Yakutiye Medresesi Türk İslam Eserleri ve Etnografya Müzesi

Yakutiye Medresesi Türk İslam Eserleri ve Etnografya Müzesi; Erzurum’un Yakutiye İlçesi, Rabia Ana Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Yakutiye Medresesi İlhanlı hükümdarı Sultan Olcayto döneminde Gazan Han ve Bolugan Hatun adına, Hoca Yakut Gazani tarafından 1310 yılında yaptırılmıştır. Anadolu’daki kapalı avlulu medreselerin en büyüğü olan Yakutiye Medresesi plan düzeni, dengeli mimarisi ve iri motifli süslemeleri ile Erzurum’un en gösterişli yapılarından biridir. Yapının taç kapısı cepheden dışa taşmaktadır.

Dört eyvanlı iç mekânda bulunan dikdörtgen avlunun orta bölümü mukarnaslı bir kubbe ile diğer kısımları ise sivri kemerli beşik tonozlarla örtülüdür. Taç kapının yan yüzlerinde, silme kemerle çevrili nişler içinde pars ve kartal motifleri dikkat çekmektedir. Ajurlu bir küreden çıkan hurma yaprakları, iki pars ve kartal figürlerinden oluşan hayat ağacı Orta Asya Türkleri’nin önemli simgelerini bir araya getirmektedir. Basık kemerli ve oymalı olan taç kapının her tarafını kaplayan bezemeler, muhteşem bir görüntü oluşturmaktadır.

Yakutiye Medresesi’nin doğu duvarına bitişik inşa edilen kümbet, tuğladan yapılmıştır. Üzerinde üç penceresi bulunan yapı, külah ile örtülüdür. Avlunun sağ ve solunda karşılıklı beşik tonozlu altışar oda sıralanmıştır. Bunlardan sağ köşedeki odadan aynı zamanda minareye çıkılmaktadır. Güneydeki tonozun üzerinde ise bu medreseye vakfedilmiş altı köyün ismini içeren vakfiye, mermer üzerine sülüs yazı ile asılmıştır, iç içe geçmiş geometrik motifler ve çinilerle bezeli minare, kabartma kordonlarla hareketli bir görünüm kazanmıştır.

Köşelerde yer alan kalın gövdeli minarelerden biri çok önceden yıkılmış veya hiç yapılmamıştır. Bu minarenin kaidesi konik bir külahla kapatılmıştır. Öğrenci ve hocaların odaları sınıf ve derecelerine göre belirlenmiştir. Bu nedenle her odanın girişinde farklı bir işleme dikkat çekmektedir. 1995 yılında restore edilen medrese, günümüzde Türk İslâm Eserleri ve Etnografya Müzesi olarak kullanılmaktadır.

Paylaşın

Erzurum: Tortum Şelalesi

Tortum Şelalesi; Erzurum’un Uzundere İlçesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Tortum Çayı’nın üzerindeki şelaleye şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Erzurum her mevsim, farklı heyecanlar yaşayabileceğiniz, farklı güzellikler bulabileceğiniz bir şehirdir. Dünyanın en büyük şelalelerinden biri olan Tortum Şelalesi bunu en iyi anlatan doğal güzelliklerden biridir.

Tortum Şelalesi, Tortum Gölü’nün Tev Vadisi’ndeki heyelan kütlesini aşarak dökülmesiyle oluşmuştur. 21 metre genişlik ve 48 metre yüksekliğe sahiptir. Şelalenin önünde yer alan izleme balkonu, ziyaretçilerin büyük ilgisini çekmektedir. İzleme merdivenlerinin nefes darlığı ve kalp rahatsızlıklarını önlediğine inanılmaktadır.

Şelalenin ve çevresinin deniz seviyesinden yüksekliği yaklaşık 1000 metredir. 1700’lü yıllarda Kemerlidağ’dan ayrılan büyük heyelan kütlesinin Tortum Çay’ının aktığı Tev Vadisini kapatmasıyla oluşmuştur. Tortum Şelalesinin sularının düştüğü yerde dev bir kazan oluşturmuştur. Günümüzde su sporlarının yapılabileceği doğal bir ortam oluşmuştur.

Yılın her dönemi farklı bir güzelliğe bürünen Tortum Şelalesi, doğa tutkunlarına kendini hayran bırakan eşsiz bir güzellik sunar. Şelale, özellikle mayıs ve haziran aylarında bütün görkemiyle kendini gösterirken hazirandan sonra su miktarında azalma olmaktadır. Düşen su seviyesi de Tortum Şelalesi’ne farklı bir güzellik katmaktadır.

Şelale ve çevresi, aynı zamanda Erzurum’un önemli mesire alanlarından biridir. Tortum Şelalesi’ne 1952-1960 yılları arasında hidroelektrik santrali yapılmış ve Türkiye’nin elektrik arzına katkıda bulunmaya başlamıştır. Uzundere ilçesinde bulunan bu doğa harikası, Erzurum ilinin 100 km kuzeyinde, Uzundere ilçesine 16 km mesafede ve Tortum Gölü’nün kuzey kenarında yer almaktadır.

Paylaşın

Erzurum: Üç Kümbetler

Üç Kümbetler; Erzurum’un Yakutiye İlçesi, Sultanmelik Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Üç Kümbetler, Anadolu’da bulunan anıt mezarların en güzel örnekleri arasında yer almaktadır. Üç kümbetten en büyüğünün Emir Saltuk’a ait olduğu ve 12’inci yüzyılın sonlarında yapıldığı sanılmaktadır. Diğer kümbetlerin kime ait oldukları bilinmezken bunlarında 14’üncü yüzyılda inşa edildikleri tahmin edilmektedir.

Kümbetlerin yanında bulunan kare şeklindeki küçük yapının ne olduğu konusunda ise farklı görüşler bulunmaktadır. Bunun da bir kümbet veya mescit olduğu belirtilmektedir. Üç kümbetler, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 1956 yılında onarılmıştır.

Emir Saltuk Kümbeti, kesme taştan yapılmıştır. Sekizgen gövdeli, yüksek kasnaklı ve üzeri kubbe ile konik karışımı basık bir külahla örtülüdür. İki renkli kesme taştan yapılan kümbetin üçgen alınlıklarında, yuvarlak kemerli, kasnak nişlerinde boğa, yılan, yarasa, kartal gibi hayvan kabartmaları bulunmaktadır.

Bu kabartmalar, Orta Asya Türk takvimlerinde yer alan burç figürlerini andırmaktadır. Nişlerden birinin içerisindeki boğa boynuzları arasında insan başı işlemesi dikkat çekmektedir. Emir Saltuk Kümbeti’nin sekiz cephesinin dört yüzünde birer çift pencere yer almaktadır. Kümbetin, kuzey yönünde bulunan giriş kapısının saçakları üzerinde geometrik bezeme ile çiçek ve hayvan figürleri görülmektedir.

Emir Saltuk Kümbeti’nin güneydoğusunda bulunan ikinci kümbetin alt kısmı, kare planlı ve on iki cephelidir. Bu kümbet gri renkte bir taştan yapılmıştır. Üstte bir küçük, altta ise bezemeli üç büyük penceresi bulunmaktadır. Bu kümbetin güney cephesindeki penceresi aynı zamanda mihrap görünümündedir.

İkinci kümbete 4 metre uzaklıktaki üçüncü kümbet yöresel keyek taşından yapılmıştır. Üçüncü kümbet, on iki cepheli ve dört pencerelidir. Kuzey yönünde giriş kapısı bulunan kümbetin, iç kısmında oldukça güzel bezenmiş mihrabı yer almaktadır. Kümbetin üzerini örten konik külahın kasnağında Emir Saltuk Kümbeti’ne benzeyen süslemelere yer verilmiştir.

Paylaşın

Erzurum: Çifte Minareli Medrese

Çifte Minareli Medrese; Erzurum’un Yakutiye İlçesi, Rabia Ana Mahallesi, Cumhuriyet Caddesi üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Çifte Minareli Medrese Erzurum’un sembolü haline gelen bir Selçuklu eseridir. Genelde 13’üncü yüzyılın sonlarında yaptırıldığı kabul edilmektedir. Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat’ın kızı Hundi Hatun veya İlhanlı Hanedanları’ndan Padişah Hatun tarafından yaptırılmış olabileceği düşüncesi ile adına Hatuniye Medresesi de denilmektedir. Yaklaşık 35×46 metre boyutlarında olan medrese iki katlı, dört eyvanlı ve açık avlulu medreseler grubunun en önemli örneğidir.

26×10 metre ölçülerindeki avlusu, dört yönden revaklarla çevrilidir. Avlunun her iki tarafında öğrenci ve öğretmen odaları sıralanmaktadır. Medresenin zemin katında on dokuz, birinci katında ise on sekiz odası bulunmaktadır. Girişin batısındaki kare mekân, mescid olarak kullanılmıştır. Güneyde ana eyvanla birleşen, altında mumyalığı bulunan kümbet, Anadolu’da çağdaşları arasındaki en büyük türbe olma özelliğine sahiptir. Gövdesi on iki köşeli olan kümbet dıştan külah, içten kubbe ili örtülüdür. Saçağı, süsleme şerit ve silmelerle bezenmiştir.

Çifte Minareli Medrese’nin özellikle taç kapısında bulunan bezemeler, Selçuklu taş süslemesindeki derinliğin ve estetik anlayışın muhteşem örneklerini oluşturmaktadır. Bezemelerde ağırlıklı olarak bitkisel ögeler kullanılmıştır. En çok palmet ve rumi motifleri kullanılırken, her ikisinin de birbiri ile uyumu dikkat çekmektedir. Taç kapının batı tarafına Orta Asya Türkleri’nin simgesi olan çift başlı kartal, ağzı açık iki yılan ve dilimli yapraktan oluşan hayat ağacı işlenmiştir. Doğu tarafında bulunan simetriğinde ise yaprak ve kartal işlemesi yer almamaktadır.

Taç kapının iki yanında yükselen sırlı tuğla ve tuğla ile örülü, motiflerle bezeli minareler göz kamaştırıcı bir estetik anlayışı sunmaktadır. Minareler, şerafelere kadar yapılmıştır. Minarelerde turkuaz rengiyle dikkat çeken panonun içinde Arapça “Allah” yazmaktadır. Osmanlı padişahlarından 4. Murad’ın emri ile bir süre “Tophane” olarak, daha sonra da “Kışla” olarak kullanılan medrese, 1942-1967 yılları arasında Erzurum Müzesi, günümüzde ise hem müze hem de resim sergi salonu olarak hizmet vermektedir.

Paylaşın

Erzurum: Hacıbekir Kervansarayı

Hacıbekir Kervansarayı; Erzurum’un Aşkale İlçesi, Hacıbekir Köyü sınırları içerisinde yer almaktadır. KÖy ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Kitabe bulunmadığından ne zaman ve kim tarafından yapıldığı bilinmeyen yapı XIII-XIV. yüzyıllara tarihlendirilmektedir. Doğu ve batı duvarları beşer payanda ile takviye edilmiş kervansaray kuzeydoğu-güneybatı doğrultuda 42.05 x 22 m. ölçülerindedir.

Kışlık (kapalı) kervansaraylar grubunda yer alan yapı giriş kısmının sağ ve solunda yer alan yönetici odaları ile ikinci bir kapı ile girilen kapalı mekândan oluşmaktadır. Büyük kısmı yıkılmış mukarnas kavsaralı taçkapıdan giriş sağlanmaktadır.

Giriş önünde yıldız tonoz örtüsü tamamen yıkılmış bir dikdörtgen mekân, mekânın iki yanında, kuzeydoğu ve kuzeybatı köşelerinde, beşik tonoz örtülü iki hücre yer almaktadır. Sol kısımda yer alan odanın yanında dama çıkışı sağlayan taş merdivenler yer almaktadır.

İkinci kapı ile iki sıra halinde dizilmiş dörder ayağın kemerlerle birbirlerine bağlanmasıyla oluşturulmuş dikey üç sahından meydana gelen kapalı avluya ulaşılmaktadır. Beşik tonozla örtülü bu kısım bugün büyük ölçüde tahrip edilmiştir.

Kervansarayda tek bezeme taçkapıda ve kapalı kısma giriş kapısında yer almaktadır. Yapının tamamında farklı boyutlarda kesilmiş kesme taş malzeme kullanıldığı anlaşılmaktadır. 14.04.1978 tarihinde korunması gerekli kültür varlığı olarak tescillenmiştir.

Paylaşın

Mimari Şaheser “Öşvank Kilisesi”

Gürcü Bağrat’lı Hanedanlığı zamanında 3. Adernese’nin oğlu Magistras Bağrat tarafından 963-973 yılları arasında yapılan Öşvank Kilisesi, Erzurum’un Uzundere ilçesi Çamlıyamaç köyündedir.

Mimarisi Öşk’lü Grigor’a ait olan kilise Vaftizci Yahya’ya adanmış yapının büyük kubbesi Bizans imparatorları 2. Basileios ve 7. Constantin tarafından 1022-1028 yılları arasında onarılmıştır.

Kilisenin iç bölümlerinde bol miktarda görülen freskolar, 1036 yılında, Jojil Potrikios tarafından yapılmıştır. Kubbe kasnağında on iki pencere bulunmaktadır. Pencerelerin dış yüzleri kabartma silmelerle sınırlandırılmıştır.

Sivri kemerli ve ince uzun olan bu pencereler gotik üslubu yansıtmaktadır. Haç Planlı olan kilisenin dıştan çapraz kanatlı (trancept) olmasına karşın içeride apsislerin oluşturduğu üç dilimli bir bölüm ve onun devamı olan uzun bir kol bulunmaktadır.

Yapının iç bölümlerinde bulunan sütunların kaideleri bitkisel motifler ve dini resimlerle bezenmiştir. Apsisin üstü yıkılmış olan kilisenin ön cephesinde, portakaldaki ilave bölüme ait sütunlardan birisi günümüze kadar gelememiş ve onun yerine bir ağaç kütüğü konulmuştur.

Batı haç kolu; batı, kuzey ve güney cephelerden ek mekânlarla çevrilidir. İki katlı kuzey mekân ilk yapıma aitken, güney ve batıdakiler sonradan eklenmiştir. Kilisenin içerisinde hamam, yatakhane, vaftizhane, rahip evleri, mutfak ve kütüphane gibi bolümler bulunmaktadır.

Erzurum Kısa Tarihi

Doğu Anadolu’nun en büyük kenti olan Erzurum’un MÖ 4900 yıllarında kurulduğu tahmin edilmektedir. Erzurum’u da içine alan bölge tarih boyunca Urartular, Kimmerler, İskitler, Medler, Persler, Parftlar, Romalılar, Sasaniler, Araplar, Selçuklular, Bizanslılar, Sasaniler, Moğollar, İlhanlılar ve Safaviler gibi çok çeşitli kavim ve milletler tarafından idare edilmiştir.

1514 yılında şehir ve çevresini fetheden Osmanlılar, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu 1923 yılına kadar bu topraklarda hüküm sürmüşlerdir.Milli mücadele, milli birlik ve bağımsızlık hareketinin temelinin atıldığı Kongre 23 Temmuz 1919 da Erzurum’da toplamıştır.

Erzurum Coğrafya

Erzurum ili, Türkiye’nin orta ve batı kesimlerine göre, yükseltinin fazla olduğu illerinden biridir. Doğu Karadeniz Dağlarının doğu uzantıları olan Rize Dağları, ili kuzeyden çevreler ve Rize ile sınırını oluşturur.

Karadeniz’e paralel düzenli sıralar durumunda uzanan bu dağlar, geçit vermez ve yüksektir. En yüksek noktaları 3937m. yüksekliğindeki Kaçkar Tepesi ile Verçenik Tepesi’dir. Dumlu Dağından doğuya doğru uzandığında iki yüksek dağ sırasına ulaşılır.

Tortum’a doğru olanı Güvercin Dağıdır; Pasinler Ovası ile Gürcü Boğazı arasını doldurmuş olanı ise Karga Pazarı Dağlarıdır. Erzurum şehrini doğudan çevreleyerek Palandöken Dağlarına ulaşır.Erzurum şiddetli karasal Doğu Anadolu iklimi bölgesinde yer alır. İlin yıllık sıcaklık ortalaması 6.0 derece kadardır.

Erzurum Turizm

Palandöken Kayak MerkeziÜlkenin önemli Kayak Merkezlerinden olan Palandöken Erzurum ili sınırlarındadır.

Erzurum Tarihi Yerler

Erzurum İli’ne 79 km uzaklıktaki Horasan – Pasinler – Erzurum tarihi İpek Yolu üzerindedir. İlk inşa tarihi kesin olarak bilinmeyen Erzurum Kalesi’nin M.S. 5. yy ilk yarısında Bizanslılar tarafından yaptırıldığı tahmin edilmektedir. İç kale mescidine minare olarak yaptırılan Saat Kulesi, Tepsi Minare ve Kule diye de adlandırılmaktadır. Şehre hakim bir tepe üzerinde kurulu bulunan Erzurum Kalesi’nin surlarındaki Saat Kulesi her taraftan çok rahatlıkla görülebilmektedir.

1297-98 yıllarında İlhanlıların Veziri Emir Çoban Salduz tarafından yaptırılmıştır. Aras nehri üzerinde 7 kemer gözlü olarak inşaa ettirilen önemli bir yapıttır. Kanuni Sultan Süleyman’ın Sadrazamı Rüstem Paşa tarafından yaptırılmıştır. Osmanlı mimarisinin özelliklerini taşıyan iki katlı bina halen çarşı olarak kullanılmaktadır. Çarşıda daha ziyade oltu taşı satıcıları faaliyet göstermektedir.

Erzurum Medreseler

13’üncü yüzyılın sonlarında İlhanlılar tarafından yaptırılmıştır. Anadolu Selçuklu Mimari geleneğinde açık avlulu, iki katlı ve iki minareli eğitim kurumu, Anadolu’nun en büyük medresesidir. Hoca Celaleddin Yakut tarafından MS 1310 yılında inşa edilmiştir.

İlhanlı döneminden günümüze kalan nadir eserlerden birisidir. İslam Eserleri Müzesi olarak kullanılmaktadır.

Erzurum Cami ve Kiliseler

İl merkezindeki Lalapaşa Cami, Üç Kümbetler ve Oşvank Kilisesi görülmeye değerdir. Üç kümbetlerden sekiz köşeli plan üzerine oturtulmuş olan Saltuklu Devleti’nin kurucusu Emir Saltuk’a ait olduğu sanılmaktadır. Tamimiyle kesme taştan yapılmış olan kümbetlerin diğer ikisini kimlerin yaptığı bilinmemektedir.

Kümbetlerin genel olarak 13 üncü yüzyıl sonu ve 14 üncü yüzyıl başına ait oldukları kabul edilmektedir. Üç kümbetler Türklere ait diğer kümbetlere nazaran değişik planları, kullanılan malzeme ve süslemeleri açısından ayrı bir yer tutar.

Erzurum Mesire Yerleri

Tortum Gölü’nün son kısmında, Tortum Çayı’nın 48 m yüksekten düşmesiyle meydana gelen çağlayan vadideki bir dağın heyelan sonucu çayın önünü kapatmasıyla oluşmuştur. Erzurum’a 120 km mesafededir. Baharda suyun bol olduğu mevsimde tabii manzarası ve heybetiyle seyrine doyum olmaz. Pasinler Kaplıcası, Kuş Gözlem Alanı, Doğu Karadeniz Dağları Erzurum Ovası…

Erzurum Sportif Etkinlikler

Erzurum’un İspir ilçesi sınırlarından geçen Çoruh Nehri rafting yapmaya en elverişli akarsulardan birisidir. Derin kanyonları ile ilgi çeken Çoruh, her yıl turistlerin akımına uğrar. 1993 yılında Dünya Rafting Şampiyonası Çoruh Nehrinde yapılmıştır. Erzurum’un kuzeyinde yer alan Dumlu Dağları üzerinde yabancı turistler tarafından günü birlik doğa yürüyüşleri yapılmaktadır.

Bu yürüyüşe gidenler üç saatlik bir yürüyüşle Dumlu Baba diye adlandırılan ve Fırat Nehri’nin önemli kollarından biri olan Karasu’nun kaynağı durumundaki soğuk su gözesine varırlar, burada bir süre dinlenen ziyaretçiler dönüş yürüyüşüne Kırkgöze Köyü üzerinden yaparlar buna benzer dağ yürüyüşleri Erzurum’un güneyinde bulunan Palandöken Dağları üzerinde de yapılmaktadır.

Erzurum Mutfağı

Anadolu’nun her yöresinin kendine ait yöresel bir mutfağı vardır. Erzurum’da zengin bir mutfak kültürüne sahiptir. Bunlardan lor dolması, kadayıf dolması, özel yapılmış su böreği, ayran aşı ve cağ kebabı bu mutfağın baş yemekleridir. Erzurum’a yolu düşenlere bu yemekleri, özellikle meşhur Tortum Cağ kebabını tatmaları özellikle tavsiye edilir.

Paylaşın

Erzurum’da Mutlaka Uğrmanız Gereken “Müzeler”

Tarih boyunca İpek yolu üzerinde bulunan Erzurum her zaman göz önünde olmuş, Medler, Urartular, Persler, Bizanslılar, Müslümanlar, Selçuklu Türkleri ve Osmanlı Türkleri bu bölgeyi ellerinde tutmuşlardır.

Bu dönemlerden kalma eserler, Erzurum Arkeoloji Müzesi , Türk-İslam Eserleri ve Etnografya Müzesi (Yakutiye Medresesi) ,  Atatürk Evi Müzesi ve 23 Temmuz Erzurum Kongre Binası Resim Heykel Müzesi ve Galerisi’nde sergilenmektedir.

Erzurum Arkeoloji Müzesi

Yakutiye İlçesi, Muratpaşa Mahallesi  sınırları içerisinde bulunan Erzurum Arkeoloji Müzesi, 1968 yılında ziyarete açılmıştır. Tarihi özelliği olmayan müze binasının yapımında, bölgenin iklimi de  göz önüne alınarak kesme taş kullanılmıştır. Toplam 20.000 kayıtlı eser bulunan müzede, bölgemizde yaşamış kültürlerin gelişimi, üretimi, yaşam tarzı, sanatı, dini inanışları ve gelenekleri gibi bir çok konuda ziyaretçilere bilgi sunan eserler sergilenmektedir. 

Müzede 5 salon bulunmakta olup bunlar; Tabiat tarihi, Kazılar, Roma, Helenistik, Transkafkas Eserler, Urartu Eserleri ve yazıları salonu ile Ermeni Katliamı salonları bulunmaktadır.

Günümüz itibariyle Müze ziyarete kapalıdır. Yakutiye İlçesi, Rabiaana Mahallesi, Üç Kümbetler mevkiinde yeni ve modern Müze hizmet binasının yapımı devam etmekte olup, yapımı tamamlandıktan sonra Erzurum Arkeoloji Müzesi yeni hizmet binasında ziyaretçilerine açılacaktır.

Türk-İslam Eserleri ve Etnografya Müzesi (Yakutiye Medresesi)

Yakutiye Medresesi, 1310 yılında İlhanlı hükümdarı Sultan Olcayto döneminde Gazan Han ve Bolugan Hatun adına, Hoca Yakut Gazani tarafından yaptırılmıştır. Anadolu’da bulunan kapalı avlulu medreselerin en büyüğüdür. Taç kapının yan yüzlerinde, silme kemerle çevrili nişler içinde pars ve kartal motifleri dikkat çekmektedir.

Ajurlu bir küreden çıkan hurma yaprakları, iki Anadolu parsı ve kartal figürlerinden oluşan hayat ağacı Orta Asya Türklerinin önemli simgelerini bir araya getirmektedir. Her odanın girişinde öğrenci ve hocaların sınıf ve derecelerine göre farklılık gösteren işlemeler bulunmaktadır.

Atatürk Evi Müzesi

19. yüzyılın sonlarına doğru Erzurumlu bir zengin tarafından yapılan konak, sonraları Millî Mücadele için Erzurum’a gelen Mustafa Kemal ve kongre heyetine ev sahipliği yapmıştır.

Mustafa Kemal ve beraberindeki heyet, 9 Temmuz 1919’dan 29 Ağustos 1919’a kadar Erzurum Kongresi için yaptıkları çalışmaların önemli bir kısmını burada sürdürmüşlerdir. 1984 yılında Kültür Bakanlığına devredilen konak o tarihten sonra “Atatürk Evi Müzesi” olarak ziyarete açılmıştır.

23 Temmuz Erzurum Kongre Binası Resim Heykel Müzesi ve Galerisi

Erzurum Kongresinin toplandığı ilk bina 1864’de Mıgırdiç Sanasaryan tarafından yaptırılmış ve Sanasaryan Koleji – Ermeni Kız Yatılı Okulu- olarak eğitim vermiştir. Cumhuriyet öncesinde bina satın alınarakdevlete kazandırılmıştır.

Bina 1924 sonlarında esaslı bir yangın geçirmiş ve ahşap kısım tamamen yanmıştır. Yangından sonra onarılan bina, Gazi İlkokulu olarak 1926’da hizmete açılmış, zaman içerisinde Yapı Sanat, Güzel Sanatlar Lisesi, Sosyal Bilimler Lisesi olarak varlığını devam ettirmiştir.

Okulun bir salonu 1960’da Atatürk ve Erzurum Kongresi Müzesi olarak ziyarete açılmış, 2011-2013 yılları arasında TBMM tarafından yapılan yenileme çalışmaları sonrasında Kültür ve Turizm Bakanlığına devredilmiştir.

Günümüzde Kongre Binası, Atatürk Resim Heykel Müzesi ve Galerisi Müdürlüğü olarak hizmet vermekte Kongre Binasında ayrıca küçük ölçekli bir de Sanat ve Edebiyat Kütüphanesi yer almaktadır.

Paylaşın

Eşsiz Doğal Güzellik “Beş Göller”

Doğu’nun incisi Erzurum, gezilecek yerler ve tarihiyle dikkat çekiyor… Narman Beş Göller; Erzurum’a 121 km Erzurum’un ilçesi Narman’a 25 km uzaklıkta yer almaktadır. 

Değişik büyüklüklerde beş gölden oluşur. Eşsiz doğal güzellikleri ile keşfedilmesi gereken, bakir bir alan olan bölge, Narman İlçesinin güneyinde Otlutepe mahallesi (köyü) yaylasına 2 km mesafede bulunmaktadır.

Bölgeye Erzurum – Tortum veya Erzurum – Hasankale karayolundan ulaşım mümkündür. Kamp ve Trekking için uygun olan beş göllere gitmek için en uygun zaman yaz aylarıdır.

Erzurum Kısa Tarihi

Doğu Anadolu’nun en büyük kenti olan Erzurum’un MÖ 4900 yıllarında kurulduğu tahmin edilmektedir. Erzurum’u da içine alan bölge tarih boyunca Urartular, Kimmerler, İskitler, Medler, Persler, Parftlar, Romalılar, Sasaniler, Araplar, Selçuklular, Bizanslılar, Sasaniler, Moğollar, İlhanlılar ve Safaviler gibi çok çeşitli kavim ve milletler tarafından idare edilmiştir.

1514 yılında şehir ve çevresini fetheden Osmanlılar, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu 1923 yılına kadar bu topraklarda hüküm sürmüşlerdir.Milli mücadele, milli birlik ve bağımsızlık hareketinin temelinin atıldığı Kongre 23 Temmuz 1919 da Erzurum’da toplamıştır.

Erzurum Coğrafya

Erzurum ili, Türkiye’nin orta ve batı kesimlerine göre, yükseltinin fazla olduğu illerinden biridir. Doğu Karadeniz Dağlarının doğu uzantıları olan Rize Dağları, ili kuzeyden çevreler ve Rize ile sınırını oluşturur.

Karadeniz’e paralel düzenli sıralar durumunda uzanan bu dağlar, geçit vermez ve yüksektir. En yüksek noktaları 3937m. yüksekliğindeki Kaçkar Tepesi ile Verçenik Tepesi’dir. Dumlu Dağından doğuya doğru uzandığında iki yüksek dağ sırasına ulaşılır.

Tortum’a doğru olanı Güvercin Dağıdır; Pasinler Ovası ile Gürcü Boğazı arasını doldurmuş olanı ise Karga Pazarı Dağlarıdır. Erzurum şehrini doğudan çevreleyerek Palandöken Dağlarına ulaşır.Erzurum şiddetli karasal Doğu Anadolu iklimi bölgesinde yer alır. İlin yıllık sıcaklık ortalaması 6.0 derece kadardır.

Erzurum Turizm

Palandöken Kayak MerkeziÜlkenin önemli Kayak Merkezlerinden olan Palandöken Erzurum ili sınırlarındadır.

Erzurum Tarihi Yerler

Erzurum İli’ne 79 km uzaklıktaki Horasan – Pasinler – Erzurum tarihi İpek Yolu üzerindedir. İlk inşa tarihi kesin olarak bilinmeyen Erzurum Kalesi’nin M.S. 5. yy ilk yarısında Bizanslılar tarafından yaptırıldığı tahmin edilmektedir. İç kale mescidine minare olarak yaptırılan Saat Kulesi, Tepsi Minare ve Kule diye de adlandırılmaktadır. Şehre hakim bir tepe üzerinde kurulu bulunan Erzurum Kalesi’nin surlarındaki Saat Kulesi her taraftan çok rahatlıkla görülebilmektedir.

1297-98 yıllarında İlhanlıların Veziri Emir Çoban Salduz tarafından yaptırılmıştır. Aras nehri üzerinde 7 kemer gözlü olarak inşaa ettirilen önemli bir yapıttır. Kanuni Sultan Süleyman’ın Sadrazamı Rüstem Paşa tarafından yaptırılmıştır. Osmanlı mimarisinin özelliklerini taşıyan iki katlı bina halen çarşı olarak kullanılmaktadır. Çarşıda daha ziyade oltu taşı satıcıları faaliyet göstermektedir.

Erzurum Medreseler

13’üncü yüzyılın sonlarında İlhanlılar tarafından yaptırılmıştır. Anadolu Selçuklu Mimari geleneğinde açık avlulu, iki katlı ve iki minareli eğitim kurumu, Anadolu’nun en büyük medresesidir. Hoca Celaleddin Yakut tarafından MS 1310 yılında inşa edilmiştir.

İlhanlı döneminden günümüze kalan nadir eserlerden birisidir. İslam Eserleri Müzesi olarak kullanılmaktadır.

