Pakistan’da Mezhep Çatışmaları: 80’den Fazla Ölü

Pakistan’ın kuzeybatısında yer alan Kurram kentinde üç gündür devam eden mezhep çatışmalarında en az 82 kişi hayatını kaybettiği, en az 156 kişinin de yaralandığı bildirildi.

Haber Merkezi / Pakistanlı yetkililer, hayatını kaybedenlerden 66’sının Şii ve 16’sının ise Sünni Müslüman olduğunu, bölgede gerginliğin devam ettiğini bildirdiler.

Çatışmalar devam ederken, yüzlerce aile evlerini terk etmek zorunda kaldı.

İnsan hakları grupları ve siyasi liderler, Şii azınlığı hedef alan acımasız saldırıları şiddetle kınadılar.

Pakistan Adalet Bakanı Aftab Alam Afridi, çatışmaların altında yatan sorunları tartışmadan önce ateşkes sağlanmasının aciliyetini vurguladı.

Bölgede mezhep çatışmaları yeni değil. Temmuz ve eylül ayları arasında yaşanan çatışmalarda da onlarca kişi hayatını kaybetmişti. Pakistan İnsan Hakları Komisyonu, bu saldırılarda 79 kişinin öldüğünü bildirmişti.

Pakistan nüfusunun yaklaşık yüzde 20’sini oluşturan Şiiler, sistematik ayrımcılık ve sık sık silahlı saldırılarla karşı karşıya kalıyor.

Afganistan’ın Khost, Paktia ve Nangarhar eyaletleriyle sınırı olan ve Hayber Pahtunhva eyaleti sınırları içerisinde bulunan Kurram, uzun zamandır Sünni – Şii gerginliklerinin merkezi olmuş durumda.

Pakistan Talibanı (TTP) ve Horasan Eyaletindeki İslam Devleti (ISKP) gibi örgütlerde sık sık bölgede silahlı saldırılar düzenliyor.

Paylaşın

Davutoğlu’ndan “Sünni” Paylaşımı: Kemal Bey’i Çok İyi Anlıyorum

Davutoğlu, Kılıçdaroğlu’nun “Alevi” notuyla paylaştığı videonun ardından paylaştığı “Sünni” başlıklı videosunda, “Bir Sünni olarak Kemal Bey’i çok iyi anlıyorum. Çünkü ben de bir Sünni olarak dışlandığımı fark ettim” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “28 Şubat’ta eşim, kızlarım başörtüsü dolayısıyla Sünni olarak dışlandılar. Ben de akademisyen olarak ideolojik gerekçeler dolayısıyla Türkiye’nin özgür bilinen üniversitelerine akademisyen olarak kabul edilmedim.”

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı ve Millet İttifakı cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Alevi” notuyla paylaştığı videonun ardından “Sünni” başlığıyla bir video yayımladı.

Davutoğlu’nun videodaki açıklamaları şöyle:

“Kemal Bey’in videosunu izlediğimde medeniyetlerin kültürlerin harmanlandığı Anadolu tarihi geldi aklıma. Ben de Torosların zirvesinde bir Sünni Yörük Türkmen obasında doğdum. Horasan’ı Anadolu’ya taşıyan bir oba. Babaannem öyle derdi; Horasan’dır bizim ilimiz, İsfahan’dan geçti yolumuz, kalktık göçtük bu diyarlara. Köyümüzün adı bugün Taşkent ilçe. Ama aslı Pirlerkondu’udu. Pir’di köyün adı.

Karşı cephedeki kayanın adı kıble kayası, parkın adı mihrap, parkın sırtını verdiği tepenin adı Erenler tepesiydi, çeşmenin adı da Sultan Alaaddin Keykubat’a atfen Sultan çeşmesi. Yani Selçuklu Devleti’nin ve Anadolu’daki Horasan izlerinin yaşadığı bir ortamda doğdum. Ve Cumhuriyetimizin verdiği imkanlarla ben de nice makamlara geldim

Kemal Bey bir Alevi olarak samimi olarak hislerini ifade ederken ben de bir Sünni olarak ifade edeyim. Sünniler ve Aleviler için Pir-i Türkistan, Hoca Ahmet Yesevi’ydi benim adımı aldığım Hoca Ahmet Yesevi.

Kim böldü bizi kim ayırdı? Ve nasıl bu nehirleri birleştireceğiz? Evet ben bir Sünniyim ama Alevi vatandaşların haklarını savunmak önce benim görevim.

Hacı Bektaşi Veli benim de pirimdir Mevlana gibi. Onun için Alevi vatandaşlarımız Hacı Bektaşi Veli’nin huzuruna dergahına müze olduğu için ücretle giriyoruz bunu kaldırsanız sayın başbakanım dediklerinde, Ankara’ya döner dönmez yaptığım ilk işim o olmuştu.

Alevi dedelerimiz bana ‘can Ahmet’ derler. Çünkü bilirler ki ben hiç fark gözetmedim.

Ben bir Sünni olarak Kemal Bey’i çok iyi anlıyorum. Çünkü ben de bir Sünni olarak dışlandığımı fark ettim. 28 Şubat’ta eşim, kızlarım başörtüsü dolayısıyla Sünni olarak dışlandılar. Ben de akademisyen olarak ideolojik gerekçeler dolayısıyla Türkiye’nin özgür bilinen üniversitelerine akademisyen olarak kabul edilmedim.”

Paylaşın