Son Anket: CHP İle AK Parti Arasındaki Puan Farkı 7,41

Son seçim anketine göre; CHP, AK Parti’nin 7,41 puan önünde. Ankete katılan katılımcıların, yüzde 35,91’i CHP’ye, yüzde 28,50’si ise AK Parti’ye oy verebileceklerini belirtti.

Haber Merkezi / Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) erken seçim çağrılarını sürdürürken araştırma ve anket sonuçları açıklanmaya devam ediyor.

GÜNDEMAR Araştırma, 23 – 29 Kasım 2025 tarihleri arasında 2 bin 230 kişiyle gerçekleştirdiği “Türkiye Gündemi” anketi sonuçlarını açıkladı.

Ankete göre; CHP yüzde 35,91 oy oranına ulaşırken, AK Parti ise 28,50’a düştü. DEM Parti, yüzde 8,21 oy oranına ulaşırken; MHP ise 5,04’e geriledi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP): Yüzde 35,91
Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti): Yüzde 28,50
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti): Yüzde 8,21
Zafer Partisi: Yüzde 5,16
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP):  Yüzde 5,04

İYİ Parti: Yüzde 5,01
Anahtar Parti (A Parti): Yüzde 4,48
Yeniden Refah Partisi (YRP): Yüzde 3,65
Türkiye İşçi Partisi (TİP): Yüzde1,15
Diğer: Yüzde 2,36

Paylaşın

Ekonomi Yönetimine Güvenenlerin Oranı Yüzde 16,6

Asal Araştırma’nın kasım ayı araştırmasına göre; ekonomi yönetimine “güveniyorum” diyenlerin oranı yüzde 16,6, “çok güveniyorum” diyenlerin oranı ise sadece yüzde 2,6 oldu.

Asal Araştırma tarafından Kasım 2025’te gerçekleştirilen Türkiye Siyasi Gündem Araştırması, halkın ekonomi yönetimine olan güveninin oldukça zayıf olduğunu ve en önemli ekonomik sorunun açık şekilde konut ve gıda fiyatlarındaki artış olduğunu ortaya koydu.

Katılımcılara yöneltilen “Ekonomi yönetimine güveniyor musunuz?” sorusuna verilen yanıtlar, ekonomi politikalarına duyulan güvenin oldukça düşük seviyelerde seyrettiğini gösterdi.

Yanıtların dağılımı şu şekilde oldu:

Güvenmiyorum: Yüzde 36,0
Hiç güvenmiyorum: Yüzde 34,4
Ne güveniyorum ne güvenmiyorum: Yüzde 10,2
Güveniyorum: Yüzde 14,0
Çok güveniyorum: Yüzde 2,6
Fikrim yok/Cevap yok: Yüzde 2,8

Bu veriler doğrultusunda, ekonomi yönetimine güvenmeyenlerin oranı toplamda yüzde 70,4’e ulaşırken, güven duyanların oranı yalnızca yüzde 16,6 oldu. Kararsızların ve yanıt vermeyenlerin oranı ise toplamda yaklaşık yüzde 13 seviyesinde kaldı.

Anket sonuçları, ekonomi politikaları konusundaki toplumsal memnuniyetsizliğin derinleştiğine işaret ederken, ekonomi yönetimiyle ilgili olumlu görüşlerin ciddi biçimde azaldığını gösterdi.

Araştırmanın dikkat çeken ikinci bölümü ise “Türkiye ekonomisinin en önemli sorunu nedir?” sorusuna verilen yanıtlardı. Katılımcıların büyük bölümü, yaşam maliyetlerine doğrudan etki eden barınma ve gıda fiyatlarındaki artışı öne çıkardı.

