’sinin boşanmak istemesi, barışmayı ve ilişkiyi reddetmesi gibi bahanelerle erkekler tarafından öldürüldüğü kaydedildi.

Raporda şöyle denildi:

Türkiye’de kadın cinayetlerini durdurma mücadelesi 13 yıldır devam ediyor. Platform olarak, ihtiyacı tespit ettiğimiz 2010 yılından itibaren kadın cinayeti verilerini kamuoyuna açıklıyoruz. İçişleri Bakanlığı ise kaç kadının, neden, nasıl, kim tarafından öldürüldüğünü açıklamak yerine, kadın cinayeti verilerinin yanlış hazırlandığını söyleyerek gerçekleri çarpıtıyor. Kadın cinayeti ve şüpheli kadın ölümleri gerçekliğini açıklamakla birlikte, kadın cinayetlerini durdurmak için somut çözüm önerilerinin hayata geçirilmesi de devletin görevidir. Bu görevin yerine getirilmesi için de ilgili tüm bakanlıkların, tüm mekanizmaların harekete geçirilmesi için mücadeleye devam edeceğiz.

Bu ay 31 kadın cinayeti işlenmiş, 25 kadın şüpheli bir şekilde ölü bulunmuştur. Öldürülen 31 kadından 12’si boşanmak istemek, barışmayı reddetmek, evlenmeyi reddetmek, ilişkiyi reddetmek gibi kendi hayatına dair karar almak istemesi bahanesi ile, 1’i ekonomik bahane ile, 1’i bakım altında olduğu için, 2’si anneleri boşanmak istediği için intikam alma bahanesi ile, 1’i nefret bahanesi ile öldürüldü. 14’ünün ise hangi bahaneyle öldürüldüğü tespit edilemedi. 14 kadının hangi bahaneyle öldürüldüğünün tespit edilememesi, kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin görünmez kılınmasının bir sonucudur. Kadınların kim tarafından, neden öldürüldüğü tespit edilmedikçe; adil yargılama yapılmayıp şüpheli, sanık ve katiller caydırıcı cezalar almadıkça, önleyici tedbirler uygulanmadıkça şiddet boyut değiştirerek sürmeye devam ediyor.

Ocak ayında öldürülen 31 kadının 11’i evli olduğu erkek, 4’ü birlikte olduğu erkek, 2’si eskiden birlikte olduğu erkek, 3’ü akrabası, 1’i kardeşi, 2’si babası, 3’ü oğlu, 1’i tanımadığı biri, 3’ü tanıdığı kişiler tarafından öldürülmüştür. 1 kadın cinayetinde failin yakınlığı belirlenememiştir. Bu ay kadınların yüzde 35’i evli olduğu erkek tarafından öldürüldü.

Kadınların 20’si evinde, 6’sı sokakta, 1’i arazide, 1’i çocuğunun okulunda, 2’si evin eklentilerinde öldürülmüştür. 1 kadının nerede öldürüldüğü tespit edilememiştir.  Bu ay öldürülen kadınların yüzde 65’i evlerinde öldürüldü.

Bu ay öldürülen kadınların 13’ü ateşli silahlarla, 10’u kesici aletlerle, 3’ü boğularak, 2’si darp edilerek, 2’si yakılarak, 1’i kimyasal madde ile öldürüldü. Bu ay öldürülen kadınların yüzde 42’si ateşli silahla öldürüldü.

Kadınların çalışma durumlarını tespit etmek ise çok zor. Önemli olan bu verinin de basın mensupları tarafından dikkate alınması gerektiğini düşünüyoruz. Çalışma hayatına alınmayan ya da istihdamdan uzaklaştırılan kadınlar toplumda oluşan toplumsal cinsiyet temelli ayrımcılık, şiddet ve kadın cinayetleri tehlikelerine karşı daha korunmasız hale gelmektedir. Bu ay ulaşılabilen veriye göre öldürülen kadınların 8’inin bir işyerinde çalıştığı, 2’sinin çalışmadığı bilinmektedir. 21 kadının çalışma durumu ise bilinememektedir.

Paylaşın

2022 Yılında Türkiye’de 5 Binden Fazla Kadın Şiddet Çağrısı Yaptı

2022 yılı içerisinde Ev İçi Şiddet Acil Yardım Hattı’na 5 bin 15 kadın çağrı yaparken, son 16 yılda yapılan çağrı sayısı ise 87 bin 268 olarak kayıtlara geçti. Eşler yüzde 55,3 ile saldırganlar içerisinde en geniş grubu oluşturdu.

Eşleri, yüzde 7 ile diğer aile üyeleri takip etti. Aile içerisinde genel anlamda aile, baba, ağabey, abla, kız ve oğlan çocuklar şiddet uygulayanlar olarak mağdurlar ya da ihbarda bulunanlar tarafından belirtildi. Erkekler duygusal ilişkileri bittikten sonra da kadınlara şiddet uyguladı. Saldırganların yüzde 5,6’sı eski eş, yüzde 1,5’i eski erkek arkadaş oldu.

