Ankara: Roma Hamamı Ören Yeri

Roma Hamamı Açık Hava Müzesi ve Ören Yeri; Ankara’nın Altındağ İlçesi, Ulus Semti, Çankırı Caddesi üzerindedir. Toplu taşım araçları ile ulaşım mümkündür.

Roma Hamamı Açık Hava Müzesi ve Ören Yeri, caddenin batısında 2,5 metre yüksekliğinde bir platonun üstünde bulunur. Höyük üzerinde yer alan hamamda 1938 yılında yapılan kazılarda Frig, Roma ve Bizans katları bulunmuş, kısmen de Selçuklu ve Osmanlı izlerine rastlanmıştır.  Sürdürülen kazı çalışmaları neticesinde 1940-1943 yılları arasında yapılan kazılarda ortaya çıkartılan bu muhteşem yapı biri palaestra, öteki kapalı hamam kısımları olmak üzere iki kısımdan ibarettir.

Kazılarda bulunan sikkelere dayanarak hamamın Caracalla (M.S. 212–217) döneminde yapıldığı tahmin edilmektedir. Palaestra’nın kuzeydoğusunda yer alan Sütunlu Cadde üzerinde 2007–2011 yılları arasında kazı çalışmaları yapılmıştır. Bu çalışmalarda da cadde ile bağlantılı dükkânlara ait mimari ortaya çıkartılmıştır. Ayrıca burada bulunan devasa bir İmparator heykeli de önemli bulgular arasındadır.

Paylaşın

Ankara: Ulus, Cumhuriyet Anıtı

Cumhuriyet Anıtı; Ankara’nın Altındağ İlçesi, Ulus Semti sınırları içerisinde yer almaktadır. Toplu taşım araçları ile ulaşım mümkündür.

Anıt Kurtuluş Savaşı kahramanlarına Türk Ulusu’nun bir armağanı olarak 1927 yılında dikilmiştir. Yan yüzünde stilize edilmiş iki kurt başı vardır. Ön yüzünde bir eliyle arkadaşlarını savaşa çağıran, diğeri ufukları gözleyen iki Türk Askeri canlandırılmıştır.

Gövdenin sağ yüzünde, kabartma Atatürk ve arkadaşları Başkumandanlık Meydan Savaşı’nda tasvir edilirken; sol yüzünde şanlı Türk Bayrağı’nı selamlayan istila ordusu canlandırılmıştır. Gövdenin üst kısmında “Ordular, İlk Hedefiniz Akdeniz’dir, İleri! Dumlupınar 1922” yazılıdır.

Arkada devrilmiş bir çınar ağacı Osmanlı İmparatorluğu’nu ve onun gövdesinden fışkıran genç bir fidan yeni Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil eder. Arka yüzde mermi taşıyan kadın figürü, Türk kadınlarının Kurtuluş Savaşı’ndaki kahramanlığının bir hatırasıdır. En üstte Atatürk, Başkumandanlık kıyafeti ile at üzerindedir.

Paylaşın

Ankara: Türk Hava Kurumu Müzesi

Türk Hava Kurumu Müzesi; Ankara’nın Altındağ İlçesi, Ulus Mahallesi, Hipodrom Caddesi üzerinde yer almaktadır. Toplu taşıma araçlarıyla ulaşılabilir.

Tarihi nitelikteki yapıların yer aldığı bir bölge olan Ulus’ta bulunan Türk Hava Kurumu Müzesi, 19 Mayıs 2002 tarihinde hizmete açılmıştır. Müze yerleşkesi 287 metrekare kapalı alan ve 5 bin 294 metrekare açık alandan oluşmaktadır. Yerleşke içinde Tarihi Paraşüt Kulesi (Tescilli Anıt Eser), orijinal uçakların sergilendiği bahçe ve belgelerin teşhir edildiği müze binası yer alır.

Müze salonlarında dünyada ve ülkemizde günümüze kadar havacılık tarihinin gelişimini gösteren, çok sayıda doküman ev fotoğrafla zenginleştirilmiş vitrinler yer almaktadır. Türk Hava Kurumu’nda kullanılan üniformalar, madalya ve bröveler, Türkkuşu Genel Müdürlüğü ve İnönü Eğitim Merkez Müdürlüğü’nün maketleri de müzede sergilenmektedir. Müze, THK ve Türk Sivil Havacılık Tarihi hakkında 747 adet belge ve fotoğraf sunumu ile her yaştan ziyaretçinin havacılık bilgisini zenginleştirmekte ve Türk havacılık tarihini gelecek nesillere aktarmaktadır.