Verilere göre en önemli ekonomik sorunlar şu şekilde sıralandı:

Kira ve konut fiyatlarındaki artış: Yüzde 22,6
Gıda fiyatlarındaki artış: Yüzde 17,0
Enflasyonun yüksekliği: Yüzde 10,5
Faizlerin yüksekliği: Yüzde 5,4
Elektrik, su, aidat ve doğalgaz fiyatlarının yüksekliği: Yüzde 5,3
Ekonomi yönetimi: Yüzde 4,9
İşsizlik: Yüzde 4,2
Üretimde yetersizlik: Yüzde 4,0
Akaryakıt fiyatlarının yüksekliği: Yüzde 3,8

Vergi oranlarının yüksekliği: Yüzde 3,5
Liyakatsizlik: Yüzde 3,3
Eğitim harcamaları/sistemi: Yüzde 3,0
Sosyal eşitsizlik: Yüzde 2,7
Kamuda israf: Yüzde 2,2
Diğer: Yüzde 2,6
Sorun yok: Yüzde 1,8
Fikrim yok/Cevap yok: Yüzde 3,2

Ankete katılan her 5 kişiden biri, barınma maliyetlerindeki artışı birincil sorun olarak tanımladı. Onu gıda fiyatlarındaki artış ve genel enflasyon izledi. Bu veriler, enflasyonun doğrudan etkilediği temel tüketim kalemlerinin halkın hayatında en büyük baskıyı oluşturduğunu ortaya koydu.

“Ekonomi yönetimi” yalnızca güven anketinde değil, sorun algısında da doğrudan bir başlık olarak yer aldı. Katılımcıların yüzde 4,9’u doğrudan ekonomi yönetiminin kendisini Türkiye ekonomisinin en önemli sorunu olarak tanımladı.

Paylaşın

Anket: Kadınların İlk Tercihi CHP

“Bu pazar genel seçim olsa, hangi partiye oy verirsiniz?” sorusunun yöneltildiği kadın seçmenlerin yüzde 36,2’i CHP yanıtını verirken, AK Parti diyenlerin oranı ise yüzde 27,5 oldu.

Haber Merkezi / Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) erken seçim çağrılarını sürdürürken araştırma ve anket sonuçları açıklanmaya devam ediyor.

ORC Araştırma 26 ilde 2 bin 160 kadın seçmenle 9-11 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirdiği anket sonuçlarının bulgularını paylaştı.

Katılımcılara siyasi parti isimleri okunarak, “Bu pazar genel seçim olsa, hangi partiye oy verirsiniz?” sorusu yöneltildi.

Katılımcıların yüzde 36,2’i CHP yanıtını verirken AK Parti diyenlerin oranı yüzde 27,5 oldu. İki parti arasındaki farkın yüzde 8,7 olduğu görüldü.

MHP diyenlerin oranı yüzde 6,3 olurken DEM Parti diyenlerin oranı da yüzde 5,9 olarak ölçüldü. Ankette İYİ Parti diyen kadın seçmenlerin oranı yüzde 5,7 olurken Zafer Partisi diyenlerin oranı da yüzde 5,4 olarak kaydedildi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP): Yüzde 36,2
Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti): Yüzde 27,5
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP): Yüzde 6,3
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti):  Yüzde 5,9
İYİ Parti: Yüzde 5,7

Zafer Partisi: Yüzde 5,4
Yerli ve Milli Parti (YMP): Yüzde 3,2
Yeniden Refah Partisi (YRP): Yüzde 2,9
Saadet Partisi: Yüzde 2,5
Diğer: Yüzde 4,4

Paylaşın

Anket: CHP’nin Oy Potansiyeli Yüzde 44,6, AK Parti’nin Yüzde 41,8

Piar Araştırma’nın anketine göre, CHP’nin oy potansiyeli 44,6 olurken; AK Parti’nin ise yüzde 41,8 oldu. AK Parti 14 Mayıs genel seçimlerinde yüzde 36,30, CHP ise yüzde 25,80 oy almıştı.

Haber Merkezi / Ankette, İYİ Parti yüzde 18,3 oy potansiyeli ile üçüncü sırada yer alırken, MHP’nin oy potansiyeli ise yüzde 13,8 oldu. TİP’in oy potansiyeli yüzde 15,3, Zafer Partisi’nin yüzde 14,8, BTP’nin 13,6, DEM Parti’nin ise yüzde 12,7 oldu.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) erken seçim çağrılarını sürdürürken araştırma ve anket sonuçları açıklanmaya devam ediyor.

