Erdoğan: Ekonomik Sorunları Aşacak Programımız Mevcut

Kabine toplantısı sonrası açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu yaz sıcağında küresel krizlerin etkisiyle ülkemizi ve vatandaşlarımızı bunaltan bir diğer husus da ekonomik sıkıntılardır. Bugün Türkiye’nin ekonomide tabii ki sorunları var. 2018 yılından itibaren tuzaklar, alenen ekonomimizi mahvetme tehditlerinin savrulduğu hezeyanlara kadar varmıştır. Türk siyasi tarihinin önemli sembollerinden biri olan Mayıs 2023 seçimleri öncesinde ekonomimizle ilgili aynı senaryolar devreye alınmıştır” dedi ve ekledi:

“Yalan ve yanlış haberlerle toplumda panik oluşturmayla kadar nice oyunlar oynanmıştır. Milli iradenin tercihi Türkiye Yüzyılı’ndan yana olunca hevesler kursaklarında kalmış ancak ortaya çıkan ekonomik yük pekçok dengeyi sarsmıştır. Bu sorunları aşacak irademiz, potansiyelimiz, programımız mevcuttur. Son dönemde ekonomik göstergelerdeki olumlu göstergelerin kalıcı olacağından kimsenin şüphesi olmasın. Mandacı dayatmanın kodları artık çözülmüştür. Bu dayatmanın yönünü yatırım, istihdam, ihracat, üretim yoluyla büyüme üzerine kurulu gelişmenin kimse önüne geçemeyecektir.”

Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı sona erdi. Yaklaşık 3 saat süren toplantının ardından kameraların karşısına geçen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, gündeme dair açıklamalarda bulundu. Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:

“Küresel ölçekte yaşanan ve ülkemizi de etkileyen pek çok zorluğa rağmen Türkiye vizyonumuzdan asla vaz geçmiyoruz. Üç kıtanın merkezinde yer alan ülkemizin tarihi, coğrafi açıdan potansiyelini kullanabilmesini sağladık. Türkiye’nin çok daha büyük ve kapsamlı gücü temsil ettiğini sadece söylemde bırakmıyor, duruşumuz ve eylemlerimizle de ispat ediyoruz.

Toplamda 260 temsilcilikle dünyanın en geniş diplomasi ağına sahip beş ülkesinden biriyiz. Macaristan’la ikili ticaretimizi en kısa sürede 6 milyar dolara çıkarmakta kararlıyız. Bölgesel ve küresel krizlerde arabulucu, kolaylaştırıcı roller üstleniyoruz. Gerilim ve macera peşinde koşmadan çıkarlarımızı korumanın, dünya barışına katkı sunmanın gayretindeyiz.

Geçen Cuma günü BM Barış Gücü askerlerinin KKTC’nin egemenlik haklarına yönelik fiziki müdahalesi bizim açımızdan asla kabul edilebilir bir durum değildir. Pile’deki Kıbrıs Türkünün kendi vatan topraklarına ulaşımı engellemek ne hukuki ne insanidir. Barış Gücü talihsiz açıklamalarla tarafsızlığına gölge düşürmüştür. Bu tavırlar sebebiyle bölgede gerilim maalesef yeniden tırmanmıştır. Komşularımızla ilişkilerimizi güçlendirmeye çalıştığımız dönemde yapılan bu müdahaleyi kesinlikle iyi niyetli bulmuyoruz.

Hayata geçirdiğimiz devasa projelerle KKTC’nin uluslararası alanda hak ettiği alanda yerini almasını temin edeceğiz. Türk Devletleri Teşkilatı KKTC’ye geçen sene Kasım ayında Semerkant’ta anayasal ismiyle kucak açtı. KKTC’de temsilcilikler açmaya hazırlanan ülkeler var. AB’nin bu gelişmelerle ilgili yaptığı açıklama çok ama çok talihsiz. Zira açıklamayı yapan komiser halef selef oldukları zat ile irtibata geçerse tavsiye ederim iyi olur. Mücadelemiz KKTC’nin eşit egemenliği ve uluslararası eşit statüsü tüm dünyada temin edilene kadar sürecektir.

Ülkemizin meşru güvenlik kaygılarıyla derin tarihi ve insani ilişkileri temelinde yürüttüğümüz harekatlarımıza her fırsatta yenilerini ekleyerek sınırlarımızın her karışını güvenli hale getireceğiz. Kuzey Afrika ve Afrika’da ilişkilerimizden rahatsız olanlar var. Afrika coğrafyasındaki çalışmalarımıza devam edeceğiz. Rusya-Ukrayna savaşının bitmesi için samimi gayret gösteren neredeyse tek devlet Türkiye’dir. Önümüzdeki dönemde tahıl koridorunun tüm tarafların beklentilerini karşılayacak adil şartlarda yeniden açılması, barış umutlarının filizlenmesi için daha çok çaba harcayacağız.

Daha adil bir dünyanın mümkün olduğuna yürekten inanıyoruz. Türkiye Ağustos ayını dünyanın pekçok bölgesini etkileyen yüksek hava sıcaklıklarıyla geçiriyor. Bazı şehirlerimizde 50 dereceyi bulan sıcaklıkların ölçülmesi meselenin vehametini ortaya koyması bakımından önemlidir. Ülkemizin iklim değişikliğinin sebebi olarak gösterilen insan ürünü sorunlarda neredeyse hiçbir payı yoktur. İklim değişikliği ile mücadele çerçevesinde atılan uluslararası adımların tamamında yer aldık. Paris İklim Anlaşması’na katkıyı veren ülkelerden biriyiz.

İklim değişikliğinden savaşlara kadar pekçok faktör, gıda arz güvenliğini tüm toplumlar için milli güvenlik meselesi haline dönüştürmüştür. 2100 yılına kadar yapılan projeksiyonlar sıcak hava dalgalarının yaygınlaşacağına, yağışların düşeceğine, dengesiz yağışlar sebebiyle taşkınların çoğalacağına, pekçok sorunla karşı karşıya kalacağımıza işaret etmektedir. Yaşanan yoğun yağışlarının ardından gelen yüksek hava sıcaklıların etkileri ülkemizde pekçok alanda hissediliyor.

