Afganistan’da ‘Kadınların Televizyona Yüzlerini Örtmeden Çıkması’ Yasaklandı

Taliban’ın yönetimi devraldığı Afganistan’da kadınlara yönelik kısıtlamalar adım adım artırıyor. Son olarak, kadın televizyon sunucuları ve ekrana çıkan diğer kadınların yüzlerini örtmeleri istendi.

BBC Peştu Servisi’ne konuşan Taliban din polisi yetkilisi, bu konudaki yasağın, medya kuruluşlarına Çarşamba günü gönderilen bir kararname ile iletildiğini söyledi.

Bundan iki hafta önce de Afganistan’daki kadınlara dışarda peçe takma kuralı getirilmiş, uymayanların cezalandırılacağı ilan edilmişti.

Kadınların yanlarında erkek bir akrabaları olmadan seyahat etmeleri yasaklanmış, ayrıca daha önce açılacağı ilan edildiği halde kız çocuklarının devam ettiği orta dereceli okullar kapatılmıştı.

Reuters haber ajansı Taliban hükümetinin “Ahlaksızlığı Önleme ve Fazileti Teşvik” bakanlığı sözcüsünü alıntılayarak yeni kararnamenin 21 Mayıs günü yürürlüğe gireceğini bildirdi.

Bakanlık sözcüsü, ajansa göre kadınların yüzünü kapatması kuralını “tavsiye” olarak niteliyor; ama kurala uymayanların neyle karşılaşacağı konusunda bir açıklama bulunmuyor.

Son kararname Twitter’da ağır eleştirilerle karşılaştı.

Bir sosyal medya kullanıcısı “Dünya, insanları Covid’den korumak için maske kullanıyor. Taliban, insanları kadın gazetecilerin yüzlerinden korumak için maske kuralı getiriyor. Taliban’a göre kadınlar bir hastalık” yazdı.

Taliban 1990’larda ilk kez iktidara geldiğinde ülkedeki bütün kadınlara ev dışında bedenlerini ve yüzlerini bütünüyle örten burka giyme kuralı getirmişti.

2001’de ABD ve müttefiklerinin askeri müdahalesi ile Taliban iktidardan uzaklaştırıldığında, özellikle başkent Kâbil’de kadınlara yönelik kısıtlamaların önemli bir kısmı kaldırılmıştı.

Fakat koyu muhafazakârlığın ve erkek egemenliğinin çok güçlü olduğu ülkede kırsal kesimlerde Taliban’ın etkisi devam etmiş ve kadınların yaşamı çok fazla değişmemişti.

(Kaynak: BBC Türkçe)

Paylaşın

Afganistan’da Kadınlara Burka Giyme Zorunluluğu Getirildi

Afganistan’da 15 Ağustos 2021’de yönetimi ele geçiren Taliban, kadınlara burka giyme zorunluluğu getirdi.  Yasaya göre burka giyerek yüzünü tamamen kapatmayı reddeden ve “ailesinin erkek üyelerinin uyarılarını dinlemeyen” kadınların “erkek gardiyanları” üç gün hapis cezası alabilecek.

BBC Türkçe’nin haberine göre; Taliban, 1990’larda ülkenin büyük kesiminde kontrolü ele geçirdiğinde de burka zorunluluğunu getirmişti.

Ancak ABD’nin müdahalesi ve ardından kurulan hükümetin etkili olabildiği yerlerde bu zorunluluk kalkmıştı.

Dünyanın geri kalanıyla ticari ve diplomatik ilişkiler geliştirmek istediğini savunan Taliban, yeni dönemde kadınlara daha fazla hak verileceğini iddia ediyordu. Geçen yıldan bu yana burka zorunluluğunu geri getirmemişti.

Afganistan’ın özellikle kırsal bölgelerinde birçok kadın, ya aile baskısı ya da sosyo-kültürel sebeplerle halihazırda burka giyiyor. Ancak özellikle şehirlerde yaşayan kadınlar büyük oranda sadece saçlarını bir başörtüsüyle kapatmayı tercih ediyor.

Kararname, Taliban’ın Ahlaksızlığı Önleme ve Fazileti Teşvik Bakanlığı tarafından duyuruldu.