Ayrıca Hazerfan Ahmet Çelebi’nin kendi yaptığı kanatlarla Galata Kulesi’nden Üsküdar Doğancılar’a uçuşunu ve yine Sultan IV. Murat döneminde yaşayan Lagari Hasan Çelebi’nin yedi kollu roketi ateşleyerek Sarayburnu açıklarında göğe yükselişini canlandıran maketlerin bulunduğu vitrinler de müzenin ilgi çeken noktalarıdır. Ziyaretçilere, müze bahçesinde sergilenen helikopterin pilot köşkünü inceleme imkânı sağlanmakta ve tarihi kuleden paraşüt öğretmenleri gözetiminde atlayış deneyimi de yaşatılmaktadır.

Paylaşın

Ankara: Vakıf Eserleri Müzesi

Vakıf Eserleri Müzesi; Ankara’nın Altındağ İlçesi, Ulus Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Toplu taşım araçları ile ulaşım mümkündür.

Müze binası I. Ulusal Mimarlık Dönemi (1908-1930) olarak adlandırılan ve Cumhuriyetin ilk yıllarını kapsayan dönem içinde, 1927 yılında inşa edilmiştir. 1928-1941 yılları arasında Hukuk Mektebi olarak kullanılmış ve 7 Mayıs 2007 tarihinde Ankara Vakıf Eserleri Müzesi olarak açılmıştır. Bina geleneksel süsleme ve mimari elemanların kullanılmadığı oldukça sade cephelere sahip olan erken örneklerden bir tanesidir.

Halı, kilim, ahşap, maden, çini, deri ve el yazması eserlerin sergilendiği müzede, 13’üncü ve 14’üncü yüzyıldan kalma ahşap, 16’ncı yüzyıldan kalma el yazmaları, çini ve halılar olmak üzere nadide eserler yer almaktadır. Ayrıca, kültürel faaliyetlerde kullanılmak üzere hem geleneksel hem de modern süreli sergilerin düzenlendiği Çok Amaçlı Sergi Salonu da müze bünyesinde yer almaktadır.

Paylaşın

Ankara: Cumhuriyet Müzesi

Cumhuriyet Müzesi; Ankara’nın Ulus İlçesi, Cumhuriyet Caddesi üzerinde yer almaktadır. Toplu taşım araçları ile ulaşım mümkündür.

Cumhuriyet Müzesi ya da II. Türkiye Büyük Millet Meclisi binası 1923 yılında Mimar Vedat Tek tarafından Cumhuriyet Halk Fırkası toplantı yeri olarak tasarlanmış ve inşa edilmiştir. Ancak I.TBMM binası yeterli gelmeyince meclis binası olarak düzenlenmiş ve 18 Ekim 1924 tarihinde hizmete açılmıştır.

II. TBMM, 1924-1960 yıllarında Atatürk ilke ve devrimlerinin gerçekleştirilmesi, önemli yasaların çıkarılması, uluslararası anlaşmaların imzalanması ve çok partili sisteme geçiş gibi Türkiye siyasi tarihinin önemli olaylara tanıklık etmiştir.

1924–1960 yıllarında Meclis Genel Kurul Salonu olarak kullanılan salonda en çok 600 milletvekili görev yapmıştır. Atatürk, 15-20 Ekim 1927 tarihleri arasında “Büyük Nutuk”unu burada okumuştur.

Türk siyasi tarihinin sembol yapılarından olan II. Türkiye Büyük Millet Meclisi binası, işlevini 27 Mayıs 1960 tarihine kadar 36 yıllık bir dönem boyunca sürdürmüştür. Yapı, Selçuklu ve Osmanlı bezeme motiflerinin yer aldığı ahşap tavan süslemesi, kemerler, saçaklar ve çinileri ile dönemin mimari özelliklerini yansıtmaktadır. Binanın ön kısmı onarım ve yenilenmelerden sonra düzenlenerek 30 Ekim 1981 tarihinde müze olarak ziyarete açılmıştır.

Cumhuriyet Müzesi’nde ilk üç Cumhurbaşkanımız Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü ve Celal Bayar’ın kişisel eşyaları, mecliste kullanılan çeşitli kırtasiye araçları, meclis görüşme tutanakları, milletvekili yoklama defterlerinden birer örnek ile Atatürk ilkeleri ve devrimlerine ilişkin eserler sergilenmektedir.

 

Paylaşın

Ankara: Kurtuluş Savaşı Müzesi

Kurtuluş Savaşı Müzesi; Ankara’nın Ulus İlçesi, Doğanbey Mahallesi. Cumhuriyet Bulvarı üzerinde yer almaktadır. Toplu taşım araçları ile ulaşım mümkündür.

