Bangladeş Ve Hindistan’da Sellerde Can Kaybı 84’e Yükseldi

Aşırı yağışların son bir haftadır devam ettiği Asya ülkeleri Hindistan ve Bangladeş’te en az 84 kişi yaşamını yitirdi. İklim savunucuları tek başına iklim olaylarını doğrudan iklim değişikliğine bağlamamakla birlikte, özellikle alçak rakımlı ve yoğun nüfuslu ülkelerde küresel ısınmanın daha fazla felakete yol açabileceği konusunda uyarıyorlar.

CNN International’ın aktardığına göre, her iki ülkenin yetkilileri ülkelerindeki son duruma ilişkin yaptıkları açıklamalarda aşırı yağışlar sebebiyle meydana gelen toprak kayması, yıldırım düşmesi ve su baskını olayları sebebiyle en az 84 kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu.

Yağışların özellikle etkili olduğu Hindistan’ın Assam eyaletinde ölü sayısı en az 41 olarak açıklandı. Bugün (21 Haziran) itibariyle yedi kişi de kayıp. Hindistan’ın kuzeydoğusundaki Bihar eyaletinde de cumartesi günü (17 Haziran) düşen yıldırım sonucunda 17 kişi ölmüştü.

Bihar’a yakın bir bölgede bulunan Meghalaya Eyaletinin Afet Yönetimi Kurumu yetkilisi R. Lyngdoh’un açıklamasına göre, eyalette 9 Haziran’dan bu yana en az 24 kişi hayatını kaybetti. Üç kişi ise kayıp. Eyalette 633 binden fazla kişinin sellerden etkilendiği tahmin ediliyor.

Bangladeş

Hindistan’ın komşusu Bangladeş’te de seller sebebiyle yollar su altında kaldı ve bazı ilçelerin ülkenin kalanıyla bağlantısı tamamen koptu.

Bangladeş Afet Yönetiminden Sorumlu Devlet Bakanı Enamur Rahman, pazar günü en az iki kişinin seller sebebiyle yaşamını yitirdiğini söylemişti. Öte yandan, haber ajansları gerçek ölü sayısının çok daha yüksek olabileceğini tahmin ediyor. Reuters haber ajansı, konuyla ilgili haftasonu geçtiği haberde yerel kaynaklara dayandırarak 25 kişinin öldüğünü yazmıştı.

Bakan Rahman, ülkedeki telekomünikasyon hizmetlerinin yetersizliğinin özellikle selden daha çok etkilenen Sylhet ve Sunamganj ilçelerindeki hasarın boyutunun tam anlamıyla tespit edilmesini engellediğini söyledi.

Rahman, Sunamganj’ın yüzde 90’ının sular altında kaldığını, ülkenin geri kalanıyla olan bağlantısının neredeyse tamamen kesildiğini ifade etti.

İklim krizi

Uluslararası Çevre ve Kalkınma Enstitüsünün (IIED) Ekim 2021’de yayınladığı bir araştırmada Hindistan’daki kuraklık, sel, sıcak hava dalgaları ve dolu fırtınaları gibi aşırı hava olaylarındaki artışın, ülkenin en yoksullarını evlerini terk etmek zorunda bırakacağına dikkat çekilmişti.

Birleşmiş Milletler Hükûmetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) de Bangladeş’te önümüzdeki on yıl içinde nüfusun yaklaşık yüzde 17’sinin iklim krizi sebebiyle yerinden edileceğini öngörmüştü.

Paylaşın

Bangladeş Ve Hindistan’da Sellerde En Az Kişi 59 Hayatını Kaybetti

Hindistan ve Bangladeş’te şiddetli muson fırtınalarının neden olduğu yıldırım çarpmaları ve toprak kaymaları sonucu en az 59 kişi öldü. Milyonlarca kişi evlerini terk etmek zorunda kaldı. Kurtarma ekipleri hala mağdurlara ulaşmaya çalışıyor.

Sellerin önümüzdeki günlerde daha da şiddetlenmesi bekleniyor. Bangladeş hükümeti afeti, ülkede “2004’ten bu yana yaşanan en büyük sel felaketi” olarak nitelendirdi.

Geçen hafta boyunca aralıksız devam eden yağmurlar, ülkenin kuzeydoğusundaki geniş bölgeleri sular altında bıraktı. Sağanaklar Hindistan’ın dağlık bölgesinden gelen güçlü yağışlarla daha da şiddetlendi.

Sular altında kalan hanelere ulaşımda güçlükler yaşandı. Askeri birliklerin kurtarma görevi için seferber edildiği bu bölgelerde okullar geçici barınaklara dönüştürüldü.

Ailesi Bangladeş’in Companiganj köyünde yaşayan Lokman, Fransız haber ajansı AFP’ye yaptığı açıklamada, “Cuma günü erken saatlerde bütün köy sular altında kaldı ve hepimiz mahsur kaldık” dedi.

23 yaşındaki genç, “Bütün gün evimizin çatısında bekledikten sonra bir komşumuz bizi eski botla kurtardı. Annem hayatı boyunca hiç böyle bir sel görmediğini söyledi” diye konuştu.

Komşu Hindistan’ın Assam eyaletinde 5 gün aralıksız devam eden yağışların neden olduğu sellerden etkilenen kişi sayısı 1,8 milyonu geçti.

Assam Valisi Himanta Biswa Sarma gazetecilere verdiği demeçte bölge yöneticilerine sel mağdurları için gerekli olabilecek tüm yardımın yapılması talimatını verdiğini söyledi.

Assam’daki Udiana köyünde yaşayan Hüsna Begüm BBC’ye yaptığı açıklamada, “Evimiz sular altında. Hayatımda hiç bu kadar şiddetli bir sel görmemiştim” dedi.

28 yaşındaki kadın, Perşembe gününden bu yana çocuklarıyla birlikte plastik bir çadırda yaşıyor. Begüm: “Kampta içme suyu yok. Oğlumun ateşi var ama doktora götüremiyorum” diye konuştu.

Aynı köyde yaşayan Ronju Chaudhary, selin boyutunu, “Her tarafımız suyla çevrili. Evlerimiz de suyla kaplı.” sözleriyle tarif etti.

Bangladeş’in Sylhet bölgesi son 20 yılın en şiddetli sel felaketini Mayıs ayı sonlarında yaşamıştı. Bu felaketlerde en az 10 kişi ölmüş ve dört milyon kişi etkilenmişti. Kent bu sel felaketinin yaralarını sararken yeniden sular altında kaldı.

Eski milletvekili Syed Rafiqul Haque Bangladeş’in bir insani krizin eşiğinde olduğunu ve “neredeyse tüm Sylhet-Sunamganj kuşağının sular altında olduğunu ve milyonlarca insanın mahsur kaldığını” söyledi.

Yetkililer, bölgede yaklaşık 3,1 milyon kişinin yerinden edildiğini ve bunların 200 bininin daha yüksek yerlerdeki geçici sığınaklara yerleştirildiğini söyledi.

Mevsimsel muson yağmurları, Güney Asya’daki çiftçilerin geçimini sağlaması için kurtarıcı nitelikte ancak yağışların Bangladeş ve Hindistan’daki yıkıcı etkisi artıyor. İki ülke de son yıllarda aşırı iklim olaylarında artışa maruz kalıyor.

İklim savunucuları tek başına iklim olaylarını doğrudan iklim değişikliğine bağlamamakla birlikte – özellikle alçak rakımlı ve yoğun nüfuslu ülkelerde küresel ısınmanın daha fazla felakete yol açabileceği konusunda uyarıyorlar.

(Kaynak: BBC Türkçe)

Paylaşın

Bangladeş’te Konteyner Deposunda Patlama: En Az 49 Ölü

Bangladeş’in güneydoğusunda, kimyasal dolu konteyner deposunda meydana gelen patlama sonucu en az 49 kişi hayatını kaybetti. İtfaiye ekiplerinin kontrol altına almakta zorlandığı yangın ve patlamalar nedeniyle can kayıplarının artabileceği kaydedildi. 

Başkent Dakka’nın 216 kilometre güneydoğusundaki Chittagong kentinde, kimyasallarla dolu 4 bin konteynerın bulunduğu depoda henüz belirlenemeyen nedenle yangın çıktı. Alevlerin kimyasal dolu konteynerlara ulaşması ile patlamalar meydana geldi.

Sağlık birimleri, yangın ve meydana gelen patlamada 5’i itfaiyeci olmak üzere en az 49 kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu. Felakete neden olan olayda 300’den fazla kişi ise yaralandı. Bazı yaralıların durumlarının ağır olduğu bu nedenle can kaybının artabileceği belirtildi.

Bölgedeki hastanelerde büyük yoğunluklar yaşanıyor. Yetkililer kan bağışı için çağrıda bulundu. Askeri hastaneler de yaralıların tedavisi için yardımda bulunuyor. Patlamadan önce yangını haber yapmak üzere bölgeye giden gazeteciler de dahil olmak üzere pek çok kişi de hala kayıp.

AFP haber ajansına konuşan TIR şoförü Tofael Ahmed, “Patlama beni bulunduğum yerden yaklaşık 10 metre uzağa fırlattı. Ellerim ve bacaklarım yandı” dedi.

Patlama kilometrelerce öteden dahi duyulurken, etraftaki binaların camları da kırıldı. Bölgede dükkan sahibi olan bir kişi, gazetecilere yaptığı açıklamada, bir enkaz parçasının yarım kilometre ötedeki bir göle düştüğünü söyledi. Esnaf, patlamanın ardından gökten “ateş toplarının yağmur gibi” yağdığını belirtti.

Yangını söndürmek için itfaiyelerin çabası sürüyor. Bangladeş’te bu tip endüstriyel yangınlar oldukça yaygın. Bunun gerekçesi olarak da zayıf güvenlik düzenlemeleri gösteriliyor.

Ordu, kimyasalların Hint Okyanusu’na karışmasını önlemek için bölgeye kum torbaları yerleştirdi. Chittagong’ta yaklaşık 4 bin civarında konteyner bulunuyordu.

Paylaşın

Bangladeş’te Feribotta Yangın: En Az 39 Ölü

Bangladeş’in güneyindeki Jhalokati ilçesi açıklarındaki Sugandha Nehri’nde seyreden ve 500 yolcu taşıyan MV Avijan-10 isimli feribotta cuma günü sabaha karşı 3 sularında yangın çıktı.

Haber Merkezi / Yangında en az 39 kişi hayatını kaybetti, 72 kişi de yaralandı. Çok sayıda kişinin ağır yanıkları olması nedeniyle faciada ölü sayısının büyük ihtimalle artabileceği belirtiliyor.

Yangın sırasında feribotta 500’e yakın yolcu vardı. Feribotun motor dairesinde başlayan yangının, hızla yayıldığı ve saatlerce sürdüğü bildirildi.

Çok sayıda nehrin bulunduğu Bangladeş’te, yoğun kullanılan deniz ulaşımındaki feribot kazaları sık sık yaşanıyor.

Bunun nedenleri ise kalabalık seferler, feribotlarda düzenli bakım yapılmaması ve ülkede bulunan çok sayıda tersanedeki kötü güvenlik koşulları olarak sıralanıyor.

Ülkede feribotlar sık sık kötü hava koşulları nedeniyle de batıyor. Haziran 2020’de, 50 kişiyi taşıyan bir teknenin alabora olması sonucu çok sayıda kişi ölmüştü.

İtfaiye görevlisi Fazlul Hak, yolcuların çoğunun hafta sonunu aileleri ve arkadaşlarıyla geçirmek için memleketine dönen kişilerden oluştuğunu belirtti.

Hak, kurtarma ekiplerinin şu ana kadar 39 cesede ulaştığını, ağır yanıkları bulunan 7’si ağır 72 kişinin de Dakka’da hastaneye kaldırıldığı bilgisini paylaştı.

Kurtarma operasyonunun başında bulunan itfaiye görevlisi Kamaluddin Bhuiyan da, yangının makine dairesinde çıkmış olabileceğini söyledi. Bhuiyan, yangının iki saat süren operasyonun ardından kontrol altına alındığını kaydetti.

Yangından sağ kurtulan yaşlı bir kadın Fransız haber ajansı AFP’ye yaptığı açıklamada, “Alt güvertede bir minderin üzerinde uyuyorduk. 9 yaşındaki torunum Nayeem benimleydi. Suya atladı. Ona ne olduğunu bilmiyorum”

Paylaşın

Vahşi yaşamın cazibe merkezi: Sundarbans

Dünyanın en büyük ormanlarından biri olan Sundarbans Mangrov Ormanı (140.000 hektar), yüzde 60’ı Bangladeş ve geri kalanı Hindistan’da olmak üzere Bengal Körfezi’nde yer almaktadır.

Haber Merkezi / Alan, karmaşık bir gelgit su yolları ağı, çamur tabakaları ve tuza dayanıklı mangrov ormanlarından oluşan küçük adalarla kesişir ve devam eden ekolojik süreçlerin mükemmel bir örneğini sunar. Bölge, 260 kuş türü, Bengal kaplanı ve nehir ağzı timsahı ve Hint pitonu gibi diğer tehdit altındaki türler de dahil olmak üzere çok çeşitli faunasıyla tanınır.

Dünyadaki en büyük bitişik mangrov ormanı olan Sundarbans Mongrov Ormanı, 21 ° 27 ′ 30 ″ enlem ve 22 ° 30 ′ 00 ve Kuzey ile 89 ° 02 ′ 00 ″ ve 90 ° 00 ′ 00 ″ Doğu boylamları arasında bulunan ve toplam 10.000 km2 alana sahiptir.
Sundarbans Mongrov Ormanı, güneydeki 139.700 hektarlık üç vahşi yaşam koruma alanı ile nesli tükenmekte olan bir dizi tür için üreme alanı olarak kabul edilir.

Bengal Körfezi’nin kıyı bölgesindeki tipik bir coğrafi durumda benzersiz bir biyoklimatik bölgede yer alan Sundarbans Mongrov Ormanı, mitolojik ve tarihi olayların antik mirasının bir dönüm noktasıdır. Muhteşem doğal güzelliği ve doğal kaynakları ile bahşedilmiştir.

Sundarbans, delta oluşumu sürecini ve yeni oluşan delta adalarının ve ilişkili mangrov topluluklarının müteakip kolonizasyonunu temsil ettiği için devam eden ekolojik süreçlerin önemli bir örneğidir.

Bu süreçler arasında muson yağmurları, su baskını, delta oluşumu, gelgit etkisi ve bitki kolonizasyonu yer alır. Üç büyük nehir tarafından çökeltilen tortulardan oluşan dünyanın en büyük deltasının bir parçası olarak; Ganj, Brahmaputra ve Meghna ve Bengal Havzasını kapsayan arazi, gelgit hareketiyle şekillenmiştir.

Mülk, aşağı Bengal Havzasında çok çeşitli fauna türleri için kalan tek habitattır. Olağanüstü biyolojik çeşitliliği, geniş bir bitki örtüsü yelpazesinde ifade edilir; 245 cinse ve 75 familyaya ait 334 bitki türü, 165 yosun ve 13 orkide türü. Aynı zamanda, 693 yaban hayatı türü ile fauna açısından da zengindir; 49 memeli, 59 sürüngen, 8 amfibi, 210 beyaz balık, 24 karides, 14 yengeç ve 43 yumuşakça türü.

Mülkün su yolları boyunca bulunan çeşitli ve renkli kuş hayatı, dokuz tür yalıçapkını ve muhteşem beyaz karınlı deniz kartalı dahil 315 su kuşu, yırtıcı kuş ve orman kuşu türü dahil olmak üzere en büyük cazibe merkezlerinden biridir.

Paylaşın