TÜRK-İŞ, Asgari Ücret Pazarlığına ‘Açlık Sınırı’ndan Başlayacak

TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Pevrul Kavlak, konfederasyonun genel başkanı Ergün Atalay’ın açlık sınırı vurgusunu tekrarlayarak, asgari ücret pazarlığına 7 bin 786 TL’den başlayacaklarını ve de içine sinmeyen bir teklif masaya gelirse imzalamayacaklarını söyledi.

Son 20 yılda asgari ücretin 30 kat artmasına rağmen Türkiye’nin asgari ücreti konuşmaya devam ettiğine işaret eden Kavlak, “Türkiye, asgari ücret ülkesi haline geldi. Asgari ücretle çalışanların sayısı düşürülmeli” dedi.

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) Genel Sekreteri Pevrul Kavlak, asgari ücrette yapılacak zamma ilişkin bir basın toplantısı düzenledi. Kavlak, açıklamada şu ifadeleri kullandı:

Anayasamızın 73. Maddesi gereğince yapılması gereken az kazanandan az çok kazanandan çok vergi alınmasıdır. Türkiye’de verginin 3’te 2’si ücretliler tarafından ödenmektedir. Dolaylı vergilerin ağırlığı Türkiye’deki vergi sistemini daha adaletsiz hale getirmektedir. Toplam vergi içerisinde yüzde 70’e ulaşan dolaylı vergiler çalışanların yükünü artırmaktadır.

Ülkemizde sendikalaşmanın geliştirilmesi zorunludur. Ücretli çalışanlar sendika üyesi ise ve toplu iş sözleşmesi kapsamındaysa enflasyona karşı daha korunaklı olmaktadır.

OECD ülkelerinde bu oran yüzde 30 düzeyindir. Türkiye’de genel oran yüzde 7.5 civarındadır. Özel sektörde yüzde 6’ların altındadır. Türkiye asgari ücret ülkesi haline gelmiştir. Araştırmalar asgari ücret ve civarında çalışanların oranının yüzde 50’nin üzerinde gösteriyor. Asgari ücretle çalışanların sayısı düşürülmeli.

Sosyal adaletten, çalışma barışından söz edeceksek adil bölüşümden de söz etmeliyiz. Barıştan, özgürlükten söz edeceksek herkes için insan onuruna yakışacak bir yaşam isteyeceksek hakça bir paylaşımdan söz etmeliyiz.

Çarkların dönmesi olduğu kadar barış içerisinde mutlu insanların yaşadığı ülkede birlikte üretmek kazanmaktır. Alacağımız kararların asgari ücret için hayırlı olmasını diliyor hepinizi selamlıyorum.

Bugün ihracat rakamlarında bu rakamlara ulaştıysa bunda emekçinin büyük payı var. Asgari ücretle ilgili konuşmayan bir tek biziz. İhracatçılar Birliği ayrı konuşuyor. Herkes kendi yerini bilecek. Eğer onlar bugün ihracat şampiyonu oldularsa işletmelerde çalışan emekçiler sayesinde olmuştur. Bugün eğer asgari ücret 400-500 dolar olursa biz ihracat yapamayız diye bir tehdit savuruyorsa o kendine işçi değil köle arıyor demektir.

Bakanlığın anket çalışması: 20 yılda asgari ücrete 29.8 kat yani 30 kat zam yapılmış

Son 20 yılda asgari ücrete 29.8 kat yani 30 kat zam yapılmış. Aynı zaman diliminde ortalama memur maaşları 16 kat artmış, kamu işçisi maaşı 14 kat artmış, ortalama işçi emekli maaşları 16 kat artmış, memur emekli maaşları 13 kat artmış. Asgari ücreti çok artırmak, 30 kat artırmasına rağmen bugün Türkiye niye asgari ücreti konuşuyor. Yetmediği için konuşuyor.

Türkiye’de bu işin çözümü sendikalı olmaktır. Asgari ücreti artırıyorsunuz gelen zamlarla 2-3 sonra alım gücünü yitiriyor. Sendikalı örgütlerde böyle değil. TÜİK rakamlarının üzerine basılmasına rağmen bizim yaptığımız toplu sözleşmeyi biliyorsunuz. Bir yıl içerisinde yüzde 139 zam aldılar.

Vergi ücretleri hakkında

Vergi düzenlemesi yaklaşık 14 milyonu ilgilendiriyor. Biz geçen yıl asgari ücret kadar olanı vergi dışında bıraktık. Bunu bu sene hissedebildiniz mi? Hissedemediniz verginin birinci matrahı gerektiği kadar yükselmediği için hissedilmedi. Bu sene ortalama bir ücretten bahsedelim saatlik ücreti 50 lira brüt 16 bin lira olan birinin ücreti.

Yılbaşında 13 bin 544 lira net alıyor. 12. Ayda 12 bin 100 liraya düşüyor 1400 lira kaybı oluyor. Netten bahsediyorum.
Üstelik 6. ayda asgari ücrete düzenleme yapıldığı için bu kadar düşük. Asgari ücrete düzenleme yapılmamış olsaydı bu 1450 lira 1800 lira net olacaktı. Brütü 2 bin 700 liradır. 14 milyon insan 1. ayda aldığı ile yılsonunda aldığı arasında 1500 lira fark ediyor.

Vergi çalışanların üzerinde inanılmaz bir yük. Çalışan vergi ödüyor birde pazarda vergi ödüyor, taşıt vergisi ödüyor. Bunun mutlaka düzenlenmesi gerekir. Bu vergi yükü sürdürülebilir değildir. Ergün başkanın söylemek istediği budur. Bunu TÜRK İŞ yönetim kurulu olarak gündeme getirdik. Meclis’teki tüm yetkililere kapsamlı bir mektup yazacağız. Dar ve sabit gelirli kesimlerin beklentisi, ücretliler lehine vergi diliminde ayrım yapılmasıdır.

TÜRK-İŞ: Biz masaya açlık sınırı olan rakamla oturacağız

TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay da önceki gün yaptığı basın toplantısında asgari ücret pazarlığına “açlık sınırı olan rakamla” oturacaklarını söylemişti.

Konfederasyon, düzenli olarak her ay açlık ve yoksulluk sınırı araştırmalarına dair hazırladıkları raporu kamuoyuyla paylaşıyor. Son olarak Kasım ayında paylaşılan bilgilere göre açlık sınırı 7 bin 786 TL olarak açıklandı. Yoksulluk sınırı ise 25 bin 364 TL düzeyinde.

Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, “Asgari ücretin net 13 bin 200 TL olması gerekir” demişti.

İlk toplantı dün yapıldı

2023 yılında asgari ücrete yapılacak zammı görüşmek üzere kurulan Asgari Ücret Tespit Komisyonu ilk toplantısını dün yaptı. Komisyona Çalışma Genel Müdürü Sadettin Akyıl başkanlık etti.

Toplantıda TÜRK-İŞ’i Genel Sekreter Pevrul Kavlak, TİSK’i ise Genel Sekreter Akansel Koç temsil etti. Komisyon, ikinci toplantısını 14 Aralık’ta yine Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ev sahipliğinde yapacak.

İşveren ne diyor?

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, asgari ücretin “500-600 dolar” olması durumunda üretici ve ihracatçıların rekabette kayıp yaşayacağını savunmuştu.

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Mahmut Asmalı da asgari ücret için bu yılki enflasyon oranına göre değil, ‘beklenen enflasyona göre’ zam yapılması gerektiğini savunmuştu.

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, asgari ücret ile ilgili “enflasyonun üzerinde bir artışın olabileceğini” söylemişti.

Paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir