Şehir Hastanelerinin Bütçesi Sağlık Bakanlığı’na Geçti

AK Parti’nin sene başında belirlenen bütçeyi yıl ortası gelmeden bitirmesinin ardından ek bütçe teklifi de Meclis’te kabul edilirken, şehir hastanelerine ayrılan bütçe de Sağlık Bakanlığı’na ayrılan bütçeyi geçti. CHP’li Fikret Şahin, “6 ayda hastanelerin kira ve hizmet bedeli yaklaşık 11 milyar 900 milyon TL arttı” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Balıkesir Milletvekili Fikret Şahin, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda kabul edilen ek bütçe üzerinden şehir hastaneleri müteahhitlerine büyük ayrıcalık sağlandığını söyledi.

Bu bütçeyle hastanelerin kira ve hizmet bedellerinde yüzde 20’ye yakın bir artış yapıldığını söyleyen Şahin, “Şehir hastanelerinin kira bedellerinin döviz cinsinden yapılmış olması her geçen gün vatandaşın sırtına fazladan maliyet yüklüyor. 2022 Sağlık Bakanlığı bütçesinde tüm sağlık yatırımlarına 29 milyar lira ayrılmışken, şehir hastanelerinin kira ve hizmet bedellerine 21,5 milyar lira ayrılmıştı. Bugünün döviz kuruyla bu hastanelerin kira ve hizmet bedelleri 33 milyar 769 milyon liraya kadar yükselmiş durumda. Yani 6 ayda söz konusu hastanelerin kira ve hizmet bedeli toplamında yaklaşık 11 milyar 900 milyon TL’lik bir artış yaşandı” ifadelerini kullandı.

‘Müteahhitlere daha fazla para ayrıldı’

Cumhuriyet’ten Sarp Sağkal’ın haberine göre 13 şehir hastanesinin müteahhidine tüm sağlık yatırımlarından daha fazla miktar para ayrıldığını vurgulayan Şahin, “Ek bütçede de şehir hastanelerinin kira ve hizmet bedellerinde 4,2 milyar liralık, sağlık tesisleri yapım gideri olarak da 3,9 milyar liralık bütçe ayrıldı. Böylece 13 şehir hastanesinin kira ve hizmet giderleri, Sağlık Bakanlığı’nın tüm sağlık yatırımlarına ayırdığı bütçeden daha fazla hale geldi” dedi.

Şahin, “Bu ek bütçe soygunun boyutunu bir kez daha gözler önüne sermiştir. Şehir hastanelerinin devlet hastanelerinde ucuza mal olduğu iddiası, ek bütçenin henüz 6 ay geçmeden Meclis’e gelmesiyle birlikte çürümüş, bu projelerin tamamıyla rant amacıyla yapıldığını bir kez daha kanıtlamıştır. Ek bütçeden de şehir hastanesi patronlarına büyük imtiyazlar çıkmış, vatandaş bir kez daha kenara itilmiştir” tepkisini gösterdi.

Paylaşın

TTB: Maymun Çiçeği Solunum Yoluyla Da Bulaşıyor

TTB, Sağlık Bakanlığı’nın olağandışı bir durum olduğunu kabul etmesi gerektiğini belirterek, enfekte hastaları izole etmesi gerektiğinin altını çizdi. TTB, ayrıca, önlemlerin ivedilikle alınması ve hazırdaki önlemlerin gözden geçirilmesi gerektiğini de vurguladı.

Türk Tabipleri Birliği (TTB), Türkiye’de ilk vakası görülen maymun çiçeği virüsü ile ilgili olarak açıklama yaptı. Hastalıkla ilgili bilgi veren TTB, maymun çiçeği hastalığının halk sağlığı açısından öneminin hafife alınmaması gerektiğinin altını çizdi.

Hangi yolla bulaşıyor?

“Maymun çiçeği hastalığı, maymun çiçeği virüsünün yol açtığı, hayvandan insana ve insandan insana bulaşabilen bir hastalıktır. İnsandan insana bulaş mekanizması olarak; enfeksiyöz yaralar, kabuklar ve vücut sıvıları ile yakın temas, enfeksiyöz materyalle kontamine olmuş çarşaf gibi eşyalarla temas, uzun süre yüz yüze temas (solunum salgıları ile temas veya damlacıklara maruz kalmak) ve gebeden fetüse geçiş düşünülmektedir. Hastalığın başlangıcından, yaraların kabuklanıp tamamen epitelizasyonu gerçekleşene kadar kişiler bulaşıcı kabul edilmektedir.”

