Ana: Hem Bireysel Hem De Toplumsal Bir Manifesto

Maksim Gorki’nin 1906 yılında yayınlanan “Ana” romanı, işçi sınıfının mücadelelerini, toplumsal eşitsizlikleri ve devrimci bilincin uyanışını bir annenin gözünden anlatır.

Haber Merkezi / 19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyıl başı Rusya’sında, çarlık rejiminin baskıcı koşullarında geçen roman, Pelageya Nilovna adlı bir işçi annenin, oğlu Pavel Vlasov’un sosyalist devrimci hareketlere katılmasıyla birlikte kendi dönüşümünü ve uyanışını konu edinir.

Ana, başlangıçta korkak, cahil ve dindar bir kadınken, oğlunun idealleri ve çevresindeki devrimcilerin etkisiyle sınıf bilinci kazanır ve mücadelede aktif bir rol üstlenir.

Romanın Başlıca temalar:

Sınıf Bilinci ve Dayanışma: Roman, işçi sınıfının ezilmişliğini ve dayanışma yoluyla güçlenme sürecini vurgular. Gorki, işçilerin birleşerek çarlık düzenine karşı mücadele edebileceğini gösterir.

Kadın ve Devrim: Pelageya, geleneksel anne figüründen devrimci bir karaktere evrilir. Bu, kadınların devrimdeki rolünü yüceltir ve toplumsal cinsiyet normlarına meydan okur.

Bireysel Uyanış: Ana’nın cehaletten bilgiye, korkudan cesarete geçişi, bireyin toplumsal mücadele içindeki dönüşümünü simgeler.

Din ve İdeoloji Çatışması: Roman, dindarlığın bireyi pasifize edebileceğini, ancak devrimci ideolojinin insanları harekete geçirebileceğini tartışır.

Romanın Başlıca Karakterleri:

Pelageya Nilovna (Ana): Romanın ana karakteri. Başta kocasının şiddetine boyun eğen, dindar ve korkak bir kadınken, oğlunun etkisiyle devrimci bir bilince ulaşır. Onun dönüşümü, romanın duygusal ve ideolojik çekirdeğini oluşturur.

Pavel Vlasov: Ana’nın oğlu, kararlı bir sosyalist devrimci. İşçi sınıfının özgürlüğü için mücadele eder ve annesinin uyanışında kilit rol oynar.

Diğer Karakterler: Andrey, Natasha ve diğer devrimciler, işçi sınıfının farklı yüzlerini temsil eder. Her biri, devrimin kolektif ruhunu yansıtır.

Gorki, Ana’da sade ama güçlü bir dil kullanır. Realist anlatımı, dönemin fabrika işçilerinin zorlu yaşam koşullarını ve duygularını çarpıcı bir şekilde aktarır. Roman, hem bireysel bir hikaye hem de toplumsal bir manifesto niteliğindedir.

Gorki’nin sosyalist ideolojisi, anlatının her yerinde hissedilir, ancak karakterlerin insanî yönleri propaganda havasını yumuşatır.

Ana, 1905 Rus Devrimi’nin hemen ardından yazılmıştır. Bu dönemde Rusya’da işçiler ve köylüler arasında devrimci hareketler hız kazanmış, çarlık rejimine karşı grevler ve protestolar artmıştır. Gorki, romanıyla bu mücadelelere destek vermeyi ve işçilere ilham vermeyi amaçlar.

Roman, Bolşevik hareketin ideolojik temellerini popüler bir şekilde sunar.Edebi ve Kültürel EtkiAna, sosyalist gerçekçilik akımının temel taşlarından biri kabul edilir. Sovyetler Birliği’nde geniş çapta okunmuş ve propaganda aracı olarak kullanılmıştır.

Roman, dünya çapında işçi hareketlerine ilham vermiş, birçok dile çevrilmiştir. Ancak bazı eleştirmenler, eserin ideolojik yönünün sanatsal derinliği gölgelediğini savunur. Buna rağmen, Ana’nın duygusal yolculuğu ve evrensel temaları, eseri zamansız kılar.

