Fenerbahçe’de Aziz Yıldırım Yeniden Aday!

Aziz Yıldırım, haziran ayında yapılacak olan Fenerbahçe başkanlık seçiminde yeniden aday olduğunu açıkladı. Aziz Yıldırım, 1998 – 2018 yılları arasında Fenerbahçe başkanlığı yaptı.

Haber Merkezi / Aziz Yıldırım, 2018’deki seçimlerde koltuğunu Ali Koç’a devretmişti. Haziran 2018’deki seçimlerde, toplam 20 bin 736 geçerli oy kullanılmış, bu oyların 16 bin 92’si Ali Koç’a, 4 bin 644’ü ise Aziz Yıldırım’a gitti.

Fenerbahçe’de haziran ayında yapılacak başkanlık seçimlerinde Ali Koç’un ardından Aziz Yıldırım da aday olma kararı aldı.

Başkanlığa aday olmak için gerekli imzaları hafta içinde Yüksek Divan Kurulu’na teslim edecek olan Aziz Yıldırım, resmi adaylık açıklamasının ardından ikinci bir basın toplantısı düzenleyerek projelerini anlatacak.

Fenerbahçe’de 20 yıl başkanlık yapan Aziz Yıldırım, 2018’deki seçimlerde koltuğunu Ali Koç’a devretti. Haziran 2018’deki seçimlerde, toplam 20 bin 736 geçerli oy kullanıldı. Bu oyların 16 bin 92’si Ali Koç’a, 4 bin 644’ü ise Aziz Yıldırım’a gitti.

1990 – 1992 yılları arasında Fenerbahçe Spor Kulübü’nün yönetimde görev alan Aziz Yıldırım, 1991 – 1992 sezonunda futbol şube sorumlusu oldu. Aziz Yıldırım, 15 Şubat 1998’de yapılan kongrede rakibi Vefa Küçük’ten bir oy fazla alarak başkan seçildi. Yıldırım, 1998 – 2018 yılları arasında Fenerbahçe Spor Kulübü’nün başkanlığı yaptı.

Aziz Yıldırım, başkanlığı döneminde futbol takımı ile 6 lig şampiyonluğu 10 lig ikinciliği yaşadı.

Fenerbahçe, UEFA Şampiyonlar Ligi çeyrek finaline ve UEFA Avrupa Ligi yarı finaline Aziz Yıldırım başkanlığında ulaştı. Yıldırım başkanlığında Fenerbahçe Spor Kulübü, aynı sezonda futbol, kadınlar ve erkekler basketbol, kadınlar ve erkekler voleybol branşlarında lig şampiyonu olmuş, 5’te 5 şampiyonluk yaşadı.

Yıldırım, başkanlığı döneminde kulüp yatırımlarına büyük önem vermiş, Şükrü Saraçoğlu Stadını parça parça yıkarak yeniden yaptırmış, basketbol takımına yepyeni bir salon yaptırdı: Ülker Spor ve Etkinlik Salonu. Düzce Topuk Yaylasında kamp tesisleri yapıldı, Faruk Ilgaz tesisleri yenilendi, Ankara’da konaklama tesisi yapıldı.

Aziz Yıldırım başkanlığı döneminde Fenerbahçe Spor Kulübü tüzüğünü değiştirmeyi genel kurula sundu ve tüzüğün değişmesinde önemli katkısı oldu. Yenilenen tüzükle birlikte “Hedef 1 Milyon Üye” projesini başlatıldı. Bu projeyle birlikte başkanlığı döneminde Fenerbahçe Spor Kulübü, üye sayısı arttırıldı.

31 Mayıs 2015 tarihinde yapılan seçimde rakibi Hulusi Belgü’nün 1144 oy aldığı genel kurulda Aziz Yıldırım 5504 oyla 12. kez sarı lacivertli kulübün başkanlık koltuğuna oturdu ve seçim öncesi yaptığı konuşmada 6 Haziran’daki Şike Davası’nın ardından görevi bırakacağını açıkladı.

Paylaşın

Beş Vekile Ait Dokunulmazlık Fezlekeleri TBMM’de: MHP’li Vekil De Var

Aralarında DEM Parti Hakkari Milletvekili Onur Düşünmez, CHP İstanbul Milletvekili Suat Özçağdaş ve MHP Nevşehir Milletvekili Filiz Kılıç’ında bulunduğu 5 milletvekiline ait dokunulmazlık dosyaları, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı’na sunuldu.

Haber Merkezi / Meclis Başkanlığı’na, “Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi” sunulan 5 milletvekilinin isimleri şu şekilde:

“CHP İstanbul Milletvekili Suat Özçağdaş, CHP Kırklareli Milletvekili Fahri Özkan, CHP Gaziantep Milletvekili Hasan Öztürkmen, MHP Nevşehir Milletvekili Filiz Kılıç, DEM Parti Hakkari Milletvekili Onur Düşünmez.”

Süreç nasıl işliyor?

Hakkında suç isnadı bulunan milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılıp kaldırılmamasına ilişkin talepler, Adalet Bakanlığına sunuluyor. Bakanlık, talebi gerekçeli bir yazıyla Cumhurbaşkanlığına, Cumhurbaşkanlığı ise TBMM Başkanlığına iletiyor.

Meclis Başkanlığına gelen fezlekelerin gündeme alınmasındaki süreç, İçtüzüğe göre işliyor. Milletvekili dokunulmazlığı, İçtüzüğün “Yasama Dokunulmazlığı ve Üyeliğin Düşmesi” başlıklı dokuzuncu kısmının “yasama dokunulmazlığı” alt başlıklı birinci bölümünde düzenleniyor.

Bir milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılması hakkındaki istemler, TBMM Başkanlığınca “Gelen Kağıtlar” listesinde yayınlanarak Anayasa ve Adalet Komisyonu Üyelerinden Kurulu Karma Komisyona havale ediliyor.

Söz konusu fezleke ile Meclis’teki mevcut fezlekeler, sevk edildikleri Karma Komisyonda bekletilebiliyor ya da komisyonda gündeme alınabiliyor. Fezlekelerin gündeme alınması halinde süreç başlıyor. Karma Komisyon toplanıyor ve hangi fezlekeye ait dosyayı değerlendireceğine karar veriyor.

