İsveç’in NATO Üyeliği: Biden’dan Dikkat Çeken Açıklama

İsveç Başbakanı Ulf Kristersson’la görüşen ABD Başkanı Joe Biden, “ABD’nin İsveç’in NATO üyeliğini tamamen, tamamen desteklediğini tekrarlamak isterim. Bunun önemi çok açık. İsveç ittifakımızı daha da güçlü hale getirecek ve NATO içinde sahip olduğumuz aynı ilkelere sahip. NATO’ya üye olmanızı sabırsızlıkla bekliyoruz” dedi.

Haber Merkezi / ABD’nin hemen hemen her konuda İsveç ile aynı görüşte olduğunu vurgulayan ve ortak demokratik değerlerin altını çizen Joe Biden, İsveç’in Ukrayna halkının Rusya işgaline karşı kendilerini savunması konusundaki çabalarından da övgüyle söz etti.

İsveç Başbakanı Ulf Kistersson da ABD Başkanı Biden’a daveti için teşekkür etti ve Biden’ın NATO üyeliği konusundaki desteğini takdirle karşıladıklarını belirtti.

Kristersson, “İsveç ve ABD’nin çok sayıda değer ve öncelikleri paylaştığını düşünüyorum. Buna Ukrayna savaşını nasıl ele alacağımız da dahil. Liderliğiniz ve kurmak için uğraştığınız transatlantik birlik için teşekkür ediyorum. İsveç’in NATO üyeliğine verdiğiniz güçlü desteği takdir ediyorum. Bizim için anlamı çok büyük. Ortak korumayı amaçlıyoruz. Ancak katkıda bulunabileceğimiz şeyler olduğunu da düşünüyoruz” diye konuştu.

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden gelecek hafta Vilnius’ta düzenlenecek NATO zirvesi öncesinde İsveç Başbakanı Ulf Kristersson ile Beyaz Saray’da bir araya geldi.

İki lider görüşme öncesinde ortak açıklama yaptı. Biden, NATO’ya katılımına Türkiye ve Macaristan’ın henüz onay vermediği İsveç’in üyeliğine desteğini yineledi.

Gelecek hafta düzenlenecek NATO zirvesine hazırlık yaptıklarını hatırlatan Biden, “Bir kez daha tekrarlamak istiyorum: ABD, İsveç’in NATO üyeliğini tamamen destekliyor” dedi.

İsveç’in ittifakı güçlendireceğini ifade eden Biden, İsveç’in NATO’ya üye olmasını “sabırsızlıkla” beklediğini de sözlerine ekledi.

Başkan Biden’a desteği için teşekkür eden Başbakanı Kristersson, “İsveç’in NATO’ya kabulü için verdiğiniz güçlü desteğe çok değer veriyoruz” şeklinde konuştu. NATO üyeliği ile “ortak koruma” aradıklarını belirten Kristersson, aynı zamanda NATO’nun güvenliği için katkı sağlayacaklarını düşündüğünü ifade etti.

Kristersson, Biden ile yaptığı görüşme sonrasında ise “Gelecek hafta Vilnius’ta yapılacak zirve İsveç’in katılımı için kesinlikle uygun bir zaman ancak Türkiye’nin kararlarını sadece Türkiye alabilir” görüşünde ABD Başkanı ile hemfikir olduklarını söyledi.

Brüksel’de, İsveç’in NATO üyeliği görüşülecek

İsveç, Türkiye ve NATO temsilcileri bugün Brüksel’deki NATO karargahında bir araya gelerek İsveç’in üyeliğini görüşecek. Toplantıda Türkiye’yi Dışişleri Bakanı Hakan Fidan temsil edecek.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün akşam Hollanda Başbakanı Mark Rutte ile telefon görüşmesinde “İsveç’in terörle mücadele mevzuatındaki değişikliğin doğru yönde bir adım olduğunu fakat PKK yanlılarının gösterilerine izin verilmesi nedeniyle bu adımın boşa çıktığını” söylemişti.

NATO’da İsveç’in üyeliğine onay vermeyen yalnızca Türkiye ve Macaristan kaldı. Avrupa Birliği’nin geri kalanına kıyasla Rusya ile daha iyi ilişkileri olan Macaristan daha önce, Türkiye’nin onay vermesi durumunda kendilerinin de İsveç’in üyeliğini onaylayacağını açıklamıştı.

İsveç, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ardından Finlandiya’yla birlikte NATO üyeliğine başvurmuş fakat iki ülke de Türkiye’nin engeline takılmıştı.

İskandinav ülkelerini PKK’ye destek olmakla suçlayan Türkiye, Stockholm ve Helsinki hükümetleriyle bir üçlü muhtıra imzalamış ve üyeliklerin ancak bu muhtırada verilen sözler yerine getirildiğinde mümkün olacağını belirtmişti.

Türk hükümeti bu yıl Finlandiya’nın verdiği vaatleri yerine getirdiğini açıklayarak üyeliğini onaylamış, fakat İsveç’in hl atması gereken adımlar olduğunu belirtmişti.

İsveç’in yeni terörle mücadele kanunun 1 Haziran’da yürürlüğe girmesinin ardından ülkede ilk defa bir kişi PKK’ye yardım için haraç toplamakla suçlanmış, Ankara bunu olumlu bir adım olarak karşılamıştı. Öte yandan İsveç’te bir kişinin Kuran yakmasına izin verilmesi iki ülke arasında gerilime yol açmıştı.