Kurtuluş Savaşı Müzesi (Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi Binası) 1916 yılında, İttihat ve Terakki Fırkasınca kulüp binası olarak kullanılmak üzere, Enver Paşa’nın emriyle Evkaf (Vakıflar İdaresi) mimarı Salim Bey tarafından projelendirilmiş ve projeyi yürütme görevi, dönemin İttihat ve Terakki Fırkası Ankara temsilcisi Mahmut Şevket (Esendal) Bey’e; proje yapım işi ise Kolorduda görevli olan askerî mimar Hasip Bey’e verilmiştir. Hasip Bey, binanın kâgir kısmını başarı ile bitirmiş ancak çatı ve diğer bölümler, sürmekte olan savaş ve yaşanan malzeme sıkıntısı nedeniyle yarım kalmış; Mimar Hasip Bey de Kurtuluş Savaşı sırasında şehit düşmüştür.

Birinci Dünya Savaşı sonrasında Ankara, kısa bir süre için İngiliz ve Fransız askerleri tarafından işgal edildiğinde küçük bir Fransız müfrezesi, henüz çatısının bir bölümü örtülmemiş olan bu binaya yerleşmiş, ancak 27 Aralık 1919’da Mustafa Kemal Paşa’nın Ankara’ya gelmesi üzerine binayı boşaltarak kenti terk etmiştir.

Türkiye Büyük Millet Meclisinin 23 Nisan 1920 tarihinde açılmasına karar verildiğinde, Ankara’da Meclisin toplanabilmesi için gerekli büyüklük ve donanıma sahip bir binanın bulunmadığı görülmüştür. Bu şartlar altında, inşası yarım kalan İttihat ve Terakki Fırkası Kulüp Binası’nın Meclis Binası olarak kullanılmasına karar verilerek binanın onarılması ve tamamlanması görevi de (sonradan 1. Dönem Bursa Mebusu olan) Necati Bey’e verilmiştir.

Ankara taşı olarak bilinen pembe-mor renkli yerel andezit taşıyla inşa edilen ve “Birinci Millî Mimarlık Dönemi Üslubu”nun Ankara’daki ilk örneklerinden olan bina, Ankaralılar’ın evlerinden ve Ulucanlar’daki Numune Mektebinden (şimdiki Cumhuriyet İlköğretim Okulu) getirilen kiremitlerle, halkın özverileri ile tamamlanmıştır.

23 Nisan 1920 ile 15 Ekim 1924 tarihleri arasında Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak kullanılan bina, daha sonra Cumhuriyet Halk Fırkası Genel Merkezi olarak kullanılmış ve aynı dönemde kısa bir süreliğine Hukuk Mektebine de ev sahipliği yapmıştır. 1952 yılında Maarif Vekâletine (Millî Eğitim Bakanlığı) devredilmiş, 1957 yılında Bakanlık Komisyonunca alınan kararla müzeye dönüştürülmek üzere çalışmalara başlanmış ve 23 Nisan 1961 tarihinde “Türkiye Büyük Millet Meclisi Müzesi” adıyla halkın ziyaretine açılmıştır.

“Atatürk’ün Doğumunun 100. Yılını Kutlama Programı” çerçevesinde, Kültür Bakanlığı tarafından yapılan yenileme çalışmaları sonucu 23 Nisan 1981 tarihinde “Kurtuluş Savaşı Müzesi” adıyla ziyaretlere açılan müze, son olarak 5 Mayıs 2009 tarihinde, TBMM Başkanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında yapılan protokol çerçevesinde Türkiye Büyük Millet Meclisine devredilmiştir.

Meclisin Açılışı

Heyetitemsiliye adına Mustafa Kemal Paşa’nın gönderdiği tamim gereğince; vatan sathında Buhari, Hatmişerif ve Mevlidîşerifler ile ezan öncesi okunan salalardan sonra Hacı Bayram-ı Veli Camii’nde kılınan cuma namazını takiben yapılan dualar eşliğinde coşkulu bir törenle 23 Nisan 1920’de Meclis açılmıştır. En yaşlı üye sıfatıyla geçici başkanlık görevini üstlenen Sinop Mebusu Şerif Bey’in açış konuşmasının ardından, Ankara Milletvekili Mustafa Kemal Paşa söz alarak Meclisin hangi azalardan teşekkül edeceğine dair aşağıdaki açıklamayı yapmıştır:

“Yüce Meclisiniz bildiğiniz gibi olağanüstü yetkilere sahip olarak yeniden seçilmiş saygıdeğer milletvekilleriyle, taarruz ve işgale uğramış saltanat merkezinden canlarını kurtararak buraya gelen saygıdeğer milletvekillerinden oluşmuştur. Kaçıp gelebilecek milletvekilleriyle birlikte bir yüce Meclisin meydana getirilmesi ancak yeni uygulanan seçim tarzıyla söz konusu olmuştur. Bu anda Meclisiniz yasal olarak toplanmış bulunmaktadır.”

