Nazca Çizgilerini Kimler Ve Neden Yaptı?

Peru’nun güney kesiminde yer alan Nazca Çölü’ne yayılmış, Nazca uygarlığı tarafından yapılan yüzlerce karmaşık jeoglif vardır. Bu jeoglifler, Nazca Çölü’nün eşsiz iklimi sayesinde, günümüze kadar bozulmadan gelmiş durumda.

Haber Merkezi / Modern teknolojinin yardımı olmadan yapıldıkları göz önüne alındığında, bu tasarımların büyüklüğü hayret verici.

M.Ö. 500 ile MS 500 yılları arasında oluşturulan bu jeogliflerden bazıları yakın zamanda (2020’de)  dronların yardımıyla keşfedildi.

En ünlü jeoglifler arasında sinek kuşu, maymun, örümcek ve akbaba yer almakta.

Bu inanılmaz jeoglifler, Nazca Çölü’nün yüzeyini kaplayan kırmızımsı demir oksit kaplı taşların kaldırılması, alta ki açık renkli toprağın ortaya çıkarılmasıyla yapılmış.

Bu jeogliflerin yapılmasına dair pek çok teori var. En popüler teorilerden biri olası manevi veya dini uygulamalar etrafında dönüyor. Nazca halkının, bu hatları tanrılarıyla bağlantı kurmak için veya iyi bir hasat, su temini veya doğal afetlere karşı korunma sağlamak için adak olarak yaptığı.

Bu jeogliflerin bir tür astronomik işaret olduğunu öne sürenler de var. Nazca Çizgileri, amaçlarını gizleyen gizeme rağmen insanları büyülemeye devam ediyor; onlara hayat veren uygarlık hakkında spekülasyonlara ve meraklara davetiye çıkarıyor.

Nazca Çizgileri, kültürel ve tarihi önemi vurgulanarak 1994 yılında UNESCO Dünya Mirası Alanı olarak belirlendi.

Paylaşın

Interpol’den Dev Operasyon: 200 Ton Kokain, 8 Bin Silah, 14 Bin Gözaltı

Interpol’ün Meksika, Brezilya, Kolombiya, Arjantin, Uruguay, Şili, Paraguay, Ekvador, El Salvador, Bolivya, Kosta Rika, Guatemala, Honduras, Panama ve Peru’da düzenlenen dev operasyonda 200 ton kokain, 8 bin 263 yasa dışı silah ele geçirildi. Operasyonunda 14 bin 260 kişi gözaltına alındı.

Interpol bu operasyonla başta Brezilyalı “Primeiro Comando da Capital”, El Salvadorlu “Mara Salvatrucha” ve Güney Amerika’da da faal olan “Balkanlar Karteli” olmak üzere 20 suç örgütüne darbe vurulduğunu duyurdu.

Latin Amerika’da Uluslararası Polis Teşkilatı (Interpol) öncülüğünde düzenlenen kaçak silah operasyonunda yaklaşık 200 ton kokain ele geçirildi.

Interpol tarafından “en büyük silah operasyonu” olarak tanımlanan “Trigger IX” operasyonunda 14 bin 260 kişi gözaltına alındı.

Interpol koordinasyonunda 12 Mart-2 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilen ve başta kokain olmak üzere 203 ton uyuşturucu ele geçirilen operasyon, Avrupa Birliği (AB) tarafından finanse edildi. Interpol, 15 ülkede koordineli olarak düzenlenen operasyonda ele geçirilen uyuşturucunun piyasa değerinin 5,7 milyar dolar olduğunu duyurdu. Operasyonda, uyuşturucu yapımında kullanılan 372 ton kimyasal da ele geçirildi.

Meksika, Brezilya, Kolombiya, Arjantin, Uruguay, Şili, Paraguay, Ekvador, El Salvador, Bolivya, Kosta Rika, Guatemala, Honduras, Panama ve Peru’da düzenlenen dev operasyonda 8 bin 263 yasa dışı silah ve yaklaşık 305 bin mühimmat yakalandı.