Paylaşın

İsveç’ten Erdoğan’a “NATO Üyeliği” Çağrısı: Zamanı Geldi

Financial Times için bir yazı kaleme alan İsveç Başbakanı Kristersson, yazısında, “Temmuz ayında Vilnius’ta düzenlenecek NATO Zirvesi’ne işaret eden Kristersson, “Vilnius’taki NATO Zirvesi’ne beş haftadan biraz fazla bir süre kala, İsveç’in NATO üyeliği başvurusunu ciddi olarak değerlendirmenin zamanı geldi” ifadelerini kullandı.

Kristersson, yazısının devamında, “Örgütün geçen yılki toplantısından bu yana, 29 müttefik İsveç’in başvurusunu onayladı. Türkiye ve Macaristan kaldı” cümlelerine yer verdi.

İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, Birleşik Krallık merkezli Financial Times gazetesi için bir yazı kaleme aldı. NATO’ya üyelik başvurusunda Türkiye’nin yönelttiği ‘terörü destekleme’ suçlamalarına değinen Kristersson, “NATO üyelik başvurusu sürecinin bir parçası olarak terörle mücadelede adım attık” başlığı altında İsveç’te yürürlüğe girecek terörle mücadelede yeni yasayı anlattı.

Temmuz ayında Vilnius’ta düzenlenecek NATO Zirvesi’ne işaret eden Kristersson, “Vilnius’taki NATO Zirvesi’ne beş haftadan biraz fazla bir süre kala, İsveç’in NATO üyeliği başvurusunu ciddi olarak değerlendirmenin zamanı geldi. Örgütün geçen yılki toplantısından bu yana, 29 müttefik İsveç’in başvurusunu onayladı. Türkiye ve Macaristan kaldı” ifadelerini kullandı.

NATO üyelik başvurusuna itirazları gidermek amacıyla Türkiye’yle varılan anlaşma kapsamında hazırlanan yeni yasaya değinerek “Böylece anlaşmamızın son kısmını yerine getiriyoruz” diye yazan Kristersson, İsveç’in ulusal güvenliğine yönelik her türlü tehdide karşı Türkiye’yi desteklediğini belirtti.

“İş birliğini kolaylaştıracak”

Yasanın detaylarına ilişkin bilgi de veren İsveç Başbakanı, “En basit maksimum ceza dört yıl hapis cezası olacak. Daha ciddi suçlarda ise minimum 2 ve maksimum 8 yıl hapis cezası olacak. Terör örgütü liderlerine ise 2 yıldan müebbet hapse kadar ceza verilebilecek” ifadelerine yer verdi. Kristersson, söz konusu yeni yasanın Türkiye’nin yanı sıra NATO ve Avrupa Birliği (AB) ülkeleri ile iş birliğini kolaylaştıracağını dile getirdi.

Rusya’nın Ukrayna işgalinin ardından NATO’ya üye olmak için başvuran İsveç’in İttifak’a katılım protokolünü henüz Türkiye onaylamadı. Finlandiya’nın NATO’ya katılım protokolünü onaylayan Türkiye İsveç’ten terörle mücadele konusunda daha fazla adım atmasını talep ediyor.

Türkiye, terörist olarak gördüğü militan grupların üyelerini İsveç’in barındırdığını ve Ankara’nın güvenlik endişelerini gidermek için geçen yıl Haziran ayında Madrid’de varılan anlaşma kapsamında üzerine düşeni yapmadığını savunuyor.

İki ülke arasındaki NATO görüşmeleri, Türkiye’deki seçim sürecinde durma noktasına gelmişti. İsveç 11-12 Temmuz tarihlerinde Litvanya’nın başkenti Vilnius’ta yapılacak ittifak zirvesine kadar NATO’nun 32’nci üye ülkesi olmayı umuyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Finlandiya’nın onayını açıkladığı Ankara’da Finlandiya Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö ile birlikte düzenlediği basın toplantısında, “Finlandiya’nın üçlü muhtıradaki taahhütlerini yerine getirmek için samimi adımlar attığını gördük” demiş, İsveç’i ise “teröristlere kucak açmakla” suçlamıştı.

Erdoğan, “120 kadar teröristin listesinin İsveç’e verildiğini” söylemiş, bu kişilerin Türkiye’ye teslim edilmesinin istendiğini, ancak bunun gerçekleşmediğini belirtmişti.

İsveç’in başvurusuna bir itiraz da Macaristan’dan gelmişti. Budapeşte yönetiminin gerekçesi, İsveç’in, Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ın demokrasi ve hukukun üstünlüğü konusundaki siciline yönelik eleştirilerinden duyulan şikayet.

İsveç’in Dışişleri Bakanı Tobias Billstrom, Macaristan’ın İsveç’in başvurusunu neden kabul etmediği konusunun net olmadığını da söyledi: “Macaristan geçen yıl Madrid’de İsveç’e koşulsuz desteğini sundu. Onların onayı başlatması gerektiğini düşünüyoruz.”

Paylaşın

NATO Üyeliği: Türkiye İle İsveç Mart Ortasında Görüşmelere Başlayacak

İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, devlet televizyonu SVT’ye yaptığı açıklamada, Türkiye ile NATO üyeliği konusunda ocak ayında askıya alınan görüşmelerin mart ayı ortalarında yeniden başlayacağını söyledi.

İsveç Başbakanı Kristersson “Bir tarih belirlenmiş durumda, bu bir sır değil ama onaylanmasını bekliyoruz,” ifadelerini kullandı.

İsveç ve Finlandiya, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali sonrası askeri tarafsızlık politikasını terk ederek Mayıs ayında NATO üyeliği için başvurmuş, ancak Türkiye’nin vetosuyla karşılaşmıştı.

Türkiye, özellikle İsveç’in terörle mücadelede yeterince iş birliği yapmadığını savunuyor. Türkiye, İsveç ve Finlandiya arasında geçen yıl Haziran ayında Madrid’de düzenlenen NATO zirvesi çerçevesinde bir üçlü mutabakat metnine imza atılmış, iki ülke Türkiye’nin taleplerini yerine getirme taahhüdünde bulunmuştu.