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF), “Ev İçi Şiddet Acil Yardım Hattı 2022 Yılı Veri ve Analiz Raporu” yayımladı. Raporda, Ev İçi Şiddet Acil Yardım Hattı’na 2022 yılında Türkiye’deki bütün illerden çağrı yapıldığı belirtilerek, toplam çağrı sayısının ise 5 bin 15 olduğu açıklandı.

TKDF, kadınlara yönelik şiddeti önlemek için hayata geçirdiği acil yardım hattını son bir yıl içinde 5 bin 15 kişinin aradığını açıklayarak, 2022’de en çok çağrı gelen ilin ise İstanbul olduğunu belirtti.

Son 16 yılda ev içi şiddet hattına toplam 87 bin 268 çağrı yapıldığı kaydedilen raporda şu ifadelere yer verildi:

“2022 yılı içerisinde Ev içi Şiddet Acil Yardım Hattı’na ihbarı gelen ve kayıt açılan bin 527 vakanın bin 103’ü ev içi şiddet ihbarıdır. Bu şiddet ihbarlarının 763’ü eş şiddeti ihbarlarıdır. 232 çağrı sığınma evi talebinde bulunmuştur. 51 vakaya acil müdahale yapılmıştır. 2022 yılı içerisinde hatta gelen şiddet ihbarlarında belirtilen maruz kalanların yaşları 1-80 arasında değişmiştir.

“Eşler yüzde 55,3 ile saldırganlar içerisinde en geniş grubu oluşturdu”

Acil yardım hattına gelen çağrılar göstermektedir ki, kadınlar en çok en yakınlarındaki erkekler tarafından şiddete uğramaktadır. Gelen çağrılar şiddetin en güvenli yer olduğunu varsaydığımız ev içerisinde kadınların hayatlarını paylaştıkları eşler ve diğer aile bireyleri tarafından uygulandığını göstermektedir. 2022 yılında eşler yüzde 55,3 ile saldırganlar içerisinde en geniş grubu oluşturmaktadır.

Eşleri, yüzde 7 ile diğer aile üyeleri takip etmektedir. Aile içerisinde genel anlamda aile, baba, ağabey, abla, kız ve oğlan çocuklar şiddet uygulayanlar olarak mağdurlar ya da ihbarda bulunanlar tarafından belirtilmiştir. Erkekler duygusal ilişkileri bittikten sonra da kadınlara şiddet uygulamaktadır. Saldırganların yüzde 5,6’sı eski eş, yüzde 1,5’i eski erkek arkadaş olmuştur.”

Paylaşın

2022 Yılında Türkiye’de 334 Kadın Öldürüldü

2022 yılında 334 kadın erkekler tarafından öldürüldü, 245 kadının ise şüpheli şekilde öldüğü tespit edildi. 2021 yılında 280 kadın erkekler tarafından öldürülmüş, 217 kadının ise şüpheli şekilde öldüğü tespit edilmişti.

Haber Merkezi / 2008 yılından bu yana kadın cinayetlerinin azaldığı tek sene İstanbul Sözleşmesi’ne imza atıldığı 2011 yılı oldu.

Kadın cinayetlerinin 2008 yılından itibaren verisini kayıt altına alan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu 2022 Yıllık Veri Raporu açıkladı. Rapora göre 2022 yılında, 334 kadın cinayeti, 245 şüpheli kadın ölümü gerçekleşti.

Raporda, 2022 yılında 23 kadının öldürüldüğü anda fail hakkında tedbir kararları olmasına rağmen korunamadığı ve öldürüldüğünde tedbir kararı olan kadınların ise yüzde 50’sinin boşanma aşamasında olduğu erkekler tarafından öldürüldüğü bilgisi yer aldı.

Kadınlar öldürülürken, buna engel olmak isteyen yakınlarının da hedef alındığına dikkat çeken Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, bu yıl 34 olayda kadınların yanında yakınlarının da öldürüldüğünü, 24 olayda ise kadınların yakınlarının yaralandığını belirtiyor.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu yayımladığı raporda, ‘’Verilerimize göre bu yıl yaşanan kadın cinayetlerinden yüzde 14’ünde faillerin adli sicili kayıtlarının olduğunu görüyoruz. Bu oran geçen yıl ise yüzde 9’du. İktidarın ‘kadına yönelik şiddete sıfır tolerans’ sözünün ne kadar altı boş bir vaatten ibaret olduğu apaçık ortada’’ diyor.

Raporda, 2022 yılında adli sicil kaydı olan faillerin yüzde 60’ının ateşli silahla kadınları öldürdüğü belirtiliyor.

İllere göre 2022 yılı kadın cinayetinin en çok işlendiği il ise İstanbul. İstanbul’da 2022 yılında 54, İzmir 26, Ankara’da 23 kadın cinayeti işlendi.

Yıl boyunca neredeyse her gün 1 kadın cinayeti işlendiğine dikkat çeken platform, 2022 yılında kadınların çoğunlukla evlerinde öldürüldüğünü belirtiyor. Rapora göre, 2022’de öldürülen kadınların 209’u evinde, 46’sı sokak ortasında, 16’sı iş yerinde öldürüldü.

2022 yılında öldürülen 334 kadının 154’ü evli olduğu erkek, 35’i birlikte olduğu erkek, 27’si eskiden birlikte olduğu erkek, 26’sı akrabası, 19’u eskiden evli olduğu erkek, 19’u tanıdık birisi, 17’si babası, 10’u oğlu, 6’sı kardeşi, 4’ü tanımadığı biri, 1’i kendisini bir süredir takip eden erkek, 1’i hastası, 1’i işvereni, 1’i üvey babası tarafından öldürüldü. 13 kadının ölümüne sebep olan kişilerin yakınlık durumu tespit edilemedi.

“Türkiye’nin taraf olduğu Lanzarote Sözleşmesi’ni uygulamıyor”

Raporda, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformunun İsmailağa Cemaati’nde patlak veren cinsel istismar olayına ilişkin açıklamalar da yer aldı:

‘’Yılın son ayında ise İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasını isteyen İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G’yi 6 yaşındayken Kadir İstekli ile evlendirdiği ve H.K.G’nin yıllarca süren cinsel istismara uğradığı ortaya çıktı. H.K.G., bir radyo programından edindiği bilgilerle yaşadıklarının bir istismar olduğunu öğrendi ve tüm engellemelere rağmen hakları için mücadele etmeye başladı. Bu durum kadınların mücadelesinin ne denli hayati bir öneme sahip olduğunun göstergesidir.

Peki çocuk istismarını önlemesi gerekenler ne yaptı? Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, çocuk istismarı ve kadına yönelik şiddetin “siyaset üstü” bir mesele olduğunu iddia ederek ihmallerinin ve yerine getiremedikleri sorumlulukların üstünü örtmeye çalıştı. Anayasa mahkemesi çocuk istismarında somut delil arayan yasa teklifinin iptali başvurusunu “oy birliğiyle” reddetti. Yetkililer Türkiye’nin taraf olduğu Lanzarote Sözleşmesi’ni uygulamıyor ve çocuklar, istismar karşısında devlet tarafından yalnız bırakılıyor’’

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu yeni anayasa teklifini eleştirerek, ‘’AKP iktidarı “ailenin korunması” bahanesiyle hazırladığı, LGBTIQ+lara “sapkın” diyerek hedef gösteren bir anayasa değişikliği teklifini mecliste sundu. Bu değişiklik teklifi yalnızca kadın ve erkek olmak üzere iki farklı cinsiyetin evlilik birlikteliğini oluşturabileceğini ifade ediyor’’ dedi ve ekledi:

‘’Sene boyunca İstanbul, İzmir ve çeşitli illerde yapılan LGBTİQ+ karşıtı mitingler, trans kadınlara karşı işlenen nefret cinayetleri gibi birçok alanda LGBTİQ+lara ve haklarına saldırılar düzenlenmesine göz yuman siyasi iktidarı gördük. Toplumun gerisinde kalan, eşitsizliğe uğrayan kesimleri görmezden gelen, meşruiyetini kaybetmiş bir iktidar anayasa yapamaz. Toplumun özneleriyle, beraber tartışarak; eşitlikçi, özgürlükçü ve demokratik bir anayasayı biz yapacağız’’.

Paylaşın

Türkiye’de 20 Yılda 15 Yaş Altı 23 Bin Çocuk Anne Oldu

2002-2022 yıllarında ağırlıklı Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi ile Karadeniz bölgesi olmak üzere Türkiye’de son 20 yılda 23 bin 735 çocuğun imam nikâhıyla evlendirildiği, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü ile doğum yaptıkları hastane kayıtlarına göre anne oldukları ve bunların tamamının 15 yaşın altında oldukları tespit edildi.

12-15 yaş aralığında anne olan çocukların, ya okul okurken okuldan alındıkları veya kırsal bölgede yaşadıkları için hiç okula gitmedikleri, mevsimlik işçi olarak aileleriyle birlikte tarlalarla ırgatlık yaptıkları ifade edildi. Çocuk gelinlerin, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde görücü usulü berdel veya ikinci eş olarak kuma gittikleri, hastanede doğum yapmış oldukları için bu rakamların tespit edildiği, kayıt dışı gerçekleşen doğumlarda yaş oranının tespit edilemediği öğrenildi.

Kendisinden 29 yaş büyük kişiyle ‘imam nikahıyla’ evlendirilen 6 yaşındaki çocuk ile 8 yıl önce ‘intihar etti’ denilen ancak geçtiğimiz günlerde kayınpederi Tahir Atak tarafından öldürüldüğü belirlenen 13 yaşındaki Kader Ertem cinayeti bu konuda yaşanan acı gerçeği bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Türkiye İstatistik Kurumu’nun Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile paylaştığı istatistikler dikkat çekti.

Sözcü’den Özgür Cebe’nin haberine göre, 2002-2022 yıllarında ağırlıklı Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi ile Karadeniz bölgesi olmak üzere Türkiye’de son 20 yılda 23 bin 735 çocuğun imam nikâhıyla evlendirildiği, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü ile doğum yaptıkları hastane kayıtlarına göre anne oldukları ve bunların tamamının 15 yaşın altında oldukları tespit edildi.

Berdel ya da ikinci el olarak kuma gidiyorlar

12-15 yaş aralığında anne olan çocukların, ya okul okurken okuldan alındıkları veya kırsal bölgede yaşadıkları için hiç okula gitmedikleri, mevsimlik işçi olarak aileleriyle birlikte tarlalarla ırgatlık yaptıkları ifade edildi. Çocuk gelinlerin, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde görücü usulü berdel veya ikinci eş olarak kuma gittikleri, hastanede doğum yapmış oldukları için bu rakamların tespit edildiği, kayıt dışı gerçekleşen doğumlarda yaş oranının tespit edilemediği öğrenildi.

Kendi akranları okulda oyun oynarken, onlar anne ve eş olmanın ağır yükü altında ezilen çocuk gelinler, kırsal bölgede zaman zaman girdikleri psikolojik bunalım ve ağır depresyon sonucu intihar ettikleri, ya da gördükleri şiddet karşısında baba evine geri gönderildikleri veya eş, ya da aileleri tarafından can güvenlikleri olmadığı için devlet korumasına alınarak sığınma evine yerleştirildikleri bildirildi.

Yüzde 67 Doğu ve Güneydoğu

Çocuk gelinlerin 20’li yaşlara geldiklerinde 4-5 çocuk annesi oldukları tespit edilirken, çocuk yaşta evliliklerin Türkiye ortalamasına bakıldığında yüzde 67’sinin Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde olduğu, bunu sırasıyla Karadeniz ve İç Anadolu bölgesinin izlediği belirlendi. Çocukların biyolojik, fizyolojik gelişimini tamamlamadan çocuk yaşta evlendirilmelerinin ciddi sakıncaları da olduğuna vurgu yapan uzmanlar, gebelik dönemlerinde zehirlenerek çocuğun da karnındaki bebeğin de ölümle sonuçlandığı onlarca vakaların kayıtlara geçtiği bildirildi. Gebelik zehirlenmelerinin çocuk gelinlerde yetişkinlere oranla daha fazla görüldüğü, bu nedenle kadınlar için en ideal annelik yaşının 24-28 arası olduğunun altı çiziliyor.

Kırsal bölgede kayıt dışı olanlar da var

20 yaş öncesi gebeliklerin özellikle anne adayının yaşamını ciddi tehlike altına soktuğu ifade ediliyor. Özellikle kırsal bölgede çocuk gelinlerin doğum nedeniyle adli yönden işlem görmemek için evde köy veya mahalledeki kadınların yardımıyla eski usül yöntemlerle doğuma zorlandıkları, bu durumun da çoğu zaman çocuğun da bebeğin de ölümüyle sonuçlandığı belirtiliyor. Erken yaşta evliliklerin ömür boyu psikolojik travmalar başta olmak üzere psikosomatik rahatsızlıklara yol açtığı kaydedildi.

Paylaşın

İstanbul’da Yaşayan Her Beş Kadından Biri, Çocuk Yaşında Evlendirilmiş

İPA’nın raporuna göre, İstanbul’da yaşayan her beş ev kadınından biri 18 yaşından önce evlendirildi. Genç kadınlarda erken evlilik oranı belirgin şekilde düşerken, eğitim düzeyi artıyor. Evli olan ev kadınlarının yüzde 64’ünün en az 11 yıldır evli olduğu görülürken, evli kadınlar genellikle çekirdek aile hâlinde yaşadıkları için çocuk bakım yüküyle baş etmede hane içerisinde daha yalnız.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) kuruluşu İstanbul Planlama Ajansı’nın (İPA) yaptığı araştırmaya göre, kentte yaşayan her 5 ev kadından biri 18 yaşından önce evlendirildi. Çoğunluğu “kıt kanaat” geçindiğini belirten ev kadınlarının en çok kaygı duydukları konu ise sağlık. Araştırmaya katılan kadınların yarısından fazlası, yaşadıkları yere göre henüz İstanbul’un diğer yakasını görmemiş. Kadınlar genelde ailenin ihtiyaçlarını karşılamak için dışarı çıkıyor ve evin çevresinden uzaklaşmıyor.

