Bir Konser Engeli De İlkay Akkaya’ya

Nilüfer Kaymakamlığı, özgün müziğin güçlü seslerinden İlkay Akkaya’nın 31 Ekim’de Bursa Akademik Odalar Birliği sahnesinde vermeyi planladığı konserine ‘kamu düzeni ve güvenliği’ gerekçesiyle izin vermediği duyuruldu.

Sanatçının konseri için bilet alanlara bugün konserin iptal olduğuna dair mesajlar geldi.

Organizasyon şirketi Ned Yapım, sosyal medya hesabından konserin iptalini şu şekilde duyurdu: “31 Ekim 2022 tarihinde ve BAOB’da gerçekleştirmeyi planladığımız İlkay Akkaya konserimize Nilüfer Kaymakamlığı tarafından izin verilmemiştir. Bilet iadelerimiz bugün itibari ile satın alınan platformlar tarafından yapılmaya başlanacaktır. Üzgünüz.”

İlkay Akkaya da sosyal medya hesabından bir paylaşım yaparak, Nilüfer Kaymakamlığı’nın konseri ‘kamu düzeni ve güvenliği’ni gerekçe göstererek yasakladığını belirtti.

İlkay Akkaya kimdir?

İlkay Akkaya, Manavgatlı memur bir baba ve Muğlalı bir annenin dört çocuğundan birisi olarak, 26 Mayıs 1964’te dünyaya geldi. Marmara Üniversitesi Basın Yayın Yüksekokulu’nu bitirdi. Profesyonel müzik çalışmalarına Grup Yorum’a katılarak başladı.

Bir süre İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarına devam etti. Ayrıca özel şan dersleri aldı. Grup Yorum’la birlikte Berivan-Haziranda Ölmek Zor ve Türkülerle albümlerinde çalıştı. 1989’da Tuncay Akdoğan’la birlikte Grup Yorum’dan ayrıldı.

10 Ocak 1990’da Tuncay Akdoğan ve İsmail İlknur’la birlikte Grup Kızılırmak’ı kurdu. Grup Kızılırmak’la birlikte şu ana kadar on üç albüm çıkardı. Türkiye içi ve dışında konserlere çıktı. Çeşitli gazete ve dergilerde haftalık yazıları yayınlandı.

Grup Kızılırmak’la çalışmalarını sürdürürken bir yandan da solo çalışmalar yaptı. 1990-1992 yılları arasında Ankara Birlik Tiyatrosu tarafından sahnelenen Pir Sultan Abdal oyununun müziklerini yapan Grup Kızılırmak’ın bu oyuna diğer katkısı, Tuncay Akdoğan’ın (anlatıcı-ozan) ve İlkay Akkaya’nın (Pir Sultan Abdal’ın eşi Ballıhan) oyuncu olarak da sahnede yer almasıydı.

Grup Kızılırmak’la birlikte başka birçok oyun müziği yapan Akkaya, 2003’te Zafer Diper’in sahnelediği Talan adlı oyunda da rol aldı. Mayıs 2005’te Nâzım Hikmet’in Şeyh Bedreddin Destanı adlı şiiri oyunlaştırılmış şekilde sahnelendi. Bu oyunun müziklerini de Grup Kızılırmak yaptı. Oyun Küba’da da sahnelendi; ayrıca İlkay Akkaya ve Kızılırmak Küba Kültür Bakanlığı davetlisi olarak Havana şehrinde konser verdi.

Aralık 2005’te piyasaya sürülen solo albümü olan Yalnız ile bir müddet albüm çalışmalarına ara verdi. Bu süreçte Grup Kızılırmak içindeki anlaşmazlıklar sebebiyle İsmail İlknur’un ayrılmasıyla grup dağılmıştır. 2010 yılında Gelmedin Diye albümüyle dönüş yaptı. 2013 yılında Umut albümü çıktı. 2015 yılında Hayat albümünü piyasaya sürdü.

Siyasi yelpazede sol seçenekte duran Akkaya, 2008 yılında Yeşiller Partisi’nin kurucular kurulunda ve parti meclisinde yer aldı.

