Fenerbahçe, Ligde Kazanmasını Bildi

Süper Lig’in 32. hafta karşılaşmasında Fatih Karagümrük ile Fenerbahçe, Atatürk Olimpiyat Stadı’nda karşı karşıya geldi. Hakem Tugay Kaan Numanoğlu’nun yönettiği karşılaşmadan Fenerbahçe, 2-1 galip ayrıldı.

Haber Merkezi / Fenerbahçe’ye galibiyeti getiren golleri, 49. dakikada Edin Dzeko ve 57. dakikada Michy Batshuayi kaydetti. Fatih Karagümrük’ün tek golünü ise 45+1. dakikada Can Keleş attı.

Fenerbahçe, bu galibiyet ile puanını 85’e çıkarırken, Fatih Karagümrük ise 30 puanda kaldı.

Karşılaşmadan dakikalar

13. dakikada sol kanatta topla buluşan Levent Mercan, iki rakibinden sıyrılıp penaltı noktasındaki Eysseric’e pasını aktardı. Bu futbolcunun gelişine şutunda meşin yuvarlak üstten dışarı çıktı.

29. dakikada Levent Mercan’ın soldan pasında ceza sahası dışında topla buluşan Rohden uzaktan çok sert vurdu, kaleci Livakovic bu pozisyonda meşin yuvarlağa 2 hamlede sahip oldu.

32. dakikada Eysseric’in ara pasında kaleci Livakovic ile karşı karşıya kalan Güven Yalçın, çalım denemek istedi ancak Livakovic ceza yayı üzerinde topu ayağıyla çeldi. 40. dakikada Rohden’in pasıyla sağ taraftan hareketlenen Can Keleş’in içe doğru hareketlenerek ceza yayının gerisinden sert şutunda kaleci Livakovic meşin yuvarlağı kornere çeldi.

45+1. dakikada Güven Yalçın’ın pasında ceza yayının gerisinde topla buluşan Bertolacci rakibiyle girdiği ikili mücadelede yerde kaldı. Pozisyonun devamında ceza sahası içinde topu önünde bulan Ryan Mendes, pasını bekletmeden Can Keleş’e aktardı. Bu oyuncunun ceza sahası içi sağ çaprazından çektiği şutta meşin yuvarlak ağlarla buluştu. 1-0

49. dakikada sağ kanatta topu kazanan Dzeko, Fred ile yaptığı verkaç sonrası sağ kanattan ceza sahasına girdi ve yakın köşeye sert bir vuruşta topu ağlara gönderdi.

54. dakikada sağ taraftan topla beraber ceza sahasına ilerleyen Osayi-Samuel, Ceccherini ile girdiği ikili mücadele sonrası yerde kaldı. Önce oyunu devam ettiren hakem Tugay Kaan Numanoğlu ardından VAR tavsiyesiyle pozisyonu inceledi.

57. dakikada hakem pozisyonu VAR’da izledikten sonra penaltı noktasını gösterdi. 58. dakikada penaltıda topun başına geçen Batshuayi kendi soluna doğru sert bir vuruş yaptı ve topu ağlarla buluşturdu.

69. dakikada İrfan Can Kahveci’nin pasında ceza sahası içi sağ çaprazında topla buluşan Batshuayi’nin sert vuruşunda kaleci Sirigu meşin yuvarlağı çeldi. 77. dakikada Ryan Mendes, Fred ile girdiği ikili mücadelede yaptığı müdahale sebebiyle kırmızı kart görerek oyundan ihraç edildi.

86. dakikada sağ kanattan çalımlarla gelen İrfan ceza sahasına giren İrfan, Valentin Eysseric’in müdahalesiyle yerde kaldı. Hakem penaltı noktasını gösterdi. 89. dakikada karşılaşmanın hakemi pozisyonu VAR’da izledikten sonra penaltı kararını iptal etti.

Stat: Atatürk Olimpiyat

Hakemler: Tugay Kaan Numanoğlu, Ceyhun Sesigüzel, Serkan Çimen

Fatih Karagümrük: Salvatore Sirigu, Davide Biraschi, Federico Ceccherini, Koray Günter (Nazım Sangare dk. 82), Levent Mercan, Marcus Rohden, Andrea Bertolacci (Markao dk. 68), Can Keleş (Kevin Lasagna dk. 82), Valentin Eysseric, Ryan Mendes, Güven Yalçın (Adnan Uğur dk. 72)

Fenerbahçe: Dominik Livakovic, Bright Osayi-Samuel, Serdar Aziz (Becao dk. 72), Çağlar Söyüncü, Ferdi Kadıoğlu, İsmail Yüksek, Rade Krunic (Michy Batshuayi dk. 46), Fred (Miha Zajc dk. 90+1), İrfan Can Kahveci (Mert Müldür dk. 90+1), Dusan Tadic, Edin Dzeko (Serdar Dursun dk. 90+6)

Goller: Can Keleş (dk. 45+1) (Fatih Karagümrük), Edin Dzeko (dk. 49), Michy Bathsuayi (dk. 57 pen.) (Fenerbahçe)

Kırmızı kartlar: Ryan Mendes (dk. 77), Valentin Eysseric (dk. 90+7) (Fatih Karagümrük)

Paylaşın

Çiftçinin Kredi Borcu Bir Yılda Yüzde 75 Arttı

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “2023 yılının şubat ayında tarım sektörünün bankalara olan borcu 363 milyar 395 milyon TL iken, 2024 yılının aynı ayında bu rakam yüzde 75 artarak 637 milyar 438 milyon TL’ye yükseldi. Tarım sektörünün takipteki kredi tutarı ise 2 milyar 262 milyon TL olarak gerçekleşti” dedi.