Interpol, söz konusu ülkelerden silah uzmanlarının, Paraguay ve Arjantin sınırındaki Brezilya kenti Foz do Iguacu’da kurulan merkezde buluşarak operasyonun yönetilmesine katkıda bulunduğunu belirtti.

20 örgüte ağır darbe

Interpol bu operasyonla başta Brezilyalı “Primeiro Comando da Capital”, El Salvadorlu “Mara Salvatrucha” ve Güney Amerika’da da faal olan “Balkanlar Karteli” olmak üzere 20 suç örgütüne darbe vurulduğunu duyurdu.

Interpol Genel Sekreteri Jürgen Stock, bir yasa dışı silah operasyonunda bu kadar yüksek miktarda uyuşturucu ele geçirilmiş olmasının, bu suçların birbiriyle iç içe olduğunu bir kez daha kanıtladığını söyledi.

“Rekor” vurgusu

Stock, “Tüm bu yasa dışı faaliyetlerin arkasındaki organize suç ağlarının tek bir önceliği var: Kâr. Biz yasa uygulayıcıları olarak dünyanın tüm bölgelerinde ve küresel olarak bunları ortadan kaldırmak için aynı derecede kararlı olmalıyız” dedi.

Stock, ayrıca Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, operasyon kapsamında yakalanan miktar ve gözaltı sayısı için “rekor” ifadesini kullandı.

(Kaynak: DW Türkçe)

Paylaşın

“Peru’da Ele Geçirilen 2.3 Ton Kokain Türkiye’ye Gönderiliyordu” İddiası

Latin Amerika ülkesi Peru’da ele geçirilen 2 bin 310 kilo kokainin Türkiye’ye gönderileceği öne sürüldü. Peru’dan Türkiye’ye kokain sevkiyatı, geçtiğimiz yıl Kasım ayında Cengiz Güner adlı bir kişinin soya yağı içinde Türkiye’ye 1,5 ton kokain göndermek isterken yakalanmasıyla gündeme gelmişti.

Peru resmi verilere göre yılda yaklaşık 400 ton kokain üretimiyle dünyada en fazla kokain üretilen ülkeler arasında yer alıyor.

2023 Dünya Uyuşturucu Raporu’na göre Kolombiya’dan sonra kokainin hammaddesi olan koka üretiminin yüzde 26’sı Peru’da yapılıyor. Geçen yıl toplamda 22 ton kokain ele geçirilen ülkede uyuşturucu sevkiyatı daha çok gemilerle Pasifik Okyanusu üzerinden yapılıyor.

Peru’da DP World Limanı’nda narkotik ekiplerinin yaptığı incelemelerde, seramikler arasında gizlenmiş kauçuk kalıplar içinde 2 bin 310 kilo 760 gram kokain ele geçirildi. Yerel kaynaklar kokainin gönderilmek istenen ülkenin Türkiye olduğunu bildirdi.

VOA Türkçe’den Mustafa Özdemir’in aktardığına göre, ele geçirilen kokainin yurt dışına gönderilmesinin planlandığını belirten yetkililer bununla birlikte uyuşturucunun hangi ülkeye gönderilmek istendiğini açıklamadı. Yetkililer, konuyla ilgili soruşturmanın sürdürülmesi için yakalanan kokainin bir süre daha uzman birimin gözetiminde kalacağını söyledi.

Peru Cumhuriyet Savcılığı, Peru Polis Teşkiları Narkotik Birimi uzmanları ve gümrük uzmanlarının koordinasyonuyla yürütülen operasyonun zorlu bir istihbarat süreci sonucunda yapıldığını belirten yetkililer, bu miktardaki bir kaybın ulusları uyuşturucu kartellerine ‘güçlü bir darbe’ olduğunu belirtti.

