Ercüment Behzad Lav, Kimdir? Hayatı, Eserleri

1903 yılında İstanbul’da dünyaya gelen Ercüment Behzad Lav, 16 Mayıs 1984’te İstanbul’da hayatını kaybetti. İstanbul Sultanisi’ni bitirdikten sonra Darülbedayi’de aktörlük yaptı. Dört yıl süre ile Berlin’de Stern Müzik Konservatuarı ve Reinhart Tiyatro Akademisi’nde öğrenim gördü.

Haber Merkezi / Dönüşünde yeniden tiyatroda çalışmaya başladı. Muhsin Ertuğrul’un kurduğu Ferah Tiyatrosu’nda oyunculuk yaptı. Ertuğrul’un Ankara Postası, Bir Millet Uyanıyor, Karım Beni Aldatırsa filmlerinde rol aldı. Ankara’ya yerleşti, gazetelerde sekreterlik Ankara Radyoda spikerlik, yayın şefliği ve Halkevleri tiyatrolarında rejisörlük yaptı. Ertuğrul Sadi ile Türk Akademi Tiyatrosu’na kurdu. İstanbula yerleşti Şehir Tiyatrosu’nda aktörlük ve Belediye Konservatuvarı Tiyatro Bölümü’nde öğretmenlik yaptı. Filmlerde rol aldı.

İlk şiirleri 1926’da Resimli Ay, Servetifünun, Uyanış dergilerinde yayımlandı. Toplumcu görüşü savunan ve yenilikçi tavırlarıyla tanınan Lav, Dadaizm, fütürizm, kübizm ve sürrealizm akımları etkilerini şiirine yansıttı. Cumhuriyet dönemi şiirimizde serbest ölçünün ilk uygulayıcılarından öncü bir şairdir. Toplumsal konuları ve ülke meselelerini irdeleyen şiirler yazdı. Şiirleri ve yazıları Serveti Fünun, Varlık, Çığır, Şadırvan, Yenilik, Seçilmiş Hikâyeler, Yeditepe, Gelecek gibi döneminin önemli dergilerinde yayımlandı. Serveti Fünun dergisinde yayımladığı şiirlerini “S.O.S.” adlı kitabında topladı. Karagöz Stepte ve Altın Gazap adlı da iki oyun yazdı.

Eserleri;

S.O.S. (1931)
Kaos (1934)
Açıl Kilidim Açıl (1940)
Karagöz Stepte (manzum oyun 1940)
Mau Mau (1962)
Üç Anadolu (1964)
Altın Gazap (trajedi 1971)
Bütün Eserleri (1996)

“Bir kahramanın midesi”

Vahşi hayvanlara yediriyorlar ölülerimizi
Beyazlar bizimle savaşınca
Bizse kendimiz yiyormuşuz
Onları haklayınca

Böyle de olsa
Daha şerefli bir mezar değil mi

Hayvan bağırsaklarından
Bir kahramanın midesi?

“Oynuyor ay”

Oynuyor ay
Mor salkımlı suda
Oynuyor ay

Üşüyor kalp
Şehvet durunca
Üşüyor kalp

Düşüyor baş
Kara taş yastığa
Düşüyor baş

Çekiyor su
Örümcek uykusu
Çekiyor su

Geçiyor tren
Hecin katarlı
Cin düdüklü tren

“Sihirli değnek”

Bir sihirli değneğim olsa;
vurduğum yerde güller açılsa,
Uçan güller…

Bir sihirli değneğim olsa;
vursam bir nar ağacına,
narlar çatlasa kahkahadan…
Ve bebek yüzlü kızlar,
uzatsa başlarını
tane tane dallardan…

Onları ceplerime doldursam,
bir masal ömrü sürmek için
götürsem billûr sarayıma!

Paylaşın