Ömer Fethi Gürer, “Çiftçiye 2024 yılında toplam 91.1 milyar destek verilmesi beklenirken sadece çiftçinin kullandığı mazottan 43.6 milyar vergi alınacak. Ayrıca çiftçiye verilecek mazot desteğinin yaklaşık 3 katı çiftçiden vergi olarak geri alınmış olacak” ifadelerini kullandı.

Birgün’de yer alan habere göre; Tarım ve hayvancılıkta kendi kendine yeten ülke konumundaki Türkiye, AKP iktidarında yanlış politika ve tercihler nedeniyle dışa bağımlı bir ülke konuma düştü. Kontrolsüz ithalat nedeniyle zarar eden yerli üreticilerin büyük bir bölümü üretimden çekildi.

Üretimde kalmayan çalışanlar ise yüksek girdi maliyetleri altında eziliyor. Borçlanarak üretim yapmaya çalışan çiftçilerin kredi borcu son bir yılda yüzde 75 artarak 637,4 milyar TL’ye kadar yükseldi.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verileri Türkiye’nin bir çok alanda kendine yeterli üretimi yapamadığını ortaya koyuyor. Türkiye, tarımsal ürünlerde meyve ve sebzede kendine yeterli üretim yaparken yağlı tohum, bakliyat gibi ürün gruplarında kendine yeterli üretimi yapamıyor. Yağlı tohumlardan soya da Türkiye ihtiyacının ancak yüzde 5,2’si kadar üretiyor. Kalan yüzde 94,8’lik kısmı dışarıdan ithalatla karşılıyor.

Kolzade (kanola) kendine yeterlilik oranı yüzde 47,9 olurken daha önce yüzde 60’ın üzerinde olan ayçiçeğinde kendine yeterlilik oranı yüzde 51,3’e geriledi. Türkiye’nin kendine yeterli olamadığı ürünler arsında yüzde 60,2 yeterlilik derecesi ile yeşil mercimek, yüzde 74,3 ile pirinç, yüzde 85,8 ile mısır, yüzde 85,9 ile kırmızı mercimek var. Arpada kendine yeterlilik yüzde 90, kuru fasulyede yüzde 91,4 olarak gerçekleşti.

TÜİK verileri hayvancılık alanında da üretimin giderek gerilediğini gösteriyor. TÜİK verilerine göre, 2023 yılı büyükbaş hayvan sayısı bir önceki yıla göre yüzde 2,6 azalarak 16 milyon 583 bin olurken, küçükbaş hayvan sayısı ise bir önceki yıla göre yüzde 6,9 azalarak 52 milyon 362 bin oldu.

Sektör temsilcilerine göre özellikle 2015 yılı sonrası artan kontrolsüz ithalat üretim dengelerini bozdu. İthalat yerli üretici zarar etmesine sebep verdi ve kırsaldaki üretim rekabet edemeyince yerli üretici üretimden çıktı. Küçük aile işletmeleri azaldı ve farklı iş kollarına yönelen yerli üretici, artan maliyetler nedeniyle üretime geri dönmek istemiyor. Üretimin azalması gıda enflasyonu konusunda Türkiye’yi dünyadan ayrıştırıyor.  Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilere göre dünya çapında gıda fiyatları mart ayında yıllık yüzde 7,7 geriledi. Aynı dönemde Türkiye’de yıllık gıda enflasyonu ise yüzde 70,5 olarak kaydedildi.

Yüksek maliyetlerden dert yanan besiciler, çözüm bulunmadığı taktirde hayvancılığın bitme tehlikesiyle karşı karşıya kalacağını belirtiyor. Besicilerin önemli girdi kalemlerinden yem fiyatlarındaki artış dikkat çekiyor. Sığır besi yemi 2024 yılında standart pelet yüzde 12,90 artışla 4 bin 465 TL, çuval fiyatı 223,27 TL; kuzu büyütme yemi pelet 5 kilogaram 444,50 TL, 1-2 aylık kuzu yemi 640 TL, koyun- keçi süt yemi 595 TL’ye kadar çıkmış durumda. Elazığ’da 30 yıldır küçükbaş hayvan besiciliği yapan Burhan Ayın, özellikle son iki yıldır kâr elde edilemediğine dikkat çekti.

Ayın, “Bu sene için yem fiyatları yüksek. Sadece o da değil, çoban aylıkları, ilaçlar ve ot fiyatları da yüksek. Fiyatlar geçen seneye göre yüzde 200-300 oranında artmış durumda. Maliyetlerden dolayı sayıyı çoğaltamıyor her defasında azaltıyoruz.  Bölgede hayvan kalmadı. Yem fiyatlarının yüksek olması ve göçten dolayı insanlar hayvanlarını sattı. Eskiden bu köyde 10 bin küçükbaş hayvan vardı şuan köydeki 12 kişinin kısıtlı sayıda hayvanı kaldı” ifadelerini kullandı.

CHP’li Gürer: Çiftçinin kredi borcu katlandı 

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, tarım sektörünün kredi borçlarının bir yılda yüzde 75 arttığını ve çiftçilerin borçlanarak üretim yapmaya çalıştığını vurguladı. Gürer ayrıca tarımsal desteklemelerin yetersiz olduğunu, yaptığı mazot hesabıyla ortaya koydu.

Gürer, “2023 yılının şubat ayında tarım sektörünün bankalara olan borcu 363 milyar 395 milyon TL iken, 2024 yılının aynı ayında bu rakam yüzde 75 artarak 637 milyar 438 milyon TL’ye yükseldi. Tarım sektörünün takipteki kredi tutarı ise 2 milyar 262 milyon TL olarak gerçekleşti” şeklinde konuştu. Çiftçilerin üretimde kalmak için yüksek faizlere karşın borçlanmaya gittiğini belirten Gürer, beklediği geliri alamayan üreticilerin çıkmaza girerek üretimden uzaklaştığını vurguladı.

