Anında Daha İyi Hissetmenizi Sağlayacak 5 Sağlıklı Yiyecek

Mesleki baskı, duygusal gerili, fiziksel sağlık gibi pek çok neden stres ve kaygıya neden olabilir. Stres ve kaygıyla başa çıkmak için mücadele ediyorsanız, bu yiyecekleri tüketmek size yardımcı olabilir.

Haber Merkezi / Unutmayın, beslenmeniz, nasıl hissettiğiniz ve nasıl göründüğünüz üzerinde önemli bir etkiye sahiptir.

Bitter çikolata: Bitter çikolata, stresi ve iltihabı azaltan, hafızayı ve bağışıklığı güçlendiren flavonoidlerle doludur. Antioksidanlar açısından da zengin olan bitter çikolata, stres hormonu kortizolünü düşürmenin yanı sıra aşırı stresli kişilerde katekolaminler olarak bilinen hormonlarla mücadele eder.

Ancak tükettiğiniz bitter çikolatanın saf bileşenlerden oluşması ve herhangi bir katkı maddesi veya kimyasal madde içermemesi önemlidir. Tek seferde en az yüzde 70’i kakaodan oluşan yaklaşık 30 gram bitter çikolata tüketebilirsiniz.

Kuruyemişler ve tohumlar: Omega-3 ve Omega-6 yağ asitleri açısından zengin olan kuruyemişler ve tohumlar hücresel yapıyı ve fonksiyonlarını destekler. Ceviz, kaju fıstığı ve ayçiçeği çekirdeği vücuttaki serotonin üretimini artırarak stresli bir günün üstesinden gelmemize yardımcı olabilir.

Ayrıca harika bir çinko kaynağı olan kabak çekirdeği de, yüksek tansiyonu kontrol altında tutmaya yardımcı olabilir.

Avokado: C, E, K ve B-6 gibi temel vitamin ve minerallerin yanı sıra riboflavin, niasin, folat açısından zengin olan avokadonun stresi azalttığı, konsantrasyonu artırdığı ve ruh halini iyileştirdiği biliniyor. Ayrıca, günde bir avokado yemek, yüksek kan şekeri, hipertansiyon ve obeziteyle mücadelede metabolik sendrom riskini de azaltıyor.

Fermente gıdalar: Dost bakteriler içeren yoğurt, tempeh, kefir ve miso, stresi azaltan probiyotikler ve kortizol seviyelerini içeren en faydalı fermente gıdalardan bazılarıdır. Probiyotik açısından zengin yiyecekler aynı zamanda düşük ruh hali ile ilişkili bir olgu olan olumsuz düşüncelerin kontrol edilmesine de yardımcı olur ve kaygıyı azaltır.

Turunçgiller: Stresli zamanlarda vücudun C vitaminine ihtiyacı olduğundan papaya, mango, greyfurt ve portakal gibi sitrik meyveleri tüketmek, vücuda hem biyokimyasal hem de fizyolojik düzeyde yardımcı olmanın harika bir yoludur.

Ayrıca C vitaminin açısından zengin olan turunçgiller bağışıklık sistemini güçlendiren, stresi ve sinir gerginliğini azaltan güçlü bir antioksidan kaynağıdır.

Paylaşın

Stresin Cilt Üzerindeki Etkileri Nasıl Azaltılır?

Cilt kızarıklık, iltihaplanma ve tahrişten etkilenebileceği gibi sivilce veya alerji gibi çeşitli problemlerle kendini gösterebilen stresin etkisine de maruz kalabilir. İyi haber şu ki, stresin cilt üzerindeki etkileri giderilebilir. 

Haber Merkezi / Günümüzde, hem zihin hem de cilt için ek bir rahatlama kaynağı olarak da kullanılabilen, cildin sağlığına ve görünümüne katkı sağlayacak bileşenlerin nasıl seçileceğini bilmek de önemli.

Esansiyel yağlar: Örneğin, lavanta, papatya özü ve gül yağı, rahatlatıcı kokularıyla bilinir. Bu yağlar rahatlama tepkisini tetikleyebilen aromalar yayarlar, böylece stres ve kaygıyı azaltmaya yardımcı olurlar.

Yeşil çay ekstresi ve CBD: Antioksidanlar ve antiinflamatuar bileşikler içeren yeşil çay ekstresi ve CBD, cildin serbest radikallerin zararlı etkilerinden korunmasına yardımcı olurken, cildin sağlığı ve görünümüyle ilgili endişelerden kaynaklanan stresi de azaltabilir.

Aloe vera ve shea yağı: Aloe vera, serinletici ve nemlendirici özellikleriyle tahriş olmuş ciltte anında rahatlama sağlayabilir. Shea yağı ise vitaminler ve yağ asitleri açısından zengindir, cildi besler ve nemlendirir.

vitamini: Cildi serbest radikallerin neden olduğu oksidatif strese karşı koruyan ve erken yaşlanma belirtilerini önleyen güçlü bir antioksidandır.

Hyaluronik asit: Hyaluronik asit kullanmanın temel amacı cildin nemi korumaktır. Dengeli neme sahip cildin kuruluk ve rahatsızlık yaşama olasılığı daha azdır.

Seramidler: Seramidler cildin doğal koruyucu bariyerini oluşturmada çok önemli bir rol oynayan lipitlerdir. Bu bariyerin güçlendirilmesi, nemin cilt tarafından emilmesine katkıda bulunur ve istenmeyen maddelerin cilde nüfuz etmesini önler.

Calendula (Aynısefa )özü: Calendula özü cilde uygulandığında genellikle stresin neden olduğu cilt rahatsızlıklarıyla ilişkilendirilen kızarıklık ve tahrişi azaltmaya yardımcı olabilecek anti-inflamatuar özelliklere sahiptir. Ayrıca aynısefanın hoş kokusu rahatlatıcı aromaterapi etkilerine sahiptir.

Panthenol (pro-vitamin B5 ): Cildin nemini koruyan, daha güzel ve daha az kuru bir görünüme katkıda bulunan güçlü bir nemlendiricidir. Panthenol ayrıca cildin nem kaybını önlemede ve cildi stres faktörlerine karşı korumada önemli olan bariyer işlevinin geliştirilmesine de yardımcı olur. Panthenol ayrıca kızarıklığı ve iltihabı hafifletebilecek rahatlatıcı özelliklere de sahiptir.

Stres tedavisinin genellikle yaşam tarzı değişikliklerinin, rahatlama tekniklerinin ve kişisel bakım uygulamalarının entegrasyonunu içeren kapsamlı bir yaklaşım gerektirdiğini unutmamak önemlidir. Belirli hassasiyetlere göre özelleştirilmiş öneriler ve tedavi protokolleri almak için tedavi alanındaki profesyonellere danışmak da aynı oranda önemlidir.

Paylaşın

Stresi Azaltmak İçin Egzersiz Yapın

Egzersiz yapmaya zaman ayıramayacak kadar meşgulseniz, şimdi egzersiz yapmak için bir neden daha var, o da stresi yönetmek. Aerobikten yogaya kadar hemen hemen her tür egzersiz, stresi azaltma potansiyeline sahiptir.

Haber Merkezi / Aktif bir yaşam tarzı, vücudun endorfin salınımını artırır ve kaygıyı ve stresi ortadan kaldırır. Egzersizin bazı doğrudan stres azaltıcı faydalar:

Fiziksel aktivite, beynin mutlu kimyasalları olan nörotransmiterlerin üretimini artırır. Buna endorfin denir. Bu etki genellikle koşucularla ilişkilendirilse de, herhangi bir aerobik egzersizi veya dağa yürüyüş yapmak ta benzer hisleri verebilir.

Egzersiz, vücudun organ sistemlerinin birlikte çalışmasına yardımcı olarak, stres faktörlerinin etkilerini simüle ederek stresi azaltmaya yardımcı olabilir.

Egzersiz, vücudu stresin zararlı etkilerine karşı koruyarak kardiyovasküler, sindirim ve bağışıklık sistemleri dahil olmak üzere vücut üzerinde olumlu etkilere sahip olabilir.

Düzenli egzersiz özgüveni artırır, ruh halini iyileştirir, rahatlamaya yardımcı olur, depresyon semptomlarını ve kaygı bozukluklarını hafiflletebilir.

Egzersiz, genellikle stres, depresyon ve kaygı nedeniyle bozulan uyku düzenini, daha iyi duruma getirilmesine yardımcı olabilir.

Başarılı bir egzersiz programı için çok basit adımlar:

Bir doktora görünün: Uzun süredir egzersiz yapmadıysanız veya sağlık sorunlarınız varsa egzersize başlamadan önce doktorunuza danışın.

Koşmadan önce yürüyün: Egzersiz programınızı kademeli olarak oluşturun. Çoğu sağlıklı yetişkin için, haftada en az 150 dakika orta yoğunlukta egzersiz veya 75 dakika yüksek yoğunluklu egzersiz veya her ikisinin bir kombinasyonunu önerilir.

Keyif aldığınız egzersizleri yapın: Çoğu egzersiz esnekliği artırır ve stresi azaltır. En önemli şey hoşunuza giden aktiviteyi seçmektir.

Belirli bir program yapın: Her gün egzersiz için zaman ayırmak, egzersiz programınızın öncelikli maddesi olmalı.

Programa bağlı kalmak için bazı ipuçları:

Akıllı hedefler belirleme: Spesifik, ölçülebilir ve ulaşılabilir hedefler belirleyin. İlk hedefiniz stresi azaltmaksa buna göre bir program seçmelisiniz.

Alışkanlıklarınızı değiştirin: Koşmak gibi her zaman tek bir aktiviteye bağlı kaldıysanız, stresi azaltmak için de işe yarayan diğer egzersiz seçeneklerini de deneyebilirsiniz.

Egzersiz süresini ayırın: Egzersiz süresini kısa bölümlere ayırmak işe yarar. 30 dakika yürüyemiyorsanız, her seferinde 10 dakika olmak üzere birkaç kez yürüyebilirsiniz.

En önemlisi, egzersizi günlük yaşamınızın bir parçası haline getirin. Herhangi bir fiziksel aktivite, rahatlamanıza ve stresi azaltma çabalarınızın önemli bir parçası olabilir.

Not: Sunulan bilgilerin amacı herhangi bir hastalığı teşhis veya tedavi etmek, iyileştirmek veya önlemek değildir. Tüm bilgiler yalnızca genel bilginize yöneliktir, tıbbi tavsiye veya belirli tıbbi durumların tedavisinin yerine geçmez. Uygulamadan önce bu bilgileri doktorunuzla görüşün.

Paylaşın

Kadınlar Strese Erkeklerden Farklı Mı Tepki Veriyor?

Uzun süreli stres ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Kadınların baş ağrısı, mide rahatsızlığı gibi stres belirtileri gösterme olasılığı erkeklerden daha fazladır. Ayrıca, kadınların depresyon veya anksiyete gibi stresle daha da kötüleşen zihinsel sağlık koşulları geliştirme olasılığı daha yüksektir.

Haber Merkezi / Peki, kadınlar strese erkeklerden farklı mı tepki veriyor? Cevap evet.

Araştırmalar kadınların stres belirtileri yaşama olasılığının erkeklerden daha yüksek olduğunu gösteriyor. Stresli kadınların depresyon ve anksiyete yaşama olasılığı stresli erkeklerden daha fazladır.

Uzmanlar, farklılıkların nedenini tam olarak bilmiyorlar ancak erkek ve kadın vücudunun stres hormonlarını nasıl işlediğiyle ilgili olabileceğini tahmin ediyorlar. Özellikle uzun süreli stres, kadınlarda ruh hali ve kaygı ile ilgili sorunlara neden olma olasılığı daha yüksek.

Stres nedir?

Stres, bir değişime veya zorluğa verilen bir tepkidir. Stresli olaylar sırasında vücut adrenalin gibi hormonlar salgılar. Adrenalin stresle başa çıkmaya ve strese tepki vermeye yardımcı olan bir enerji patlamasıdır.

Stres, hafif ve kısa süreli ile daha aşırı ve uzun süreli arasında değişebilir. Kronik (uzun süreli) stres zihinsel ve fiziksel sağlığı etkileyebilir.

Stres herkesi farklı şekilde etkiler. Kronik veya uzun süreli stresin kadınları etkilemesinin bazı belirtileri şunlardır:

  • Sırt ağrısı dahil ağrı
  • Akne ve kızarıklık veya kurdeşen gibi diğer cilt sorunları
  • Baş ağrısı
  • Mide rahatsızlığı
  • Kontrolün yokmuş gibi hissetme
  • Unutkanlık
  • Enerji eksikliği
  • Dikkat eksikliği
  • Aşırı yeme ya da yeterince yememe
  • Kolayca öfkelenme
  • Uyku problemi
  • Uyuşturucu ve alkol kullanımı
  • Zevk aldığınız şeylere karşı ilgi kaybı
  • Sekse normalden daha az ilgi

Stres nasıl yönetilir?

Herkes hayatının bir noktasında mutlaka stresle baş etmek zorunda kalmıştır. Stresle olumlu bir şekilde başa çıkmak için bazı adımlar atılabilir:.

  • Derin nefes alma,
  • Açma germe hareketleri,
  • Düşünceleri yazma veya günlük tutma,
  • Kendine zaman ayırma,
  • Yeterince uyku,
  • Sağlıklı beslenme,
  • Aktif olma veya hareketli olma,
  • Sigara, alkol ve uyuşturucudan uzak durma,
  • Arkadaşlarla veya aile üyeleriyle konuşma,
  • Profesyonel destek alma,
  • Düzenli yaşama,
  • Başkalarına yardım etme.

Not: Sunulan bilgilerin amacı herhangi bir hastalığı teşhis veya tedavi etmek, iyileştirmek veya önlemek değildir.

Tüm bilgiler yalnızca genel bilginize yöneliktir, tıbbi tavsiye veya belirli tıbbi durumların tedavisinin yerine geçmez. Uygulamadan önce bu bilgileri doktorunuzla görüşün.

Paylaşın

Stres, Sivilceye Neden Olabilir Mi?

Stres, bir değişime veya zorluğa verilen bir tepkidir. Kısa süreli stres faydalı olabilir. Sizi daha uyanık yapar ve işleri halletmek için size enerji verir. Ancak uzun süreli stres ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. 

Haber Merkezi / Kadınların baş ağrısı ve mide rahatsızlığı gibi stres belirtilerini bildirme olasılığı erkeklerden daha fazladır. Kadınların ayrıca depresyon veya anksiyete gibi stresle daha da kötüleşen zihinsel sağlık koşullarına sahip olma olasılığı daha yüksektir.

Stres sivilceye neden olmaz. Ancak sivilce, stres veya depresyon tedavisinde kullanılan bazı ilaçların yan etkisi olabilir. Veya sivilce lezyonlarının sosyal ve duygusal etkisi strese neden olur. Endişeleriniz varsa doktorunuzla mutlaka konuşun.

Stresi azaltmak veya önlemek için ne yapabilirim?

Herkes hayatının bir noktasında stresle uğraşmak zorunda kalmaktadır. Stresle olumlu bir şekilde başa çıkmanıza yardımcı olacak bazı adımlar atabilirsiniz.

  • Derin nefesler alın: Bu sizi daha yavaş nefes almaya zorlar ve kaslarınızın gevşemesine yardımcı olur. Ekstra oksijen beyninize vücudu sakinleştirmesi ve rahatlatması için bir mesaj gönderir.
  • Germe: Germe ayrıca kaslarınızı gevşetmenize ve daha az gergin hissetmenize yardımcı olabilir.
  • Düşüncelerinizi yazın: Günlük tutmak veya yazmak stresle başa çıkmanıza yardımcı olabilir.
  • Kendinize zaman ayırın: Müzik dinlemek, kitap okumak veya sinemaya gitmek v.b.

  • Meditasyon yapın: Araştırmalar, zihni olumlu veya tarafsız bir düşünceye odaklamak için belirli bir durgunluk zamanı olan meditasyonun stresi azaltmaya yardımcı olabileceğini gösteriyor. 
  • Yeterince uyuyun: Çoğu yetişkinin 7 ila 9 saat uykuya ihtiyacı vardır.
  • Doğru beslenin
  • Hareketli olun: Fiziksel aktivite kaslarınızı gevşetebilir ve ruh halinizi iyileştirebilir.
  • Stresle sağlıksız yollarla başa çıkmamaya çalışın: Bu, çok fazla alkol almayı, uyuşturucu kullanmayı, sigara içmeyi veya aşırı yemeyi içerir. Bu başa çıkma mekanizmaları, o anda daha iyi hissetmenize yardımcı olabilir, ancak uzun vadede stres seviyenizi artırabilir. Arkadaşlarınızla ve ailenizle vakit geçirmek, egzersiz yapmak veya yeni bir hobi bulmak gibi daha sağlıklı başa çıkma yollarını deneyin.
  • Arkadaşlarınız veya aile üyelerinizle konuşun: Sorunlarınızı görmenize ve çözümler üretmenize yardımcı olabilirler.
  • Gerekirse bir profesyonelden yardım alın
  • Organize olun
  • Başkalarına yardım edin: Yardımsever olmak, yeni arkadaşlar edinmenize ve kendinizi iyi hissetmenize yardımcı olabilir.
Paylaşın

Kadınlarda Strese Ne Sebep Olur, Nasıl Etkiler?

Stres, yaşamınızda meydana gelen günlük olaylara vücudunuzun tepkisidir. Herkes stres yaşar. Stres olumlu olabilir ve bireyi hedeflerine ulaştırmak için motive edebilir. Stres, aynı zamanda, olumsuz ve yıkıcı da olabilir.

Haber Merkezi / Stres kronikleştiğinde veya aşırı olduğunda, uyum sağlamak ve başa çıkmak zorlaşır. Kadınlar, o kadar meşguldür ki, stresin kendilerini nasıl olumsuz etkilediğini düşünecek kadar vakit ayıramazlar.

Stresin belirtileri nelerdir?

  • Fiziksel: Baş ağrısı, uyumakta zorluk, yorgunluk, ağrı (en sık sırt ve boyunda), aşırı yeme/yetersiz yeme, cilt sorunları, uyuşturucu ve alkol kullanımı, enerji eksikliği, mide rahatsızlığı, zevk aldığı şeylere daha az ilgi.
  • Duygusal: Anksiyete, depresyon, öfke, mutsuzluk, sinirlilik, kontrolden çıkma hissi, ruh hali değişimleri, hayal kırıklığı.
  • Zihinsel: Unutkanlık, endişe, karar verememe, olumsuz düşünme, odaklanamama, can sıkıntısı.
  • Mesleki: Aşırı iş yükü, uzun saatler, gergin ilişkiler, zayıf konsantrasyon, tatmin edici olmayan iş.
  • Sosyal: Daha az yakınlık, izolasyon, aile sorunları, yalnızlık.
  • Manevi: Kayıtsızlık, anlam kaybı, boşluk, affetmezlik, şüphe, suçluluk, umutsuzluk.

Kadınlarda stresin bir kısmına ne sebep olur?

Stresin birçok nedeni vardır. Erkekler ve kadınlar, para meseleleri, iş güvenliği, sağlık ve ilişki sorunları gibi aynı stres kaynaklarının çoğunu paylaşırlar. Belki de kadınlara biraz daha özgü olan, üstlendikleri birçok roldür. 

Günümüz toplumunda, kadınların rolleri genellikle aile yükümlülüklerini, çocuklara ve/veya yaşlı ebeveyne (istatistiksel olarak kadın olma olasılığı daha yüksektir) bakma ve diğer rollerin yanı sıra iş sorumluluklarını içerir. Bu rolleri yerine getirmek için talepler arttıkça, kadınlar zaman baskısı ve karşılanmayan yükümlülükler karşısında bunalmış hissedebilirler. 

Kendileri ve başkaları için beklentileri karşılayamama konusunda bir başarısızlık duygusu hissedebilirler. Çoğu zaman kadınlar, kendi ihtiyaçlarını beslemek yerine başkalarının ihtiyaçlarını karşılamak için daha fazla zaman harcarlar. Yüksek stres seviyelerinde çalışıyorlarsa, kadınlar ihtiyaçlarının ne olduğunu bile anlamayabilirler.

Stres, kadının sağlığını nasıl etkiler?

  • Depresyon ve anksiyete
  • Kalp sorunları
  • Baş ağrısı ve migren
  • Obezite
  • Bağırsak sorunları
  • Hamilelik sorunları
  • Menstrüel problemler

Kadınlar stresi daha iyi nasıl yönetebilir?

Kadınlar, stresle başa çıkmak için sağlıklı öz bakım stratejileri uygulayarak stresi yönetebilirler. İşte bazı öneriler.

  • Fiziksel: Egzersiz yapın, gevşeme teknikleri uygulayın (yoga, meditasyon, rahatlatıcı müzik dinleyin), sağlıklı beslenin (Örneğin, Akdeniz diyeti), boş zaman ayarlayın, yeterince uyuyun (7 ila 9 saat/gece).
  • Duygusal: Duygularınızı ifade edin, olumlu duyguları tekrarlayın, sağlıklı bir benlik saygısı için çalışın.
  • Zihinsel: Olumlu bir bakış açısına, gerçekçi düşünceye, esnek bir tutuma sahip olun, yaratıcı olun.
  • Mesleki: Yapılabilir hedefler, ev-iş dengesi ve limitler belirleyin.
  • Sosyal: Sevgi dolu ilişkiler sürdürmek, sağlıklı sınırlar oluşturmak, arkadaşlarla bağlantıda kalmak için çaba gösterin.
  • Manevi: Anlamını/amacını bulun, şükretmeye odaklanın, anda kalın.

Kişisel sağlık planı

Hedefleri olan kişisel bir sağlık planı yardımcı olabilir. Bu pratik adımlar başlamanıza yardımcı olabilir.

  • Yaşam alanlarını gözden geçirin
  • Hedefleri tanımlayın
  • Neyi başarmak istediğinizi bilin
  • Ölçülebilir hedefler belirleyin
  • Gerçekçi olun
  • Kaynakları tanımlayın
  • Zamanı ayarlayın
  • İlerlemeyi değerlendirin

Diğer faydalı ipuçları

  • Stresinizin kaynakları üzerinde düşünün
  • Yüz değişikliği: Değişimi bir tehdit değil, bir meydan okuma ve fırsat olarak kabul edin
  • Şimdiki zamana odaklanın: Şimdiki zamanda kalın. Gelecek hakkında endişelenmenin faydası yok.
  • Aklını dinle: İnançları ve yaşamı nasıl etkilediklerini inceleyin.
  • Sevgiyi, çalışmayı ve oyunu bütünleştirin: Her alanda tam olarak nasıl yaşayacağınızı öğrenin.
  • Kabul alıştırması yapın: Değiştirilemeyecek olanı kabul edin ve değiştirilebilecek olanı değiştirin.
  • Kendinizi başkaları gibi kabul edin ve önemseyin: Başkanlarına karşı naziksiniz, bu yüzden kendine karşı da nazik olun.
  • Yardım isteyin: Hepimizin bazen yardıma ihtiyacı olur. Hiçbirimiz yardıma ihtiyacımız olmayacak kadar iyi değiliz. Bizler birbirine ihtiyacı olan insanız.
  • Hayatınızın minnettar olduğunuz yönleri üzerinde düşünün: Minnettarlığın mutluluğa yol açtığını kendinize hatırlatın.
  • Her gün merdiven çıkmak bile olsa egzersiz yapmak için zaman arayın.
  • Bol bol meyve ve sebze yiyin; işlenmiş gıdalar enerjinizi tüketir. Bolca su için.
  • Gülümseyin ….Buna sahipsiniz!!!
Paylaşın

Diyabet, Stres Ve Depresyonla Nasıl Bağlantılıdır?

Diyabet (şeker hastalığı) ilk teşhis edildiğinde bir duygu selini tetikleyebilir. Bu duygular doğal tepkilerdir ve birçok insan, özellikle de ilk diyabet teşhisi konulduğunda bu duyguları yaşayabilir. Bu duygular, uzun zamandır diyabet hastası olduğunu bilen biri de yaşayabilir.

Haber Merkezi / Duygusal sorunlar, doğru beslenme, egzersiz yapma ve dinlenmeyi zorlaştırabilir ve bu da kan şekeri kontrolünü etkileyebilir. Diyabetin tetiklediği bazı duygular şunlardır:

  • Endişe
  • Hüsran
  • Hayal kırıklığı
  • Stres

Stres nedir?

Çoğu insan stresi duygusal veya fiziksel bir zorlama olarak yaşar. Endişe, endişe ve gerginliğe neden olabilir. Günlük olaylar veya yaşamdaki değişiklikler stres yaratabilir. Stres herkesi bir dereceye kadar etkiler, ancak insanlar diyabetli olduklarını öğrendiklerinde yönetmek daha zor olabilir.

Stres belirtileri şunları içerebilir:

  • Sinirlilik
  • Hızlı bir kalp atışı
  • Hızlı nefes alma
  • Mide bozukluğu
  • Depresyon

Stres nedir?

Stres,  vücudunuzda aşınma ve yıpranmaya neden olabileceğinden, diyabetinizi kontrol etmenizi zorlaştırabilir. Stresten kaynaklanan hormonlar kan basıncınızı artırır, kalp atış hızınızı yükseltir ve kan şekerinizin yükselmesine, yüksek kan şekeri kendinizi kötü veya yorgun hissetmenize neden olabilir. Düşük kan şekeri ise, üzgün veya gergin hissetmenize neden olabilir.

Stresi nasıl azaltabilirim?

Stresi azaltmak için yapabileceğiniz birçok şey vardır:

  • İlaçlarınızı belirtildiği şekilde alın ve sağlıklı yemekler tüketin
  • Derin nefes alma gibi gevşeme teknikleri kullanın
  • Egzersiz yapın
  • Arkadaşlarınız ve ailenizle neler yaşadığınızı paylaşın. Sorunlarınız hakkında konuşursanız, stresinizi atmanıza ve belki de bu sorunları çözmenize yardımcı olabilirsiniz
  • Mizah duygunuzu koruyun: Gülmek stresi azaltmaya yardımcı olur
  • Bir destek grubuna katılın: Sizinkine benzer sorunları olan insanlarla tanışabilir ve yeni arkadaşlar edinebilirsiniz.
  • Sizi rahatsız eden şey hakkında konuşmak için profesyonel yardım alın.

