“Petrolün Varil Fiyatı 150 Doları Aşabilir” Uyarısı

Dünya Bankası Ekonomisti Indermit Gill “Orta Doğu’daki son çatışma, 1970’lerden bu yana emtia fiyatlarında en büyük artışa yol açan olay olan Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin hemen ardından yaşandı” dedi.

Bu savaşın küresel ekonomi üzerindeki yıkıcı etkilerinin hâlâ hissedildiğini belirten Gill, hem petrol hem gaz arzının sekteye uğradığı bir dönemin on yıllardır yaşanmadığını, siyasetçilerin ihtiyatlı olması gerektiğini söyledi.

BBC Türkçe’de yer alan habere göre; Dünya Bankası, Orta Doğu’daki çatışmaların yayılması durumunda petrolün varilinin 150 doları aşabileceği uyarısında bulundu.

Bu durum, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinden yaklaşık 1,5 yıl sonra enerji ve gıda fiyatlarında büyük bir artışa yol açabilir. 90 dolar civarında olan petrolün varil fiyatının düşmesi bekleniyordu.

Fakat Dünya Bankası’nın yeni hazırladığı projeksiyonlardaki kötü senaryoya göre Orta Doğu’daki durum 1970’lerdekine benzer bir petrol krizine yol açabilir.

Arap petrol üreticisi ülkeler Ekim 1973’te, Yom Kippur Savaşı sırasında İsrail’e destek veren ABD ve diğer ülkelere petrol ihracatını kesmiş, bu da fiyatların yükselmesine yol açmıştı.

Dünya Bankası Ekonomisti Indermit Gill “Orta Doğu’daki son çatışma, 1970’lerden bu yana emtia fiyatlarında en büyük artışa yol açan olay olan Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin hemen ardından yaşandı” dedi.

Bu savaşın küresel ekonomi üzerindeki yıkıcı etkilerinin hâlâ hissedildiğini belirten Gill, hem petrol hem gaz arzının sekteye uğradığı bir dönemin on yıllardır yaşanmadığını, siyasetçilerin ihtiyatlı olması gerektiğini söyledi.

Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e düzenlediği saldırının ardından başlayan çatışmalar, bölgedeki boru hatlarının etkilenebileceği endişesi nedeniyle doğalgaz fiyatlarını artırmıştı. Petrol fiyatlarında ise benzer bir yükseliş yaşanmamıştı.

Dünya Bankası’nın, Orta Doğu’da çatışmaların yayılmadığı iyimser senaryosunda ise petrolün varil fiyatının 81 dolara düşeceği belirtiliyor.

Dünya Bankası Ekonomisti Ayhan Köse de “Petrol fiyatlarının uzun süre yüksek seyretmesi kaçınılmaz olarak gıda fiyatlarını artırır” dedi ve ekledi: “Ciddi bir fiyat artışı durumunda pek çok gelişmekte olan ülkede gıda enflasyonu artar – ki bu ülkeler zaten daha yüksek bir gıda enflasyonuyla mücadele ediyor.

“2022 sonunda küresel nüfusun neredeyse yüzde 10’unu oluşturan 700 milyon kişi yetersiz besleniyordu.”

Paylaşın

Şimşek’ten ‘Gabar Petrolü’ Paylaşımı: Cari Açığı Azaltacak

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Gabar’daki petrol üretiminin 2024’te Türkiye’nin ihtiyacının yüzde 10’unu karşılayacağını belirterek, “Böylece cari açık kalıcı olarak azalacak ve rezerv birikimi hızlanacak” dedi.

Haber Merkezi / TPAO’nun (Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı) sosyal medya hesabından, Gabar bölgesinde günlük 25 bin varil petrol üretimine ulaşıldığı belirtilen bir açıklama yapıldı.

Açıklamada ayrıca, “Enerjide bağımsız Türkiye hedefimize doğru, ay yıldızlı bayrağımızın gölgesinde dağ taş, gece gündüz demeden tüm ekibimizle görevdeyiz” ifadelerine yer verildi.

Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, konuya ilişkin sosyal medya hesabı üzerinden açıklamada bulundu. Mehmet Şimşek açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Gabar’daki petrol üretimi 2024’te ülkemiz ihtiyacının yüzde 10’unu karşılayacak. Böylece cari açık kalıcı olarak azalacak ve rezerv birikimi hızlanacak. 2026 itibarıyla toplam petrol üretimi, ihtiyacımızın yüzde 18’ini karşılayacak düzeye ulaşacaktır.”

Paylaşın

Türkiye, Kuzey Irak’tan Mart Ayında Durdurduğu Petrol İthalatına Yeniden Başlıyor

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Irak-Türkiye Petrol Boru Hattı’nın bugün itibarıyla operasyona hazır hale geldiğini” belirterek “Hattı bu hafta içinde faaliyete geçireceğiz. Boru hattı faaliyete geçtikten sonra küresel petrol piyasalarına 500 bin varil petrol tedarik edilebilecek” dedi.

Türkiye, Irak hükümetinin şikayeti üzerine gerçekleşen tahkim süreci sonrası 25 Mart’ta Kuzey Irak’tan Ceyhan limanına yapılan petrol ithalatını durdurmuştu.

Irak’ın Türkiye’yi uluslararası tahkime vermesi sonrasında Irak’ın kuzeyinden durdurulan petrol ithalatı yeniden başlatılıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Irak-Türkiye Petrol Boru Hattı’nın operasyona hazır hale geldiğini ve bu hafta içinde faaliyete geçeceğini bildirdi.

Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) başkentinde düzenlenen Abu Dabi Uluslararası Petrol Fuarı ve Konferansı’nın açılış oturumunda konuşan Bayraktar, “6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremler ile sel ve benzeri felaketler nedeniyle bakıma alınan Irak-Türkiye Petrol Boru Hattı’nın bugün itibarıyla operasyona hazır hale geldiğini” belirterek “Hattı bu hafta içinde faaliyete geçireceğiz. Boru hattı faaliyete geçtikten sonra küresel petrol piyasalarına 500 bin varil petrol tedarik edilebilecek” dedi.

Türkiye’nin Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKYB) ile yaptığı petrol sevkiyatının izinsiz olduğu gerekçesiyle 30 milyar dolarlık tazminat davası açan Bağdat yönetimi, davada mahkemece haklı bulunmuştu. Irak Petrol Bakanlığı’nın Türkiye aleyhine açtığı ve 30 milyar dolardan fazla tazminat istediği dava mart ayında karara bağlanmıştı.

Tahkim mahkemesi, Türkiye’nin 2014-2018 arasını kapsayan 4 yıllık dönem için Irak’a 1.4 milyar dolar tazminat ödemesine karar verdi. Uzun bir süre Türkiye üzerinden tek başına petrol ihraç eden Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi, mart ayı sonunda uluslararası mahkemenin Bağdat yönetimi lehine verdiği karara uymak zorunda kaldı.

Bu kararın ardından Türkiye topraklarından petrol geçişi durduruldu. Mayıs ayında Irak, petrol ihracatına devam etmeden önce Türkiye ile “nihai bir anlaşma” beklediğini ancak mali sorunların çözülmediğini açıklamıştı.

Mart ayına kadar Irak Kürt bölgesel yönetimi yaklaşık on yıl boyunca Türkiye’nin Ceyhan limanı üzerinden günlük 475 bin varil petrol ihraç ederek önemli bir gelir elde etmişti. Türkiye’nin petrol ithalatını durdurması sonrasında Irak hükümeti 13 Mayıs’ta hattın yeniden açılması için Ankara’ya başvuruda bulunmuş, ancak sonuç alamamıştı.

Nisan ayında Irak federal hükümeti ve IKBY, Türkiye üzerinden petrol ihracatına devam edilmesi için anlaşmaya ulaştı. Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Masrur Barzani, sosyal medya hesabından attığı mesajda “uzun zamandır süren anlaşmazlığın sona ermesi açısından mühim bir adım” atıldığını belirtmişti.

Anlaşma kapsamında Irak’ın sahibi olduğu Irak Petrol Pazarlama Şirketi (SOMO) petrolün ihracatından sorumlu olacak, petrol gelirleri de IKBY’nin kontrolü altındaki Irak Merkez Bankası’ndaki bir hesapta toplanacak. Türkiye, anlaşmanın ardından 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremler ile sel ve benzeri felaketler nedeniyle boru hattının bakıma alındığını duyurmuştu.

Irak Petrol Bakanı Hayan Abdulgani, Mayıs ayı sonunda yaptığı açıklamada, Türkiye’nin Irak hükümetine, boru hattının depremden hasar görüp görmediği konusunda teknik incelemelerin devam ettiğini söylediğini belirterek “Biz de boru hattını incelemek üzere bir teknik heyet göndereceğiz. Böylelikle hattın hazır olup olmadığını ya da ek kontrollere ihtiyaç olup olmadığını değerlendireceğiz” demişti. Iraklı yetkililerden de konunun teknik değil siyasi olduğuna yönelik değerlendirmeler gelmişti.

Paylaşın

WSJ Yazdı: Rusya Ve Suudi Arabistan Petrol Kumarında Büyük Kazandı

Rusya ve Suudi Arabistan yönetimlerinin son hamleleriyle petrolden milyarlarca dolar gelir kazandığı belirten WSJ, Riyad ve Moskova yönetimlerinin üretim kısıtlama kararını “Hem siyasi hem de finansal açıdan riskli bir stratejiydi fakat iyi sonuçlanmış görünüyor” diye değerlendirdi.

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü’ne (OPEC) Suudi Arabistan, bazı OPEC dışı üretici ülkelerden oluşan OPEC+ grubuna da Rusya önderlik ediyor.

OPEC ve OPEC+ geçen yıl ekimde petrol üretiminde günlük 2 milyon varil kesintiye gidileceğini duyurmuştu. Daha sonra Riyad yönetimi, mayıs ve haziranda açıkladığı kararlarda toplamda günlük 2 milyon varil daha kesintiye gidildiğini duyurdu. 5 Eylül’de de Rusya ve Suudi Arabistan, kesintilerin yıl sonuna kadar süreceğini bildirdi.

ABD’nin önde gelen gazetelerinden Wall Street Journal (WSJ), Rusya ve Suudi Arabistan’ın petrol üretimini kısıtlayarak kârlarını artırmasını haberleştirdi.

Independent Türkçe’nin aktardığına göre; “Suudi Arabistan ve Rusya, petrol kesintisi kumarında büyük kazandı” başlıklı haberde, Tahran ve Kremlin yönetimlerinin son hamleleriyle milyarlarca dolar gelir kazandığı belirtildi.

Birleşik Krallık merkezli enerji veri firması Energy Aspects’in paylaştığı bilgilere göre, Suudi Arabistan’ın bu çeyrekteki petrol gelirlerinin, nisan-haziran dönemine kıyasla günlük yaklaşık 30 milyon dolar, yani yüzde 5,7 oranında artması öngörülüyor. Bu da üç aylık dönemin tamamı için yaklaşık 2,6 milyar dolarlık artışa denk geliyor.

Verilere göre aynı dönemde Rusya’nın petrol gelirlerinin de yaklaşık 2,8 milyar dolar artacağı tahmin ediliyor.

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü’ne (OPEC) Suudi Arabistan, bazı OPEC dışı üretici ülkelerden oluşan OPEC+ grubuna da Rusya önderlik ediyor.

WSJ, Riyad ve Moskova yönetimlerinin üretim kısıtlama kararını “Hem siyasi hem de finansal açıdan riskli bir stratejiydi fakat iyi sonuçlanmış görünüyor” diye değerlendirdi.

OPEC ve OPEC+ geçen yıl ekimde petrol üretiminde günlük 2 milyon varil kesintiye gidileceğini duyurmuştu. Daha sonra Riyad yönetimi, mayıs ve haziranda açıkladığı kararlarda toplamda günlük 2 milyon varil daha kesintiye gidildiğini duyurdu. 5 Eylül’de de Rusya ve Suudi Arabistan, kesintilerin yıl sonuna kadar süreceğini bildirdi.

Haberde, bunun üzerine Brent petrolün varil fiyatının 100 dolara yaklaşabileceğine dikkat çekildi. Bugün itibarıyla Brent petrolün varil fiyatı 94,86 dolar. Ayrıca uzmanlar, bu yılın son çeyreğinde küresel çapta yaklaşık 3,3 milyar varil petrol açığı oluşmasını da öngörüyor.

Energy Aspects’ten petrol piyasaları analisti Livia Gallarati, “Bu artık o kadar da uzak bir ihtimal değil. Fiyatlar giderek yükselecek. Arzdaysa temelde sorun var” dedi.

Norveç merkezli enerji araştırma firması Rystad Energy’nin verilerine göre, geçen yıl günlük varil üretimi maliyeti Rusya için ortalama 12,80 dolar, Suudi Arabistan içinse 9,30 dolardı. Analizde, düşük maliyetlerin petrol ihracatından elde edilen kazancın çoğunun gelire dönüştürülmesini sağladığı belirtildi.

Haberde, Rusya’nın geçen hafta akaryakıt ihracatını kısıtladığı da hatırlatıldı. Kremlin yönetimi, benzin ve motorin ihracatına geçici kısıtlamayı iç piyasada artan fiyatlar nedeniyle aldığını belirtmişti.

WSJ, Rusya’nın hamlesinin küresel enerji tedarikinde sorunlara yol açabileceğine işaret ederken, Kanada merkezli yatırım bankası RBC Capital Markets’tan Helima Croft, “Rusya, enerjiyi yeniden bir silah olarak kullanıyor” yorumunu yaptı.

Paylaşın

Uluslararası Enerji Dairesi’nden Petrol Fiyatları Artabilir Uyarısı

Uluslararası Enerji Dairesi (IEA), küresel petrol talebinin haziran ayında rekor seviyelere ulaştığını, ağustos ayında ise küresel petrol talebinde yeni bir zirvenin görülebileceğini açıkladı.

IEA, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü ve müttefiklerinden oluşan OPEC+ ülkelerinin petrol arzındaki keskin düşüşün “fiyatları daha da yükseltme” riski taşıdığını vurguladı.

OPEC+ ülkelerinin petrol üretim kesintileri ve artan küresel talebin yönlendirdiği daha sıkı arz, petrol fiyatlarındaki yükselişi destekledi ve Brent ham petrol Ocak ayından bu yana en yüksek seviyesine çıkarak 88 doları aştı.

IEA, OPEC+ ülkelerinin hedeflerini koruması durumunda petrol stoklarında üçüncü çeyrekte günde 2,2 milyon varil, dördüncü çeyrekte ise günde 1,2 milyon varil azalma olabileceğini belirtti. Bunun da fiyatları daha da arttırma riskini beraberinde getirdiğini söyledi.

Merkezi Paris’te bulunan IEA, aylık petrol piyasası raporunda, “OPEC+ arz kesintilerinin artması iyiye giden makroekonomik hissiyat ve tüm zamanların en yüksek dünya petrol talebiyle çatıştı” açıklamasını yaptı.

OPEC+ ülkeleri piyasayı desteklemek için 2022’nin sonlarında arzlara sınır getirmeye başlamış, Haziran ayında bu arz kısıntılarını 2024’e kadar uzatacağını açıklamıştı.

IEA, Temmuz ayında küresel petrol arzının, Suudi Arabistan petrol üretimindeki keskin düşüşten de etkilenerek günde 910 bin varil azaldığını belirtti. Ancak Rus petrol ihracatının Temmuz ayında yaklaşık 7,3 milyon varilde sabit kaldığını söyledi.

IEA, makroekonomik koşullardaki durgunluk,etkisini kaybeden salgın sonrası toparlanma ve elektrikli araç kullanımındaki artış nedeniyle, gelecek yıl talep artışının keskin bir şekilde günde 1 milyon varile düşeceği tahmininde bulunuyor.

IEA, pandemi sonrası toparlanmanın büyük ölçüde tamamlandığına ve ters rüzgarların Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı’nın (OECD) ekonomik görünümünü zorladığına dikkat çekti.

Geçen aya göre günde 150 bin varil azalan IEA’nın talep büyüme tahmini, petrol talebinin 2024’te günde 2,25 milyon varil artacağı tahminini yapan OPEC’inkiyle çelişiyor.

Artan faiz oranları ve daha sıkı banka kredilerinin küresel ekonomik görünümü zorladığını belirten IEA, bu durumun üretim ve ticaretteki durgunlukla mücadele eden işletmeleri zorladığını kaydetti.

2023 yılı için ise IEA ve OPEC birbirine daha yakın tahminlerde bulundu.

IEA, yazın hava yolculuğunun, enerji üretiminde petrol kullanımının ve Çin petrokimya faaliyetlerinin artmasıyla desteklenen talebin 2023’te günde 2,2 milyon varil artmasını bekliyor. OPEC de günde 2,44 milyon varil artış öngörüyor.

IEA bu yıl talebin ortalama 102,2 milyon varil olmasını beklediğini belirtti. Dünyanın en büyük petrol ithalatçısı Çin, ekonomik kaygılara rağmen talepteki artışın yüzde 70’inden fazlasını oluşturuyor.

(Kaynak: Reuters)

Paylaşın

Dikkat Çeken İddia: Ukrayna Tankları Rusya Petrolüyle Çalışıyor

Macaristan ve Türkiye’de rafine edilen Rusya petrolünün Ukrayna’ya gönderildiği öne sürüldü. ABD ve Birleşik Krallık, İtalya, Fransa, Japonya, Almanya, ABD ve Kanada’dan oluşan G7, Rusya petrolü için kısıtlama getirmişti.

Moskova, kısıtlamalara petrol satışlarında ABD dolarının kullanılmasını durdurarak yanıt verdi. OPEC+ ülkeleri ise, Washington’un üretimi artırarak telafi etme isteklerini görmezden geldi.

Almanya merkezli ekonomi gazetesi Handelsblatt, Ukrayna’nın kullandığı Batı menşeli tanklar ve dizel jeneratörlerin Rus petrolüyle çalıştırıldığını yazdı. Haberde Macaristan ve Türkiye’de rafine edilen Rus petrolünün Ukrayna gönderildiği öne sürüldü.

Ukrayna gümrük yetkililerine dayandırılan haberde, Macar petrol ve gaz devi MOL’un son 6 ayda Ukrayna’ya satışlarını ikiye katladığı ifade edildi ve MOL’un elindeki rezervlerin çok büyük bir bölümünün Rusya’dan alındığına dikkat çekildi.

Macaristan, Avrupa Birliği üyesi olsa da, boru hatları yoluyla Rusya’dan petrol ithal etmek için Brüksel’den özel bir muafiyet almıştı. Gazete Macaristan’ın yaptırımlar nedeniyle pazardaki payı azalan AB ülkelerine oranla Kiev’e daha düşük fiyatlar teklif edebileceğini yazdı.

Savaş öncesinde Ukrayna, iç ihtiyacının yüzde 30’unu Azerbaycan’dan alınan petrolün işlendiği Poltava bölgesindeki Kremenchug rafinerisinden sağlıyordu. Nisan 2022’de Rus füzelerinin hedefi olan rafineri daha sonra sınırlı kapasitede çalışmaya başlamıştı.

Kiev yönetimi ithal ürünlere bağımlı olsa da NATO ülkelerinin gönderdiği tank ve zırhlı araçlara rağmen şu anda Ukrayna’da bir petrol sıkıntısı bulunmuyor.

Orta Avrupa Enstitüsü’nde analist Michal Paszkowski konuyla ilgili değerlendirmesinde, “Yakıt sevkiyatı Polonya üzerinden demiryoluyla yapılıyor. Petrol Slovakya ve Macaristan’dan boru hattıyla gelirken, dizel Romanya’dan deniz yoluyla taşınıyor” diye konuştu.

(Kaynak: Independent Türkçe)

Paylaşın

“Türkiye, Irak ile Tazminat İçin Pazarlık Yapmak İstiyor” İddiası

Türkiye, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) ile yaptığı petrol sevkiyatı anlaşmasından dolayı geçen ayın sonunda 1,4 milyar dolar tazminat cezasına çarptırılmıştı. Türkiye’nin, boru hattının faaliyete geçmesi için pazarlık yapmak istediği iddia edildi.

Paris merkezli Uluslararası Tahkim Mahkemesi’nin verdiği tazminat kararı sonrası 25 Mart’ta Irak’tan Ceyhan Limanı’na petrol akışı durdurulmuştu.

IKBY’nin Yabancı Medya İlişkileri Sorumlusu Lawk Ghafuri, “Federal hükümet, Türkiye’nin petrol ihracatını yeniden başlatmasını sağlamak için gerekli adımları atmalı” demişti.

IKBY Başbakan Danışmanı Bevar Hınsi de Irak bütçe yasa tasarısına göre IKBY hükümetinin günlük 400 bin varil petrol göndermesi gerektiğini belirterek, “O nedenle eğer IKBY’den çıkan petrol sevk edilmezse Irak bütçe tasarısı da sorunlu hale gelir.” ifadelerini kullanmıştı.

Türkiye’yi tazminata mahkum eden kararı sonrası Irak’tan petrol akışı durduruldu. IKBY ile Bağdat yönetimi arasında yapılan görüşmelerin ardından taraflar anlaştı.

Ancak tazminata mahkum olan Türkiye, Bağdat yönetiminden gelen talebe karşın boru hattının faaliyete geçmesine izin vermedi.

ABDmerkezli medya kuruluşu Bloomberg’e konuşan iki kaynak, tazminat kararı sonrası Türkiye’nin Irak’la pazarlık yapmak istediğini söyledi.