Hazırlık Komisyonu kuruluyor

Hazırlık Komisyonu, kurulduğu andan itibaren en geç 1 ay içinde dosyayı inceleyerek raporunu hazırlıyor. Bu komisyon bütün kağıtları inceleyip gerekirse o milletvekilini dinliyor ancak tanık dinleyemiyor.

Hazırlık Komisyonu, yasama dokunulmazlığının kaldırılması yönünde karar alırsa dosya Karma Komisyona havale ediliyor. Karma Komisyon da 1 ay içinde Hazırlık Komisyonu raporunu ve eklerini görüşerek sonuçlandırıyor.

Karma Komisyon, dokunulmazlığın kaldırılmasına veya kovuşturmanın milletvekilliği sıfatının sona ermesine kadar ertelenmesine karar veriyor.

Karma Komisyon kovuşturmanın ertelenmesini kararlaştırmışsa bu yöndeki raporu Genel Kurulda okunarak bilgiye sunuluyor. Bu rapora milletvekilleri tarafından 10 gün içinde itiraz edilmezse kesinleşiyor, itiraz edilmesi halinde ise rapor Genel Kurul gündemine alınıyor. İtiraz edilmeyen dosyalar Cumhurbaşkanlığına gönderiliyor.

Dokunulmazlığın kaldırılması yönündeki Karma Komisyon raporları, doğrudan Genel Kurul gündemine giriyor. Genel Kurul, raporu kabul ederek dokunulmazlığın kaldırılmasını kararlaştırabileceği gibi, raporu reddederek yargılamanın dönem sonuna ertelenmesine de karar verebiliyor.

Kovuşturma ertelenmiş ve bu karar Genel Kurulca kaldırılmamış ise dönem yenilenmiş olsa bile milletvekilliği sıfatı devam ettiği sürece ilgili hakkında kovuşturma yapılamıyor.

Genel Kurul aşaması

Milletvekillerine dağıtılan Karma Komisyon raporu, Genel Kurulda okunarak görüşülüyor. Biri lehte diğeri de aleyhte olmak üzere, iki milletvekili rapor üzerinde konuşma yapıyor.

Fezlekesi olan milletvekili isterse Hazırlık Komisyonunda, Karma Komisyonda veya Genel Kurulda kendi savunmasını yapabiliyor ya da başka bir milletvekili arkadaşına savunma yapması için bu hakkını verebiliyor.

Söz ve savunma talebi yoksa görüşmeler tamamlanıyor. Daha sonra Karma Komisyonun yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına dair raporu oylamaya sunuluyor. Genel uygulamaya göre açık oylama yapılıyor. Genel Kurulda dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin oylamada, karar yeter sayısı (151) yeterli oluyor.

Her dosya için ayrı oylama yapılıyor

Genel Kuruldaki oylamada, her milletvekili ve fezleke için ayrı oylama yapılıyor. Bir milletvekili hakkında iki dosya varsa iki dosya ayrı ayrı oylanıp karara bağlanıyor. Dokunulmazlık hangi dosya hakkında kaldırıldıysa yalnızca o fezleke hakkında yargılama yapılabiliyor. Milletvekilinin dönem sonuna bırakılan dosyası hakkındaki dokunulmazlığı devam ediyor.

Genel Kurul kararından sonra milletvekilinin dokunulmazlığı, söz konusu dosya için kaldırılmış oluyor.

Meclis Başkanlığı, dosyayı Cumhurbaşkanlığı aracılığıyla Adalet Bakanlığına gönderiyor. Bakanlık da dokunulmazlığı kaldırılan milletvekili hakkında gereğinin yapılması için dosyası ilgili savcılığa havale ediyor.

Savcılık da dosyanın ulaşmasının ardından soruşturmaya kaldığı yerden devam ediyor, söz konusu milletvekilini tutuklanması talebiyle mahkemeye de sevk edebiliyor ya da tutuksuz olarak yargılanmasına da devam edebiliyor.

Dokunulmazlık kalkıyor, vekillik devam ediyor

Bir milletvekilinin dokunulmazlığının kalkmasıyla milletvekilliği düşmüyor, devam ediyor. Milletvekili maaşını alıyor ve diğer sosyal haklarından yararlanıyor. Tutuklanmamışsa Meclise gelerek yasama çalışmalarına da katılabiliyor.

Ancak milletvekili hakkındaki ceza kesinleştikten sonra Genel Kurulda okunuyor ve o zaman milletvekilliği düşürülüyor.

Milletvekilinin yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına veya milletvekilliğinin düşmesine karar verilmesi halinde, Genel Kurul kararının alındığı tarihten itibaren 7 gün içinde ilgili milletvekili veya bir diğer milletvekili, kararın Anayasaya, kanuna veya İçtüzüğe aykırılığı iddiasıyla iptal için Anayasa Mahkemesine başvurabiliyor. Anayasa Mahkemesi, iptal istemini 15 gün içinde kesin karara bağlıyor.

Paylaşın

Babacan’dan Erdoğan’a Dikkat Çeken ‘Kamuda Tasarruf’ Sorusu

DEVA Partisi Lideri Ali Babacan, Mehmet Şimşek’in açıkladığı kamuda tasarruf programına ilişkin, “Kamuda tasarruf tedbirlerinin açıklanmış olmasını önemli ve olumlu bir adım olarak görüyorum. Ancak, açıklanan paket mevcut haliyle çok yetersiz” dedi.

Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “Açıklanan tedbirlerin, kamunun her birimi tarafından uygulanmasını bekliyorsanız bu tedbirleri uygulamaya en üstten başlatmak zorundasınız. Soruyorum: Siz tasarruf konusunda samimi misiniz” diye sordu.

Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, iktidarın bugün açıkladığı “Kamuda Tasarruf Paketi” ile ilgili yazılı açıklama yaptı. Babacan, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Kamuda tasarruf tedbirlerinin açıklanmış olmasını önemli ve olumlu bir adım olarak görüyorum. Ancak, açıklanan paket mevcut haliyle çok yetersiz. Açıklanan pakette; Esas kara delik olan Kamu Özel İşbirliği projeleriyle ilgili bir adım yok. İsraf ve yolsuzluğun esas kaynağı olan Kamu İhale Yasasıyla ilgili adım yok. Siyasi Etik Yasası’na ilişkin bir plan yok. Varlık Fonu gibi paralel Hazine uygulamalarına son vermekle ilgili bir adım yok.