Peru’daki ve Latin Amerika’daki bazı medya kurumları ele geçirilen kokainin Türkiye’ye gönderilmek istendiğini ileri sürdü. Peru’da El Comercial Gazetesi, Andina Haber Ajansı, RPP Haber gibi çok sayıda medya organın yanı sıra, Arjantin’den La Nacion Gazetesi, Brezilya’dan UOL, Bolivya’dan El Deber, Şili’den Portal Portuario ve İspanya’dan Europa Press gibi yayın organları da uyuşturucunun Türkiye’ye gönderilmesinin planlandığını iddia etti.

Peru’dan Türkiye’ye kokain sevkiyatı, geçtiğimiz yıl Kasım ayında Cengiz Güner adlı bir kişinin soya yağı içinde Türkiye’ye 1,5 ton kokain göndermek isterken yakalanmasıyla gündeme gelmişti.

Yılda 400 ton kokain üretiliyor

Peru resmi verilere göre yılda yaklaşık 400 ton kokain üretimiyle dünyada en fazla kokain üretilen ülkeler arasında yer alıyor.

2023 Dünya Uyuşturucu Raporu’na göre Kolombiya’dan sonra kokainin hammaddesi olan koka üretiminin yüzde 26’sı Peru’da yapılıyor. Geçen yıl toplamda 22 ton kokain ele geçirilen ülkede uyuşturucu sevkiyatı daha çok gemilerle Pasifik Okyanusu üzerinden yapılıyor.

Paylaşın

Peru’daki Gösterilerde Can Kaybı 59’a Yükseldi; Devlet Başkan İstifa İddialarını Reddetti

Peru’da Cumhurbaşkanı Castillo’nun görevinden azledilip hapishaneye gönderilmesinin ardından başlayan protestolarda hayatını kaybedenlerin sayısı 59’a yükselirken, Devlet Başkanı Boluarte, istifa iddialarını reddetti.

Peru’da Cumhurbaşkanı Pedro Castillo’nun görevden alınıp hapishaneye gönderilmesiyle başlayan protestolar devam ediyor. Peru’nun Bolivya sınırındaki Desaguadero kasabasında 4 Haiti vatandaşının, güneyinde ise 2 kişinin daha yaşamını yitirmesiyle hükümet karşıtı gösterilerde ölenlerin sayısı 59’a çıktı.

Devlet Başkanı Dina Boluarte, Devlet Başkanlığı Sarayı’nda düzenlediği basın toplantısında, istifa iddialarını reddederek, “Yalan haberleri yalanlamak istiyorum, hükümet kararlı ve kabinesi her zamankinden daha birliktir” dedi.

Eylemcilerden bazılarının ülkede ‘kaos’ ve ‘istikrasızlığa’ yol açtığını dile getiren Boluarte, “Hukukun üstünlüğünü bozmak istiyorlar, şiddet üreten bu kişiler cezasız kalmayacak. Peruluları temin ederim ki durum kontrol altındadır” diye konuştu.

Ne olmuştu?

Peru Cumhurbaşkanı Pedro Castillo, hükümeti devirmekle suçladığı Kongre tarafından “kalıcı ahlaki yetersizlik” suçlamasıyla görevinden azledildi. Castillo’nun görevinden alınması yönündeki karar, 7 Aralık’taki genel kurul toplantısında altı aleyhte, 10 çekimser oya karşı 101 lehte oyla alındı.

Kongrede Castillo’nun görevden azledilmesi kararına gerekçe olarak “kamu fonksiyonlarını gasp etmeye, devlet yetkilerinin işleyişini engellemeye ve siyasi anayasa tarafından kurulan düzeni ihlal etmeye çalışmak” gösterildi.

Pedro Castillo, Kongreyi feshetme ve ulusal acil durum hükümeti kurma kararının ardından polis tarafından gözaltına alındı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Boluarte, Castillo’nun görevinden alınmasının ardından ülkenin yeni cumhurbaşkanı olarak 8 Aralık’ta yemin etti.