Piar Araştırma, Ekim 2025 tarihli son anket araştırması sonuçlarını yayınladı. Araştırma, 30 Eylül – 3 Ekim 2025 tarihleri arasında 26 ilde 2 bin 264 kişiyle yüz yüze gerçekleştirdi. Hata payı ±%2,06 olarak açıklandı.

Anket araştırmasına göre, CHP’ye “oy verebilirim” diyenlerin oranı yüzde 44,6, AK Parti’ye “oy verebilirim” diyenlerin oranı yüzde 41,8 oldu. AK Parti 14 Mayıs genel seçimlerinde yüzde 36,30, CHP ise yüzde 25,80 oy almıştı.

Piar Araştırma’nın “siyasi partiler oy potansiyeli” anket sonuçları şöyle:

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP): Yüzde 44,6
Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti): Yüzde 41,8
İYİ Parti: Yüzde 18,3
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP):  Yüzde 17,8
Türkiye İşçi Partisi: Yüzde 15,3
Zafer Partisi: Yüzde 14,8
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP): Yüzde 13,6
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti): Yüzde 12,7
Yeniden Refah Partisi: Yüzde 7,6
Yeni Yol Partisi: Yüzde 4,1

Paylaşın

Anket: CHP, İstanbul, Ankara Ve İzmir’de AK Parti’nin Önünde

ORC’nin anketine göre, İstanbul’da CHP yüzde 34,6 ile birinci parti olurken, AK Parti yüzde 31,7 ile ikinci sıradaki yerini korudu. Ankara’da  CHP’nin oy oranı yüzde 32,9 çıkarken, AK Parti yüzde 31,4 ile ikinci sırada yer aldı.

Haber Merkezi / İzmir’de CHP yüzde 41,9 ile birinci parti olurken, AK Parti yüzde 22,4 ile ikinci sıradaki yerini korudu.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) erken seçim çağrılarını sürdürürken araştırma ve anket sonuçları açıklanmaya devam ediyor. ORC Araştırma Şirketi İstanbul, Ankara ve İzmir’de yaptığı anket sonuçlarını açıkladı.

Açıklanan yeni araştırmada 1 – 3 Ekim 2025 tarihleri arasında Ankara, İstanbul ve İzmir’de yaşayan vatandaşlara ‘Bu pazar genel seçim olsa, hangi partiye oy verirsiniz?’ sorusu soruldu.

İstanbul:

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP): Yüzde 34,6
Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti): Yüzde 31,7
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti): Yüzde 7,4
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP):  Yüzde 5,5
İYİ Parti: Yüzde 4,5
Zafer Partisi: Yüzde 4,1
Yeniden Refah Partisi (YRP): Yüzde 2,5
Yerli ve Milli Parti (YMP): Yüzde 2,2
Türkiye İşçi Partisi: Yüzde 2
Saadet Partisi: Yüzde 1,9
Anahtar Parti (A Parti): Yüzde 1,6
Diğer: Yüzde 2

Ankara:

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP): Yüzde 32,9
Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti): Yüzde 31,4
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP):  Yüzde 8,0
İYİ Parti: Yüzde 6,1
Zafer Partisi: Yüzde 4,6
Yeniden Refah Partisi (YRP): Yüzde 3,2
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti): Yüzde 2,7
Yerli ve Milli Parti (YMP): Yüzde 2,1
Anahtar Parti (A Parti): Yüzde 2
Saadet Partisi: Yüzde 1,8
Türkiye İşçi Partisi: Yüzde 1,7
Diğer: Yüzde 3,5

İzmir:

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP): Yüzde 41,9
Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti): Yüzde 22,4
İYİ Parti: Yüzde 7,9
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti): Yüzde 7,5
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP):  Yüzde 4,7
Zafer Partisi: Yüzde 3,4
Yeniden Refah Partisi (YRP): Yüzde 2,6
Türkiye İşçi Partisi: Yüzde 2,2
Yerli ve Milli Parti (YMP): Yüzde 1,7
Saadet Partisi: Yüzde 1,4
Anahtar Parti (A Parti): Yüzde 1,3
Diğer: Yüzde 3

Paylaşın

11 Anketin Ortalaması: CHP Yüzde 32.1 AK Parti Yüzde 31

Ağustos ayında yapılan 11 seçim anketinin ortalamasına göre, CHP, AK Parti’nin 1,1 puan önünde. Ortalamaya göre, katılımcıların, yüzde 31’i AK Parti’ye, yüzde 32.1’i ise CHP’ye oy vereceğini ifade etti.

Haber Merkezi / Ortalamaya göre, katılımcıların, yüzde 8,9’u DEM Parti’ye, yüzde 7,6’sı MHP’ye ve yüzde 6’sı da İYİ Parti’ye oy vereceklerini belirtiler.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) erken seçim çağrılarını sürdürürken araştırma ve anket sonuçları açıklanmaya devam ediyor.

Ağustos ayında yapılan 11 seçim anketinin ortalamasına göre, CHP, 31 Mart’ta gerçekleştirilen yerel seçimlerde elde ettiği birinci parti konumunu sürdürüyor.

11 ankete göre partilerin oy oranı ortalaması şöyle oldu:

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP): Yüzde 32,1
Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti): Yüzde 31
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti): Yüzde 8,9
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP): Yüzde 7,6
İYİ Parti: Yüzde 6

Zafer Partisi: Yüzde 4,6
Yeniden Refah Partisi (YRP): Yüzde 3
Anahtar Parti (A Parti): Yüzde 2,2
Türkiye İşçi Partisi (TİP): Yüzde 1,9
Diğer: Yüzde 2,7

Paylaşın

Erken Seçim İsteyenlerin Oranı Yüzde 67,8

Muhalefetin “erken seçim” çağrılarına, iktidar “en erken 2027” yanıtını verse de, yapılan son seçim anketine katılan katılımcıların yüzde 67,8’i “erken seçim” yapılmalı cevabını verdi.

Ser – Ar Araştırma Şirketi’nin 25 – 28 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştirdiği iki ayrı ankette, hem Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday tercihleri hem de erken seçim beklentisine dair çarpıcı veriler ortaya kondu.

26 ilde 2100 kişiyle yapılan çalışmaya göre, Erdoğan’ın karşısında muhalefet adayları avantajlı bir konumda yer alırken, seçmenin önemli bir kısmı da önümüzdeki bir yıl içinde erken seçim yapılmasını istiyor.

Katılımcılara yöneltilen “Cumhurbaşkanlığı seçiminde adaylar bu şekilde olsa hangi adaya oy verirsiniz?” sorusuna verilen yanıtlarda, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) ve CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu yüzde 44,5 ile ilk sırada yer aldı.

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise yüzde 41,9 oy oranında kaldı. Aradaki fark 2,6 puan olarak hesaplandı.

Aynı ankette yer alan ikinci senaryoda, Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş ile Erdoğan karşı karşıya geldi. Bu eşleşmede Yavaş yüzde 46,9 oyla Erdoğan’ın (yüzde 40,9) 6 puan önünde yer aldı. Sonuçlar, her iki adayın da Erdoğan karşısında önde olduğunu gösterirken, Yavaş’ın farkı daha yüksek tutturduğu dikkat çekti.

Aynı saha çalışmasında yöneltilen “Sizce önümüzdeki 1 yıl içinde erken seçim olmalı mı, olmamalı mı?” sorusuna ise seçmenin ezici çoğunluğu “Evet” yanıtı verdi. Erken seçim isteyenlerin oranı yüzde 67,8 olurken, “Hayır” diyenlerin oranı yüzde 28,5’te kaldı.