Anayasa’ya ve Meclis’in bütçe hakkına aykırı olan Cumhurbaşkanı’na çok yüksek tutarda ödenek ekleme yetkisinin iptaline ilişkin bir adım yok. Sayıştay denetiminden kaçınma, ihale yasasından muafiyet gibi kötü alışkanlıklara derhal ve net biçimde son vermeyle ilgili bir adım yok. Özel hesap, özel ödenek, fon gibi denetimsiz ya da şeffaf olmayan yollarla harcama yapma uygulamasına son vermeyle ilgili bir adım yok.

Hazine dışındaki kurumların Kamu Özel İşbirliği kapsamında devlet adına garanti vermesini engellemeye ilişkin bir adım yok. Kamu borçlanmasında ve kamu garantilerinde kur, faiz, likidite, re-finansman ve kredi risklerinin basiretli biçimde yönetimi için daha bağlayıcı ilke ve kurallara ilişkin bir adım yok. Mali Kural uygulamasını hayata geçirmeye ilişkin bir adım yok.

İktidarın tepesindeki uçak saltanatına son vermeyle ilgili adım yok. Elde edilecek tasarruf tutarına ilişkin bir hesaplama yok. Sadece göstermelik olarak alınacak birkaç tedbir ile ekonomiyi düzeltemezsiniz. Açıklanan tedbirlerin, kamunun her birimi tarafından uygulanmasını bekliyorsanız bu tedbirleri uygulamaya en üstten başlatmak zorundasınız. Soruyorum: Siz tasarruf konusunda samimi misiniz?”

“Kamuda tasarruf paketi”

“Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi” adı verilen paket, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından kamuoyuyla paylaşıldı. Beştepe’deki basın toplantısında konuşan Yılmaz, “hazırlıkları son aşamaya gelen” genelge taslağının bu hafta içinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın onayına sunulacağını duyurdu.

Açıklanan paket, kamu yatırımlarında zorunlu hâller dışında yeni proje kabul edilmemesini içeriyor. Tasarruf paketi, temsil ve tanıtma ödeneklerinde de bu yıldan itibaren yüzde 25 kesinti yapılmasını öngörüyor.

Taşıtlar: Kamudaki taşıt sayısı ve kullanımına standartlar getirilmesini de hedefleyen pakette, “3 yıl süreyle yeni araç satın alma ve kiralama yapılmaması”, “bütçe dışı kaynaklardan taşıt kullanımının izne tabi tutulması ve kanunla izin verilenler hariç yabancı menşeili araç kullanımının yasaklanması”, “mevcut kiralık taşıt sözleşmelerinin yenilenmesinin izne tabi olması”, “ihtiyaç fazlası ve ekonomik ömrünü tamamlamış taşıtların tasfiyesi” ve “savunma ve güvenlik hariç, kamuda personel servisi hizmetinin toplu taşıma olan yerlerde kaldırılması” gibi tasarruf önlemleri bulunuyor.

Kamu binaları: Tasarruf paketinde kabu binalarına ilişkin harcamalar konusunda ise “deprem riski hariç, yeni hizmet binası alımının/ yapımının 3 yıl süreyle durdurulması”, “yeni bina kiralanmaması, mevcut kiralamaların bir takvimle sonlandırılması”, “doğal afet ve güvenlik hariç, yeni lojman ve sosyal tesis alımı/ yapımı ve kiralanmasının süresiz olarak yasaklanması” ve “savunma ve güvenlik hariç, mevcut sosyal tesislerin ekonomiye kazandırılması” dâhil çeşitli adımlar atılacağı ifade ediliyor.

Üç yıl boyunca kamuda yeni personel istihdamının emekli olanlarla sınırlandırılacağının duyurulduğu pakette, “kamuda esnek ve uzaktan çalışma modellerinin geliştirilmesi” yönündeki hedeften de bahsedilerek “home office” düzenine geçişe yönelik çalışmaların da sinyali veriliyor.

Enerji ve atık yönetimi: Hükümetin hazırladığı pakette, “sokak ve cadde ışıklandırmasında LED dönüşümünün hızlandırılması”, “kamu bina ve tesislerinde enerji verimliğini artıran uygulamalar geliştirilmesi, yenilenebilir enerji kaynaklarından faydalanılması” ve “ekonomik değeri olan atıkların, bedeli karşılığında her yıl değerlendirilmesinin zorunlu hâle getirilmesi” gibi tasarruflar da yer alıyor.

Hizmet içi eğitim ve yurt dışı geçici görevler konusunda alınacak tasarruf tedbirleri arasında ise “hizmet içi eğitim, toplantı vb. faaliyetlerin kamu tesislerinde yapılması”, “yurt dışı geçici görevlerin sınırlandırılması, görevlendirmelerin asgari seviyede tutulması” ve “yurt dışı geçici görev harcamalarının bütçe başlangıç ödeneğini aşmaması, bu harcama kalemine ödenek aktarımının yasaklanması” bulunuyor.

Uluslararası toplantılar ve milli bayramlar hariç; gezi, kokteyl, yemek vb. faaliyet düzenlenmeyeceğinin belirtildiği pakette, “ajanda, takvim, plaket, eşantiyon türü hediyelerin verilmesinin” yasaklanacağı ve “zorunlu hâller hariç, demirbaş alımlarının üç yıl süreyle durdurulacağı” ifade ediliyor.

Haberleşme ve iletişim giderlerine ilişkin tedbirler arasında “e-yazışma sistemine geçişin tamamlanması”, “tebligatlarda elektronik tebligat sistemleri kullanılması”, “kurumsal arşivlerin elektronik ortama taşınması” ve “yayın, rapor vb. tanıtım amaçlı doküman basımının yapılmaması” yer alıyor.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, açıklanan paketle ilgili olarak “Kamunun tasarruf yapması, verimliliği artırması, daha az bütçe açığına, daha az kamu borçlanmasına ve faiz yüküne, daha az cari açığa yol açacaktır” değerlendirmesinde bulundu. Yılmaz, “Kanuni düzenleme gerektiren hususlarda parti farkı gözetmeksizin tüm grupların desteğini beklediğimizi özellikle ifade etmek istiyorum” diye ekledi.

Paylaşın

DEM Partili Tunceli Belediye Başkanı Hakkında Soruşturma

31 Mart’ta yapılan Mahalli İdareler Genel Seçimleri sonrası Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) hakkında başlayan soruşturmalara bir yenisi daha eklendi.