Eserleri:

  • Kül
  • Unutma
  • Hücre
  • Yine
  • Yalnız
  • Umut
  • Kurtuluş Yok Tek Başına
  • Ey Vicdan
  • Bir Gökyüzü Çiz
  • Hayat
  • Gelmedin Diye
  • Sizlerle 25 Yıl
  • Gelme
  • Köleler Ve Kilitler
Paylaşın

Bursa: Mihraplı Köprü

Mihraplı Köprü; Bursa’nın Nilüfer İlçesi, Odunluk Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Nilüfer Çayı’nın kollarından biri üzerinde bulunan köprüyü Çelebi Sultan Mehmet’in kızı Selçuk Hatun 1465-1466’da yaptırmıştır.

Eski Bursa-Karacabey Yolu üzerinde yer alan köprü, Nilüfer Çayı’nın tanzim edilip akış yönünün değiştirilmesi ile terk edilerek, önemini yitirmiş ve zamanla bir kısmı yıkılmıştır.

Köprünün iki kitabesi bulunmaktadır. Bugün bu kitabeler Bursa Türk ve İslam Eserleri Müzesi’ndedir. 1762, 1776, 1847’de onarıldığı sicillerde kayıtlıdır.

Paylaşın

Bursa: Gölyazı İç Kale ve Kent Surları

Gölyazı İç Kale ve Kent Surları; Bursa’nın Nilüfer İlçesi, Gölyazı Köyü sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Modern yerleşim halen, yaklaşık 800 metre uzunluğundaki antik surların içinde yer almaktadır. Sur duvarlarının hem savunma için hem de göl taşkınlarına karşı kullanılması mümkündür. Üzerinde geleneksel konut mimarisi örnekleri görülebilen surlarda, yer yer kapılar ve kuleler bulunur.

Bunlardan en önemlisi kuzeydeki Simitçikale’dir. Ayrıca meydanda da bir kule bulunmaktadır. Yerleşimin bulunduğu yarımadayı çevreleyen dışkale ve adayı çevreleyen içkale kalıntılarında, yüzyıllar içinde devşirme malzeme ile değişiklikler yapıldığı görülmektedir. Yer yer Roma, Bizans ve Osmanlı tarzı iç içe geçmiştir.

Paylaşın

Bursa: Basın Müzesi

Basın Müzesi; Bursa’nın Nilüfer İlçesi, Ataevler Mahallesi, Emek Caddesi, Basın Kültür Sarayı’nda yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Bursa basınının tarihsel süreç içindeki gelişiminin anlatıldığı Basın müzesi, 2007 yılının Mayıs ayında ziyarete açılmıştır.

Müze’de yazılı basının köklü geçmişi ve günümüze gelinceye dek geçirdiği aşamaların tarihsel süreç içindeki değişimi gözler önüne serilmektedir.

Bursa basın tarihinin izleri Basın Müzesi’nin pano ve galerinde sergilenirken, matbaa, gazete, radyo ve televizyon gibi medya organlarının kullandığı araçlar canlandırmalarla tanıtılmaktadır.

Bursa’nın ilk gazetesi Hüdavendigar’ın basıldığı matbaadan günümüze değin değişimin izlendiği Basın Müzesi basın tarihinin izlerini günümüze kadar taşımaktadır.

Paylaşın

Bursa: Arkeopark ve Aktopraklık Açıkhava Müzesi

Arkeopark ve Aktopraklık Açıkhava Müzesi; Bursa’nın Nilüfer İlçesi Akçalar Sanayi Bölgesi, Abdallar Caddesi üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Avrupa’nın en büyük tarih öncesi parkı. Günümüzden 8500 yıl öncesine kadarki döneme ait canlandırılmaların yer almaktadır. Bölgede yapılan kazılarda bulunan buluntuların da sergilendiği Arkeopark, Bursa Büyükşehir Belediyesi ve İstanbul Üniversitesi işbirliğiyle hayata geçirilmiştir. Bursa’nın 8 bin 500 yıllık geçmişini geleceğe taşıyacak olan parkın, örnek bir tarihi ve turistik mekândır.

Paylaşın

Bursa: Atatürk Kent Ormanı

Atatürk Kent Ormanı; Bursa’nın Nilüfer İlçesi, Odunluk Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Bursa’nın en büyük kent parklarından birisi olan Atatürk Kent Ormanı, Odunluk Mahallesi arkasında bulunan 150 hektarlık alanda tam bir doğa cenneti olan yeşil alanda bulunmaktadır.

