Birleşmiş Milletler: Yasadışı Bahis Tutarı 1,7 Trilyon Dolara Çıktı

Uluslararası organize suç örgütlerinin kontrol ettiği yasa dışı bahis piyasalarında, tahmini oynanan bahis tutarının 1,7 trilyon dolar çıktığı açıklandı. Yasadışı bahsin sporda yolsuzluğu en fazla tetikleyen faktör olduğu kaydedildi.

FIFA Başkanı Gianni Infantino, “Futbol milyarlarca dolarlık küresel bir endüstridir. Futboldaki bu yüksek ekonomik boyut futbolu, yolsuzluk ve diğer suç faaliyetleri için potansiyel bir hedef haline dönüştürüyor. Oyunun her zaman eşit olması için mücadele etmemiz gerekiyor’’ dedi.

Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi (UNODC) 11-15 Aralık tarihlerinde ABD’nin Atlanta kentinde düzenlediği uluslararası yolsuzlukla mücadele konferansında, sporda yapılan yolsuzluklar da ele alındı.

VOA Türkçe’den Can Kamiloğlu’nun aktardığına göre; BM Uyuşturucu ve Suç Ofisi, uluslararası organize suç örgütlerinin kontrol ettiği yasa dışı bahis piyasalarında, tahmini oynanan bahis tutarının 1,7 trilyon dolar çıktığını açıkladı.

BM Uyuşturucu ve Suç Ofisi, yasadışı spor bahisleri, spor yarışmalarında hile, şike ve organize suç örgütlerinin spor dünyasına girmesiyle spordaki suçların küresel bir soruna dönüştüğünü açıkladı. Konferansta, yasadışı bahsin sporda yolsuzluğu en fazla tetikleyen faktör olduğu kaydedildi.

BM Uyuşturucu ve Suç Ofisi, profesyonel sporlarda milyarlarca dolarla ifade edilen yasa dışı bahislerin küreselleşme ve teknolojik gelişmelerin de etkisiyle son yıllarda çarpıcı bir artış gösterdiğini açıkladı. Spor yolsuzluklarıyla ilgili oturuma katılan uluslararası suçla mücadele kuruluşlarının temsilcileri, spordaki yolsuzluk sorununun giderek artan boyutunu dile getirdi.

FIFA Başkanı Gianni Infantino, konferansa video mesaj göndererek futbolun yolsuzluklardan korunması ve sportif adaletin sağlanmasının, yönettiği organizasyon için en önemli konu olduğunu söyledi.

Infantino, “Futbol milyarlarca dolarlık küresel bir endüstridir. Futboldaki bu yüksek ekonomik boyut futbolu, yolsuzluk ve diğer suç faaliyetleri için potansiyel bir hedef haline dönüştürüyor. Oyunun her zaman eşit olması için mücadele etmemiz gerekiyor’’ dedi.

Konferansta spor ve yolsuzlukla ilgili yapılan oturumda konuşan Asya Yasadışı Bahisle Mücadele Konseyi Başkanı James Porteous, yasadışı bahislerin artık sporda yolsuzluğu körükleyen bir numaralı faktör olduğunu söyledi ve bahislerde birçok yasal düzenlemenin 19’un yüzyılda hazırlandığını bu yasaların günümüzde internet dünyası ve küresel teknolojik gelişim şartlarına uygun olmadığını ifade etti.

Interpol’ün Yolsuzlukla Mücadele Birimi Koordinatörü Humaid Al Ameemi, halk arasında şike olarak bilinen spor müsabakalarının manipülasyonunun, kara para aklama, organize suç çetelerinin diğer yasa dışı faaliyetlerini de kapsayan küresel organize suçlara dönüştüğünü söyledi.

Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) üyesi, ayrıca Montreal’de 1976 yılında düzenlenen Olimpiyat Oyunlarında madalya kazanan Anita DeFrantz da sporda dürüstlük ve güvenin sağlanması için spor kuruluşları ile kolluk kuvvetleri arasındaki güçlü bir dayanışmanın şart olduğunu kaydetti.

Paylaşın

Uyuşturucudan Ölenlerin Sayısı Yüzde 17,5 Arttı

2023 Dünya Uyuşturucu Raporu’nda uyuşturucu kullanımı sonucunda hayatını kaybedenlerin sayısında gözle görülür artış yaşandığına, 2009-2019 döneminde madde bağımlılığı nedeniyle ölenlerin yüzde 17,5 arttığına dikkat çekildi.

Rapora göre, dünyada en çok kullanılan uyuşturucu esrar oldu. Raporda, uyuşturucu kullanımı nedeniyle rahatsızlıklar yaşayan ve tedavi hizmeti bekleyenlerin sayısında ciddi artış gözlemlendiği vurgulandı.

Raporda, son 10 yılda uyuşturucu kullanımının yüzde 23 arttığı, 2021’de dünya genelinde 15-64 yaş aralığındaki her 17 kişiden birinin uyuşturucu kullandığı bilgisi yer aldı.

Birleşmiş Milletler Uluslararası Uyuşturucu ve Suç Ofisi (UNODC), 2023 Dünya Uyuşturucu Raporu’nu açıkladı.

Raporda, son 10 yılda uyuşturucu kullanımının yüzde 23 arttığı, 2021’de dünya genelinde 15-64 yaş aralığındaki her 17 kişiden birinin uyuşturucu kullandığı bilgisi yer aldı.

Küresel olarak 2021’de 296 milyon kişinin uyuşturucu kullandığı aktarılan raporda, 2020’de bu sayının 284 milyon olduğu, bir yılda uyuşturucu kullanma oranının da yüzde 18 arttığı kaydedildi.

İnsani krizler nedeniyle çok sayıda insanın yerinden edildiği, tedavi hizmetleri ve diğer müdahalelerin yetersiz kaldığı, “uyuşturucu enjekte eden kişilere” yönelik tahminlerin önceki yıllara oranla daha yüksek olduğu belirtildi.

Rapora göre, dünyada en çok kullanılan uyuşturucu esrar oldu: 2021’de 219 milyon kişi bu maddeyi kullandı. Bu dünya nüfusunun yüzde 4’üne tekabül ediyor. 2021 yılında 15-16 yaş aralığındakilerin de yüzde 5,3’ü (13,5 milyon genç birey) esrar kullandı.

Yaklaşık 60 milyon kişi “opioid” menşeli sentetik uyuşturucu çeşitleri, 36 milyon kişi amfetamin türü maddeler, 22 milyon kişi kokain ve 20 milyon kişi ekstazi kullandı.

Uyuşturucu kullanımı nedeniyle rahatsızlıklar yaşayan ve tedavi hizmeti bekleyenlerin sayısında ciddi artış gözlemlendiği vurgulanan rapora göre, uyuşturucu kullanımına bağlı sağlık sorunları yaşayanların oranı son 10 yılda yüzde 45 arttı, bu durumdaki kişilerin sayısı 39,5 milyona yükseldi.

Madde bağımlılığı nedeniyle çeşitli rahatsızlıklar yaşayanların ancak beşte biri tedavi imkanı bulabiliyor. COVID-19 pandemisi nedeniyle terapi ve tedavi olanakları bu dönemde daha da sınırlandı.

Rapora göre, 2021’de 13,2 milyon kişi damardan enjekte edilen uyuşturucu kullandı.

Raporda, uyuşturucu kullanımı sonucunda hayatını kaybedenlerin sayısında da gözle görülür artış yaşandığına, 2009-2019 döneminde madde bağımlılığı nedeniyle ölenlerin yüzde 17,5 arttığına dikkat çekildi:

“2019’da uyuşturucu nedeniyle yaklaşık 500 bin kişi yaşamını yitirdi. Hepatit C’nin yol açtığı karaciğer hastalıkları, uyuşturucuya bağlı ölümlerin başlıca nedenlerinden biri ve uyuşturucu kullanımına atfedilen toplam ölüm sayısının yarısından fazlasını oluşturuyor.”

Uyuşturucu üretimi ve trafiği

Dünyada, hem kokain arzında hem de talebinde belirgin artışın yaşandığına, bu durumun muhtemelen geleneksel sınırların ötesinde yeni pazarların gelişimini teşvik edeceğine işaret edilen raporda, kokainin elde edildiği koka ağacının 315,5 hektarlık bir alanda ekildiği, 2021’de 2 bin 304 ton gibi rekor seviyede kokain üretim yapıldığı bilgisi yer aldı.