DEM Partili Tunceli Belediyesi Eş Başkanı Cevdet Konak hakkında yerel seçimler öncesi yaptığı bazı konuşmalarda ‘terör örgütü propagandası’ yaptığı iddiasıyla Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturma başlatılarak ifadeye çağrıldı.

DEM Parti’nin yüksek oy oranı ile kazandığı Mardin ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye meclislerinin açılışında “İstiklal Marşı’nın okutulmadığına” ve “Türk bayrağının kaldırıldığı” iddia edilmişti.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından söz konusu iddialara ilişkin açıklama yapmıştı. Yerlikaya, açıklamasında, “Mardin Büyükşehir Belediye Meclisinin açılışında ‘İstiklal Marşı’nın okutulmadığına’, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Meclisinin açılışında ise ‘Türk bayrağının kaldırıldığına’ ilişkin iddialarla ilgili Mülkiye Müfettişlerimiz görevlendirilmiştir” ifadelerine yer vermişti.

Daha sonra Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, söz konusu U.G. isimli kişinin tutuklandığını duyurmuştu.

Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından da soruşturma başlatılmıştı. Başsavcılık açıklamasında, “Mardin Büyükşehir Belediye Meclisinin 13.04.2024 tarihli toplantısında, İstiklal Marşımızın okutulmaması ve saygı duruşunda bulunulmaması olayı ile ilgili olarak, Cumhuriyet Başsavcılığımızca resen soruşturma başlatılmıştır” demişti.

Cevdet Konak kimdir?

1961 yılında Tunceli’nin Hozat ilçesine bağlı Ağzunik köyünde dünyaya gelen Cevdet Konak, ilk, orta ve lise öğrenimini Hozat ilçesinde tamamladı. Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi’ni bitiren Konak, Tunceli’nin Hozat ilçesinde 2 dönem belediye başkanlığı yaptı.

Paylaşın

Kamuda Tasarruf Paketi: Emekli Ve Memur Aylıklarında Kesinti Mi Yapılacak?

Türkiye ekonomisini yakından takip eden İngiliz Ekonomist Timothy Ash, Mehmet Şimşek’in açıkladığı kamuda tasarruf programına ilişkin, “Şimşek 100 milyar TL harcama kesintisi yapacağını duyurdu” dedi ve ekledi:

“Yatırımda yüzde 15 kesinti ve yeni işe alımlar, araba alımları ve kamu binası inşaatlarında 3 yıllık kısıtlama yapılacak. Ancak bunlar, kamu sektörü maaşları ve emekli maaşlarına gerçek kısıtlamalar getirilmeden enflasyonu düşürmek için yeterli mi?”

İngiliz ekonomist ve Bluebay Varlık Yönetimi Gelişen Piyasalar Kıdemli Stratejisti Timothy Ash, Mehmet Şimşek’in açıkladığı ‘Kamuda Tasarruf Paketi’ni değerlendirerek memur ve emeklileri tedirgin edecek bir açıklama yaptı.

Gazete Pencere’nin aktardığına göre; Ash, “Şimşek 100 milyar TL harcama kesintisi yapacağını duyurdu. Yatırımda yüzde 15 kesinti ve yeni işe alımlar, araba alımları ve kamu binası inşaatlarında 3 yıllık kısıtlama yapılacak. Ancak bunlar, kamu sektörü maaşları ve emekli maaşlarına gerçek kısıtlamalar getirilmeden enflasyonu düşürmek için yeterli mi?” ifadelerini kullandı.

Ash’e göre, emekli ve memurlara bırakın zammı, aylıklarında kesinti bile yapılmalı. Yoksa bu tasarruf tedbirleri kapsamında enflasyon düşmeyecek.

“Kamuda tasarruf paketi”

“Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi” adı verilen paket, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından kamuoyuyla paylaşıldı. Beştepe’deki basın toplantısında konuşan Yılmaz, “hazırlıkları son aşamaya gelen” genelge taslağının bu hafta içinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın onayına sunulacağını duyurdu.

Açıklanan paket, kamu yatırımlarında zorunlu hâller dışında yeni proje kabul edilmemesini içeriyor. Tasarruf paketi, temsil ve tanıtma ödeneklerinde de bu yıldan itibaren yüzde 25 kesinti yapılmasını öngörüyor.

Taşıtlar: Kamudaki taşıt sayısı ve kullanımına standartlar getirilmesini de hedefleyen pakette, “3 yıl süreyle yeni araç satın alma ve kiralama yapılmaması”, “bütçe dışı kaynaklardan taşıt kullanımının izne tabi tutulması ve kanunla izin verilenler hariç yabancı menşeili araç kullanımının yasaklanması”, “mevcut kiralık taşıt sözleşmelerinin yenilenmesinin izne tabi olması”, “ihtiyaç fazlası ve ekonomik ömrünü tamamlamış taşıtların tasfiyesi” ve “savunma ve güvenlik hariç, kamuda personel servisi hizmetinin toplu taşıma olan yerlerde kaldırılması” gibi tasarruf önlemleri bulunuyor.

Kamu binaları: Tasarruf paketinde kabu binalarına ilişkin harcamalar konusunda ise “deprem riski hariç, yeni hizmet binası alımının/ yapımının 3 yıl süreyle durdurulması”, “yeni bina kiralanmaması, mevcut kiralamaların bir takvimle sonlandırılması”, “doğal afet ve güvenlik hariç, yeni lojman ve sosyal tesis alımı/ yapımı ve kiralanmasının süresiz olarak yasaklanması” ve “savunma ve güvenlik hariç, mevcut sosyal tesislerin ekonomiye kazandırılması” dâhil çeşitli adımlar atılacağı ifade ediliyor.

Üç yıl boyunca kamuda yeni personel istihdamının emekli olanlarla sınırlandırılacağının duyurulduğu pakette, “kamuda esnek ve uzaktan çalışma modellerinin geliştirilmesi” yönündeki hedeften de bahsedilerek “home office” düzenine geçişe yönelik çalışmaların da sinyali veriliyor.

Enerji ve atık yönetimi: Hükümetin hazırladığı pakette, “sokak ve cadde ışıklandırmasında LED dönüşümünün hızlandırılması”, “kamu bina ve tesislerinde enerji verimliğini artıran uygulamalar geliştirilmesi, yenilenebilir enerji kaynaklarından faydalanılması” ve “ekonomik değeri olan atıkların, bedeli karşılığında her yıl değerlendirilmesinin zorunlu hâle getirilmesi” gibi tasarruflar da yer alıyor.

Hizmet içi eğitim ve yurt dışı geçici görevler konusunda alınacak tasarruf tedbirleri arasında ise “hizmet içi eğitim, toplantı vb. faaliyetlerin kamu tesislerinde yapılması”, “yurt dışı geçici görevlerin sınırlandırılması, görevlendirmelerin asgari seviyede tutulması” ve “yurt dışı geçici görev harcamalarının bütçe başlangıç ödeneğini aşmaması, bu harcama kalemine ödenek aktarımının yasaklanması” bulunuyor.

Uluslararası toplantılar ve milli bayramlar hariç; gezi, kokteyl, yemek vb. faaliyet düzenlenmeyeceğinin belirtildiği pakette, “ajanda, takvim, plaket, eşantiyon türü hediyelerin verilmesinin” yasaklanacağı ve “zorunlu hâller hariç, demirbaş alımlarının üç yıl süreyle durdurulacağı” ifade ediliyor.

Haberleşme ve iletişim giderlerine ilişkin tedbirler arasında “e-yazışma sistemine geçişin tamamlanması”, “tebligatlarda elektronik tebligat sistemleri kullanılması”, “kurumsal arşivlerin elektronik ortama taşınması” ve “yayın, rapor vb. tanıtım amaçlı doküman basımının yapılmaması” yer alıyor.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, açıklanan paketle ilgili olarak “Kamunun tasarruf yapması, verimliliği artırması, daha az bütçe açığına, daha az kamu borçlanmasına ve faiz yüküne, daha az cari açığa yol açacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

Yılmaz, “Kanuni düzenleme gerektiren hususlarda parti farkı gözetmeksizin tüm grupların desteğini beklediğimizi özellikle ifade etmek istiyorum” diye ekledi.

Paylaşın

İstanbul’da Yaşayan Annelerin Gündemi Ekonomik Sorunlar

2023 yılının ilk üç ayında İstanbul’da yaşayan annelerin ev içi gündemi yüzde 52,2 ile ekonomik sorunlar ve yüzde 17,8 ile 31 Mart’ta yapılan yerel seçimler oldu.

Ekonomik sıkıntılar altında, İstanbul’da yaşayan annelerin yalnızca yüzde 39’u eğer isterse iki günde bir etli yemek yiyebileceğini, yüzde 33,6’sı yeni kıyafet alabileceğini, yüzde 30,7’si yılda bir haftalık tatil yapabileceğini düşünüyor.

İstanbul’da yaşayan annelerin yüzde 33,1’i çalışıyor, yüzde 66,9’u ise çalışmıyor. Çalışmayan annelerin yüzde 65,2’sinin çalışmama sebebi ev işleri ve bakım emeğiyken, diğer sebepler arasında iş bulamama (yüzde 5,6) ve aile izni olmaması (yüzde 1) bulunuyor.

İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Başkanı Dr. Buğra Gökce, İPA’nın hazırladığı ‘İstanbul’da Anne Olmak’ raporunun ayrıntılarını paylaştı. Gökçe, İstanbul’da yaşayan annelerin temel gündeminin ekonomi olduğunu belirtti.

Gökce, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Annelerimizin hayatını kolaylaştırmak için yeni yatırımlar, yeni atılımlarla çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

Gökce’nin açıklaması şöyle: İstanbul’da yaşayan annelerin gündemi ekonomi ipaistanbul tarafından yayınlanan “İstanbul’da Anne Olmak” raporuna göre:

Yılın ilk 3 ayında İstanbullu annelerin ev içi gündemi yüzde 52,2 ile ekonomik sorunlar ve yüzde 17,8 ile 31 Mart yerel seçimleri oldu.

Ekonomik sıkıntılar altında, İstanbullu annelerin yalnızca yüzde 39’u eğer isterse iki günde bir etli yemek yiyebileceğini, yüzde 33,6’sı yeni kıyafet alabileceğini, yüzde 30,7’si yılda bir haftalık tatil yapabileceğini düşünüyor.

İstanbullu annelerin yüzde 33,1’i çalışıyor, yüzde 66,9’u ise çalışmıyor. Çalışmayan annelerin yüzde 65,2’sinin çalışmama sebebi ev işleri ve bakım emeğiyken, diğer sebepler arasında iş bulamama ( yüzde 5,6) ve aile izni olmaması ( yüzde 1) bulunuyor.

İstanbul’da annelerin hayatını kolaylaştırmak ve annelere destek olmak için istanbulbld çok önemli adımlar attı:

İBB’nin “Yenidoğan Destek Paketi”nden 28.788 anne, “Yuvamız İstanbul Hizmeti”nden 10.000’den fazla anne ve “İstanbul Bebek Projesi”nden 5.713 anne faydalandı. Toplam 69.607 Anne-Bebek Destek Paketi, ihtiyaç sahibi ailelere ulaştırıldı.

Anne Kart uygulamasıyla 0-4 yaş çocuk anneleri, İstanbul’da ücretsiz toplu taşıma hakkı kazandı. Anne Kart uygulamasından yararlananların sayısı 650 bini aştı.

Günümüz ulaşım fiyatları üzerinden hesaplandığında geçtiğimiz 4 yılda Anne Kart sayesinde 3 Milyar 484 Milyon TL annelerimizin cebinde kaldı. Annelerimizin hayatını kolaylaştırmak için yeni yatırımlar, yeni atılımlarla çalışmaya devam edeceğiz.

Paylaşın

Ekonomistlerden Tasarruf Paketi Yorumu: İşe Yaramaz

İktisatçı Mahfi Eğilmez, Mehmet Şimşek’in açıkladığı kamuda tasarruf programına ilişkin yaptığı değerlendirmede, tasarruflar paketinin Saray harcamalarını kapsamadığı sürece işe yaramayacağını söyledi.

Haber Merkezi / Mahfi Eğilmez, “Kamu kesimi için hazırlanan tasarruf paketini hızlıca gözden geçirdim. Doğru önlemler var. Bununla birlikte tasarruf önlemleri saray harcamalarını, uçaklarını, konvoylarını, korumalarını kapsamadığı sürece fazlaca işe yaramaz. Koyanların uymadığı kurallara kimse uymaz” ifadelerini kullandı.