Gürer, iktidarın çiftçilere destek politikalarını mazot desteği üzerinden verdiği somut bir örnekle eleştirdi. Gürer, “Çiftçiye 2024 yılında toplam 91.1 milyar destek verilmesi beklenirken sadece çiftçinin kullandığı mazottan 43.6 milyar vergi alınacak. Ayrıca çiftçiye verilecek mazot desteğinin yaklaşık 3 katı çiftçiden vergi olarak geri alınmış olacak” diye konuştu.

Paylaşın

“İsrail, İran’a Misilleme Yapmayacak” İddiası

ABD’nin önde gelen gazetelerinden The New York Times, İran’a acil bir misilleme saldırı planı yapan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ABD Başkanı Joe Biden ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesinden sonra planından vazgeçtiğini yazdı.

Haber Merkezi / The New York Times’ın habere göre, İsrail savaş kabinesinin bazı üyeleri de bir karşı saldırı başlatma taraftarıydı, ancak Netanyahu’nun Biden ile görüşmesine ek olarak İran’ın ciddi bir zarar vermemesi, bu planın iptal edilmesine yol açtı.

İran devlet televizyonuna konuşan İran Genelkurmay Başkanı General Muhammed Bagheri, İsrail’in karşılık vermesi halinde Tahran’ın “çok daha büyük” bir karşılık vereceğini belirtti.

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ise, İsrail’i “pervasız” bir misillemeye karşı uyardı. Reisi, İsrail’in veya müttefiklerinin “pervasız bir eylemde” bulunması halinde, “kararlı ve çok daha güçlü bir yanıtla” karşılaşacaklarını belirtti.

İran Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamada İran Devrim Muhafızları’nın İsrail’e “bir ders verdiği” kaydedilirken, “İslam Devrimi’nin güçlü ve bilge liderinin samimi bir vaadi olan saldırganın cezalandırılması gerçekleşmiştir” denildi.

İran ayrıca, Washington’ın İsrail’in misillemesine yardımcı olması durumunda, bölgedeki ABD üslerinin hedef alınacağını kaydetti.

İran’ın BM Misyonu, BM Sözleşmesi’nin öz savunmayla ilgili 51. maddesine atıf yapmış ve “İsrail’e yapılan saldırı sonrası konunun kapandığını” belirtmiş ve İsrail’i “bir başka hata” yapmaması konusunda uyarmıştı.

“Komşularımızı bilgilendirdik”

İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan da katıldığı bir basın toplantısında İran’ın İsrail’e misilleme saldırısında bulunacağı konusunda komşu ülkelere bilgi verildiğini açıkladı.

Abdullahiyan, “Operasyonlarımızdan 72 saat önce bölgedeki dostlarımız ve komşularımızı İran’ın İsrail’e yönelik kararlı, meşru ve vazgeçilmez yanıtı konusunda bilgilendirdik” dedi.

Abdullahiyan ayrıca İran’ın ABD’ye de İsrail’e yönelik saldırılarının “sınırlı” ve meşru müdafaa amaçlı olacağı yönünde bilgi verdiğini söyledi.

İsrail, İran’ın Şam’daki konsolosluk binasına 1 Nisan’da hava saldırısı düzenlemişti. Saldırıda, İran Devrim Muhafızları Ordusundan 2’si general rütbesinde toplam 7 kişi ölmüştü.

İran, İsrail’in konsolosluk saldırısının ülkesinin topraklarına saldırı anlamına geldiğini ve misillemede bulunacaklarını duyurmuştu. İsrail ise İran’ın saldırısına karşılık vereceğini bildirmişti.

İsrail’den İran’a saldırı yanıtı

İsrail Savaş Kabinesi, İran’ın gerçekleştirdiği İHA ve füze saldırılara nasıl yanıt verileceğini görüşmek üzere bir araya geldi. İsrail savaş kabinesi üyesi Benny Gantz, toplantı sonrası yaptığı açıklamada, “İran’a bizim belirlediğimiz zaman diliminde karşılık vereceğiz” dedi.

İsrail Savunma ve Dışişleri Bakanları geçen hafta İran’ın İsrail’e saldırması halde, İsrail’in İran topraklarını vuracağı uyarısı yapmıştı.

İsrail Ordu Sözcüsü Daniel Hagari, düzenlediği basın toplantısında İran’ın İsrail’e yönelik saldırısına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Hagari, İran’ın gerçekleştirdiği saldırıda 300’den fazla füze ve İHA kullanıldığını ve bunların yüzde 99’unun etkisiz hale getirildiğini ileri sürdü.

Paylaşın

AK Parti’de Istakoz Krizi: Partimizden Defolup Gidin

AK Parti İzmir Milletvekili ve Dijital Mecralar Komisyonu Üyesi Şebnem Bursalı, sosyal medya hesabından, Monaco Yat Kulübü’nde yediği ıstakozun fotoğrafını paylaştı. Bursalı’nın ıstakoz paylaşımına, AK Parti MKYK üyesi Mücahit Birinci’den tepki geldi.

Haber Merkezi / Mücahit Birinci, “Milletimiz geçim sıkıntısındayken, millet çareler ararken, devletimiz dişini tırnağına takmış ekonomiyi düzeltmeye çalışırken, siz gidip Monaco’da ISTAKOZ yiyemezsiniz, hadi yediniz bunu paylaşamazsınız! ‘Partimizden defolup gidin kardeşim’ konu bu kadar basit.” diye yazdı.

Birinci mesajının devamında şu ifadeleri kullandı: “O ki paylaştınız, o zaman bu partiden istifa edeceksiniz. Sizin bu tavrınıza, bu ruh halinize hangi parti uygunsa, oraya gideceksiniz! Yer sofralarında kurulmuş, emekle, darbeler, bin bir badireler atlatmış bu partide siz ve sizin gibilere yer yok. Siz burayı babanızın çiftliği zannediyorsunuz, lakin burası halkın bağrından kopmuş, bu milletin öz evladı Recep Tayyip Erdoğan’ın partisidir kardeşim!

Burada artık bu tavırda olanlara yer yok! Biz, size rağmen, sizin gibileri tek tek ayıklayana kadar, ölene kadar Reisimize sahip çıkacağız. Siz, bizim tane tane topladıklarımızı, kamyonu devirerek dökmeye çalışsanız da biz, yılmadan, sizlerden ve sizin gibilerden partimizin izzetini koruyacağız.

Uzun uzun yazardım, sabaha kadar yazardım, ama o fotoğraf, inanın bana, bu kadar yazmayı bile hak etmiyor. Aslında tek cümle yeter: ‘Partimizden defolup gidin kardeşim’ konu bu kadar basit.”

Şebnem Bursalı’ya Mücahit Birinci’nin ardından AK Parti içinden bir tepki de Hatay Milletvekili Abdulkadir Özel’den geldi.

Abdulkadir Özel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Hem halktan sokaktan kopuk hem de yediğini gezdiğini paylaşacak kadar görgüsüz… Görgüsüz kopukları ‘bizimkiler’ ve ‘sizinkiler’ diye ayıranlar hep mahçup olmuştur. Üç vakte kadar ‘sizinkiler’in de kırdıkları saçılır ortaya mahçup olursunuz” dedi.

AK Partili isimden dikkat çeken paylaşım

Şebnem Bursalı’nın paylaşımından sonra AK Partili bir isimden daha dikkat çeken bir paylaşım geldi. Son seçimde Çankırı’dan aday olup kazanamayan eski AK Parti Çankırı Milletvekili Hüseyin Filiz, Maldivler’den fotoğrafını paylaştı. Filiz, paylaşımına “Maldivler güzel ama torunlarla başka güzel” notunu düştü.

Tepkilerin ardından sosyal medyadan eleştirilere cevap yayınlayan Hüseyin Filiz, ‘2018 yılında milletvekilliği görevimi tamamlamış durumdayım ve 2018’den bu güne kadar hiçbir yerde aktif görevim yok (Belediye Başkanlığı adaylığının dışında). Ayrıca 40 yıllık sanayici ve iş adamıyım. Ailemle ve torunlarımla yapmış olduğum bir tatil üzerinden maksatlı, haksız ve haddini aşan sözler söylüyorsunuz, torunlarım hakkında yorumlar yapıyorsunuz. Yapmayın!’ ifadelerini kullandı.

“Çekilin aç Türkler tatilden dönüyor”

Ayrıca Balıkesir’in Sındırgı ilçesinin önceki dönem belediye başkanı AK Partili Ekrem Yavaş, sosyal medya hesabından bayram tatili dönüşü yollarda oluşan yoğunluğu “Çekilin aç Türkler tatilden dönüyor” notuyla paylaştı. Tepkiler üzerine Yavaş söz konusu paylaşımını sildi.

Paylaşın

İsrail’i Vuran İran’ın Ne Tür Silahları Var?

İran, Şam’daki konsolosluk binasına hava saldırısı düzenleyen İsrail’e yönelik beklenen misilleme saldırısını silahlı insansız hava araçları (SİHA) ve füzelerle gerçekleştirdi.

İsrail ordusu, İran’ın saldırıda 200’den fazla insansız hava aracı ve füze kullandığını, bunların “büyük çoğunluğunun” durdurulduğunu açıkladı. Ordu yetkilileri, İran’ın saldırısı sonucu ülkenin güneyinde bir askeri üste hafif hasar meydana geldiğini söyledi.

Saldırının “spesifik hedeflere” yönelik olduğunu açıklayan İran, “konunun kapanmış sayılabileceğini” söyledi ancak İsrail misilleme yaparsa tekrar saldıracağını belirtti.

Peki İran’ın, İsrail ile bir çatışma karşısında askeri ve muharebe gücü ne durumda?

İran’ın ne tür silahları var?

İran’ın onlarca yıldır askeri stratejisi, hassas ve uzun menzilli füzelerin, insansız hava araçlarının ve hava savunmalarının geliştirilmesini ön plana çıkararak, askeri caydırıcılık üzerine inşa edildi.

İran, Basra Körfezi ve Hürmüz Boğazı’ndan geçen gemi trafiğini ve küresel enerji kaynaklarını aksatabilecek sürat tekneleri ve bazı küçük denizaltılardan oluşan büyük bir filo inşa etti.

Askeri uzmanlara göre İran, Orta Doğu’daki en büyük balistik füze ve insansız hava aracı cephaneliklerinden birine sahip. Buna seyir füzeleri ve gemisavar füzelerin yanı sıra menzili 2 bin kilometreye, yakın balistik füzeler de dahil.

Bunlar balistik füzeler Ortadoğu’da İsrail dahil her türlü hedefi vurabilecek kapasite ve menzile sahip.

Basına konuşan İranlı komutanlara göre, Tahran, son yıllarda yaklaşık 1.200 ila 1.550 mil menzilli ve radardan kaçmak için alçaktan uçma kapasitesine sahip geniş bir insansız hava aracı envanterine sahip oldu.

İran, askeri geçit törenlerinde insansız hava araçları ve füze hazinesini sergileyerek bu kapasitesini gizleme yoluna gitmedi. Tahran ayrıca, ürettiği insansız hava araçlarını ihraç etme yoluna gitti.

İran’ın insansız hava araçları Rusya tarafından Ukrayna’da Sudan’daki çatışmalarda kullanılıyor.

İran silahları nereden alıyor?

Uluslararası yaptırımlar İran’ı yüksek teknolojili silahlardan ve yurt dışında üretilen tanklar ve savaş uçakları gibi askeri teçhizattan mahrum bıraktı. İran’ın 1980’lerde Irak’la sekiz yıl süren savaşı sırasında çok az ülke İran’a silah satabildi.