Ancak İsveç’in başkenti Stockholm’de aşırı sağcı bir politikacının Türk Büyükelçiliği yakınında Kur’an yakma eylemi düzenlemesine İsveç makamlarınca izin verilmesi gerginliği artırmış ve Türkiye görüşmeleri askıya almıştı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şubat ayı başında sadece Finlandiya’nın üyeliğinin onaylanabileceğini ifade etmişti. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da askıya alınan görüşmelerin yakında başlayacağını duyurmuştu.

Konu, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Pazartesi günü Türkiye’yi ziyaret eden ABD’li mevkidaşı Antony Blinken ile yaptığı görüşmede de gündeme gelmişti.

İki İskandinav ülkesinin başvurusu, NATO üyesi 30 ülkenin tamamı tarafından oybirliğiyle kabul edilmesi gerekiyor. Şu ana kadar Türkiye ve Macaristan dışında bütün ülkeler başvuruyu onayladı.

Öte yandan Macaristan, İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya üyeliğini mart ayı başında parlamentoda oylayacak.

Parlamentonun internet sitesinde, konunun önümüzdeki hafta mecliste tartışılacağı ve 6-9 Mart tarihleri arasında her iki ülke için ayrı ayrı oylama yapılacağı belirtildi.

Macar muhalefeti daha önce görüşülmesi ertelenen konuyla ilgili Viktor Orban hükümetini eleştiriyor.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile “ilişkileri koruyan” Başbakan Orban, savaşta Kiev’e silah göndermeyi reddediyor; acil ateşkes ve barış görüşmeleri çağrısında bulunuyor.

“Tutumumuz net”

Budapeşte yönetimi, Finlandiya ve İsveç’in Atlantik ittifakına katılma başvurularına “hiçbir itirazı olmadığını” dile getiriyor.

Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto, ocak ayı sonunda “Tutumumuz net. NATO’nun genişlemesini destekliyoruz ve Şubat ayında parlamento tekrar toplandığında konu gündeme gelecek, hızlı bir şekilde çözüme kavuşturacağız” demişti.

Paylaşın

İsveç Ve Finlandiya’dan NATO Üyeliği Açıklaması: Birlikte Hareket Edeceğiz

İsveç’in başkenti Stockholm’de bir araya gelen Finlandiya ve İsveç’in Başbakanları Sanna Marin ve Ulf Kristersson, NATO (Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü) üyeliği sürecini birlikte yürütmeye kararlı olduklarını söylediler.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Stockholm’de Kuran-ı Kerim’in yakılması ve yırtılması eylemlerinin ardından İsveç’in NATO üyeliğini desteklemeyeceklerini bildirmişti. Buna karşın Erdoğan Finlandiya’nın üyelik başvurusuna ise olumlu yaklaştıklarının sinyalini vermişti.

Finlandiya ve İsveç’in Başbakanları Sanna Marin ve Ulf Kristersson, Perşembe günü İsveç’in başkenti Stockholm’de bir araya geldi.

Görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenleyen liderler, Türkiye’nin son dönemde İsveç’e yönelik itirazı ve Finlandiya’ya yeşil ışık yakmasına rağmen NATO üyeliği sürecini birlikte yürütmeye kararlı olduklarını söyledi.

Ocak ayında Türkiye’nin Stockholm’deki diplomatik temsilciliği önünde aşırı sağ görüşlü bir kişinin Kuran yakma eylemi, Türkiye ile İsveç arasındaki gerilimi tırmandırmış; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin İsveç’ten önce Finlandiya’nın NATO üyeliğini onaylayabileceğini söylemişti.

Ancak Finlandiya Başbakanı Marin, iki kuzey ülkesinin güvenliklerinin birbirlerine karşılıklı olarak bağlı olduğunu; bir ülkenin NATO üyesi olup diğerinin olmaması gibi bir durumun söz konusu olmayacağını söyledi: İsveç’in sınıftaki sorunlu çocuk gibi resmedildiği bu atmosferden, bu durumdan hoşlanmıyorum. Bence şu an durum bu değil. İki ülkenin NATO’ya birlikte olması herkesin çıkarına.

Finlandiya Başbakanı Marin ayrıca, “İsveç de NATO üyeliği için gerekli tüm şartları sağlıyor” diye ekledi.

İsveç Başbakanı Kristersson da, ülkesinin geçen yıl imzalanan mutabakata bağlı olduğunu ve buna aykırı bir adım atmadığını savundu. Kristersson, son yaşanan Kuran yakma eylemlerinin bu konuyla ilgisi olmadığını söyledi ve ekledi: Bu yola beraber çıktık ve üyelik yolculuğunu beraber sürdüreceğiz.

Türkiye’nin çekinceleri

Avrupa Birliği’nin (AB) iki İskandinav üyesi İsveç ve Finlandiya, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırması üzerine geçtiğimiz yılın Mayıs ayında NATO’ya katılmak için başvurdu. NATO iki ülkeyi bünyesine almak istiyor ancak bunun için ittifak üyesi 30 ülkenin tamamının onayı gerekiyor.

Ancak Türkiye iki ülkenin NATO’ya katılmalarına çekince koymuş, bu tutumuna gerekçe olarak da iki ülkenin “teröristlerle mücadele konusunda yeterince kararlı olmamasını” göstermişti.

Son olarak Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Stockholm’de Kuran-ı Kerim’in yakılması ve yırtılması eylemlerinin ardından İsveç’in NATO üyeliğini desteklemeyeceklerini bildirdi.