Ekonomim yazarı Şeref Oğuz, açıklanan tasarruf programının hüsran olduğunu belirterek, “Dağ fare doğurdu. Maliye Bakanı tasarruf paketini açıkladı, sonuç hüsran. Özetle tasarrufu; merkezi idare yerine yerel yönetimler, kamu yerin özel sektör, iktidar yerine vatandaş yapsın” dedi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek kamuda tasarruf paketinin detayları için kameralar karşısına geçti.

Mehmet Şimşek, “Program çerçevesinin en önemli önceliği hayat pahalılığını bir sorun olmaktan çıkarmak. Paket ile dezenflasyon sürecine katkı sağlayacağız” dedi. Kamuda tasarruf tedbirlerinin üç ayağı olduğunu belirten Mehmet Şimşek, “Kamuda tasarruf, bütçede harcama disiplini, kamu yatırımları” ifadelerini kullandı.

İktisatçı Mahfi Eğilmez, tasarruflar paketinin Saray harcamalarını kapsamadığı sürece işe yaramayacağını belirtti. Eğilmez, “Kamu kesimi için hazırlanan tasarruf paketini hızlıca gözden geçirdim. Doğru önlemler var. Bununla birlikte tasarruf önlemleri saray harcamalarını, uçaklarını, konvoylarını, korumalarını kapsamadığı sürece fazlaca işe yaramaz. Koyanların uymadığı kurallara kimse uymaz” ifadelerini kullandı.

Ekonomim yazarı Şeref Oğuz, açıklanan tasarruf programının hüsran olduğunu belirterek, “Dağ fare doğurdu. Maliye Bakanı tasarruf paketini açıkladı, sonuç hüsran. Özetle tasarrufu; merkezi idare yerine yerel yönetimler, kamu yerin özel sektör, iktidar yerine vatandaş yapsın” dedi.

Ekonomist İris Cibre ise olmasın gerekenlerin tasarruf paketi diye açıklandığını ifade etti. Cibre, programın 3 yıl olarak belirlenmesinin sebebi olarak da seçimleri işaret etti.

İris Cibre, “Aslında, hep olması gerekeni, Tasarruf Paketi olarak açıkladılar. Olması gerekeni 3 yıl yani seçime kadar sürdürecekler. Kulağımıza fısıldanan 100 Milyar TL. Fakat, açıklanan bir rakam olmadı. Ne kadar tasarruf edilecek? Etkisi ne olacak? Bilmiyoruz” dedi.

TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Fatih Özatay, “Tasarruf tedbirleri açıklandı. Genellikle olumlu. Eksikler: Etkisi ne olacak? Bütçe açığını GSYH’ye oranla ne kadar düşürecek? (Belki ayrıntı sonradan gelecektir). Döviz cinsinden ya da kura endeksli gelir garantilerine ilişkin bir şey yok. Neden? Kamu personeli servisleri kaldırılıyor(sözleşmeler bitince). Lojmanlar azaltılıyor; kiraları artırılıyor. Memura yük” ifadelerini kullandı.

“Fakire yüklenmeye devam”

Vergi Uzmanı Ozan Bingöl, “Yanlış ekonomi politikalarının sonucunda KKM diye ortaya çıkarılan ucube bir sistemin iki yılda bu ülkeye maliyeti 1 trilyon 58 milyar 285 milyon liradır. Bu paraya vazgeçilen vergiler dahil değildir! Acaba sadece iki yılda oluşan bu zararı eşantiyonla, ajandayla, baskı ciltle, daha dün çerez parası diye nitelendirdiğiniz makam araçlarında yapılacak tasarrufla telafi etmeyi planlıyorsanız çok yanılıyorsunuz. Bütçeye verilen hasar sandığınızdan ve kamuoyuna yansıttığınızdan çok daha fazla!” dedi.

Ekonomi yazarı Seçluk Geçer, “Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in Kamuda Tasarruf paketinden anladığım… ZENGİNDEN KESEMİYORUZ FAKİRE YÜKLENMEYE DEVAM !!!” ifadelerini kullandı.

Ekonomist Dr. M. Murat Kubilay ise, “1- Hedeflere yönelik somut veri ve sayısal hedefler yok. 2- Kamu maliyesindeki son yıllardaki hızlı kötüleşmenin sorumlularından hesap sorma yok. 3- Programı açıklayan, milyarlarca dolar Hazine garantisinin verildiği dönemin maliye bakanı. 4- Kamuoyunda tepki gören ancak devlet bütçesine etkisi küçük olan taşıt ve kira giderleri ön planda. 5- İç ve dış olağanüstü şoklara karşı uygulanacak B planı yok. 6- Gelecekteki devasa sosyal güvenlik açığı üzerine ikna edici çalışma yok” dedi ve ekledi:

“7- Uzun vadeli ve TÜFE’ye endeksli tahvil stokunun yıpratıcı etkisine çözüm yok. 8- Kamu personel sayısı sınırlanıyor, en çok alım yapan AKP ve sağlık ile eğitimde açık büyük. 9- Paketin görünmeyen gücü ise bu eleştirileri işine gelmediği için yapmayan veya istese bile yapacak kapasitede olmayan, devlet ile hükumet ayrımının muğlaklaştığı bu dönemin PİYASA KANZİLERİ olacak. Bizi partizanlıkla suçlayıp 3 yıla enflasyon tek hane diye bağıracaklar. Hedef tutmadıklarında da Nureddin Nebati daha mı iyiydi diyecekler.”

Murat Muratoğlu ise hükümetin duyurduğu paketi “Normal bir ülkede olması gerekenleri ‘tasarruf’ diye böyle yuttururlar adama!” diyerek eleştirdi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yalçın Karatepe ise “Bilin bakalım ne yok? Kamu İhale Kanununu değiştirerek ihaleleri rekabetçi yapacak düzenleme yok, KÖİ kapsamında döviz üzerinden yapılan garanti ödemelerin indirilmesi yok…” dedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat, “Enflasyonun sebebini vatandaşın tüketimi olarak gören Şimşek, bütçe açığının nedenini de memurlar olarak görüyor” diye konuştu.

Paylaşın

İYİ Parti’de İstifa Dalgası Devam Ediyor!

31 Mart’ta yapılan yerel seçimlere “hür ve müstakil” giren ve seçimlerde büyük bir hezimet yaşayan İYİ Parti’de İsmail Tatlıoğlu, partisinden istifa ettiğini duyurdu.

Haber Merkezi / İsmail Tatlıoğlu, istifa açıklamasında, “İlk günden itibaren onurla yer aldığım, heyecanla hizmet ettiğim bu siyasal süreci kendi açımdan sürdürülebilir bulmuyorum. Bu nedenle İYİ Parti mensubiyetimi sonlandırıyorum” ifadelerini kullandı.

Eski İYİ Parti TBMM (Türkiye Büyük Millet Meclisi) Grup Başkanı ve 27. Dönem Bursa Milletvekili İsmail Tatlıoğlu partisinden istifa etti.

İstifasına ilişkin yazılı bir açıklama yayımlayan Tatlıoğlu, “Gelinen noktanın önümüzdeki zaman diliminde daha doğru yorumlanacağını düşünüyorum. İlk günden itibaren onurla yer aldığım, heyecanla hizmet ettiğim bu siyasal süreci kendi açımdan sürdürülebilir bulmuyorum. Bu nedenle İYİ Parti mensubiyetimi sonlandırıyorum” dedi.

Tatlıoğlu’nun açıklaması şöyle: “İYİ Parti’nin kuruluş ve parlamentoya taşınma süreci, milletimizin demokrasi arzusunun parlak bir yansımasıdır. Demokratik siyasi birikimimize ciddi bir katkıda bulunulmuş, çok ayrıcalıklı bir not düşülmüştür. En başından itibaren ülkesi için bir umut inşa etmek, yeni bir hikaye yazmak amacıyla ileriye çıkmış cesur insanları saygı ve hürmetle selamlıyorum.

Gelinen noktanın önümüzdeki zaman diliminde daha doğru yorumlanacağını düşünüyorum. İlk günden itibaren onurla yer aldığım, heyecanla hizmet ettiğim bu siyasal süreci kendi açımdan sürdürülebilir bulmuyorum. Bu nedenle İYİ Parti mensubiyetimi sonlandırıyorum. (Kongre hassasiyeti nedeniyle ertelenmiş bir karardır). Devam eden arkadaşlara başarılar diliyorum. Bu vesileyle, başta Kurucu Genel Başkan olmak üzere, ayrılan veya devam eden, birlikte yürüdüğümüz, birlikte çalıştığımız bütün arkadaşlarıma ayrı ayrı teşekkür ediyorum.”

Paylaşın

2023 Yılında 6 Milyon 379 Bin Tapu Haczedildi

Giderek derinleşen ekonomik kriz, yurttaş için artık katlanılamaz hal alırken, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre, 2023’te tapulara yönelik 6 milyon 379 bin e-haciz işlemi uygulandı.

2020 yılında tapular üzerinde toplam 3 milyon 737 bin 827 adet haciz tesisi gerçekleştirilirken bu sayı 2021 yılında yüzde 45 artarak 5 milyon 431 bin 29’a ulaştı. 2022 yılında tapular üzerinde uygulanan e-haciz sayısı ise 5 milyon 572 bin 805 olarak kayıtlara geçti.

Giderek derinleşen ve milyonlarca kişiyi yoksulluğa mahkûm eden ekonomik kriz, yurttaş için artık katlanılamaz hal aldı. Borcunu ödeyemeyen yurttaş sayısı Türkiye’deki ekonomik krizin yakıcı etkisini gözler önüne sererken Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün verileri ise korkunç tabloya ayna tuttu.

Birgün’den Mustafa Bildircin‘in haberine göre 2023 yılında tapular üzerinde uygulanan e-haciz sayısının 6 milyonu aştığı öğrenildi.

Müdürlüğün, 2020, 2021, 2022 ve 2023 yıllarına yönelik e-haciz verileri ise dikkati çekti. Resmi verilere göre, 2020 yılında tapular üzerinde toplam 3 milyon 737 bin 827 adet haciz tesisi gerçekleştirilirken bu sayı 2021 yılında yüzde 45 artarak 5 milyon 431 bin 29’a ulaştı. 2022 yılında tapular üzerinde uygulanan e-haciz sayısı ise 5 milyon 572 bin 805 olarak kayıtlara geçti.

Paylaşın

Kamuda Tasarruf Paketinde Neler Var? Bakan Şimşek Açıkladı

Kamuda tasarruf paketinin detayları için kameralar karşısına geçen Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Program çerçevesinin en önemli önceliği hayat pahalılığını bir sorun olmaktan çıkarmak. Paket ile dezenflasyon sürecine katkı sağlayacağız” dedi.

Kamuda tasarruf tedbirlerinin üç ayağı olduğunu belirten Mehmet Şimşek, “Kamuda tasarruf, bütçede harcama disiplini, kamu yatırımları” ifadelerini kullandı:

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek kamuda tasarruf paketinin detayları için kameralar karşısına geçti.

Gazete Duvar’ın aktardığına göre; Cevdet Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen toplantıda, “Son dönemlerde yaşanan gelişmeler bu alanda daha geniş bir çerçevede ve daha güçlü adımlar atma ihtiyacını ortaya çıkarmıştır. Kamunun tasarruf yapması ve verimliliği artırması daha az bütçe açığına, daha az kamu borçlanmasına ve faiz yüküne, makro tasarruf oranımızın artmasına ve daha az cari açığa yol açacaktır. Talep yönlü katkısının yanı sıra, bitme aşamasına yakın projelere, sulama ve rekabet gücünü artırıcı altyapılara yoğunlaşan kamu yatırımları arz yönlü artışla da enflasyon ile mücadelemizi güçlendirici etkide bulunacaktır” ifadelerini kullandı.

Orta vadeli programın enflasyonu düşürmeye yönelik politikalarının belirgin sonuçlarını bu yılın ikinci yarısında görmeye başlayacaklarını söyleyen Yılmaz, “Gelecek yıl yüzde yirminin altında, 2026 yılında ise tek haneli enflasyona ulaşmaya kararlıyız. Geçmişte başardık, yine başaracağız. Bunu sağlarken büyümeyi, istihdamı ve sosyal dengeleri azami oranda gözetmeye devam edeceğiz. Amacımız, istikrar içinde büyümek ve kalıcı sosyal refah artışı sağlamaktır. Bu paket ve izleyen diğer çalışmalarımızla geçen yıl olduğu gibi bu yıl da bütçe açığının milli gelire oranını başlangıçta öngörülenin altında gerçekleştirmeyi planlıyoruz” dedi.