Kesin tanının PCR testi ile konulduğunu belirten TTB, hastalığın kuluçka süresinin ise 4 ile 21 gün arasında değişebildiğini belirtti.

Belirtiler: Döküntüler ağrılıdır

“Sonrasında; genellikle tipik olarak 5 güne kadar sürebilen ve ateş, halsizlik, baş ağrısı, kas ağrıları, lenf bezlerinde şişme ile kendini gösterebilen prodromal (ön belirti) dönem yaşanır. Yüzde, el ve ayak tabanlarında daha sık olmak üzere bütün vücutta görülebilen içi sıvı dolu döküntüler, genellikle ateşin ortaya çıkmasından sonra 1-4 gün içinde başlayıp 2-3 hafta boyunca devam edebilmektedir. Döküntüler genelde ağrılıdır, ancak iyileşme sürecindeki döküntüler kaşıntılı olabilir.”

Öneriler: Maskeler yayılımı önler

“Hastalığın oluşturduğu salgının kontrolünde hastaları sağlıklı bireylerden ayırma (izole etme), karantina ve sürveyans sisteminin etkin çalışması gerekmektedir. Ayrıca maskeler maymun çiçeğinin yayılmasını önleyebilir. Uzun süreli yüz yüze maruz kalma durumlarında maymun çiçeği virüsü solunum yoluyla yayılabilir. Bu nedenle enfekte hastalarla yakın temas kurması gereken kişilerin ve sağlık çalışanlarının hastalanmalarının önüne geçmek için maske yararlı olabilir. Hastalığa karşı çeşitli ilaçlar ve aşılar kullanılmaktadır. Çiçek hastalığına karşı bağışıklamanın da hastalığı engellemede veya asemptomatik (belirtisiz) geçirilmesinde etkili olduğu düşünülmektedir.”

“Bakanlık enfekte hastaları izole etmeli”

TTB son olarak şu uyarıda bulundu:

“Son elli yıldaki maymun çiçeği hastalığı sayılarına ve son iki aydaki hızlı vaka artışına baktığımızda; maymun çiçeği hastalığı, devam eden COVID-19 pandemisi ile karşılaştırılabilir bir tehdit düzeyine henüz ulaşmamıştır. Bu nedenle Türk Tabipleri Birliği (TTB) olarak salgının kontrol altına alınacağı konusunda ihtiyatlı bir iyimserlik içindeyiz.

“Sağlık Bakanlığı olağandışı bir durum olduğunu kabul edip ciddiyetle aşağıdaki önlemleri ivedilikle almalı ve hali hazırdaki önlemleri gözden geçirmelidir.

  • Zaman kaybetmeden Bulaşıcı Hastalıkların İhbarı ve Bildirim Sistemi Hakkında Tebliğ’de değişiklik yaparak maymun çiçeği hastalığını bildirimi zorunlu bir hastalık olarak listelemelidir.
  • Enfekte hastaları izole etmelidir.
  • Temaslı takibi ile olası yeni vakaların tespitini erken yapmalıdır.
  • Uygun enfeksiyon önleme ve kontrol önlemlerinin uygulanmasını sağlamalıdır.
  • Paniğe neden olmayacak biçimde sağlık çalışanları başta olmak üzere toplumun geneline yönelik eğitim ve bilgilendirme çalışmaları planlamalı ve yapmalıdır.
  • Riskli ve temaslı kişilere yönelik bir aşı programı planlamalı ve uygulamalıdır (Halihazırda iki farklı aşı seçeneği mevcuttur; ACAM2000 ve JYNNEOS).
  • Hastalar için ilaç teminini gerçekleştirmeli, semptomları olabileceğinden endişe duyan herkesin sağlık hizmetlerine erişebileceğini hissetmesini sağlamak için, maymun çiçeği hastalığı ve şüpheli maymun çiçeği hastalığının teşhis ve tedavisini tamamen ücretsiz yapmalıdır.”