“Elimizdeki kaynakları çok iyi kullanmamız gereken bir ülkeyiz”

Dünyamızın ve insanlığın ortak geleceğini ilgilendiren hayati konuda yükümlülüklerimizi yerine getirerek çalışmalarımıza devam edeceğiz. Önümüzdeki ay katılacağımız G20 zirvesi ve BM Genel Kuriulu’nda bu hususları muhataplarımızla paylaşarak tüm insanlığa karşı görevimizi yapacağız. Ciddi su stresi çeken ülke olarak elimizdeki kaynakları çok iyi kullanmamız gereken bir ülkeyiz.

Bugün geriye dönüp baktığımızda yaptığımız barajların inşaatlarını durdurmak için yürütülen kampanyaların gerisindeki sinsi niyetleri daha iyi anlıyoruz. Artık tarımsal üretimde verimi yükseltmek için daha fazlasını yapmamız gereken bir döneme girdiğimiz açıktır. Çiftçilerimizin doğal afetlere karşı tarım sigortası ve gelir koruma sigortasını ihmal etmeyerek yürüttüğümüz çalışmalara destek olmalarını bekliyoruz. Kuraklıkla mücadele stratejisi ve eylem planını bu yıl yenileyerek yol haritamızı oluşturduk.

“Sorunları aşacak irademiz, potansiyelimiz, programımız mevcuttur”

Bu yaz sıcağında küresel krizlerin etkisiyle ülkemizi ve vatandaşlarımızı bunaltan bir diğer husus da ekonomik sıkıntılardır. Bugün Türkiye’nin ekonomide tabii ki sorunları var. 2018 yılından itibaren tuzaklar, alenen ekonomimizi mahvetme tehditlerinin savrulduğu hezeyanlara kadar varmıştır. Türk siyasi tarihinin önemli sembollerinden biri olan Mayıs 2023 seçimleri öncesinde ekonomimizle ilgili aynı senaryolar devreye alınmıştır. Yalan ve yanlış haberlerle toplumda panik oluşturmayla kadar nice oyunlar oynanmıştır.

Milli iradenin tercihi Türkiye Yüzyılı’ndan yana olunca hevesler kursaklarında kalmış ancak ortaya çıkan ekonomik yük pekçok dengeyi sarsmıştır. Bu sorunları aşacak irademiz, potansiyelimiz, programımız mevcuttur. Son dönemde ekonomik göstergelerdeki olumlu göstergelerin kalıcı olacağından kimsenin şüphesi olmasın. Mandacı dayatmanın kodları artık çözülmüştür. Bu dayatmanın yönünü yatırım, istihdam, ihracat, üretim yoluyla büyüme üzerine kurulu gelişmenin kimse önüne geçemeyecektir. Fırsatçılara karşı otomotiv piyasasındaki denetimler meyvesini çok açık vermektedir.

Milletimizin malına ve lokmasına kast eden açgözlülelere kesinlikle müsaade etmeyeceğiz. Bugünkü toplantımızda diğer hususlar yanında bu konuda atılabilecek ilave adımları da değerlendirdik. Deprem yaralarını sarmak için artırdığımız vergiler, memurlarımıza, asgari ücretlerine, emeklilerimize yaptığımız artışın enflasyon üzerindeki baskısı zamanla azalacaktır. Dengesizliği azaltacak ilave önlemleri aşama aşama devreye alacağız. Ekonomide birinci önceliğimiz tüm vatandaşlarımızın refahını mümkün olan üst seviyeye çıkarmaktır.

Kriz ikliminin ülkemize olan etkilerini ciddi ölçüde kontrol altına aldık. Milletimizin alım gücünün artırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Enflasyonu vatandaşımızın günlük hayatından çıkaracağız. Tüm vatandaşlarımdan biraz daha sabırlı olmalarını, bize güvenmelerini ve destek vermelerini rica ediyoruz. Dillendirilen her serzenişi duyuyoruz. Aynı şekilde bizim Türkiye’de bu sıkıntıları çözebilecek tek siyasi yönetim olduğunu biliyoruz.

İnşallah önümüzdeki yıllarda bugünkü sıkıntılarımızı da geçmiş zaman hatırası olarak yâd edeceğiz. Ekonomideki olumlu gelişmelerden biri de Merkez Bankası rezervlerimizdeki güçlü artıştır. 11 Ağustos itibariyle 116 milyar doların üzerine çıkmıştır. Uluslararası yatırımcılar ekonomimizdeki olumlu gelişmeleri yakından izliyor. Seçim öncesi iftira kampanyaları ile çizilen karanlık tablonun asılsız olduğunu onlar da anlamaya başladı.

Aynı şekilde geçen ay Körfez ziyaretimizde imzaladığımız 50 milyar doları anlaşan anlaşmalar ülkemize duyulan güveni göstermiştir. Önümüzdeki dönemde uzun vadeli yatırımların daha da arttığını hep birlikte göreceğiz. Türkiye’nin geleceğini karartmak isteyen içeride ve karanlık odaklara rağmen ülkemizi hedeflerine ulaştırmak için yolumuza devam edeceğiz.

Deprem bölgesine tahsis ettiğimiz 50 bin kişilik toplum yararına programların süresini 9 ay uzattık. Depremzedelerimize mali ve diğer desteklerin toplam tutarı 79 milyar lirayı aşıyor. Kira yardımllarımızdan 327 bin 250 hanemiz faydalanıyor. Önceki kabine toplantımızda taahhüt ettiğimiz üzere çadırlarda kalan vatandaşlarımızın tamamının konteynerlere geçişini sağladık. Deprem konutlarının inşaatı süratle devam ediyor.

