Bakan Açıkladı: Sosyal Medya Düzenlemesinde Sona Gelindi

Sosyal medya düzenlemesine ilişkin gazetecilere açıklamalarda bulunan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, mevzuat çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğunu söyledi.

Çocukların internete girmesini yasaklamayacaklarının altını çizen Mahinur Özdemir Göktaş, “Niyetimiz, Cumhurbaşkanımızın da belirttiği gibi çocuklarımızı sosyal medyanın zararlı içeriklerinden korumak” dedi.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleştirilen Kabine Toplantısı’nın ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. 16 yaşın altındaki gençlere yönelik sosyal medya düzenlemesine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Göktaş, mevzuat çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğunu söyledi.

Sosyal medya düzenlemesiyle çocukların internete girmesini yasaklamayacaklarını vurgulayan Göktaş, “Niyetimiz, Cumhurbaşkanımızın da belirttiği gibi çocuklarımızı sosyal medyanın zararlı içeriklerinden korumak” dedi.

Bakan Göktaş, günümüzde gençlerin ve çocukların dijital bağımlılıkla karşı karşıya kaldığını belirterek, “Dijital bağımlılıkla mücadele etmek Aile Eylem Planı’mızın da önemli bir parçası. Bu doğrultuda bir yıla yakın zamandır çalışmalar yürütüyoruz. İlgili bakanlıklarımızla, konunun uzmanlarıyla, ailelerimizle, çocuklarımızla, sosyal medya platformu temsilcileriyle görüşüyoruz. Ayrıca Bakanlığımız bünyesinde özel bir ekip oluşturduk ve dünyada da bu kapsamda yapılan çalışmaları inceliyoruz” diye konuştu.

Sosyal medya düzenlemesinde yaş sınırının nasıl belirleneceğine ilişkin olarak Göktaş, “Yaş sınırı noktasında kademeli bir düzenleme üzerinde çalışıyoruz. 13 yaşa kadar olan çocuklarımız için ayrı, 13-16 yaş grubunda olan çocuklarımız için de ayrı olmak üzere, 2 farklı kademe olarak çalışmalarımızı devam ettiriyoruz” dedi.

Bakan Göktaş, şöyle devam etti: “Sosyal medya platformlarına, 16 yaşından küçük çocukların hesap açması sırasında yaş tespitinin en doğru biçimde yapılması, mevcut teknolojiye göre maksimum denetimi sağlamaları konusunda ciddi yükümlülükler getirmeyi planlıyoruz.

İkinci olarak da aileler için çocuklarının bu mecralarda geçirdikleri zamanı kontrol edebilmelerine yönelik birden fazla ve çeşitli ebeveyn kontrol araçlarını geliştirmeleri konusunda platformlara yükümlülük getirmeyi ve bu yükümlülüklere aykırı davrandıkları zaman yaptırım uygulamayı düşünüyoruz.”

Çocukların dijital tehditlere karşı korunması konusunda ebeveynlere de önemli görevler düştüğünü belirten Göktaş, “Artık anne babalar ‘dijital ebeveynlik’ olarak adlandırılan yeni bir sorumluluk alanında çocuklarını dijital dünyanın risklerine karşı koruma kapasitesine sahip olmak zorundalar. Biz de bu konuda onlara destek olmak için gerekli eğitimleri vermeyi planlıyoruz” şeklinde konuştu.

Bakan Göktaş, yakın zamanda sosyal medya platform temsilcileri ile tekrar bir araya geleceklerini belirterek, “Daha önce hassasiyetlerimizi dile getirmiştik, yeniden bu konu başlıklarında değerlendirmelerimizi ileteceğiz. Bu yıl içerisinde ilgili kurumlar ile işbirliği içerisinde çalışmalarımızı sürdürerek, milletvekillerimizin desteği ile sosyal medya düzenlemesini hayata geçirmeyi planlıyoruz” ifadelerini kullandı.

(Kaynak: DW Türkçe)

Paylaşın

Sosyal Medyada Çocuklar İçin “Dijital Kimlik” Planı

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, “Sosyal medya platformları ve dijital oyun üreticilerinin kullanıcının çocuk olduğunu tespit etmesi için yaş doğrulama sistemi kurmalarını öngörüyoruz. Yani ‘Dijital Kimlik’ uygulamasını hedefliyoruz” dedi.

Türkiye’de çocukların internet ve sosyal medya kullanımını düzenlemek amacıyla geçmişte de çeşitli önlemler gelmişti. 2011 yılında devreye giren ‘Güvenli İnternet Hizmeti’ ailelerin çocuklarını internetin zararlı içeriklerinden koruyabilmesi için önemli bir adım olarak görülmüştü.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, sosyal medyada çocukların korunması için ‘Dijital Kimlik’ adında yeni bir doğrulama sistemi uygulamayı planladıklarını söyledi. Göktaş sosyal medyanın olumsuz etkilerine maruz kalan çocukların risk altında olduğunu belirtti.