(Kaynak: Bianet)

Paylaşın

Maymun Çiçeği Virüsü Türkiye’de de Tespit Edildi

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Bir hastamızda maymun çiçeği hastalığı tespit edildi. Hasta 37 yaşında, bağışıklık sistemi yetersizliği var. Kendisi tecrit edilmiş durumda. Temaslı takibi yapıldı, başka bir vakaya rastlanmadı.” açıklamasında bulundu.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, osyal medya hesabından Türkiye’de bir hastada maymun çiçeği hastalığı tespit edildiğini ve hastanın tecrit edildiğini bildirdi. Koca’nın açıklaması şu şekilde;

“Bir hastamızda maymun çiçeği hastalığı tespit edildi. Hasta 37 yaşında, bağışıklık sistemi yetersizliği var. Kendisi tecrit edilmiş durumda. Temaslı takibi yapıldı, başka bir vakaya rastlanmadı. Bilindiği gibi bu hastalık solunum yoluyla değil yakın fiziksel temasla bulaşıyor.”

DSÖ: Nasıl bulaştığı bilinmiyor

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ/WHO) yetkilisi Dr. İbrahim Soce Fall, virüsün endemik olduğu ülkelerde dahi henüz nasıl bulaştığının tam olarak anlaşılamadığını, bulaşma dinamikleri açısından hâlen birçok bilinmez olduğunu açıkladı.

DSÖ bulaşma şekilleri olarak şunları saydı: “Maymun çiçeği döküntüsü olan biri tarafından kullanılan giysilere, çarşaflara veya havlulara dokunmak. Döküntülere ya da kabuklarına dokunmak. Enfekte bir kişinin öksürmesine veya hapşırmasına maruz kalmak.”

Maymun çiçeği hastalığı nedir?

Maymun çiçeği, 1980’li yıllarda tamamen ortadan kalkan çiçek hastalığının bir çeşit akraba virüsü.

ABD Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezi’ne (CDC) göre, hastalık 1958’de maymun kolonilerinde keşfedildi. İnsana bulaşan ilk vaka 1970 yılında Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde (DRC) rapor edildi.

O tarihten bu yana Benin, Kamerun, Orta Afrika Cumhuriyeti, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Gabon, Fildişi Sahili, Liberya, Nijerya, Kongo Cumhuriyeti, Sierra Leone ve Güney Sudan’ın da içinde bulunduğu 11 Afrika ülkesinde bu virüs görüldü.

Belirtileri ne?

Ateş, döküntü, şiddetli baş ağrısı, sırt ağrısı, kas ağrıları, halsizlik ve şişmiş lenf düğümleri, maymun çiçeği ile ilişkili en yaygın belirtiler.

Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, maymun çiçeği olan hastalarda ateşin başlamasından sonraki 1 ila 3 gün içinde deri döküntüleri görülüyor. Döküntüler daha çok yüzde yoğunlaşırken, yüze ilave olarak, avuç içi ve ayak tabanları, ağız mukozasını, cinsel organları da etkiliyor.

Maymun çiçeğinin kuluçka süresi genellikle 6 ila 13 gün olarak bilinse de DSÖ’ye göre bu süre 5 ila 21 gün arasında değişebiliyor.

Tedavisi var mı?

DSÖ’ye göre, şu anda maymun çiçeği için önerilen özel bir tedavi yok.

Çiçek hastalığına karşı aşılamanın hastalığı önlemede yaklaşık yüzde 85 oranında etkili olduğu ileri sürüldü.

2003 yılında ABD’de yaşanan yayılmada, 47 kişi hayatını kaybetmişti.

Maymun çiçeği virüsü taşıyan kişilerin çoğu hastalığı hafif atlatsa bile DSÖ’ye göre, bu virüsten ölüm oranı yüzde 11 civarında. Çocuklar ve gençlerde ölüm oranı daha fazla olabiliyor.

Paylaşın

TTB: Günde 7 Doktor Yurtdışına Gidiyor

Son yıllarda binlerce doktor Türkiye’deki kötü çalışma koşulları ve sağlık sektöründe çözülmeyen problemler nedeniyle farklı ülkelere göç etti. Yurtdışında çalışabilmek için Sağlık Bakanlığı’ndan sicil belgesi isteyen hekimlerin sayısı her geçen yıl artıyor. 2021 yılında 1405 hekim yurtdışına çıkmıştı. Bu yıl sayının çok daha fazla olması bekleniyor.