Çarşamba günü canlı bağlantıyla Adıyaman’da deprem konutlarının temelini atacak, yerinde dönüşüm projemizi başlatacağız. Ekim-Kasım’dan itibaren hak sahiplerine evlerini peyderpey teslim etmeye başlayacağız. İstihdamın canlandırılmasına yönelik müjdelerimizi yakında kamuoyuyla paylaşacağız. Hem ekonomideki zorlukların hem hayat pahalılığının hem de 6 Şubat depremlerinin yol açtığı probelmelerin üstesinden geleceğiz.

Bu hafta sonu açıklanan Yüksek Öğretim Kurumları Sınavları Yerleştirme Sonuçlarına göre üniversiteye ilk adımı atan öğrencilerimi tebrik ediyorum. Bu yıl genel kontenjanların yüzde 99,8’e ulaşmasını milletçe memnuniyetle karşılıyoruz. Gençlerimizin eğitimini başarıyla tamamlayarak Türkiye Yüzyılı inşasına omuz vereceğine inanıyorum.

Paylaşın

Erdoğan Açıkladı: Kurban Bayramı Tatili 9 Gün

Kabine toplantısının ardından açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu sene kurban bayramımızı 28 Haziran ile 1 Temmuz arasında idrak edeceğiz. İstişarelerimiz neticesinde 26 Haziran ve 27 Haziran’ı günlerini de idari izin kapsamına almayı kararlaştırdık. Hafta sonlarıyla ile vatandaşlarımız toplam 9 gün bayram tatili yapma imkanı bulacaktır” dedi.

Haber Merkezi / Enflasyonda tek haneli rakamlara inileceğini vurgulayan Erdoğan, “Yatırım, ihracat, istihdam ve büyümeden taviz vermeyeceğiz. Fahiş fiyatları milletimizin gündeminden çıkarmakta kararlıyız. Enflasyonu nasıl daha önce tek haneli rakamlara indirdiysek inşallah aynısını yine başaracağız” ifadelerini kullandı.

Emekli maaş ve ikramiyelerinin bayram öncesinde ödeneceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Emeklilerin maaşlarını ve bayram ikramiyelerini inşallah bayram öncesi ödeyeceğiz. Asgari ücret tespit komisyonumuz çalışmalarına başlıyor” dedi.

Erdoğan, ‘Hayat pahalılığını gündemimizden çıkaracağız’ diye konuştu. Erdoğan, yeni anayasa teklifini Meclis’in takdirine sunacaklarını kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun çalışmalarına başlayacağını ifade etti.

Yeni Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’nin ilk toplantısı sona erdi. 4 saat 10 dakika süren toplantının ardından kameraların karşısına çıkan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan şunları söyledi:

“2014 yılından beri şanla, şerefle yürüttüğümüz Cumhurbaşkanlığı görevini yine 5 sene daha yürütme imkanına kavuştuk. Şahsımıza olan teveccühlerini gösteren yaklaşık 28 milyon kardeşime ayrıca şükranlarımı sunuyorum. Türkiye, Türkiye’den daha büyüktür gerçeğine vesile olan dünyanın dört bir yanındaki kardeşlerime şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum.

Afrika’dan Asya’ya, Latin Amerika’dan Balkanlar’a, Ortadoğu’dan Türk ve İslam alemine kadar umudun, direnişin, şefkatin, merhametin, müstevlilerin karşısında dik bir duruşun adı olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır. Seçimin siyasi olarak kazananları elbette bellidir. Siyasi tercihi ne olursa olsun 85 milyon kazandı. Bu seçimleri bizim ve ittifakımızla birlikte elbette tüm Türkiye kazanmıştır. 85 milyonun her bir ferdi kazanmıştır. Her seçim döneminde ellerini ovuşturan kriz heveslileri dışında bin yıllık kardeşliğimizi dinamitlemek isteyen fitne tüccarları dışında, elinde binlerce insanımızın kanı olan terör baronlarının dışında; velhasıl birliğimize dirliğimize, asırlık hedeflerimize kast edenler dışında seçimlerin kaybedeni yoktur.

Seçimler gelir geçer, bunlar demokrasinin olmazsa olmazıdır. Asıl mesele milletimizin, devletimizin birliği, bütünlüğü, refahı ve geleceğidir. Asıl mesele ülkemizde biraz çekişmeli geçen siyasi rekabetin, siyasi husumete dönüşmesine fırsat verilmemesidir. Sandıklar kapandıktan sonra önümüze bakabiliyorsak Allah’ın izniyle bileğimizi kimse bükemez.

Nerede kalmıştık diyerek her seçimden sonra işimize, günümüze, esas gündemimize geri döndük. Tüm vatandaşlarımdan seçimlere bu zaviyeden bakmalarını istirham ediyorum. Biz hep birlikte Türkiyeyiz. Biz yurt dışındaki kardeşlerimizle birlikte yüz milyonluk büyük bir aileyiz. İstiklal ve istikbalimiz uğruna canımızdan aziz bildiklerini feda etmiş milletiz. İnşallah Türkiye Yüzyılı’nı omuz omuza vererek hep beraber inşa edeceğiz.

3 Haziran tarihinde TBMM’de mazbatamızı alıp yemin ettik. Ardından Cumhurbaşkanlığı Külliyemizde yurt içi ve yurt dışından 5 bini aşkın misafirimizin iştirakiyle göreve başlama törenimizi yaptık. Törenimizi çok daha büyük katılımla açık alanda gerçekleştirmeyi arzu ediyorduk. Ancak hava şartları nedeniyle bundan sarfınazar etmek mecburiyetinde kaldık. Törenimize yurt dışından katılım düzeyinin fevkalade yüksek olması ülkemiz adına bizleri hem gururlandırdı hem mütehassis etti.