Ziyaretçilerin basit yiyecek içecek ihtiyaçlarını karşılamak üzere büfeler, et satış üniteleri, piknikçiler için 5 noktada bulaşık yıkama yerleri, 6.5 kilometre yürüyüş yolu ve bisiklet yolu, 6 seyir terası, 7’si barbekülü olmak üzere toplam 10 tane yağmur barınağı, 10 kamelya, 2 adet çocuk oyun alanı, tenis masaları ve 2 adet voleybol oyun alanı mevcuttur. Bursalılardan büyük ilgi görmekte olup yaz boyunca her hafta sonu piknikçilerle dolmaktadır.

Paylaşın

Bursa: Gölyazı Köyü

Gölyazı Köyü; Bursa’nın Nilüfer İlçesine bağlı bir köydür. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Bursa-İzmir karayolunun 35. kilometresinde bulunan yol ayrımından 7 kilometre mesafelik bir yol alınarak ulaşım sağlanabilir. Gölyazı Köyü, Uluabat Gölü kıyısında doğa ile tarihin bir arada bulunduğu eşsiz bir güzellik sunar.

İlkbaharda yükselen sular nedeni ile gölün içinde kalan ağaçlar, yine bu sularda süzülen ördekler ve Arnavut kaldırımlı dar sokaklar; Antik Çağ’da Apalyont olarak bilinen bu koyun güzelliklerden yalnızca birkaçıdır. Tümüyle sit alanı olan bölge, özellikle Apollan Tapınağı ve Kilisesi ile de bilinir.

Gölyazı Köyü, sabahleyin gölde kayıklarla balık avlayan, evlerin önünde ağ diken kadınları, göl kıyısında kurulan mezat yerinde balıkları satan erkekleri ile dikkat çeker.

Paylaşın

Bursa: Misi Köyü

Misi Köyü; Bursa’nın Nilüfer İlçesi, Gümüştepe Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Misi Köyü, 2000 yıllık tarihi geçmişe sahiptir. Günümüzde Gümüştepe Mahallesi adıyla Nilüfer İlçesi’ne bağlanan Misi Köyü’nün çok eski bir yerleşim yeri olduğu bilinmektedir. Misi Köyü’nün ilk adının Mysia olduğu sanılmaktadır. Milattan sonra 183 yılında Alex adlı bir keşiş, seksen beş kişilik bir maiyetiyle Hıristiyanların öncüleri olarak İnkaya ve Misi köylerine yerleştikleri, “konsül” ün toplanarak İncil tartışması yapıldığı tarihi kayıtlarda mevcuttur.

Bugün kalıntılara rastlanılan manastır civarında İncil’in bir nüshasının gömülü olduğuna inanılır. Bu kalıntılar dolayısıyla bölge Hıristiyanlar için de önem taşımaktadır. Bursa’nın merkezine 12 km uzaklıkta olan ve ziyaret edenleri tüm doğallığıyla karşılayan Misi Köyü asma yaprağı, misket üzümü, pekmezi ve şarabıyla çok ünlüdür. Misi’ de şarapçılık eski bir geçmişe sahiptir.

“Misi Şarapları” yalnızca bu yörede yetişen ve özel bir aroması olan misket üzümünden yapılmaktadır. Ayrıca bu üzümlerle yapılan pekmezin de oldukça sağlıklı olduğu söylenmektedir. Gümüştepe Mahallesi’nin şarap dışındaki gelir kaynağını yakın bir geçmişe kadar ipek böcekçiliği oluşturmuştur. Bursa’ya önemli ekonomik gelir sağlayan ipekçilik, yerleşim alanlarının da buna göre şekillenmesini sağlamıştır.

Buna bağlı olarak Misi evlerinin geniş sundurmaları ipek böcekçiliğine göre inşa edilmiştir. Osmanlı mimarisini yansıtan Misi, 1989 yılında kentsel sit alanı ilan edilmiş olup koruma altına alınmıştır. Bugün de yapılan restorasyonlarla yapılar doğallığını korumaktadır. Ayrıca restore edilen yapıların çeşitli sosyal tesislere dönüştürülmesi hedeflenmektedir. Köyde bulunan Kavacık Sultan Yatırı Müslümanlar için önem arz etmektedir.