Küresel kokain pazarı ABD’nin yanı sıra Batı ve Orta Avrupa’da yoğunlaşmaya devam ediyor ancak Afrika, Asya ve Güneydoğu Avrupa’daki gelişmekte olan ülkelerde de hızlı şekilde yayılıyor.

Küresel yasa dışı afyon üretiminin büyük kısmı, başta Afganistan olmak üzere sınırlı sayıda ülkede yapılıyor. 2022’de 7 bin 800 ton olan küresel üretimin yüzde 80’i, yani 6 bin 200 tonu Afganistan’da üretildi. Afganistan’ı 795 ton ile Myanmar ve 504 tonla da Meksika izliyor.

Dünya genelinde afyonun yüzde 95’i Afganistan, Myanmar ve Meksika’da üretiliyor; koka ağacı ise Kolombiya, Peru ve Bolivya’da ekiliyor.

(Kaynak: Bianet)

Paylaşın

2021 Yılında En Az 45 Bin Kadın Aile Üyesi Tarafından Öldürüldü

Birleşmiş Milletler (BM), 25 Kasım BM Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü öncesi açıkladığı raporda, 2021’de tahminen 81 bin 100 kadın ve kız çocuğu kasıtlı olarak öldürüldüğü, öldürülen kadınların en az 45 bin kadın ve kız çocuğunun, eşleri ya da aile üyeleri tarafından öldürüldüğünü vurguladı.

BM, toplumsal cinsiyet eşitliği lehine politikaların uygulamaya konulması, kadın hakları örgütlerine yatırım yapılması ve “önleme için yeterli kaynak ayrılması” dahil olmak üzere toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin önlenmesi için siyasi kararlılık çağrısında bulundu.

DW Türkçe‘nin aktardığına göre, Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi (UNODC) ve BM Kadın Birimi (UN Women), bu rakamın her saat beşten fazla kadın ya da kız çocuğunun ailelerinden biri tarafından öldürüldüğü anlamına geldiğini belirtti.

25 Kasım BM Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü öncesinde açıklanan raporda, kadın cinayetlerine ilişkin bulguların “endişe verici derecede yüksek” olmasına rağmen, gerçek rakamların çok daha fazla olabileceği vurgulandı.

“Ev güvenli bir yer değil”

BM’ye göre 2021’de tahminen 81 bin 100 kadın ve kız çocuğu kasıtlı olarak öldürüldü. BM raporunda “Geçen yıl kasıtlı olarak öldürülen tüm kadın ve kız çocuklarının yaklaşık yüzde 56’sı yakın partnerleri veya diğer aile üyeleri tarafından öldürüldü… Bu da evin birçok kadın ve kız çocuğu için güvenli bir yer olmadığını gösteriyor” ifadeleri yer aldı.

Rapor, erkeklerin ve erkek çocuklarının öldürülme olasılığının çok daha yüksek olduğunu ve tüm kurbanların yüzde 81’ini erkeklerin oluşturduğunu ortaya koyuyor. Ancak rapordaki bulgular kadın ve kız çocuklarının özellikle kendi evlerinde cinsiyete dayalı şiddetten etkilendiğini gösterdi.

Rapora göre 2021 yılında en fazla kadın cinayeti 17 bin 800 kurbanla Asya’da kaydedildi. BM raporuna göre, kadın ve kız çocuklarına yönelik aile içi şiddet söz konusu olduğunda Afrika, kaydedilen 17 bin 200 kurbanla en ölümcül ikinci kıta oldu.

“Çok az ilerleme var”

BM açıklamasında “Mevcut kanıtlar, kadın ve kız çocuklarına yönelik toplumsal cinsiyete bağlı cinayetlerin önlenmesi konusunda çok az ilerleme kaydedildiğini gösteriyor” denildi.

Rapora göre, Avrupa’dan elde edilen veriler son on yılda kadın ve kız çocuklarına yönelik aile içi cinayetlerde yüzde 19’luk bir düşüş olduğunu gösterirken, Amerika kıtasında aynı dönemde ortalama yüzde 6’lık bir düşüş görüldü.