Törene müteakiben yurt dışından gelen dostlarımızla akşam yemeğinde hasbıhal etme imkanını bulduk. Başta gardaşlarım olmak üzere törenimize iştirak eden tüm devlet ve hükümet başkanlarına teşekkür ediyorum. Türkiye’nin gerçek dostlarına ülkem ve milletim adına minnettarlığımızı ifade ediyorum. Binlerce kilometre öteden gelerek gösterdikleri kadirşinaslıkları hiçbir zaman unutmayacağımı belirtmek istiyorum. Yurt içinden törene katılan tüm vatandaşlarıma da tekrar şükranlarımı sunuyorum.

Türkiye’nin tüm güzelliklerini, sosyal dokusunun bütün renklerini o gün orada hep beraber müşahade ettik. Zenginliğimiz olan bu farklılığın korunması Türkiye’nin aydınlık yarınlarının olmazsa olmaz şartlarıdır. Dünyanın dört bir köşesinden gelen yabancı misafirlerimizin iştiraki büyük ve güçlü Türkiye’nin tezahürü olduğuna inanıyorum.

Hükümetlerimiz döneminde ülkemizin yumuşak gücü ve etki alanının ulaştığı yerler böylece ortaya çıkmıştır. Siyaset gibi diplomasiyi eski dar kalıplarla okuyanların Türk dış politikasıyla ilgili iddiaların yersiz olduğu anlaşılmıştır. Türkiye’nin Türkiye’den büyük olduğuna bir kez daha şahitlik ettik. 85 milyonun tamamının bundan onur ve gurur duymasını temenni ediyoruz.

Buradaki mesajların muhalefet tarafından da iyi değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Muhalefetin hatalarından ders alarak vatanımızın bekası milletimizin istikbaline dair konularda artık daha hassas davranmasını, Türkiye eksenli yaklaşım benimsemelerini ümit ediyoruz. Türkiye ortak paydasında buluşma davetimize toplumumuzun tüm kesimlerinden müsbet cevap bekliyoruz. 85 milyon Türkiye’nin tamamını kucaklamaya devam edeceğiz.

Her yeni başlangıç, yeni bir umut, yeni bir heyecan, yepyeni bir atılım demektir. Biz de törenimizin akşamında yeni kabinemizi açıklamak suretiyle Türkiye yüzyılının inşası için bismillah diyerek hep birlikte yola revan olduk. Bizim anlayışımızda kesinti, kopukluk değil devamlılık esastır. Maziden atiye kurduğumuz köprünün belirleyici unsuru muhafazakar devrimciliktir.

Kendimizi, kadrolarımızı, politikalarımızı yenilerken özümüze bağlı kaldık, ruh kökümüzden asla kopmadık. Seçmenlerimizle birlikte iradesini farklı şekilde kullananların sesine kulak verdik. Başkaları gibi yankı odalarına özellikle hapsolmak yerine siyaseti milletimiz için milletimizin içinde milletimizle birlikte yaptık. Her gelen arkadaşımız selefinin yaptığı hizmetlerine yenilerini eklemenin mücadelesini verdi.

28. dönem milletvekili olarak yüce Meclisimizde hizmet verecek tüm bakan arkadaşlarıma şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum. Kovid 19 ve 6 Şubat depremle mücadelemizde sergiledikleri tavırlarından ötürü Rabbim hepsinden ayrı ayrı razı olsun diyorum. Kendileriyle yakın istişare ve işbirliği içinde olmaya devam edeceğiz. Eski arkadaşlarımızın birikimi, yeni arkadaşlarımızın heyecanı ile inşallah Türkiye yüzyılını gerçekleştireceğiz.

Türkiye yüzyılı evlatlarımıza bırakacağımız en büyük miras olacaktır. Dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olma hedefi çok çalışmayı daha fazla icraat ve eser üretmeyi gerektirir. Kabine üyelerimiz tecrübe, ehliyet ve uzmanlık alanları itibariyle Türkiye yüzyılının mimarları arasında yer alacak vasıflara ziyadesiyle sahiptir. Yeni kabinemizin işinin kolay olmadığını da biliyoruz.

Bu zorluk sadece aşmamız gereken meselelerle, yakalamamız gereken hedeflerle sınırlı değildir. Devralınan mirasın daha da büyütülmesiyle ilgilidir. İnşallah canla başla çalışarak ülkemizi hedeflerile buluşturacağız. 21 yılı iktidarda olmak üzere 40 yılı bulan siyasi hayatımızın alameti farikası hizmet ve eser siyasetidir. Seçim dönemlerinde bizi takip ettiyseniz bol keseden boş vaat dağıtanlar gibi olmadık. Milletimize ne söz verdiysek, meydanlarda neyi vaat ettiysek göreve gelince hepsini yerine getirmeye gayret ettik. Ahdine, kavline, sözünü sadık yönetim olarak 17 kez milletimizin takdirini kazandık.

Bizim için en büyük kazanç budur. Yeni dönemimizde de halkımıza verdiğimiz tüm sözlerin takipçisi olacağız. İki kelimeye çok dikkat edin; biz bu iki kelimenin, iki kavramın uygulayacısı olacağız. Bir istikrar, iki güven. İstikrar ve güvenle biz Türkiye yüzyılını inşaa edeceğiz. Bir şeyi daha söylüyorum; Aile ve Gençlik Bankası’nın kurulmasından, toplumun temel direği olan ailenin sapkın akımlardan korunmasına kadar her türlü adımı atacağız.

Anayasa değişikliği teklifimizi milletin takdirine sunacağız. Karadeniz doğalgazı, Gabar petrolü ve Akkuyu’da enerji hamlelerimize devam edeceğiz. Sağlık ve eğitimi son 21 yıldır olduğu gibi listemizin en başında tutacağız. Adalet hizmetlerinin çok hızlı, etkin ve kaliteli bir şekilde sağlanmasına yönelik reformlarımızı artıracağız. Terör örgütleri, zehir tacirlerine, suç çetelerine karşı amansız mücadeleyi kararlıkla yürüteceğiz. Cudi, Gabar, Tendürek, Besler deresinde yine biz olacağız. Buraları bu teröristlere asla bırakmayacağız.