Castillo’nun 7 Aralık’ta azledilmesinin ardından göreve gelen Dina Boluarte, 11 Aralık’ta yaptığı açıklamada, “ülke için sağlıklı olmayan siyasi bir çatışma olduğunu” söylemiş, erken seçim önerisinde bulundu: Birkaç gün içinde Kongreye erken seçim önerisini getireceğim, cumhurbaşkanı olarak görevim çoğunluğun iradesine uymaktır.

Boluarte’nin seçimlerin 2026 yerine Aralık 2023’te yapılması önerisi Kongre’de yapılan oylamada reddedildi. Eski Cumhurbaşkanı Pedro Castillo, 18 ay süreyle “önleyici” bir tedbir olarak tutuklu yargılanıyor.

Paylaşın

Peru’daki Protestolarda Can Kaybı 53’e Yükseldi

Peru’da Cumhurbaşkanı Castillo’nun görevinden azledilip hapishaneye gönderilmesinin ardından başlayan protestolarda hayatını kaybedenlerin sayısı 53’e çıktı, yaralı sayısı ise 700’ü geçti.

Peru’da Cumhurbaşkanı Pedro Castillo’nun görevden alınıp hapishaneye gönderilmesiyle başlayan protestolar devam ediyor.

Castillo’nun 8 Aralık 2022’de görevden alınmasının ardından göreve getirilen Peru Cumhurbaşkanı Dina Boluarte’nin istifa etmesini ve erken seçime gidilmesini talep eden protestocular ile polis arasında çıkan çatışmalarda hayatını kaybedenlerin sayısı 53’e yükseldi.

Carabaya eyaletine bağlı Macusani kasabasında sağlık yetkilisi Dr. Ivan Fernandez, protestolarda yaşanan şiddet olaylarında iki kişinin hayatını kaybettiğini, bir kişinin de yaralandığını açıkladı.

Olayın ardından protestocular, polis karakolunu ve mahkeme binasını ateşe verdi. Macusani Polisi, ateşe verilen karakoldan güvenlik güçlerinin helikopterle ayrılmak zorunda kaldığını açıkladı.

Hükümet karşıtı gösterilerde 11 Aralık 2022’den bu yana hayatını kaybedenlerin sayısı 53’e çıktı, yaralı sayısı ise 700’ü geçmiş durumda.

Ombudsman Ofisi verilerine göre, eylemlerde ölen 53 kişiden en az 42’si doğrudan güvenlik güçlerinin saldırısı sonucu yaşamını yitirdi.

Cumhurbaşkanı Dina Boluarte, göstericilere 10 Ocak’ta bir kez daha diyalog çağrısında bulunmuş, eylemlerin son bulmasını istemişti.

Protestocular sınır kapısına giden yolu kapattı

Öte yandan, protestocular, Peru-Bolivya sınır kapısının olduğu Desaguadero bölgesinde, Boluarte’nin istifası, gözaltında bulunan eski Castillo’nun serbest bırakılması, Kongre’nin kapatılması ve erken seçime gidilmesi talebiyle yaptıkları gösteride sınır kapısına giden yolları kapattı.

Göstericilerin sınır kapısına giden yolları ablukaya alması sebebiyle yüzlerce tır otoyolda sıralandı.

Ne olmuştu?

Peru Cumhurbaşkanı Pedro Castillo, hükümeti devirmekle suçladığı Kongre tarafından “kalıcı ahlaki yetersizlik” suçlamasıyla görevinden azledildi. Castillo’nun görevinden alınması yönündeki karar, 7 Aralık’taki genel kurul toplantısında altı aleyhte, 10 çekimser oya karşı 101 lehte oyla alındı.

Kongrede Castillo’nun görevden azledilmesi kararına gerekçe olarak “kamu fonksiyonlarını gasp etmeye, devlet yetkilerinin işleyişini engellemeye ve siyasi anayasa tarafından kurulan düzeni ihlal etmeye çalışmak” gösterildi.

