Kürt Kökenli Seçmenlerin Gözü Ortak Adayda

İktidardan muhalefete tüm siyasi partiler -bir sürpriz olmazsa- 18 Haziran 2023’te yapılacak seçimi son yılların en kritik seçimi olarak görüyor. Bir tarafta iktidarını devam ettirmek isteyen Cumhur İttifakı ortakları, diğer tarafta “artık değişim zamanı geldi” diyen muhalefet sahada.

Anketlere bakılırsa Cumhur İttifakı ortakları daha çok “düşen oylarını durdurmak, tabanını tutmak” için çalışıyor. İktidar hedefiyle yola çıkan muhalefet partileri ise bu süreçte atak yaparak oylarını yükseltmek zorunda. Bunun için de daha önce ihmal edilmiş, gidilmemiş, dinlenmemiş toplumun farklı kesimlerinin kapısı çalınıyor. CHP yöneticilerinin dahi geçen seçim dönemleri için “tabela partisi haline geldik” dediği Kürt seçmenin yoğun yaşadığı bölgeden oy alma isteği işte bu çabanın ürünü.

CHP’nin teşkilat yapısını güçlendirmek, oy oranını artırmak amacıyla kurduğu Doğu Masası yaklaşık 1.5 yıl önce çalışmaya başladı. Doğu ve Güneydoğu Bölgesi’ndeki 24 ilde sadece 8 milletvekili bulunan CHP bu sayıyı da arttırmak istiyor. CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı başkanlığında geniş bir heyetin içinde yer aldığı çalışmalar kapsamında bugüne kadar birçok adım atıldı. Öncelikle il başkanlıklarında kimi değişimlere gidildi, ardından partiye yeni-taze kan için üye kampanyası başlatıldı. Doğu Masası çalışmasındaki partililer de zaman zaman tek ya da heyetler halinde bu kentlere giderek çalışmalara katkı sundu.

Gazete Duvar’dan Nergis Demirkaya’nın aktardığına göre, Doğu Masası çalışmasının meyvesi ilk olarak yeni üye faaliyetinde görülüyor. Partinin verilerine göre CHP’de son dönem en çok üye artışı olan illerde ilk 10 sırada Doğu Masası illeri var. Örneğin bölgenin en büyük kentlerinden Van’da son gerçekleşen 600 katılımla birlikte üye sayısı bir buçuk yılda 4 kat artış göstererek 2 binden 8 bine çıkmış durumda. Diğer illerde de benzer bir süreç işlediği ifade ediliyor. Partililer üyelik çalışmasının önemini, “Üye aidiyet demek, yeni kadro demek, sahada daha çok çalışacak insan demek. Bunun bir de sandık güvenliği açısından önemi var” sözleriyle açıklıyor. Yeni üyelerin batıya göç etmiş akrabalarının da partiye yakınlık duyması hatta onların da bulundukları kentte üye olması bu “çalışmanın bonusu”, “çarpan etkisi” olarak görülüyor.

Doğu Masası’nda yeni yönetim ve üyelerin il teşkilatlarında yarattığı heyecanı gözlemlemek mümkün. Ama bu çalışmanın meyve vermesinde genel merkez yönetimindeki son politik atakların katkısı da tartışma götürmez. Çünkü Van’da da Hakkâri sokaklarında da insanlar CHP’nin sahada çalışmasını takdir ederken asıl CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun helalleşme süreci, Roboski ziyareti, Suriye tezkeresine ret oyu verilmesi ve Kuzey Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’ne yapılan ziyaret gibi adımları konuşuyor.

Yine CHP lideri ve yöneticilerinin Kürt sorununu bir Türkiye sorunu olarak gördükleri, bunu Meclis zemininde çözecekleri açıklamaları da önem taşıyor. Bu gelişmeler CHP’de bir değişimin işaretleri olarak okunurken teşkilatların sahada çalışırken daha iyi karşılanmasını sağlıyor. Kürt seçmen, “Oy almak, vekil çıkarmak istiyorsanız insanların gönüllerine girmelisiniz”, “İktidar olunca değişmeyin, çok oy alamazsanız da yok saymayın, lütfen millete hizmetkâr olun” diyor.