Sabah gazetesine konuşan Bakan Göktaş platformlara yönelik yasaklamalar yerine çocuklar için doğrulama sistemlerinin kurulacağını söyledi. Göktaş, “Sosyal medya platformları ve dijital oyun üreticilerinin kullanıcının çocuk olduğunu tespit etmesi için yaş doğrulama sistemi kurmalarını öngörüyoruz. Yani ‘Dijital Kimlik’ uygulamasını hedefliyoruz” dedi.

Bakan Göktaş, kısıtlamada 16 yaş kriterinin esas alınacağını ve bu kapsamda uzman görüşleri de alınarak kademli bir tespit sistemine geçeceklerini anlattı.

Türkiye’de çocukların internet ve sosyal medya kullanımını düzenlemek amacıyla geçmişte de çeşitli önlemler gelmişti. 2011 yılında devreye giren ‘Güvenli İnternet Hizmeti’ ailelerin çocuklarını internetin zararlı içeriklerinden koruyabilmesi için önemli bir adım olarak görülmüştü.

Ayrıca internet kafelerde çocuklara uygun olmayan içeriklere erişimi engellemeye yönelik denetimler yapılmış ve bazı sınırlamalar getirilmişti. Ancak uzmanlar bu girişimlerin yeterli olmadığı eleştirisini yapıyordu.

Paylaşın

Türkiye’de Her Dört Çocuktan Biri Yoksul

22 milyon 206 bin çocuk bulunduğu Türkiye’de 5,4 milyon çocuk Aile Destek Programı’ndan yararlanıyor. Başka bir ifadeyle çocukların yüzde 25’i, yani her 4 çocuktan 1’i yoksulluk yaşıyor.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’tan çocuk yoksulluğuna ilişkin itiraf niteliğinde açıklamalar geldi. Göktaş, yoksul olduğu gerekçesiyle Aile Destek Programı’ndan yararlanan 2,2 milyon hanedeki toplam çocuk sayısının 5,4 milyon olduğunu açıkladı. TÜİK verilerine göre Türkiye’de 22 milyon 206 bin çocuk bulunuyor. Çocukların yüzde 25’i, yani her 4 çocuktan 1’i yoksulluk yaşıyor.

Mahinur Özdemir Göktaş, “Aile Desteği kapsamında yaklaşık 3,2 milyon hanemize 2,9 milyar TL, Çocuk Desteği kapsamında yaklaşık 2,2 milyon hanemize 5,4 milyon çocuk için yaklaşık 900 milyon TL, toplamda yaklaşık 3,8 milyar TL ödeme yapacağız” dedi.

2022 yılında Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından tanıtılan Türkiye Aile Destek Programı’nda başlangıçta 2.5 milyon hane vardı. Hane sayısı bu yılın temmuz ayında 3.2 milyona yükseldi. Türkiye Aile Destek Programı bu yıl genişletilerek çocuk desteği de eklendi. Hak sahibi hanelerde bulunan çocuk sayısına göre, aylık 350 TL ile 650 TL arasında ödeme yapıldı.

Bakanlığın “Ailesinin yanında bakımı sağlanamayan ve yaşamlarını en düşük seviyede dahi sürdürmekte güçlük çeken ailelerin çocukları” için yapılan Sosyal ve Ekonomik Destek (SED) yararlanan çocuk sayısı da yıldan yıla arttı. 2020’de 129 bin 422 çocuk SED hizmetinden yararlanıyordu. 2023 yılı sonu itibarıyla 164 bin 995’e çıktı. 2024 yılı haziran sonunda sayı 171 bin 895’e yükseldi.

Paylaşın

Bakan Göktaş’tan “6284” Açıklaması: Değişmesi Söz Konusu Değil

“6284 sayılı kanunun değiştirilmesi, kaldırılması söz konusu mu?” sorusuna yanıt veren Bakan Göktaş “Söz konusu değil. Değişmesi gerekmiyor bu kanunun. Bu kanun olduğu gibi kalmalı. Ancak uygulamada varsa bir hata bunun da üstünden gitmemiz lazım. Bu kanundan kaynaklanan hatalar değil” dedi.

Yasada yer alan “Kadının beyanı esastır” ilkesinin bazı kesimlerce “Aile birliğini tehdit eden düzenleme” şeklinde yorumlandığının hatırlatılması ve bu konuda bir değişiklik planlanıp planlanmadığının sorulması üzerine de Bakan Özdemir Göktaş, “Meselede bir mağdur varsa onun yanındayız. Mağdur bir kadınsa onun yanındayız. Mağdur bir çocuksa onun yanındayız. Mağdur bir erkekse onun da yanındayız” ifadelerini kullandı.