Sosyal güvenlikte şehit, gazi ve yakınlarının yanında olacağız. Savunma sanayi atılımlarımıza inşallah yenilerini ekleyeceğiz. Türkiye’nin otomobili gibi katma değeri yüksek inovatif ürün yelpazemizi daha da güçlendireceğiz. Ülkemizin rekabet gücünü artırarak ihracatımızı çok yukarlara taşıyacağız. Ülkemizi yol, tünel, hızlı tren hatları, hava limanlarıyla ilmek ilmek dokumayı sürdüreceğiz. Turizmde potansiyelimizi en üst düzeyde harekete geçirirken kültürel alanda yeni bir hamle başaracağız. Gençlerimizi eğitim, spor, iş hayatına kadar her konuda destekleyeceğiz.

“Türkiye’nin çehresini değiştirerek adımları atacağız”

Millet bahçeleri, kentsel dönüşüm projeleriyle Türkiye’nin çehresini değiştirerek adımları atacağız. Perşembe günü bir millet bahçesinin açılışını Adıyaman merkezi olarak açılış törenlerini gerçekleştireceğiz. İklim değişikliği ile mücadele konusunda daha kararlı çalışmalar yürüteceğiz. 219 bini ilk 1 sene içinde olmak üzere toplam 650 bin deprem konutu yaparak depremzedelerimizi yeni yuvalarıyla buluşturacağız. Deprem bölgesindeki şehirlerimizi ekonomik, ticari, sosyal ve kültürel açıdan eskisinden daha canlı hale getireceğiz.

Enflasyon ve hayat pahalılığını milletimizin gündeminden çıkartmakta kararlıyız. Hem Cumhurbaşkanlığı hem milletvekilliği seçimlerinin istikrardan yana sonuçlanması ekonomimize olan güveni artırmıştır. Mayıs ayında ekonomik güven endeksi yüzde 1,4 artarak 103,7’ye yükseldi. Reel kesim güven endeksi 105,1 olarak gerçekleştirdi. Enflasyon oranı Mayıs ayında yüzde 40’ın altına gerileyerek yüzde 39,6 olarak gerçekleştirdi. Suriyeli kardeşlerimizi güvenli, onurlu bir şekilde dualarını da alarak anavatanına göçünü gerçekleştireceğiz.

Türkiye’yi Boraltan Köprüsü faciası gibi yeni utançlar yaşatmayacağız. Bu meseleyi inanç değerlerimize yakışan şekilde suhuletle çözüme kavuşturacağız. Dış politikada barış ve istikrarın tesisine katkı sağlayacağız. Tüm dünyaya verilmiş güçlü bir mesaj olan Türkiye yüzyılı vizyonumuzu adım adım hayata geçireceğiz. Yeni dönemin ilk kabine toplantısında tüm bu hususları etraflıca değerlendirdik. Tüm bakan arkadaşlarıma 1 hafta içindeki hazırlıkları sebebiyle çok teşekkür ediyorum. 1 hafta sonra tekrar bir brifingi hazırlayacaklar ve yine brife edilmek üzere kendilerini dinleyeceğim.

Seçim döneminin muhasebesini yapma yanında önümüzdeki dönemde atılacak adımları belirledik. MYK ve MKYK arkadaşlarımla da ayrıca onlardan gelecek bilgilerle inşallah geleceğe hazırlanmaya devam edeceğiz. Dün Samsun, Amasya, Kastamonu’da meydana gelen yoğun yağış ve sel baskınları sebebiyle hayatları olumsuz etkilenen vatandaşlara geçmiş olsun, vefat eden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. AFAD ve kuruluşlarımız her türlü çalışmayı sürdürüyor. KOSKEB acil destek kredisiyle afetzede işyerlerinin yanıda oluyoruz. TMO alım fiyatlarında üreticilerimizin eline ton başına ekmeklik buğdayda 9 bin 250 lira, arpada ise 7 bin 500 lira geçecektir.

Bir güzel haberimiz de emeklilerimize olacak, emeklilerimizin maaşları ve bayram ikramiyelerini kurban bayramı öncesinde ödeyeceğiz. Asgari ücret tespit komisyonu çalışmalarına başlayacak. Bu sene kurban bayramımızı 28 Haziran ile 1 Temmuz arasında idrak edeceğiz. İstişarelerimiz neticesinde 26 Haziran ve 27 Haziran’ı günlerini de idari izin kapsamına almayı kararlaştırdık. Hafta sonlarıyla ile vatandaşlarımız toplam 9 gün bayram tatili yapma imkanı bulacaktır.”

Paylaşın

Erdoğan, Yeni Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’ni Açıkladı

Çankaya Köşkü’ndeki yemekli resepsiyonun ardından kameraların karşısına geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni kabineyi açıklamadan önce yaptığı açıklamada “Göreve başlama törenimizde ifade ettiğim ilkeler temelinde 85 milyonun birliği, dirliği, kardeşliği, refahı ve esenliği için engellere aldırmadan, zorluklar karşısında yılmadan çalışacağız. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak tüm Türkiye’ye hizmet edeceğiz” dedi.

Haber Merkezi / Eski kabine üyelerine teşekkür eden Recep Tayyip Erdoğan, “Bu arkadaşlarımız, milletimize yaptıkları hizmetlerle, ülkemize kazandırdıkları eserlerle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ilk döneminin kabine üyeleri olarak adlarını şimdiden tarihe yazdırmışlardır. Rabbim eski kabine üyelerimizin hepsinden razı olsun diyorum” diye konuştu.

Kabinede yer alacak isimler:

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç Hasan
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar
Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca
Sanayi ve Tekonolij Mehmet Fatih Kacır
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı
Ticaret Bakanı Ömer Polat
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdülkadir Uraloğlu

TBMM’de yemin etti

Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonucunda yeniden göreve seçilen Erdoğan, TBMM Genel Kurulundayemin ederek resmen göreve başlamıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, mazbatasını Geçici TBMM Başkanı Devlet Bahçeli’den almıştı.

Erdoğan, mazbatasını aldıktan sonra ettiği yeminde, “Cumhurbaşkanı sıfatıyla devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma, Anayasa’ya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılaplarına ve laik Cumhuriyet ilkesine bağlı kalacağıma, milletin huzur ve refahı, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerinden yararlanması ülküsünden ayrılmayacağıma, Türkiye Cumhuriyeti’nin şan ve şerefini korumak, yüceltmek ve üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma büyük Türk milleti ve tarih huzurunda, namusum ve şerefim üzerine ant içerim” demişti.

Erdoğan, yemin töreni sonrası Anıtkabir’i ziyaret etmişti. Erdoğan, Anıtkabir Özel Defteri’ne şunları yazmıştı:

“Aziz Atatürk… Türkiye bir seçim sürecini daha tüm dünyaya örnek gösterilecek rekor bir katılımla ve demokrasi şöleni havasında, suhuletle neticelendirdi. 14 Mayıs’ta TBMM’de görev yapacak 28. Dönem milletvekillerini belirleyen milletimiz, 28 Mayıs’ta gerçekleştirilen Cumhurbaşkanı seçiminin ikinci turunda da şahsımıza yüzde 52,18 oy oranıyla yine büyük bir teveccüh gösterdi. Hamdolsun bir beş sene daha ülkemize ve necip milletimize hizmet edecek olmanın bahtiyarlığını yaşıyoruz.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin de güvenoyu aldığı bu seçimlerin milletimizin önünde yeni bir dönemin kapılarını açtığına inanıyoruz. Önümüzdeki beş yıl boyunca, Türkiye yüzyılı vizyonumuzu hayata geçirmek için canla başla çalışmayı sürdüreceğiz. Asrın felaketi 6 Şubat depremlerinin yaralarını hızla sarıp söz verdiğimiz gibi depremzedelerimizi en kısa sürede yeni yuvalarına kavuşturacağız. 12. Cumhurbaşkanı olarak milletimizin ebedi ve ezeli kardeşliğine sahip çıkmaya, ülkemizi büyütmeye, devletimizi yüceltmeye devam edeceğiz. Rabbim yolumuzu ve bahtımızı açık etsin.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe’deki Göreve Başlama Töreni’nde konuşmuştu. Erdoğan, “Hangi siyasi görüşe, kökene, meşrep ve mezhebe mensup olursa olsun, 85 milyonun tamamını bağrımıza basacağız” demişti.

“Seçim 28 Mayıs’ta sona ermiştir. Milli irade sandıkta iki kez tecelli etmiştir. Türkiye Yüzyılı başlamış, ülkemizin şahlanış döneminin kapıları aralanmıştır” ifadelerini kullanan Erdoğan, kurulacak yeni kabine konusunda ise “Bu akşam yeni kabinemizi açıklayacağım, yeni kabinemizle Türkiye Yüzyılı’nı nakış nakış işlemeye devam edeceğiz. Salı günü ilk kabine toplantımızı yapacağız” demişti.

Muhalefete de çağrıda bulunan Erdoğan, “Her seçim sonrası musafahalaşmak için uzattığımız eli hep sıkılı yumruklarla karşıladılar. Bu sefer, farklı tavır sergilemelerini ümit ediyoruz. Türk demokrasisinin selameti açısından muhalefetin de mesuliyet bilinciyle hareket etmesini bekliyoruz. Muhalefetin milli iradeyle barışmasını istiyoruz” demişti.

“Türkiye Yüzyılının inşasına omuz verelim”

Erdoğan, “Cumhuriyetin 100’üncü yılında Türkiye’nin bir büyük kucaklaşmaya ihtiyacı olduğuna inanıyoruz. 81 vilayetimizde kardeşlik seferberliği başlatmaya davet ediyorum” diye ekledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gelin seçim dönemindeki kırgınlıkları bir tarafa koyalım. Küslük olmuşsa barışmanın yolunu bulalım. Hep beraber Türkiye Yüzyılının inşasına omuz verelim” diye konuşmuştu.

“Demokrasimizi, darbe ürünü mevcut anayasadan kurtararak, özgürlükçü, sivil ve kuşatıcı bir anayasayla güçlendireceğiz” açıklamasında bulunan Erdoğan, “Seçim meydanlarında halkımıza verdiğimiz sözlerin takipçisi olacağız. Son 21 yıldır olduğu gibi neyi vadetmişsek, inşallah tek tek gerçeğe dönüştüreceğiz” demişti.

Paylaşın

Gözler Yeni Kabine’de: Hangi Aklı Başında Maliye Bakanı Olmak İster?

Cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçim sonuçlarının belli olmasının ardından, gözler yeni kurulacak Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’ne çevrildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeni kabineyi kısa bir süre içerinde açıklaması bekleniyor.

Erdoğan’ın olası kabinesine ilişkin iddialar da kamuoyuna yansımaya devam ediyor. Erdoğan’ın ekonominin başına eski başbakan yardımcısı ve maliye bakanı Mehmet Şimşek’i getirmeyi planladığı ileri sürülürken, Bloomberg de konuya ilişkin bir analiz yayınladı.

Gazete Duvar’ın aktardığına göre “Hangi aklı başında Türkiye’nin maliye bakanı olmak ister?” diyerek sözlerine başlayan Bobby Ghosh, “Türkiye ekonomisi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yıllarca süren suiistimali nedeniyle kan kaybediyor ve çoğu analist, onun yeniden seçilmesiyle yaraları iyileştirme şansının kaybolduğu konusunda hemfikir” ifadelerini kullandı. Yabancı yatırımcılara da seslenen Ghosh, “Erdoğan’ın, ülkenin maliyesini yönetmek için ‘uluslararası itibara’ sahip bir ekip atama konusundaki belirsiz vaadine de fazla önem verilmemeli” diye yazdı.