Savaşın sona ermesinden bir yıl sonra 1989’da dini lider Hamaney, Devrim Muhafızlarına yerli bir silah endüstrisi geliştirmeleri için talimat verdi ve bunun için önemli bir mali kaynak ayrılmasını istedi.

Uzmanlar, İran’ın bugün yurt içinde büyük miktarda füze ve insansız hava aracı ürettiğini ve bu savunma üretimine öncelik verdiği görüşünde.

Zırhlı araçlar ve büyük donanma gemileri yapma girişimlerinde ise tam istenilen hedef tutturulamadı. İran yerli üretim filosunu genişletip modernleştirirken, aynı zamanda Kuzey Kore’den küçük denizaltılar da ithal ediyor.

Paylaşın

İsrail’den İran’a Saldırı Yanıtı: Karşılık Vereceğiz

İran’ın düzenlediği İHA ve füze saldırılarına ilişkin açıklama yapan İsrail savaş kabinesi üyesi Benny Gantz, “İran’a bizim belirlediğimiz zaman diliminde karşılık vereceğiz” açıklamasında bulundu.

Haber Merkezi / İsrail Savaş Kabinesi, İran’ın gerçekleştirdiği İHA ve füze saldırılara nasıl yanıt verileceğini görüşmek üzere bir araya geldi. İsrail savaş kabinesi üyesi Benny Gantz, toplantı öncesi yaptığı açıklamada, “İran’a bizim belirlediğimiz zaman diliminde karşılık vereceğiz” dedi.

Gantz ayrıca, “Daha da önemlisi, düşmanlarımızın bize zarar verme arzusuyla karşı karşıya kalınca birleşmeye ve daha da güçlenmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

İsrail Savunma ve Dışişleri Bakanları geçen hafta İran’ın İsrail’e saldırması halde, İsrail’in İran topraklarını vuracağı uyarısı yapmıştı.

İsrail, İran’ın Şam’daki konsolosluk binasına 1 Nisan’da hava saldırısı düzenlemişti. Saldırıda, İran Devrim Muhafızları Ordusu’ndan 2’si general rütbesinde toplam 7 kişi ölmüştü.

İran, İsrail’in konsolosluk saldırısının ülkesinin topraklarına saldırı anlamına geldiğini ve misillemede bulunacaklarını duyurmuştu. İsrail ise İran’ın saldırısına karşılık vereceğini bildirmişti.

İsrail Ordu Sözcüsü Daniel Hagari, düzenlediği basın toplantısında İran’ın İsrail’e yönelik saldırısına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Hagari, İran’ın gerçekleştirdiği saldırıda 300’den fazla füze ve İHA kullanıldığını ve bunların yüzde 99’unun etkisiz hale getirildiğini ileri sürdü.

İran’dan İsrail’e misilleme uyarısı

Öte yandan İran devlet televizyonuna konuşan İran Genelkurmay Başkanı General Muhammed Bagheri, İsrail’in karşılık vermesi halinde Tahran’ın “çok daha büyük” bir karşılık vereceğini belirtti.

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ise, İsrail’i “pervasız” bir misillemeye karşı uyardı. Reisi, İsrail’in veya müttefiklerinin “pervasız bir eylemde” bulunması halinde, “kararlı ve çok daha güçlü bir yanıtla” karşılaşacaklarını belirtti.

İran Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamada İran Devrim Muhafızları’nın İsrail’e “bir ders verdiği” kaydedilirken, “İslam Devrimi’nin güçlü ve bilge liderinin samimi bir vaadi olan saldırganın cezalandırılması gerçekleşmiştir” denildi.

İran ayrıca, Washington’ın İsrail’in misillemesine yardımcı olması durumunda, bölgedeki ABD üslerinin hedef alınacağını kaydetti.

İran’ın BM Misyonu, BM Sözleşmesi’nin öz savunmayla ilgili 51. maddesine atıf yapmış ve “İsrail’e yapılan saldırı sonrası konunun kapandığını” belirtmiş ve İsrail’i “bir başka hata” yapmaması konusunda uyarmıştı.

Paylaşın

Dünya Bankası’ndan Alınacak Krediyle İlgili Dikkat Çeken İddia: Bizimki IMF’yi Sevmiyor

Mehmet Şimşek’in Dünya Bankası’ndan alınacak 35 milyar dolar krediyle ilgili “Neden IMF değil de Dünya Bankası” sorusuna Erdoğan’ı kastederek, “Bizimkini biliyorsunuz IMF’yi sevmiyor, IMF sözünü duymak bile istemiyor, ondan hoşlanmıyor” yanıtı verdiği iddia edildi.

IMF ile olumsuz görüşlerin kaynağının Külliye’deki ekonomistler olduğunu da belirten Mehmet Şimşek’in, “Külliyedekilerin kafaları bu işlere aslında basmıyor. Hep Cumhurbaşkanını yanlış yönlendiriyorlar, hatta kandırıyorlar. Bu ekonomik tablonun nedeni de bu aslında” dediği de aktarıldı.

Gazeteci Sedat Bozkurt, bugün Kısa Dalga’da yayımlanan yazısında, 31 Mart yerel seçimleri öncesi Ankara’nın Yenimahalle ilçesinde Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile esnaf arasında geçen diyalogu gündeme taşıdı.

Bozkurt, yazısında Mehmet Şimşek’in Dünya Bankası’ndan alınacak 35 milyar dolar krediyle ilgili “Neden IMF değil de Dünya Bankası” sorusuna Erdoğan’ı kastederek, “Bizimkini biliyorsunuz IMF’yi sevmiyor, IMF sözünü duymak bile istemiyor, ondan hoşlanmıyor. Bizimkilerin IMF’ye bakışı hep olumsuz o nedenle kaynak arayışında Dünya Bankası’nı tercih ediyoruz” yanıtını verdiğini iddia etti.