Pedro Castillo, Kongreyi feshetme ve ulusal acil durum hükümeti kurma kararının ardından polis tarafından gözaltına alındı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Boluarte, Castillo’nun görevinden alınmasının ardından ülkenin yeni cumhurbaşkanı olarak 8 Aralık’ta yemin etti.

Castillo’nun 7 Aralık’ta azledilmesinin ardından göreve gelen Dina Boluarte, 11 Aralık’ta yaptığı açıklamada, “ülke için sağlıklı olmayan siyasi bir çatışma olduğunu” söylemiş, erken seçim önerisinde bulundu: Birkaç gün içinde Kongreye erken seçim önerisini getireceğim, cumhurbaşkanı olarak görevim çoğunluğun iradesine uymaktır.

Boluarte’nin seçimlerin 2026 yerine Aralık 2023’te yapılması önerisi Kongre’de yapılan oylamada reddedildi. Eski Cumhurbaşkanı Pedro Castillo, 18 ay süreyle “önleyici” bir tedbir olarak tutuklu yargılanıyor.

(Kaynak: Bianet)

Paylaşın

Peru’da 30 Gün “Olağanüstü Hal” İlan Edildi

Peru hükümet, Lima ve çevre iller Cusco, Callao ve Puno da 30 günlüğüne Olağanüstü Hal (OHAL) ilan ettiğini açıkladı. Peru Silahlı Kuvvetlerinin de protestoların şiddeti ve durumuna göre, polise destek için meydanlara inebileceği değerlendiriliyor.

Göstericiler, Pedro Castillo’nun görevinden azledilmesinin ardından göreve getirilen Cumhurbaşkanı Dina Boluarte’nin istifasını, erken seçime gidilmesini ve Kongre’nin kapatılmasını talep ediyor.

Güney Amerika ülkesi Peru’da Cumhurbaşkanı Pedro Castillo’nun görevinden azledilip hapishaneye gönderilmesinin ardından başlayan protestolar başkent Lima da dahil pek çok şehirde devam ediyor.

Protestolar ve protestoculara yönelik polis ve asker şiddeti devam ederken, Peru hükümet, Lima ve çevre iller Cusco, Callao ve Puno da 30 günlüğüne olağanüstü hâl (OHAL) ilan ettiğini açıkladı.

Resmi Gazete’de dün (14 Ocak) yayınlanan ve güvenlik güçlerine olağanüstü yetkiler veren karar kapsamında ülke içerisinde toplanma, kişi hürriyeti ve anayasal konut dokunulmazlığı askıya alınıyor.

Peru Silahlı Kuvvetlerinin de protestoların şiddeti ve durumuna göre, polise destek için meydanlara inebileceği değerlendiriliyor.

Göstericiler, Pedro Castillo’nun görevinden azledilmesinin ardından göreve getirilen Cumhurbaşkanı Dina Boluarte’nin istifasını, erken seçime gidilmesini ve Kongre’nin kapatılmasını talep ediyor.

Cumhurbaşkanı Boluarte, 13 Ocak akşamı devlet televizyonunda bir açıklama yaparak istifa etmeyeceğini duyurmuştu. İstifa çağrılarını “şiddet uygulayan, radikal hiziplerden gelen bazı sesler” olarak nitelendiren Cumhurbaşkanı, “İstifa etmeyeceğim. Peru’ya bağlıyım” demişti.

Peru basınına göre, hükümet karşıtı gösterilerde 11 Aralık 2022’den bu yana 48 kişi hayatını kaybetti, yaralı sayısı ise 700’ü geçti.

Hükümet ise eylemlerde 42 kişinin yaşamını yitirdiğini açıkladı.

Ne olmuştu?

Peru Cumhurbaşkanı Pedro Castillo, hükümeti devirmekle suçladığı Kongre tarafından “kalıcı ahlaki yetersizlik” suçlamasıyla görevinden azledildi.