CHP oyları yüzde 3-4’ten yüzde 10’a çıktı

CHP oy artışında iddialı. Partililer bölge illerindeki oyun 3, hatta 4’e katlandığını söylüyor. Bu, yüzde 3-4 bandında, hatta MHP’nin de gerisinde olan oyların yüzde 10 civarına geldiği anlamına geliyor. Rawest Araştırma’dan Roj Girasun da bu veriyi doğruluyor. Girasun, “CHP Diyarbakır’da oyunu 3, hatta 4 kat arttırmış görünüyor. 4 büyükşehir Diyarbakır, Mardin, Urfa, Van’da CHP’nin yüzde 2.5-3’te seyreden oyunun bugün 9’larda seyrettiğini görüyoruz. Bu önemli bir başarı” diyor.

Araştırmalara göre “HDP’nin oylarında büyük değişim yaşamadığı” tabloda bu oy artışı iktidar partisini işaret ediyor. CHP yöneticileri gelen oyların AK Parti’den olduğunu, son dönem partiye katılan üyelerin de bunun işareti olduğunu söylüyor. Bunu doğrulayan Girasun’un dikkat çektiği bir de yeni seçmen, ilk kez oy kullanacak gençler var. Girasun CHP’deki oy artışını şöyle açıklıyor:

“Geçmiş dönem özellikle merkez sağdan (DYP-ANAP gibi) AK Parti’ye eklenmiş oylar bugün CHP’ye doğru akıyor. Merkez sağ, milli görüş koalisyonu olan AK Parti merkez sağı kaybediyor. Ama CHP’nin Kürt seçmen içinde yükselişinin en önemli sebeplerinden birisi, sadece burası da değil ülke genelinde artışta ilk defa oy kullanan seçmenler var. Bölgede ilk defa oy kullanan seçmende, CHP’nin ikinci parti olduğunu görüyoruz. Genç seçmenler eski tarz siyasetten rahatsız. İkincisi sosyolojik bir değişim var. Daha seküler, daha esnek bir seçmen var ve CHP’yi daha merkez, kendilerine yakın bir parti olarak görüyorlar. CHP’nin İstanbul, Ankara’da belediyeleri kazanması ile oluşan yeni iklim, Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu fenomenlerinin görülmesi, sosyolojik olarak sekülerleşme önemli. Din yorgunu bir gençlik var.”

‘CHP Van ve Diyarbakır’da vekil çıkarabilir’

CHP bölgede arttırdığı oyla hiç milletvekili olmayan Van, Diyarbakır gibi büyük kentlerde milletvekili çıkarmak istiyor, bunu da yapacağı iddiasında. Rawest Araştırma’dan Roj Girasun da anketlere bakıldığında önümüzdeki seçimde CHP’nin Diyarbakır, Urfa, Van’da uzun bir aradan sonra vekil hatta vekiller çıkarmasının kuvvetle muhtemel olduğunu söylüyor.

CHP’ye bölgede yeni katılımlar açısından özel bir aşiret parantezi açmak gerekiyor. Daha önce AK Parti ile hareket eden bazı aşiretler bu süreçte CHP’ye katıldı. Hakkâri’den Diri Aşireti Kanaat Önderi Faris Diri, Badikan aşiretinden Fatih Cengiz, Suruç’ta Dına, Şedadi ve Asi Aşiretleri ve Van Ertuşi aşireti lideri İskender Ertuş CHP’ye üye oldu. Aşiret temsilcilerinin CHP’ye katılımı “Aşiretler iyi koku alır. Bunu yapıyorlarsa iktidar gerçekten gidici. İktidar değişimini hissediyorlar” şeklinde yorumlanıyor. Ancak bu isimlerin başta milletvekilliği olmak üzere taleplerinin, batı seçmeni ve aşiret sistemine karşı olan siyasi tutumlar da dikkate alınarak nasıl yönetileceği CHP açısından önemli bir sınav olacak gibi görünüyor.