Yüzde 3,7’lik bir kesim ise fikir belirtmedi. Ankete göre her 10 seçmenden yaklaşık 7’si, mevcut siyasi tabloda sandığın bir yıl içinde yeniden kurulmasını istiyor.

Paylaşın

Anket: Her 100 Kişiden 59’u Belediye Operasyonları “Siyasi Amaçlı” Diyor

KONDA Araştırma’nın haziran ayında yaptığı araştırmaya katılan katılımcıların yüzde 59’u, CHP’li belediyelere yönelik operasyonların siyasi amaçlarla yapıldığını düşünüyor.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun 19 Mart 2025 tarihinde tutuklanmasının ardından başlayan soruşturma süreci, zamanla İBB bünyesindeki iştirak şirketlerini ve bazı büyükşehir ve ilçe belediyelerini de kapsayacak şekilde genişledi.

Bu süreçte aralarında Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney’in de bulunduğu çok sayıda isim hakkında gözaltı kararları verildi. Soruşturmalara ilişkin tartışmalar sürerken, KONDA Araştırma’nın Haziran 2025’te yaptığı bir kamuoyu araştırması, toplumdaki algıya ışık tuttu. Ankete katılanların yüzde 59’u, CHP’li belediyelere yönelik operasyonların siyasi amaçlarla yapıldığını düşünüyor.

Haziran 2025 raporunda, kamuoyunun son dönemde CHP’li belediyelere yönelik art arda gerçekleşen operasyonlara ilişkin algısı ölçüldü. Araştırmaya katılanların yüzde 59’u bu operasyonların “siyasi amaçlarla muhalefeti zayıflatmak için yapıldığını” belirtti. Katılımcıların yüzde 41’i ise operasyonların “yolsuzlukla mücadele kapsamında” yürütüldüğü görüşünde olduğunu ifade etti.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından başlayan gözaltı ve soruşturmalar silsilesi, başta Beyoğlu Belediyesi olmak üzere birçok belediyeyi kapsayacak şekilde genişletilmişti. Soruşturmalar kapsamında çok sayıda belediye personeli, sosyal medya birimleri ve danışmanlık ilişkileri mercek altına alınmış, 44 kişiye kadar varan gözaltı listeleri gündeme gelmişti.

Haziran 2025’te yapılan araştırma, 2.118 kişiyle yüz yüze olarak gerçekleştirildi. Anket kapsamında katılımcılara, CHP’li belediyelere yapılan operasyonların amacıyla ilgili görüşleri soruldu. Elde edilen sonuçlara göre toplumun çoğunluğu, bu operasyonların adli değil, siyasi nitelikte olduğu kanaatini taşıyor.

Paylaşın

Seçmenlerin Yüzde 68’i “Duruşmalar TRT’ten Yayımlansın” Diyor

“Belediye Başkanlarının Yargılandığı Davalar TRT’den Canlı Yayımlansın mı” sorusuna, seçmenlerin yüzde 68’i, “halkın her şeyi görmeye hakkı var” diyerek TRT’den canlı yayımlamasını istiyor.

GÜNDEMAR Araştırma’nın 20-26 Temmuz tarihlerinde yaptığı “Türkiye Gündemi” araştırmasına göre seçmenin yüzde 46’sı CHP belediyelerine yönelik tutuklamaların “haksız ve siyasi olduğunu” belirtirken, her dört seçmenden biri “kararları hukuka uygun” olarak değerlendiriyor. 

Araştırmanın Türkiye genelinde CATI (Bilgisayar Destekli Telefonla Görüşme) ve CAWI (Bilgisayar Destekli Çevrimiçi Anket) yöntemleri bir arada 60 il ve 539 ilçede 2 bin 256 kişi ile yapıldı.

Anket sonuçlarına göre; “Belediye Başkanlarının yargılandığı davalar TRT’den canlı yayımlansın mı” sorusuna her dört kişiden üçünün “duruşmalar TRT’den canlı yayımlansın” yanıtını verdiği görüldü. Katılımcıların yüzde 61’i ise Tele1, Halk TV, Sözcü TV ve Now TV gibi televizyon kanallarına yönelik yayın durdurma ve kapatma cezalarını “basın özgürlüğüne müdahale” olarak değerlendirdi. 