“Şimşek, güvenilirliğini kaybetti”

2009-2018 yılları arasında başbakan yardımcısı ve maliye bakanı olarak görev yapan Şimşek’in daha sonra hükümette görev üstlenmediğinin hatırlatıldığı analizde, şöyle devam edildi: “Ancak belki de belki de siyasi efendisine olan sadakatinden dolayı, çekingen bir şekilde pencerede oturduktan sonra Şimşek, bağımsız bir düşünür olarak güvenilirliğinin bir kısmını kaybetti.”

New York merkezli Medley Global Advisors yöneticisi Nick Stadtmiller’in görüşlerine yer verilen analizde, ‘faiz oranlarının muhtemelen düşük, enflasyonun yüksek kalacağı’ belirtildi. “Dolayısıyla Şimşek’in yeniden kabinede yer alması tek başına gerçek bir değişim anlamına gelmeyecek” denilen analizde, şu ifadeler kullanıldı:

“Analistler, Erdoğan’ın ekonominin yönetiminde otoriteyi devretme istekliliğini tartmak için diğer atamaları -örneğin Merkez Bankası’nı- yakından izleyecek. Ancak ‘uluslararası itibara’ sahip yeni bir yöneticiler listesi bile yeterli olmayacak: Görevleri cumhurbaşkanlığının hediyesi olduğu sürece, yetkililer onun heves ve kaprisleri tarafından kısıtlanacak.”

Paylaşın

“Erdoğan, Kabineyi Sil Baştan Yenileyebilir” İddiası

AK Parti kulislerinde konuşulanlara göre Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, kabineyi sil baştan yenileyeceği ve milletvekili seçilen bakanların hiçbirisini kabineye almayacağı ve kabinenin tamamen yeni isimlerden oluşacağı yönünde.

Bu görüşü savunanlar Erdoğan’ın, milletvekilliği seçiminde üç dönem kuralını istisnasız uyguladığını, bir kişinin kabineye yeniden alınması halinde “kırılma yaratabileceği”ni belirterek, Erdoğan’ın “sil baştan değişim stratejisini uygulayabileceği” görüşünü dile getiriyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı Seçimi ikinci turunu kazanmasının ardından yeni kabineye ilişkin kulis bilgileri gelmeye devam ediyor.

TBMM’de Cuma günü yapılacak milletvekili yemin töreninin ardından Erdoğan’ın da yeni kabinesini aynı gün açıklaması yüksek olasılık görülüyor. Erdoğan’ın YSK’nin kesin sonuçları açıklama takvimine göre Cumartesi günü yemin edip resmen görevine başlaması bekleniyor.

BBC Türkçe’den Ayşe Sayın’ın kulis haberine göre, kabinenin nasıl şekilleneceği konusunda ise iki seçenekten söz ediliyor. Birincisi, Erdoğan’ın mevcut kabinede yer alan ancak milletvekili seçilen bazı bakanları yeniden kabineye alabileceği yönünde.

Bu çerçevede, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve yerel seçimlerde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday gösterilmesi beklenen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği bakanı Murat Kurum, kabinede yer alması olası isimler olarak görülüyor.

AK Parti kulislerinde konuşulan bir başka iddia ise Erdoğan’ın, kabineyi sil baştan yenileyeceği ve milletvekili seçilen bakanların hiçbirisini kabineye almayacağı ve kabinenin tamamen yeni isimlerden oluşacağı yönünde.

Bu görüşü savunanlar Erdoğan’ın, milletvekilliği seçiminde üç dönem kuralını istisnasız uyguladığını, bir kişinin kabineye yeniden alınması halinde “kırılma yaratabileceği”ni belirterek, Erdoğan’ın “sil baştan değişim stratejisini uygulayabileceği” görüşünü dile getiriyor.

Ayrıca, yeni dönemde sandalye sayısının 268’e düşmesi nedeniyle, komisyon çoğunluğunun ancak MHP desteğiyle sağlanabildiği, geçen dönemde olduğu gibi milletvekili seçilen isimlerin bakan olarak atanmasının sıkıntı yaratabileceği düşünülüyor.

Geçen dönem kabinesinde daha çok “teknokrat” isimlere yer veren Erdoğan’ın, bu dönem siyasi deneyimi olan isimleri kabineye alması yüksek olasılık olarak görülüyor. Bu çerçevede, üç dönem kuralına takılmaları nedeniyle aralarında parti yöneticileri veya eski grup yöneticilerinden isimleri kabineye alabileceği konuşuluyor.

Mehmet Şimşek kabinede görev alır mı?

Yeni dönemde Erdoğan’ı bekleyen en önemli sorunların başında ekonomi geliyor. Seçimler öncesinde eski Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile görüşerek ekonominin başına geçmesini istediği, ancak olumlu yanıt alamadığı biliniyor. Kulislerde Erdoğan’ın bu kez Şimşek’i “ikna ettiği” iddiaları konuşulsa da bu konuda henüz kesin bilgi yok.

Şimşek için ekonomiden sorumlu cumhurbaşkanı yardımcılığı, Erdoğan’ın ekonomiden sorumlu başdanışmanlığı pozisyonunda görev alabileceği yorumu yapılıyor. Yeni dönemde Erdoğan’ın, ekonomi yönetiminde değişikliğe gidebileceği, Hazine ile Maliye’nin iki ayrı bakanlık olarak yapılandırabileceği de belirtiliyor.

TBMM Başkanlığı için ise Cuma günü milletvekili yemini ettikten sonra görevi sona erecek olan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ile Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş’un adı konuşuluyor.

Oktay’ın parlamentoya yeni girmesi nedeniyle TBMM Başkanlığı’na hemen getirilmeyebileceği yorumları yapılsa da, Erdoğan’ın tercihinin belirleyici olacağına dikkat çekiliyor.