Stresi azaltmak için kullanabileceğiniz ek stratejiler vardır. Daha fazlası için doktorunuzla konuşun.

Depresyon belirtileri nelerdir?

Çok fazla stres bazen depresyona neden olabilir. Diyabetli kişilerin, ortalama bir kişiden daha fazla depresyona girme olasılığı daha yüksektir. Aşağıdaki belirtilerden herhangi birini bir haftadan uzun süredir yaşıyorsanız depresyon riski altında olabilirsiniz:

  • Üzgün ​​veya sinirli hissetmek
  • Zevk aldığınız aktivitelere olan ilginizi kaybetmek
  • Değersiz hissetmek
  • Uyku düzeninde değişiklik
  • Yorgun hissetmek

Yorgunluk veya değersizlik duyguları, diyabeti kontrol altında tutmayı zorlaştırabilir.

Dikkat: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır.

Paylaşın

Uzun ve Mutlu Bir Hayat İçin ‘Dokuz Alışkanlık’

ABD’li uzmanlar, daha uzun ve mutlu bir hayat yaşamayı sağlayacak 9 önemli alışkanlığı paylaştı. Uzmanlar, uyku düzeninin, egzersizin ve stresten uzak durmanın önemini vurguladı.

Önde gelen yayın kuruluşlarından CNN’e konuşan Minnesota Üniversitesi’nden William Roberts, “sağlığı etkileyen iyi ve kötü alışkanlıkların etkisinin zamanla ortaya çıktığına” dikkat çekti.

CNN’in tıp analisti Leana Wen de egzersizin ve düzenli muayenenin, kötü alışkanlıkları değiştirmek için iyi bir başlangıç noktası olduğunu vurguladı.

İşte uzmanların kazanılmasını tavsiye ettiği 9 alışkanlık:

1 – Düzenli muayene olun

Wen, düzenli muayenenin ciddi hastalıklara karşı önlem almakta etkili olduğunu belirterek, “Örneğin, muayenede diyabet başlangıcınız olduğu ortaya çıkarsa, bunun diyabete dönüşmesini önlemek için adım atabilirsiniz” dedi.

Analist, düzenli muayenelerin iyi bir hasta-doktor ilişkisi sağlanması için de önemli olduğunu belirtti.

2 – Sürekli fiziksel aktivite yapın

Uzmanlar, düzenli egzersizin diyabet, obezite, kalp hastalığı ve yüksek tansiyon gibi rahatsızlıklara yakalanma riskini azalttığını söyledi.

New York Üniversitesi’nden Nieca Goldberg, “Düzenli aerobik egzersizin daha uzun yaşamayı ve geç yaşta bilişsel fonksiyonların sağlam kalmasını sağladığını gösteren epey araştırma var” dedi.

Dünya Sağlık Örgütü, yetişkinlerin haftada en az 150 dakika orta ve ileri seviyede egzersiz yapmasını öneriyor.

3 – Vücut kitle indeksine dikkat edin

Vücut kitle indeksi, kişinin boy ve kilo ölçümünden yola çıkarak vücuttaki tahmini yağ oranını gösteren ve sağlıklı kilonun belirlenmesini sağlayan bir sistem.

2018’de yapılan bir çalışmada, vücut kitle indeksi sonuçları sağlıklı seviyede olan kişilerin ömürlerinin 10 yıl daha uzayabileceği belirtilmişti. Ayrıca bunun kanser ve kardiyovasküler rahatsızlıkların oluşma riskini düşürdüğü de ifade edilmişti.

4 – Düzgün beslenin

Uzmanlar, kırmızı et ve işlenmiş et ürünlerinin azaltılması gerektiğini belirterek, bunun yerine sebze ağırlıklı beslenmenin önemini vurguladı.

Goldberg, bitki bazlı gıdaların antioksidan üretimi sağladığına, bunun da strese ve yaşlanmaya karşı koruyucu etkisi olduğuna dikkat çekti.

Şubatta yayımlanan bir çalışmada, bu şekilde beslenmeye başlayan 20 yaşındaki bir kadının ömrünün en az 10 yıl, aynı yaştaki bir erkeğinse 13 yıl uzayabileceği ortaya konmuştu.

5 – Akıl sağlığınıza özen gösterin

Wen, akıl sağlığının genelde fiziksel sağlığa kıyasla ikinci plana atıldığını fakat kişinin genel sağlığına önemli etkisi olduğunu söyledi.

Stres ve kaygının yemek seçimlerini etkilediğini, alkol tüketimini artırdığını ve uyku düzenini bozduğunu belirten uzmanlar, günde 15 dakikalık derin nefes egzersiziyle akıl sağlığının korunabileceğini ifade etti.

6 – Uykuya dikkat

Goldberg, günde 7 saatten az uyuyan kişilerde stres ve yüksek tansiyon riskinin artma eğilimi gösterdiğini söyledi.

Uzmanlar, düzenli egzersizin yanı sıra yatak odasının karanlık ve sessiz olmasının da uyku hijyeni açısından önemli olduğunu belirtti.

7 – Alkolü azaltın

Aşırı alkol tüketiminin kan şekerini yükseltip kilo alımına neden olduğuna dikkat çeken uzmanlar, bunun kalp rahatsızlıklarına da yol açabileceğini ifade etti.

2020’de yapılan bir çalışmada, aşırı alkol tüketiminden kaçınmanın kardiyovasküler hastalıklara, kansere ve diyabete yakalanma riskini azalttığı tespit edilmişti.

8 – Sigarayı bırakın

Wen, sigaranın sadece akciğer kanseri değil meme kanserini de tetikleyebileceğine dikkat çekerek, bunun kişinin yaşam kalitesini düşüren önemli faktörlerden biri olduğunu belirtti.

9 – Güçlü ilişkiler oluşturun

Uzmanlar, pozitif duygular sağlayan yakın ilişkilerin stresi azalttığı gibi mutluluk ve huzuru artırdığını söyledi.

Harvard Üniversitesi’nde yayımlanan bir çalışma, arkadaşlarıyla, ailesiyle ve içinde yaşadığı topluluktaki kişilerle tatmin edici ilişkiler kuranların, depresyona girme ve hastalanma oranlarının daha az olduğunu gösteriyor.

(Kaynak: Independent Türkçe)

Paylaşın

Stres Altındaki Bitkiler Kendi Ağrı Kesicilerini Üretiyor

Çevredeki tehlikeler nedeniyle stres altına giren bitkilerin kendi aspirinlerini ürettiği kimyasal süreç ayrıntılarıyla ortaya çıkarıldı. Araştırma, hakemli bilimsel dergi Science Advances’ta yayımlandı.

Aspirinin aktif metabolit (metabolizma sonucu ortaya çıkan ara ürünler) maddesi “salisilik asit”in bitkilerde de var olduğu zaten biliniyordu.

Ancak yeni bir araştırmada bilim insanları, bitkilerde bu maddenin üretiminin nasıl düzenlendiğine daha yakından baktı ve söz konusu özel savunma mekanizmasını gözler önüne serdi.

Salisilik asit, insanlar tarafından yüzyıllardır ağrı ve iltihaplanma tedavisi olarak kullanılıyor. Bitkilerdeyse sinyal verme ve patojen savunmasında temel rol oynuyor.

Bilim insanlarına göre kloroplastlarda (fotosentez işleminin gerçekleştirildiği küçük yeşil organeller) ortaya çıkan bu madde, genellikle strese tepki olarak üretiliyor.

Bitkilerin stres altındayken gerçekleştirdiği karmaşık reaksiyon zincirini daha iyi anlamak için Van de Ven ve ekibi, temel stres sinyal yolları değiştirilmiş, yani mutasyona uğramış bitkiler üzerinde biyokimyasal analizler yaptı.

Bulgular, sürecin anahtarının reaktif oksijen türleri (ROS) adlı kimyasallar olduğunu gösterdi.

Çevresel stres, tüm canlı organizmalarda ROS üretimine yol açıyor. Güneş kremi sürmeden Güneş ışığına uzun süre maruz kaldığınızda cildinizde yanıklar oluşması da bu süreçten kaynaklanıyor.

Bitkiler söz konusu olduğunda, bu stres etmenleri zararlı böcekleri, kuraklık ve aşırı ısı olabilir. Bitkilerdeki yüksek ROS seviyeleri öldürücü olabilse de, daha küçük miktarlarda üretimin önemli bir güvenlik işlevi var.

Hakemli bilimsel dergi Science Advances’ta yayımlanan araştırmanın başyazarı Jin-Zheng Wang, bunu şöyle açıklıyor: Ölümcül olmayan seviyelerde ROS, salisilik asit gibi koruyucu hormonların üretimini sağlayan bir mesaj gibi. İki ucu keskin bir kılıç.

Araştırmacılar deneylerinde Latince adı Arabidopsis olan bir bitki türünü inceledi. Bitkide bakteri ve sıtma parazitlerinde de görülen, MEcPP adlı erken uyarı molekülüne odaklanıldı.

İncelemeler, MEcPP molekülünün bitkide biriktikçe, salisilik asit içeren bir kimyasal reaksiyonu tetiklediğini gösterdi.

Böylece bilim insanları bitkilerin stres altında aspirin üretme sürecinin ayrıntılarını keşfetmiş oldu.

Kaliforniya Üniversitesi, Riverside’dan bitki biyoloğu Wilhelmina van de Ven, şu ifadeleri kullandı: Sanki bitkiler, ağrı ve sızılar için ağrı kesici kullanıyor. Tıpkı bizim yaptığımız gibi.

Araştırmacılar, bu deneylerden elde ettikleri bilgileri, mahsullerin direncini artırarak tarıma fayda sağlama amacıyla kullanmak istiyor.

(Kaynak: Independent Türkçe)

Paylaşın

Stres hakkında bilmeniz gereken her şey!

Stres, belirli bir biyolojik tepkiyi tetikleyen bir durumdur. Bir tehdit veya büyük bir zorluk algıladığınızda, kimyasallar ve hormonlar vücudunuzda dalgalanır. Stres, stresle savaşmak veya ondan kaçmak için savaş ya da kaç tepkinizi tetikler. Tipik olarak tepki oluştuktan sonra vücudunuz gevşemelidir.

Çok fazla veya sürekli stres, uzun vadeli sağlığınız üzerinde olumsuz etkilere neden olabilir.

Tüm stresler kötü mü?

Stres mutlaka kötü bir şey değildir. Avcı-toplayıcı atalarımızın hayatta kalmasına yardımcı olan şey bu ve günümüz dünyasında da aynı derecede önemli. Bir kazadan kaçınmanıza, sıkı bir son teslim tarihini karşılamanıza veya kaosun ortasında fikrinizi korumanıza yardımcı olduğunda sağlıklı olabilir.

Bazen hepimiz stresli hissederiz, ancak bir kişinin stresli bulduğu şey, diğerinin stresli bulduğundan çok farklı olabilir. Buna bir örnek topluluk önünde konuşma olabilir. Bazıları bunun heyecanını sever ve diğerleri tam da bu düşüncede felç olur.

Stres de her zaman kötü bir şey değildir. Örneğin, düğün gününüz iyi bir stres biçimi olarak kabul edilebilir.

Ancak stres geçici olmalıdır. Savaş ya da kaç anını geçtikten sonra, kalp atış hızınız ve nefesiniz yavaşlamalı ve kaslarınız gevşemelidir. Kısa sürede vücudunuz kalıcı bir olumsuz etki olmaksızın doğal haline dönmelidir.

Öte yandan, şiddetli, sık veya uzun süreli stres zihinsel ve fiziksel olarak zararlı olabilir. Ve oldukça yaygındır. Hayat olduğu gibi stresi tamamen ortadan kaldırmak mümkün değildir. Ancak mümkün olduğunda bundan kaçınmayı ve kaçınılmaz olduğunda onu yönetmeyi öğrenebiliriz.

Stresi tanımlama;

Stres, potansiyel olarak tehlikeli bir duruma normal bir biyolojik tepkidir. Ani stresle karşılaştığınızda, beyniniz vücudunuzu adrenalin ve kortizol gibi kimyasallar ve hormonlarla doldurur.

Bu, kalbinizin daha hızlı atmasını sağlar ve kaslara ve önemli organlara kan gönderir. Kendinizi enerjik hissediyorsunuz ve farkındalığınız arttı, böylece acil ihtiyaçlarınıza odaklanabilirsiniz. Bunlar stresin farklı aşamaları ve insanların nasıl uyum sağladıklarıdır.

Stres hormonları;

Tehlikeyi hissettiğinizde, beyninizin tabanındaki hipotalamus tepki verir. Böbreküstü bezlerinize bol miktarda hormon salgılayan sinir ve hormon sinyalleri gönderir .

Bu hormonlar, doğanın sizi tehlikeyle yüzleşmeye hazırlamanın ve hayatta kalma şansınızı artırmanın bir yoludur. Bu hormonlardan biri adrenalindir. Ayrıca epinefrin veya dövüş ya da kaç hormonu olarak da biliyor olabilirsiniz. Hızlı bir şekilde, adrenalin şunları sağlar:

  • Kalp atışınızı artırın
  • Nefes alma oranınızı artırın
  • Kaslarınızın glikoz kullanmasını kolaylaştırın
  • Kan damarlarını daraltın, böylece kan kaslara yönlendirilir
  • Terlemeyi teşvik etmek
  • İnsülin üretimini engellemek

Bu şu anda yardımcı olsa da, sık görülen adrenalin dalgalanmaları şunlara yol açabilir:

  • Hasarlı kan damarları
  • Yüksek tansiyon veya hipertansiyon
  • Daha yüksek kalp krizi ve felç riski
  • Baş ağrısı
  • Kaygı
  • Uykusuzluk hastalığı
  • Kilo almak

Stres ve kortizol;

Ana stres hormonu olan kortizol, stresli durumlarda önemli bir rol oynar. İşlevleri arasında:

  • Kan dolaşımınızdaki glikoz miktarını artırmak
  • Beynin glikozu daha etkili kullanmasına yardımcı olmak
  • Doku onarımına yardımcı olan maddelerin erişilebilirliğini artırmak
  • Hayatı tehdit eden bir durumda gerekli olmayan kısıtlayıcı işlevler
  • Bağışıklık sistemi tepkisini değiştirmek
  • Üreme sistemini ve büyüme sürecini azaltmak
  • Beynin korku, motivasyon ve ruh halini kontrol eden kısımlarını etkileyen

Bütün bunlar, yüksek stresli bir durumla daha etkili bir şekilde başa çıkmanıza yardımcı olur. Bu normal bir süreçtir ve insanın hayatta kalması için çok önemlidir. Ancak kortizol seviyeleriniz çok uzun süre yüksek kalırsa, sağlığınız üzerinde olumsuz bir etkisi vardır. Aşağıdakilere katkıda bulunabilir:

  • Kilo almak
  • Yüksek tansiyon
  • Uyku problemleri
  • Enerji eksikliği
  • 2 tip diyabet
  • Osteoporoz
  • Zihinsel bulanıklık (beyin sisi) ve hafıza sorunları
  • Zayıflamış bir bağışıklık sistemi, sizi enfeksiyonlara karşı daha savunmasız bırakır
  • Ayrıca ruh haliniz üzerinde olumsuz bir etkisi olabilir

Stres türleri;

Aşağıdakiler dahil çeşitli stres türleri vardır :

  • Akut stres
  • Epizodik akut stres
  • Kronik stres

Akut stres; Akut stres herkesin başına gelir. Vücudun yeni ve zorlu bir duruma anında verdiği tepkidir. Bir araba kazasından dar bir şekilde kaçtığınızda hissedebileceğiniz stres türüdür.

Akut stres, gerçekten zevk aldığınız bir şeyden de çıkabilir. Bir hız trenine bindiğinizde veya dik bir dağ yamacından aşağı kayarken aldığınız biraz korkutucu ama yine de heyecan verici bir duygu.

Bu akut stres olayları normalde size herhangi bir zarar vermez. Senin için bile iyi olabilirler. Stresli durumlar vücudunuza ve beyninize gelecekteki stresli durumlara en iyi yanıtı geliştirmede yardımcı olur.

Tehlike geçtikten sonra vücut sistemleriniz normale dönmelidir. Şiddetli akut stres farklı bir hikaye. Yaşamı tehdit eden bir durumla karşı karşıya kaldığınızda olduğu gibi bu tür stres, travma sonrası stres bozukluğuna (PTSD) veya diğer akıl sağlığı sorunlarına yol açabilir .

Epizodik akut stres; Epizodik akut stres, sık sık akut stres atakları yaşadığınızda ortaya çıkar. Bu, olabileceğinden şüphelendiğiniz şeyler hakkında sık sık endişeli ve endişeli iseniz olabilir. Hayatınızın kaotik olduğunu ve görünüşte bir krizden diğerine geçtiğinizi hissedebilirsiniz.

Kolluk kuvvetleri veya itfaiyeciler gibi belirli meslekler de sık sık yüksek stresli durumlara yol açabilir. Şiddetli akut streste olduğu gibi, epizodik akut stres fiziksel sağlığınızı ve zihinsel sağlığınızı etkileyebilir.

Kronik stres; Uzun bir süre yüksek stres seviyeniz olduğunda, kronik stres yaşarsınız. Bunun gibi uzun vadeli stres, sağlığınız üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olabilir. Aşağıdakilere katkıda bulunabilir:

  • Kaygı
  • Kalp-damar hastalığı
  • Depresyon
  • Yüksek tansiyon
  • Zayıflamış bir bağışıklık sistemi

Kronik stres ayrıca baş ağrısı, mide rahatsızlığı ve uyku güçlüğü gibi sık rahatsızlıklara da yol açabilir. Farklı stres türleri ve bunların nasıl farkına varılacağı konusunda içgörü kazanmak yardımcı olabilir.

Stresin nedenleri;

Akut veya kronik stresin bazı tipik nedenleri şunları içerir:

  • Doğal veya insan yapımı bir felaketin içinden yaşamak
  • Kronik hastalıkla yaşamak
  • Hayatı tehdit eden bir kaza veya hastalıktan sağ çıkmak
  • Bir suçun kurbanı olmak
  • Aşağıdaki gibi ailesel stres faktörlerini yaşamak:
  • Küfürlü bir ilişki
  • Mutsuz bir evlilik
  • Uzun süreli boşanma davası
  • Çocuk velayeti sorunları
  • Bakıcıya bir için böyle bir kronik hastalığı olan sevilen bir demans
  • Yoksulluk içinde yaşamak veya evsiz olmak
  • Tehlikeli bir meslekte çalışmak
  • Az iş-yaşam dengesi, uzun saatler çalışmak veya nefret ettiğiniz bir işe sahip olmak
  • Askeri konuşlanma

Bir insanın strese girmesine neden olabilecek şeylerin sonu yoktur çünkü onlar da insanlar kadar çeşitlidir. Sebep ne olursa olsun, yönetilmeden bırakılırsa vücut üzerindeki etki ciddi olabilir. Stresin diğer kişisel, duygusal ve travmatik nedenlerini keşfedin.

Stres belirtileri;

Her birimizin bizi strese sokan farklı şeyleri olduğu gibi, semptomlarımız da farklı olabilir. Bunların hepsine sahip olma ihtimaliniz düşük olsa da, stres altındaysanız yaşayabileceğiniz bazı şeyler şunlardır:

  • Kronik ağrı
  • Uykusuzluk ve diğer uyku sorunları
  • Düşük cinsel dürtü
  • Sindirim problemleri
  • Çok fazla veya çok az yemek yemek
  • Konsantre olma ve karar verme zorluğu
  • Yorgunluk

Bunalmış, sinirli veya korkulu hissedebilirsiniz. Farkında olsanız da olmasanız da, eskisinden daha fazla içiyor veya sigara içiyor olabilirsiniz. Çok fazla stresin belirtilerini ve semptomlarını daha iyi anlayın.

