Bakırhan’dan “Soruşturma” Tepkisi: Geçmişten Ders Alınmadığını Gösteriyor

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, İçişleri Bakanlığı tarafından hakkında başlatılan soruşturmaya ilişkin yaptığı açıklamada, “Ne yazık ki geçmişten ders alınmadığını gösteriyor” dedi.

Haber Merkezi / Tuncer Bakırhan, açıklamasının devamında “Eğer bir inceleme başlatacaksa, yalan ve iftiralarla toplumu yanıltan ve manipüle eden kişiler hakkında başlatmalıdır. Geçmişten bugüne kadar benzer hedef göstermelerin Türkiye halklarına neler kaybettirdiğini biliyoruz. Acı deneyimlerin bir kez daha yaşanmasına müsaade etmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, İçişleri Bakanlığı tarafından hakkında başlatılan soruşturmaya ilişkin açıklama yaptı. Bakırhan açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Mardin, Batman ve Halfeti Belediyelerimize 4 Kasım’da atanan kayyımlar sonrası Mardin’de yaptığım konuşma nedeniyle İçişleri Bakanlığı tarafından hakkımda yasal işlem başlatıldığı açıklandı. Bu gelişme, kayyım uygulamalarıyla birlikte değerlendirildiğinde ne yazık ki geçmişten ders alınmadığını gösteriyor.

Konuşmamda hukuksuz uygulamaların altını çizdim ve halkın bu saldırılar karşısında boyun eğmeyeceğini ifade ettim. Tarihsel bir mücadele belleğine atıfta bulunarak, geçmişte katledilen önemli şahsiyetleri hatırlattım ve bu şiddet politikalarının çözüm getirmediğine vurgu yaptım. Bu bağlamda, Seyid Rıza’nın “Ben sizin yalan ve hilelerinizle baş edemedim, bu bana dert oldu; ben de sizin önünüzde diz çökmedim, bu da size dert olsun!” sözünü de paylaştım. Hazmedilemeyen ve çarpıtılan bu konuşmam bugün başka bir hukuksuzluğa vesile edilmek isteniyor.

İçişleri Bakanlığı yetkisini aşıp kendisini yargı yerine koyarak, yaptığım bu konuşma üzerinden kamuoyunu yanıltmaya çalışıyor. 30 yıldır demokratik siyasette ısrar eden, türlü oyunlara, işkencelere ve hapislere rağmen vazgeçmeyen bir siyasetçi olarak ifade ediyorum: Bu hukuksuzluktan geri dönülmeli, kayyım uygulamalarına son verilmeli ve halkın iradesine saygı gösterilmelidir. Kürt sorununda barışa yönelik adımlar bir an önce atıl- malı, savaş ve şiddet politikalarına son verilmelidir.

Diyalog ve müzakere süreci yeniden başlatılmalı, çatışmasız ve demokratik bir Türkiye inşa edilmelidir. Kürt sorununun demokratik çözümüne niyeti olanlar sağduyulu bir yol izlemelidir. İçişleri Bakanlığı başlattığı hukuksuz uygulamadan derhal vazgeçmelidir. Eğer bir inceleme başlatacaksa, yalan ve iftiralarla toplumu yanıltan ve manipüle eden kişiler hakkında başlatmalıdır. Geçmişten bugüne kadar benzer hedef göstermelerin Türkiye halklarına neler kaybettirdiğini biliyoruz. Acı deneyimlerin bir kez daha yaşanmasına müsaade etmeyeceğiz.”

İçişleri Bakanlığı, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan ve DEM Parti Mardin İl Başkanı Mehmet Mihdi Tunç hakkında soruşturma başlatıldığını açıklamıştı.

Bakanlık tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler kullanılmıştı: “Mardin, Batman ve Halfeti Belediye Başkanlıklarına Başkan vekilleri görevlendirilmesiyle ilgili olarak; Siirt Milletvekili ve DEM Partisi Eş Genel Başkanı Tuncer BAKIRHAN’ın 04.11.2024 tarihinde yapmış olduğu konuşma ve DEM Parti Mardin İl Başkanı Mehmet Mihdi TUNÇ’un 04.11.2024 tarihinde yapmış olduğu açıklama nedeniyle haklarında yasal işlem başlatılmıştır.”

Tuncer Bakırhan ne demişti?

DEM Partili Mardin Büyükşehir, Batman ve Şanlıurfa’nın Halfeti ilçe belediyesine kayyım atanmıştı. Kayyım atamalarına tepki gösteren Tuncer Bakırhan, Mardin’de yaptığı konuşmasında şu ifadeleri kullanmıştı: Bunlar bir taraftan çözüm beklentisi yarattılar, ‘yeni bir süreç’ dediler, ‘normalleşme’ dediler; fakat tam 8 yıl önce 4 Kasım’da yapmış oldukları siyasi soykırımı tekrar ettiler. Bunlar yalancıdır, bunlar riyakardır, bunlar ikiyüzlüdür. Bunlar çözüm dediklerinde zulüm, normalleşme dediklerinde kayyım, adalet dediklerinde adaletsizlikle karşı karşıya kalıyoruz.

Kürt’ü ve Türkiye halklarını reddedenler zannediyorlar ki Kürtler bu kayyımcılara, bu talancılara baş eğecek. Şunu çok iyi bilsinler ki Seyid Rıza, Şeyh Said, Mazlumlar, Denizler, Sakineler ne yaptıysa Kürt halkı da Türkiye halkları da onu yapacaktır. Ne onların kayyımı ne zulüm politikaları ne yalanları ne de hileleri bizlere diz çöktüremeyecektir. Seyid Rıza, ‘Yalan dolanlarınızla bize diz çöktüremezsiniz’ diyordu.

Biz de diyoruz ki ne yalan ne talan ne de zulüm Mardin’de, Amed’de, Kürt coğrafyasının hiçbir yerinde bizleri yıldıramayacak, bizlere diz çöktüremeyecektir. Üçüncü dönemdir kayyım atıyorsunuz. Demek ki kayyım politikalarınız karşılık bulmadı. Demek ki seçimde bu kayyım politikalarınız, bu inkar politikalarınız kaybetti. Seçimde kaybettiğiniz bu yerleri şimdi hileyle, yalan dolanla, yalan yanlış yargı kararlarıyla gasp etmeye çalışıyorsunuz.

Değerli halkımız, size söz veriyoruz: Bu kayyımcı anlayışa, sizin iradenizi yok sayanlara asla geçit vermeyeceğiz. Sokakta, Meclis’te, yaşamın her alanında emekçilerle, yoksullarla ve ezilenlerle birlikte bu talancı, bu savaş sever kayyımcı zihniyeti el birliğiyle göndereceğiz. Sizler yanımızda olduğunuz müddetçe, burada olduğu gibi iradenize sahip çıktığınız müddetçe ne talan ne yalan ne kayyım ne de zulüm Kürdistan topraklarında asla karşılığını bulmayacaktır.

Mardin’den çağrımızı yineliyoruz: Bu kayyım sisteminden vazgeçin. Bu kayyım sisteminin kimseye yararı yok, bu kayyım sistemi iflas etti. Tekrar Mardin halkının iradesinin tecelli etmesi için bu yalancı, talancı ve kayyımcı anlayışı bırakın. Eş başkanlarımız yönetimiyle bu kenti yönetsin. Bizler durmayacağız, mücadele edeceğiz, direneceğiz. Bu topraklara barış ve adalet gelinceye kadar, halkımız kendi kimliğiyle eşit yurttaş oluncaya kadar hep birlikte mücadele edeceğimizin sözünü veriyoruz.”

Paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir