AK Partili Çelik’ten Kılıçdaroğlu’nun ‘Metamfetamin’ Açıklamasına Tepki

Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’de bir metamfetamin salgını olduğu ve buna göz yumulduğu iddialarına tepki gösteren AK Partili Çelik, “Polis ve jandarma teşkilatımıza dönük olarak bu onurlu teşkilatlarımızın uyuşturucu ticareti yaptığından ya da göz yumduğundan bahsetmek başlı başına utanç verici bir iftiradır” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Söyleyen kişinin alnına bu ifitira ömrü boyunca yapışacaktır. Biz, uyuşturucu ile ve diğer suçlarla mücadele edildiğinde hedef alınan örgütlerden duyduğumuz sözlerin ana muhalefet liderinde ortaya çıkmasından ibret alıyoruz”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’de bir metamfetamin salgını olduğu ve buna göz yumulduğu iddialarına tepki gösterdi.

Çelik şöyle konuştu:

“Sayın Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’de cari açığın kapatılması için uyuşturucu ticareti yapıldığı gibisinden belki de Türk siyasi hayatının en vahim ve utanç verici açıklamalarından birine imza attığını görüyoruz.

Polis ve jandarma teşkilatımıza dönük olarak bu onurlu teşkilatlarımızın uyuşturucu ticareti yaptığından ya da göz yumduğundan bahsetmek başlı başına utanç verici bir ifitiradır. Söyleyen kişinin alnına bu ifitira ömrü boyunca yapışacaktır.

Biz, uyuşturucu ile ve diğer suçlarla mücadele edildiğinde hedef alınan örgütlerden duyduğumuz sözlerin ana muhalefet liderinde ortaya çıkmasından ibret alıyoruz.

Kılıçdaroğlu’nun polis ve jandarma teşkilatımızdan açık şekilde özür dilemesi gerekir. Bu provokasyon TSK’ya kimyasal silah iddiasının devamıdır.”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabı üzerinden yayımladığı videoda, iktidara “kara para” ve “uyuşturucu” suçlamasında bulundu. CHP Lideri açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Her şey bu iktidarın ekonomiyi bitirmesiyle başladı. O kadar müsrifçe harcadılar ki beytülmale el atacak el uzatacak hale geldiler. Hazineyi boşalttılar. Ekonomiyi çökerttiler. Tüm kaynaklar tükenince de iktidarda kalmak için çok kirli bir oyuna girdiler. Bu oyun neydi sevgili halkım? Her türlü kara paranın ülkeye girmesine göz yumdular. Getir, nereden getirirsen getir, kaynağını sormayacağım dediler. Ve bu kirli parayı yani milyar dolarları, yani uyuşturucu paralarını Türkiye’nin cari açığının finansmanını da kullandılar. Kirli paraya, yani uyuşturucu baronlarının parasına göz yumarsan, onları Türkiye’ye davet edersen, onları her türlü imkanı sağlarsan, doğal olarak sahipleri de o parayla birlikte Türkiye’ye gelir.

Sonuç dünyanın her köşesinden ne kadar uyuşturucu baronu, uyuşturucu çetesi varsa paralarıyla birlikte İstanbul’a geldiler ve yerleştiler. Sonra kafelerde, AVM’lerde birbirleriyle çatışmaya başladılar. İstanbul’u dünya suç örgütlerinin, uluslararası mafyanın, uyuşturucu baronlarının, çatışma alanına döndürdüler. Bu yüzden çocuklarımız özellikle çaresiz ve arayış içindeki çocuklarımız bu tepeden aşağıya yayılan pisliğin hedefi oldu.

Sonuç, kaynağı belirsiz kara para, kirli para, böylece sokaklara, uyuşturucu olarak indi. Bugün Türkiye’nin sokaklarında her gelir grubuna göre uyuşturucu satılıyor. Ama ben ‘meth’e odaklanmak istiyorum. Metamfetamin sokaklarda çok hızlı yayılıyor. Sıvı olarak Türkiye’ye getiriliyor. Türkiye’deki laboratuvarlarda özellikle İstanbul’daki laboratuvarlarda kristale çevriliyor. Dünyada uyuşturucu ile mücadele eden tüm kurumların ortaklaştığı bir nokta var.

Metamfetamin dünyanın kabusu olacak. Çünkü bağımlılık yapma potansiyeli çok yüksek olan sentetik bir uyuşturucu. Kimyasallar karıştırılarak küçük laboratuvarlarda üretiliyor. Ve çok ucuz olduğu için çok hızlı yayılıyor. Uyuşturucunun her türüyle ama özellikle de met ile savaşmamız lazım. Bu ailelerimizi, gençlerimizi, sokaklarımızı savunmak için vereceğimiz çok önemli bir savaş.

Gelelim okul önünde yakaladığınız uyuşturucu satıcısının bacağını kırın diyen namı diğer fotoroman Süleyman’a. O da fotoromancı ya. Saray da çok iyi biliyor ki bu uyuşturucuları kendileri davet ettiler bu ülkeye. Paralarınızı getirin. Her şeye göz yumacağız dediler. Ve göz yumdular. Bunlar onunla bununla poz veren gençlerin diliyle söyleyeyim. ‘Breaking Bad’ Süleyman ülkenin çocuklarının zehirlenmesine göz yummuştur. Yazıklar olsun onlara. Belediye başkanlarımızla da konuştuk. Bu sokaklarda çocuklarımız için gencecik evlatlarımız için mücadele vereceğiz. Bu çetelere, bu rezil adamlara ne ülkemizi ne de sokaklarımızı asla teslim etmeyeceğiz.”

“Yakanı bırakmayacağız”

Öte yandan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sosyal medya hesabından Kılıçdaroğlu’na yanıt olarak, “Yakanı bırakmayacağız! Yalanlarını yanına bırakmayacağız! İftiralarını yanına bırakmayacağız!” notuyla bir video yayımladı.

Soylu videoda şu ifadeleri kullandı:

“Eşkıya takımının Yalova Mahkemesi baskınını, ortalığa dökülen MLKP, PKK, FETÖ ve DHKPC ittifakının kayıp 8  saatini, belediyelerinin yolsuzluklarını örtmek için Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne, polisine, jandarmasına, askerine, uyuşturucu parasıyla cari açığı kapatıyorlar iftirasını atması elbette ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bir vatandaşına yakışmıyor. Bırakın genel başkan olmasını, bir hakkında suç duyurusunda bulunuyoruz. İki, tazminat davası açıyoruz. Hem şahsımız, hem de kurumlarımız.

Üç, eğer bu attığın iftiranın bir kuruşunu ispat etmezsen, namertsin diyoruz. Tabii namertliğin elbette ki kendisi açısından bir değeri varsa. Anlaşılan o ki Kılıçdaroğlu Türkiye’ye yüzyılını, anlaşılan o ki Türkiye’nin arabası Togg’u, anlaşılan o ki Türkiye’nin başarılarını herhalde bu yıllardır uluslararası istihbarat örgütlerinin hemen hemen her dönem attığı iftiraları, bu bayatlamış iftiraları ve yalanları tekrar Türkiye’ye atarak gündemi değiştireceğini zannediyor. Ama yakanı bırakmayacağız, yalanlarının yanına bırakmayacağız iftiralarını da yanına bırakmayacağız.”

Paylaşın

Kılıçdaroğlu Ve Soylu Arasında ‘Metamfetamin’ Polemiği

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu arasında ‘metamfetamin’ polemiği yaşandı. Kılıçdaroğlu, Soylu’ya “kara para” ve “uyuşturucu” suçlamasında bulunurken, Soylu’da yanıt olarak, “İftiralarını yanına bırakmayacağız!” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabı üzerinden yayımladığı videoda, iktidara ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya “kara para” ve “uyuşturucu” suçlamasında bulundu.

Kılıçdaroğlu video açıklamasını, “Türkiye’de bir metamfetamin salgını var. Sarayın düzeni bu salgını besliyor. Bugün size Sarayın kara para ile bu zehiri nasıl sokaklarımıza davet ettiğini anlatacağım. Kirli paranın sonucudur bu” mesajıyla paylaştı.

Kılıçdaroğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu için şu ifadeleri kullandı:

“Gelelim ‘Okul önünde yakaladığınız uyuşturucu satıcısının bacağını kırın’ diyen namıdiğer Fotoroman Süleyman’a. (…) Bu uyuşturucuları kendileri davet ettiler bu ülkeye. ‘Paralarınızı getirin, her şeye göz yumacağız’ dediler ve göz yumdular. Bunlar onunla bununla poz veren, gençlerin diliyle söyleyeyim ‘Breaking Bad Süleyman’ ülkenin çocuklarının zehirlenmesine göz yummuştur. Yazıklar olsun onlara.”

CHP Lideri açıklamasının tamamında ise şu ifadeleri kullandı:

“Her şey bu iktidarın ekonomiyi bitirmesiyle başladı. O kadar müsrifçe harcadılar ki beytülmale el atacak el uzatacak hale geldiler. Hazineyi boşalttılar. Ekonomiyi çökerttiler. Tüm kaynaklar tükenince de iktidarda kalmak için çok kirli bir oyuna girdiler. Bu oyun neydi sevgili halkım? Her türlü kara paranın ülkeye girmesine göz yumdular. Getir, nereden getirirsen getir, kaynağını sormayacağım dediler. Ve bu kirli parayı yani milyar dolarları, yani uyuşturucu paralarını Türkiye’nin cari açığının finansmanını da kullandılar. Kirli paraya, yani uyuşturucu baronlarının parasına göz yumarsan, onları Türkiye’ye davet edersen, onları her türlü imkanı sağlarsan, doğal olarak sahipleri de o parayla birlikte Türkiye’ye gelir.

Sonuç dünyanın her köşesinden ne kadar uyuşturucu baronu, uyuşturucu çetesi varsa paralarıyla birlikte İstanbul’a geldiler ve yerleştiler. Sonra kafelerde, AVM’lerde birbirleriyle çatışmaya başladılar. İstanbul’u dünya suç örgütlerinin, uluslararası mafyanın, uyuşturucu baronlarının, çatışma alanına döndürdüler. Bu yüzden çocuklarımız özellikle çaresiz ve arayış içindeki çocuklarımız bu tepeden aşağıya yayılan pisliğin hedefi oldu. Sonuç, kaynağı belirsiz kara para, kirli para, böylece sokaklara, uyuşturucu olarak indi. Bugün Türkiye’nin sokaklarında her gelir grubuna göre uyuşturucu satılıyor. Ama ben ‘meth’e odaklanmak istiyorum. Metamfetamin sokaklarda çok hızlı yayılıyor. Sıvı olarak Türkiye’ye getiriliyor. Türkiye’deki laboratuvarlarda özellikle İstanbul’daki laboratuvarlarda kristale çevriliyor. Dünyada uyuşturucu ile mücadele eden tüm kurumların ortaklaştığı bir nokta var.

Metamfetamin dünyanın kabusu olacak. Çünkü bağımlılık yapma potansiyeli çok yüksek olan sentetik bir uyuşturucu. Kimyasallar karıştırılarak küçük laboratuvarlarda üretiliyor. Ve çok ucuz olduğu için çok hızlı yayılıyor. Uyuşturucunun her türüyle ama özellikle de met ile savaşmamız lazım. Bu ailelerimizi, gençlerimizi, sokaklarımızı savunmak için vereceğimiz çok önemli bir savaş. Gelelim okul önünde yakaladığınız uyuşturucu satıcısının bacağını kırın diyen namı diğer fotoroman Süleyman’a. O da fotoromancı ya. Saray da çok iyi biliyor ki bu uyuşturucuları kendileri davet ettiler bu ülkeye. Paralarınızı getirin. Her şeye göz yumacağız dediler. Ve göz yumdular. Bunlar onunla bununla poz veren gençlerin diliyle söyleyeyim. ‘Breaking Bad’ Süleyman ülkenin çocuklarının zehirlenmesine göz yummuştur. Yazıklar olsun onlara. Belediye başkanlarımızla da konuştuk. Bu sokaklarda çocuklarımız için gencecik evlatlarımız için mücadele vereceğiz. Bu çetelere, bu rezil adamlara ne ülkemizi ne de sokaklarımızı asla teslim etmeyeceğiz.”

CHP Lideri Kılıçdaroğlu’na, CHP Yoksulluk Dayanışma Ofisi kurucusu Hacer Foggo da eşlik etti.

Foggo: 11-12 yaşlarına kadar inmiş

CHP liderinin videosunda açıklama yapan Derin Yoksulluk Ağı kurucusu Hacer Foggo ise metamfetamin kullanımının bazı mahallelerde 11-12 yaşına kadar indiğini belirtti.

Foggo, uyuşturucu madde kullanımıyla ilgili şu bilgileri verdi:

“‘Metin amca’ diyorlar. İnanılmaz derecede çok yaygın. 11-12 yaşlarına kadar inmiş. Ziyaret ettiğim ailelerin ortak özelliği, sürekli çocuklarının peşindeler. Yani okul önlerinde, hastane kapılarında…

“Yüzde 45.3 oranında bu uyuşturucuyu evlerde kullanıyorlar ama anne babaların kaygısı, çocukları yeter ki evde olsun. Sokakta düşüp ölmesin diye evlerinde çocuklarını kitleyenler var.”

Soylu’nun yanıtı: Yakanı bırakmayacağız

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sosyal medya hesabından Kılıçdaroğlu’na yanıt olarak, “Yakanı bırakmayacağız! Yalanlarını yanına bırakmayacağız! İftiralarını yanına bırakmayacağız!” notuyla bir video yayımladı.

Soylu videoda, Kılıçdaroğlu’nun eski CHP lideri Deniz Baykal’ın kızı Aslı Baykal’ın istifasını hazmedemediğini iddia etti.

Soylu videoda şu ifadeleri kullandı:

“Türkiye Cumhuriyeti Devletine, polisine, jandarmasına, askerine ‘uyuşturucu parası ile cari açığı kapatıyorlar’ iftirasını atması elbette ki Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bir vatandaşına yakışmıyor, bırakın genel başkan olmasını.

“Hakkında suç duyurusunda bulunuyoruz. Tazminat davası açıyoruz, hem şahsımız hem de kurullarımız. Eğer bu attığın iftiranın bir kuruşunu ispat etmezsen namertsin diyoruz.”

Bakan Soylu, konuşmasının tamamında şunları söyledi:

“Eşkıya takımının Yalova Mahkemesi baskınını, ortalığa dökülen MLKP, PKK, FETÖ ve DHKPC ittifakının kayıp 8  saatini, belediyelerinin yolsuzluklarını örtmek için Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne, polisine, jandarmasına, askerine, uyuşturucu parasıyla cari açığı kapatıyorlar iftirasını atması elbette ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bir vatandaşına yakışmıyor. Bırakın genel başkan olmasını, bir hakkında suç duyurusunda bulunuyoruz. İki, tazminat davası açıyoruz. Hem şahsımız, hem de kurumlarımız.

Üç, eğer bu attığın iftiranın bir kuruşunu ispat etmezsen, namertsin diyoruz. Tabii namertliğin elbette ki kendisi açısından bir değeri varsa. Anlaşılan o ki Kılıçdaroğlu Türkiye’ye yüzyılını, anlaşılan o ki Türkiye’nin arabası Togg’u, anlaşılan o ki Türkiye’nin başarılarını herhalde bu yıllardır uluslararası istihbarat örgütlerinin hemen hemen her dönem attığı iftiraları, bu bayatlamış iftiraları ve yalanları tekrar Türkiye’ye atarak gündemi değiştireceğini zannediyor. Ama yakanı bırakmayacağız, yalanlarının yanına bırakmayacağız iftiralarını da yanına bırakmayacağız.”

Paylaşın

Türkiye’nin Son Yıllarda Yaygınlaşan Belası: Metamfetamin

Metamfetamin, ülke genelinde kolaylıkla ulaşılabilir hale gelen bu madde için “kullanım yaşı 12-13’lere kadar düştü, satıcılar okul çevrelerini mesken tuttu” uyarıları yapılıyor.

Narkotikteki bilgilere göre, bağımlılık yapma potansiyeli yüksek captagon, amfetamin ve ecstasy’nin de yer aldığı Amfetamin Tipi Uyarıcılar (ATS: Amphetamine Type Stimulants) sınıfında yer alan sentetik uyarıcı metamfetaminin Türkiye’de sokak dilindeki ismileri ise şöyle: Met, kristal, buz, ateş/buz ya da Metin amca.

Sinir sistemini çökerten bu madde; toz, kristal veya tablet formlarında bulunurken, genellikle cam pipolar vasıtasıyla kullanılıyor.

Aşırı kilo kaybı, yoğun kaşıntı ve cilt yaraları, beyin yapısı ve işlevinde değişiklikler, bilinç bulanıklığı, hafıza kaybı, uyku problemleri, paranoya (başkalarına karşı aşırı ve mantıksız güvensizlik vs.), sanrı ve halüsinasyonlara yol açıyor.