Buna karşın Erdoğan Finlandiya’nın üyelik başvurusuna ise olumlu yaklaştıklarının sinyalini verdi. Perşembe günü Fin gazetesi “Ilta-Sanomat” tarafından yayınlanan bir ankete katılanların çoğunluğu, İsveç’in başvurusunun onaylanmasının uzaması halinde Finlandiya’nın beklememesi gerektiğini savundu.

Şimdiye kadar 28 NATO ülkesi İsveç ve Finlandiya’nın başvurusuna onay verirken Türkiye ve Macaristan bu konuda henüz yeşil ışık yakmadı.

Paylaşın

İsveç Başbakanı’ndan “Kur’an Yakma Eylemleri” Açıklaması: Kullanışlı Aptallar

Ülkedeki Kur’an yakma eylemleri konusunda açıklamalarda bulunan İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, “Mevcut güvenlik ortamında bu türden eylemleri düzenleyen grup ve kişiler İsveç’e zarar vermek isteyen güçler için kullanışlı aptallar oldu” dedi.

Kristersson, İsveç hükümetinin gerginliğin yatıştırılması için diplomatik girişimlerini sürdürdüğünü ve kendisinin bu doğrultuda BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile bir telefon görüşmesi yaptığını ifade etti.

İsveç Başbakanı Ulf Kristersson İsveç’teki parti liderleriyle basına kapalı yaptığı görüşmenin ardından düzenlediği basın toplantısında ülkedeki Kur’an yakma eylemleri konusunda açıklamalarda bulundu.

“Yabancı aktörlerin, hatta devlet aktörlerinin bu yaşananları İsveç’in güvenliğine doğrudan zarar verecek şekilde kışkırtmaya çalıştığını gördük” diyen İsveç Başbakanı, “Mevcut güvenlik ortamında bu türden eylemleri düzenleyen grup ve kişiler İsveç’e zarar vermek isteyen güçler için kullanışlı aptallar oldu” dedi.

Kristersson, İsveç hükümetinin gerginliğin yatıştırılması için diplomatik girişimlerini sürdürdüğünü ve kendisinin bu doğrultuda BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile bir telefon görüşmesi yaptığını ifade etti.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan soruşturma

Öte yandan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Türkiye’nin İsveç Büyükelçiliği önünde Kur’an-ı Kerim yakan aşırı sağcı İsveçli siyasetçi Rasmus Paludan ve Hollanda Parlamentosu önünde Kur’an-ı Kerim yırtan Irkçı Batı’nın İslamlaşmasına Karşı Vatansever Avrupalılar (PEGIDA) hareketi lideri Edwin Wagensveld hakkında “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme ve halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama” suçlarından resen soruşturma başlattı.

Başsavcılık tarafından yapılan yazılı açıklamada, “söz konusu şüpheliler tarafından İslam Dininin kutsal değerleri olan Kur’an-ı Kerim ve İslam Peygamberi Hazreti Muhammed’e yönelik olarak halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme ve halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama niteliğinde eylemler yapıldığı anlaşılmakla; Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından iddia konusu olaylara ilişkin olarak işin gerçeğinin araştırılması amacıyla şüpheliler hakkında müsnet eylemleri sebebiyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 12. ve 13. maddeleri uyarınca halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme ve halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama suçlarından eylemlerine uyan 5237 Sayılı Türk Ceza Kanununun 216/1 ve 216/3 maddeleri uyarınca 2023/27095 soruşturma numarasıyla resen soruşturmaya başlanılmıştır” ifadeleri yer aldı.

Ne olmuştu?

İsveç’te Danimarka’nın aşırı sağcı siyasi partisi Hard Line’ın lideri Rasmus Paludan tarafından düzenlenen eylemde Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Kur’an-Kerim’in yakılması, NATO’ya üyelik sürecinde Türkiye’nin vetosu ile karşı karşıya olan İsveç ile Türkiye arasında yeni bir gerginliğe neden olmuştu. Eylemlerin ardından İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya katılım sürecinde Türkiye’nin vetosunu kaldırması için oluşturulan üçlü mekanizma Ankara’nın talebi üzerine iptal edilmişti.

Paylaşın

NATO Üyeliği Süreci: İsveç Başbakanı Kristersson’dan Yeni Açıklama

İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, NATO (Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü) üyeliği için Türkiye ile müzakerelerde hala iyi bir pozisyonda olduklarını söyledi. İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği için Türkiye’nin onayı gerekiyor.

Reuters’ın aktardığına göre İsveç ve Finlandiya’nın Türkiye ile imzaladıkları üçlü muhtırada verdikleri sözleri yerine getirdiği konusunda bir şüphesinin olmadığını belirten Kristersson, “Müzakerelerde büyük bir değişim olduğunu düşünmüyorum” dedi.

İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği için Türkiye’nin onayı gerekiyor. Finlandiya ve İsveç, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ardından mayısta NATO üyeliği için başvuru yapmıştı.

Türkiye, iki kuzey ülkesinin Ankara’nın terör örgütü olarak tanımladığı gruplara tolerans gösterdiğini belirterek, üyeliğe şerh düşmüştü.

Türkiye ve Macaristan dışında tüm NATO ülkeleri, iki ülkenin katılım protokollerini ulusal meclislerinden geçirdi.

İsveç, kriz yaratan eylemle ilgili soruşturma açmayacak

Öte yandan İsveç’in başkenti Stockholm’de PKK destekçileri tarafından düzenlenen gösterilerde yaşananlar, iki ülke arasındaki ilişkilerde yeni bir gerilim yaratmıştı.

İsveç gazetesi Aftonbladet’e konuşan Savcı Lucas Eriksson, yapılanların İsveç yasalarına aykırı olmadığını söyledi.