Araştırma şirketinin Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Tamer Bolat araştırma sonuçlarını şöyle açıkladı: 

”Araştırma’nın “Belediye Başkanlarının Yargılandığı Davalar TRT’den Canlı Yayımlansın mı” sorusuna her dört kişiden üçü, yani yüzde 68’i, “Halkın her şeyi görmeye hakkı var” diyerek duruşmaların TRT’den canlı yayımlamasını desteklediği görülmüştür. Araştırmaya katılanların yalnızca yüzde 23’ü böyle bir yayın sürecinin “yargıyı siyasallaştıracağı” kanaatini belirtirken yüzde 9’luk bir kesim de fikrini belirtmemiştir.  

Duruşmaların TRT’den yayımlanması talebi yalnızca CHP, İYİ Parti veya DEM Parti seçmeninde güçlü bir talep değildir, AK Parti ve MHP seçmeninde de güçlü bir taleptir. CHP seçmenin yüzde 69’u, İYİ Parti seçmenin yüzde 81’i, DEM Parti seçmenin yüzde 80’i, AKP seçmeninin 66’sı, MHP seçmeninin de yüzde 64’ü “duruşmalar canlı yayımlansın” talebini desteklemektedir. 

Bu sonuçlar iktidar bloğu içinde de şeffaflık yönünde güçlü bir talebin varlığını ortaya koymaktadır. 

Seçmenin çoğu TRT’ye güvenmiyor

TRT yayınlarına güveni de ölçen araştırmanın sonuçları oldukça çarpıcı. “TRT yayımlarını genel olarak nasıl değerlendiriyorsunuz” sorusuna katılımcıların yalnızca üçte biri, yüzde 33’ü “TRT’nin tarafsız ve objektif yayın yaptığını” belirtirken, katılımcıların yaklaşık yarısı, yüzde 47’si “TRT’nin iktidar yanlısı yayın yaptığını” belirtmektedir. “Fikrim yok / Cevap yok” diyenlerin oranı ise yüzde 20.

AK Parti seçmeninin yüzde 52’si, MHP seçmenin ise yalnızca yüzde 35’i “TRT’nin tarafsız yayın yaptığını” belirtirken, AK Parti seçmenin yüzde 25’i, MHP seçmenin yüzde 52’si “TRT’nin iktidar yanlısı yayın yaptığına” inanmaktadır. Bu oran CHP seçmenin de yüzde 64, İYİ Parti seçmenin de ise 74.

Bu konuda benzer bir sonuç da “TRT, belediye başkanlarına yönelik davaları yayımlaması durumunda bu süreci tarafsız ve kesintisiz biçimde aktarır mı?” sorusunda ortaya çıkıyor. Bu soruya katılımcıların yalnızca yüzde 37’si “evet” derken, yüzde 49’u “TRT’nin böyle bir süreçte taraflı yayın yapacağına” inanıyor.  Bu sonuçlara rağmen Türkiye genelinde her 4 kişiden 3’ü (yüzde 74) TRT’de böyle bir yayın olursa izleyeceğini belirtmiştir. Böyle bir yayını “izlemeyeceğini söyleyenlerin” oranı ise yalnızca yüzde 18’dir. 

Partiler düzeyinde ise AK Parti seçmeninin yüzde 76’sı, CHP seçmeninin yüzde 74’ü, MHP seçmeninin yüzde 65’i, İYİ Parti ve TİP seçmeninin yüzde 70’i “izlerim” derken DEM seçmeninde bu oran yüzde 100’e yaklaşmaktadır. 

Katılımcılara Tele1, Halk TV, Sözcü TV ve Now TV gibi televizyon kanallarına yönelik yayın durdurma ve kapatma cezalarını “nasıl değerlendiriyorsunuz” diye soran GÜNDEMAR Araştırma sonuçlarına göre katılımcıların yüzde 61’i bu cezaları “basın özgürlüğüne müdahale” olarak değerlendirmiştir. Katılımcıların yüzde 27’si ise bu cezaların “yayın ilkelerinin ihlali nedeniyle” gerekli olduğunu belirtmiştir. Yüzde 12’lik bir kesim ise fikir belirtmemiştir. 