Taliban yetkilileri kararı “öneri” olarak duyursa da, öneriyi yerine getirmeyi reddedenler için bir dizi kural da açıkladı:

  • İlk aşamada bu kadınların evleri ziyaret edilecek, eşleri, erkek kardeşleri veya babalarıyla konuşma yapılacak
  • İkinci aşamada kadınların “kendisinden sorumlu erkek gardiyanları” bakanlığa çağrılacak
  • Üçüncü aşamada ise bu erkek gardiyan mahkemeye çıkarılacak ve üç güne kadar hapis cezası alabilecek

Kararnamede kadınların yüzlerinin de kapatılmasının “iyi olacağı” ve bunun “burkayla yapılabileceği” belirtiliyor.

Burka, kadınların yüzünü ve vücudunu tamamen kapatan, göz kısmında ağ olan bir kadın kıyafeti.

Taliban’ın bugüne kadar günlük hayata sert kısıtlamalar getiren kurallarının ve yasaklarının çoğu kadınlarla ilgiliydi.

Afganistan, bugüne kadar cinsiyete dayalı eğitim yasağını açıkça duyuran ilk ülke oldu. Bu da, uluslararası meşruiyet kazanma çabalarına ciddi bir darbe vurmuştu.

Buna rağmen arkasından burka zorunluluğu geldi.

Kız çocuklarının ilkokuldan sonra eğitim almasının yasaklandığı ülkede, kadınlardan sorumlu bakanlık kapatıldı ve birçok farklı alanda çalışan kadınların işine son verildi.

Paylaşın

Taliban’dan Yeni Yasak: Kadınlara Ehliyet Vermeyin

Afganistan’da kontrolü ele geçiren Taliban, eğitimden çalışmaya en temel haklarını gasp ettiği kadınların ehliyet almasını da engelliyor. Afganistan’ın en ileri şehri olarak bilinen Herat’ta sürücü belgesi çıkaran kurum ve kuruluşlar, kadınlara ehliyet vermemelerinin sözlü olarak bildirildiğini aktardı.

Afganistan’daki muhafazakar dayatmaya rağmen büyük şehirlerde otomobillerin direksiyonlarında kadınları görmek mümkün.

Ancak AFP’ye konuşan Herat’taki sürücü okullarından sorumlu Trafik İdaresi Enstitüsü Başkanı Can Ağa Açakzay, “Kadınların şehirde araba kullanmalarını engellemeye yönelik değil, ama kadın sürücülere ehliyet vermeyi durdurmak için sözlü talimat aldık” dedi.

Sürücü kursu sahibi Adile Adil, ‘Taliban’ın şimdiki ve gelecek kuşakların annelerinin sahip olduğu fırsatlardan mahrum kalmaları için uğraştığını’ söyledi. 29 yaşındaki kadın eğitmen, “Bize kadınlara eğitim ve ehliyet vermememiz söylendi” dedi.

Direksiyonun başına geçip ailesine bayram hediyeleri almak için pazara giden Şeyma Vefa, bir Taliban militanına, ‘taksi şoförüyle yolculuk etmektense kendi aracında gitmenin daha rahat olduğunu söylemek zorunda kaldığını’ belirtti. Vefa “Kardeşimin ya da kocamın eve gelmesini beklemeden ailemi arabamla doktora götürebilmeliyim” diye ekledi.

Yıllardır otomobil kullanan bir kadın olan Fereştah Yakubi, “Hiçbir aracın üzerinde sadece erkeklere ait olduğu yazmıyor. Aslında bir kadının kendi aracını kullanması çok daha güvenli” dedi.

Taliban, ulusal çapta yazılı kararnameler yayımlamak yerine yerel makamların bazen sözlü olarak ferman çıkarması yönünde hareket ederken, bölgenin enformasyon ve kültür idaresinden sorumlu Naim el Hak Hakkani de resmi talimat verilmediğini söyledi.

Kısa süre önce ehliyet başvurusunda bulunduğunu belirten Zeynep Muhsini, ‘erkek sürücülerin kullandığı taksilere kıyasla kadınların kendi arabalarında kendilerini daha güvende hissettiklerini’ belirtti.