Eriksson, “Dosya, masama hakaret diye geldi, ancak ben hakaret teşkil edecek ağırlıkta bir şey göremedim. Bu yüzden de bir ön soruşturma başlatmama kararı aldım” dedi.

Ne olmuştu?

Stokholm’de geçen hafta PKK destekçisi oldukları belirtilen bir grup, belediye binasının önünde toplanarak, Erdoğan’a benzetilen bir kuklayı ters olarak asmıştı. Eylem, Ankara’nın tepkisini çekerken, İsveç Büyükelçisi de Dışişleri Bakanlığı’na çağrılmıştı.

İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, eylem hakkında, “NATO üyeliği başvurusuna karşı sabotaj olarak tasarlandı” diye konuşmuştu.

Paylaşın

NATO Üyelik Süreci: İsveç Başbakanı’nın Açıklaması Ne Anlama Geliyor?

İsveç’in NATO üyeliği konusunda Türkiye’nin kendilerinden veremeyecekleri şeyleri istediğini söyleyen İsveç Başbakanı Kristersson’un açıklamalarını değerlendiren Dr. Paul Levin, “Bunun tartışmalı bir gözlem olduğunu söylemek zor” dedi ve ekledi:

“Bu, pek de tartışmalı bir gözlem değil; ben bundan çok şey çıkarmazdım. Ama Başbakan, hükümetin Türkiye’nin taleplerini nasıl kolayca kabul ettiğine yönelik İsveç toplumunda büyüyen memnuniyetsizliğe yanıt veriyor olabilir.”

Levin, açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı: “Yakın zamanda yapılan bir ankete göre, İsveçlilerin yüzde 79’u bu durum NATO üyeliğimizi geciktirecek olsa da İsveç’te hukukun üstünlüğünü savunmamızı istiyor. Yüzde 10, bu, Türkiye’nin taleplerini karşılamak için hukukun üstünlüğünden taviz vermemiz anlamına gelecek olsa bile NATO’ya mümkün olan en kısa zamanda girmemiz gerektiğini düşünüyor.

“Dolayısıyla ben de üsluptaki bu küçük değişimi politikadaki bir değişim olarak değil, ülkedeki kamuoyu görüşüne yanıt olarak okuyorum. Hükümet, muhtemelen Haziran ayında imzalanan Üçlü Muhtırayı uygulamaya devam edecek. Sadece Türkiye’nin bazı taleplerinin bunun (memorandum) ötesine geçtiğini söylüyorlar.”

İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, Türkiye’nin İsveç’in NATO üyeliğini kabul etmek için bulunduğu talepler hakkında açıklama yaptı.

Kristersson, dün (8 Ocak) bir düşünce kuruluşunun düzenlediği konferansın ardından yaptığı açıklamada, Türkiye’nin, İsveç’in NATO üyeliği konusunda kendilerinden veremeyecekleri şeyleri istediğini söyledi.

İsveç’in NATO üyeliğinin Türkiye’nin elinde olduğuna işaret eden Kristersson, “Türkiye, Üçlü Muhtıra çerçevesinde yaptığımız şeyleri teyit ediyor fakat kendilerine veremeyeceğimiz ve vermek istemediğiniz şeyleri istiyor. Türkiye’nin taleplerinin hepsini karşılayamayız” dedi.

Kristersson, Türkiye’nin İsveç’in NATO’ya katılımını ne zaman parlamentoda oylayacağını ise bilmediğini ifade etti.

“Halk, hukukun üstünlüğünün savunulmasını istiyor”

Kristersson’un açıklamasını sosyal medya hesabından yaptığı bir açıklamayla değerlendiren Stockholm Üniversitesi Türkiye Çalışmaları Enstitüsü Direktörü Dr. Paul Levin, “bunun tartışmalı bir gözlem olduğunu söylemek zor” diyerek özetle şu değerlendirmeyi paylaştı:

“Bu, pek de tartışmalı bir gözlem değil; ben bundan çok şey çıkarmazdım. Ama Başbakan, hükümetin Türkiye’nin taleplerini nasıl kolayca kabul ettiğine yönelik İsveç toplumunda büyüyen memnuniyetsizliğe yanıt veriyor olabilir.

“Yakın zamanda yapılan bir ankete göre, İsveçlilerin yüzde 79’u bu durum NATO üyeliğimizi geciktirecek olsa da İsveç’te hukukun üstünlüğünü savunmamızı istiyor. Yüzde 10, bu, Türkiye’nin taleplerini karşılamak için hukukun üstünlüğünden taviz vermemiz anlamına gelecek olsa bile NATO’ya mümkün olan en kısa zamanda girmemiz gerektiğini düşünüyor.

“Dolayısıyla ben de üsluptaki bu küçük değişimi politikadaki bir değişim olarak değil, ülkedeki kamuoyu görüşüne yanıt olarak okuyorum.

“Hükümet, muhtemelen Haziran ayında imzalanan Üçlü Muhtırayı uygulamaya devam edecek. Sadece Türkiye’nin bazı taleplerinin bunun (memorandum) ötesine geçtiğini söylüyorlar.”

Başkent Stockholm’deki İsveç Uluslararası İlişkiler Enstitüsü’nden (UI) Uzman Araştırmacı ve bağımsız analist Bitte Hammargren de sosyal medya hesabından paylaştığı mesajda, “Hükümetten nihayet Türkiye’nin İsveç’e yönelik şantaj taleplerine ilişkin yeni bir üslup” dedi.

Stoltenberg: İsveç ve Finlandiya muhtıraya uyuyor

Öte yandan, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg de İsveç Başbakanı Ulf Kristersson ile aynı gün yaptığı açıklamada İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği hakkında konuştu. Jens Stoltenberg, iki ülkenin Türkiye ile imzaladıkları üçlü muhtıraya uyduğunu söyledi.

