Uyku Pozisyonu Kalp Sağlığını Nasıl Etkiler?

Uyku pozisyonunun kalp sağlığı üzerindeki etkisi genellikle dolaylıdır. Uyku pozisyonu, kalp sağlığını farklı şekillerde etkileyebilir, ancak bu etkiler bireysel sağlık durumuna ve uyku pozisyonuna bağlı olarak değişebilir.

Haber Merkezi / İşte yaygın uyku pozisyonlarının kalp sağlığı üzerindeki etkileri:

Sırt Üstü Uyuma (Supin Pozisyon): Sırt üstü uyuma, vücudun doğal hizasını destekler ve omurga üzerindeki baskıyı azaltabilir. Kalp üzerinde doğrudan bir baskı oluşturmaz, bu da genellikle kalp sağlığı için nötr bir pozisyon olarak kabul edilir.

Horlama veya uyku apnesi problemi olan kişilerde bu pozisyon hava yolunu tıkayabilir, bu da kan oksijen seviyelerini düşürebilir ve kalbin daha fazla çalışmasına neden olabilir. Uyku apnesi, kalp hastalıkları riskini artırabilir.

Yan Yatma (Özellikle Sol Yan): Sağ yan yatma, özellikle hamilelerde önerilir çünkü kalbe ve diğer organlara kan akışını kolaylaştırabilir. Sol yan yatma ise bazı çalışmalarda kalp üzerindeki baskıyı artırabileceği öne sürülse de, bu etki genellikle minimaldir.

Sol yan yatma, bazı insanlarda reflü semptomlarını kötüleştirebilir (gastroözofageal reflü hastalığı – GÖRH), bu da dolaylı olarak kalp sağlığını etkileyebilir, çünkü reflü uyku kalitesini bozabilir.

Yüzüstü Uyuma (Pron Pozisyon): Yüzüstü uyuma, boyun ve omurga için genellikle önerilmez. Ayrıca, bu pozisyon göğüs kafesine baskı yaparak solunumu zorlaştırabilir, bu da özellikle kalp veya akciğer rahatsızlığı olan kişilerde kalbin iş yükünü artırabilir.

Uyku Apnesi ve Kalp Sağlığı: Uyku pozisyonu, özellikle obstrüktif uyku apnesi (OSA) olan kişilerde kalp sağlığı üzerinde dolaylı bir etkiye sahiptir. Yan yatma, uyku apnesini hafifletebilir, bu da kan basıncını düşürerek ve kalbin üzerindeki yükü azaltarak kalp sağlığını koruyabilir.

Genel Öneriler:

Kalp rahatsızlığı olan kişiler için genellikle sağ yan yatma önerilir, çünkü bu pozisyon kalbe en az baskı yapar.

Uyku kalitesini artırmak, stres hormonlarını azaltarak ve kan basıncını düzenleyerek kalp sağlığını destekler. Bu nedenle rahat bir uyku pozisyonu bulmak önemlidir.

Kalp yetmezliği gibi ciddi bir kalp rahatsızlığınız varsa, doktorunuz yatarken başınızın hafif yüksekte tutulmasını (yastıkla desteklenmiş pozisyon) önerebilir, bu da akciğerlerde sıvı birikimini azaltabilir.

Paylaşın

Daha Sağlıklı Bir Kalp İçin Diyet İpuçları

Kalp hastalıkları, dünya genelinde tüm kanser türlerinin toplamından daha fazla can kaybına neden olmaktadır. Kardiyovasküler hastalık teşhisi konulması, ruh halini, bakış açısını ve yaşam kalitesini etkileyerek duygusal açıdan da olumsuz sonuçlar doğurabilir.

Haber Merkezi / Kilo yönetimi ve düzenli egzersiz, kalbi formda tutmak için kritik öneme sahip olsa da, tüketilen yiyecekler de aynı derecede önemlidir. Aslında, diğer sağlıklı yaşam tarzı seçimleriyle birlikte, kalp dostu bir beslenme düzeni, kalp hastalığı veya felç riskini yüzde 80 oranında azaltabilir.

İşte daha sağlıklı bir kalp için diyet ipuçları:

Doymuş ve Trans Yağlar Azaltılmalı: Kırmızı et, tam yağlı süt ürünleri ve işlenmiş gıdalardaki doymuş yağlar sınırlamalı. Trans yağlardan tamamen kaçınılmalı (örneğin, margarin ve paketli atıştırmalıklarda bulunur).