“Kamuda tasarruf tedbirlerinin üç ayağı var”

Yılmaz’ın ardından Bakan Mehmet Şimşek konuşmayı devraldı. Şimşek, en önemli önceliklerinin hayat pahalılığını bir sorun olmaktan çıkarmak olduğunu söyleyerek, “Yani enflasyonu düşük tek haneli rakamlara indirmek. Enflasyonla mücadelede tabii ki çalışmalar uyum içerisinde yürütülüyor. Bugün açıklayacağımız paketle ve yakında açıklayacağımız ilave tedbirlerle dezenflasyon sürecine katkıda bulunacağız. Paketi bu perspektifle hazırladık. AK Parti hükümetlerinin en önemli özelliklerinden biri mali disiplindir. 20 yıllık performansa baktığınız zaman bunu göreceksiniz. Bu bizim ilk tasarruf paketimiz değil, son paket de olmayacak. Önümüzdeki dönemde birçok adım atacağız. 3 önemli husus var. OVP’ye uygun olarak verimi artırmayı amaçlayarak tasarruf yapmayı amaçlıyoruz. Güçlü bir izleme ve raporlama olacak. Sonuncu olarak tüm kurumları kapsayacak” ifadelerini kullandı.

3 önemli husus olduğunu belirten Şimşek, “OVP’ye uygun olarak verimi artırmayı amaçlayarak tasarruf yapmayı amaçlıyoruz. Güçlü bir izleme ve raporlama olacak. Sonuncu olarak tüm kurumları kapsayacak. Ekonomik temelleri sağlamlaştırmak istiyoruz. Programı sağlamlaştırıyoruz. Tasarruf üzerinden dezenflasyona destek vereceğiz. Ambulans, savunma ve güvenlik gibi alanlardaki zorunlu ihtiyaçlar hariç, kamuda yeni araç satın almayı ve kiralamayı 3 yıl durduruyoruz. İhtiyaç fazlası ve ekonomik ömrünü tamamlamış taşıtlar tasfiye edilecek. Savunma ve güvenlik hariç, kamuda personel servisi hizmetinin toplu taşımı olan yerlerde kaldırılacak. Bütçe dışı kaynaklardan taşıt kullanımını da sıkı kurallara tabi tutulacak. Kanunla izin verilenler hariç yabancı menşeili araç kullanımı yasaklanacak” dedi.

3 yıl süreyle yeni hizmet binası alımı ve yapımının durdurulacağını belirten Şimşek, “Yeni bina kiralanmayacak. Yeni lojman ve sosyal tesis alımı/yapımı yasaklanacak. Mevcut tesisler ekonomiye kazandırılacak” diye konuştu.

Kamudaki personel sayılarına ilişkin de konuşan Şimşek, “3 yıl boyunca emekli olanlar kadar kamuya yeni personel alınacak. Destek personeli sayısı azaltılacak. Esnek ve uzaktan çalışma modelleri geliştirilecek. Kamu çalışanlarının yönetim kurulu ücretlerine sınırlama getiriyoruz. Sadece bir yerden yönetim kurulu ücreti alınabilecek, ücretlere üst sınır getireceğiz” ifadelerini kullandı.

Bakanlıkların yurtdışı teşkilatlarının gözden geçirileceğini ifade eden Şimşek, “Tüm taşra teşkilatı etkinlik esasıyla gözden geçirilecek. Hizmet içi eğitim, toplantı vb faaliyetler kamu tesislerinde yapılacak. Yurt dışı geçici görevler sınırlandırılacak. Bu kaleme başka ödeneklerden aktarım yapılamayacak. Sokak ve cadde ışıklandırılmasında LED dönüşümü hızlandırılacak. Kamu binalarında enerji verimliliği artırılacak. E-yazışma sistemine geçiş tamamlanacak. Tebligatlarda elektronik sisteme geçilecek. Kurumsal arşivler elektronik ortama taşınacak. Yayın, rapor vb. tanıtım amaçlı dokümanlar basılmayacak” diyerek tasarruf başlıklarının açıklanmasına devam etti.

“Temsil ve tanıtma ödeneklerinde yüzde 25 kesinti yapılacak. Uluslararası toplantılar ve milli bayramlar hariç; gezi, kokteyl, yemek vb faaliyet düzenlenmeyecek. Eşantiyon hediyeler yasaklanacak. Demirbaş alımları 3 yıl süreyle durdurulacak. Mal ve hizmet alım ödeneklerinde yüzde 10 kesinti, yatırım ödeneklerinde yüzde 15 kesinti uygulanacak. Tek seferlik gelire dayalı kalıcı harcama programları başlatılamayacak. Verimsiz harcamalara son verilecek. Kamu yatırımlarında önceliklendirmeye gidilecek. Fiziki ilerlemesi yüzde 75’in üzerinde olan yatırım projeleri, deprem riski olan projeler, deprem bölgesinde planlanan projeler, gıda arzını artıran projeler, yeşil ve dijital dönüşüm ile OSB liman-demiryolu bağlantı projeleri önceliklendirilecek. Zorunlu haller dışında yeni proje olmayacak.”

“Tasarruf paketinin izlenmesi Hazine ve Maliye Bakanlığı ile idareler tarafından sağlanacak. İstisnasız tüm kamu personelleri uymak zorunda. İzleme, denetim, raporlama ve yaptırım yapılacak. İdari yaptırım ve para cezası uygulanacak.”

Geçtiğimiz hafta Kabine Toplantısı sonrasında açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da kamuda ciddi bir tasarruf adımı atılacağını belirtmişti. Erdoğan kamuda tasarrufa ilişkin “Enerji faturamız büyümemize paralel olarak kabarıyor. Üretim, yeni pazarlara ihraç ederek, içeride tasarruf kültürünü yaygınlaştırmamız gerekiyor. Daha az kaynak kullanarak daha büyük etki oluşturacak projelere ağırlık vereceğiz. Buna kamu olarak inşallah biz öncülük ve rehberlik edeceğiz” demişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan “Kamuda taşıtlar, binalar, haberleşme giderleri, cari harcamalar, hizmet içi eğitim, yurt dışı seyahat, kamu istihdamı gibi alanda tasarruf kültürünü güçlendirecek adımlar atacağız. Hem vatandaşlarımıza sunulan hizmetlerin kalitesini artıracağız. Ekonomi yönetimimizi bu konuda gerekli çalışmaları tekemmül ettirmek için talimatlandırdım” diye eklemişti.

Paylaşın