Mehmet Şimşek’in IMF ile olumsuz görüşlerin kaynağının Külliye’deki ekonomistler olduğunu da net bir biçimde aktardığını yazan Sedat Bozkurt, Şimşek’in “Külliyedekilerin kafaları bu işlere aslında basmıyor. Hep Cumhurbaşkanını yanlış yönlendiriyorlar, hatta kandırıyorlar. Bu ekonomik tablonun nedeni de bu aslında” dediğini belirtti.

Sedat Bozkurt’un yazısının ilgili bölümü şöyle: “Ankara Yenimahalle’de AKP için Belediye Başkanlığı seçim çalışmalarına katıldı. Toplantıda AKP’lilerin yanı sıra GİMAT üyeleri de var. Türkiye’nin en büyük gıda ve ihtiyaç maddeleri toptancıları sitesidir GİMAT. Mekânı bilmiyorum. Ama katılımcı sayısı hayli fazla. Yalanlanma ihtimalini böylece azaltalım.

Bakan Şimşek ilk olarak 6 Eylül’de duyurusu yapılan Dünya Bankası’ndan gelecek 35 milyar doları tekrar burada dillendiriyor. Arkasından da açıklama ihtiyacı duyarak, “neden IMF değil de Dünya Bankası” sorusuna Erdoğan’ı kastederek, “Bizimkini biliyorsunuz IMF’yi sevmiyor, IMF sözünü duymak bile istemiyor, ondan hoşlanmıyor. Bizimkilerin IMF’ye bakışı hep olumsuz o nedenle kaynak arayışında Dünya Bankası’nı tercih ediyoruz” yanıtını veriyor. Bu açıklamanın ardından kendisinin gülerek sorduğu soru herkesi güldürüyor: “Aranızda gazeteci yok değil mi?”

IMF ile olumsuz görüşlerin kaynağının Külliye’ deki ekonomistler olduğunu da net bir biçimde aktarıyor Şimşek, “Külliyedekilerin kafaları bu işlere aslında basmıyor. Hep Cumhurbaşkanını yanlış yönlendiriyorlar, hatta kandırıyorlar. Bu ekonomik tablonun nedeni de bu aslında” diyerek. Bu arada Şimşek’in “külliyedeki ekonomistler” için kullandığı ve onları hafife alan (kesinlikle hakaret değil) tanıma net ulaşamadığım için ben de yazamıyorum. Külliyedeki kadro ile Şimşek’in arasındaki “stresi” de bu açıklamalar net bir biçimde ortaya koyuyor.”

Yazının tamamı için TIKLAYIN

Paylaşın

İran’dan İsrail’e Misilleme Uyarısı: Tepkimiz Daha Büyük Olur

İran devlet televizyonuna konuşan İran Genelkurmay Başkanı General Muhammed Bagheri, İsrail’in karşılık vermesi halinde Tahran’ın “çok daha büyük” bir karşılık vereceğini belirtti.

Haber Merkezi / İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ise, İsrail’i “pervasız” bir misillemeye karşı uyardı. Reisi, İsrail’in veya müttefiklerinin “pervasız bir eylemde” bulunması halinde, “kararlı ve çok daha güçlü bir yanıtla” karşılaşacaklarını belirtti.

İran Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamada İran Devrim Muhafızları’nın İsrail’e “bir ders verdiği” kaydedilirken, “İslam Devrimi’nin güçlü ve bilge liderinin samimi bir vaadi olan saldırganın cezalandırılması gerçekleşmiştir” denildi.

İran ayrıca, Washington’ın İsrail’in misillemesine yardımcı olması durumunda, bölgedeki ABD üslerinin hedef alınacağını kaydetti.

İran’ın BM Misyonu, BM Sözleşmesi’nin öz savunmayla ilgili 51. maddesine atıf yapmış ve “İsrail’e yapılan saldırı sonrası konunun kapandığını” belirtmiş ve İsrail’i “bir başka hata” yapmaması konusunda uyarmıştı.

“Komşularımızı bilgilendirdik”

İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan da katıldığı bir basın toplantısında İran’ın İsrail’e misilleme saldırısında bulunacağı konusunda komşu ülkelere bilgi verildiğini açıkladı.

Abdullahiyan, “Operasyonlarımızdan 72 saat önce bölgedeki dostlarımız ve komşularımızı İran’ın İsrail’e yönelik kararlı, meşru ve vazgeçilmez yanıtı konusunda bilgilendirdik” dedi.

Abdullahiyan ayrıca İran’ın ABD’ye de İsrail’e yönelik saldırılarının “sınırlı” ve meşru müdafaa amaçlı olacağı yönünde bilgi verdiğini söyledi.

İsrail, İran’ın Şam’daki konsolosluk binasına 1 Nisan’da hava saldırısı düzenlemişti. Saldırıda, İran Devrim Muhafızları Ordusundan 2’si general rütbesinde toplam 7 kişi ölmüştü.

İran, İsrail’in konsolosluk saldırısının ülkesinin topraklarına saldırı anlamına geldiğini ve misillemede bulunacaklarını duyurmuştu. İsrail ise İran’ın saldırısına karşılık vereceğini bildirmişti.

İsrail’den İran’a saldırı yanıtı

İsrail Savaş Kabinesi, İran’ın gerçekleştirdiği İHA ve füze saldırılara nasıl yanıt verileceğini görüşmek üzere bir araya geldi. İsrail savaş kabinesi üyesi Benny Gantz, toplantı sonrası yaptığı açıklamada, “İran’a bizim belirlediğimiz zaman diliminde karşılık vereceğiz” dedi.

İsrail Savunma ve Dışişleri Bakanları geçen hafta İran’ın İsrail’e saldırması halde, İsrail’in İran topraklarını vuracağı uyarısı yapmıştı.