Türk Tabipler Birliği (TTB) Genel Sekreteri Vedat Bulut, Sağlık Bakanlığı’ndan günlük ortalama 7 hekimin yurtdışına çıkmak için sicil belgesi aldığını söyledi:

“Bu sayı 2022 Mart ayında 213 ile rekor kırdı. Nisan ayında bu sayı 214 oldu. Geçtiğimiz yıl 1405 hekim yurtdışına çıkmıştı. Yıl sonunda 2500 olması bekleniyor. Bunların yüzde 55’i uzman hekim. Bu sayılar sadece yurtdışına göç edenler. Özel sektöre geçenleri sayamıyoruz. O sayıyı sadece Sağlık Bakanlığı biliyor.”

Sahil kesimlerinde durum daha kötü

Sahil kesimlerinde çok daha fazla hekimin istifa etmeye başladığını söyleyen Bulut, bu durumun nedenini şöyle açıklıyor:

“Rotasyon ile görevlendirilen hekim arkadaşların gidecekleri yerde konaklama imkanları yok. Konaklama ücretleri çok pahalı. İnsanlar belirli bir yaşa geldiklerinde sahil kesimlerine gitmek isterlerdi. Şimdi bir telefon mesajı ile görevlendiriliyor. Eskiden kamu yerleri mevcuttu. Onlar da satıldığı için gecelik 500 TL konaklama ücreti ödeyemiyorlar.”

“Parçalanmış yüzlerce doktor ailesi var”

Hekimlerin içinde bulunduğu birçok zor durum olduğunu aktaran Bulut, şöyle devam etti:

“Hekimler üç aylığına görevlendiriliyor. Bir-iki günlük değil. Aileler parçalanıyor. Eşi Adana’da kendisi İstanbul’da görevlendiriliyor. Aile bizi Adana’da birleştirin diyor, Kütahya öneri olarak sunuluyor. Sağlık Bakanlığı hekimleri köle olarak görüyor. Bu son derece hatalı bir tutum. Parçalanmış yüzlerce doktor ailesi var. Bize her gün hekim arkadaşlarımızdan telefonlar geliyor.”

Erdoğan doktorlara seslenmişti

Erdoğan, Mart ayında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Sergi Salonu’nda kadın muhtarlar ile bir araya gelmişti. Bu buluşmada Erdoğan doktorlara, “Açık konuşuyorum; varsın gidiyorlarsa gitsinler, bizler de üniversiteleri yeni bitiren doktorlarımızı istihdam ederiz” demişti. Erdoğan’ın bu sözlerine, Türk Tabipleri Birliği (TTB) olmak üzere birçok hekim, siyasetçi ve ünlü isim sosyal medyadan yaptıkları paylaşımlar ile tepki göstermişti.

29 Mayıs’ta Ankara’da miting

Hekimler, özlük haklarından sağlıkta şiddete, kötü çalışma koşullarından yurtdışına göçe kadar sorunlarını gündeme taşımak için 29 Mayıs Pazar günü Ankara’da “Emek Bizim Söz Bizim, Sağlık Hepimizin” başlıklı mitingde buluşacak.

Paylaşın

Sağlık Bakanlığı’ndan ‘Maymun Çiçeği Hastalığı’ Açıklaması

Ateş, döküntü, şiddetli baş ağrısı, sırt ağrısı, kas ağrıları, halsizlik ve şişmiş lenf düğümleri gibi belirtileri olan Maymun Çiçeği Virüsü Avrupa’nın ardından ABD’de de etkisini gösterdi. Virüsün kısa sürede bu kadar hızlı yayılması endişe yarattı.

Haber Merkezi / Maymun çiçeği hastalığına ilişkin Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nden açıklama yapıldı. Yapılan açıklamada, şöyle denildi:

Monkeypox, kemirgenler ve primatlar gibi vahşi hayvanlardan kaynaklanan ve bazen insanlara bulaşan zoonotik bir hastalıktır. Ortopoksvirüs ailesine ait olan maymun çiçeği virüsünden kaynaklanır. İnsan vakalarının çoğu, hastalığın endemik olduğu Orta ve Batı Afrika’da görülmüştür. Monkeypox, temas ve solunan büyük damlacıklar yoluyla damlacık maruziyeti ile bulaşabilir.