Erzurum Cami ve Kiliseler

İl merkezindeki Lalapaşa Cami, Üç Kümbetler ve Oşvank Kilisesi görülmeye değerdir. Üç kümbetlerden sekiz köşeli plan üzerine oturtulmuş olan Saltuklu Devleti’nin kurucusu Emir Saltuk’a ait olduğu sanılmaktadır. Tamimiyle kesme taştan yapılmış olan kümbetlerin diğer ikisini kimlerin yaptığı bilinmemektedir.

Kümbetlerin genel olarak 13 üncü yüzyıl sonu ve 14 üncü yüzyıl başına ait oldukları kabul edilmektedir. Üç kümbetler Türklere ait diğer kümbetlere nazaran değişik planları, kullanılan malzeme ve süslemeleri açısından ayrı bir yer tutar.

Erzurum Mesire Yerleri

Tortum Gölü’nün son kısmında, Tortum Çayı’nın 48 m yüksekten düşmesiyle meydana gelen çağlayan vadideki bir dağın heyelan sonucu çayın önünü kapatmasıyla oluşmuştur. Erzurum’a 120 km mesafededir. Baharda suyun bol olduğu mevsimde tabii manzarası ve heybetiyle seyrine doyum olmaz. Pasinler Kaplıcası, Kuş Gözlem Alanı, Doğu Karadeniz Dağları Erzurum Ovası…

Erzurum Sportif Etkinlikler

Erzurum’un İspir ilçesi sınırlarından geçen Çoruh Nehri rafting yapmaya en elverişli akarsulardan birisidir. Derin kanyonları ile ilgi çeken Çoruh, her yıl turistlerin akımına uğrar. 1993 yılında Dünya Rafting Şampiyonası Çoruh Nehrinde yapılmıştır. Erzurum’un kuzeyinde yer alan Dumlu Dağları üzerinde yabancı turistler tarafından günü birlik doğa yürüyüşleri yapılmaktadır.

Bu yürüyüşe gidenler üç saatlik bir yürüyüşle Dumlu Baba diye adlandırılan ve Fırat Nehri’nin önemli kollarından biri olan Karasu’nun kaynağı durumundaki soğuk su gözesine varırlar, burada bir süre dinlenen ziyaretçiler dönüş yürüyüşüne Kırkgöze Köyü üzerinden yaparlar buna benzer dağ yürüyüşleri Erzurum’un güneyinde bulunan Palandöken Dağları üzerinde de yapılmaktadır.

Erzurum Mutfağı

Anadolu’nun her yöresinin kendine ait yöresel bir mutfağı vardır. Erzurum’da zengin bir mutfak kültürüne sahiptir. Bunlardan lor dolması, kadayıf dolması, özel yapılmış su böreği, ayran aşı ve cağ kebabı bu mutfağın baş yemekleridir. Erzurum’a yolu düşenlere bu yemekleri, özellikle meşhur Tortum Cağ kebabını tatmaları özellikle tavsiye edilir.

Paylaşın

Ziyaretçilere Gök Kuşağı Ziyafeti Sunan “Tortum Şelalesi”

1987 yılına kadar Erzurum Tortum ilçesi sınırları içerisinde yer alan Tortum Şelalesi, bu tarihten itibaren Uzundere’nin Tortum’dan idari olarak ayrılmasıyla birlikte Uzundere ilçesine bağlanmıştır.

Şelalenin ve çevresinin deniz seviyesinden yüksekliği yaklaşık 1000 metredir. 1700’lü yıllarda Kemerlidağ’dan ayrılan büyük heyelan kütlesinin Tortum Çay’ının aktığı Tev Vadisini kapatmasıyla oluşmuştur.

Tortum Şelalesinin sularının düştüğü yerde dev bir kazan oluşturmuştur. Coşkun aktığı güneşli günlerde ise kendisini ziyarete gelenlere gök kuşağı ziyafeti sunar.

Günümüzde tüm su sporlarının yapılabileceği doğal bir ortam oluşmuş, seyir terasları ile turizme hizmet etmekte birlikte misafirlere görsel bir şölen sunmaktadır.

Erzurum Kısa Tarihi

Doğu Anadolu’nun en büyük kenti olan Erzurum’un MÖ 4900 yıllarında kurulduğu tahmin edilmektedir. Erzurum’u da içine alan bölge tarih boyunca Urartular, Kimmerler, İskitler, Medler, Persler, Parftlar, Romalılar, Sasaniler, Araplar, Selçuklular, Bizanslılar, Sasaniler, Moğollar, İlhanlılar ve Safaviler gibi çok çeşitli kavim ve milletler tarafından idare edilmiştir.

1514 yılında şehir ve çevresini fetheden Osmanlılar, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu 1923 yılına kadar bu topraklarda hüküm sürmüşlerdir.Milli mücadele, milli birlik ve bağımsızlık hareketinin temelinin atıldığı Kongre 23 Temmuz 1919 da Erzurum’da toplamıştır.

Erzurum Coğrafya

Erzurum ili, Türkiye’nin orta ve batı kesimlerine göre, yükseltinin fazla olduğu illerinden biridir. Doğu Karadeniz Dağlarının doğu uzantıları olan Rize Dağları, ili kuzeyden çevreler ve Rize ile sınırını oluşturur.

Karadeniz’e paralel düzenli sıralar durumunda uzanan bu dağlar, geçit vermez ve yüksektir. En yüksek noktaları 3937m. yüksekliğindeki Kaçkar Tepesi ile Verçenik Tepesi’dir. Dumlu Dağından doğuya doğru uzandığında iki yüksek dağ sırasına ulaşılır.

Tortum’a doğru olanı Güvercin Dağıdır; Pasinler Ovası ile Gürcü Boğazı arasını doldurmuş olanı ise Karga Pazarı Dağlarıdır. Erzurum şehrini doğudan çevreleyerek Palandöken Dağlarına ulaşır.Erzurum şiddetli karasal Doğu Anadolu iklimi bölgesinde yer alır. İlin yıllık sıcaklık ortalaması 6.0 derece kadardır.

Erzurum Turizm

Palandöken Kayak MerkeziÜlkenin önemli Kayak Merkezlerinden olan Palandöken Erzurum ili sınırlarındadır.