İsminin açıklanmasını istemeyen kaynaklardan biri, Türkiye’nin ödeme mekanizması veya 1.4 milyar dolar miktarındaki tazminatın düşürülmesine mi çalışacağı konularında yorum yapmayı reddetti.

Reuters’a konuşan kaynaklar da Türkiye’nin günde 400 bin varil petrol ihraç eden boru hattının yeniden açılmadan önce “bu davanın çözülmesini istediğini” kaydetti.

Bağdat yönetimi ve Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) arasında, bu hafta Türkiye’ye petrol ihracatının yeniden başlatılmasına yönelik anlaşma imzalandı. Ancak herhangi bir müzakere sürecinin hattın açılmasını geciktirebileceği belirtiyor.

Paylaşın

Petrol Fiyatları Yaklaşık Yüzde 6 Arttı

Petrol fiyatları Asya pazarında pazartesi sabahı yaklaşık yüzde 6 arttı. Batı Teksas petrolü yüzde 5,74 artışla varil başına 80,01 dolar, Brent petrol yüzde 5,67 artışla 84,42 dolardan işlem gördü.

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) + ÜYESİ Suudi Arabistan, Irak, Cezayir, Umman, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Kuveyt’in mayıs ayından itibaren petrol üretiminde günde yaklaşık 1 milyon varil kesintiye gitme kararı aldı.

Bunun üzerine petrol fiyatları Asya pazarında pazartesi sabahı yaklaşık yüzde 6 arttı. Batı Teksas petrolü yüzde 5,74 artışla varil başına 80,01 dolar, Brent petrol yüzde 5,67 artışla 84,42 dolardan işlem gördü.

Reuters, Goldman’ın, petrol fiyatlarındaki artışın yüzde 7’ye çıkabileceği yolundaki tahminini aktardı.

Rusya da daha önce petrol üretiminde günlük 500 bin varil kesinti yapacağını açıklamıştı.

Arap ülkesi 6 petrol üreticisinin günde yaklaşık bir milyon varil kesinti yapacağını duyurmasını, ABD yönetimi “akılcı” olmayan bir karar olarak yorumladı.

ABD Başkanı Joe Biden uzun bir süredir OPEC+ ülkelerinin petrol üretiminlerini artırmaları çağrısında bulunuyor. Rusya’nın Ukrayna’yı geçen yıl işgal ettiğinde, bir dönem petrol fiyatları varil başına 120 dolara çıkmıştı.

Suudi Arabistan Enerji Bakanlığı’ndan bir yetkili “bunun petrol piyasasının istikrarını desteklemeyi amaçlayan bir ihtiyati tedbir olduğu” görüşünü dile getirdi.

BAE merkezli petrol uzmanı İbrahim el-Ghitani ise AFP’ye verdiği demeçte, son kesintilerin ABD’de iflas eden iki banka ve İsviçre’de UBS’nin rakibi Credit Suisse’i devletin de zoruyla acele bir şekilde satın almasının ardından bankacılık sektöründeki gerginliklerin tetiklediği petrol fiyatlarındaki düşüşün ardından geldiğine dikkat çekti.

Arap ülkeleri ne kadar kesinti yapacak?

Cezayir Enerji Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Cezayir’in günlük petrol üretimini “gönüllü” olarak 48 bin varil azaltma kararı aldığı ifade edildi.

Açıklamada, OPEC+ ülkeleriyle koordinasyon halinde mayıs ayından yıl sonuna kadar gönüllü olarak yapılacak bu kesintinin, Kasım 2022’de alınan kesinti kararına bağlı olduğu vurgulandı.

Suudi Arabistan resmi ajansı SPA’nın, Enerji Bakanlığı kaynaklarına dayandırdığı haberinde de OPEC+ ülkeleriyle koordinasyon halinde günlük petrol üretimini mayıs ayından yıl sonuna kadar 500 bin varil azaltma kararı alındığı aktarıldı.

Umman Enerji Bakanlığı da Twitter hesabından, mayıs ayından başlayıp yıl sonuna kadar petrol üretiminin günlük 40 bin varil azaltılacağını duyurdu.

Irak 211 bin varil, BAE 144 bin varil, Kuveyt ise 128 bin varil kesintiye gideceğini açıkladı.

OPEC+ ülkeleri, 5 Ekim 2022’deki toplantıda, günlük petrol üretimini Kasım 2022’den itibaren günlük 2 milyon varil azaltma kararı almıştı.

