Ukrayna-Rusya Gerilimi Gıda Fiyatlarını Olumsuz Etkileyecek

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Ukrayna-Rusya gerilimi başta ekmek olmak üzere gıda fiyatlarını olumsuz etkileyeceğini söyledi.

Bayraktar, Ukrayna ile Rusya arasındaki gerilimin ithalatta sorunlara neden olması sebebiyle başta ekmek olmak üzere Türkiye’deki gıda fiyatlarını olumsuz etkileyeceği konusunda uyarıda bulundu.

Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Bayraktar, “Bu yıl tarımsal üretimdeki sorunlar giderilemezse çok daha yüksek gıda fiyatlarıyla karşı karşıya kalabiliriz” ifadesini kullandı.

Bayraktar’ın açıklamasından satır başları şöyle:

Mazot fiyatı son bir yılda yüzde 111 oranında arttı. Üreticilerimize verilen mazot desteği bu artış karşısında yetersiz kaldı. Tarımsal sulamada kullanılan elektrik tarifesine yüzde 94,8’lik zam çiftçilerimizin artan maliyetlerini daha da artırdı.

Bu buhran, özellikle stratejik ürünlerde ithalata bağımlı olmanın ülkemize verdiği zararları göstermesi bakımından önemlidir. Özellikle yerli üreticimiz bu bağımlılıktan en fazla olumsuz etkilenen kesim olmaktadır.

TZOB olarak sürekli ithalata dayanan tedarik politikasına her zaman karşı olduk, yerli üretimi artırmanın önemini ıslarla vurguladık. Dünyada gıda ile ilgili yaşanan gelişmeler ne kadar haklı olduğumuzu gösterdi. İhtiyacımız olan buğday ve arpayı rahatlıkla verilecek desteklerle ülkemizde üretebiliriz.

Paylaşın

FT’den Dikkat Çeken Erdoğan’ın Ukrayna Ziyareti Analizi

Batı ve Rusya arasında Ukrayna üzerinden gerilim sürerken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bugün (3 Şubat 2022) Kiev’e gidiyor. Financial Times’da yer alan analiz, Ankara’nın Kiev’e desteğini gösteren bu ziyaretin Rusya’yla ilişkilerde olası etkisini değerlendirdi.

Erdoğan’ın ziyaretinin, Türkiye-Rusya ilişkileri için bir test olacağı belirtildi. Financial Times gazetesinde yer alan Laura Pitel imzalı, “Erdoğan’ın Ukrayna’ya ziyareti, Putin’le karmaşık bağları test ediyor” başlıklı analiz, Ukrayna-Rusya gerilimi gölgesinde Moskova-Türkiye ilişkilerini inceledi.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın bugün (3 Şubat 2022) Ukrayna’ya ziyaretinin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le karışık ilişkisini ve Moskova’nın Ankara üzerindeki ağırlığını maskeleyen bir destek göstergesi olduğu aktarılan analizde, şu ifadeler yer aldı:

Türkiye için büyük riskler teşkil ediyor

“Analistlere göre, Türkiye’nin Ukrayna’ya desteği Ankara’nın NATO müttefiklerini memnun etti ancak ülkenin Rusya’ya ekonomik bağlılığı ve Putin’in doğalgaz, turizm, ticaret ve Suriye’deki durumu Erdoğan’a karşı siyasi silah olarak kullanma ihtimali düşünüldüğünde, Türkiye için büyük riskler teşkil ediyor.”

Değerlendirmede bulunan Avrupa Dış İlişkiler Konseyi kıdemli üyesi gazeteci Aslı Aydıntaşbaş “Türkiye ince bir çizgi üzerinde yürümeye çalışacak ve Ukrayna’ya destek olurken Rusya’yı aleyhine çevirmemeye çalışacak.” dedi.

Analizde, Erdoğan’ın ikili ilişkilerin 30’uncu yılında Ukrayna’ya yapacağı ziyaretin Kiev tarafından olumlu karşılandığı belirtilirken Ukrayna’nın Ankara Büyükelçisi Vasly Bodnar “Türkiye, Ukrayna’ya destek olarak görüneceğini bildiği kararı aldı. Buna oldukça değer veriyoruz” dedi.