Ana, hem bir edebiyat eseri hem de politik bir metin olarak değerlendirilebilir. Gorki’nin karakterleri, özellikle Pelageya, okuyucuda empati uyandırır ve devrimci ideallerin insanî boyutunu öne çıkarır. Ancak roman, zaman zaman didaktik bir tona kayabilir; sosyalist mesaj, hikâyenin önüne geçebilir.

Yine de, Gorki’nin işçilerin yaşamını otantik bir şekilde tasvir etmesi ve bir annenin gözünden devrimi anlatması, eseri güçlü kılar.

Paylaşın

Antinükleer Antikor Testi (ANA) Nedir?

Antinükleer Antikor Testi (ANA) diğer adıyla Floresan Antinükleer Antikor (FANA), bağışıklık sisteminizi kontrol etmek için yapılır. Vücudunuzun bağışıklık sisteminin kendi vücut hücrelerine saldırı için antikor üretip üretmediğini ölçer.

Antinükleer Antikor çalışmasının ardından yapılacak spesifik antikor analizleri sonrasında, klinik tablo da dikkate alınarak teşhisin kesinleşmesi sağlanabilir.

ANA hangi testle bakılır?

Birkaç metot vardır. En fazla kullanılanı, immün floresein antikor testidir. Boyanma şekline göre, periferik, homojen, granüler, diffüz, nükleolar ve benekli (speckled) olarak adlandırılır. Boyanma şekli ile hastalık arasında bağlantı vardır. Örneğin Sjögren sendromunda benekli boyanma gözlenirken, lupusta periferik boyanma vardır.

İlaca bağlı lupusta ise diffüz boyanma görülür. Pozitiflik oranı, dilüsyonel olarak ölçülür; buna göre 1:40, 1:80, 1:160, 1:320, 1:640 veya 1:100, 1:1000, 1:10 000, 1:100 000 gibi dilüsyonlarda pozitifliklerine bakılır. Düşük titrelerdeki pozitiflikler, pek anlamlı olmayabilir.

ANA pozitifliğinin anlamı nedir?

Lupus hastalarında zamanla ANA titreleri çok azalabilir (dalgalanma gösterir), bazen çok düşük düzeylere indiğinden -13 oranında negatif rapor edilebilir. Sağlıklı kişilerde ise %3-15’e varan pozitiflikler bildirilmiştir. Bu nedenle her ANA pozitifliği, hastalık belirtisi olmadıkça dikkate alınmamalı.

Bazen hastalık bulguları ortaya çıkmadan da ANA pozitifliği olabilir. Özellikle hiçbir hastalık belirtisi olmayan, ancak yüksek titrede (1:160 ve üzeri, özellikle 1:320 ve üzerinde) ANA pozitifliği bulunan kişileri, hastalığın belirtileri hakkında bilgilendirmeli ve gereğinde başvurması veya 6 ayda bir doktor kontrolü önerilmelidir. Bazı ilaçlar ANA pozitifliğine neden olabilir. Geçirilen viral enfeksiyonlar sırasında, ANA bir süreliğine pozitifleşebilir.

Özetle, hastalık belirtileri olmadan ANA pozitifliğinin tek başına anlamı yoktur; eğer yüksek titrede pozitiflik varsa, kişi bilgilendirilerek takibe alınır. Romatoloji doktoru tarafından yapılan ayrıntılı anamnez, fizik muayene ve ileri testlerinizle, otoimmün hastalığınızın olup olmadığı belirlenebilir.

ANA testi kimden istenmelidir?

Halsizlik, bitkinlik, iştahsızlık, yorgunluk gibi özgül olmayan bünyesel yakınmaları olan genç hanımlar, özel bir nedene dayandırılmayan eklem ağrıları ve/veya şişlikleri, yaygın kas-iskelet yakınmaları, kan hücrelerinde azalmalar, böbrek fonksiyon bozuklukları, idrardan protein kaybedilmesi, akciğer zarı iltihabı, kalp zarı iltihabı, soğukta parmak uçlarında ve diğer uç organlarda morarma (Raynaud), damar iltihaplanması, bazı nörolojik tablolar, diskoid lupus, güneş allerjisi gibi bazı cilt bulguları, ağız kuruluğu, göz kuruluğu ve benzeri göz bulgularının nedenini araştırma gibi durumlarda istenebilir.

Paylaşın