Paylaşın

Yeni Kabinede Kimler Yer Alacak? Adı Geçen İsimler

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı ve Millet İttifakı’nın adayı Kemal Kılıçdaroğlu’yla Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yarıştığı Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turunda, Erdoğan, ipi göğüsleyen taraf oldu.

Erdoğan’ın üçüncü kez Cumhurbaşkanı seçilmesi ile yeni kabinenin kimlerden oluşacağı sorusu var. Erdoğan’ın yeni kabineyi seçim sonuçlarının kesin olarak açıklanmasından sonra açıklaması bekleniyor.

Peki, milletvekili seçilen bakanlardan hangileri yeniden kabinede yer alacak? Kabine için adı geçen yeni isimler kim?

AK Parti kulislerine göre, Cumhurbaşkanı yardımcısı veya yardımcılarının atanmasında Cumhur İttifakı’nın ikinci büyük partisi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin tavrı belirleyici olacak.

Bahçeli’nin MHP’den de bir ismin cumhurbaşkanı yardımcısı olmasını istemesi durumda Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici’nin de cumhurbaşkanı yardımcısı olmasına kesin gözüyle bakılıyor.

Destici, milletvekili seçilemedi. İttifakın diğer bir partisi Yeniden Refah Partisi Başkanı Fatih Erbakan’ın bu durumda bir diğer cumhurbaşkanı yardımcısı olarak ismi geçiyor.

Kulislere göre Bahçeli’nin “İttifak partilerine yardımcılık verilmesine sıcak bakmaması” veya “gerek yok” demesi durumunda ise hem Destici hem de Erbakan yeni kabinede yer alabilir.

Bu durumda da Fuat Oktay’ın milletvekilliğinden istifa ederek yeniden cumhurbaşkanı yardımcısı olarak atanması üzerinden duruluyor.

Cumhurbaşkanı yardımcısı olarak adı geçen bir diğer isim ise milletvekili de seçilen Savunma Bakanı Hulusi Akar. Bu durumda milletvekilliğinden istifa etmesi gereken Akar’ın savunma ve güvenlik politikalarından sorumlu olarak görev yapabileceği değerlendiriliyor.

Yeni kabineyle ilgili merak edilen sorulardan biri de İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun bu görevde kalıp kalmayacağı. Bu konuda da belirleyici ismin Devlet Bahçeli olacağı ve Bahçeli’nin, Soylu’nun görevde kalması konusunda ısrarcı olması durumunda görevine devam edebileceği konuşuluyor.

Soylu’nun devam etmemesi durumunda yerine ise daha önce adı sık sık Dışişleri Bakanlığı için geçen Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı Hakan Fidan’a İçişleri Bakanlığı görevi verilebileceği üzerinde duruluyor.

Soylu’nun da adı Meclis Başkanlığı veya AK Parti Grup Başkanvekilliği için geçiyor. İçişleri Bakanlığı koltuğu için konuşulan bir diğer isim ise daha önce bu görevi yürüten Efkan Ala.

Kabineyle ilgili en çok merak edilen diğer bir soru ise Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin göreve devam edip etmeyeceği.

Milletvekili seçilen Nebati’nin göreve devam etmeyeceği değerlendirilirken yeni Hazine ve Maliye Bakanı’nın belirlenmesinde eskiden bu görevi yürüten Mehmet Şimşek’in kararının belirleyici olacağı üzerinde duruluyor.

Mehmet Şimşek’in bakan olarak yeni kabinede görev almaması durumunda Cumhurbaşkanlığı Ekonomik Politikalar Kurulu’nda yer almasına ise kesin gözüyle bakılıyor.

Milletvekili adayı olmayan Turizm ve Kültür Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un yeniden aynı görevle kabinede yer alacağı değerlendirilirken, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın yerine ise Ak Parti Bilgi ve İletişim Teknolojilerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ömer İleri’nin ismi geçiyor.

Kulislere göre, AK Parti listelerinden seçimlere giden ve Meclis’e dört vekil gönderen HÜDA PAR’lı bir ismin kabinede yer alması veya başka bir görev verilmesi zor.

(Kaynak: Euronews Türkçe)

Paylaşın

Erdoğan, İki İsim Hariç Bütün Bakanları Değiştiriyor!

Ankara kulislerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Adalet Bakanı Bekir Bozdağ hariç kabinede değişikliğe gideceği iddia edildi.

Kısadalga’dan Mahmut Aydın’ın haberine göre, Ankara kulislerinde Erdoğan’ın kabineye yeniden el atacağı konuşuluyor.

İddialara göre AK Partili milletvekilleri, 3600 ek gösterge, asgari ücret zammı, emekli maaşlarında artış ve öğrenci affı düzenlemeleri yapacak olan Erdoğan’ın ayrıca temmuz ayında büyük bir kabine değişikliği yapacağını söylüyor.

AK Partili milletvekilleri tarafından kasım ayında baskın seçim yapması beklenen Erdoğan’ın bu kabine değişikliğinin “seçim kabinesi olacağı” belirtiliyor. AK Partili bir milletvekili ”İçişleri ve Adalet Bakanı hariç kabinenin tamamı değişecek” yorumunda bulunuyor.

İktidar kulislerine göre, başta Sağlık Bakanı Fahrettin Koca olmak üzere çok sayıda bakan ”affını” istiyor.

Atanacak yeni kabinenin AK Partinin kıdemli, daha önce bakanlık yapmış üyeleri arasından seçilmesi bekleniyor.

Eski bakanların yeniden atanmasıyla Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde seçmenlerin yeniden AK Parti’ye yönelmesi amaçlanıyor.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçilmesiyle açıklanan kabinede, şu ana kadar toplam 9 bakan değişti. Son olarak Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün yerine Bekir Bozdağ, Tarım Bakanı Bekir Pakdemirli’nin yerine Vahit Kirişci getirildi.

Paylaşın