Ayrıca bağımlılık riski yüksek ve kişiyi ölüme götüren yıkıcı etkilere sahip.

Son yıllarda metamfetamin kullanımının çok yaygınlaştığı uyarısı yapan Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM) Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı, yakalanan tabletlerin içeriklerinde bir standart olmadığını, farklı tür ve miktarlarda maddeler de görülse de ölümcül olabilecek yüksek dozda metamfetamin bulunduğunu açıkladı.

Metamfetaminde 2021 bilançosu: 58 bin civarı olay, 81 bine yakın şüpheli, 5 bin 528 kilogram madde

Türkiye’deki ilk yakalamanın 2009 yılında İstanbul’da meydana geldiği bu maddenin 13 senedeki artışı ise “dehşet verici” nitelikte.

Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı’nın yayımladığı “Metamfetamin Yakalama İstatistikleri”ne göre 2021 yılında Türkiye’de 57 bin 897 olay gerçekleşti. Bu olaylarda 80 bin 112 şüpheli yakalandı ve 5 bin 528 kilogram metamfetamin ele geçirildi.

Metamfetamin yakalama miktarında bir yıldaki artış oranı yüzde 32,8.

2021 yılında ele geçirilen metamfetamin yakalama miktarında (5 bin 528 kg) bir önceki yıla göre (4 bin162 kg) yüzde 32,8 oranında artış gerçekleşti.

2019 senesine (bin 42 kg) kıyasla ise bu oran 5 kattan fazla (5.528) arttı.

En keskin artış 2020 yılında yaşandı. Metamfetamin yakalama miktarı bir önceki yıla göre 4 kat yükselerek 4 bin 162 kilograma ulaştı.

Metamfetamin olaylarındaki şüpheli sayısında bir yılda yüzde 61,5’lik artış

Artış sayısına paralel olarak 2021 yılı metamfetamin olaylarında yakalanan şüpheli sayısında da bir önceki yıla göre yüzde 61,5 oranında artış gösterdi.

Hem hedef ülke hem de transit geçiş noktası

Metamfetamin olayları, yakalama miktarı ve şüpheli sayısının katlanması, Türkiye’nin hem bir hedef ülke hem de transit geçişte kullanılan bir nokta olduğunu gösteriyor.

Türkiye Uyuşturucu Raporu 2022’deki bilgilere göre ülkedeki metamfetamin yakalamaları genellikle İran’a yakın ya da sınırı olan iller ile İstanbul’da gerçekleşiyor.

Yasa dışı sevkiyatta olduğu gibi dönüştürme merkezlerinde de İran uyruklu şahıslar öne çıkıyor.

Mevcut durumda Türkiye, metamfetamin kaçakçılığında hedef ülke. Bunun yanı sıra Balkan rotası kullanılarak varış noktası Avrupa olan kaçakçılık da yapılıyor.

Madde bağlantılı her iki ölümden biri metamfetamin kaynaklı

Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı’nın “Metamfetamin Yakalama İstatistikleri” verilerine göre ölüm oranlarında da artış oldu.

2021 yılında 270 madde bağlantılı ölüm olayının yüzde 46,3’ünde (125) metamfetamin mevcut. Yani neredeyse madde bağlantılı her iki ölüm olayından biri metamfetamin kaynaklı.

2018 yılında kanında metamfetamin tespit edilen 41 ölümün 5’inde (yüzde 12,2), 2019 yılında 49 ölümün 7’sinde (yüzde 14,3), 2020 yılında 98 ölümün 35’inde (yüzde 35,7), 2021 yılında ise 125 ölümün 44’ünde (yüzde 35,2) ölümlerin tek başına bu maddeyle bağlantılı olduğu tespit edildi.

Türkiye’de aşırı doz ölümlerin en yüksek görüldüğü 2017’deki ölümlerde metamfetamin görülme oranı yüzde 7,8 iken, 2021 yılında bu oran yüzde 46,3’e yükseldi. Tek başına metamfetamin kaynaklı ölümler 2017 yılında yüzde 0,3 iken, 2021’de 127 kat artışla yüzde 38,3’e çıktı.

Tedaviler yeterli olmuyor mu?

2016 yılında yüzde 3,5 olan metamfetamin tedavisine başvuru oranı, 2021’de yüzde 15,5 oldu.

