Uranüs’ün Bir Dans Partneri Olduğu Keşfedildi

Bir grup bilim insanı, Uranüs ve Neptün arasındaki uçsuz bucaksız alanda, en az bir milyon yıldır Uranüs ile hassas çekim manevraları içinde olan küçük bir gezegen keşfetti.

Haber Merkezi / Keşif, Güneş Sistemi’nin dış kısımlarına ilişkin dinamiklere ışık tutuyor.

2015 OU₁₉₄ olarak adlandırılan küçük gezegeni özel kılan şey; Uranüs ile olan, 3:4 ortalama hareket rezonansı olarak bilinen bir ilişki içinde kilitlenmiş, dikkat çekici derecede istikrarlı ilişkisidir. Bu, 2015 OU₁₉₄’nin Güneş etrafında tamamladığı her üç yörüngeye karşılık Uranüs’ün tam olarak dört yörüngeyi tamamladığı anlamına geliyor.

Rezonans, fizikte bir sistemin (genellikle doğrusal bir sistemin) bazı frekanslarda diğerlerine nazaran daha büyük genliklerde salınması eğilimidir. Bunlar, o sistemin rezonans (tınlaşım) frekansları olarak adlandırılır. Bu frekanslarda küçük periyodik kuvvetler bile çok büyük genlikler üretebilir.

Bu hassas matematiksel ilişki, iki cismin istikrarlı bir dans içinde kalmasını sağlayan, çarpışmalarını veya birbirlerinden uzaklaşmalarını önleyen bir kütle çekim ortaklığı oluşturur.

Rezonansın, geçmişte en az bin yıl, hatta muhtemelen 1 milyon yıl boyunca istikrarlı kaldığı ve gelecekte de 500 bin yıl daha devam edeceği tahmin ediliyor. Bu, kütle çekim ortaklığının Güneş Sistemi’nin erken dönemlerinde oluştuğu ve sayısız değişime rağmen varlığını sürdürdüğü anlamına geliyor.

Keşfi önemli kılan şey, Uranüs ve Neptün’ün yörüngeleri arasında rezonans halinde bulunan hiçbir cismin daha önce  bulunmamış olmasıdır.

Araştırmacılar ayrıca, Uranüs ile aynı 3:4 rezonansını birkaç yüz bin yıldır sürdüren 2013 RG₉₈ de dahil olmak üzere başka adayları da ortaya çıkardı. Üçüncü aday olan 2014 NX₆₅, Neptün’den gelen güçlü kütle çekim etkisini gösteriyor ve bu bölgedeki kuvvetlerin karmaşık etkileşimini akla getiriyor.

Paylaşın

Uranüs’te Bir Gün 28 Saniye Daha Uzadı

Bilim insanları, Uranüs’ün tam bir dönüşünü tamamlamasının 17 saat, 14 dakika ve 52 saniye sürdüğünü açıkladı. Bu, 1980’lerdeki tahminlerden 28 saniye daha uzun.

Haber Merkezi / Paris Gözlemevi’nden Laurent Lamy liderliğindeki bir ekip, Uranüs’ün bir tam dönüşünün (yani bir günü) 17 saat 14 dakika 52 saniye sürdüğünü açıkladı.

Bu, NASA’nın Voyager 2 uzay aracı tarafından 1980’lerde ölçülenden 28 saniye daha uzun.

28 saniyelik fark, bilimsel açıdan çok önemli, çünkü gezegenin manyetik alanını ve atmosferik dinamiklerini anlamak için daha doğru veriler sunuyor.

Nature Astronomy dergisinde yayımlanan araştırma, Hubble Uzay Teleskobu’nun 10 yıllık aurora gözlemlerine dayanıyor. Araştırma, Hubble’ın 35. yıldönümüne denk gelen bir dönemde duyuruldu (24 Nisan 1990’da yörüngeye yerleştirilmişti).

Araştırma, sadece Uranüs’ün gün uzunluğunu değil, aynı zamanda aurora ve manyetosfere sahip diğer gök cisimlerinin dönüş sürelerini hesaplama yöntemlerini de geliştirebilir.

13 Mart 1781’de William Herschel tarafından keşfedilen Uranüs, Güneş Sistemi’nde yedinci sırada yer alan gezegendir.

Uranüs’ün çapı yaklaşık 50 bin 724 kilometre olup, Dünya’nın yaklaşık 4 katı büyüklüğündedir. Bu, onu gaz devleri arasında (Jüpiter ve Satürn’dan sonra) üçüncü büyük gezegen yapar.

“Buz devi” olarak sınıflandırılan Uranüs, Dünya’nın 14.5 katı kütleye sahiptir, ama Jüpiter veya Satürn kadar yoğun değildir. Jüpiter ve Satürn gibi gaz devlerinden farklı olarak, içinde daha fazla su, amonyak ve metan buzu bulunur.

Güneş etrafındaki bir turu (yörünge süresi) yaklaşık 84 Dünya yılı sürer. Yani bir Uranüs yılı, ortalama bir insan ömründen daha uzundur!

Uranüs’ün en dikkat çekici özelliği, eksen eğikliğinin 97.77 derece olmasıdır. Bu, gezegenin neredeyse “yan yatmış” gibi dönmesine neden olur. Bu durumun, geçmişte büyük bir çarpışmadan kaynaklandığı düşünülüyor.

Uranüs’ün 13 bilinen halkası vardır, ancak bunlar Satürn’ün halkaları kadar parlak veya belirgin değildir. 1977’de keşfedildiler ve çoğunlukla toz ve küçük parçacıklardan oluşuyor.

Şu ana kadar 27 uydusu keşfedildi. En büyükleri Titania, Oberon, Umbriel, Ariel ve Miranda’dır. Bu uydular, Shakespeare’in oyunlarından ve Alexander Pope’un eserlerinden isimlendirilmiştir.

Paylaşın