Ehliyet engellemesini, ‘Taliban rejiminin Afgan kadınlarının elinde kalan son birkaç haktan yararlanmasını engellemek için her şeyi yapacağının yeni bir işareti’ olarak değerlendiren 26 yaşındaki Muhsini, “Taliban kadınlara yönelik kısıtlamaları yavaş yavaş artırıyor” dedi.

(Kaynak: Sputnik)

Paylaşın

Taliban’dan Dünyaya Çağrı: Yönetimimizi Tanıyın

Afganistan’da idareyi ele geçiren Taliban’ın lideri Molla Heybetullah Ahundzade, uluslararası topluma çağrı yaparak yönetimlerinin tanınmasını istedi. Dünyanın “küçük bir köy” haline geldiğini söyleyen Ahundzade, uygun diplomatik ilişkilerin ülkenin sorunlarının çözülmesine yardımcı olacağını söyledi.

Eouronews’ta yer alan habere göre, Ahundzade, mesajında, Afganistan’ın “güçlü bir İslami ve ulusal ordu ile istihbarat örgütü” inşa ettiğini kaydetti.

Taliban’ın Afganistan’da geçtiğimiz ağustosta iktidarı ele geçirmesinden sonra hiçbir ülke bu yönetimi resmen tanımadı. Taliban yönetimine yapılan en büyük eleştirilerin başında “kadınların giderek kamusal yaşamdan dışlanması ve kız çocuklarının eğitimine izin verilmemesi” geliyor.

Ramazan Bayramı öncesi yazılı mesaj paylaşan Ahundzade, “sorunlarımızı resmi olarak ve diplomatik normlar ve ilkeler çerçevesinde ele alabilmemiz için” tanımanın şart olduğunu söyledi; kızlar için ortaokulların yeniden açılması da dahil olmak üzere uluslararası sorunlardan bahsetmedi.

Kandahar’da yaşayan Ahundzade, “Şüphesiz dünya küçük bir köye dönüştü. Afganistan’ın dünya barışı ve istikrarında rolü var. Bu ihtiyaca göre dünya, Afganistan İslam Emirliğini tanımalı.” dedi.

“Modern eğitim için merkezler açıldı”

Taliban’ın yönetimi devralmasından sonra on binlerce kadın resmi işlerini kaybetti; yanlarında bir erkek akrabası olmadıkça ülkeyi terk etmeleri, şehirler arası seyahat etmeleri yasaklandı.

Daha önce kız öğrencilerin eğitim gördüğü ortaokul ve lise seviyesindeki eğitim kurumlarının 23 Mart’ta açılacağını duyuran Taliban ani bir kararla ‘Okulların İslam hukukuna göre açılması için yeni bir plan hazırlanana kadar kapalı kalacağını’ belirterek verdiği sözden geri adım attı.

Bayram mesajında yetkililerin “hem dini hem de modern eğitim” için yeni merkezler ve medreseler açtığı” belirtildi: “Afganistan’daki kadın ve erkeklerin tüm şeriat haklarına saygı duyuyoruz ve bunlara bağlıyız. Bu insani ve duygusal meseleyi siyasi amaçlar için bir araç olarak kullanmayın.”

“Şeriata davet zorla olmamalı”

İnsanların Taliban ideallerini isteyerek benimsemesi ve zorlanmaması gerektiğini söyleyen Ahundzade, “İlgili makamlar insanları hikmetle şeriata davet etmeli ve bu konuda aşırılıktan kaçınmalıdır” ifadesini kullandı. Ahundzade, “İslami değerlere” göre ifade özgürlüğüne bağlı olduğunu da kaydetti.

Taliban’ın yönetimi ele geçirmesinden sonra ülkede yüzlerce medya kuruluşu kapandı, kamuya açık müzik yayınları yasaklandı ve kadınların yer aldığı film ve diziler yayından kaldırıldı. 70’li yaşlarında olduğuna inanılan Ahundzade’nin, 2016’dan beri Taliban’ın ‘ruhani lideri’ olarak biliniyor.

Paylaşın

Afganistan’da Okullara Yönelik İntihar Saldırıları: Onlarca Ölü

Afganistan’ın başkenti Kabil’in batısında, Şii Hazara vatandaşların yoğun olarak yaşadığı Deşti Berçi semtinde bir okul ile Kalei Nav mahallesinde bir eğitim merkezini hedef alan intihar saldırılarında çok sayıda öğrencinin öldüğü ve yaralandığı bildirildi.