Durumun farkında olmayan bazı kadınların 6284 sayılı kanunun uygulanmasını istemediğini, koruma altındaki bazı kadınların eşlerinin yanına dönmeyi talep ettiğini belirten Bakan Özdemir Göktaş, bu konuda çok hassas olmak gerektiğinin altını çizdi.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Ankara’da basın kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya gelerek gazetecilerin sorularını yanıtladı. DW Türkçe’den Kıvanç El‘in aktardığına göre; Çocuk istismarı ve kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda Bakanlığın atmayı planladığı adımları anlatan Özdemir Göktaş, süresiz nafaka tartışmasına ilişkin de konuştu.

Dijital mecralardaki çocuk istismarı ve şiddet olayları ile mücadele için Bakanlık’ta bir birimin 7 gün 24 saat çalıştığını söyleyen Göktaş, sürekli dijital mecraları taradıklarını belirterek “Sosyal medya dediğiniz alan o kadar geniş bir alan ki. Bunlarla ilgili yapacağımız çok şey var. Öncelikle davranışsal bağımlılığın önlenmesi kapsamında farkındalık oluşturma ve bilinçlendirme. Bu bağımlılık karşısında çocuk, birey ve aile ilişkileri güçlendirici faaliyetler yürütüyoruz” dedi.

Bakan Özdemir Göktaş, çocukların dijital mecrada fazla zaman geçirince öfke kontrolü sorunu yaşadıklarına da dikkat çekti.

Kadına yönelik şiddetle mücadelede uygulamadaki sıkıntıları gidermek için de çalışma sürdürdüklerini kaydeden Bakan Göktaş, cezaların artırılması için tedbirler alınacağını söyledi. Kadına yönelik şiddetle mücadelenin en hassas oldukları konuların başında geldiğini vurgulayan Özdemir Göktaş, “İsteriz ki bu rakamlar sıfırlansın. İhbarları alıyoruz, anında müdahale ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Seçim sürecinde AK Parti ile Cumhur İttifakı’nın bileşenlerinden Yeniden Refah Partisi (YRP) arasında imzalanan protokolde kadına yönelik şiddeti önlemeyi amaçlayan 6284 sayılı kanunda revize yapılması gündeme gelmişti. YRP, “aile bütünlüğünü bozucu hükümlerinin ayıklanması” şeklindeki talebini AK Parti’ye iletmiş, YRP’nin bu talebine AKP içinden de tepkiler gelmişti.

Gazetecilerin “6284 sayılı kanunun değiştirilmesi, kaldırılması söz konusu mu?” sorusu üzerine Bakan Göktaş “Söz konusu değil. Değişmesi gerekmiyor bu kanunun. Bu kanun olduğu gibi kalmalı. Ancak uygulamada varsa bir hata bunun da üstünden gitmemiz lazım. Bu kanundan kaynaklanan hatalar değil” yanıtını verdi.

Yasada yer alan “Kadının beyanı esastır” ilkesinin bazı kesimlerce “Aile birliğini tehdit eden düzenleme” şeklinde yorumlandığının hatırlatılması ve bu konuda bir değişiklik planlanıp planlanmadığının sorulması üzerine de Bakan Özdemir Göktaş, “Meselede bir mağdur varsa onun yanındayız. Mağdur bir kadınsa onun yanındayız. Mağdur bir çocuksa onun yanındayız. Mağdur bir erkekse onun da yanındayız” dedi.

Durumun farkında olmayan bazı kadınların 6284 sayılı kanunun uygulanmasını istemediğini, koruma altındaki bazı kadınların eşlerinin yanına dönmeyi talep ettiğini belirten Bakan Özdemir Göktaş, bu konuda çok hassas olmak gerektiğinin altını çizdi.

“Süresiz nafaka ödemek kabul edilebilir olamaz”

Boşanmaların ardından ödenen ve bir süredir kaldırılıp kaldırılmayacağı tartışılan “süresiz nafaka” ile ilgili de Bakan Göktaş, “Süresiz nafaka adil bir durum değil. Bazı insanlar 1990’lı yıllarda evlenmiş. Süresiz nafaka ödemek gibi uygulama kabul edilebilir olamaz” dedi.

Evlenecek gençlere maddi destek verilmesi amacıyla kurulması planlanan “Aile ve Gençlik Bankası” projesinin ne zaman hayata geçirileceğinin sorulması üzerine ise Bakan Özdemir Göktaş, bir takvimlendirme olmadığını, üzerinde çalıştıklarını kaydetti. Bu hükümetin seçim vaatleri arasında yer alıyordu.

Paylaşın