Covid-19’un etkisi

Raporda, Kovid 19 nedeniyle getirilen sokağa çıkma kısıtlamaların 2020’de Kuzey Amerika’da kadın ve kız çocukları için “özellikle ölümcül” bir yıla katkıda bulunan bir faktör olduğu belirtildi.

Koronavirüs pandemisinin başlangıcında kaydedilen kadın cinayetlerinin, “2015’ten bu yana gözlemlenen tüm yıllık değişimlerden daha büyük olduğu” belirtilen ilgili raporda, veri eksikliği nedeniyle Afrika, Asya ve Okyanusya’da zaman içindeki eğilimlerin belirlenemediği aktarıldı.

BM, toplumsal cinsiyet eşitliği lehine politikaların uygulamaya konulması, kadın hakları örgütlerine yatırım yapılması ve “önleme için yeterli kaynak ayrılması” dahil olmak üzere toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin önlenmesi için siyasi kararlılık çağrısında bulundu.

Paylaşın

Birleşmiş Milletler’den ‘Uyuşturucu Kullanımı Artıyor’ Uyarısı

Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi (UNODC), dünyada 275 milyon kişinin uyuşturucu kullandığını ve 36 milyon kişinin uyuşturucu bağımlılığı ve suistimali kaynaklı sağlık sorunları yaşadığını bildirdi.

UNODC’nin 2021 Dünya Uyuşturucu Raporunda, dünyada esrar kullanımındaki artışın etkilerine de dikkat çekildi. Son 24 yılda esrar kullanımının dört kat arttığına işaret eden rapor, diğer yandan esrarı zararlı bir uyuşturucu olarak algılayan gençlerin oranının ise Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) yüzde 40, Avrupa’da ise yüzde 25 oranında azaldığını bildirdi.

Raporda ayrıca, esrarın özellikle uzun süreli kullanımında çeşitli sağlık sorunlarına yol açtığı vurgulanarak gençlerin uyuşturucunun zararları konusunda eğitiminin önemine işaret edildi.

2030’a kadar yüzde 11’lik artış bekleniyor

Rapora göre esrar dışında daha ağır uyuşturucuların kullanımı da küresel çapta önemli oranda artmış durumda. 2010-2019 yılları arasında uyuşturucu kullananların oranının yüzde 22 arttığı, bunda küresel nüfustaki artışın da rol oynadığı belirtildi. Nüfus hesaplamalarına göre uyuşturucu kullanımında 2030 yılına kadar yüzde 11’lik artış öngörülüyor. Artışın en fazla yüzde 40’lık oranla hızla artan genç nüfusa sahip Afrika’da kaydedilmesi bekleniyor.

Raporda yer verilen tahminlere göre dünyada 15-64 yaş arası nüfusun yaklaşık yüzde 5,5’inin geçen yıl en az bir kez uyuşturucu kullandığı belirtildi. Uyuşturucu kullananların yüzde 13’üne tekabül eden 36,3 milyon kişinin de uyuşturucu suistimali kaynaklı sağlık sorunları yaşadığı kaydedildi.

Şırınga kullananların yarısı Hepatitli

Dünya çapında başta opioidler olmak üzere şırınga yoluyla uyuşturucu alanların sayısının 11 milyon olduğu ve bu kişilerin yarısının Hepatit C virüsü taşıdığı bildirildi. Eroinin de aralarında bulunduğu opioidlerin Kuzey Amerika’da en tehlikeli uyuşturucu olmayı sürdürdüğü ve aşırı dozdan ölenlerin sayısının 2021 yılında bir önceki yıla göre yüzde 17 artarak 108 bine yükseldiği de söz konusu raporda yer aldı.

Raporda Dark Web üzerinden uyuşturucu satışlarındaki artışa da dikkat çekilerek, Dark Web’in on yıllık geçmişine rağmen buradan uyuşturucu satışlarının dört kat artarak yılda 315 milyon dolarlık bir hacme ulaştığı belirtildi.

Avrupa’ya kokain tedarik zincirinin de çeşitlenmeye başladığı ve kalite yükselirken fiyatların düşmesinin Avrupa’da kokain piyasasının daha da gelişmesi tehlikesini beraberinde getirdiği kaydedildi.

(Kaynak: DW Türkçe)

Paylaşın