İsrail Ordu Sözcüsü Daniel Hagari, düzenlediği basın toplantısında İran’ın İsrail’e yönelik saldırısına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Hagari, İran’ın gerçekleştirdiği saldırıda 300’den fazla füze ve İHA kullanıldığını ve bunların yüzde 99’unun etkisiz hale getirildiğini ileri sürdü.

Paylaşın

BM, NATO Ve AB’den İran’a Kınama

Birleşmiş Milletler (AB) ve Avrupa Birliği (AB), Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) İran’ın dün gece İsrail’e yönelik gerçekleştirdiği hava saldırılarını kınadı. 

Haber Merkezi / Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, AB’nin, İran’ın İsrail’e yönelik saldırılarını kınadığını açıkladı.

Borrell, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “AB, İran’ın İsrail’e kabul edilemez saldırısını şiddetle kınıyor. Bu benzeri görülmemiş bir gerilim, bölgesel güvenliğe yönelik ciddi bir tehdittir” değerlendirmesinde bulundu.

Birleşmiş Milletler (AB) Genel Sekreteri Antonio Guterres ise yaptığı yazılı açıklamada, “İran İslam Cumhuriyeti’nin İsrail’e yönelik kapsamlı saldırısıyla ortaya çıkan ciddi gerilimi şiddetle kınıyorum. Bu düşmanlıkların derhal son bulması çağrısında bulunuyorum” dedi.

Son saldırılarla Ortadoğu’daki gerilimin bölgeye yayılmasının ciddi bir tehlike olduğuna işaret eden Guterres, “Tüm taraflara, Ortadoğu’da birçok cephede askeri karşılaşmalara yol açabilecek herhangi bir adımdan sakınmaları için sükûnet çağrısında bulunuyorum” ifadelerini kullandı.

BM Genel Sekreteri, ne Ortadoğu’nun ne de dünyanın yeni bir savaşı kaldırabileceğini sözlerine ekledi. BM Güvenlik Konseyi bugün İsrail’in talebiyle acil toplanacak.

Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) İran’ın İsrail’e yönelik saldırısını bölgesel gerilimin “tırmanması” olarak niteleyerek kınadı ve tüm taraflara itidal çağrısında bulundu.

NATO Sözcüsü Farah Dakhlallah yaptığı açıklamada “İran’ın gece boyunca tırmandırdığı gerilimi kınıyor, itidal çağrısında bulunuyor ve gelişmeleri yakından izliyoruz. Ortadoğu’daki çatışmanın kontrolden çıkmaması hayati önem taşıyor” ifadelerini kullandı.

İran’dan ABD ve İsrail’e uyarı

İran ise, İsrail’in misilleme yapması durumunda daha büyük bir saldırıyla karşı karşıya kalacağını belirtti ve Amerika’nın da buna destek vermesi halinde ABD üslerinin hedef alınacağını kaydetti.

Tümgeneral Muhammed Bagheri devlet televizyonuna yaptığı açıklamada, “İsrail’in İran’a misilleme yapması halinde tepkimiz bu geceki askeri harekattan çok daha büyük olacak” dedi.

Bagheri, Tahran’ın İsviçre aracılığıyla Washington’ı da uyardığını, İran’a karşı herhangi bir misillemenin ABD tarafından desteklenmesi halinde Amerika’nın bölgedeki üslerinin de hedef alınacağını ilettiklerini kaydetti.

Bagheri, İran’ın saldırısının iki İsrail askeri üssünü başarılı bir şekilde hedef aldığını da belirtti ve “Operasyonlarımız sona erdi ve onları sürdürmeye niyetimiz yok” ifadelerini kullandı.

İran devlet televizyonuna konuşan Devrim Muhafızları Komutanı Tümgeneral Hüseyin Selami de Tahran’ın, İsrail’in çıkarlarına, varlıklarına, yetkililerine veya vatandaşlarına yönelik herhangi bir saldırısının kendi topraklarından karşılık verileceği yeni bir denkleme girdiğini söyledi.

Paylaşın

Gazze’de İsrail Saldırılarında Can Kaybı 33 Bin 729’a Yükseldi

Filistin – İsrail savaşının 191. günü geride kalırken Gazze Şeridi’nde İsrail saldırılarında hayatını kaybedenlerin sayısı son 24 saatte 43 artarak 33 bin 729’a yükseldi. 

Haber Merkezi / Gazze Şeridi’nde İsrail saldırılarında yaralananların sayısı ise son 24 saatte 62 artarak 76 bin 371’e çıktı.

Gazze’de İsrail saldırılarında ölenlerin yüzde 70’ini çocuklar ve kadınların oluşturduğu aktarılırken, saldırılar sonucu oluşan yıkımdan dolayı çok sayıda kişinin hala enkaz altında olduğu vurgulandı. Sivil savunma ve acil sağlık ekiplerinin bu kişilere ulaşmakta zorluk yaşadığı kaydedildi.

Hamas’ın İsrail’de 7 Ekim’de düzenlediği saldırılarda 1200 kişi hayatını kaybetmiş, 250’den fazla kişi de rehin alınmıştı. İsrail’e göre rehinelerden 34’ü yaşamını yitirdi, 130’u ise hala Gazze’de.

Öte yandan Gazze Şeridi’nde çözüm çabalarında ve müzakerelerde ilerleme kaydedilmeye çalışılıyor. Hamas İsrail’in Gazze Şeridi’nden çekileceğine dair yazılı bir taahhüt talep etti.

Hamas dün yaptığı açıklamada, altı haftalık ateşkes önerisine cevabını Mısırlı ve Katarlı arabuluculara sunduğunu bildirdi.

Hamas, kalıcı ateşkes, İsrail ordusunun Gazze’nin tüm bölgelerinden çekilmesi, yerlerinden edilen insanların evlerine dönmesi, yardım akışının yoğunlaştırılması ve yeniden inşanın başlaması taleplerine hâlâ bağlı olduğunu söyledi.