Altılı Masa’nın adayı bekleniyor

CHP’nin Doğu Masası çalışmasında parlamento seçimi kadar Cumhurbaşkanlığı seçimi de büyük önem taşıyor. CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, Gelecek ve DEVA Partilerinin oluşturduğu Altılı Masa’nın çıkarmak istediği ortak Cumhurbaşkanı adayı Kürt seçmenin de yakın takibinde. 6 siyasi yapının yer aldığı Emek ve Özgürlük İttifakı ile seçime girme hazırlığı yapan HDP, yaklaşık bir yıl önce açıkladığı tutum belgesindeki ilkeler çerçevesinde ortak adayı müzakere etmek istediğini ilan etmişti. Bölgede en güçlü parti olan HDP’nin yönetimi ve bölge seçmeninin bu sürecin nasıl sonuçlanacağına kilitlendiğini söylemek mümkün. HDP yöneticileri CHP’nin bölgedeki hareketliliğini izlediklerini bundan da memnuniyet duyduklarını ifade ediyor. Ortak adayla ilgili ise hem partililerin hem de Kürt seçmenin endişeleri var.

Ortak Cumhurbaşkanı aday adayları arasında ismi sayılan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a ülkücü geçmişi nedeniyle bölgede mesafe konulması sır değil. İlk seçildiği dönem bölgedeki Kürt seçmenin de ilgiyle izlediği İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu içinse bir “güven zedelenmesi” olduğunu ifade edenler var. Bunun nedenini bir Kürt seçmen, “İmamoğlu’nun son dönem yaptıklarını izliyoruz. HDP ile kazanıp Meral Akşener ile kol kola girersen Kürtlerin sempatisini kaybedersin” sözleriyle açıklıyor. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun olası adaylığı içinse esnaf ziyaretlerinde seçmenin “Bay Kemal’e oy verebilirim” ifadeleri dikkat çekiyor.

Son 1 yılda oyunu en çok artıran isim Kılıçdaroğlu

Rawest Araştırma’dan Girasun 2021 yılı ocak ayında yapılan araştırmada Cumhurbaşkanı adayı olarak sırasıyla İmamoğlu, Yavaş ve Kılıçdaroğlu isimlerini tespit ettiklerini bugünse sıralamanın İmamoğlu, Kılıçdaroğlu ve Yavaş’a dönüştüğünü söylüyor. Son 1 yıl içinde oyunu en fazla artıran ismin Kılıçdaroğlu olduğuna dikkat çeken Girasun, “Kılıçdaroğlu’nun bugün oy arttırma marjı İmamoğlu ve Yavaş’tan daha yüksek görünüyor. Ama HDP seçmeni Cumhurbaşkanlığı seçiminde parti yönetiminin tutumuna göre tavır alacağını, yol alacağını söylüyor. Bunun haricinde Kılıçdaroğlu’na sadece HDP seçmeninin değil genel olarak muhafazakâr Kürt seçmenin de ilgisi olduğunu görüyoruz. Bu ilgiyi desteğe dönüştürüp dönüştürmeyeceği, CHP’nin bu yükü ne kadar sırtlanacağı ile alakalı” diyor.

Van’da bir Kürt seçmenin, “Meclis’te HDP’ye oyumuzu veririz ama Cumhurbaşkanı adaylığında gelişmelere bakarız. HDP aday çıkarırsa adayımıza oy veririz. Çıkarmazsa destek verirse ortak adaya oy veririz. İşte İstanbul, Ankara’da vermedik mi?” sözleri de eğilimin ortak adayla ilgili anlaşmayla şekilleneceğini gösteriyor.