Hastalık genellikle kendi kendini sınırlar ve semptomlar genellikle 14 ila 21 gün içinde kendiliğinden düzelir. Monkeypox hastalığı ile ilgili gelişmeler DSÖ, Avrupa Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi (ECDC) bildirimleri ve Uluslararası Sağlık Tüzüğü (2005) çerçevesinde diğer ülkelerin uluslararası odak noktaları ile bilgi alışverişinde bulunularak Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü Bulaşıcı Hastalıklar ve Erken Uyarı Dairesi Başkanlığımız tarafından yakından takip edilmektedir. Ülkemizde bugüne kadar vaka görülmemiştir.

Maymun çiçeği hastalığı nedir?

Maymun çiçeği, 1980’li yıllarda tamamen ortadan kalkan çiçek hastalığının daha az bulaşıcı, daha hafif semptomlara neden olan ve daha az ölümcül hastalığa yol açan bir çeşit akraba virüsü.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ/WHO) verileri, bu virüsün ilk Orta ve Batı Afrika’daki tropik yağmur ormanlarında ortaya çıktığını ortaya koyuyor.

Birleşik Krallık Sağlık Güvenliği Ajansı’na (UKHSA) göre, maymun çiçeği insanlar arasında kolayca yayılmayan nadir bir viral enfeksiyon.

DSÖ, bulaşmanın, enfekte hayvanların kan, vücut sıvıları veya deri veya mukoza lezyonları ile doğrudan temas yoluyla gerçekleşebileceği görüşünde.

İlk nerede görüldü?

ABD Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezi’ne (CDC) göre, hastalık 1958’de maymun kolonilerinde keşfedildi. İnsana bulaşan ilk vaka 1970 yılında Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde (DRC) rapor edildi.

O tarihten bu yana Benin, Kamerun, Orta Afrika Cumhuriyeti, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Gabon, Fildişi Sahili, Liberya, Nijerya, Kongo Cumhuriyeti, Sierra Leone ve Güney Sudan’ın da içinde bulunduğu 11 Afrika ülkesinde bu virüs görüldü.

CDC’ye göre, Afrika dışında bildirilen ilk maymun çiçeği salgını, 2003 yılında ABD’de enfekte bir memeli hayvanın ithalatı sonucu ortaya çıktı.

Avrupa Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi (ECDC) verilerine göre, 2018 ve 2019’da, tümü Nijerya’da yolculuk yapmış ikisi Britanya, biri İsrail’den ve biri Singapur’dan yolcuya maymun çiçeği teşhisi kondu.

Belirtileri ne?

Ateş, döküntü, şiddetli baş ağrısı, sırt ağrısı, kas ağrıları, halsizlik ve şişmiş lenf düğümleri, maymun çiçeği ile ilişkili en yaygın belirtiler olarak biliniyor.

Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, maymun çiçeği olan hastalarda ateşin başlamasından sonraki 1 ila 3 gün içinde deri döküntüleri görülüyor. Döküntüler daha çok yüzde yoğunlaşırken, yüze ilave olarak, avuç içi ve ayak tabanları, ağız mukozasını, cinsel organları da etkiliyor.

Maymun çiçeğinin kuluçka süresi genellikle 6 ila 13 gün olarak bilinse de DSÖ’ye göre bu süre 5 ila 21 gün arasında değişebiliyor.

Tedavisi var mı?

DSÖ’ye göre, şu anda maymun çiçeği için önerilen özel bir tedavi yok.

Çiçek hastalığına karşı aşılamanın hastalığı önlemede yaklaşık yüzde 85 oranında etkili olduğu tespit edildi. Bu nedenle, ciddi semptomları önlemek için çiçek aşısı yapılmasını öneriliyor.

Maymun çiçeği virüsünün doğal konağı kemirgenlerin yanı sıra ip sincapları, ağaç sincapları, primatlar.

Maymun çiçeği virüsü taşıyan kişilerin çoğu hastalığı hafif atlatıyor. 2003 yılında ABD’de yaşanan yayılmada, 47 kişi hayatını kaybetmişti.

Nasıl bulaşıyor?

Maymun çiçeğinin doğal nedeni henüz tespit edilmedi, ancak kemirgenler en olası kaynak olmasına rağmen, enfekte hayvanlardan az pişmiş et ve diğer hayvansal ürünleri yemenin olası bir risk faktörü olacağı tahmin ediliyor.

