16 Günde 7 Bin 145 Deprem Oldu

Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Osmaniye, Hatay, Kilis, Malatya ve Elazığ’da büyük yıkıma neden olan Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli depremler sonrası, bölgede 7 bin 145 deprem çözümü yapıldığı açıklandı.

Haber Merkezi / Son resmi kayıtlara göre 42 bin 310 can kaybının meydana geldiği Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerin üzerinden iki haftadan fazla süre geçmesine rağmen artçı sarsıntılar sürüyor.

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, 10 kentte büyük yıkıma sebep olan depremlerin meydana geldiği 6 Şubat’tan, 21 Şubat saat 20.30’a kadar bölgede 7 bin 145 sarsıntı kaydettiklerini duyurdu.

Özener, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda bu depremlere ilişkin grafikler de yayınladı. Özener’in paylaşımı şu şekilde:

“6 Şubat 2023 saat 04:17’de Sofalaca- Şehitkamil-Gaziantep ve 13:24’de Ekinözü-Kahramanmaraş’da meydana gelen depremlerin ardından, 21 Şubat 2023 saat 20:30 itibarıyla bölgede toplam 7145 adet deprem çözümü yapılmıştır.”

“İstanbul’da 7 yıl içinde deprem olasılığı yüzde 64”

Öte yandan Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Doğan Kalafat yaptığı açıklamada, “7 sene içerisinde yüzde 64 olasılıkla İstanbul’da 7’nin üzerinde bir deprem olacak” ifadelerini kullandı.

Haber Global’e konuşan, Doğan Kalafat’ın İstanbul depremi ile ilgili açıklaması şöyle:

“Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın orta kesiminde de bir deprem olabilir. Ancak Marmara Denizi kaynaklı bir olacaktır. Bunun tehlikesi bellidir. Marmara’da fay oradan geçti buradan geçti konuşmamıza gerek yok. Marmara Denizi’nin içerisinde geçen bir kol.

Bu kol 7’nin üzerinde bir deprem üretecektir. Bunun yeri bellidir ama zamanını söyleyebilmemiz mümkün değil. Yalnızca yapabileceğimiz istatiksel çalışmalardır. Bu da işte 2030’a kadar yüzde 64 olasılık, 2050’ye kadar yüzde 75 olasılık 2090 kadar yüzde 95 olasılıkla bu deprem olacaktır.”

Paylaşın

AFAD Açıkladı: Can Kaybı 42 Bin 310’a Yükseldi

İçişleri Bakanlığı’na bağlı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremlerde, 42 bin 310 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.

Haber Merkezi / Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Osmaniye, Hatay, Kilis, Malatya ve Elazığ’dan toplam 448 bin 18 vatandaşın tahliye edildiği bildirildi.

Bölgede AFAD, PAK, JAK, JÖAK, DİSAK, Sahil Güvenlik, DAK, Güven, İtfaiye, Tahlisiye, MEB, STK’lar ve uluslararası arama kurtarma personelinden oluşan toplam 14 bin 740 personelin görevini sürdürdüğü kaydedildi.

Ayrıca afet bölgesinde toplam 13 bin 700 aracın kullanıldığı belirtildi.

Açıklamada bölgede 301 bin 289 çadır ile 6 bin 375 konteynerin kurulumunun yapıldığı, toplamda 3 milyon 354 bin 316 battaniyenin sevk edildiği, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 78 bin 500 kişiye ayrıca geçici barınma hizmeti sağlandığı söylendi.

Bölgede toplam 375 mobil mutfak, 86 ikram aracı, 40 mobil fırın ve 361 hizmet aracının görev yaptığı, 55 milyon 785 bin 367 sıcak yemek, 9 milyon 487 bin 845 çorba, 13 milyon 465 bin 878 kumanya ve paketli gıda, 27 milyon 59 bin 350 su, 60 milyon 377 bin 166 ekmek, 3 milyon 189 bin 954 içecek dağıtımı yapıldığı belirtildi.

Ayrıca deprem bölgesinde 497 bin 93, deprem bölgesi dışında 201 bin 151 olmak üzere toplam 698 bin 244 kişiye psikososyal destek verildiği de bildirildi.

AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar bugün yaptığı açıklamada, Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerin ardından 41’i 5-6 arası, 450’si 4-5 arası büyüklükte 7 bin 242 artçı deprem yaşandığını söylemişti.

Deprem bölgesinde 500 bin aboneye hâlâ elektrik verilemiyor

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın deprem bölgesindeki 11 ilde 500 bin aboneye elektrik verilemediğini söyledi.

Akın, bugün yaptığı yazılı açıklamada en az 2 milyon yurttaşın elektrik kesintisinden etkilendiğini belirtti. Akın ayrıca abonelerinin fatura borçlarının ertelenmesini eleştirerek, borçlarının silinmesi çağrısı yaptı:

Depremde evi yıkılan ya da hasar alan vatandaşlar barınma başta olmak üzere pek çok temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyor. 20 Şubat itibarıyla deprem bölgesinde 500 binden fazla aboneye hâlâ elektrik verilemiyor. Başka bir deyişle deprem bölgesinde en az 2 milyon vatandaşımız günlerdir karanlıkta. İktidar, deprem bölgesinde elektrik ve doğalgaz faturalarının tahsilatının erteleneceğini açıkladı. İktidarın tek çözümü faturaların ertelenmesi.

Depremzedeler zaten barınma başta olmak üzere pek çok dertle boğuşuyor. Fatura tahsilatının ertelenmesi evsiz kalan vatandaşların yükünü hafifletmez. Faturaların tahsilatını ertelemek, evi yıkılan ya da hasar alan vatandaşların derdine derman olmaz. Depremzede vatandaşlarımızın doğalgaz ve elektrik faturaları ertelenmek yerine derhal silinmeli.

10 maddelik plan

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, deprem bölgesinden yeniden inşa sürecine ilişkin 10 maddelik bir plan açıkladı.

Kurum, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Afet risk durumu, zemin kalitesi çalışmalarıyla sosyolojik, demografik, kültürel yapıyı koruyarak, il yöneticileri, STK, akademisyenlerle istişare ederek, vatandaşımızı mağdur etmeden yeni yerleşim yerlerimizi belirliyoruz. İhya ve inşa sürecinde yol haritamız netleşiyor.” dedi.

Kurum’un paylaşımında sıralanan 10 madde şöyle:

– Yerleşime açılacak alanlarda tüm afet risklerinin tespiti yapılacak. Morfolojik, jeolojik, jeofizik, jeoteknik, hidrojeolojik, sismotektonik arazi kullanımı incelenecek.

– Zeminin depreme dayanıklılığını ortaya koyan mikro-bölgeleme ve jeolojik etüt çalışmaları devam edecek.

– Eski yerleşim alanlarının zemin incelemelerine göre, imar kısıtlaması, bina yoğunluğunda azaltım dahil seçenekler değerlendirilecek.

– Sağlam zemin için sıvılaşmanın olmayacağı yerler belirlenecek.

– Fay hatlarına mesafe hesaplanacak.

– Dirençli şehirler için ‘ovadan dağlara doğru yerleşim modeli’ üzerinde durulacak.

– Radye temel tünel kalıp sistemi tüm yapılarda uygulanacak.

– Şehrin kültürüne, sanatına, doğal ve tarihi dokusuna, sosyolojisine, demografik yapısına uygun şekilde tasarlanacak.

– İki ay içerisinde TOKİ eliyle 200 bin konutun inşasına başlanacak. Konutların hiçbiri zemin artı 3-4 katı geçmeyecek.

– Sürecin her aşamasında üniversiteler, bilim insanları, mühendis, mimar, şehir planlamacıları olacak.

Provokatif paylaşım yapan 131 şüpheliden 25’i tutuklandı

Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM), sosyal medyada depremle ilgili “provokasyon yaptığı” şüphesiyle 874 hesap yöneticisinden 541’i hakkında adli işlem başlatıldığını açıkladı. Buna göre 131 şüpheliden 25’i tutuklandı.

Açıklamaya göre depremzedelere yardım yapmak isteyenlerin iyi niyetlerini suistimal etmek amacıyla oluşturulduğu belirlenen ve “oltalama” dolandırıcılığına yönelik hazırlanan 76 internet sitesinin kapatılması sağlandı.

Resmi kurumların adını kullanarak veya taklit ederek vatandaşlardan para talep eden 15 sosyal medya hesabıyla ilgili gerekli işlemler yapıldı.

“Deprem yardımı” teması kullanılarak para yatırılması talep edilen 6 kripto varlık cüzdanı da donduruldu.

61 avukattan Erdoğan ve bakanlar hakkında suç duyurusu

Halkçı Hukukçular’ın çağrısıyla bir araya gelen hukukçular, depremle ilgili olarak AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İletişim Başkanı Fahrettin Altun, bakanlar, depremin yaşandığı kentlerin valileri ile belediye başkanları, GSM operatörleri, müteahhitler ve yapı denetim bürolarının sorumluları hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

Hukukçular, cumhurbaşkanı, bakanlar, valiler, belediye başkanları ve diğer isimler hakkında soruşturma yürütülerek kamu davası açılmasını talep etti.

11 suçlama

Hukukçular dilekçede şu suçlamalara yer verdi:

“Olası kastla birden fazla insanın öldürülmesine ve yaralanmasına neden olma”, “bilinçli taksirle öldürme”, “denetim görevinin ihmali, “görevi kötüye kullanma”, “tehdit”, “hakaret”, “haberleşmenin engellenmesi”, “yardım veya bildirim yükümlüğünün yerine getirilmemesi”, “ihaleye fesat karıştırma”, “edimin ifasına fesat karıştırma” ve “suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme.”

Erdoğan’ın “Bunlar kader planının içerisinde olan şeyler” açıklaması hatırlatılan dilekçede, “Ülkemizin yüzleştiği her acıda halk, devletin yerine getiremediği sorumlulukları kendi yetersiz imkanları ile yerine getirmek zorunda bırakılırken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise kaderciliğe sığınmaktadır” denildi.

Paylaşın

Bakan Akar Duyurdu: 20 Bin Suriyeli Depremden Sonra Döndü

Kahramanmaraş depremlerinin ardından Türkiye’ye Suriye’den “sığınmacı akını olduğu” iddialarının gerçek dışı olduğunu belirten Bakan Akar, “Tek yönlü olarak Türkiye’den Suriye’ye doğru evlerine ve topraklarına dönen Suriyeli vatandaşlar var. Şu anda bu rakamın 20 bini geçtiğini takip ediyoruz” dedi.

Haber Merkezi / Hatay’ın Defne ilçesinde gerçekleşen 6,4 büyüklüğündeki depremin ardından kent merkezinde incelemelerde bulunan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, şunları söyledi:

“Hudutta yaptığımız incelemelerde, askeri ve sivil erkanla yaptığımız görüşmelerde, sınır hattımızdaki askeri birliklerimizde yaptığımız denetlemelerde ve hudut kapılarında yaptığımız görüşmelerde yoğun bir şekilde konuyu görüştük.

Kesinlikle bu iddialar gerçek dışı. Türkiye’de yaşayan Suriyeli vatandaşlar evlerini ve yakınlarını kaybetmeleri nedeniyle kendi topraklarına dönüyor. Tek yönlü olarak Türkiye’den Suriye’ye doğru evlerine ve topraklarına dönen Suriyeli vatandaşlar var. Şu anda bu rakamın 20 bini geçtiğini takip ediyoruz.”

Akar, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin afete müdahale sırasında kışladan geç çıkarıldığı iddialarına ilişkin “Böyle bir şey söz konusu değil. Gerekli açıklamaları yaptık. Bazıları görmemekte, anlamamakta ısrar ediyor. İlk andan itibaren Mehmetçik milleti ve vatandaşı ile beraber oldu, olmaya devam ediyor. Yapılanlar da vatandaşlarımız tarafından görülüyor” dedi.

AFAD açıkladı: Can kaybı 42 bin 310’a yükseldi

İçişleri Bakanlığı’na bağlı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremlerde, 42 bin 310 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.

Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Osmaniye, Hatay, Kilis, Malatya ve Elazığ’dan toplam 448 bin 18 vatandaşın tahliye edildiği bildirildi.

Bölgede AFAD, PAK, JAK, JÖAK, DİSAK, Sahil Güvenlik, DAK, Güven, İtfaiye, Tahlisiye, MEB, STK’lar ve uluslararası arama kurtarma personelinden oluşan toplam 14 bin 740 personelin görevini sürdürdüğü kaydedildi.

Ayrıca afet bölgesinde toplam 13 bin 700 aracın kullanıldığı belirtildi.

Açıklamada bölgede 301 bin 289 çadır ile 6 bin 375 konteynerin kurulumunun yapıldığı, toplamda 3 milyon 354 bin 316 battaniyenin sevk edildiği, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 78 bin 500 kişiye ayrıca geçici barınma hizmeti sağlandığı söylendi.

Bölgede toplam 375 mobil mutfak, 86 ikram aracı, 40 mobil fırın ve 361 hizmet aracının görev yaptığı, 55 milyon 785 bin 367 sıcak yemek, 9 milyon 487 bin 845 çorba, 13 milyon 465 bin 878 kumanya ve paketli gıda, 27 milyon 59 bin 350 su, 60 milyon 377 bin 166 ekmek, 3 milyon 189 bin 954 içecek dağıtımı yapıldığı belirtildi.

Ayrıca deprem bölgesinde 497 bin 93, deprem bölgesi dışında 201 bin 151 olmak üzere toplam 698 bin 244 kişiye psikososyal destek verildiği de bildirildi.

AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar bugün yaptığı açıklamada, Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerin ardından 41’i 5-6 arası, 450’si 4-5 arası büyüklükte 7 bin 242 artçı deprem yaşandığını söylemişti.

Paylaşın

Erdoğan Ve Bakanlar Hakkında Suç Duyurusu: 11 Suçlama

61 avukat, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İletişim Başkanı Fahrettin Altun, bakanlar, depremin yaşandığı kentlerin valileri ile belediye başkanları, GSM operatörleri, müteahhitler ve yapı denetim bürolarının sorumluları hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

Haber Merkezi / Halkçı Hukukçular’ın çağrısıyla bir araya gelen hukukçular, cumhurbaşkanı, bakanlar, valiler, belediye başkanları ve diğer isimler hakkında soruşturma yürütülerek kamu davası açılmasını talep etti.

11 suçlama

Hukukçular dilekçede şu suçlamalara yer verdi:

“Olası kastla birden fazla insanın öldürülmesine ve yaralanmasına neden olma”, “bilinçli taksirle öldürme”, “denetim görevinin ihmali, “görevi kötüye kullanma”, “tehdit”, “hakaret”, “haberleşmenin engellenmesi”, “yardım veya bildirim yükümlüğünün yerine getirilmemesi”, “ihaleye fesat karıştırma”, “edimin ifasına fesat karıştırma” ve “suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme.”

Erdoğan’ın “Bunlar kader planının içerisinde olan şeyler” açıklaması hatırlatılan dilekçede, “Ülkemizin yüzleştiği her acıda halk, devletin yerine getiremediği sorumlulukları kendi yetersiz imkanları ile yerine getirmek zorunda bırakılırken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise kaderciliğe sığınmaktadır” denildi.

AFAD açıkladı: Can kaybı 42 bin 310’a yükseldi

İçişleri Bakanlığı’na bağlı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremlerde, 42 bin 310 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.

Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Osmaniye, Hatay, Kilis, Malatya ve Elazığ’dan toplam 448 bin 18 vatandaşın tahliye edildiği bildirildi.

Bölgede AFAD, PAK, JAK, JÖAK, DİSAK, Sahil Güvenlik, DAK, Güven, İtfaiye, Tahlisiye, MEB, STK’lar ve uluslararası arama kurtarma personelinden oluşan toplam 14 bin 740 personelin görevini sürdürdüğü kaydedildi.

Ayrıca afet bölgesinde toplam 13 bin 700 aracın kullanıldığı belirtildi.

Açıklamada bölgede 301 bin 289 çadır ile 6 bin 375 konteynerin kurulumunun yapıldığı, toplamda 3 milyon 354 bin 316 battaniyenin sevk edildiği, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 78 bin 500 kişiye ayrıca geçici barınma hizmeti sağlandığı söylendi.