Bu oranların partilere dağılımında ise CHP seçmeninin yüzde 82’si, İYİ Parti seçmenin yüzde 76’sı, DEM Parti seçmeninin yüzde 94’ü yayın durdurma ve kapatma cezalarının basın özgürlüğü ihlali olduğunu belirtmiştir. AK Parti seçmeninin yüzde 37’si, MHP seçmenin yüzde 58’i de kararları basın özgürlüğü ihlali olarak değerlendirmiştir. 

Katılımcılara “bazı gazetecilerin halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçlamasıyla gözaltına alınmasını ve tutuklanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz” diye soran GÜNDEMAR Araştırma sonuçlarına göre katılımcıların yüzde 52’si, bu gözaltı ve tutuklamaları siyasi bir susturma aracı olarak değerlendirirken, yüzde 34’ü de bu müdahaleleri hukuki gerekçelere dayanan gerekli uygulamalar olarak görmektedir. 

Bu sonuç toplumun yarısından fazlasının gazetecilere yönelik bu tür işlemleri hukuktan ziyade politik bir baskı aracı olarak algıladığını göstermektedir. Nitekim bu sonuç muhalefet seçmenin de açıkça görülüyor. CHP seçmeninin yüzde 77’si, İYİ Parti seçmenin yüzde 75’i, DEM Parti seçmenin yüzde 58’i gazetecilere yönelik göz altıları ve tutuklamaları “siyasi bir susturma aracı” olarak görüyor. Bu oran AK Parti seçmeninde yüzde 32’i, MHP seçmeninde yüzde 43. 

Araştırmanın diğer bir sonucu da medyaya ve gazetecilere yönelik yaptırımlarda “Çifte Standart” algısının hakim olduğunu ortaya koyuyor. Nitekim “Medya kuruluşlarına yönelik cezaların ve gazetecilere açılan soruşturmaların herkese eşit şekilde uygulandığına inanıyor musunuz” şeklindeki soruya katılımcıların yüzde 62’si “hayır bu yaptırımlar eşit şekilde uygulanmıyor, çifte standart var” diye cevap vermiştir. Yalnızca yüzde 25’lik bir kesim bu uygulamaları eşit bulurken, yüzde 13’lük kesim ise görüş belirtmemiştir. 

CHP seçmeninin yüzde 86’sı,  İYİ Parti seçmeninin yüzde 91’i, DEM Parti seçmeninin yüzde 53’ü, “medya yaptırımlarının eşit uygulanmadığını düşünürken”, AK Parti seçmeninin yüzde 47’si yaptırımların eşit şekilde uygulandığını, yüzde 36’sı da çifte standart olduğunu ifade etmiştir. MHP seçmeninde ise “eşit uygulandığına inanların oranı yalnızca yüzde 14, çifte standart olduğuna inanların oranı yüzde 58’dir. 

Paylaşın

CHP’li Belediyelere Yönelik Operasyonlara Destek Yüzde 32.2

Cumhuriyet Halk Partili (CHP) belediyelere yönelik gerçekleştirilen yolsuzluk operasyonlarını olumlu karşılayanların oranı yüzde 32.2, olumsuz bulanların oranı ise yüzde 57.3 oldu.

AREA Araştırma dikkat çekici bir kamuoyu yoklaması yaptı. 17-21 Temmuz tarihleri arasında 26 il ve 87 ilçede yapılan anket, 2 bin kişiyle yüz yüze görüşülerek hazırlandı.

Gazeteci Aytunç Erkin’in Nefes’teki köşesinde aktardığına göre; katılımcıların yüzde 58.3’ü iktidarın “Terörsüz Türkiye”, DEM Parti’nin ise “Barış ver Demokrasi” adını verdiği süreci olumlu karşıladığını belirtirken, olumsuz bulanların oranı yüzde 34 oldu. Yüzde 7.7’lik bir kesim ise fikir belirtmedi.

PKK’lıların silahlarını yakmasına ilişkin görüntüleri olumlu bulanların oranı yüzde 55.6 olurken, yüzde 38’i olumsuz yaklaştı. Görüş bildirmeyenler yüzde 6.4’te kaldı.

Sürecin nasıl sürdürülmesi gerektiğine dair soruya verilen yanıtlarda, yüzde 52.1 demokratik müzakereyi savunurken, yüzde 36.9 askeri yöntemleri tercih etti. Yüzde 11 ise görüş belirtmedi.

Katılımcıların yüzde 53.9’u sürecin “dış politika dengeleri gözetilerek atılmış önemli bir adım” olduğu görüşünü paylaştı. Bu ifadeye katılmayanların oranı yüzde 40.9 oldu.

Ankette partilerin İmralı Süreci’ne yönelik tutumları da değerlendirdi. Vatandaşların verdiği yanıtlara göre süreçte en büyük desteği CHP aldı.

CHP’nin yaklaşımını olumlu bulanların oranı yüzde 56.4, olumsuz bulanların oranı yüzde 38.7.

AKP’nin politikaları yüzde 48 olumlu, yüzde 47.5 olumsuz karşılandı.

DEM Parti’ye destek yüzde 46.9, karşıtlık yüzde 45.1.

MHP’nin yaklaşımını olumlu görenler yüzde 40.8, olumsuz bulanlar yüzde 53.4.

İYİ Parti’nin tutumunu olumlu bulanlar yüzde 41, olumsuz bulanlar yüzde 53.7.

İYİ Parti’nin meclis komisyonuna üye vermeme kararına destek yüzde 43.7, karşı çıkanlar yüzde 49.3.

Kasım 2023’teki CHP kurultayına ilişkin “şaibeli” değerlendirmesine katılanların oranı yüzde 24.8’de kalırken, yüzde 57.9 “CHP yönetimi meşrudur” dedi.

CHP’li belediyelere dönük yolsuzluk operasyonlarını olumlu karşılayanların oranı yüzde 32.2, olumsuz bulanlar yüzde 57.3 oldu.

Mansur Yavaş’ın tavrı destek gördü

Ankara Büyükşehir Başkanı Mansur Yavaş’ın Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda yaptığı “Ekrem Başkan bu durumdayken benim adaylıktan söz etmem ayıptır. Önemli olan bu anlayıştan kurtulmak. Beni, seni yok. Birimiz yapsın da kim yaparsa yapsın” tavrı da seçmen nezdinde ölçüldü.

Yavaş’ın açıklamasına destek yüzde 58 olurken, karşı çıkanların oranı yüzde 35.6’da kaldı.

Araştırmada siyasetçilerin genel beğeni düzeyleri de ölçüldü. Verilen oranlar şu şekilde:

Mansur Yavaş: Yüzde 60.5 olumlu, yüzde 33.1 olumsuz

Recep Tayyip Erdoğan: Yüzde 45.2 olumlu, yüzde 49 olumsuz

Ekrem İmamoğlu: Yüzde 44.8 olumlu, yüzde 48.1 olumsuz

Özgür Özel: Yüzde 42 olumlu, yüzde 50.9 olumsuz

Devlet Bahçeli: Yüzde 38.6 olumlu, yüzde 56.2 olumsuz

Müsavat Dervişoğlu: Yüzde 38.1 olumlu, yüzde 48 olumsuz

Ümit Özdağ: Yüzde 36.6 olumlu, yüzde 53.5 olumsuz

Yavuz Ağıralioğlu: Yüzde 33.3 olumlu, yüzde 45 olumsuz

Fatih Erbakan: Yüzde 31.9 olumlu, yüzde 57.7 olumsuz

Tuncer Bakırhan: Yüzde 18.6 olumlu, yüzde 59.6 olumsuz

Paylaşın