DSÖ, bulaşmanın, enfekte hayvanların kan, vücut sıvıları veya deri veya mukoza lezyonları ile doğrudan temas yoluyla gerçekleşebileceği görüşünde.

Dünya Sağlık Örgütü yetkilisi Dr. İbrahim Soce Fall, virüsün endemik olduğu ülkelerde dahi henüz nasıl bulaştığının tam olarak anlaşılamadığını, bulaşma dinamikleri açısından hâlen birçok bilinmez olduğunu açıkladı.

Maymun çiçeği virüsü taşıyan kişilerin çoğu hastalığı hafif atlatsa bile DSÖ’ye göre, bu virüsten ölüm oranı yüzde 11 civarında. Çocuklar ve gençlerde ölüm oranı daha fazla olabiliyor.

Paylaşın

Devlet Hastanelerine Bütçe Yetmedi!

Şehir hastaneleri yüksek maliyet nedeniyle eleştirilirken, devlet bütçesinden yapılması planlanan 10 hastane için yapılması planlanan ihaleler de iptal edildi. İptale yetersiz bütçeler neden oldu. 

Yap-İşlet-Devret yöntemiyle projelendiren şehir hastaneleri yüksek maliyeti ile şirketleri büyütürken, düşük maliyet nedeniyle devletin kendi kaynakları ile yapmayı planladığı 10 hastanesinin ihalesi iptal edildi. İptal gerekçesi ise bütçe yetersizliği oldu. Sağlık Bakanlığı’nın yaptığı maliyet hesabının, ekonomik krizle birlikte aşırı yükselen inşaat maliyetlerinin çok altında kalması kararda etkili oldu.

Sözcü’den Erdoğan Süzer’in haberine göre her gün değişen fiyatlar yüzünden önlerini göremez hale gelen müteahhitler devletin hazırladığı yaklaşık değerlerle hastanelerin yapılamayacağını idarelere ilettiler.

10 ilde 10 proje iptal

Kamu İhale Bülteni’nde yer alan bilgilere göre Sağlık Bakanlığı’na bağlı Sağlık Yatırımları Genel Müdürlüğü tarafından yapılması planlanan ve toplam 2 bin 500 yatak kapasiteli 10 hastanenin ihalesi iptal edildi. Müteahhitlerin yaklaşık değerleri az bulmaları nedeniyle ihaleleri iptal edilen devlet hastaneleri Kars, Bingöl, Şırnak, Manisa, Konya, Kahramanmaraş, Adana, Aydın, Ordu ve İzmir’de yapılacaktı.

Soru önergesi

CHP Balıkesir Milletvekili Dr. Fikret Şahin, ihalesi iptal edilen hastaneler nedeniyle Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) soru önergesi verdi. Şahin, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın yanıtlaması istemiyle verdiği önergesinde, 10 şehirde oluşan hastane ihtiyacının karşılanmasına yönelik olarak alternatif çalışma yürütülüp yürütülmediğini sordu.

Şehir hastaneleri eleştirisi

CHP’li Fikret Şahin, ihaleleri iptal edilen 6 hastanenin 2022 yılı yatırım maliyetinin 3,3 milyar lira olduğuna dikkat çekerken, Sağlık Bakanlığı’nın bütçe kaynaklarını şehir hastanelerine akıtması yüzünden devlet hastanelerine para bulamadığını ifade etti. Şahin, faaliyetteki 13 şehir hastanesinin kira ve hizmet bedelleri için bu yılki bütçeye 21,5 milyar lira ödenek konulduğunu, ancak dolara endeksli ödemeler yüzünden bütçeye gelecek yükün şimdiden 30.5 milyar liraya çıktığını söyledi.

Paylaşın

Kovid 19 Tablosunda Skandal Hata: Aktif Vaka Sayısı Eksiye Düştü

CHP Kovid 19 Danışma Kurulu, Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı Kovid 19 vaka sayılarına ilişkin yaptığı açıklamada “Sonunda bu da oldu; aktif vaka sayısı eksiye düştü. Sağlık Bakanlığı’nın ülkemizi dünyaya rezil eden; bilime, epidemiyolojiye, matematiğe aykırı bu durumu açıklamak zorunda olduğunu açık bir şekilde beyan ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) Kovid 19 Danışma Kurulu, Sağlık Bakanlığı’nın bildirdiği Kovid 19 vaka sayılarına ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.