Misi Köyü’nde yaşamış olan Kavacık Sultan’ın kabrinin, köydeki dağda bir kayanın içinde olduğu rivayet edilmektedir. Bugün bölgede bulunan çeşmeden akan suyun Kavacık Sultan’ın gözyaşları olduğuna inanılır ve ziyaretçiler tarafından dilenen dileklerin gerçek olduğu söylenir. Ziyaretçilerinin ruhunu sınırsız yeşilliğiyle rahatlatan Misi Köyü, piknikçilerin uğrak yeri haline gelmiştir. Ayrıca meyve ağaçları, kavak ağaçları, çınar ağaçları ve mahallenin içinden geçen Nilüfer çayı bulunmaktadır

Paylaşın

Bursa: Mihraplı Park

Mihraplı Park; Bursa’nın Nilüfer İlçesi, Odunluk Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Mihraplı Park ya da diğer adıyla Hüdavendigar Parkı 2004 yılında hizmete açılmıştır. Park 80 bin metrekarelik alana yayılmıştır.

Bursa’nın büyük parklarından biri olan Mihraplı Parkı’nın içinde şehitler abidesi, forum alanı, Osmanlı bahçeleri, çocuk oyun alanları, dönüşümlü ve çok amaçlı yeşil alan ve farklı temaların işlendiği bölümler yer alıyor.

Paylaşın

Doğa Harikası ‘Ayvaini Mağarası’

İki girişi olan Ayvaini Mağarası, Bursa’nın Mustafakemalpaşa İlçesine bağlı Doğanalan Köyü yakınlarında başlayıp, Bursa’nın Nilüfer ilçesine bağlı Ayvaköy civarında sonlanmaktadır.

Yaklaşık 5,5 km uzunluğu olan mağara, girişlerinin sarp olması nedeniyle turizme kapalı olmakla beraber profesyonel dağcı ve mağaracılar tarafından tercih edilebilir.

İçinden geçen Karadonlu deresi mağara boyunca 60’tan fazla irili ufaklı gölet oluşturmuştur. Her adımda mağarayı süsleyen sarkıtlar, dikitler ve travertenler birer doğa harikasıdır.

Güney Marmara Bölgesi’nin en uzun mağarası olan Ayvaini Mağarası’nın turistik gezilere açılması için çalışmalar sürdürülmektedir.

Bursa’nın kısa tarihi

Şehir merkezinde yer alan Hisar bölgesinde elde edilen kesin bulgular MÖ 2500-2700 yıllarını gösterir. Fakat Akçalar Aktopraklık kazılarında bugün Bursa il sınırları içinde kalan eski uygarlık alanlarının 8500 yıl öncesine kadar uzandığı ortaya çıkmıştır.

Bursa bölgesi, MÖ 4. yüzyılda Bitinya Devleti kurulana dek, çeşitli kolonilerin ve ülkelerin egemenliğindeydi. Ünlü tarihçi Herodot’a göre, o tarihte Bursa ve civarında var olan tek kent, MÖ 12. yüzyılda kurulan Cius’tur (Gemlik). Apamea (Mudanya) kentinin ise MÖ 10. yüzyılda kurulduğu sanılmaktadır. Uluabat Gölü’nün üzerinde bir adada bulunan Apollonia’nın da (Gölyazı), MÖ 6. yüzyıldan önce kurulduğu sanılmaktadır.

Krezus/Kroisos (MÖ 561-546) döneminde Lidyalıların egemenliğine giren Bursa bölgesi daha sonra Pers egemenliğine geçer. Bölge, bu savaşlar sırasında çok tahrip olur. Bu sırada Yunan göçmenleri bölgeye gelerek Marmara Denizi kıyılarına yerleşir. Kadıköy’de Kurulu bulunan Chalchedon Cumhuriyeti, Bursa ve civarına saldırarak tahrip eder. Dedalses, Perslere karşı savaşarak Bursa bölgesinde bağımsız bir Bitinya Devleti kurar.

Bursa’nın kent statüsüne yükselip çevresinin surlarla çevrilmesi, Bitinya kralı I. Prusias (MÖ 232-192) döneminde gerçekleşir. Kartaca kralı Hannibal, Roma imparatoru ile yaptığı savaşı kaybedince, askerleriyle birlikte I. Prusias’a sığınır, I. Prusias tarafından büyük itibar görmesi üzerine, onun onuruna Bursa Kalesi’ni inşa eder. Böylece Bursa’nın ilk şehir planı da Kartaca kralı Hannibal tarafından yapılmış olur. Kente Prusa adı verilir.