(Kaynak: Euronews Türkçe)

Paylaşın

Küresel Enerji Krizi Ne Anlama Geliyor?

Uluslararası Enerji Ajansı’na (IEA) göre resmen küresel enerji krizinin içinde olduğumuzu gösteriyor. Kuruma göre milyonlarca insan elektrik kesintileri yaşayabilir ve evlerini ısıtmakta zorlanabilir.

Doğalgaz fiyatı 2020 yazından beri neredeyse beş katına çıkarken, IEA Başkanı Fatih Birol, sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) piyasalarında arzın talebi karşılayamayacağı endişesi ve petrol üreticilerinin üretimi kısmasının, ilk gerçek enerji krizine neden olduğunu söyledi.

(IEA) bunun nedeninin Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesi olduğunu vurguluyor.

Koronavirüsün ardından yükselmeye başlayan doğalgaz fiyatı, Rusya’nın Avrupa ülkelerine savaş karşıtı açıklamaları yüzünden doğalgaz akışının yüzde 80’inini kesmesiyle fırladı.

Doğalgaz arzında yaşanan sıkıntı kimi santrallerin kömüre dönmesine yol açtı, bu da kömür fiyatlarının üç katına çıkmasına yol açtı.

İngiltere ve ABD’nin Rusya’dan petrol alınmasını yasaklamasıyla petrol fiyatı da yükseldi. Brent petrolün varil fiyatı, 125 dolardaki zirvesinden 90-95 dolar seviyesine düştü.

IEA’ye göre şimdiki durum 1970’lerdeki enerji krizinden daha kötü çünkü o zaman petrol fiyatlarında şoklar yaşanırken şimdi kriz kömür ve doğalgaza da sıçramış durumda.

75 milyon kişi elektriğini ödemeyebilir?

Yüksek enerji fiyatları elektrik üretiminin maliyetinin artmasına yol açtığı için bu durum direkt müşterilere yansıyor.

IEA’ye göre 75 milyon kişi elektriğini ödeyemez hale gelebilir.

Gelişmiş ülkelerdeki evlerde yemek pişirmek için sıvılaştırılmış petrol gazı olan LPG’yi kullanıyor. Nijerya’da LPG fiyatı geçtiğimiz yıl içinde iki katına çıktı.

Kuruma göre 100 milyon kişi LPG’yi ödeyemez hale gelerek odun kullanmak zorunda kalabilir. Odunu yakınca ortaya çıkan dumanın akciğerlere zarar vermesi, bu durumun tehlikelerine dikkati çekiyor.

OPEC+ üretimi kıstı

Savaşı başlatan Rusya’nın yanı sıra günlük petrol üretimini Kasım ayından itibaren 2 milyon varil azaltma kararı alan OPEC+ ülkelerinin de krizde rolü var.

13 OPEC (Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü) üyesi ve petrol üreticisi diğer 10 ülkeyi kapsayan OPEC+ bu kararı ayın başında aldı.

2020 yılında da Opec+ pandemiyle beraber talebin azalması üzerine arzı kısmıştı. Pandemi bitince artan talebi karşılamak için ise üretim yeteri kadar artırılmadı.

Çözüm olur mu?

ABD’nin doğalgaz üretimini artırmasına rağmen Avrupa’yı zor bir kış bekliyor. ABD’nin ürettiği sıvılaştırılmış doğalgaz varana kadar Avrupa yüksek gaz ücretlerine katlanmak zorunda kalacak.

IEA’ya göre yenilenebilir enerji, bu sıkıntıları birkaç yıl içinde çözebilir. 2030 yılına kadar küresel şirketlerin temiz enerjiye 2 trilyon dolar ayırması bekleniyor.

ABD o zamana kadar güneş ve rüzgar enerjisi üretimini 2,5 katına çıkarmayı hedefliyor. Çin ve Hindistan’ın da temiz enerji üretimini yükseltmeyi planlıyor.

IEA, 2030’a kadar Hindistan’ın elektriğinin üçte ikisini yenilenebilir enerjiden üretmesi bekleniyor.

(Kaynak: BBC Türkçe)

Paylaşın

OPEC+, Petrol Fiyatların Düşmemesi İçin Üretimi Azaltma Kararı Aldı

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü ve Rusya (OPEC+) dünya ekonomisindeki yavaşlama endişesi karşısında fiyatların düşmemesi için petrol üretimini azaltma kararı aldı. Petrol üreticileri söz konusu kararla ekim ayında üretimi günlük 100 bin varil düşürecek. Bu miktar ekim ayı için küresel talebin yüzde 1’ine denk geliyor.