Türkiye’nin 2014 yılında Moskova’nın Kırım’ı ilhak etmesine karşı duruşu hatırlatılan analizde, Erdoğan-Putin ilişkisinin ise bu tarihten itibaren giderek daha yakınlaştığı aktarıldı. Türkiye’nin NATO’dan uzaklaşarak, ABD’nin F-35 programından çıkarılma pahasına Rusya’dan S-400 hava savunma sistemi satın aldığı hatırlatıldı.

Analizde, Erdoğan ve Putin arasındaki yakın ilişkiye rağmen, iki liderin dış politika alanında çok sayıda noktada zıt noktalarda durduğu belirtildi. Türk yetkililerin sık sık Suriye, Libya ve Kafkasya’da Rusya’nın karşısındaki grupların desteklendiğini vurguladığı belirtildi.

Türkiye ve Ukrayna arasındaki savunma işbirliği

Analizde, Moskova’nın Türkiye ve Ukrayna arasındaki büyüyen savunma işbirliğinden rahatsız olduğu aktarıldı. Bu hafta Türkiye’yle serbest ticaret anlaşması imzalaması beklenen Ukrayna’nın Türkiye’den çeşitli savunma araçları satın aldığı hatırlatıldı.

Bir ABD’li yetkili “Türkiye’nin Ukrayna’ya malzeme desteği önemli oldu. Washington, Ankara bunu daha fazla yapmaya devam ederse memnun olur.” dedi.

Analiz şöyle devam etti: “Almanya gibi Ankara da, Putin’in kırmızı çizginin aşıldığını fark ettiği durumda yapacağı baskı noktalarının farkında”

Ekonomik ilişkiler ve Suriye

Analizde, Rusya’nın Türkiye’ye doğalgaz, turizm, tarım, ticaret gibi alanlarda baskı yapabileceğini geçmiş örneklerle aktarılırken Ankara’yı en fazla endişelendiren noktanın Suriye’de İdlib olduğu belirtildi. Analiz şöyle devam etti:

“Erdoğan, 3.6 milyon Suriyeli sığınmacının bulunduğu ülke içinde zaten siyasi baskı altında. Ankara, Rus jetlerinin bölgedeki sivilleri hedef alan hava saldırılarının bir Türkiye’ye ve Avrupa’ya bir uyarı olduğunu düşünüyor.”

Batılı yetkililerin, bu baskı unsurları nedeniyle Ukrayna’nın işgali durumunda Rusya’ya yeni yaptırımları Türkiye’nin imzalamayacağını düşündüğü belirtildi.

Analizde Ankara için gerçek zorluğun, NATO’nın Türkiye’ye daha fazla askeri destek için talepte bulunması olacağı belirtildi. Bir Batı ülkesinden savunma yetkilisi “NATO, Türkiye askeri tesislerinin deniz ya da hava yollarına destek sağlamasını istere ne olur? Bu, onları oldukça zor bir duruma sokar” dedi.

(Kaynak: T24 )

Paylaşın

Türkiye Komutasındaki NATO Kuvveti Rusya’ya Karşı Harekete Geçiyor

Rus birliklerinin Ukrayna sınırına konuşlanması nedeniyle NATO ve Rusya arasındaki gerginlik tırmanıyor. Alman Welt gazetesine göre NATO, Rusya’ya karşı ilk somut askeri adımını attı ve hızlı müdahale kuvvetini operasyona hazır duruma getirmeye başladı.

Gazetenin haberinde NATO bünyesindeki Çok Yüksek Hazırlık Seviyeli Müşterek Görev Kuvveti (VJTF) adlı birimin beş gün içinde kriz bölgesinde konuşlanmaya hazır duruma getirileceği belirtiliyor.