MÖ 74 yılında Roma’ya bağlanan Bitinya Krallığı, uzun yıllar Roma egemenliğindeydi. Şehir, MS 395 yılında Roma İmparatorluğu’nun ikiye bölünmesiyle Bizans yönetiminde kalır. MS 500’lerde bölgede ipek üretimine başlanır ve şehrin doğal sıcak suları nedeniyle küçük bir kaplıca kentine dönüşmesi bu zamanda gerçekleşir. Pythia’da (Çekirge) yeni hamamların yaptırılması İmparator Justinianus (527-565) zamanına denk gelir.

Müslümanlar ilk kez, Abbasiler (Harun Reşid, 8. yüzyıl) döneminde Bursa’ya kadar gelir. 955 yılında ise Halep’teki Hamedanlılar, İznik’i ele geçirip 23 yıl süreyle egemen olurlar. Türkler Bursa bölgesine ilk kez 1080 yılından sonra gelirler ve İznik, 1081-1097 yılları arasında Anadolu Selçuklu Devleti’ne başkentlik yapar. 1097 yılında ise bölge, Haçlı Savaşları’na sahne olur. İznik, Haçlıların eline geçer.

Bu savaşlar sırasında İstanbul’da Latin hükümeti kurulunca, Bizans İmparatorluğu’nun başkenti İznik olur. 1204-1261 yılları arasında Nicaea’ya (İznik) bağlı sönük bir tekfurluk olarak yaşamını sürdürdüğü anlaşılan Prusa, hisardan ibaret bir kent olarak 14. yüzyıla kadar Bizans yönetiminde kalır.

Bursa, Osmanlı Devleti’nin kurucusu ve ilk sultanı olan Osman Bey’in uzun yıllar süren kuşatmasından sonra, kılıçla değil, “vire” olarak anılan biçimde; teslim yoluyla, 6 Nisan 1326′da oğlu Orhan Bey tarafından alınarak Osmanlıların başkenti olur. Osman Gazi de vasiyeti gereği Tophane’deki Gümüşlü Kubbe’ye (Saint Elia Manastırı) gömülür.

Bursa Osmanlı hâkimiyeti ile birlikte bilhassa ilk 200 yıllık dönemde diğer kentlere göre büyük gelişmeler gösterir, şehir hisarın dışında, batı ve doğuya doğru genişler ve birçok mimari yapı ile süslenir ve 1365’te Edirne’nin fethedilip başkent yapılmasına kadar imparatorluğa başkent olur. Edirne ve daha sonra İstanbul’un başkent olmasından sonra, Bursa hep Anadolu’nun başkenti olarak itibar ve değer görmüştür.

Bursa yöresi 1900’lerin başında Hüdavendigar Vilayetinin sınırları içindeydi. Kentin belediyesi 1877’de kuruldu. Osmanlı Devleti’nin yıkılmaya başladığı dönemde, Birinci Dünya Savaşı sonrasında Türkiye İtilaf Devletleri tarafından işgal edilir. Bursa, 8 Temmuz 1920 tarihinde Yunanlılar tarafından işgal edildiğinde, şehri korumakla görevli askerler, silah ve cephane yetersizliğinden fazla direnemez.

Şehrin işgali, sadece Bursa’da değil, tüm ülkede büyük üzüntü yaratır. Ankara’daki TBMM kürsüsü üzerine, Bursa düşman işgalinden kurtuluncaya kadar kalmak üzere siyah bir örtü örtülür. Şehir, 2 yıl, 2 ay, 2 günlük işgalden sonra 11 Eylül 1922 günü Yunan işgalinden kurtulur.

İşgal sonrası Balkanlardan gelen göçmenlerin büyük bölümünün Türkçe dahi bilmeyen, faklı gelenekler ve kültür taşıması, cumhuriyet Bursa’sı için daha farklı ve ciddi sorunların ortaya çıkmasına neden olur. Fakat Gazi Mustafa Kemal Atatürk’le doğan yepyeni Türkiye Cumhuriyeti’nin diğer bütün illerinde olduğu gibi, Bursa da yaralarını kısa sürede sarar, toplumsal ve kültürel sorunları aşmayı bilir ve kalkınır.

Cumhuriyet yönetimi, yakılmış, yıkılmış bir Bursa’dan kısa sürede modern bir kent yaratmayı başarır. Yeniden ipek fabrikaları kurulur, gerek kent merkezi, gerekse ilçe ve köylerde büyük bir imar atılımı başlar. Cumhuriyet devrimlerine sahip çıkan Bursa, çok kısa süre içinde büyük bir gelişme göstererek ülkenin dördüncü büyük kenti olur.

Paylaşın