Hamas, “İki taraf arasında ciddi bir esir değişimine ilişkin bir anlaşmaya varmaya hazır olduğumuzu teyit ediyoruz” dedi.

İsrail ise bu sabah erken saatlerde yaptığı açıklamada Hamas’ın, geçen hafta sunulan son anlaşma teklifini reddettiğini bildirdi. Başbakan Benyamin Netanyahu’nun ofisinden yapılan açıklamada Hamas’ın, elindeki yaklaşık 40 rehinenin serbest bırakılmasını da içeren geçici ateşkes önerisini geri çevirdiğini savundu.

Söz konusu öneri bir hafta önce arabulucular Katar, Mısır ve Amerika Birleşik Devletleri tarafından Hamas’a sunulmuştu.

İsrail’den yapılan açıklamada İsrail’in müzakerelerde esneklik gösterdiği belirtildi. Hamas lideri Yehya Sinwar’ın “İran’la yaşanan gerginlikten faydalanmaya devam ettiği” ve daha geniş çaplı bir bölgesel tırmanış peşinde olduğu iddia edildi.

Gazze’de 6 ayın bilançosu

İsrail, resmi verilerine göre 1200 kişinin öldüğü 260 kişinin de rehin alındığı 7 Ekim Hamas saldırısına misilleme olarak başlattığı hava ve kara operasyonlarında 6. ayına girdi.

Birleşmiş Milletler (BM) kıtlık uyarısını yineledi ve Gazze’ye yardım ulaştırılması ve dağıtılması önündeki engelleri eleştirdi. Kıtlık tehlikesi ABD’nin de dikkat çektiği bir konu.

İsrailli yetkililer Gazze’ye yardım erişimini arttırdıklarını ve gecikmelerden sorumlu olmadıklarını söylüyor. Gazze içindeki yardım dağıtımını BM insani yardım kuruluşları sorumluluğunda olduğunu da savunuyor. İsrail Hamas’ı yardımları çalmakla suçluyor. Hamas bu suçlamaları reddediyor.

Gazze’de son olarak Amerika merkezli sivil toplum kuruluşu World Central Kitchen gönüllüsü 7 kişi hayatını kaybetti. Kurucu Amerikalı ünlü şef Jose Andres, İsrail saldırısının World Central Kitchen yardım kuruluşuna ait konvoyu sistematik bir şekilde “araç araç kasıtlı olarak hedef aldığını” söyledi.

Gönüllü kuruluşun konvoyunda hayatını kaybedenler arasında Avustralya, İngiltere ve ABD vatandaşları da bulunuyordu.

İsrail ordusu, konvoydaki araçların ayrıntılarını içeren mesajı gözden kaçırdıklarını, konvoydaki kişilerden birinde silah olduğu gerekçesiyle yanlışlıkla vurduklarını savundu. Ancak insan hakları grupları ve yardım çalışanları bunun sık rastlanılan bir durum olduğunu iddia ediyor.

İsrail’in 7 Ekim terör saldırılarının ardından Hamas’ı yok etme çabasında, ordunun neyi hedef aldığı ve kaç sivilin ölümüne izin vereceğini belirleme konusunda kendisine geniş bir hareket alanı tanıdığını söylüyor.

Hamas kontrolündeki Gazze Sağlık Bakanlığı’na göre İsrail saldırılarında üçte ikisi kadın ve çocuklardan oluşan 33 binden fazla Filistinli öldürüldü. Bu sayı siviller ve Hamas mensupları arasında ayrım yapılmadığını ortaya koyuyor.

İsrail’in gerçekleştirdiği binlerce saldırının yanısıra kara operasyonlarındaki bombardımanlarda hedefin yanlış tespit edilip edilmediğini bilmek imkansız.

Neredeyse her gün, içinde Filistinli ailelerin bulunduğu binalar vuruluyor, kadınlar erkekler ve çocuklar öldürülüyor. Hedefle ilgili hiçbir açıklama yapılmıyor ya da saldırının orantısız olup olmadığı konusunda bağımsız bir hesap sorma mekanizması yok.

İsrailli insan hakları grubu B’Tselam sözcüsü, World Central Kitchen saldırısının sadece yabancılar öldürüldüğü için dünyanın dikkatini çektiğini söyledi.

Filistinli tanıklar aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu kişilerin beyaz bayrak taşırken İsrail’in hedef olduğunu anlatıyor. El Cezire haber kanalı tarafından Mart ayında yayınlanan görüntülerde Gazze sahilinde yürüyen ve ellerinde beyaz bayrak bulunan iki Filistinlinin öldüğü bir kişinin de yaralandığını saldırıyı İsrail ordusu kabul etmişti.

Aralık ayında Maghazi kampında en az 68 kişinin ölümüne neden olan saldırıda hedefin yakınlarındaki binaların da vurulduğunu ve muhtemelen sivillere de zarar verdiği İsrail Ordusu tarafından kabul edilmişti.

İsrail Ordusu ayrıca Gazze’de Hamas esaretinden kurtulan ve elinde beyaz bayrak sallayan üç İsrailli rehinenin de yanlışlıkla vurularak öldürüldüğünü kabul etti.

Sınır Tanımayan Doktorlar grubunun bombalandığı saldırının soruşturmasında yer alan eski İngiliz Ordusu mensubu Chris Cobb-Smith, İsrail ordusunun son derece pervasız davranışlardan oluşan tutarlı bir model izlediğini savundu.

Eski bir İngiliz istihbarat subayı olan Cristal Lincoln-Jones ise AP haber ajansına yaptığı açıklamada İsrail’in savaş kurallarına uymadığını şu sözlerle savundu: “Bunu bir NATO insansız hava aracı pilotunun yapmasına imkan yok. Bu eylem, yargılanma hatta hapis cezası ihtimali ile karşı karşıya kalmayı gerektirebilir.”

Paylaşın