Bölgede toplam 375 mobil mutfak, 86 ikram aracı, 40 mobil fırın ve 361 hizmet aracının görev yaptığı, 55 milyon 785 bin 367 sıcak yemek, 9 milyon 487 bin 845 çorba, 13 milyon 465 bin 878 kumanya ve paketli gıda, 27 milyon 59 bin 350 su, 60 milyon 377 bin 166 ekmek, 3 milyon 189 bin 954 içecek dağıtımı yapıldığı belirtildi.

Ayrıca deprem bölgesinde 497 bin 93, deprem bölgesi dışında 201 bin 151 olmak üzere toplam 698 bin 244 kişiye psikososyal destek verildiği de bildirildi.

AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar bugün yaptığı açıklamada, Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerin ardından 41’i 5-6 arası, 450’si 4-5 arası büyüklükte 7 bin 242 artçı deprem yaşandığını söylemişti.

Paylaşın

Deprem Bölgesi İçin 10 Maddelik Yeniden İnşa Planı

Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Osmaniye, Hatay, Kilis, Malatya ve Elazığ’ı içeren deprem bölgesinin yeniden inşasıyla ilgili 10 maddelik bir plan açıklandı.

Haber Merkezi / Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, deprem bölgesinden yeniden inşa sürecine ilişkin 10 maddelik bir plan açıkladı.

Bakan Kurum, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Afet risk durumu, zemin kalitesi çalışmalarıyla sosyolojik, demografik, kültürel yapıyı koruyarak, il yöneticileri, STK, akademisyenlerle istişare ederek, vatandaşımızı mağdur etmeden yeni yerleşim yerlerimizi belirliyoruz. İhya ve inşa sürecinde yol haritamız netleşiyor.” dedi.

Kurum’un paylaşımında sıralanan 10 madde şöyle:

– Yerleşime açılacak alanlarda tüm afet risklerinin tespiti yapılacak. Morfolojik, jeolojik, jeofizik, jeoteknik, hidrojeolojik, sismotektonik arazi kullanımı incelenecek.

– Zeminin depreme dayanıklılığını ortaya koyan mikro-bölgeleme ve jeolojik etüt çalışmaları devam edecek.

– Eski yerleşim alanlarının zemin incelemelerine göre, imar kısıtlaması, bina yoğunluğunda azaltım dahil seçenekler değerlendirilecek.

– Sağlam zemin için sıvılaşmanın olmayacağı yerler belirlenecek.

– Fay hatlarına mesafe hesaplanacak.

– Dirençli şehirler için ‘ovadan dağlara doğru yerleşim modeli’ üzerinde durulacak.

– Radye temel tünel kalıp sistemi tüm yapılarda uygulanacak.

– Şehrin kültürüne, sanatına, doğal ve tarihi dokusuna, sosyolojisine, demografik yapısına uygun şekilde tasarlanacak.

– İki ay içerisinde TOKİ eliyle 200 bin konutun inşasına başlanacak. Konutların hiçbiri zemin artı 3-4 katı geçmeyecek.

– Sürecin her aşamasında üniversiteler, bilim insanları, mühendis, mimar, şehir planlamacıları olacak.

AFAD açıkladı: Can kaybı 42 bin 310’a yükseldi

İçişleri Bakanlığı’na bağlı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremlerde, 42 bin 310 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.

Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Osmaniye, Hatay, Kilis, Malatya ve Elazığ’dan toplam 448 bin 18 vatandaşın tahliye edildiği bildirildi.

Bölgede AFAD, PAK, JAK, JÖAK, DİSAK, Sahil Güvenlik, DAK, Güven, İtfaiye, Tahlisiye, MEB, STK’lar ve uluslararası arama kurtarma personelinden oluşan toplam 14 bin 740 personelin görevini sürdürdüğü kaydedildi.

Ayrıca afet bölgesinde toplam 13 bin 700 aracın kullanıldığı belirtildi.

Açıklamada bölgede 301 bin 289 çadır ile 6 bin 375 konteynerin kurulumunun yapıldığı, toplamda 3 milyon 354 bin 316 battaniyenin sevk edildiği, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 78 bin 500 kişiye ayrıca geçici barınma hizmeti sağlandığı söylendi.