Ancak ülkedeki Alkol ve Tedavi Merkezleri (AMATEM) sayısı ve buralardaki tedavinin niteliğinin yetersiz olduğu tartışmaları son bulmadı.

Türkiye’de uyuşturucu maddeyle yeterli ölçüde mücadelede edilmediği, daha fazla çaba sarf edilmesi gerektiği eleştirileri de var.

“Metamfetamin Türkiye’de çok kolay ulaşılabilir oldu” 

Metamfetaminin neden olduğu sağlık sorunlarını ve bu maddenin yaygınlaşmasına karşı yapılması gerekenleri Independent Türkçe’den Lale Elmacıoğlu Psikiyatr Ayhan Akcan’la konuştu.

Umut Vakfı Yönetim Kurulu üyesi Doç. Dr. Akcan’a göre en büyük problem, bu maddenin Türkiye’de çok kolay ulaşılabilir hale gelmesi.

Madde değişimi konusuna da değinen Akcan, “Bence metamfetamin; sentetik kannabinoidlerin, ectasy gibi maddelerin yerini aldı. Okul çevrelerinde, hareketli alanlarda, gece klüplerinde, sokaklarda, pek çok yerde kolaylıkla satılabiliyor ve kullanılabiliyor” dedi.

Sentetik kannabinoid olan bonzai örneğini de veren Akcan, yasal olarak suç haline gelip ikinci kez kullanıldığında cezaevine gönderiminin caydırıcı olduğunu belirterek, cezai yaptırımların artırılması gerektiğini savundu.

“Bir kez kullanımda dahi bağımlılık yapabiliyor”

Sosyal anlamda ve diğer konularda sorunları bulunan kişilerin kullanıma daha yatkın olduğunu belirten Akcan, metamfetaminin bir kez kullanımda dahi bağımlılık yapabildiği konusunda uyardı.

Bu konudaki bir yanılgıya da dikkati çeken Akcan, şu ifadeleri kullandı:

“Metamfetaminin bağımlılık riski çok yüksek. Kişiler bağımlı olmam diye düşünerek 1-2 kez kullanıyor ve bağımlı haline geliyor.

Amfetamin tipi uyarıcılar (ATS), sanki diğer maddelerle karşılaştırıldığında problemsiz sanılıyor ama kalple ilgili sıkıntılara neden oluyorlar.

Kullanıcılarda ani ölüme neden olduğu bilinmiyor.

“Bir daha hiç kullanmayan sayısı yüzde 5’i geçmez”

“Metamfetamin, direkt uyarıcı bir madde” diyen Akcan, “Enerji veriyor, hareketlendiriyor. Yerine koyabileceği bir madde de yok. Örneğin eroini bıraktırırken benzer etki yapan madde kullanıyorlar, bunda böyle bir şey yok. Kullanan kişilerde uykusuzluk, ağrı, depresyon, öfke hali, saldırganlık hali olabiliyor. Semptomatik (şikayete göre) tedavi yapılıyor. Kişinin çıktığında tekrar kullanmasını engellemek çok zor oluyor” ifadelerini kullandı.

“Tam ayıklık” olarak nitelenen “tam tedavi” başarı oranının çok düşük olduğunu vurgulayan Dr. Akcan, tedavisi gerçekleşen yani bu maddeyi bir daha hiç kullanmayan kişi sayısının yüzde 5’i geçmediğini ifade etti.

“Okul çevreleri daha çok denetlensin”

Özellikle yeni eğitim döneminin başladığı şu dönemde alarm durumuna geçilmesi çağrısında bulunan Akcan, okul çevrelerini mesken tutan satıcılara dikkati çekerek denetimlerin artması konusunda uyardı.

“Cezai yaptırım artırılmadan metamfetaminle başa çıkılmaz”

Veliler kadar öğretmenler ile okul müdürlerine, en çok da narkotiğe iş düştüğünü ifade eden Ayhan Akcan, bir kez daha cezai yaptırım artmadığı takdirde metamfetaminle başa çıkmanın mümkün olmadığını ileri sürerek sözlerini şöyle tamamladı:

“Narkotik çözüm şart. Takipler ve temin noktasına baskınlar artırılmalı. Aksi takdirde talep var, metamfetamine ulaşmak çok kolay. Cezai yaptırımı artırırlarsa, kullanıcıya hapis cezası getirilse, örneğin satıcıya 15 yıl getirilse metamfetamin kullanımı düşer.”

Paylaşın