Sağlıklı Yağlar Tercih Edilmeli: Zeytinyağı, avokado, ceviz, badem gibi tekli doymamış yağlar ve omega-3 yağ asitleri (somon, sardalya, keten tohumu) kalp sağlığını destekler.

Meyve ve Sebze: Günde en az 5 porsiyon renkli meyve ve sebze tüketilmeli. Meyve ve sebzeler lif, vitamin ve antioksidanlar açısından zengindirler.

Tam Tahıllar Tercih Edilmeli: Beyaz ekmek ve rafine tahıllar yerine tam buğday, yulaf, kinoa gibi tam tahılları tercih edilmeli. Lif içeriği kolesterolü düşürmeye yardımcı olur.

Sınırlı Oranda Tuz: Günde 5-6 gramdan fazla tuz tüketilmemeli. İşlenmiş gıdalar yerine taze gıdalar kullanılmalı ve yemeklere tuz yerine baharat eklenmeli.

Şekerden Uzak Durulmalı: Şekerli içecekler ve tatlılar minimuma indirilmeli. Doğal tatlılık için meyve tercih edilmeli.

Alkolden Kaçınılmalı: Kadınlar günde 1, erkekler günde 2 kadehten fazla alkol tüketmemeli. Aşırı alkol kan basıncını artırabilir.

Bitki Bazlı Beslenme: Baklagiller, mercimek, nohut gibi bitkisel protein kaynaklarını daha sık kullanılmalı. Kırmızı eti haftada 1-2 kezle sınırlamalı.

Düzenli Porsiyon Kontrolü: Aşırı yemekten kaçınılmalı. Daha küçük tabaklar kullanmak porsiyon kontrolüne yardımcı olabilir.

Su Tüketimi: Şekerli içecekler yerine bol su içilmeli. Bitki çayları da iyi bir alternatiftir.

Paylaşın

Sağlıklı Bir Kalp İçin 5 Süper Yiyecek

Biraz dikkatli beslenmeyle kalp hastalığı riskinizi azaltabilirsiniz. Besin açısından süper yiyecekleri beslenmenize dahil etmek, kardiyovasküler sağlığı daha iyi hale getirmek için gerekli vitaminleri, mineralleri ve antioksidanları sağlayabilir.

Haber Merkezi / Yararlı yağlar, lifler, güçlü antioksidanlar, gerekli vitamin ve mineralleri içeren bu süper besinler, kan basıncınızı düşürerek, iyi kolesterolünüzü yükselterek ve atardamarlarınızda plak oluşumunun önlenmesine yardımcı olarak kalbinizi korur.

Bir dahaki sefere yemek planlarken bu süper yiyecekleri aklınızda bulundurun.

Yağlı Balıklar (Somon, Uskumru ve Sardalye): Omega-3 yağ asitleri açısından zengin olan balıklar, kalp sağlığı için bir güç merkezi olarak öne çıkıyor. Omega-3’ler kan basıncını ve trigliserit düzeylerini düşürerek kalp hastalığı riskinin azalmasıyla ilişkilendirilmiştir.

Bu yağ asitleri ayrıca kan damarlarının genel sağlığını destekleyen antiinflamatuar özelliklere de sahiptir. Kardiyovasküler faydalardan yararlanmak için haftada en az iki porsiyon yağlı balık yemeyi hedefleyin.

Meyveler (Yaban Mersini, Çilek ve Ahududu): Antioksidanlar, lif ve vitaminlerle dolu olan meyveler, kalp – sağlıklı beslenmeye harika bir katkıdır. Meyvelerde bulunan antosiyaninler gibi antioksidanlar kan basıncını düşürmeye ve iltihaplanmayı azaltmaya yardımcı olabilir.

Lif içeriği sağlıklı kilonun korunmasına ve kolesterol seviyelerinin yönetilmesine yardımcı olur. Kalp sağlığına destek için sabah yoğurdunuza bir avuç taze meyve ekleyin veya gün boyunca atıştırmalık olarak tüketin.

Yapraklı Yeşiller (Ispanak, Lahana ve Pazı): Yapraklı yeşillikler bol miktarda vitamin, mineral ve antioksidan sunan bir beslenme dinamosudur. Özellikle arteriyel kalsifikasyonun önlenmesinde önemli bir rol oynayan K vitamini bakımından zengindirler.