Bölgede toplam 375 mobil mutfak, 86 ikram aracı, 40 mobil fırın ve 361 hizmet aracının görev yaptığı, 55 milyon 785 bin 367 sıcak yemek, 9 milyon 487 bin 845 çorba, 13 milyon 465 bin 878 kumanya ve paketli gıda, 27 milyon 59 bin 350 su, 60 milyon 377 bin 166 ekmek, 3 milyon 189 bin 954 içecek dağıtımı yapıldığı belirtildi.

Ayrıca deprem bölgesinde 497 bin 93, deprem bölgesi dışında 201 bin 151 olmak üzere toplam 698 bin 244 kişiye psikososyal destek verildiği de bildirildi.

AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar bugün yaptığı açıklamada, Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerin ardından 41’i 5-6 arası, 450’si 4-5 arası büyüklükte 7 bin 242 artçı deprem yaşandığını söylemişti.

Paylaşın

Erdoğan: Kentsel Dönüşümü Muhakkak Yapmamız Lazım

Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi’nde açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem sonrası toplu konut inşası ve kentsel dönüşüm için, “Her iki konuda da daha kararlı davranacağız. Gerekirse tüm yasal altyapıyı oluşturacak ve ona göre adımlarımızı atacağız. Şehirlerimizin tarihi, kültürel ve sosyolojik dokusunu koruyarak hepsini ayağa kaldıracağız” dedi.

Haber Merkezi / Erdoğan, depremlerden etkilenen illerde 70 bin köy evini yaparak hak sahiplerine teslim edeceklerini açıkladı Buna göre Osmaniye’de 1361, Adana’da 701, Adıyaman’da 8 bin 21, Diyarbakır’da 2 bin 927, Elazığ’da 386, Hatay’da 14 bin 141, Kahramanmaraş’ta 12 bin135, Kilis’te 1002, Malatya’da 17 bin 990, Şanlıurfa’da 2 bin 54, Gaziantep’te 9 bin 130 köy evi inşa edilecek.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile birlikte Osmaniye’de depremlerden etkilenen bölgeleri ziyaret etti. İncelemelerinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, Osmaniye Afet Koordinasyon Merkezi’nde açıklamalarda bulundu.

Osmaniyeli vatandaşlar ile tüm depremzedelere geçmiş olsun dileklerini ileterek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hatay merkezli 6,4 ve 5,8 gücündeki iki depreme dün Kahramanmaraş’ta yakalandıklarını ifade ederek bu depremde de maalesef can kayıpları ve yaralılar olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 6 Şubat’tan bu yana ardı ardına yaşanan depremler nedeniyle yüreklerine düşen ateşi anlatmakta kelimelerin yetersiz kaldığını belirtti.

Enkaz kaldırma çalışmalarında sona geldikçe acı ile kayıpların da sayısının da arttığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Son tespitlerimize göre deprem bölgesinde hayatını kaybedenlerin sayısı 41 bini geçerken 115 bin insanımız da yaralı olarak kurtarıldı. Osmaniye’de bin 30 vatandaşımız defnedilirken 2 bin 606 vatandaşımız yaralandı. Depremde vefat eden kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılara acil şifalar niyaz ediyorum. Bilim insanları, 6 Şubat Pazartesi günü maruz kaldığımız deprem felaketini dünyada, karada meydana gelen en şiddetli deprem olarak tarif ediyorlar.

Depremin 3. günü ve sonrasında bölge illerimize yaptığımız ziyaretlerimizde yıkımın şiddetini bizzat yerinde görme imkânı bulmuştuk. Dün Hatay ve Kahramanmaraş’ı tekrar ziyaret ettik. Her ne kadar birileri önemsizleştirmek istese de sadece ülkemizin değil, insanlık tarihinin en büyük tabii afetlerinden biriyle karşı karşıya olduğumuz bir gerçektir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şartlarının zorluğuna bakmadan, devlet ve millet olarak yaraları sarmaya, hayata çok daha sıkı bir şekilde yeniden tutunmaya çalıştıklarını ifade etti.