İPA’dan yapılan açıklamaya göre İstanbul’daki ev kadınlarının yaşam koşulları, beklentileri ve ihtiyaçlarını tespit etmek amacıyla yapılan araştırmada, kenti çeşitli semtlerinde yaşayan ve farklı sosyoekonomik grupları temsil eden ev kadınlarıyla görüşüldü. 2 bin üzerinde ev kadınıyla yüz yüze yapılan araştırma kapsamında İstanbul’daki ev kadınlarının sosyodemografik özellikleri, gündelik yaşamları, beklentileri ve siyasete bakışları dört ana başlık altında ele alındı.

“Refah, Çalışma ve Sosyal Güvence”, “Bakım, Ev İçi Sorumluluklar ve Gündelik Hayat”, “Toplumsal ve Kamusal Yaşama Katılım” ve “Hayaller, Beklentiler ve Kaygılar” başlıklı temalardan oluşan raporda, kadınların ev ve kent deneyimleri, ihtiyaçları, hayalleri ve siyasetten beklentileri analiz edildi.

Geçinemiyorlar

İPA’nın araştırmasına göre, herhangi bir işte çalışmayan kadınların yüzde 87’si evli ve yüzde 70’i ihtiyaçları için eşlerinden “harçlık” alıyor. Çoğunluğun “kıt kanaat” geçindiğini belirten ev kadınlarının en çok kaygı duydukları konu ise sağlık.

Araştırmaya katılan kadınların yüzde 54’ü yaşadıkları yere göre henüz İstanbul’un diğer yakasını görmemiş. Kadınlar genelde ailenin ihtiyaçlarını karşılamak için dışarı çıkıyor ve evin çevresinden uzaklaşmıyor.

İstanbul’da ev kadınlarının yalnızca yüzde 32’si İstanbul doğumlu ve her beş ev kadınından biri 18 yaşından önce evlendirildi. Genç kadınlarda erken evlilik oranı belirgin şekilde düşerken, eğitim düzeyi artıyor. İstanbul’da araştırmaya katılan ve evli olan ev kadınlarının yüzde 64’ünün en az 11 yıldır evli olduğu görülüyor. Rapora göre, evli kadınlar genellikle çekirdek aile hâlinde yaşadıkları için çocuk bakım yüküyle baş etmede hane içerisinde daha yalnız.

Çalışma hayatlarıyla ilgili konularda, her iki ev kadınından birinin daha önce hiç ücretli çalışma deneyimi olmadığı ortaya çıktı. Rapora göre ev kadınlarının yüzde 35’inin ücretli çalışma deneyimi olsa da yüzde 30’u doğumdan sonra, yüzde 27’si ise evlilikten sonra işi bırakmış. Kısacası, evlilik ve annelik neredeyse her üç kadından birini iş hayatından uzaklaştırarak ev kadını yapmış. Boşanmış kadınlar sosyal güvence bakımından evli kadınlara ve eşi vefat etmiş kadınlara kıyasla daha kırılgan. Boşanmış kadınlarda sigortalı olmayanların oranı yüzde 22’ken, evli kadınlarda bu oran yüzde 19’a, eşi vefat etmiş kadınlardaysa yüzde 13’e düşüyor. Sosyal güvenceye sahip kadınların yüzde 73’ünün eşi üzerinden, yüzde 11’ininse işinden dolayı sigortalı olması ise oldukça çarpıcı bir bulgu. Ev kadınlarının sosyal güvenceye erişimi büyük oranda eşlerinin işgücü piyasasındaki statüsüne bağlı. Evli kadınların yüzde 77’si, eşi vefat etmiş kadınların ise yüzde 61’i eşi üzerinden sigortalı. İşinden dolayı sigortalanma yüzde 25 oranla en fazla boşanmış kadınlarda görülüyor. Dolayısıyla, emekli ev kadınları içerisindeki sosyal güvenceye ulaşmam şansı olmuş en kalabalık grubun boşanmış kadınlar olduğunu söylemek mümkün.

Rapora göre, İstanbul’daki ev kadınlarının en fazla yararlandığı İBB hizmetleri, Anne Kart ve Halk Süt. Kadınların yararlandığı diğer sosyal destekler çeşitli kamu kurumlarının sağladığı gıda kartları, dul maaşı, süt ve doğum ödeneği, engelli maaşı, engelli bakım aylığı ile birlikte kaymakamlıkların sağladığı kömür ve erzak paketleri.

Paylaşın

Kasım Ayında En Az 28 Kadın Öldürüldü

Kasım ayında en az 28 kadın öldürüldü, en az 53 kadın şiddete maruz kaldı, en az dört kız ve oğlan çocuğu istismar edildi, en az dokuz kadın tacize uğradı, basına yansıyan verilere göre en az bir kadına da tecavüz edildi.

18 kadın ateşli silahlarla, altı kadın kesici aletle, üç kadın boğularak öldürüldü. Bir kadının nasıl öldürdüğü basına yansımadı.

Bianet’ten Evrim Kepenek’in yerel ve ulusal gazetelerden, haber sitelerinden ve ajanslardan derlediği haberlere göre; erkekler Kasım’da en az 28 kadını öldürdü. Kasım’da basına yansıyan çocuk cinayeti olmadı. Basına yansımaması olmadığı anlamına gelmiyor.

Kasım’da en az 12 kadının ölümü basına “şüpheli” (Denizli (1), Van (1), Çorum (1), Manisa (1), Kayseri (2), Trabzon (1), Sakarya (1), Ordu (1), Aydın (1), Antalya (1), Elazığ (1) ölüm olarak yansıdı.

Erkekler, en az 53 kadına şiddet uyguladı, en az dört kız ve oğlan çocuğunu istismar etti, en az dokuz kadını taciz etti, Erkekler, basına yansıyan verilere göre en az bir kadına tecavüz etti.

İstanbul ve Van’da iki kadının ölümü basına “faili meçhul cinayet” olarak yansıdı. Şırnak’ta erkekler, bir kadını öldürmekle tehdit etti.

Cinayet

Erkekler, Kasım’da en az 28 kadını öldürdü; geçen yıl aynı ayda bu sayı 34 idi. Ayrıca erkekler, kadınların yanındaki en az iki erkeği de öldürdü. Erkeklerin öldürdüğü iki kadın Irak, biri Suriye, iki kadın da Özbekistan göçmeniydi.

Erkekler, en az altı kadını koruma kararına rağmen öldürdü.

Erkeklerin 18 kadını öldürme “bahanesi” basına yansımadı. Erkekler sekiz kadını ayrılmak istediği veya barışmak istemediği için öldürdü. Erkekler bir kadını “yemek yapmadığı” bir kadını da “cin çıkarıyorum” diyerek öldürdü. Erkeklerin 18 kadını öldürme “bahanesi” basına yansımadı.

20 kadını kocası, eski kocası, sevgilisi erkekler, iki kadını babası, bir kadını damadı öldürdü. Beş kadını öldüren erkeklerin yakınlık derecesi basına yansımadı.

Erkekler, 18 kadını ev içinde, dokuz kadını işyeri, araç, sokak gibi ev dışı alanlarda öldürdü. Erkeklerin bir kadını nerede öldürdüğü basına yansımadı.

Erkekler, 18 kadını ateşli silahlarla, altı kadını kesici aletle, üç kadını boğarak öldürdü. Erkeklerin bir kadını nasıl öldürdüğü basına yansımadı.

Cinsel Saldırı / Tecavüz

Erkekler, Kasım 2022’de en az bir kadına tecavüz etti. Geçen yıl aynı ay erkeklerin tecavüz ettiği kadın sayısı iki idi.

Erkekler, bir kadına ev içinde tecavüz etti. Basına yansıdığı kadarıyla bir kadına, akrabası tecavüz etti. Kadın, zihinsel engelleydi.

Kasım 2022’de erkekler en az dokuz kadını taciz etti. Bu sayı geçen yıl aynı ay, bu sayı 16 idi.

Erkekler, dokuz kadını sözlü ve fiziki yollarla taciz etti. Kadınlardan biri Azerbaycan göçmeniydi.

Erkekler dokuz kadını ev dışı alanlarda iki kadını ev içinde taciz etti.

İki kadını kurye, bir kadını iş arkadaşı, bir kadını gazeteci, bir kadını da savcı taciz etti.  Dört kadını taciz eden erkeklerin yakınlık derecesi basına yansımadı.

Çocuk İstismarı

Erkekler, Kasım’da en az dört kız ve oğlan çocuğunu istismar etti. Geçen yıl aynı ay bu sayı 11 idi.

Bir çocuğu öğretmeni, iki çocuğu kuran kursu öğretmeni istismar etti. Bir çocuğu istismar eden dört fail erkeğin yakınlık derecesi basına yansımadı.

Erkekler, dört çocuğu da okul, kuran kursu gibi ev dışı alanlarda istismar etti.

Şiddet / Yaralama

Erkekler, Kasım’da 53 kadına şiddet uyguladı. Geçen yıl da aynı ay bu sayı, 62 idi.

Erkeklerin şiddet uyguladığı en az dokuz kadın “ağır” hasta olarak hastaneye kaldırıldı. Erkekler en az 12 kadına “koruma kararını” ihlal ederek şiddet uyguladı. Erkeklerin şiddet uyguladığı bir kadın Arabistanlı bir kadın da Suriyeliydi.

En az 41 kadını kocası, sevgilisi erkekler yaraladı. Bir kadını taksi şoförü, altı kadını da akrabaları yaraladı. Beş kadını yaralayan dört erkeğin yakınlık derecesi basına yansımadı.