Ek olarak, yüksek lif içeriği kolesterol seviyelerinin düşmesine ve kalp sağlığının iyileşmesine katkıda bulunur. Kalp atışlarını hızlandıran besleyici bir etki için yapraklı yeşillikleri, salatalara, smoothielere veya yemeklere ekleyin.

Kuruyemiş ve Tohumlar (Badem, Ceviz ve Chia Tohumları): Bir avuç kuruyemiş ve tohum, kalp açısından sağlıklı dozda doymamış yağlar, omega-3 yağ asitleri ve bitki sterolleri sağlayabilir. Bu bileşenler kötü kolesterol seviyelerinin azaltılmasına ve genel kalp sağlığının geliştirilmesine katkıda bulunur.

Özellikle ceviz, kardiyovasküler fonksiyonu destekleyen bir omega-3 yağ asidi olan alfa-linolenik asit içerir. Kalp koruyucu bir atıştırmalık için kuruyemiş karışımı tüketin veya salataların ve yoğurdun üzerine tohum serpin.

Yulaf ve Tam Tahıllar (Yulaf ezmesi, Kinoa ve Kahverengi Pirinç): Tam tahıllar kalp sağlığını destekleyen harika bir lif, vitamin ve mineral kaynağıdır. Yulaf özellikle kolesterol düşürücü etkileriyle bilinen bir tür çözünür lif olan beta-glukanları içerir.

Tam tahılların düzenli tüketimi kan basıncını yönetmeye ve kalp hastalığı riskini azaltmaya yardımcı olabilir. Güne bir kase yulaf ezmesi ile başlayın veya kalp atışlarını hızlandıran faydalar için öğünlerinize kinoa ve kahverengi pirinç ekleyin.

Paylaşın

380 Milyon Yıllık Kalp Bulundu: İnsanın Evrimine Işık Tutuyor

Avustralyalı bilim insanları, dünyanın en eski kalbini buldu. Science adlı bilimsel dergide perşembe günü yayımlanan çalışmada, Batı Avustralya eyaletinde yer alan Kimberley bölgesinde bulunan 380 milyon yıllık balık fosiliyle ilgili bilgilere yer verildi.

Araştırmacılar, “Gogo kaya oluşumu” olarak adlandırılan yapının içindeki minerallerin, balığın karaciğer, mide, bağırsak ve kalp gibi iç organlarının büyük ölçüde korunmasını sağladığını söyledi.

Curtin Üniversitesi’nden araştırmayı yöneten Kate Trinajstic, Birleşik Krallık’ın (BK) kamu yayımcısı BBC’ye açıklamasında, “Bu evrimimizde çok önemli bir nokta. İlk dönemlerden beri evrimleşen vücut yapımızı ortaya koyuyor. Bunu ilk defa bu fosillerde görüyoruz” dedi.

Araştırmada Trinajstic’le çalışan Flinders Üniversitesi’nden John Long da keşfin büyük şaşkınlık yarattığını söyleyerek, “Bu kadar önceden yaşamış bir hayvanın yumuşak dokularına dair şimdiye dek bir bilgimiz yoktu” ifadelerini kullandı.

Nesli tükenmiş zırhlı balık (placodermi) sınıfına ait fosili inceleyen bilim insanları, buldukları kalbin tahmin edilenden daha gelişmiş bir yapıya sahip olduğunu gözlemledi.

Gogo balığının kalbinin, insanlarınkine benzer şekilde üst ve alt odacıklara sahip olduğu belirtildi. Araştırmacılar, bunun Gogo balığının kalbini daha etkili hale getirerek, onun hızlı bir avcıya dönüşmesinde önemli rol oynadığına dikkat çekti.

Araştırma ekibinde yer almayan ve zırhlı balık konusunda uzman isimlerden Zerina Johanson ise keşfin, insan bedeninin evrimine ışık tuttuğunu belirtti.

BK’nin başkenti Londra’daki ünlü Doğa Tarihi Müzesi’nden Johanson, fosile dair “Buradaki çoğu şey bugün bizim bedenimizde de mevcut; örneğin, çene ve dişler. Daha sonradan bizim kollarımız ve bacaklarımıza evrilecek ön ve arka yüzgeçler de görülebiliyor” dedi.

(Kaynak: Independent Türkçe)

Paylaşın