Euronews’ta yer alan habere göre, saldırılardan ilki Mumtaz Eğitim Merkezi’ni, peş peşe gerçekleşen ikincisi ise Abdurrahim Şehid lisesini hedef aldı.

Görgü tanıkları, bir intihar eylemcisinin öğrencilerin eve dönüş saatinde lisenin ana çıkış kapısında üzerindeki patlayıcıları infilak ettirdiğini, burada 20’den fazla öğrencinin hayatını kaybettiğini, çok sayıda öğrencinin de yaralandığını dile getirdi. Afgan basın mensupları, aynı bölgede ikinci bir saldırının daha gerçekleştiğini aktardı.

Diğer saldırı ise üniversite hazırlık merkezine yönelik yapıldı. Burada can kaybı olup olmadığına ilişkin henüz açıklama yapılmadı. Ancak çok sayıda öğrencinin yaralandığı belirtildi.

Taliban’ın İçişleri Bakanlığı saldırılarla ilgili soruşturma başlatıldığını belirtti ancak kayıplara ilişkin detay vermedi.

Saldırıların gerçekleştiği bölgeye giden tüm yolları trafiğe kapatan Taliban, gazetecilerin alana girmesine de müsaade etmedi. Hastane kaynakları ölü ve yaralı sayısının artabileceği bilgisini paylaştı.

Saldırıların sorumluluğunu henüz üstlenen olmazken daha önce bu bölgelerde gerçekleşen saldırıları IŞİD-Horasan isimli örgüt üstlenmişti.

Paylaşın

Afganistan’da Kadınlar Erkek Refakatçi Olmadan Uçağa Binemeyecek

Taliban’ın geçen yıl yönetimi ele geçirdiği Afganistan’da kadınların seyahat hakkına yeni bir sınırlandırma getirildi. Reuters’e açıklama yapan iki yetkilinin aktardığına göre, Afgansitan’da kadınların yanlarında erkek refakatçi olmadan uçakla seyahat etmesine izin verilmemesini öngören talimat yurt içi ve yurt dışı seferleri yapan uçak şirketlerine gönderildi.

Söz konusu talimatın hafta sonu Taliban’ın Kadın Bakanlığı’nın yerine kurduğu “Fazilet Yayma ve Ahlaksızlığı Önleme Bakanlığı” tarafından uçak şirketlerine gönderildiği bildirildi. Talimata göre, yanında erkek refakatçi bulunmayan, uçak bileti almış kadınlar pazartesi gününe kadar uçak seyahati yapabilecek. Ancak bileti olan bazı kadınların Kabil Havalimanı’ndan geri çevrildiği bildiriliyor. Bakanlıktan, talimatla ilgili resmi bir açıklama yapılmadı.

Kadınlara park kısıtlaması

Ayrıca, kadınların başkent Kabil ve çevresindeki parklara girişine de sınırlandırmalar getirildi. Aynı bakanlığın pazar günü yaptığı açıklamaya göre, parklara kadın ve erkeklerin aynı günlerde girişi yasaklanırken, kadınların sadece pazar ile salı günleri arasında hicap giymeleri koşulu ile parklara girmesine izin verilecek. Erkekler ise çarşamba ile cumartesi günleri arasında parklara girebilecek.

Taliban kısa bir süre önce de kız öğrencilerin eğitim gördüğü lise ve dengi okulların açılması kararından geri adım atmıştı. İnsan hakları kuruluşlarının ve yabancı hükümetlerin tepkisini çeken kararda, “okulların İslam hukukuna uygun şekilde açılması için yeni bir plan hazırlanana kadar kapalı kalacağı” belirtilmişti.

15 Ağustos’ta iktidarı yeniden ele geçiren Taliban, uluslararası tanınma için ılımlı mesajlar vermeye özen göstermiş, kadın haklarına “şeriatla uyumlu olduğu sürece” saygı gösterileceğini açıklamıştı.

Ancak bölgeden gelen haberler Taliban’ın dünyaya verdiği mesajların gerçekliği konusunda şüpheleri artırdı. Taliban iktidara geldikten sonra ilk olarak kadınların eğitim ve çalışma hayatına kısıtlamalar getirdi. Taliban, 1996-2001 yılları arasında Afganistan’da iktidarda olduğu dönemde de kadınların eğitim görmesini, çalışmasını yanlarında erkek olmadan evden çıkmasını yasaklamıştı.