Açıklamada, Sağlık Bakanlığı’nın 29 Nisan’da bin 924 yeni vaka ve 8 bin 302 iyileşen vaka bildirmesinin ardından gelinen noktada, dünya üzerinde aktif vaka sayısı eksi olan ilk ve tek ülke olunduğunu; bunun bilimsel olarak mümkün olmadığını ve Bakanlıktan acilen bir açıklama beklendiği belirtildi.

Sağlık Bakanlığı verilerine göre hesaplanan eksi 4 bin 476 aktif vaka sayısının epidemiyoloji bilimine aykırı olduğu vurgulanan açıklamada, “Pandeminin başından beri verilerin şeffaf bir şekilde açıklanmadığını defalarca söyledik, kanıtları ile ortaya koyduk. 29 Nisan’da ortaya çıkan negatif aktif vaka durumu İktidarın, Sağlık Bakanlığının ve Bilim Kurulunun bilimsellikten uzak tutumunun yeni bir kanıtıdır” ifadelerine yer verildi.

Dünyaya rezil olduk

“29 Nisan’da Kovid 19 nedeniyle toplam iyileşen ve ölenlerin toplamı, toplam doğrulanmış vakalardan 4 bin 776 kişi daha fazla çıktı. Yani Sağlık Bakanlığı’nın pandemi sürecince gerçek rakamları gizlediği, gerçek olmayan sayılar açıkladığı bu şekilde de kanıtlandı. Sağlık Bakanlığı’na göre COVID-19 vakası olmayan ama iyileşen var! Bunun derhal açıklanmasını bekliyoruz!” denilen açıklamanın devamında şu ifadeler kullanıldı;

“Verilerle oynandığı için ortaya böyle bir durum çıkmıştır. Negatif aktif vaka sayısı, Bakanlığın şeffaflıktan uzak, bilime aykırı, pandemiyi değil algıyı yönetmenin ve popülist zihniyetin sonucudur. Sağlık Bakanlığı’nın ülkemizi dünyaya rezil eden, bilime, epidemiyolojiye, matematiğe aykırı bu durumu açıklamak zorunda olduğunu açık bir şekilde beyan ediyoruz.”

Paylaşın

Kovid 19’da Son Veriler Açıklandı: 14 Can Kaybı

Kovid 19’da son 24 saatte 2 bin 511 yeni vaka tespit edilirken, 14 kişi hayatını kaybetti. 18 yaş ve üstü nüfusta ikinci doz aşı uygulananların oranı yüzde 85,43 birinci doz aşı yapılanların oranı yüzde 93,14 olarak kayıtlara geçti.

Haber Merkezi / Sağlık Bakanlığı, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının Türkiye’deki seyrine ilişkin olarak yeni verileri yayınladı. Açıklanan verilere göre, son 24 saatte, 132 bin 633 test yapılırken, 2 bin 511 yeni vaka tespit edildi. 14 kişi hayatını kaybederken, 14 bin 425 kişi sağlığına kavuştu.

Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan tabloda, 2 doz aşılama verilerine de yer verildi. En az 2 doz aşı olmuş 18 yaş üzeri nüfusu kapsayan verilere göre Türkiye’de 2. doz aşılama ortalama yüzde 85,43 oldu. 1. doz ortalaması yüzde 93,14 olurken, 1., 2. ve 3. doz aşısını olan vatandaşların sayısı toplamda 147 milyon 455 bin 844’e yükseldi.

Bakanlığın tablosuna göre Türkiye’de en çok aşılamanın gerçekleştirildiği Osmaniye’yi, Ordu, Amasya, Muğla, Kırklareli, Çanakkale, Eskişehir, Balıkesir, Manisa ve Zonguldak takip etti. Bakanlığın tablosuna göre Türkiye’de en az aşılamanın gerçekleştirildiği Şanlıurfa’yı sırasıyla Batman, Siirt, Diyarbakır, Bingöl, Muş, Mardin, Bitlis, Ağrı ve Elazığ takip etti.

Bakanlığın 25 Nisan verilerine göre, 134 bin 346 test yapılmıştı. 2 bin 604 vaka tespit edilirken, 15 kişi hayatını kaybetmiş ve 18 bin 573 kişi sağlığına kavuşmuştu.