NATO’nun en hızlı birimi olan VJTF’nın komutası ise şu anda Türkiye’de. Haberde, Türk birliklerinin de öncü kuvvet olarak hazırolda beklediği ve iki ila yedi gün içinde operasyona hazır duruma geleceği aktarılıyor. Türkiye’nin geçen yıl Polonya’dan devraldığı VJTF’nin komutası önümüzdeki yılın başında Fransa’ya geçecek. Fransız birliklerinin de 45 gün içinde operasyona hazır durumda olacağı ifade ediliyor.

VJTF, yaklaşık 40 bin askerden oluşan çok uluslu NATO Mukabele Kuvveti’nin (NRF) en hızlı hareket eden birimi. İttifakın savunmasında ve dünya çapındaki krizlerde harekete geçen NRF, son olarak Afganistan’daki tahliye operasyonlarında görev almıştı. Rusya’nın Kırım’ı ilhakından sonra caydırıcılık amaçlı kurulan VJTF ise yaklaşık 20 bin askerini kısa süre içinde mobilize edebiliyor ve belirlenen kriz bölgesine konuşlandırabiliyor.

Almanya Dışişleri Bakanı: Endişe büyük

Avrupa Birliği’nde de Rusya ile yaşanan gerginlik endişe yaratıyor. Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, bugün Lüksemburglu mevkidaşı Jean Asselborn’la gerçekleştirdiği görüşme sonrası yaptığı açıklamada, endişesinin “büyük” olduğunu belirterek Rusya’nın talepleri ve önerilerinin temelsiz olduğunu söyledi. Baerbock, sözlerini “Bu büyük krizi sadece diyalogla çözebileceğimiz aşikar” şeklinde sürdürdü.

Asselborn da ekonomik yapırımları ve askeri operasyonu kimsenin istemediğini belirterek yapısal diyalog kurulması için çabaların güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti.

Rusya geçen hafta sınırdaki gerilimin azaltılması için NATO’nun doğuya doğru genişlemesini resmi olarak durdurmasını ve ABD’nin de eski Sovyet cumhuriyetlerine askeri üsler kurmaktan vazgeçmesini istemişti. Ancak NATO ve Washington, Moskava’nın taleplerini geri çeviriyor. Rusya, bu hamlesiyle Ukrayna’nın NATO üyesi olmasını engellemeye çalışıyor.

(Kaynak: DW Türkçe)

Paylaşın

Türkiye’nin İthalatta Çin Ve Rusya’ya Bağımlılığı Artıyor

Türkiye’nin Rusya’dan ithalatı 2021 yılının ilk 10 ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre dolar bazında yüzde 60; Çin’den ithalatı ise yüzde 42 arttı. Türkiye’nin ithalat pastasında 2021 yılında iki ülkenin payı yüzde 22,6’ya kadar yükseldi.

Son verilere göre Türkiye’nin yurt dışından aldığı 4 üründen 1’i Çin ve Rusya’dan geliyor. İki ülkenin ithalattaki payı 2020’nin aynı döneminde yüzde 18 civarında bulunuyordu. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı dış ticaret istatistikleri Türkiye’nin ithalatta Rusya ve Çin’e bağımlılığının son 10 yılda artış eğiliminde olduğunu gösteriyor.

2021’de Ocak-Ekim ayını kapsayan yılın ilk 10 ayında Türkiye’nin toplam ithalatı 215,53 milyar Amerikan doları oldu. Çin’den ithalat 26,06 milyar doları olurken Rusya’dan ithalat ise 22,61 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.

Covid-19 salgının hakim olduğu 2020 yılının aynı döneminde Çin’den ithalat 18,32 milyar dolar; Rusya’dan ise 14,14 milyar dolar olmuştu. Buna göre dolar bazında ithalat son bir senede Çin’den yüzde 42, Rusya’dan ise yüzde 60 artış gösterdi. 2021 senesi pandemi öncesi yıllarla karşılaştırıldığında da bu iki ülkeden ithalatın artış eğiliminde olduğu görülüyor.