Castillo’nun görevinden alınması yönündeki karar, 7 Aralık’taki genel kurul toplantısında altı aleyhte, 10 çekimser oya karşı 101 lehte oyla alındı.

Kongrede Castillo’nun görevden azledilmesi kararına gerekçe olarak “kamu fonksiyonlarını gasp etmeye, devlet yetkilerinin işleyişini engellemeye ve siyasi anayasa tarafından kurulan düzeni ihlal etmeye çalışmak” gösterildi.

Pedro Castillo, Kongreyi feshetme ve ulusal acil durum hükümeti kurma kararının ardından polis tarafından gözaltına alındı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Boluarte, Castillo’nun görevinden alınmasının ardından ülkenin yeni cumhurbaşkanı olarak 8 Aralık’ta yemin etti.

Castillo’nun 7 Aralık’ta azledilmesinin ardından göreve gelen Dina Boluarte, 11 Aralık’ta yaptığı açıklamada, “ülke için sağlıklı olmayan siyasi bir çatışma olduğunu” söylemiş, erken seçim önerisinde bulundu:

“Birkaç gün içinde Kongreye erken seçim önerisini getireceğim, cumhurbaşkanı olarak görevim çoğunluğun iradesine uymaktır.”

Boluarte’nin seçimlerin 2026 yerine Aralık 2023’te yapılması önerisi Kongre’de yapılan oylamada reddedildi.

Eski Cumhurbaşkanı Pedro Castillo, 18 ay süreyle “önleyici” bir tedbir olarak tutuklu yargılanıyor.

Paylaşın

Peru’daki Protestolarda Can Kaybı 47’ye Yükseldi: Soykırım Soruşturması

Peru’da Cumhurbaşkanı Castillo’nun görevinden azledilip hapishaneye gönderilmesinin ardından başlayan protestolarda can kaybı 47’ye yükseldi. Peru Başsavcılığı, aralarında Cumhurbaşkanı Boluarte ve Başbakan Otarola’nın da olduğu devlet yetkilileri hakkında “soykırım, nitelikli cinayet ve ciddi yaralama” suçlarından soruşturma başlattı.

Cumhurbaşkanı Pedro Castillo’nun görevinden azledilip hapishaneye gönderilmesinin ardından protestoların sürdüğü ülkenin güneydeki Puno bölgesinde pazartesi günü (9 Ocak) protestocular ve güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmalarda 17 sivil hayatını kaybetmişti.

Savcılığın “soykırım” suçlamasıyla soruşturma başlatma kararı, Güney Amerika ülkesinde 17 kişinin daha hayatını kaybetmesiyle protestolarda yaşanan sivil can kayıplarının 47’ye yükselmesinin ardından geldi.

The Guardian gazetesinin aktardığına göre, pazartesi günü yaşanan çatışmanın ardından şiddet olayları salı günü de devam etti. Aracı ateşe verilen bir polis memuru, hayatını kaybetti.

Başbakan Alberto Otarola, yaptığı açıklamada, Puno bölgesinde 3 günlüğüne gece sokağa çıkma yasağı ilan ettiklerini açıkladı. Bakanlar kurulu toplantısında bu kararın alındığını belirten Otarola, “Bu herkesin özgürlüğü ve güvenliği içindir” dedi.

“Soykırım, nitelikli cinayet, ciddi yaralama”

Yaşanan bu protesto, çatışma ve can kayıplarının ardından Peru Başsavcılığı, Pedro Castillo’nun ardından göreve gelen cumhurbaşkanı Dina Boluarte, Başbakan Alberto Otarola, Savunma Bakanı Jorge Chavez ve İçişleri Bakanı Victor Rojas hakkında “soykırım, nitelikli cinayet ve ciddi yaralama” suçlarından soruşturma başlattığını duyurdu.

Başsavcılıktan yapılan açıklamaya göre, Boluarte’nin cumhurbaşkanlığı döneminde görevde bulunan eski başbakan Pedro Angulo ve eski içişleri bakanı Cesar Cervantes hakkında da soruştırma açılacak.