İsveç’te düzenlenen Folk och Försvar Güvenlik Konferansı’nda konuşan NATO Genel Sekreteri, İsveç ve Finlandiya’nın Türkiye ile Haziran 2022’de Madrid’deki NATO zirvesinde “terörle mücadeleyi arttırma ve işbirliğini güçlendirme amacıyla” üçlü muhtıra imzaladığını hatırlattı.

Stoltenberg, bu sayede NATO’nun iki ülkeyi üyeliğe davet kararı aldığını belirterek “Anlaşmaya uyulduğunu görmekten mutluyum” dedi.

İki ülkenin üyelik katılım protokolünün şu ana kadar 30 NATO müttefikinin 28’i tarafından onaylandığını anımsatan Stoltenberg, İsveç ve Finlandiya’nın yakında ittifaka katılacağına inandığını söyledi.

Stoltenberg, NATO’ya başvuru yapmalarından sonra iki ülkeye bazı NATO müttefiklerinin güvenlik garantileri verdiğini, NATO’nun bölgede varlığını artırdığını, İsveç ve Finlandiya’nın artık NATO toplantılarına ve entegre askeri işbirliğine dahil olduğunu kaydetti.

Stoltenberg, “İsveç ve Finlandiya’nın güvenliğinin tehdit edilmesi halinde NATO’nun harekete geçmemesi düşünülemez” dedi.

(Kaynak: Bianet)

Paylaşın

İsveç Başbakanı Kristersson: Türkiye’nin Tüm Taleplerini Karşılayamayız

NATO (Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü) Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in de katıldığı bir güvenlik konferansında açıklama yapan İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, aylardır İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliğini engelleyen Türkiye’nin, ülkesinin kabul edemeyeceği taleplerde bulunduğunu söyledi.

İsveç Başbakanı Kristersson, “Türkiye bizim yapabileceğimiz şeyleri yaptığımızı teyit etti ama aynı zamanda, yapamayacağımız, yapmak istemediğimiz şeyleri de istediklerini söylüyorlar” dedi.

İsveç Başbakanı “Türkiye’nin bir karar vereceğine ikna olduk ama ne zaman olacağını bilmiyoruz” derken, bunun hem Türkiye’nin iç politikasına hem de “İsveç’in ciddiyetini gösterme kapasitesine bağlı olduğunu” belirtti.

Finlandiya Dışişleri Bakanı Pekka Haavisto ise gazetecilere yaptığı açıklamada, ülkesinin komşusuyla aynı anda NATO’ya katılacağını belirtti.

Haavisto “Finlandiya, İsveç yeşil ışık alana dek bekleyemeyecek kadar NATO’ya katılmakta acele etmiyor” dedi.

İsveç ve Finlandiya, Rusya’nın Ukrayna’yı geçen Şubat ayında işgal etmesinin ardından, on yıllardır süren askeri tarafsızlık politikasından vazgeçmiş ve 18 Mayıs’ta NATO’ya üyelik başvurusu yapmıştı.

Bu iki ülkenin katılım protokolleri, 30 Haziran’da toplanan NATO liderler zirvesinden sonra 5 Temmuz’da Brüksel’de imzalanmış ve katılım süreci resmen başlamıştı.

1 Ekim itibarıyla 30 NATO üyesinden 28’i İsveç ve Finlandiya’nın katılımını meclislerinde onayladılar. Sürecin tamamlanması için Türkiye ve Macaristan’ın da meclis onayını tamamlaması gerekiyor.

Türkiye’nin pozisyonu ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 13 Mayıs’ta yaptığı açıklamadan bu yana pek değişmedi.

Erdoğan, o açıklamasında, İsveç ve Finlandiya’nın başta “PKK olmak üzere terör örgütlerine ev sahipliği yaptığını” söylemiş ve bu konuda adım atmamaları durumunda Türkiye’nin bu ülkelerin ittifaka katılımına olumlu bakmayacağını söylemişti.

Bülent Keneş’in iadesi

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in de girişimleriyle Türkiye, İsveç ve Finlandiya, 29 Haziran’da Madrid’de üçlü bir protokol imzalamış ve ancak bu adımla iki ülkenin ittifaka davet edilmelerinin önü açılmıştı.

Üçlü protokole göre İsveç ve Finlandiya, “Türkiye karşıtı terör hareketlerine izin vermeyecekleri, terör gruplarının topraklarında faaliyet göstermeyecekleri sözünü vermiş, genel olarak terörizmle mücadelede” Ankara ile daha sıkı işbirliği yapacaklarını bildirmişlerdi.

Aynı zamanda “terör zanlılarının Türkiye’ye iadesi ve silah satışında kısıtlamaları kaldıracaklarını” da kaydetmişlerdi.

İsveç Yüksek Mahkemesi, Aralık ayında Türkiye’nin, Today’s Zaman gazetesinin eski genel yayın yönetmeni Bülent Keneş ile ilgili iade talebini reddetmişti.

Keneş’in iadesi, Türkiye’nin, İsveç’in NATO üyeliğinin onaylanması için açıkladığı şartlar arasındaydı.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, İsveç Yüksek Mahkemesi’nin Türkiye’nin iade talebini reddetmesinin “çok olumsuz bir gelişme” olduğunu söyledi. Çavuşoğlu, “Biz İsveç ve Finlandiya’dan güzel sözler değil somut eylemler görmek istiyoruz” demişti.

(Kaynak: BBC Türkçe)

Paylaşın

İsveç, NATO Üyeliğinin Onayı İçin Anayasayı Değiştiriyor

İsveç Başbakanı Kristersson’un NATO üyeliği konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’la yaptığı görüşmenin ardından İsveç parlamentosu, Türkiye’nin İsveç’in NATO üyeliğini onaylamak için şart koştuğu “terörle mücadele” konusunda yasaları sertleştirmeyi mümkün kılacak anayasa değişikliğinin önümüzdeki hafta oylanacağını açıkladı.

Parlamentodan yapılan açıklamada, değişikliğin “teröre bulaşan grupların örgütlenme özgürlüğünü sınırlayacak” yeni yasaların çıkarılmasının önünü açacağı belirtildi. Uzmanlar, yeni yasayla özellikle PKK üyelerine yönelik cezai takibatın kolaylaşmasının amaçlandığını belirtiyor.

Milletvekillerine değişikliğe onay vermeleri tavsiyesinde bulunan parlamentonun anayasa işlerinden sorumlu komitesi, oylamanın 16 Kasım’da yapılacağını ve değişikliğin 1 Ocak’ta yürürlüğe girmesinin beklendiğini açıkladı.

İlk oylama meclisten geçmişti

İsveç’te bir anayasa değişikliğinin kabul edilebilmesi için parlamentonun onayından sonra yapılacak ilk genel seçimde göreve gelen yeni parlamentonun da onaylaması gerekiyor. İlk oylama İsveç’in bir önceki sol hükümeti döneminde yapılmış ve değişiklik kabul edilmişti.

11 Eylül’de yapılan seçimleri kazanarak başbakanlık koltuğuna oturan Ulf Kristersson anayasa değişikliğini “büyük bir adım” olarak nitelendirmişti. Kristersson, “İsveç yıl sonuna kadar ya da önümüzdeki yılın başlarında, adli makamlara terörle mücadelede daha fazla güç verecek büyük adımlar atacak” demişti.

Erdoğan’dan İsveç’e NATO üyeliği için Temmuz mesajı

İsveç’in başbakanı Ulf Kristersson, Ankara’ya gerçekleştirdiği ziyarette Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la görüştü. Düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Erdoğan,  “İsveç kendi güvenliği için NATO üyeliğini istiyor, biz de kendi güvenlik kaygılarımızın giderilmesine destek olan bir İsveç görmek istiyoruz” diye konuştu.

Konuk lider Kristersson ise, “İsveç, Türkiye’ye yapmış olduğu taahhüde riayet edecek, yerine getirecektir” dedi. Kristersson PKK’yı bir terör örgütü olarak gördüklerini de vurguladı.

Türkiye’nin “PKK, YPG, FETÖ, DHKP-C, gibi terör örgütleriyle mücadele ettiğini” hatırlatan Erdoğan, “Madrid’de imzalanan üçlü muhtırada da vurgulandığı üzere terörizmle mücadele tam dayanışma ve iş birliğidir. Yeni İsveç hükümetinin taahhütlerinden memnuniyet duyduk. Savunma sanayiinde ülkemize uygulanan kısıtlamaların kaldırılması olumlu adım teşkil ediyor” dedi.

İsveç’e “Bülent Keneş” talebi

İsveçli bir gazetecinin “üçlü muhtırada İsveç’in gerçekleştirmediği taahhüt nedir ve İsveç’ten talebiniz tam olarak nedir?” yönündeki sorusuna verdiği yanıtta Erdoğan, bazı isimlerin iadesini gündeme getirdi. Erdoğan, “Dört tanesi deport edildi. Şu anda FETÖ terör örgütünden İsveç’te olan bir tanesi var ki, Bülent Keneş, mesela bu teröristin Türkiye’ye deport edilmesi bizler için büyük önem arz ediyor” diye konuştu.

Erdoğan ayrıca, söz konusu örgütlerin İsveç ve Finlandiya’daki faaliyetlerinin engellenmesi gerektiğini belirterek, 7 ay sonraki seçimlerde halkın karşısına bu sorunu çözmüş olarak gitmek istedikleri mesajını verdi.

“Temmuz’a kadar süre var”

Erdoğan, “Birinci derecedeki NATO dostlarımızla dayanışma içerisinde olmamız lazım. Bu teröristleri ülkelerinde barındırmamak gerekiyor. Özellikle İsveç’te mi bu var? Hayır. Birçok AB üyesi ülkelerde maalesef teröristler cirit atıyor…Bu konuda değerli dostuma şu an itibariyle beni anlayacağına inanıyorum. Önümüzde Temmuz ayına kadar süre var. Bir diğer taraftan da Haziran ayında Türkiye’de seçim söz konusu. Gerek Cumhurbaşkanlığı gerek parlamento seçimi. Bu seçimlere de hazırlanırken halkımızın karşısına çok rahat çıkabilmemiz lazım. Bunları da değerli dostumla paylaştık, görüştük. Ona göre de adımlarımızı atacağız” diye konuştu.

Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesinin ardından İsveç ve Finlandiya uzun süredir sürdürdükleri tarafsızlık politikasını terk ederek askeri ittifaka katılmak için başvuruda bulunmuştu. Ancak Ankara, özellikle İsveç’in Türkiye’nin mücadele ettiği “terör örgütü üyelerini” barındırdığı gerekçesiyle iki ülkenin NATO üyeliğine engel olmuştu.

Paylaşın

Finlandiya Ve İsveç Liderlerinden Türkiye’ye ‘NATO’ Mesajı

İsveç Başbakanı Ulf Kristersson ve Finlandiya Başbakanı Sanna Marin, gerçekleştirdikleri ortak basın toplantısında, NATO askeri ittifakına eş zamanlı olarak katılmaya kararlı olduklarını söylediler.