Erkekler, en az 16 kadına boşanmak istediği/barışmak istemediği için şiddet uyguladı. Erkeklerin 37 kadına şiddet uygulama “bahanesi“ basına yansımadı.

Erkekler, 30 kadını darp ederek, üç kadını yakarak, 12 kadını ateşli silahlarla, altı kadını da kesici aletle yaraladı. Erkeklerin iki kadına nasıl şiddet uyguladığı basına yansımadı.

Erkekler, 18 kadını iş yeri, otobüs, ormanlık alan gibi ev dışı alanlarda, 30 kadını ev içinde yaraladı. Erkeklerin beş kadına nerede şiddet uyguladığı basına yansımadı.

Seks İşçiliğine Zorlama

Kasım’da basına yansıyan seks işçiliğine zorlama haberi yoktu. Basına yansımaması, bu şiddet türünün işlenmediği anlamına gelmez.

Paylaşın

2021 Yılında En Az 45 Bin Kadın Aile Üyesi Tarafından Öldürüldü

Birleşmiş Milletler (BM), 25 Kasım BM Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü öncesi açıkladığı raporda, 2021’de tahminen 81 bin 100 kadın ve kız çocuğu kasıtlı olarak öldürüldüğü, öldürülen kadınların en az 45 bin kadın ve kız çocuğunun, eşleri ya da aile üyeleri tarafından öldürüldüğünü vurguladı.

BM, toplumsal cinsiyet eşitliği lehine politikaların uygulamaya konulması, kadın hakları örgütlerine yatırım yapılması ve “önleme için yeterli kaynak ayrılması” dahil olmak üzere toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin önlenmesi için siyasi kararlılık çağrısında bulundu.

DW Türkçe‘nin aktardığına göre, Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi (UNODC) ve BM Kadın Birimi (UN Women), bu rakamın her saat beşten fazla kadın ya da kız çocuğunun ailelerinden biri tarafından öldürüldüğü anlamına geldiğini belirtti.

25 Kasım BM Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü öncesinde açıklanan raporda, kadın cinayetlerine ilişkin bulguların “endişe verici derecede yüksek” olmasına rağmen, gerçek rakamların çok daha fazla olabileceği vurgulandı.

“Ev güvenli bir yer değil”

BM’ye göre 2021’de tahminen 81 bin 100 kadın ve kız çocuğu kasıtlı olarak öldürüldü. BM raporunda “Geçen yıl kasıtlı olarak öldürülen tüm kadın ve kız çocuklarının yaklaşık yüzde 56’sı yakın partnerleri veya diğer aile üyeleri tarafından öldürüldü… Bu da evin birçok kadın ve kız çocuğu için güvenli bir yer olmadığını gösteriyor” ifadeleri yer aldı.

Rapor, erkeklerin ve erkek çocuklarının öldürülme olasılığının çok daha yüksek olduğunu ve tüm kurbanların yüzde 81’ini erkeklerin oluşturduğunu ortaya koyuyor. Ancak rapordaki bulgular kadın ve kız çocuklarının özellikle kendi evlerinde cinsiyete dayalı şiddetten etkilendiğini gösterdi.

Rapora göre 2021 yılında en fazla kadın cinayeti 17 bin 800 kurbanla Asya’da kaydedildi. BM raporuna göre, kadın ve kız çocuklarına yönelik aile içi şiddet söz konusu olduğunda Afrika, kaydedilen 17 bin 200 kurbanla en ölümcül ikinci kıta oldu.

“Çok az ilerleme var”

BM açıklamasında “Mevcut kanıtlar, kadın ve kız çocuklarına yönelik toplumsal cinsiyete bağlı cinayetlerin önlenmesi konusunda çok az ilerleme kaydedildiğini gösteriyor” denildi.

Rapora göre, Avrupa’dan elde edilen veriler son on yılda kadın ve kız çocuklarına yönelik aile içi cinayetlerde yüzde 19’luk bir düşüş olduğunu gösterirken, Amerika kıtasında aynı dönemde ortalama yüzde 6’lık bir düşüş görüldü.

Covid-19’un etkisi

Raporda, Kovid 19 nedeniyle getirilen sokağa çıkma kısıtlamaların 2020’de Kuzey Amerika’da kadın ve kız çocukları için “özellikle ölümcül” bir yıla katkıda bulunan bir faktör olduğu belirtildi.

Koronavirüs pandemisinin başlangıcında kaydedilen kadın cinayetlerinin, “2015’ten bu yana gözlemlenen tüm yıllık değişimlerden daha büyük olduğu” belirtilen ilgili raporda, veri eksikliği nedeniyle Afrika, Asya ve Okyanusya’da zaman içindeki eğilimlerin belirlenemediği aktarıldı.

BM, toplumsal cinsiyet eşitliği lehine politikaların uygulamaya konulması, kadın hakları örgütlerine yatırım yapılması ve “önleme için yeterli kaynak ayrılması” dahil olmak üzere toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin önlenmesi için siyasi kararlılık çağrısında bulundu.