Erzurum Tarihi Yerler

Erzurum İli’ne 79 km uzaklıktaki Horasan – Pasinler – Erzurum tarihi İpek Yolu üzerindedir. İlk inşa tarihi kesin olarak bilinmeyen Erzurum Kalesi’nin M.S. 5. yy ilk yarısında Bizanslılar tarafından yaptırıldığı tahmin edilmektedir. İç kale mescidine minare olarak yaptırılan Saat Kulesi, Tepsi Minare ve Kule diye de adlandırılmaktadır. Şehre hakim bir tepe üzerinde kurulu bulunan Erzurum Kalesi’nin surlarındaki Saat Kulesi her taraftan çok rahatlıkla görülebilmektedir.

1297-98 yıllarında İlhanlıların Veziri Emir Çoban Salduz tarafından yaptırılmıştır. Aras nehri üzerinde 7 kemer gözlü olarak inşaa ettirilen önemli bir yapıttır. Kanuni Sultan Süleyman’ın Sadrazamı Rüstem Paşa tarafından yaptırılmıştır. Osmanlı mimarisinin özelliklerini taşıyan iki katlı bina halen çarşı olarak kullanılmaktadır. Çarşıda daha ziyade oltu taşı satıcıları faaliyet göstermektedir.

Erzurum Medreseler

13’üncü yüzyılın sonlarında İlhanlılar tarafından yaptırılmıştır. Anadolu Selçuklu Mimari geleneğinde açık avlulu, iki katlı ve iki minareli eğitim kurumu, Anadolu’nun en büyük medresesidir. Hoca Celaleddin Yakut tarafından MS 1310 yılında inşa edilmiştir.

İlhanlı döneminden günümüze kalan nadir eserlerden birisidir. İslam Eserleri Müzesi olarak kullanılmaktadır.

Erzurum Cami ve Kiliseler

İl merkezindeki Lalapaşa Cami, Üç Kümbetler ve Oşvank Kilisesi görülmeye değerdir. Üç kümbetlerden sekiz köşeli plan üzerine oturtulmuş olan Saltuklu Devleti’nin kurucusu Emir Saltuk’a ait olduğu sanılmaktadır. Tamimiyle kesme taştan yapılmış olan kümbetlerin diğer ikisini kimlerin yaptığı bilinmemektedir.

Kümbetlerin genel olarak 13 üncü yüzyıl sonu ve 14 üncü yüzyıl başına ait oldukları kabul edilmektedir. Üç kümbetler Türklere ait diğer kümbetlere nazaran değişik planları, kullanılan malzeme ve süslemeleri açısından ayrı bir yer tutar.

Erzurum Mesire Yerleri

Tortum Gölü’nün son kısmında, Tortum Çayı’nın 48 m yüksekten düşmesiyle meydana gelen çağlayan vadideki bir dağın heyelan sonucu çayın önünü kapatmasıyla oluşmuştur. Erzurum’a 120 km mesafededir. Baharda suyun bol olduğu mevsimde tabii manzarası ve heybetiyle seyrine doyum olmaz. Pasinler Kaplıcası, Kuş Gözlem Alanı, Doğu Karadeniz Dağları Erzurum Ovası…

Erzurum Sportif Etkinlikler

Erzurum’un İspir ilçesi sınırlarından geçen Çoruh Nehri rafting yapmaya en elverişli akarsulardan birisidir. Derin kanyonları ile ilgi çeken Çoruh, her yıl turistlerin akımına uğrar. 1993 yılında Dünya Rafting Şampiyonası Çoruh Nehrinde yapılmıştır. Erzurum’un kuzeyinde yer alan Dumlu Dağları üzerinde yabancı turistler tarafından günü birlik doğa yürüyüşleri yapılmaktadır.

Bu yürüyüşe gidenler üç saatlik bir yürüyüşle Dumlu Baba diye adlandırılan ve Fırat Nehri’nin önemli kollarından biri olan Karasu’nun kaynağı durumundaki soğuk su gözesine varırlar, burada bir süre dinlenen ziyaretçiler dönüş yürüyüşüne Kırkgöze Köyü üzerinden yaparlar buna benzer dağ yürüyüşleri Erzurum’un güneyinde bulunan Palandöken Dağları üzerinde de yapılmaktadır.

Erzurum Mutfağı

Anadolu’nun her yöresinin kendine ait yöresel bir mutfağı vardır. Erzurum’da zengin bir mutfak kültürüne sahiptir. Bunlardan lor dolması, kadayıf dolması, özel yapılmış su böreği, ayran aşı ve cağ kebabı bu mutfağın baş yemekleridir. Erzurum’a yolu düşenlere bu yemekleri, özellikle meşhur Tortum Cağ kebabını tatmaları özellikle tavsiye edilir.

Paylaşın

11 Gölden Oluşan “Yedi Göller”

Erzurum, gezilecek yerler ve tarihiyle dikkat çekiyor… Türkiye’nin bakir coğrafyalarından Ovit Dağı’nın güney yamaçları, volkanik gölleriyle mutlaka keşfedilmesi gereken bir bölgedir.

Burada dağların yüksekliği zaman zaman 4000 m. yi bulurken, küçüklü büyüklü tepeler arasında turkuaz renkli volkanik göller yer almaktadır.

Değişik boyutlarda 11 gölden oluşan Yedigöller’e normal bir otomobille gitmek mümkün değildir. Ancak uygun bir arazi aracıyla, stabilize yollardan göllere ulaşılabilmektedir.

Dağcıların gözde mekanı olan bu bölge, Türkiye’de yeterince tanınmamıştır. Yedigöller’e gelmek için en iyi zaman, haziran ayının on beşinden sonrası ve ağustos ayının sonlarıdır.

Erzurum Kısa Tarihi

Doğu Anadolu’nun en büyük kenti olan Erzurum’un MÖ 4900 yıllarında kurulduğu tahmin edilmektedir. Erzurum’u da içine alan bölge tarih boyunca Urartular, Kimmerler, İskitler, Medler, Persler, Parftlar, Romalılar, Sasaniler, Araplar, Selçuklular, Bizanslılar, Sasaniler, Moğollar, İlhanlılar ve Safaviler gibi çok çeşitli kavim ve milletler tarafından idare edilmiştir.