CHP’nin Doğu Masası çalışmalarını yakından izleyen Roj Girasun, CHP’de 2011 yılı ile başlayan değişimin Kürt seçmenler tarafından yakından izlendiğini belirterek, “Bugün 2011’de izlenmeye başlayan, sonra ilgiye, şimdi ise beğeniye dönüşen tabloda, CHP ile Kürt seçmen arasındaki iletişimin bugün oya dönüşmeye başladığını görüyoruz. Burada CHP’ye yakınlık büyük oranda ideolojik mesafenin açılması değil. Bir müttefiklik ilişkisine haiz olmak. Müttefiklik ilişkisi güveni vermek. CHP’nin kurumsal kimliğine, ideolojik geçmişine dair Kürt seçmenin kuşkuları, soru işaretleri var. Ama burada Kılıçdaroğlu’nu belki CHP’den ayırmak lazım. Kılıçdaroğlu’na duyulan güvenin CHP’nin kurumsal kimliğinin önünde olduğunu söyleyebiliriz. Bu da Kılıçdaroğlu’nun söylemini parti politikalarına yansıtma açısından yetersiz olduğunu gösteriyor bize” dedi.

Doğu Masası’nın 4 günlük bölge turunda seçmenlerin değerlendirmelerine bakılırsa CHP’ye değişim için kredi vermeye hazır olduklarını görebiliyoruz. Ancak bu kredi ortak Cumhurbaşkanı adayının kim olacağı, adayın vaatleri ve tabii seçim dışında da CHP’nin Kürt seçmenlerin sorunlarına kulak verip vermeyeceği ile ilgili olacak.

Paylaşın

CHP’li Oğuz Kaan Salıcı: Kürt Sorununu Çözebiliriz

CHP’li Oğuz Kaan Salıcı, Van’da yaptığı açıklamada, Kürt sorunun nasıl çözüleceğine dair bir tarifleri olduğunu belirterek, “Üniter yapı içinde, Türkiye’nin birliği bütünlüğü içinde, parlamento zemininde, şeffaf bir şekilde ve demokratik usullerle Kürt sorununu çözebiliriz” dedi.

CHP’li Salıcı, konuşmasının devamında, “Çözeriz, önce yapılması gereken şey Türkiye’deki ağır baskı rejimini ortadan kaldırmak, Türkiye’yi demokratikleştirmektir. Türkiye’de ifade özgürlüğünün önündeki engelleri ortadan kaldırmaktır. Kayyım sisteminden kurtulmaktır” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesindeki illerde parti teşkilatlarını güçlendirmek, oy oranını arttırmak amacıyla kurduğu Doğu Masası çalışmalarını sürdürüyor. Van, Hakkari ve Erzurum’u kapsayan 4 günlük program kapsamında üye katılım törenleri, esnaf ziyareti ve sivil toplum örgütleri ile görüşmeler yapılacak.

Gazete Duvar’dan Nergis Demirkaya‘nın haberine göre, Doğu Masası çalışmaları kapsamında seçimlerde “Sürpriz denilecek sonuçlar alacağız” diyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, Kürt meselesi ile ilgili, “Kürt sorunu bizim için tüm Türkiye’nin sorunu. Meseleyi Van’da yaşayan Kürt vatandaşların sorunu olarak görmüyoruz, Türkiye’nin sorunu olarak görüyoruz” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal, Cihangir İslam, 23. Dönem Giresun Milletvekili Eşref Karaibrahim, Parti Meclisi Üyeleri Devrim Barış Çelik, Nevaf Bilek, Aylin Yaman, Hasan Efe Uyar, Gizem Özcan, Semra Dinçer, Ayça Taşkent ve Genel Başkan Danışmanı Veli Özdemir’in yer aldığı heyet 4 gün boyunca Van, Hakkari ve Erzurum’da olacak.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, Van’da düzenlediği basın sohbet toplantısında, “Doğu Masası kapsamında 2002 seçim sonuçlarına göre belirlenen 22 il vardı. Ama bizim 8 vekilimiz var. Oyumuzun düşük olduğu ve bundan memnun olmadığımız iller bunlar. Çalışmadan sonuç alıyoruz. Bunu daha da ilerletme çabamız var. Çalışmaları yoğunlaştırarak devam edeceğiz” dedi.