Sanna Marin, NATO’ya katılım süreci ile ilgili konuştu ve Türkiye’nin endişelerini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile geçen günlerde Prag’da görüştüğünü kaydetti. Marin, “Kendisi Finlandiya söz konusu olduğunda çok fazla soru olmadığını, ancak İsveç söz konusu olduğunda bazı sorular olduğunu ifade etti” dedi.

Sanna Marin, “NATO başvurularımız artık NATO üyesi ülkelerin tamamında onaylanmıştır. Hala onaylamayan iki ülke var, Macaristan ve Türkiye ve tabii ki Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya el ele katılması bizim için çok önemli, zira bu süreci bugüne kadar getirdik” diye konuştu.

İsveç ve Finlandiya, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali nedeniyle Mayıs ayında NATO’ya katılma başvurusunda bulunmuş, ancak bu iki ülkeyi PKK ve diğer terör gruplarının militanlarını barındırmakla suçlayan Türkiye’nin itirazlarıyla karşılaşmışlardı.

Geçen hafta göreve başlayan İsveç Başbakanı Kristersson da ülkesinin Finlandiya tarafından sürecin gerisinde bırakılmasından endişe duymadığını ve yakın gelecekte Ankara’da Erdoğan ile görüşeceğini söyledi.

Kristersson, “Her ülkenin bu konuda kendi kararını vermesi gerektiğine saygı duyuyoruz. Ama tabii ki İsveç ve Finlandiya mümkün olduğunca çabuk onaylanmasını istiyor. Bu çok açık. İşte bu nedenle geçen gün Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir telefon görüşmesi yaptım ve Ankara’ya gitmeye ve daveti kabul etmeye hazır olduğumu söyledim. Bu davet üzerinde resmi olarak mutabık kalınır kalınmaz ve kesinleşir kesinleşmez, size bu seyahatle ilgili bilgi vermek üzere geri döneceğim” şeklinde konuştu.

Türkiye’nin karar alma sürecinin İsveç ve Finlandiya için çok büyük önem taşıdığını ve işlerin bu şekilde yürümesine saygı duyduklarını kaydeden Ulf Kristerrson, “Ancak biz de üzerimize düşeni yapmak zorundayız ve yapıyoruz. Üçlü mutabakata göre sahip olduğumuz çok açık yükümlülükler dışında başka bir taviz verilmiyor. Bu da yeterince adil. Dolayısıyla İsveç’in yapması gerekenleri yerine getirmek için çok sıkı çalışıyoruz ve elbette bu yılın başlarında Madrid’de yapılan üçlü anlaşmadan bu yana neler başardığımızı, neler yaptığımızı çok detaylı bir şekilde rapor edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Kristersson, “Türkiye’nin İsveç’in anlaşma çerçevesinde taahhüt ettiklerini yerine getirdiğine dair teyit alması tamamen meşrudur” dedi.

NATO Genel Sekreteri Türkiye yolcusu

İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyelikleriyle ilgili diplomasi trafiği hızlanırken NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in 4 Kasım tarihinde Türkiye’yi ziyaret edeceği bildirildi. İsmi verilmeyen bir Türk yetkili, AFP haber ajansına yaptığı açıklamada Stoltenberg’in 4 Kasım’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya geleceğini belirtti.

Stoltenberg Çarşamba günü yaptığı açıklamada İsveç ve Finlandiya’nın Türkiye ile “her düzlemde” yakın temas halinde olmasını memnuniyetle karşıladığını vurgulamış, kendisinin de kısa süre içinde İstanbul’da Erdoğan ile görüşmeyi planladığını söylemişti.

Erdoğan’a randevu talebinde bulunan İsveç’in yeni Başbakanı Kristersson’un da Türkiye’ye giderek Cumhurbaşkanı ile görüşmesi bekleniyor. AFP’ye konuşan Türk yetkili, Kristersson’un ziyareti için 8 Kasım tarihinin gündemde olduğunu belirtti. Kristersson’un ofisi ise AFP’nin konuyla ilgili sorusuna “Tarihi teyit edemiyoruz. Bu konuda çalışmalarımız sürüyor” yanıtını verdi.

Erdoğan bu hafta Kristersson ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirmiş, görüşmenin ardından Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamada, “Erdoğan’ın Kristersson’u Ankara’da misafir etmekten memnuniyet duyacağını ve İsveç hükümetiyle ikili ilişkileri her alanda ileriye taşımaya hazır olduklarını” söylediği bildirilmişti.

Türkiye’nin talepleri, İsveç’in attığı adımlar

Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ardından uzun yıllardır uyguladıkları askeri tarafsızlık ilkesini terk eden İsveç ve Finlandiya, NATO’ya üyelik başvurusunda bulunmuştu. Türkiye, Haziran ayında Madrid’de düzenlenen NATO zirvesi çerçevesinde imzalanan mutabakatla başvuru önündeki vetosunu geri çekmişti.

Ancak iki ülkenin üyelikleri için gerekli meclis onayı TBMM’den hala çıkmadı. Türkiye’nin mutabakattaki koşulları arasında “terör örgütlerine desteğin sonlandırılması, Türkiye’ye yönelik silah ihracat kısıtlamalarının kaldırılması ve iade taleplerinin karşılanması” öne çıkıyor.

Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyine düzenlediği askeri operasyonlar nedeniyle İsveç’in 2019’da yürürlüğe koyduğu silah ihracat kısıtlamaları 30 Eylül’de kaldırılmıştı. İsveç, Ağustos ayında da dolandırıcılık suçundan hakkında Türkiye’de hapis cezası bulunan bir kişi için iade izni vermiş, ancak Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “Türkiye’ye adi suçluları iade ederek sözlerini yerine getirdiklerine inandıracaklarını düşünüyorlarsa yanılıyorlar… İade kararı verdiği kişi terör suçlarıyla ilgili değil” açıklaması yapmıştı.

Paylaşın