Üyeler ayrıca istikrarsızlığın sürmesi halinde OPEC lideri Suudi Arabistan’ın bir sonraki toplantının yapılacağı 5 Ekim tarihinden önce gerektiğinde olağanüstü toplantı çağrısı yapması üzerinde anlaştı.

Karar esas olarak OPEC’in petrol fiyatlarında önümüzdeki aylarda yaşanabilecek büyük dalgalanmaları gözlemlerken statükoyu korumasına imkan veriyor.

Dünyanın en büyük petrol üreticisi Suudi Arabistan geçen ay yaptığı açıklamada, yaşanabilecek yüksek fiyat dalgalanmalarına karşı üretimi kesme olasılığına işaret etmişti.

Brent ham petrolün varil başına fiyatı Batı’daki ekonomik yavaşlama ve resesyon korkularıyla 120 dolardan 95 dolara gerilemişti. OPEC+’nın kararı pazartesi günü fiyatları yüzde 4 civarında yükselterek Brent ham petrol fiyatını 96,40 dolara çıkardı.

İran mesajı

Rusya Başbakan Yardımcısı Alexander Novak OPEC+’nın üretim azaltmasının zayıf küresel ekonomik büyüme beklentilerinin bir yansıması olduğunu kaydetti.

Ancak, 2015 nükleer anlaşmasının yeniden canlanması halinde İran ham petrolünün yeniden piyasalara dönerek arzı arttırma olasılığı da petrol fiyatlarını aşağı çekiyor. Petrol aracı şirketi PVM uzmanı Tamas Varga petrol üretimini azaltma kararında siyasi bir açı bulunduğu ve Suudi Arabistan’ın Amerika Birleşik Devletleri’ne İran nükleer anlaşmasının canlandırılması konusunda mesaj vermeye çalıştığını düşünüyor.

İran nükleer anlaşmasının yeniden canlandırılması ve karşılığında yaptırımların hafifletilmesi halinde İran’ın arza günde 1 milyon varil eklemesi bekleniyor, bu da küresel tüketimin yüzde 1’ine denk geliyor.

Beyaz Saray’dan pazartesi günü yapılan açıklamada ABD Başkanı Joe Biden’ın enerji arzını ve düşük fiyatları desteklemek için gerekli bütün tedbirleri almayı taahhüt ettiği ifade edildi.

Uzmanlar ne diyor?

Enerji, danışmanlık ve analiz şirketi Energy Aspects uzmanı Matthew Holland Reuters haber ajansına yaptığı değerlendirmede OPEC+’nın “makro ölçekteki ekonomik zayıflığın yarattığı ve uzun süredir devam eden fiyat istikrarsızlığına, düşük ticaret hacmine, Çin’de Covid-19’a karşı yinelenen kapatmalara, olası İran-ABD nükleer anlaşmasına dair belirsizliklere ve Rus petrol fiyatlarına tavan uygulaması getirilmesine karşı” temkinli hareket ettiğini belirtti.

Yatırım bankası ve finansal hizmetler şirketi UBS’ten Giovanni Staunovo “Üretim kesintisi petrol fiyatlarının varil başına 90 doların üzerinde kalması amacına işaret ediyor” dedi.

Siyasi risk danışma danışmanlığı veren Eurasia Group’tan Raad AlKadiri ise “Bu bir niyet göstergesi… Üretim kesintisi kararı ‘bizi hafife almayın’ mesajını esaslı bir şey yapmadan güçlendiriyor” yorumunu yaptı.

Finansal hizmetler şirketi Oanda’dan Craig Erlam ise dünyanın hayat pahalılığı krizi ile karşı karşıya olduğu bugünlerde üretim artışının yeni dostluklar yaratmayacağı görüşünde.

Fiziksel piyasadan gelen işaretler arzın sıkı olduğunu ve Batı, Rus ihracatını yeni yaptırımlarla tehdit ederken, birçok OPEC ülkesinin hedeflenenden daha az ürettiğini gösteriyor

Ukrayna’daki savaş nedeniyle Rusya’dan enerji arzına tavan fiyat uygulaması getirilmesi fikrini destekleyen ülkelere petrol sevkiyatını durduracağını belirtmişti. Rusya, Avrupa’ya yönelik doğal gaz akışını da azaltmayı sürdürüyor.

(Kaynak: Euronews Türkçe)

Paylaşın