Stres baş ağrısı;

Stres baş ağrısı, tansiyon baş ağrısı, baş, yüz ve boyun gergin kasların kaynaklanmaktadır. Stres kaynaklı baş ağrısının bazı belirtileri şunlardır:

  • Hafif ila orta derecede donuk baş ağrısı
  • Alnınızın etrafında bir baskı bandı
  • Kafa derisinin ve alnın hassasiyeti

Pek çok şey gerilim tipi baş ağrısını tetikleyebilir. Ancak bu sıkı kaslar duygusal stres veya kaygıdan kaynaklanıyor olabilir. Stres kaynaklı baş ağrıları için tetikleyiciler ve çareler hakkında daha fazla bilgi edinin.

Stres ülseri;

Mide ülseri, peptik ülser…

  • Helicobacter pylori ile enfeksiyon
  • Nonsteroid antiinflamatuar ilaçların uzun süreli kullanımı
  • Nadir kanserler ve tümörler

Fiziksel stresin bağışıklık sistemi ile nasıl etkileşime girdiğine dair araştırmalar devam etmektedir. Fiziksel stres şunlardan kaynaklanabilir;

  • Beyin veya merkezi sinir sisteminde travma veya yaralanma
  • Uzun süreli ciddi hastalık veya yaralanma
  • Cerrahi prosedür
  • Buna karşılık, mide ülserinin mide ekşimesi ve ağrısı duygusal strese neden olabilir

Stres ve yeme;

Bazı insanlar aç olmasalar bile yemek yiyerek strese tepki verirler. Kendinizi düşünmeden yemek yerken, gecenin ortasında yemek yerken veya genellikle eskisinden çok daha fazla yemek yerken bulursanız, stresli yemek yiyor olabilirsiniz.

Yemek yediğinizde, ihtiyacınız olandan çok daha fazla kalori alırsınız ve muhtemelen en sağlıklı yiyecekleri seçmiyorsunuzdur. Bu, hızlı kilo alımına ve bir dizi sağlık sorununa yol açabilir. Ve stresinizi gidermek için hiçbir şey yapmaz. Stresi azaltmak için yemek yiyorsanız, başka başa çıkma mekanizmaları bulmanın zamanı geldi.

İş yerinde stres;

İş, birçok nedenden dolayı büyük bir stres kaynağı olabilir. Bu tür stres ara sıra veya kronik olabilir. İş yerinde stres şu şekillerde olabilir:

  • Ne olacağı konusunda güç veya kontrol eksikliğini hissetmek
  • Sevmediğiniz bir işte sıkışmış hissetmek ve alternatif görmemek
  • Yapman gerektiğini düşünmediğin şeyleri yapmak
  • Bir iş arkadaşıyla çatışma yaşamak
  • Senden çok şey istemek veya fazla çalışmak

Nefret ettiğiniz bir işteyseniz veya her zaman başkalarının taleplerine herhangi bir kontrol olmaksızın yanıt veriyorsanız, stres kaçınılmaz görünüyor. Bazen işi bırakmak veya daha fazla iş-yaşam dengesi için mücadele etmek yapılacak en doğru şeydir. İşte bu şekilde tükenmişliğe doğru gittiğinizi bilirsiniz.

Elbette bazı işler diğerlerinden daha tehlikelidir. Acil durum ilk müdahale ekipleri gibi bazıları, hayatınızı tehlikeye atmanızı ister. Sonra, tıp alanındaki meslekler, örneğin bir doktor veya hemşire gibi – başka birinin hayatını elinizde tuttuğunuz meslekler vardır. Dengeyi bulmak ve stresi yönetmek zihinsel sağlığınızı korumak için önemlidir.

Stres ve kaygı;

Stres ve kaygı genellikle el ele gider. Stres, beyninize ve vücudunuza yüklenen taleplerden kaynaklanır. Anksiyete, yüksek düzeyde endişe, huzursuzluk veya korku hissettiğiniz zamandır. Anksiyete kesinlikle epizodik veya kronik stresin bir dalı olabilir.

Hem stres hem de anksiyeteye sahip olmak, sağlığınız üzerinde ciddi bir olumsuz etkiye sahip olabilir ve bu da gelişme olasılığınızı artırır:

  • Yüksek tansiyon
  • Kalp hastalığı
  • Diyabet
  • Panik atak
  • Depresyon

Stres ve anksiyete tedavi edilebilir. Aslında, her ikisine de yardımcı olabilecek birçok strateji ve kaynak var. Genel sağlığınızı kontrol edebilecek ve sizi danışmanlık için yönlendirebilecek birincil doktorunuzu görerek başlayın. Kendinize veya başkalarına zarar vermeyi düşündüyseniz, hemen yardım alın.

Stres Yönetimi;

Hedefi stres yönetimi tamamen ondan kurtulmak için değildir. Bu sadece imkansız değil, aynı zamanda bahsettiğimiz gibi stres bazı durumlarda sağlıklı olabilir.

Stresinizi yönetmek için önce strese neden olan şeyleri veya tetikleyicileri belirlemelisiniz. Bunlardan hangisinin önlenebileceğini bulun. Ardından, önlenemeyen olumsuz stres faktörleriyle başa çıkmanın yollarını bulun.

Zamanla, stres seviyenizi yönetmek, stresle ilişkili hastalık riskinizi azaltmanıza yardımcı olabilir . Ve günlük olarak daha iyi hissetmenize de yardımcı olacaktır. Stresi yönetmeye başlamanın bazı temel yolları şunlardır:

  • Sağlıklı bir diyet sürdürmek
  • Her gece 7-8 saat uyumayı hedefleyin
  • Düzenli egzersiz
  • Kafein ve alkol kullanımınızı en aza indirin
  • Sosyal olarak bağlı kalın, böylece destek alabilir ve verebilirsiniz
  • Dinlenme ve rahatlama veya kişisel bakım için zaman ayırın
  • Derin nefes alma gibi meditasyon tekniklerini öğrenin

Stresinizi yönetemiyorsanız veya buna anksiyete veya depresyon eşlik ediyorsa , hemen doktorunuza görünün. Bu koşullar, yardım aradığınız sürece tedavi ile yönetilebilir. Ayrıca bir terapiste veya başka bir akıl sağlığı uzmanına danışmayı da düşünebilirsiniz. Hemen deneyebileceğiniz stres yönetimi ipuçlarını öğrenin.

Dikkat: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Paylaşın