Nevşehir: Uçhisar Kalesi

Uçhisar Kalesi; Nevşehir’in Merkez İlçesi’ne bağlı Uçhisar Beldesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım mümkündür.

Kalenin zirvesi Kapadokya’nın kuş bakışı görüleceği tek yerdir. Güvercinlik Vadisi’nden, Avanos’a doğru tüm vadiler, Ortahisar Kalesi, Göreme Beldesi, Göreme Açıkhava Müzesi, Kılıçlar Vadisi, Kızılçukur, Güllüdere, Çavuşin, Boztepe, Aktepe, Avanos, yani bütün Kapadokya ayağınızın altındadır.

Kalenin zirvesinde çok sayıda oyma küp, oyma mezar ve büyük sarnıç bulunmaktadır. Kaleden kuzeye doğru aşağılara bakınca Cevizli peribacalarını, batıda Nevşehir’i ve Oylu Dağı’nı, kalenin hemen önünde yeni Uçhisar’ı, güneybatıda uzaklarda Hasan Dağı zirvesini görebilirsiniz.

Uçhisar Kalesi, Erciyes ve Hasan Dağı’nın birlikte görüle­bileceği tek yerdir. Erciyes Dağı’nın yani Kapadokya Bölgesi’nin yaratıcısının en iyi görüldüğü yer yine Uçhisar Kalesi’dir. Roma döneminden beri oyularak içine çok sayıda oda, ev, sığınak, depo, sarnıç, mezar, mahsen, yapılmış, Arap akınlarına karşı önemli bir savunma noktası olmuştur. Üzerinde saldırganlara karşı savunma amaçlı kullanılan büyük taş gülleler bulundurul­muştur.

Hem bir gözetleme kalesi hem de savunma kalesi ola­rak kullanılan Uçhisar Kalesi, Selçuklu ve Beylikler döneminde de önemini korumuştur (12.-14. yy.). Genellikle beyliklerin sınır bölgesi konumunda olan kale, Selçuklular’ın doğu sınırı, Kadı Burhanettin Beyliği’nin batı sınırı, Karamanoğulları’nın doğu sınırı halinde konumundan ötürü “Uçhisar” adıyla anılma­ya başlamıştır.

Bölgenin en yüksek nok­talarına kurulmuş olan Başhisar (Ürgüp), Ortahisar ve Uçhisar Kaleleri Selçuklu Dönemi’nde Nevşehir’in üç önemli koruma noktasını oluşturuyordu. Bu dönemde bir “uç beyliği” konu­mundaki Uçhisar Kalesi’nin çevresinde yoğun bir nüfus yaşa­maktaydı. Bu dönemlerde Kayseri Beyi’nin kardeşinin Uçhisar Beyi olduğu bilinmektedir.

Osmanlı Beyliği’nin II. Beyazıt ile birlikte 1398 yılında bölgeye hakim olmasından sonra Uçhi­sar Kalesi’nin II. Beyazıt’a teslim olduğu bilinmektedir. 1530 yılında yapılan ilk nüfus sayımında Uçhisar’da yaklaşık 3000 kişinin yaşadığı tespit edilmiştir. 1960’lı yıllara kadar içinde ve etrafında yaşanmıştır.

Uçhisar Kalesi, birbirine bitişik iki sivri peribacasından oluşmaktadır. Halk arasında büyüğüne “Ağanın Kalesi”, kü­çüğüne “Çavuşun Kalesi” denilmektedir. Kale güneyden 50 metreyi, kuzeyden 100 metreyi aşan yapısıyla bir gökdeleni andırır.

Paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir