Otomobil Sektöründe “Temkinli İyimserlik” Yerini Endişeye Bıraktı

Otomobil sektörü temsilcileri, seçim sonrası krediye erişimde yaşanan zorlukların gevşeyeceği, yatırımcı ilgisinin devam edeceği yanı sıra tedarik sorunlarının azalacağı beklentisiyle yılsonunda 2017’den sonra ilk kez 1 milyon adetlik satış rakamına ulaşma hayali kuruyordu. Tedarik sorunu azalsa da ekonomideki gelişmeler paralelinde sektördeki ‘temkinli iyimserlik’ yerini endişeye bıraktı.

Yılın ilk yarısını tarihi rekorla kapatan otomotiv pazarında talep yavaşlarken, lüks segmentten sipariş iptal haberleri gelmeye başladı. Kurdaki sıçramaya paralel yüzde 80 ÖTV diliminin altında araç kalmaması ve hükümetin ikinci el piyasasına yönelik son dönemdeki müdahaleleri, yatırım amaçlı otomobil alımlarını azaltırken, hızla yükselen fiyatlar ve krediye erişimde yaşanan zorluklar da talebi baskılıyor.

Türkiye’deki yüksek enflasyon ve kurdaki hızlı yükselişle otomobili yeniden cazip ve güvenli bir yatırım aracına dönüştürmüş, bu durum otomotiv satışlarında ilk yarı rekoru getirmişti. Yatırım amaçlı alımların toplam satışlardaki payının yüzde 60’ları aşmasıyla Türkiye tarihinde ilk kez otomobil ve hafif ticari araç satışları, yılın ilk yarısında yarım milyon adeti geçerek 556 bin adete yaklaşmıştı. Sektör temsilcileri, seçim sonrası krediye erişimde yaşanan zorlukların gevşeyeceği, yatırımcı ilgisinin devam edeceği yanı sıra tedarik sorunlarının azalacağı beklentisiyle yılsonunda 2017’den sonra ilk kez 1 milyon adetlik satış rakamına ulaşma hayali kuruyordu. Tedarik sorunu azalsa da ekonomideki gelişmeler paralelinde sektördeki ‘temkinli iyimserlik’ yerini endişeye bıraktı.

Ekonomi gazetesinden Aysel Yücel’e konuşan; Honda Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Bülent Kılıçer, talepte yavaşlama olduğunu ifade ederken, yatırım amaçlı alımların da durma noktasına geldiğini söyleyerek, “Sadece ihtiyaç sahipleri ve aracını yenilemek isteyenlerin otomobil aldığını görüyoruz” dedi.

Doğuş Otomotiv İcra Kurulu ve Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bilaloğlu, son dönemde otomotivdeki talebin yatırım aracına dönüşmesi olduğunu hatırlatarak, “Finansal yatırım araçları enflasyonun altında kaldığı zaman, tüketicinin alternatif yatırımlar aramasından daha doğal bir gelişme olamaz. Seçimden sonra Merkez Bankası’nın ve hükümetin aldığı kararlar tüketicileri yine finansal yatırımlara yönlendirmeye başladı. Otomotiv satışları – tabiri caizse – normalleşmeye başladı. Ayrıca filo şirketlerinin kredi temini zor olduğundan dolayı filo satışları da potansiyelin gerisinde” açıklamasını yaptı.

Farklı markalardan birçok bayi temsilcisi de talebin yavaşladığını, yatırım amaçlı alımların azaldığını belirtti. Nissan, Renault, Dacia, Fiat, Peugeot, Opel ve Citroen bayiliğini yapan Gülan Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gülan, yatırımcının otomobil alma iştahının kesildiğini işaret ederek, “Artan fiyatlar nedeniyle tüm araçlar yüzde 80 ÖTV dilimine girdi. Dolayısıyla küçük bir zammın ardından vergi dilimi değiştiği için birkaç haftada ya da ayda aracı satarak ikinci elde yüksek karlılık elde etme dönemi bitti. Öte yandan, Ticaret Bakanlığı’nın ikinci elde fırsatçılığın önüne’6 ay 6 bin km’ ve ‘ilan sitelerinde sıfırın üzerinde fiyatla araç satma’ gibi önlemler de otomobile yatırım iştahını azalttı. Şu anda yeni siparişleri gerçek alıcılar ve filo kiralama şirketleri veriyor dedi.

Sektör yetkilileri, daha önce verilmiş siparişler nedeniyle satışlardaki daralmanın temmuz ayına çok yansımayacağı, asıl etkinin ağustos sonu itibariyle hissedileceğini ifade ediyor. Temmuz ayında satışların 100 bin adeti aşması bekleniyor. Temmuz 2022’de yaklaşık 52 bin adetlik otomobil ve hafif ticari araç satılmıştı.

Sanayi çevrelerinden edindiğimiz bilgiye göre, talepteki yavaşlama nedeniyle bazı markalar yurt dışı araç tedariki ile ve üretim adetlerinde aşağı yönlü revizyona gidiyor. İhracatta ana pazar olan Avrupa’da da talebin zayıf olması, yerli üreticileri endişelendiriyor.

Kurdaki hızlı yükselişle fiyatlarda bir anda milyon TL’yi aşan artışların yaşandığı lüks araç segmentinde, tüketicilerin sipariş iptaline yöneldiği ifade ediliyor. Lüks araç segmenti temsilcilerinden Albayrac&Minoto CEO’su Ferhat Albayrak, “Kurdaki yükselişle vergi dilimi değişen araçlarda fiyatlar bir anda çok hızlı yükseldi. Bu nedenle verdiği lüks araç siparişini iptal etmeye çalışanlar olduğunu duyuyoruz. Siparişini iptal edemeyenlerin de kaporasını kurtarmak için aracı satmaya çalıştığı bilgisi geliyor” dedi.

Otomotiv analiz şirketi Cardata’nın verilerine göre, sıfır kilometre otomobil fiyatları yılbaşından bu yana yüzde 49, seçimden bu yana ise yüzde 26 artış gösterdi. İkinci el araçlardaki fiyat artışı ise yılbaşından bu yana yüzde 85 oldu. Artan fiyatlara paralel yüzde 80 ÖTV diliminin altında model kalmadı. Sıfır kilometre araçlarda 800 bin TL’nin altında sadece 19 model kaldı. Türkiye’de en ucuz otomobili olan B segmentindeki Hyundai i10’un manuel versiyonunun fiyatı 681 bin TL’yi aştı. Yine Türkiye’nin en çok satan modelleri Renault Clio ile Fiat Egea’da üst versiyonlar 1 milyon barajını aştı.

Üst üste gelen zamlar sonrası tüm otomobil modelleri yüzde 80 ve üzeri vergi dilimine girdi. Sektör yetkilileri, matrahların güncellenmesini talep ediyor. Konuyla ilgili açıklama yapan OSD Başkanı Cengiz Eroldu, sektörün bu konudaki talebini şöyle özetledi: “Aralık ayında baktığımız zaman yüzde 80 ve üzeri vergi diliminde olan araçlar pazarın yüzde 65’ini oluşturuyordu. Haziran ayında bu rakam yüzde 98’e geldi, temmuz ayında da 100 oldu. Bu tabii 45, 50, 60, 80 vergi diliminde yerli üreticilere bir rekabet avantajı sağlayan bir durumdu. Şimdi yerli üreticilerin araçları aslında ithalatçılara göre daha fazla artmış oldu çünkü yüzde 80’lik araçlarda vergi değişimi yok. Fakat sene başında yüzde 50 olan bir araçta yüzde 80’e gittiğiniz zaman bir vergi değişimi de geliyor. Türkiye’de satılan bütün araçların yüzde 80’lik ÖTV diliminde olması Türk tüketicisinin mobiliteye erişiminde önemli bir sorun.”

Otomobilde hızla artan fiyatlar tüketicinin araç alımında kredi talebini artırırken, birçok sektörde olduğu gibi otomotivde de krediye erişimde büyük zorluk yaşanıyor. Ancak TCMB’nin yeni hamlesi tüketicinin taşıt kredisine erişimini daha da zorlaştıracak. Dün Resmi Gazete’de yayımlanan kararla, finansal kaynakların verimli kullanımının desteklenmesi amacıyla, taşıt kredilerinde yüzde 3 olan büyüme sınırı yüzde 2 olarak belirlendi. Ekonomi gazetesine değerlendirmelerde bulunan, taşıt kredileri konusunda uzman bir banka üst yöneticisi, “Son dönemde özellikle otomobil fiyatlarındaki artış ve ötv matrahlarında otomobillerin bir üst matraha çıkması sebebiyle bireysel tüketici özelinde taşıt kredi taleplerinde daralmayı gördük.

Birçok otomobilin fiyatının da 2 milyon TL sınırını geçmesi ‘nihai fatura değeri-LTV’ kredilendirme sınırını geçmesi sebebiyle taşıt kredisi de verilemiyordu. Son düzenleme ile bireysel taşıt kredilerindeki büyüme sınırının bankalar nezdinde yüzde 3’den yüzde 2’ye çekilmesi taşıt kredilerini daha da yavaşlatacak, bireysel taşıt kredisi talebini düşürecektir” açıklamasını yaptı.

Paylaşın

İkinci El Araç Satışları İçin Yeni Önlem Geliyor!

Hem kurumların hem de şahısların yaptığı 2. el araç satışlarında, 6 ay ve 6 bin kilometre şartı aranacak. Bu kapsamda, bu 2 şart sağlanmadan 2. el araç satışı yapılamayacak.

2. el araç sektörü kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Türkiye Noterler Birliği ve Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda bir bilgisayar yazılımı hazırlanıyor. Bu yazılım sayesinde, araç devir işlemleri sırasında, ‘6+6’ düzenlemesinin takibi yapılabilecek.

Ticaret Bakanlığı geçen haftalarda, 2. el araç ilan fiyatlarının, sıfırı araç fiyatlarını geçemeyeceğine yönelik bir düzenleme hazırladı. Bakanlık aynı günlerde, 2022’de çıkarılan ve kamuoyunda ‘6+6’ olarak anılan ikinci el araç düzenlemesinde de güncellemeye gitti.

Habertürk’ün haberine göre, hem kurumların hem de şahısların yaptığı 2. el araç satışlarında, 6 ay ve 6 bin kilometre şartı aranacak. Bu kapsamda, bu 2 şart sağlanmadan 2. el araç satışı yapılamayacak.

Her iki düzenlemenin ortak amacı, 2. elde vergisiz kazancı ortadan kaldırarak, otomobilin bir yatırım aracı olarak görülmesini engellemek olarak açıklanabilir.

Fakat, her ne kadar ilan sitelerinde düzenlemeye aykırı 2. el araç ilanı sayısı 20 binden 7 bin adede düşse de araçların devir işlemlerinin yapıldığı noterler ile ilgili herhangi bir düzenleme bulunmuyor.

Dolayısı ile, ilan fiyatı sıfır kilometre araçtan düşük olan bir 2. el bir aracın, noterde sıfır kilometre araçtan daha pahalı olacak şekilde devrinin yapılmasını engelleyecek bir durumun olmadığı söylenebilir.

Bilgisayar yazılımı hazırlanıyor

2. el araç sektörü kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Türkiye Noterler Birliği ve Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda bir bilgisayar yazılımı hazırlanıyor.

Bu yazılım sayesinde, araç devir işlemleri sırasında, ‘6+6’ düzenlemesinin takibi yapılabilecek. Ayrıca, kişilerin bir yıl içerisinde yaptıkları satışlarda noterler tarafından görülecek ve gerekirse araç satış işlemi engellenecek.

Yani özetle, ikinci el araç piyasasına yönelik yapılan uygulamaların tümüne aykırı durumlar noterler tarafından anında görülerek araç devir işlemleri gerek görüldüğü durumlarda yapılmayacak.

Hazırlanan yazılımın Ağustos ayı başında devreye alınmasını planlandığını da aktaralım. Sektör kaynakları, söz konusu yazılımın detaylarının önümüzdeki günlerde yapılacak resmi açıklama ile netleşeceğini aktardı.

Paylaşın

Sıfır Otomobilde Ortalama Fiyatlar 3 Milyon Liraya Ulaştı

Türkiye’de orta ve alt gelir grubundaki vatandaşların sıfır otomobil alması hayal oldu. Temmuz 2023 itibarıyla Türkiye’de satışa sunulan 922 farklı sıfır kilometre otomobilin ortalama fiyatı 2 milyon 999 bin TL’ye ulaştı.

Satılan otomobillerin yüzde 90’ına yakınını oluşturan düşük ve orta segmentli otomobillerde fiyat ortalaması ise A segmenti otomobillerde 896 bin 591 TL, B segmenti otomobillerde 1 milyon 223 bin TL ve C segmenti otomobillerde 1 milyon 672 bin 792 TL olarak gerçekleşti.

Temmuz ayında sıfır kilometre otomobillerin liste fiyatları kurdaki artış, KDV’nin yüzde 20’ye yükseltilmesi ve ÖTV oranlarını belirleyen matrah limitlerinin geçerliliğini yitirmesi sonucu tüm otomobillerin yüzde 80 ÖTV dilimine girmesiyle yüksek oranda arttı.

Otomotiv veri şirketi Cardata’nın Hürriyet için derlediği verilere göre, Temmuz 2023 itibarıyla Türkiye’de satışa sunulan 922 farklı sıfır kilometre otomobilin ortalama fiyatı 2 milyon 999 bin TL’ye ulaştı.

Satılan otomobillerin yüzde 90’ına yakınını oluşturan düşük ve orta segmentli otomobillerde fiyat ortalaması ise A segmenti otomobillerde 896 bin 591 TL, B segmenti otomobillerde 1 milyon 223 bin TL ve C segmenti otomobillerde 1 milyon 672 bin 792 TL olarak gerçekleşti.

Geniş aile aracı olarak bilinen D segmenti sıfır otomobillerde fiyat ortalaması Temmuz 2023 itibarıyla 3 milyon 149 bin 437 TL olurken, E segmentindeki otomobillerin fiyat ortalaması 5 milyon 71 bin 740 TL’ye ve lüks sınıfa karşılık gelen F segmentindeki otomobillerin fiyat ortalaması 10 milyon 25 bin 355 TL’ye kadar yükseldi.

Öte yandan, elektrikli otomobillerdeki fiyat ortalamasındaki artışı da dikkat çekti. Buna göre, Türkiye’de satılan yüzde 100 elektrikli otomobillerin (BEV) ortalama fiyatı 3 milyon 236 bin 385 TL olurken, tam hibritlerin (HEV) ortalama fiyatı 2 milyon 787 bin 814 TL ve küçük hibrit (MHEV) otomobillerin ortalama fiyatı 4 milyon 63 bin 726 TL oldu.

Öte yandan, elektrikli otomobillerdeki fiyat ortalamasındaki artışı da dikkat çekti. Buna göre, Türkiye’de satılan yüzde 100 elektrikli otomobillerin (BEV) ortalama fiyatı 3 milyon 236 bin 385 TL olurken, tam hibritlerin (HEV) ortalama fiyatı 2 milyon 787 bin 814 TL ve küçük hibrit (MHEV) otomobillerin ortalama fiyatı 4 milyon 63 bin 726 TL oldu.

Cardata Genel Müdürü Hüsamettin Yalçın ise, “Krediye ulaşmada zorluk yaşanmaması halinde sene sonuna kadar sıfır kilometre otomobil satışları aylık 90-120 bin adet bandında devam edecektir. Sene sonunda satışların uzun bir süre sonra 1 milyon adedi geçme ihtimali çok yüksek.

Distribütörler Kur ve maliyet artışları çerçevesinde ayda ortalamada en az iki defa zam yapıyorlar. Kur, faiz ve Enflasyon birbiri ile dengede olmadığı ve vergisel olarak kolaylıklar olmadığı sürece sıfır kilometre araç fiyatlarında düşüş olmaz. Döviz Kuru şu an sıfır kilometre araç fiyatlarındaki en belirleyici ve dominant faktör” dedi.

Paylaşın

Ticaret Bakanlığı’ndan “İkinci El Araç Satışları” İçin Yeni Karar

Ticaret Bakanlığı, İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Hakkında Yönetmelik’te yapılan değişiklikle ikinci el motorlu kara taşıtlarının, üretici veya distribütör tarafından tavsiye edilen güncel satış fiyatının üzerinde bir fiyattan ilan yoluyla pazarlanmasının 1 Ocak 2024’e kadar yasaklandığı anımsattı.

Haber Merkezi / 15 Temmuz itibarıyla yürürlüğe giren düzenleme kapsamında, tüm gerçek ve tüzel kişilerin ilan verilmesi aşamasında “ilan platformları” tarafından uyarıldığı anımsatan Ticaret Bakanlığı, bu uyarıya rağmen söz konusu yasağa aykırı verilen ilanlar ile ilan verenlere ilişkin bilgilerin Bakanlığa iletildiği ve takibinin yapıldığı bildirdi.

Ticaret Bakanlığı, otomotivde ‘sıfır fiyatının’ üzerinde bir bedelle ilan verilmesini yasaklayan düzenlemeyle ilgili açıklamada bulundu. Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“Ticaret Bakanlığı olarak İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Hakkında Yönetmelikte yapılan değişiklik ile ikinci el motorlu kara taşıtlarının, üretici veya distribütör tarafından tavsiye edilen güncel satış fiyatının üzerinde bir fiyattan ilan yoluyla pazarlanması 1 Ocak 2024 tarihine kadar yasaklanmıştır.

15 Temmuz itibarıyla yürürlüğe giren düzenleme kapsamında, tüm gerçek ve tüzel kişiler ilan verilmesi aşamasında “ilan platformları” tarafından uyarılmakta; bu uyarıya rağmen söz konusu yasağa aykırı verilen ilanlar ile ilan verenlere ilişkin bilgiler Bakanlığımıza iletilmekte ve takibi yapılmaktadır.

İlan kısıtlaması düzenlemesinin yürürlüğü girmesinden önce ilan platformları üzerinden yayımlanan ve bu düzenlemeye aykırılık teşkil edebilecek bireysel ve ticari olmak üzere toplam ilan sayısının 20 binin üzerinde olduğu tespit edilmiştir. İlan platformları tarafından üyelerine yapılan uyarı ve bilgilendirmeler ile Bakanlığımızca yapılan kamuoyu bilgilendirmeleri sonucunda bu sayının düzenlemenin yürürlüğe girdiği 15 Temmuz 2023 tarihinden itibaren 7 bin seviyelerine gerilediği gözlemlenmiştir. Yapılan son incelemede, anılan düzenlemeye aykırılık teşkil edebilecek toplam ilan sayısının 5 binin altına düştüğü anlaşılmıştır.

Bu kapsamda, söz konusu ilanlara ilişkin bilgiler ilgili ilan platformlarından temin edilmiş ve bunların incelenmesine Bakanlığımızca başlanmıştır. Bakanlığımızca yapılan inceleme neticesinde, düzenlenen kısıtlamaya aykırılık teşkil ettiği tespit edilen ilanları veren gerçek ve tüzel kişiler hakkında ilan başına 300.000 TL’ye kadar idari para cezası uygulanmaktadır. Bu cezaların muhataplarına tebliğ süreci başlamıştır ve devam etmektedir.

Bu çerçevede, ilan platformları üzerinden bireysel veya ticari ilan veren tüm vatandaş ve işletmelerimizden, 15 Temmuz 2023 tarihinde yürürlüğe giren ilan kısıtlamasına uygun taşıt ilanı vermeleri hususunda azami özen ve hassasiyet beklenmektedir.

Ayrıca, bilindiği üzere, bireysel satışlarda bir yıl içinde en fazla üç araç satışına izin verilmekte olup, bunun üzerindeki satışlar ticari faaliyet kabul edildiğinden dolayı cezai müeyyide gerektirmektedir. Birinci derece yakın akrabaları dahil olmak üzere bunların üzerinden vekaletle satış yapan kişiler Bakanlığımızca incelemeye alınmış olup, gerekli cezai işlemleri yapılmaktadır. Bunun yanında, vergi incelemesi kapsamında işlemlerin devamı için tespit edilen şahısların bilgileri Hazine ve Maliye Bakanlığı’na iletilmektedir.”

Paylaşın

Ek Motorlu Taşıtlar Vergisi’nde Detaylar Belli Oldu: Tarih Ayrıntısı

Araç alım-satımında ek vergi sorumluluğu, kanunun yürürlük tarihine göre değişecek. Kanunun yürürlük tarihinden önce yapılan devir işlemleri için aracı alan, kanundan sonra yapılan satışlar için ise aracı satan sorumlu olacak.

Örneğin, kanun çıkmadan 15 Mayıs 2023’te aracını devreden otomobil sahibi değil, aracı alan ek vergiyi ödeyecek. Kanun sonrası, 21 Ağustos 2023’te aracını devreden bir kişi ise ilave vergiyi kendisi yatıracak.

Son dönemde çok tartışılan ek Motorlu Taşıtlar Vergisi’nde (MTV) ayrıntılar belli oldu. Buna göre, araç alım-satımında ek vergi sorumluluğunun kimde olduğu, kanunun yürürlük tarihine göre değişecek.

Milliyet’in haberine göre, devir işlemleri düzenlemenin yürürlüğe girdiği 15 Temmuz tarihinden önce yapılmışsa aracı alan, bu tarihten sonra yapılan satış için ise aracı satan sorumlu olacak.

Gelir İdaresi Başkanlığı’nın taslağına göre, ek MTV’nin mükellefi, kanunun yayımlandığı 15 Temmuz 2023’te vergi mükellefi olanlar ile 31 Aralık 2023’e kadar ilk defa tescil edilen taşıtların sahibi olan kişi ve şirketler olacak. İlave vergi, 2023’e mahsus, bir defa alınacak.

Araç alım-satımında ek vergi sorumluluğu, kanunun yürürlük tarihine göre değişecek. Kanunun yürürlük tarihinden önce yapılan devir işlemleri için aracı alan, kanundan sonra yapılan satışlar için ise aracı satan sorumlu olacak.

Örneğin, kanun çıkmadan 15 Mayıs 2023’te aracını devreden otomobil sahibi değil, aracı alan ek vergiyi ödeyecek. Kanun sonrası, 21 Ağustos 2023’te aracını devreden bir kişi ise ilave vergiyi kendisi yatıracak.

Muayene yapılmayacak

Kanunun yayımı itibarıyla MTV mükellefi olan kişilere, 2023 için tahakkuk ettirilen MTV’nin tamamı kadar ek vergi tahakkuk ettirilecek. Ek MTV’nin taksiti kanunun yayımlandığı ayı izleyen ayın yani ağustos sonuna kadar, ikinci taksiti ise kasım sonuna kadar ödenecek.

2023’ün ikinci yarısı ilk defa sicile kaydedilen sıfır kilometre aracın ek MTV’si ise 6 aylık dönemden yarım hesaplanacak ve peşin ödenecek. Örneğin, Eylül 2023’te ilk defa kayıt ve tescil edilmiş oto için yıllık MTV’nin yarısı kadar ek MTV alınacak. Ek MTV ödenmemiş taşıta muayene yapılmayacak.

Paylaşın

Haziran’da Trafiğe Kaydı Yapılan Taşıt Sayısı Yüzde 13,4 Azaldı

Haziran ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre kamyonda yüzde 28,6, özel amaçlı taşıtta yüzde 27,2, minibüste yüzde 25,9, traktörde yüzde 19,1, kamyonette yüzde 15,8, otomobilde yüzde 12,9, motosiklette yüzde 11,9 ve otobüste yüzde 9,0 azaldı.

Haber Merkezi / Haziran ayında geçen yılın aynı ayına göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı motosiklette yüzde 95,8, özel amaçlı taşıtta yüzde 79,3, kamyonette yüzde 75,9, otomobilde yüzde 74,7, minibüste yüzde 57,1, otobüste yüzde 16,6, traktörde yüzde 10,0 ve kamyonda yüzde 7,0 arttı.

Haziran ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı taşıtların yüzde 53,4’ünü otomobil, yüzde 16,6’sını motosiklet, yüzde 15,9’unu kamyonet, yüzde 7,8’ini traktör, yüzde 3,4’ünü kamyon, yüzde 1,8’ini minibüs, yüzde 0,8’ini otobüs ve yüzde 0,3’ünü özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Motorlu Kara Taşıtları Haziran 2023 verilerini açıkladı.

Haziran ayında trafiğe kaydı yapılan taşıtların yüzde 46,1’ini motosiklet, yüzde 39,1’ini otomobil, yüzde 8,4’ünü kamyonet, yüzde 4,1’ini traktör, yüzde 1,6’sını kamyon, yüzde 0,3’ünü minibüs, yüzde 0,3’ünü otobüs ve yüzde 0,1’ini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

Haziran ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre kamyonda yüzde 28,6, özel amaçlı taşıtta yüzde 27,2, minibüste yüzde 25,9, traktörde yüzde 19,1, kamyonette yüzde 15,8, otomobilde yüzde 12,9, motosiklette yüzde 11,9 ve otobüste yüzde 9,0 azaldı.

Haziran ayında geçen yılın aynı ayına göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı motosiklette yüzde 95,8, özel amaçlı taşıtta yüzde 79,3, kamyonette yüzde 75,9, otomobilde yüzde 74,7, minibüste yüzde 57,1, otobüste yüzde 16,6, traktörde yüzde 10,0 ve kamyonda yüzde 7,0 arttı.

Haziran ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı taşıtların yüzde 53,4’ünü otomobil, yüzde 16,6’sını motosiklet, yüzde 15,9’unu kamyonet, yüzde 7,8’ini traktör, yüzde 3,4’ünü kamyon, yüzde 1,8’ini minibüs, yüzde 0,8’ini otobüs ve yüzde 0,3’ünü özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

Haziran ayında 892 bin 197 adet taşıtın devri yapıldı

Haziran ayında devri yapılan taşıtların yüzde 65,4’ünü otomobil, yüzde 15,3’ünü kamyonet, yüzde 13,0’ını motosiklet, yüzde 2,4’ünü traktör, yüzde 1,8’ini kamyon, yüzde 1,5’ini minibüs, yüzde 0,4’ünü otobüs ve yüzde 0,2’sini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

Haziran ayında trafiğe kaydı yapılan otomobillerin yüzde 14,7’si Fiat, yüzde 11,7’si Renault, yüzde 9,0’ı Opel, yüzde 7,3’ü Volkswagen, yüzde 6,1’i Peugeot, yüzde 6,0’ı Citroen, yüzde 5,2’si Chery, yüzde 5,1’i Toyota, yüzde 4,7’si Hyundai, yüzde 3,5’i Mercedes-Benz, yüzde 3,2’si Ford, yüzde 3,0’ı Skoda, yüzde 2,7’si Dacia, %2,3’ü Kia, yüzde 2,1’i Audi,  yüzde 2,0’ı Honda, yüzde 1,4’ü BMW,  yüzde 1,3’ü Cupra, yüzde 1,1’i Volvo, yüzde 1,0’ı Seat ve yüzde 6,4’ü diğer markalardan oluştu.

Ocak-Haziran döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı yüzde 81,9 artarak 1 milyon 57 bin 643 adet olurken, trafikten kaydı silinen taşıt sayısı yüzde 23,4 azalarak 14 bin 753 adet oldu. Böylece Ocak-Haziran döneminde trafikteki toplam taşıt sayısında1 milyon 42 bin 890 adet artış gerçekleşti.

Ocak-Haziran döneminde trafiğe kaydı yapılan 434 bin 818 adet otomobilin yüzde 67,2’si benzinli, 19,6’sı dizel, yüzde 8,6’sı hibrit, yüzde 3,0’ı elektrikli ve yüzde 1,6’sı LPG’lidir. Haziran ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 14 milyon 706 bin 162 adet otomobilin ise yüzde 36,4’ü dizel, yüzde 34,3’ü LPG’li, yüzde 27,8’i benzinli, yüzde 1,2’si hibrit ve yüzde 0,2’si% elektriklidir. Yakıt türü bilinmeyen otomobillerin oranı ise yüzde 0,2’dir.

Ocak-Haziran döneminde trafiğe kaydı yapılan 434 bin 818 adet otomobilin yüzde 35,7’si 1300 ve altı, yüzde 24,2’si 1401-1500, yüzde 20,6’sı 1301-1400, yüzde 9,4’ü 1501-1600, yüzde 6,4’ü 1601-2000, yüzde 0,7’si 2001 ve üstü motor silindir hacmine sahiptir.

Ocak-Haziran döneminde trafiğe kaydı yapılan 434 bin 818 adet otomobilin yüzde 33,2’si gri, yüzde 30,5’i beyaz, yüzde 12,2’si mavi, yüzde 9,9’u siyah, yüzde 7,4’ü kırmızı, yüzde 2,9’u yeşil, yüzde 2,5’i turuncu, yüzde 0,6’si kahverengi ve yüzde 0,6’sı sarı renklidir.

Paylaşın

2023 Yılında Otomobil Üretimi Yüzde 13 Arttı

Otomobil üretimi, Ocak – Haziran döneminde yüzde 13, otomobil üretimi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 21 arttı. Ocak-Haziran döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre, toplam otomotiv ihracatı adet bazında yüzde 8 oranında, otomobil ihracatı ise yüzde 20 oranında arttı.

Haber Merkezi / 2023 yılı Ocak-Haziran döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre, toplam otomotiv ihracatı Dolar bazında yüzde 15, Euro bazında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16 arttı.

Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) yılın ilk yarısına ait verileri paylaştı.

Buna göre; 2023 yılı Ocak-Haziran döneminde toplam üretim yüzde 13, otomobil üretimi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 21 arttı. Bu dönemde, toplam üretim 735 bin 231 adet, otomobil üretimi ise 462 bin 401 adet düzeyinde gerçekleşti.

2023 yılı Ocak-Haziran döneminde toplam pazar geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 55 artarak 581 bin 109 adet düzeyinde gerçekleşti. Bu dönemde otomobil pazarı ise yüzde 55 oranında arttı ve 429 bin 870 adet olarak gerçekleşti.

Ticari araç grubunda, 2023 yılı Ocak-Haziran döneminde üretim yüzde 2, ağır ticari araç grubunda yüzde 23 artarken, hafif ticari araç grubunda geçen yılın aynı dönemine paralel gerçekleşti. 2022 yılı Ocak-Haziran dönemine göre ticari araç pazarı yüzde 55, ağır ticari araç pazarı yüzde 43 ve hafif ticari araç pazarı yüzde 58 arttı.

2023 yılı Ocak-Haziran döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre, toplam otomotiv ihracatı adet bazında yüzde 8 oranında, otomobil ihracatı ise yüzde 20 oranında arttı. Bu dönemde, toplam ihracat 505 bin 926 adet, otomobil ihracatı ise 325 bin 475 adet düzeyinde gerçekleşti.

2023 yılı Ocak-Haziran döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre, toplam otomotiv ihracatı Dolar bazında yüzde 15, Euro bazında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16 arttı.

Bu dönemde toplam otomotiv ihracatı 17,7 Milyar $ olarak gerçekleşirken, otomobil ihracatı yüzde 20 artarak 5,4 Milyar $ seviyesinde gerçekleşti. Euro bazında otomobil ihracatı ise yüzde 16 artarak 4,9 Milyar € seviyesinde gerçekleşti.

Paylaşın

Ek Motorlu Taşıtlar Vergisi Mükelleflerden Nasıl Alınacak?

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurul’da kabul edilen kanun teklifi ile ek Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV) mükelleflerden iki eşit taksitte tahakkuk ettirilecek.

BBC Türkçe’nin aktardığına göre, ek MTV’nin ilk taksiti, düzenlemenin yayımlandığı ayı izleyen ayın sonuna kadar ödenecek. Bu da ilk taksidin Ağustos ayında ödeneceği anlamına geliyor. Ek MTV’nin ikinci taksidinin ise Kasım ayı sonuna kadar ödenmesi gerekecek.

Örnek olarak, 1-3 yaş arası, motor hacmi 1301-1600 santimetreküp olan taşıtının ocak ayındaki birinci taksiti için 1846, temmuz ayındaki ikinci taksiti için 1846 lira ödemesi gereken mükellef, teklifin bu ay kanunlaşması halinde, ağustos ayı sonuna kadar 1846, kasım ayı sonuna kadar yine 1846 lira ek vergi ödeyecek.

Düzenlemenin yayımlandığı tarihte kayıt ve tescilli bulunan otomobil, otobüs, kamyon, kamyonet, uçak ve helikopterler dahil tüm taşıtlar ile 31 Aralık 2023 tarihine kadar kayıt ve tescil edilecek olan tüm taşıtlar, ek MTV kapsamında olacak. Ek MTV, 2023 yılı için tahakkuk ettirilen MTV tutarı kadar uygulanacak.

Teklifte Ek MTV’den muaf olacaklar söyle ifade ediliyor:

“Kahramanmaraş merkezli depremler nedeniyle Hazine ve Maliye Bakanlığınca Vergi Usul Kanunu kapsamında “mücbir sebep hali” ilan edilen yerlerde; deprem tarihi itibarıyla kayıt ve tescilli olan taşıtlar, deprem nedeniyle yıkılan veya ağır ya da orta hasarlı hale gelen binaların maliklerine ait taşıtlar, depremlerde ağır hasar görerek kullanılamaz duruma gelen taşıtlar ile deprem nedeniyle eşi veya birinci derece kan hısımlarından birini kaybeden mükelleflere ait taşıtlar ek MTV’den müstesna olacak.“

Ek Motorlu Taşıtlar Vergisi’nden (MTV) 30 milyar liralık bir ek gelir bekleniyor.

Paylaşın

İTO Başkanı Avdagiç’den “İkinci El Araç İthalatı” Uyarısı

İTO Başkanı Şekib Avdagiç, otomobile olan talebin yatırım amaçlı olduğunu belirterek, “İnsanlar tasarruflarını korumak için bankada veya konvensiyonel yatırım araçlarında kendilerine imkân bulamaz hale geldiler. Hal böyle olunca otomotiv gibi başka yönelimleri oldu birikimlerini koruyabilmek için. Bu yatırım şeklini değiştirebilirsek otomotiv sektöründe de fiyatlarda da rahatlama olacaktır” dedi.

İkinci el araç ithalatı konusunun çok yanlış bir hareket olacağını vurgulayan Avdagiç, “İkinci el otomobil ithalatının yalnızca otomotiv sanayisi için değil Türkiye için çok çok yanlış bir hareket olacağını belirtmek isterim. Türkiye bir araç çöplüğüne döner. Zaten gerçekten 2 yaşında olup olmadığını belirleyecek ekspertizi yapmak da ayrı bir problem haline dönüşecektir.

Bununla birlikte bu ithalat dış ticaret açığını da artıracak bir konudur. Kullanılmış araç ithalatının ülke menfaati için olumsuz olacağını düşünüyorum. 25 milyon taşıt var, bu araçlarla ilgili oluşan bir değer seviyesi var. Bu yapılacak hamle ile piyasayı da bozmuş olacaksınız. Birkaç kişi olumlu etkilenecek diye 25 milyon olumsuz etkilenecek. Attığınız taş ürküttüğünüz kurbağaya değmeyecek” şeklinde konuştu.

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Habertürk TV yayınında Para Gündem programına konuk oldu. İkinci el araç ithalatı konusuna değinen Avdagiç, ikinci el araç ithalatının sorunların önüne geçmekten çok daha fazla yeni sorun ortaya çıkartabileceğini vurguladı.

Otomotiv sanayisinin bu yıl haksız bir töhmet altında bırakıldığını vurgulayan Avdagiç, “Üretim konusunda sanayide yılın ilk yarısında %65’lik bir artış var ancak talepte öylesine bir yükseliş var ki bunu karşılamak mümkün değil. Bu bir ekmek fırını değil hemen çıkan bir ürün değil otomobil.

Yani özetle arzda bir problem olduğunu, bayilerin stok yaparak araç satmadığını söylemek haksız bir yönlendirme oluyor. Esas problem arzda değil talepte yaşanan aşırı patlamada. Bu dönemde satışlarla Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki en yüksek rakamlara ulaşıldı ancak talep çok yüksek” ifadelerini kullandı.

‘Yatırım aracı”

Otomobile olan bu talebin yatırım amaçlı olduğunu belirten İTO Başkanı Şekib Avdagiç, “İnsanlar tasarruflarını korumak için bankada veya konvensiyonel yatırım araçlarında kendilerine imkân bulamaz hale geldiler. Hal böyle olunca otomotiv gibi başka yönelimleri oldu birikimlerini koruyabilmek için. Bu yatırım şeklini değiştirebilirsek otomotiv sektöründe de fiyatlarda da rahatlama olacaktır” dedi.

İkinci el araç ithalatı konusunun çok yanlış bir hareket olacağını vurgulayan Avdagiç, “İkinci el otomobil ithalatının yalnızca otomotiv sanayisi için değil Türkiye için çok çok yanlış bir hareket olacağını belirtmek isterim. Türkiye bir araç çöplüğüne döner. Zaten gerçekten 2 yaşında olup olmadığını belirleyecek ekspertizi yapmak da ayrı bir problem haline dönüşecektir.

Bununla birlikte bu ithalat dış ticaret açığını da artıracak bir konudur. Kullanılmış araç ithalatının ülke menfaati için olumsuz olacağını düşünüyorum. 25 milyon taşıt var, bu araçlarla ilgili oluşan bir değer seviyesi var. Bu yapılacak hamle ile piyasayı da bozmuş olacaksınız. Birkaç kişi olumlu etkilenecek diye 25 milyon olumsuz etkilenecek. Attığınız taş ürküttüğünüz kurbağaya değmeyecek” şeklinde konuştu.

Merkez Bankası’nın faiz politikası ile ilgili de yorumlarını paylaşan Şekib Avdagiç, “Biz referans faizi rakamından ziyade, iş dünyasının krediye ulaşımı konusunda piyasa realitelerine uygun krediye erişim bekliyoruz. Erişemedikten sonra çok düşük maliyetli olmasının pratik bir tarafı yok. Krediye erişim konusunda iş dünyasının bir beklentisi var. Merkez Bankası’nın açıkladığı rakam bir referans faiz olabilir ancak normal günlük rutin işlemlerde, piyasa rayiçlerine göre işlem yapılıyor. Yüzde 18 mertebesinde şu anda kredi faizleri. Katılım bankalarında ise bu daha farklı seyrediyor. Tek bir rakam yok farklı seyrediyor. Kredilerdeki bu daralmanın en azından yatay bir seyre gelmesi çok önemli” açıklamasını yaptı.

Son dönemde yapılan vergi artışlarının olağanüstü durumlardan dolayı olduğunu belirten Avdagiç, “6 Şubat’ta Cumhuriyet tarihimizin en büyük felaketi ile karşı karşıya kaldı ve ciddi bir kaynağa ihtiyaç duyuldu. Bu olağanüstü durumdan dolayı yapılan vergi artışlarına ihtiyaç ortaya çıktı. Bütçe dengesinin sağlanması konusunda bazı adımlar atılması kabul edilebilir görülüyor. Bu adımların piyasayı tıkayabilir şekilde olmaması gerekiyor.

Türkiye’de genel anlamda, dolaylı vergilerle dolaysız vergiler arasındaki farkın daha fazla olduğunu görüyoruz. ‘Daha fazla aracı olandan daha fazla vergi alalım’ şeklinde bir görüşü kısa vadede ortaya çıkartmak çok mümkün ve tutarlı bir uygulama olamazdı. Hedefe yönelik şekilde vergilendirmeleri kurgulamak gerekiyor. Orta vadeli bir çalışma olabilir bu vergi artışı” şeklinde konuştu.

Paylaşın

Tüm Otomobillere Ortalama 17 Bin Lira Zam!

Otomobil sektöründe KDV, yüzde 18’den yüzde 20’ye yükseldi. Böylece yüzde 80 ÖTV’li otomobillerdeki vergi, yüzde 112’den yüzde 116’ya çıktı. Buna göre, ortalama bir aracın fiyatı yaklaşık 17 bin TL zamlanmış oldu.

Fiyatların her geçen gün yükseldiği otomobilinde sektöründe tüm modellere Katma Değer Vergisi (KDV) oranına gelen artış nedeniyle bir zam daha geldi. KDV oranının yüzde 18’den 20’ye çıkarılmasıyla otomobillere ortalama 17 bin lira zam gelmiş oldu.

Depremlerin yol açtığı ekonomik kayıpların telafisi için Kurumlar Vergisi’nin yüzde 25’e çıkarılması sonrasında vergi artırmak için ikinci önlem paketi açıklandı.

Resmi Gazete’de yayımlanan karar ile KDV oranları yeniden belirlenmişti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlanan kararlara göre; KDV, yüzde 18 olan ürünlerde yüzde 20’ye, yüzde 8 olan ürünlerde ise yüzde 10’a çıkarıldı.

Buna göre Otomobil sektöründe KDV, yüzde 18’den yüzde 20’ye yükseldi. Böylece yüzde 80 ÖTV’li otomobillerdeki vergi, yüzde 112’den yüzde 116’ya çıktı, ortalama bir aracın fiyatı yaklaşık 17 bin TL zamlanmış oldu. 1 milyon liralık aracın fiyatı 1 milyon 16 bin 950 TL’ye yükseldi.

Paylaşın