Peru’daki hak örgütleri, güvenlik görevlilerini protestoculara karşı ateşli silahlar kullanmak ve helikopterlerden sis bombası atmakla suçlarken, ordu, protestocuların silah ve ev yapımı patlayıcılar kullandığını söylüyor. Soykırım soruşturması ile ilgili olarak Peru Cumhurbaşkanlığı Ofisi’nden henüz bir açıklama yapılmadı.

Ne olmuştu?

Peru Cumhurbaşkanı Pedro Castillo, hükümeti devirmekle suçladığı Kongre tarafından “kalıcı ahlaki yetersizlik” suçlamasıyla görevinden azledildi. Castillo’nun görevinden alınması yönündeki karar, 7 Aralık’taki genel kurul toplantısında altı aleyhte, 10 çekimser oya karşı 101 lehte oyla alındı.

Kongrede Castillo’nun görevden azledilmesi kararına gerekçe olarak “kamu fonksiyonlarını gasp etmeye, devlet yetkilerinin işleyişini engellemeye ve siyasi anayasa tarafından kurulan düzeni ihlal etmeye çalışmak” gösterildi.

Pedro Castillo, Kongreyi feshetme ve ulusal acil durum hükümeti kurma kararının ardından polis tarafından gözaltına alındı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Boluarte, Castillo’nun görevinden alınmasının ardından ülkenin yeni cumhurbaşkanı olarak 8 Aralık’ta yemin etti.

Castillo’nun 7 Aralık’ta azledilmesinin ardından göreve gelen Dina Boluarte, 11 Aralık’ta yaptığı açıklamada, “ülke için sağlıklı olmayan siyasi bir çatışma olduğunu” söylemiş, erken seçim önerisinde bulundu: Birkaç gün içinde Kongreye erken seçim önerisini getireceğim, cumhurbaşkanı olarak görevim çoğunluğun iradesine uymaktır.

Boluarte’nin seçimlerin 2026 yerine Aralık 2023’te yapılması önerisi Kongre’de yapılan oylamada reddedildi. Eski Cumhurbaşkanı Pedro Castillo, 18 ay süreyle “önleyici” bir tedbir olarak tutuklu yargılanıyor.

Paylaşın

Peru’daki Protestolarda Yaşamını Yitirenlerin Sayısı 23’e Yükseldi

Peru’da, Cumhurbaşkanı Castillo’nun görevden azledilip cezaevine gönderilmesinin ardından başlayan protestolarda 23 kişinin hayatını kaybetti, olaylarda yarısı polis olmak üzere 569 kişinin de yaralandığı kaydedildi. Ölümler nedeniyle dün 2 bakan görevlerinden istifa etmişti.

Peru’da, Cumhurbaşkanı Pedro Castillo’nun 7 Aralık’ta Kongrede görevinden azledilip cezaevine gönderilmesinin ardından başlayan protestolarda şimdiye kadar yaşamını yitirenlerin sayısı 23’e çıktı.

Ülkenin birçok kentinde sokağa dökülen binlerce kişi yeni Cumhurbaşkanı Dina Boluarte’nin istifasını ve gözaltında bulunan Castillo’nun serbest bırakılmasını talep etti.

Kamu Denetçiliği Ofisi verilerine göre, ölenlerden 19’u, polis ile göstericiler arasında çıkan arbedede hayatını kaybetti. Olaylarda yarısı polis olmak üzere 569 kişinin de yaralandığı kaydedildi.

Ölümler nedeniyle dün 2 bakan görevlerinden istifa etmiş, Boluarte’nin seçimlerin Aralık 2023’te yapılması önerisi Kongre’de yapılan oylamada reddedilmişti.

Ne olmuştu?

Peru Cumhurbaşkanı Pedro Castillo, hükümeti devirmekle suçladığı Kongre tarafından “kalıcı ahlaki yetersizlik” suçlamasıyla görevinden azledildi.