1514 yılında şehir ve çevresini fetheden Osmanlılar, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu 1923 yılına kadar bu topraklarda hüküm sürmüşlerdir.Milli mücadele, milli birlik ve bağımsızlık hareketinin temelinin atıldığı Kongre 23 Temmuz 1919 da Erzurum’da toplamıştır.

Erzurum Coğrafya

Erzurum ili, Türkiye’nin orta ve batı kesimlerine göre, yükseltinin fazla olduğu illerinden biridir. Doğu Karadeniz Dağlarının doğu uzantıları olan Rize Dağları, ili kuzeyden çevreler ve Rize ile sınırını oluşturur.

Karadeniz’e paralel düzenli sıralar durumunda uzanan bu dağlar, geçit vermez ve yüksektir. En yüksek noktaları 3937m. yüksekliğindeki Kaçkar Tepesi ile Verçenik Tepesi’dir. Dumlu Dağından doğuya doğru uzandığında iki yüksek dağ sırasına ulaşılır.

Tortum’a doğru olanı Güvercin Dağıdır; Pasinler Ovası ile Gürcü Boğazı arasını doldurmuş olanı ise Karga Pazarı Dağlarıdır. Erzurum şehrini doğudan çevreleyerek Palandöken Dağlarına ulaşır.Erzurum şiddetli karasal Doğu Anadolu iklimi bölgesinde yer alır. İlin yıllık sıcaklık ortalaması 6.0 derece kadardır.

Erzurum Turizm

Palandöken Kayak MerkeziÜlkenin önemli Kayak Merkezlerinden olan Palandöken Erzurum ili sınırlarındadır.

Erzurum Tarihi Yerler

Erzurum İli’ne 79 km uzaklıktaki Horasan – Pasinler – Erzurum tarihi İpek Yolu üzerindedir. İlk inşa tarihi kesin olarak bilinmeyen Erzurum Kalesi’nin M.S. 5. yy ilk yarısında Bizanslılar tarafından yaptırıldığı tahmin edilmektedir. İç kale mescidine minare olarak yaptırılan Saat Kulesi, Tepsi Minare ve Kule diye de adlandırılmaktadır. Şehre hakim bir tepe üzerinde kurulu bulunan Erzurum Kalesi’nin surlarındaki Saat Kulesi her taraftan çok rahatlıkla görülebilmektedir.

1297-98 yıllarında İlhanlıların Veziri Emir Çoban Salduz tarafından yaptırılmıştır. Aras nehri üzerinde 7 kemer gözlü olarak inşaa ettirilen önemli bir yapıttır. Kanuni Sultan Süleyman’ın Sadrazamı Rüstem Paşa tarafından yaptırılmıştır. Osmanlı mimarisinin özelliklerini taşıyan iki katlı bina halen çarşı olarak kullanılmaktadır. Çarşıda daha ziyade oltu taşı satıcıları faaliyet göstermektedir.

Erzurum Medreseler

13’üncü yüzyılın sonlarında İlhanlılar tarafından yaptırılmıştır. Anadolu Selçuklu Mimari geleneğinde açık avlulu, iki katlı ve iki minareli eğitim kurumu, Anadolu’nun en büyük medresesidir. Hoca Celaleddin Yakut tarafından MS 1310 yılında inşa edilmiştir.

İlhanlı döneminden günümüze kalan nadir eserlerden birisidir. İslam Eserleri Müzesi olarak kullanılmaktadır.

Erzurum Cami ve Kiliseler

İl merkezindeki Lalapaşa Cami, Üç Kümbetler ve Oşvank Kilisesi görülmeye değerdir. Üç kümbetlerden sekiz köşeli plan üzerine oturtulmuş olan Saltuklu Devleti’nin kurucusu Emir Saltuk’a ait olduğu sanılmaktadır. Tamimiyle kesme taştan yapılmış olan kümbetlerin diğer ikisini kimlerin yaptığı bilinmemektedir.

Kümbetlerin genel olarak 13 üncü yüzyıl sonu ve 14 üncü yüzyıl başına ait oldukları kabul edilmektedir. Üç kümbetler Türklere ait diğer kümbetlere nazaran değişik planları, kullanılan malzeme ve süslemeleri açısından ayrı bir yer tutar.

Erzurum Mesire Yerleri

Tortum Gölü’nün son kısmında, Tortum Çayı’nın 48 m yüksekten düşmesiyle meydana gelen çağlayan vadideki bir dağın heyelan sonucu çayın önünü kapatmasıyla oluşmuştur. Erzurum’a 120 km mesafededir. Baharda suyun bol olduğu mevsimde tabii manzarası ve heybetiyle seyrine doyum olmaz. Pasinler Kaplıcası, Kuş Gözlem Alanı, Doğu Karadeniz Dağları Erzurum Ovası…

Erzurum Sportif Etkinlikler

Erzurum’un İspir ilçesi sınırlarından geçen Çoruh Nehri rafting yapmaya en elverişli akarsulardan birisidir. Derin kanyonları ile ilgi çeken Çoruh, her yıl turistlerin akımına uğrar. 1993 yılında Dünya Rafting Şampiyonası Çoruh Nehrinde yapılmıştır. Erzurum’un kuzeyinde yer alan Dumlu Dağları üzerinde yabancı turistler tarafından günü birlik doğa yürüyüşleri yapılmaktadır.

Bu yürüyüşe gidenler üç saatlik bir yürüyüşle Dumlu Baba diye adlandırılan ve Fırat Nehri’nin önemli kollarından biri olan Karasu’nun kaynağı durumundaki soğuk su gözesine varırlar, burada bir süre dinlenen ziyaretçiler dönüş yürüyüşüne Kırkgöze Köyü üzerinden yaparlar buna benzer dağ yürüyüşleri Erzurum’un güneyinde bulunan Palandöken Dağları üzerinde de yapılmaktadır.

Erzurum Mutfağı

Anadolu’nun her yöresinin kendine ait yöresel bir mutfağı vardır. Erzurum’da zengin bir mutfak kültürüne sahiptir. Bunlardan lor dolması, kadayıf dolması, özel yapılmış su böreği, ayran aşı ve cağ kebabı bu mutfağın baş yemekleridir. Erzurum’a yolu düşenlere bu yemekleri, özellikle meşhur Tortum Cağ kebabını tatmaları özellikle tavsiye edilir.

Paylaşın