İthalat 2018’in ilk 10 ayında Çin’den 18,04 milyar dolar; Rusya’dan ise 18,45 milyar dolar olmuştu. Bu veriler 2019 döneminde Çin’den 14,94 milyar dolar; Rusya’dan 18,31 milyar dolar seviyesindeydi. Türkiye’nin toplam ithalatında Rusya ve Çin’in aldığı pay 2021 yılında son 10 senenin en yüksek seviyesine erişti.

Ocak-Ekim dönemlerine bakıldığında 2021’de Çin’in payı yüzde 12,1; Rusya’nın payı ise yüzde 10,5 oldu. İki ülkenin toplam payı ise yüzde 22,6’ye karşılık geliyor. Bu oranlar 2020 yılının aynı döneminde Çin için yüzde 10,4 ve Rusya için yüzde 8 idi. İki ülkenin ithalattaki toplam payı ise Ocak-Ekim 2020’de yüzde 18,4 olmuştu. Buna göre son 1 yılda iki ülkenin toplam içindeki payı yüzde 23 artmış oldu.

2011 yılının Ocak-Ekim periyodunda Rusya ve Çin’in ithalattaki toplam payı yüzde 18,5 iken bu oran 2017 ve 2020 senelerinde yüzde 18,4’a kadar düştü. Pandemiden hemen önce bu oran yüzde 19,9, 2018’de ise yüzde 19,2 olmuştu.

Türkiye’nin en çok ithalat yaptığı ülkeler

2021’in ilk 10 ayında Çin ve Rusya aynı zamanda Türkiye’nin en çok ithalat yaptığı iki ülke. Üçüncü sırada yüzde 8,3 pay ile Almanya gelirken bu ülkeyi yüzde 4,9 ile ABD ve yüzde 4,3 ile İtalya takip ediyor. Diğer ülkelerin payı ise sırayla şöyle: Hindistan ve Fransa yüzde 3, Güney Kore yüzde 2,9; İspanya ve Belçika yüzde 2,3 ve İngiltere yüzde 2,1.

Ocak-Ekim 2021 döneminde Türkiye’nin ihracatı ise 181,67 milyar dolar oldu. Türkiye’nin ihracatında Rusya sadece yüzde 2,5 paya sahipken Çin ilk 20 ülke arasında yer almıyor. Zirvede yüzde 8,7 ile Almanya; yüzde 6,5 ile ABD ve yüzde 6 ile İngiltere bulunuyor.

(Kaynak: euronews)

Paylaşın

Filler, gösteri sırasında kavga etti

Rusya’ya bağlı Tataristan Cumhuriyeti’nin başkenti Kazan’da ‘Fillerin Şovu ve Sirkin Büyüsü’ adlı gösteri sırasında bir fil diğerine saldırarak sahne çitinin üzerine devirdi. Yetkililer, eğitimcilerin filleri birbirilerinden ayırdıklarını, olayda yaralanan olmadığını belirtti.

Haber Merkezi / Rusya Federasyonu’na bağlı Tataristan Cumhuriyeti’nin başkenti Kazan’da sirkte düzenlenen gündüz gösterisi sırasında sahneye çıkan iki filden biri diğerine saldırdı ve sahne çitinin üzerine devirdi.

Gündüz gösterisi sırasında sahneye çıkan iki filden biri diğerine saldırdı ve sahne çitinin üzerine devirdi. Yetkili, eğitimcilerin filleri birbirilerinden ayırdıklarını, olayda yaralanan olmadığını belirtti.

Diğer yandan kavganın görüntülendiği videoda fillerden birinin diğerini iterek sahne çitinin üzerine devirdiği, yakındaki seyircilerin korku ile oturdukları yerleri terk ettikleri görülüyor.

Olayın ‘Fillerin Şovu ve Sirkin Büyüsü’ adlı gösteri sırasında yaşandığı öğrenildi. Sirkin sitesinde, gün içinde planlanan diğer gösterilerin ‘teknik nedenlerden dolayı’ yapılmayacağı ifade edildi.

Paylaşın