Paylaşın

Kovid 19’da Son Veriler Açıklandı: 15 Can Kaybı

Kovid 19’da son 24 saatte 2 bin 604 yeni vaka tespit edilirken, 15 kişi hayatını kaybetti. 18 yaş ve üstü nüfusta ikinci doz aşı uygulananların oranı yüzde 85,43 birinci doz aşı yapılanların oranı yüzde 93,14 olarak kayıtlara geçti.

Haber Merkezi / Sağlık Bakanlığı, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının Türkiye’deki seyrine ilişkin olarak yeni verileri yayınladı. Açıklanan verilere göre, son 24 saatte, 134 bin 346 test yapılırken, 2 bin 604 yeni vaka tespit edildi. 15 kişi hayatını kaybederken, 18 bin 573 kişi sağlığına kavuştu.

Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan tabloda, 2 doz aşılama verilerine de yer verildi. En az 2 doz aşı olmuş 18 yaş üzeri nüfusu kapsayan verilere göre Türkiye’de 2. doz aşılama ortalama yüzde 85,43 oldu. 1. doz ortalaması yüzde 93,14 olurken, 1., 2. ve 3. doz aşısını olan vatandaşların sayısı toplamda 147 milyon 441 bin 608’e yükseldi.

Bakanlığın tablosuna göre Türkiye’de en çok aşılamanın gerçekleştirildiği Osmaniye’yi, Ordu, Amasya, Muğla, Kırklareli, Çanakkale, Eskişehir, Balıkesir, Manisa ve Zonguldak takip etti. Bakanlığın tablosuna göre Türkiye’de en az aşılamanın gerçekleştirildiği Şanlıurfa’yı sırasıyla Batman, Siirt, Diyarbakır, Bingöl, Muş, Mardin, Bitlis, Ağrı ve Elazığ takip etti.

Bakanlığın 24 Nisan verilerine göre, 127 bin 253 test yapılmıştı. 2 bin 277 vaka tespit edilirken, 15 kişi hayatını kaybetmiş ve 15 bin 947 kişi sağlığına kavuşmuştu.

Paylaşın

Kovid 19’da Son Veriler Açıklandı: 15 Can Kaybı

Kovid 19’da son 24 saatte 2 bin 277 yeni vaka tespit edilirken, 15 kişi hayatını kaybetti. 18 yaş ve üstü nüfusta ikinci doz aşı uygulananların oranı yüzde 85,43 birinci doz aşı yapılanların oranı yüzde 93,14 olarak kayıtlara geçti.

Haber Merkezi / Sağlık Bakanlığı, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının Türkiye’deki seyrine ilişkin olarak yeni verileri yayınladı. Açıklanan verilere göre, son 24 saatte, 127 bin 253 test yapılırken, 2 bin 277 yeni vaka tespit edildi. 15 kişi hayatını kaybederken, 15 bin 947 kişi sağlığına kavuştu.

Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan tabloda, 2 doz aşılama verilerine de yer verildi. En az 2 doz aşı olmuş 18 yaş üzeri nüfusu kapsayan verilere göre Türkiye’de 2. doz aşılama ortalama yüzde 85,43 oldu. 1. doz ortalaması yüzde 93,14 olurken, 1., 2. ve 3. doz aşısını olan vatandaşların sayısı toplamda 147 milyon 426 bin 248’e yükseldi.

Bakanlığın tablosuna göre Türkiye’de en çok aşılamanın gerçekleştirildiği Osmaniye’yi, Ordu, Amasya, Muğla, Kırklareli, Çanakkale, Eskişehir, Balıkesir, Manisa ve Zonguldak takip etti. Bakanlığın tablosuna göre Türkiye’de en az aşılamanın gerçekleştirildiği Şanlıurfa’yı sırasıyla Batman, Siirt, Diyarbakır, Bingöl, Muş, Mardin, Bitlis, Ağrı ve Elazığ takip etti.

Bakanlığın 23 Nisan verilerine göre, 137 bin 853 test yapılmıştı. 2 bin 654 vaka tespit edilirken, 16 kişi hayatını kaybetmiş ve 17 bin 524 kişi sağlığına kavuşmuştu.

Paylaşın