Meclisin 24 Nisan 1920 günü yapılan ikinci toplantısında Mustafa Kemal Paşa oy birliğiyle Meclis Başkanlığına seçilmiştir. Mustafa Kemal Paşa bu toplantıda uzun ve anlamlı bir konuşma yapmış; “Artık Yüce Meclisin üzerinde bir güç yoktur.” diyerek Meclisin önemini vurgulamıştır. Kurtuluş Savaşı, Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın başarılı yönetimi ve Birinci Büyük Millet Meclisinde alınan hayati kararlar sonucunda zaferle sonuçlanmıştır.

20 Ocak 1921’de Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Anayasası olan Teşkilatıesasiye Kanunu, 19 Eylül 1921’de Mustafa Kemal Paşa’ya Gazilik unvanının ve Mareşal rütbesinin verilmesi, 12 Mart 1921’de İstiklal Marşımız ve 1 Kasım 1922’de Saltanatın Kaldırılması bu Mecliste kabul edilmiştir. Öte yandan 24 Temmuz 1923’te Lozan Barış Antlaşması, 13 Ekim 1923’te Ankara’nın Başkent Oluşu ve 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet’in İlanı da bu Meclis çatısı altında onaylanmış ayrıca Gazi Mustafa Kemal Paşa yine bu Mecliste Cumhurbaşkanı seçilmiştir.

Müzenin Bölümleri;

Mescid

Müze girişinin sağındaki ilk odadır. Sade bir görünümü olan bu odada, Hereke halı üzerinde seccadeler ve rahleler sergilenmektedir. Rahlelerin ikisi Şam işi tekniğinde sedef kakmalı, diğer ikisi ise oldukça sadedir. Odanın bir duvarında Kur’an-ı Kerim, diğer duvarda da çerçeveli bir sancak asılı durmaktadır. Kırmızı (sıklamen) rengi atlas üzerine simle Fetih Suresi 1. ve Saf Suresi, 13. Ayetleri ile Sene 1338 yazmaktadır.

Reis (Meclis Başkanı) Odası

Koridorun sağındaki ikinci odadır. Mustafa Kemâl Atatürk’ün çalışma odası ve aynı zamanda yaver odası olarak kullanılmıştır. Sade görünümlüdür ve ilk hâli bozulmadan teşhir edilmektedir. Odada masa, hokka takımı, zil, telefon, sehpa gibi eserlerle birlikte karşılıklı duran iki halı pano teşhir edilmektedir. Sol duvarda bulunan halı pano üzerinde iki hilâl arasında Osmanlı Türkçesi ile “Gazi” , altında “Mustafa Kemâl Paşa’ya” ve en altta da “Müslümanlar haşre dek (kıyamet) tazim (hürmet) etsin adına çün (çünkü) fedai-i can etti milletin imdadına, Cemal 1338 Isparta” yazılıdır. Sağ duvarda bulunan halı pano üzerinde ise sırasıyla yıldız altında “Allah”, yeşil renk hilâl içinde “Ankara”, altında “4 Şaban 1338”, onun altında “23 Nisan 1336”, büyük yeşil renk hilâl içinde “Türkiye Büyük Millet Meclisi” ve panonun sol alt köşesinde de “Isparta” yazılıdır.

Genel Kurul Salonu (Meclis Toplantı Salonu)

Koridorun sağında üçüncü oda olarak yer alan ve dikdörtgen formunda olan bu bölüm binanın en büyük salonudur ve Genel Kurul Salonu olarak kullanılmıştır. İlk hâli korunarak teşhir edilen salonun ortasında Başkanlık ve Divan Üyeleri kürsüsü, kürsünün arkasında Hüseyin isimli hattatın yazdığı Kur’an-ı Kerim 159. Ayetinin bir kısmı olan “Ve Şâvirhüm fi’l emr” yazılı levha ve kürsümüm hemen önünde de Zabıt Kâtipleri kürsüsü yer almaktadır. Bu kürsünün karşısındaki sıralar Bakanlar Kurulu, yanlardakiler ise milletvekili sıraları olarak kullanılmış; sağdaki balkon kordiplomatik (elçi ve elçilik görevlileri topluluğu), soldaki balkon dinleyiciler, balkon altları ise yerli ve yabancı basın temsilcilerine ayrılmıştır.

Salonda bulunan kürsü, Ankaralı bir marangoz tarafından yapılarak Meclise hediye edilmiştir. Sıralar Muallim Mektebi (Ankara Öğretmen Okulu) ile şimdiki Atatürk Lisesinin ilk binası olan Mektebi Sultanisinden (Taş Mekteb); sonradan elektrikli hâle getirilen iki petrol lambası ile sac sobalar civar kahvehanelerden, büro malzemeleri ise resmî dairelerden getirilerek millet egemenliğine dayanan İlk Meclis Binası’nın temelleri milletimiz ile birlikte burada atılmıştır. Salonda kürsü, soba ve sıraların yanı sıra hokka takımları, çan ve Atatürk büstü teşhir edilmektedir.

Başkâtip Odası

Koridorun sağında dördüncü oda olarak yer alan ve TBMM’nin Birinci Dönemi’nde Başkâtip odası olarak kullanılan bu oda, günümüzde sunum odası olarak kullanılmaktadır.

İdare Odası

Koridorun sağındaki son oda olup, Meclis idare odası olarak kullanılmıştır.

Kâtipler Odası

Koridorun sonunda yer alan bu oda; tutanak ve kanunlar kalemleri, evrak ve yazı işleri kalemi, müdür, muavin, kâtip ve memurların bir arada bulunduğu “Kalem” olarak adlandırılan odadır. Günümüzde burada bulunan vitrinlerde, milletvekilleri ve TBMM memurlarına ait mavzer, istiklâl madalyası, maaş vesikası, tespih, şemsiye, kimlik belgesi gibi kişisel eşyalar teşhir edilmektedir. Ayrı bir vitrinde de Atatürk’ün bastonu, mavzeri ve çeşitli dönemlerde kullandığı mühürler teşhir edilmektedir.

Encümen (Komisyonlar) Odası

Soldaki dördüncü oda olup Mecliste çeşitli konuların komisyonlar tarafından incelendiği odadır. Odanın sol tarafında su soğutmalı ve şeritli makineli tüfekler ile sağ tarafında beş hat kapasiteli manuel telefon santrali, Alexander Von Kryha tarafından 1920’li yıllarda geliştirildiği düşünülen bir şifre makinesi, manyetolu telefon (sahra telefonu), mors alıcı ve verici ile mors yazıcı teşhir edilmektedir.

Kulis (Toplantı Salonu Uzantısı – Dinlenme Salonu)

Koridorun solundaki üçüncü odadır ve Meclis Kulisi olarak kullanılmıştır. Odanın ortasında Lozan Antlaşması’nın imzalandığı masa ile sol tarafta Isparta Mebusu Hafız İbrahim Efendi’nin Meclise hediye ettiği Isparta Halısı teşhir edilmektedir. Halının üst kısmında güneş içinde Osmanlı Türkçesi ile “Türkiye”, aşağısında “Büyük Millet Meclisi Hükûmeti Müncelisi 23 Nisan 1336” ve en aşağıda açık bir kitap üzerinde de “Bu yurdun ufkuna çökmüş siyah bulut yığını uzunca bir geceden sonra hep tebah (yok) oldu. Uyan uyan ebedi günlerin var ey Millet. Ağaran yere bak, müjdeler sabah oldu.” yazılıdır. Burada ayrıca Misak-ı Millî sınırları gösterilmektedir.

Şeriye Encümeni (Anayasa Komisyonu Odası)

Koridorun solundaki ikinci odadır ve burada yasa tekliflerinin Anayasa’ya uygunluğu görüşülmüştür. Odada ahşap bir dosya dolabı, Teşkilâtı Esasiye Kanunu’nun müsveddeleri ve İstiklâl Madalyaları teşhir edilmektedir.

Riyaset (Başkanlık Divanı) Odası

Girişte, koridorun solundaki ilk odadır. Bakanlar Kurulu (İcra Vekilleri Heyeti) odası olarak kullanıldığı gibi, Riyaset (Başkanlık) Divanı odası olarak da kullanılmıştır. Ayrıca Gazi Mustafa Kemâl Paşa’nın zaman zaman bu odada çalıştığı bilinmektedir. Sol taraftaki panoda ilk Riyaset Divanı üyeleri, sağ taraftaki panoda ise Muvakkat (Geçici) İcra Encümenlerinin fotoğrafları bulunmakta ve Bakanlar Kurulu tarafından kullanılan hokka takımları teşhir edilmektedir.

 

Paylaşın