Üye sayılarında ciddi artışlar olduğunu belirten Salıcı, bölgeye dair hedeflerinin ne olduğu sorusuna, “Konfeksiyon işi yapmıyoruz. Terzilik yapıyoruz. Her ile özel çalışmalar yapıyoruz. Oyumuzu artırmak istiyoruz. Bu çalışmaların iktidar yürüyüşünü büyütmesini hedefliyoruz. Van’da 4. parti olmayı sorgulamamız lazım. Daha önce Adalet ve Kalkınma Partisi’ne oy vermiş şimdi CHP’ye oy verecek insanlar var Van’da. Biz Van’dan vekil çıkaracağız. Diyarbakır, Urfa’da oyumuzu arttıracağız. Sürpriz denilen sonuçlar alacağız. Seçimden sonra da çalışmalar devam edecek” yanıtı verdi.

‘Altılı masa yerli yerinde duruyor’

“HDP’ye Bakanlık” tartışmalarının Altılı Masa’yı nasıl etkilediği sorusu üzerine Salıcı, “Altılı masa yerli yerinde duruyor. Altılı Masanın iradesi belli tartışmalarla sarsılacak bir irade değil. Parlamenter sistem, güçler ayrılığı, kayyım rejiminin sonlanması gibi geniş vizyonu olan bir masanın ortaya çıkan, çıkartılan, iktidar tarafından pompalanan tartışmalarla geri adım atması beklenmesin” değerlendirmesi yaptı. Altılı Masa’da yer alan partilerin farklı partiler olduğunu anlatan Salıcı, ayrılıkları değil, ortaklıkları ele alan bir bakış içinde olduklarını söyledi.

Salıcı, Kürt Sorununun çözümü için nasıl öneriler sundukları sorusuna şu yanıtı verdi: “Hakkari’de de İstanbul’da da vatandaşın birinciliği önceliği sorusuna ekonomi yanıtı veriliyor. Tek dert bu değil. Adalet var, dış politika, eğitim var. Kürt sorununu da dert eden vatandaşlarımız var. Kürt sorunu belli bir kesimin dert edeceği sorun değil. Kürt sorunu bizim için tüm Türkiye’nin sorunu. Meseleyi Van’da yaşayan Kürt vatandaşların sorunu olarak görmüyoruz, Türkiye’nin sorunu olarak görüyoruz. Edirne’de yaşayan vatandaşlarımızın da sorunu Van’da yaşayanların da sorunu. Kürt meselesini ilk dile getiren, tartışan, ilgili kurullarında konuşan bir siyasi iradeyiz. Kürt sorunu var mıdır, biz olduğu kanaatindeyiz.”

‘Kürt sorunu nasıl çözülür’ tarifi

Kürt sorunun nasıl çözüleceğine dair bir tarifleri olduğunu belirten Salıcı bu tarifi de şöyle yaptı: “Üniter yapı içinde, Türkiye’nin birliği bütünlüğü içinde, parlamento zemininde, şeffaf bir şekilde ve demokratik usullerle Kürt sorununu çözebiliriz. Çözeriz, önce yapılması gereken şey Türkiye’deki ağır baskı rejimini ortadan kaldırmak, Türkiye’yi demokratikleştirmektir. Türkiye’de ifade özgürlüğünün önündeki engelleri ortadan kaldırmaktır. Kayyım sisteminden kurtulmaktır.”

Salıcı’ya “Kürt sorununun çözümüne dair reçete sundunuz ama tarifiniz nedir” sorusu da yöneltildi. Salıcı bu soruya şu yanıtı verdi: “Ben Kürdüm ve Kürt olmamdan kaynaklı sorunlar yaşıyorum diyen vatandaşlarımız ya da kimliğim, inancım nedeniyle sorun yaşıyorum diyen vatandaşlarımızı aynı çerçevede görüyoruz. Benim doğuştan gelen bir özelliğimden dolayı sorun yaşıyorum. Biz istiyoruz ki kanunlar herkese eşit uygulansın. Demokratik hak ve özgürlüklerin alanı genişlesin. İnsanların kimlikleri, inançları, farklılıkları ile alakalı sorun yaşama durumları minimum seviyeye insin. Biz Kürt meselesini bölgesel bir mesele, sınırlara dair bir mesele görmüyoruz. Temel insan hakkı olarak görüyoruz. Temel demokratikleşme çerçevesi içinde çözebileceğimiz bir mesele olarak görüyoruz” yanıtı verdi.