Castillo’nun görevinden alınması yönündeki karar, 7 Aralık’taki genel kurul toplantısında altı aleyhte, 10 çekimser oya karşı 101 lehte oyla alındı.

Kongrede Castillo’nun görevden azledilmesi kararına gerekçe olarak “kamu fonksiyonlarını gasp etmeye, devlet yetkilerinin işleyişini engellemeye ve siyasi anayasa tarafından kurulan düzeni ihlal etmeye çalışmak” gösterildi.

Pedro Castillo, Kongreyi feshetme ve ulusal acil durum hükümeti kurma kararının ardından polis tarafından gözaltına alındı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Boluarte, Castillo’nun görevinden alınmasının ardından ülkenin yeni cumhurbaşkanı olarak 8 Aralık’ta yemin etti.

Castillo’nun 7 Aralık’ta azledilmesinin ardından göreve gelen Dina Boluarte, 11 Aralık’ta yaptığı açıklamada, “ülke için sağlıklı olmayan siyasi bir çatışma olduğunu” söylemiş, erken seçim önerisinde bulundu:

“Birkaç gün içinde Kongreye erken seçim önerisini getireceğim, cumhurbaşkanı olarak görevim çoğunluğun iradesine uymaktır.”

Eğer yeni cumhurbaşkanının teklifi kabul edilirse, genel seçimlerin 2026 yılı yerine Nisan 2024’te yapılması bekleniyor.

(Kaynak: Bianet)

Paylaşın

Asla Girilmemesi Gereken 5 Nehir!

Nehirler, doğanın en iyi armağanlarından biridir. Ancak dünyada bilinmeyen tehditlere sahip, tehlikeli kabul edilen birkaç nehir var. Bu nehirler, vahşi hayvanlar, bilinmeyen derinlikler ve öngörülemeyen akıntılardan kaynaklanan tehditler barındırmakta.

Haber Merkezi / Burada, asla girilmemesi gereken dünyanın en tehlikeli nehirlerini sizler için derledik…

Kongo Nehri (Afrika)

Bilmeyenler için Kongo nehri dünyanın en derin nehridir. O kadar derindir ki ışık bile derinliğine nüfuz edemez. Nehrin üst kısmı oldukça tehlikelidir ve akarsularla doludur, alt kısmı ise birçok boğaz ve şelaleye sahiptir.

Shanay-Timpishka (Kaynayan Nehir) (Peru)

Kaynayan nehir, Amazon nehrinin bir koludur. Kaynayan nehrin dünyada kaynayan tek nehir olduğunu öğrenince şaşıracaksınız! Aynı zamanda La Bomba olarak da bilinen nehir, 6,4 km uzunluğuna sahiptir. 45 dereceden yaklaşık 100 dereceye kadar değişen su sıcaklıklarıyla bilinir.

Mississippi Nehri (ABD)

Kuzey Amerika’daki en uzun nehirdir. Bu nehrinde yüzme tavsiye edilmez. Nehir yırtıcı bir kaç türe ev sahipliği yaparken, aynı zamanda, çoğunlukla öngörülemeyen ve bir yüzücüyü derinliklere çekebilen alt akıntılara sahiptir.

Nil (Mısır)

Dünyanın en uzun nehri olan Nil, çok sayıda yırtıcı hayvana ev sahipliği yapmaktadır. Ayrıca ölümcül hastalıklar taşıyan sivrisinekler için bir çekim merkezidir. Nehir, her yıl ortalama 200 kişiyi öldüren timsahlarıyla ünlüdür.

River Wharfe (İngiltere)

Bu pitoresk nehrin büyüsüne kapılmayın çünkü, insanları içine çekebilecek sayısız gizli tünele ev sahipliği yapmaktadır! Yorkshire’da yer alan nehir, sularına giren herkesin hayatını almakla ünlüdür. Korkunç, değil mi?

Paylaşın