2022’de Öğrenci Başına 0,6 Kitap Düştü

Yayıncılar Birliği, “yasadışı fotokopi ve izinsiz dijital PDF paylaşımların ağır hasar verdiği akademik yayıncılık”ın yüzde 1’lere kadar gerilediğini aktardı. 8 milyon 240 bin 997 öğrencinin bulunduğu akademik dünyada, 6 milyon 220 bin 481 adet üretimle öğrenci başına 0,63 kitap düştü.

Rapora göre, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından ilk kez 2021-2022 eğitim-öğretim yılında ücretsiz dağıtılan yardımcı kaynakların dağıtılmasının devam etmesinden dolayı 2022 yılında eğitim yayınlarında üretim düştü. Raporda MEB’in bu pazardaki toplam payı olan yüzde 29,8 özel sektörün kaybı olarak aktarıldı.

Türkiye Yayıncılar Birliği, Yayımcı Meslek Birlikleri Federasyonu (YAYFED) verilerine göre hazırladığı Kitap Pazarı Raporu 2022’yi açıkladı.

Detaylı veriler içeren raporda, döviz bazında yaşanan fiyat artışları sebebiyle kâğıt fiyatlarında yüzde 300’e yakın artış yaşandığı kaydedildi. Raporda kitap sektörünün derin bir krize sokulduğu yazıldı.

Rapora göre, 2022 yılında 380 milyon 296 bin 402 adet kitap üretildi. Bağımsız yayıncılık sektörü 2021 yılını 438 milyon 679 bin 864 adet kitap üretimi ile tamamlamıştı. 2022 yılında bir önceki yıla göre 58,3 milyon adet, oransal olarak yüzde 13,3 küçülme gerçekleşti. Türkiye Yayıncılar Birliği, kitap sektörünün son on yılında ilk kez bu denli küçülme yaşandığını ifade etti. 380 milyon kitap ile üretim 2015 yılı seviyesine gerilemiş oldu. Sonuçlar sektörün 7 yıl geriye gittiğini gösterdi.

Dini yayınlarda artış oldu

Raporda geçen yıla göre 2022’de, araştırma ve inceleme yayınlarında 73 milyon 844 bin 863 adetle yüzde 18,2 düşüş, eğitim içeriği yayınlarında 182 milyon 148 bin 8 adetle yüzde 22,2 düşüş, akademik içerik yayınlarında 5 milyon 236 bin 945 adetle yüzde 15,8 düşüş, edebiyat ve sanat yayınlarında 34 milyon 299 bin 328 adetle yüzde 9,9 artış, çocuk ve gençlik yayınlarında 46 milyon 48 bin 282 adetle yüzde 4,72 artış, dini yayınlarda 33 milyon 9 bin 72 adetle yüzde 18,2 artış ve ithal yayınlarda 5 milyon 709 bin 704 adetle yüzde 18,7 artış meydana geldiği kaydedildi.

2022 yılında yayımlanan kitapların yüzde 19,4’ünü yetişkin (araştırma – inceleme kitapları), yaklaşık yüzde 9’unu yetişkin (edebiyat – sanat kitapları), yüzde 12,1’ini çocuk ve gençlik kitapları, yaklaşık yüzde 8,7’sini inanç kitapları, yaklaşık yüzde 1,4’ünü akademik yayınlar, yüzde 1,5’ini ithal yayınlar ve yüzde 47,9’unu eğitim alanındaki kitaplar oluşturdu.

2022’de öğrenci başına 0,6 kitap düştü

Yayıncılar Birliği, “yasadışı fotokopi ve izinsiz dijital PDF paylaşımların ağır hasar verdiği akademik yayıncılık”ın yüzde 1’lere kadar gerilediğini aktardı. 8 milyon 240 bin 997 öğrencinin bulunduğu akademik dünyada, 6 milyon 220 bin 481 adet üretimle öğrenci başına 0,63 kitap düştü.

Rapora göre, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından ilk kez 2021-2022 eğitim-öğretim yılında ücretsiz dağıtılan yardımcı kaynakların dağıtılmasının devam etmesinden dolayı 2022 yılında eğitim yayınlarında üretim düştü. Raporda MEB’in bu pazardaki toplam payı olan yüzde 29,8 özel sektörün kaybı olarak aktarıldı.

Çevrimiçi satışlarda artış 

Yayınlanan raporda çevrimiçi satış istatistiklerine de yer verildi. 2022 yılı çevrimiçi satış rakamlarına göre, toplam satışların yüzde 23’ü çevrimiçinde gerçekleşti. Bu oran 2021 yılında yüzde 21,7 idi.