Kürt meselesi ile ilgili Anayasa çerçevesinde nasıl bir çözüm önerdikleri sorusu üzerine de Salıcı, “Altılı Masada mutabık olduğumuz konuları açıkladık. Bunların da genişleyeceği alanlar olacak. Bunların çözümü seçimlerde yapılacak tercih. Otoriter bir yönetim mi, demokrasiden yana mı tercih yapılacak. Otoriter yönetim ile devam edeceksek bunları konuşmanın anlamı yok. Biz demokrasi etrafında bir araya gelecek güçler, Altılı Masa demokrasinin yolunu açsın. Demokrasi ile bağlantılı sorunların büyük kısmı çözülmüş olacak. En başta reçete her şeyi kapsasın olmaz” değerlendirmesinde bulundu.

Paylaşın

CHP’nin ‘Doğu Masası’ Çalışmaları Meyvelerini Vermeye Başladı

CHP’nin Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde örgütsel kapasitesini artırmak ve oylarını yükseltmek için başlattığı Doğu Masası çalışmaları geçen bir yıl içinde ilk meyvelerini üye sayısında vermeye başladı.

Gazete Duvar’da yer alan habere göre, CHP’nin Teşkilat biriminden alınan bilgiye göre bu süreçte üye sayıları Ağrı’da yüzde 71, Batman’da yüzde 141, Diyarbakır’da yüzde 117, Mardin’de yüzde 122, Muş’ta yüzde 46, Siirt’te yüzde 49, Bingöl’de yüzde 40, Şanlıurfa’da yüzde 51, Hakkari’de yüzde 71, Şırnak’ta yüzde 123, Van’da yüzde 131 oranında artış gösterdi. Partililer yeni üyelerin büyük bir kısmının, AK Parti’den istifa eden vatandaşlar olduğuna dikkat çekiyor.

DEVA Partisi’nin ‘ikinci’ adayı

İlk mitingini dün Antep’te yapan DEVA’da valilikle yaşanan alan tartışmasının il örgütünü daha fazla motive ettiği ortak görüştü. İl yöneticileri, bu durumun hem kendilerini hem de üyelerini daha da şevkle çalışmaya sevk ettiğini söylüyorlardı. Miting öncesi de birinci gündem buydu. Ancak sohbet bir yerden sonra dönüp dolaşıp yine cumhurbaşkanlığı adaylığına geldi.

Bir il yöneticisi, bu konuda kişisel tercihinin doğal olarak Genel Başkan Ali Babacan olacağını söyledi. Peki, olur da ‘ikinci bir isim’ konuşulması gerekirse? O zaman da artık pek de gündeme gelmeyen bir ismi söyledi: Abdullah Gül. Gül, DEVA’nın kuruluşunda beklenenin aksine mesafeli bir duruş sergilese de parti içinde tamamen gündem dışı kalmamış gibi görünüyor.

CHP’ye 7 ayda 7 bine yakın başvuru: Yarısı iş talebi

CHP’nin Parti Meclisi’ne sunduğu MYK raporuna göre 13 Ekim 2021 – 13 Mayıs 2022 tarihleri arasındaki yaklaşık 7 ayda CHP Yerel Yönetimler birimine ziyaret, telefon, mektup, e-mail yoluyla 7 bin 908 talep ve şikayet konusu iletildi. Bunların 3 bin 847 ile yarıya yakınını iş talebi oluşturuyor. Binin üzerinde kişi sosyal yardım talebinde bulunurken bine yakın kişi de altyapı, yol ve su gibi ihtiyaçların giderilmesini istiyor.

Paylaşın