Paylaşın

Taliban, Çin Yatırımlarını Çekmek İçin ‘Buda Heykellerini’ Korumaya Aldı

Afganistan’da Taliban dünyanın en büyük bakır rezervi olduğu düşünülen vadideki madenleri işlemesini umduğu Çin’le arasını iyi tutmak için; put olarak tanımladığı tarihi Buda heykellerinin korunacağını açıkladı.

Taliban 20 yıl önce iktidara ilk geldiklerinde ülkenin başka bir noktasında bulunan Buda heykellerinin pagan sembolleri olduğunu söyleyerek havaya uçurmuştu.

Fakat Mes Aynak vadisindeki Buda heykellerini bizzat Taliban’ın silahlı güçleri koruyor. Tarihi sit alanının güvenlik şefi Hakumullah Mubariz milattan sonra birinci yüzyıldan kalma heykellerin korunmasının milyar dolarlık Çin yatırımları için kilit öneme sahip olduğunu belirtti. Mubariz “Bu heykellerin korunması hem bizim hem de Çinliler için çok önemli,” ifadelerini kullandı.

Mubariz daha öncesinde bölgedeki dağlarda ABD destekli Afgan ordusu ile savaşırken Taliban’ın ülkenin kontrolünü ele geçirmesinin ardından hemen heykellerin olduğu bölgeye geçmiş. Mubariz bunu “Bunların ülke için çok önemli olacağını biliyorduk,” ifadeleriyle anlattı.

Afganistan’da daha önceki yönetimler de değerinin 1 trilyon dolar olduğu tahmin edilen madenleri işleyerek ülke ekonomisine katmak istemiş fakat bölgedeki savaş ve şiddet olayları yüzünden bunda başarılı olamamıştı. Şimdi ise Taliban bu zengin madenin sunacağı olanakların cazibesine kapılmış gibi görünüyor. Zira Çin’in yanı sıra İran, Rusya ve Türkiye gibi ülkeler yatırımları ile ABD’nin ayrlması ile oluşan otorite boşluğundan faydalanmaya çalışıyor.

Fakat Çin açık ara önde görünüyor. Mes Aynak’ta Taliban sonrası ilk büyük projeyi alan ülke olacak gibi görünüyor.

2008 yılında Başkan Hamid Karzai döneminde Çinli ortak girişim MCC ile yüksek kaliteli bakırı çıkarmak için 30 yılık bir anlaşma imzalanmıştı. Yapılan çalışmalarda bölgede 12 milyon ton mineral olduğu tespit edildi. Fakat proje lojistik ve hukuki sorunlar nedeniyle ilerleyemedi. Son olarak MCC personeli şiddet olayları nedeniyle 2014 yılında bölgeden ayrıldı.

Taliban yönetimi ise MCC personelinin geri gelmesini ikna etmek için çalışmalara başladı. MCC ekibinin önümüzdek haftalarda Kabil’e giderek sözleşmeyle ilgili yeniden pazarlık etmesi bekleniyor. Sözleşmede heykellerin yeni bir yere taşınması kilit öneme sahip ve Çinliler daha önce yüzde 19,5 olarak anlaşılan Afganistan’a ödenecek payı yarı yarıya da azaltmak istiyor.

(Kaynak: Euronews)

Paylaşın

ABD, Doha’da Taliban İle Yapacağı Görüşmeyi İptal Etti

Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Afganistan’da kız öğrencilere yönelik ortaokul ve liseleri açacağını duyuran Taliban’ın bu kararı askıya alması üzerine, Doha’da yapılacak müzakereleri iptal etme kararı aldığını duyurdu.

ABD Dışişleri Bakanlığı’nın bir sözcüsü, Reuters’a yaptığı açıklamda, Taliban’ın kararından geri adım atarak Afgan halkına ve uluslararası topluma verdiği taahhütlerden açıklanamaz biçimde caymasının “son derece üzücü olduğunu” ifade etti.

Yetkili, Doha’da ekonomik meseleler üzerine yapılması planlanan görüşmeler de dahil Talibanla bazı temaslarını kestiklerini kaydederek, “Bu kararı (Taliban’la) temaslarımız açısından potansiyel bir dönüm noktası olarak gördüğümüzü açık biçimde ifade ettik” dedi.

ABD’li yetkililerle Taliban yönetiminin Katar’ın başkentinde Cumartesi ve Pazar düzenlenecek bir konferans çerçevesinde masaya oturmasının planlandığı bildirilmişti. Reuters kaynaklarına göre, bazı toplantılara Dünya Bankası ve Birleşmiş Milletler temsilcilerinin de katılması planlanıyordu.

Müzakerelerde Afgan merkez bankasının bağımsızlığı ve Afgan para biriminin banknotlarının basımı gibi meselelerin masaya yatırılması planlanıyordu. Kaynaklara göre, Dünya Bankası Yeniden Yapılandırma Güven Fonu’nda tutulan ve özellikle ülkenin eğitim sektörü için tahsis edilmiş milyonlarca doların aktarılmasının da gündeme alınması bekleniyordu.

Afganistan’da Taliban’ın yönetimi yeniden ele geçirmesinden bu yana para biriminin hızla değer kaybetmesi, enflasyonu tetikleyerek ekonomik krizi daha da derinleştirdi. Taliban’ın, ABD dahil yurt dışında bulunan milyarlarca dolarlık rezervlere de erişimi bulunmuyor.

“İptal kararı anlaşılabilir, ancak halk için trajik”

İnsan Hakları İzleme Örgütü Asya Direktörü John Sifton, ABD’nin Doha’daki görüşmeleri iptal etme kararını anlaşılabilir olarak nitelendirerek, Washington ve diğer donörlerin, eylemlerinin kabul edilemez olduğunu Taliban’a ifade etmeleri gerektiğini belirtti.

Sifton, diğer yandan Afgan ekonomisinin çöktüğüne, milyonlarca kişinin yetersiz beslendiğine ve her gün insanların açlıktan hayatını kaybettiğine dikkat çekerek, bu önemli toplantının iptalinin “trajik” olduğunu savundu.

Birleşmiş Milletler verilerine göre, ülkede yaklaşık 23 milyon yetersiz beslenmeden muzdarip ve Afgan halkının yüzde 95’i yeterli gıdaya erişemiyor.

Paylaşın

Taliban’dan Lise Ve Dengi Kız Okullarının Kapalı Kalması Kararı

Afganistan’da Taliban, kız öğrencilerin eğitim gördüğü ortaokul ve lise seviyesindeki eğitim kurumlarının bugün açılacağını duyurmuştu ancak ani bir kararla ‘Okulların İslam hukukuna göre açılması için yeni bir plan hazırlanana kadar kapalı kalacağını’ belirterek verdiği sözden geri adım attı.

Euronews’ta yer alan habere göre; Aylar sonra okullarına dönen kadın öğretmenler ve kız öğrenciler ise okul kapılarında evlerine dönmeleri talimatı verilmesinin ardından gözyaşları içerisinde buradan ayrılmak zorunda kaldı.

Gözyaşları içerisinde konuşan ancak adı güvenlik nedeniyle verilmeyen bir kız öğrenci, “Müdürümüzün bize haberi vermesinin ardından hepimiz hayal kırıklığına uğradık. Bu haberi verirken müdürümüz de ağlıyordu. Artık tamamen umutsuzuz.” sözleriyle yaşadığı hayal kırıklığını dile getirdi.

Örgütün Eğitim Bakanlığı’ndan geçen hafta yapılan açıklamada, ortaokul ve lise seviyesindeki kızlar da dahil olmak üzere tüm öğrenciler için okulların 23 Mart Çarşamba günü ülke çapında açılacağı ilan edilmişti.

Ancak resmi devlet ajansı Bakhtar News’e gönderilen bir Eğitim Bakanlığı bildirisinde, “İslam hukuku ve Afgan kültürüne uygun bir plan hazırlanana kadar kız okullarının kapalı kalacağı” belirtildi.

Ayrıca gönderilen talimatta, “Tüm kız okulları ile altıncı sınıfın üzerinde kız öğrenci bulunan okullara, bir sonraki talimata kadar tüm okulların kapatıldığını bildiriyoruz” denildi. Taliban yetkilileri, konuyla ilgili yorum yapmadı.

Birleşmiş Milletler Afganistan’a Yardım Misyonu’ndan (UNAMA) yapılan açıklamada, “BM, Taliban’ın 6. sınıfın üzerindeki kız öğrencilerin okula geri dönmelerine izin verilmesine yönelik süresiz yasağını daha da uzattığını bildiren duyurusunu esefle karşılıyor” ifadelerine yer verildi.

Ayrıca örgütün okullara gönderdiği talimatta kullandığı ‘İslam hukukuna göre’ ifadesiyle neyi kastettiği anlaşılamadı. Sosyal medyada tepkisini dile getiren Afganlar ise Taliban’ın tüm okulları medreseye dönüştürmek istediği yönünde görüş belirtti.

Taliban, Afganistan’da iktidarda bulunduğu 1996’dan 2001’e kadar kadınların eğitim almalarını ve herhangi bir işte istihdam edilmelerini yasaklamıştı. Uluslararası toplum, Batılı güçlerin geri çekilmesiyle geçen yıl ağustos ayında ülkeyi ele yeniden geçiren Taliban’ın hükümet olarak tanınması için kızların eğitimini şart koşuyor.

Paylaşın

Taliban, Afganların Tahliyesine İzin Vermeyeceğini Duyurdu

Afganistan’da yönetimi elinde tutan Taliban, yurt dışına tahliye edilenlerin durumu düzelene kadar ülkelerini terk etmek isteyen Afganların ülkeden çıkmasına artık izin vermeyeceğini duyurdu.

Katar ve Türkiye’de binlerce Afgan’ın “çok kötü koşullarda yaşadığına” dair raporlar aldıklarını söyleyen Taliban sözcüsü Zebihullah Mücahit, “Hükümetin insanları koruma sorumluluğu var, bu yüzden (Afganların tahliyeleri) hayatlarının tehlikede olmadığından emin olana kadar durdurulacak,” ifadelerini kullandı.

Mücahit, bu cevabı sınır yetkililerine ne hava yoluyla ne de karayoluyla kimsenin tahliye edilmesine izin vermemeleri talimatı verildiğine dair sosyal medyada dolaşan iddialarla ilgili sorulan soruya karşılık olarak verdi.

İktidara geldikten sonra Taliban, geçerli pasaport ve vizeleri olması koşuluyla Afganların istedikleri gibi gelip gitmekte özgür olacaklarına söz vermişti.

Yeni hükümetin tahliyelerin süresiz olarak devam edeceğine dair hiçbir söz vermediğini vurgulayan Mücahit ise “Başlangıçta, Amerikalıların endişe duydukları insanları alabileceklerini söyledik. Ama bu süresiz bir söz değildi,” ifadelerini kullandı.

Sözcü gelecekte Afganistan’dan ayrılmak isteyen ailelerin bunu yapmak için geçerli bir “mazereti” olması gerekeceğini vurguladı.

Taliban’ın 15 Ağustos’ta Kabil’in kontrolünü ele geçirmesinden 31 Ağustos’a kadar aralarında çifte vatandaşlık sahibi de olan 120.000’den fazla Afgan tahliye edildi.

Sonrasında yüzlerce kişinin daha hava yoluyla ülkeyi terk etmesine izin verildi, ancak son resmi hava tahliyesi 1 Aralık’ta gerçekleşti.

Çoğu son yirmi yılda ABD liderliğindeki koalisyon, elçilikler veya diğer uluslararası kuruluşlar için çalışmış kişilerin aileleri olmak üzere, seyahat belgesi olmayan binlerce Afgan’ın ülkeyi terk etmesine izin vermişti.

Fakat bu kategoriye giren binlerce insan hala Afganistan’da ve Taliban tarafından “işbirlikçi” olarak hedef alınma korkusuyla ne pahasına olursa olsun ülkeyi terk etmek istiyor.

Şimdiye kadar yaygın bir misilleme bildirilmemesine rağmen, bir Birleşmiş Milletler raporunda eski rejimin 100’den fazla üyesinin, ağustos ayından bu yana Taliban tarafından öldürüldüğü iddia edildi.

(Kaynak: euronews)

Paylaşın