Paylaşın

326 Günde En Az 296 Kadın Öldürüldü

1 Ocak 2022- 23 Kasım 2022 dönemindeki 326 günde, en az 296 kadın öldürüldü. 218 kadını kocası, sevgilisi olan erkekler öldürdü. 23 kadını baba, abi, oğul gibi yakın erkekler, sekiz kadını damadı, beş kadını komşusu, 16 kadını akrabası, bir kadını hırsız, bir kadını hasta, bir kadını işvereni, iki kadını arkadaşı öldürdü.

bianet’ten Evrim Kepenek’in yerel ve ulusal gazetelerden, haber sitelerinden ve ajanslardan derlediği haberlere göre; erkekler, Türkiye’nin birçok ilinde, 1 Ocak 2022- 23 Kasım 2022 dönemindeki 326 günde, en az 296 kadını öldürdü.

Erkeklerin öldürdüğü 17 kadın Türkiye’ye göç eden kadınlardı. 1 Ocak 2022- 23 Kasım 2022 dönemindeki 326 günde en az 169 kadının ölümü basına “şüpheli” olarak yansıdı.

Kadınları kim öldürdü?

218 kadını kocası, sevgilisi olan erkekler öldürdü. 23 kadını baba, abi, oğul gibi yakın erkekler, sekiz kadını damadı, beş kadını komşusu, 16 kadını akrabası, bir kadını hırsız, bir kadını hasta, bir kadını işvereni, iki kadını arkadaşı öldürdü.

Erkekler kadınları nasıl öldürdü?

Erkekler, 176 kadını ateşli silahla, 76 kadını kesici aletle, 21 kadını boğarak öldürdü. Erkekler, 10 kadını darp ederek, iki kadını balkondan atarak, iki kadını işkence ederek, bir kadını yakarak, bir kadını da zehirleyerek öldürdü. Erkeklerin yedi kadını nasıl öldürdüğü basına yansımadı.

Erkekler kadınları nerede öldürdü?

Yerel ve ulusal gazetelerden, haber sitelerinden ve ajanslardan derlenen haberlere göre; erkekler, 189 kadını ev içinde, 88 kadını sokak, ormanlık alan, iş yeri gibi ev dışındaki alanlarda öldürdü. Erkeklerin 20 kadını nerede öldürdüğü basına yansımadı.

1 Ocak-23 Kasım 2022 arasındaki erkek şiddeti sonucu gerçekleşen cinayetlere dair öne çıkan detaylar…

Ocak

Kadınları öldürenlerden biri özel güvenlik görevlisiydi.

Şubat

Erkeklerin öldürdüğü kadınlardan biri Ukraynalıydı. Bir kadın da zihinsel engelliydi. Erkekler en az üç kadını “koruma” veya “uzaklaştırma” kararına rağmen öldürdü.

Mart

Erkeklerin öldürdüğü kadınlardan biri Türkmenistan, biri Afganistan biri de Kırgızistan’lıydı. Erkekler en az altı kadını “koruma” veya “uzaklaştırma” kararına rağmen öldürdü.

Nisan

Erkeklerin öldürdüğü kadınlardan biri Azerbaycan, bir kadın da Özbekistan vatandaşıydı. Üç erkek, üç kadını hapishaneden izinli çıkarak öldürdü. Erkekler en az yedi kadını “koruma” veya “uzaklaştırma” kararına rağmen öldürdü.

Mayıs

Mayıs’ta öldürün kadınlardan biri trans kadındı. Kadınları öldüren erkeklerden biri, güvenlik görevlisiydi.

Erkeklerin öldürdüğü kadınlardan biri Suriyeli, bir kadın da Afganistan vatandaşıydı. Erkekler en az beş kadını “koruma” veya “uzaklaştırma” kararına rağmen öldürdü. İki kadın şiddete karşı korunma istemişti, talebi karşılanmadığı için öldürüldü.

Haziran

Kadınları öldüren erkeklerden biri polis biri de astsubaydı. En az üç kadın koruma kararı rağmen öldürdü. Öldürülen kadınlardan biri Kırgızistan yurttaşıydı.

Temmuz

En az beş kadın koruma kararı rağmen öldürdü. Öldürülen kadınlardan biri Özbekistanlıydı.

Ağustos

En az altı kadın koruma kararı rağmen öldürdü. Öldürülen kadınlardan biri Suriyeli, iki kadın da Gürcistanlıydı.

Eylül

Erkeklerin öldürdüğü kadınlardan biri Estonyalı biri de Rusyalıydı. En az üç kadın koruma kararı rağmen öldürdü.

Ekim

Erkeklerin öldürdüğü kadınlardan biri Afganistanlıydı. Erkekler, en az dört kadını koruma kararına rağmen öldürdü.

Paylaşın