Öte yandan son yıllarda sıkça karşılaştığımız sesli kitaplar ve dijital kitapların satış oranı kitap maliyetlerinin artmasından dolayı arttı. 2022 yılında sesli kitap satışları ve dijital veri tabanı aboneliklerinde 2021 yılına göre yüzde 55,6 oranında artış yaşandı.

(Kaynak: Bianet)

Paylaşın

Gazeteciler ‘Dezenformasyon Yasası’nın Geri Çekilmesi İçin Dilekçe Verdi

Basın meslek örgütleri, geçen yasama döneminde AK Parti ve MHP milletvekilleri tarafından “dezenformasyonla mücadele” gerekçesiyle hazırlanan ve yarın TBMM’ye sunulması beklenen düzenlemeyi eylem ve açıklamalarla protesto etmeye devam ediyor.

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), bugün farklı illerde basın açıklaması ile teklifin geri çekilmesi çağrısı yaptı. Bu çerçevede gazeteciler, teklifin geri çekilmesi talebiyle ortak dilekçe metnini imzalayarak TBMM Başkanı Mustafa Şentop ile AK Parti, MHP, CHP, HDP ve İYİ Parti grup başkanlıklarına iletti.

BBC Türkçe’den Ayşe Sayın’ın aktardığına göre ortak dilekçede özetle şu görüşe yer verildi:

“Bu teklif, bizi sessiz ve nefessiz bırakmak niyetinde bir sansür düzenlemesidir. Öncelikle her ne kadar teklifle internet medyasında çalışan gazetecilerin yıllardır çabaladığımız meşru talepleri tesis ediliyormuş gibi görünse de bu hakların arkasına eklenen tehlikelerin bilincinde olduğumuzu vurgulamak isteriz. Teklifin 29. maddesiyle Türk Ceza Kanunu’na 217/A maddesi olarak eklenmesi planlanan ‘Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ suçu muğlaktır, sübjektif değerlendirmelere açıktır. Zamana, kişilere ve koşullara bağlı olarak her uygulamacı tarafından farklı yorumlanması muhtemel bu düzenlemeyle, yalnızca gazeteciler değil tüm toplum ciddi bir cezai tehdit ile karşı karşıya bırakılmakta, ifade ve basın özgürlüğü yok edilmektedir.”

Dilekçeleri iletmek için beraberindeki gazetecilerle birlikte Meclis’te açıklama yapan TGS Ankara Şube Başkanı Sibel Hürtaş da teklifin geri çekilmesini istedi:

“Tarihin en büyük karartma girişimi ile karşı karşıyayız. Dezenformasyon yasası adı altında getirdikleri sansür yasasına karşı bugünden itibaren her yerde, her alanda mücadele yürüteceğimizi söylüyoruz. Bu sansür yasası her yönüyle Anayasa’ya aykırıdır. Sayın Meclis Başkanı Mustafa Şentop Macaristan örneğini verdi, sansür yasasını getirirken. Lütfen seçim hesaplarınıza basın özgürlüğünü alet etmeyin. Bu sansür yasasını geri çekin.”

Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, geçen yasama döneminde AK Parti ve MHP’li milletvekillerinin imzalarıyla Meclise sunulmuş, Adalet Komisyonu’nda tartışmalar eşliğinde kabul edildikten sonra Genel Kurul’a sevk edilmişti.

Muhalefetin “basına sansür torbası” olarak nitelendirdiği kanun teklifi “Halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak amacıyla ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kişilere” bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası öngörüyor.

Öte yandan TGC Burhan Felek Konferans Salonu’nda yapılan toplantıda Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS), DİSK Basın İş, PEN Yazarlar Derneği ve Türkiye Yayıncılar Birliği (TÜRYAYBİR) bugün bir kez daha itirazlarını dile getirdi.

Kurum temsilcilerinin konuşmalarının ardından paylaşılan ortak metinde şu ifadelere yer verildi:

“4 Ekim 2022 Salı günü TBMM’ye gelmesi beklenen Sosyal Medya Yasa Tasarısı meslek örgütlerinin görüşü alınmadan hazırlanmıştır. TBMM’deki komisyon toplantılarında meslek örgütü temsilcilerine yeterli süre verilmemiş, öneriler de dikkate alınmamıştır… Tek sesli bir toplum yaratmak, korku iklimini canlı tutmak, sansürü ve oto sansürü ağırlaştırmak amacını taşımaktadır. Tutuklu gazeteci sayısını artıracaktır. Seçim öncesi gazetecilerin haber yapmasını, yurttaşın habere erişimini ve haberin serbest dolaşımını engelleyecek olan yasa, ayrıca toplumsal muhalefeti de susturmayı hedeflemektedir… Sansür Yasası’nın geri çekilmesini istiyoruz.”

Paylaşın