Gerek depremin etkilediği bölgenin genişliği gerekse çetin kış koşulları ilk etapta çalışmaları zorlaştırmış olsa da deprem anından itibaren tüm imkânları şehirler için seferber ettiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

“Afet bölgesinin tamamına ekskavatör, çekici, vinç, dozer, kamyon, arazöz, greyder, vidanjör gibi toplam 13 bine yakın iş makinesi sevk ettik. Her ne kadar ana muhalefetin başındaki ve yanındakiler ‘devlet yok, iktidar yok’ diyorlarsa da bunların gören gözü kör, duyan kulağı sağır, kalpleri mühürlenmiş. İlk günden itibaren, devlet, polisiyle, askeriyle, jandarmasıyla, tüm güvenlik güçleriyle 11 ilimizde yerini almıştır.

Arama kurtarmadan destek, yardım, güvenliğe kadar tüm hizmetler için 271 bin görevlimizle vatandaşlarımızın imdadına koştuk. Yardımların ulaştırılması, yaralılarımızın sevki, vatandaşlarımızın tahliyesi ve asayiş hizmetlerinin temini için elimizdeki tüm imkânları kullandık. Bu süreçte farklı kurumlarımıza ait 38 gemi, 77, uçak, 120 helikopter, 45 insansız hava aracından bilfiil istifade ettik.”

“Böyle vicdansızlık olur mu?”

Depremzedelerin yeme içmeye ihtiyaçlarının giderilmesi amacıyla gereken tedbirleri aldıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ama terbiyesiz, terbiyesizliğini bırakmaz. İşte çıkmış bir tanesi ‘Kızılay nerede? Ne çadırını, ne yemeğini gördük.’ diyor. Be ahlaksız, namussuz, adi. Günde yaklaşık 2,5 milyona bu Kızılay yemeğini ulaştırıyor. Böyle vicdansızlık olur mu? Yani, bir ülkede kendi kurum ve kuruluşuna bu denli ahlaksızca yaklaşmak, yenilir yutulur bir şey değildir” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, enkaz kaldırma ve hasar tespit çalışmaları yürütülürken geçici barınma merkezlerinin hızla devreye alındığını vurguladı. Bir taraftan çadırların ve bir taraftan konteynerlerin yerleştirilmesine devam edildiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Bölgeye sevk edilen 300 bin çadırın kurulumu ile toplam 3 milyon 265 bin battaniyenin, 310 bin ısıtıcının dağıtımı gerçekleştirildi. Kulaklarınız duyuyor mu acaba? İnanın bunların kulakları var ama duymaz, gözleri var ama görmez. Çünkü bunlar kördür, sağırdır. Hâlihazırda 865 bin vatandaşımız çadırda. 23 bin 500 vatandaşımız konteynerlerde. İşte burada şimdi önünden geçtik.

Konteynerlerimiz yerleştiriliyor ve kısa zamanda inşallah bunlar yerleşecek ve çadırlardaki vatandaşlarımızın belli bir kısmı buralara yerleşmiş olacak. 376 bin vatandaşımız ise Millî Eğitim Bakanlığı ile Gençlik ve Spor Bakanlığımıza bağlı yurtlarda ikamet ediyor. Diğer illere gitmek isteyen vatandaşlarımıza yardımcı oluyoruz. Osmaniye’de 14 bin 450 personelle arama kurtarma, yardım ve destek çalışmalarını yürüttük.

Şehrimizde 132 arama kurtarma aracı, 74 ambulans, 408 iş makinesi görev yaptı, hâlâ yapıyor. Osmaniye’den 4 bin 500 vatandaşımızı başka illere tahliye ettik. Şehrimizdeki 27 bine yakın vatandaşımızı çadır kentlerde, 19 bini aşkın vatandaşımızı da Millî Eğitim Bakanlığımıza bağlı binalarla, yurtlarda barındırıyoruz. Hâlen alt yapı çalışmaları süren konteyner kentimiz de yakında hizmete girecek.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sıcak yemekten kumanya ve gıda paketi dağıtımına kadar tüm ihtiyaçların karşılandığını dile getirdi.

Çiftçilerin tarım ve hayvancılık faaliyetlerini yürütebilmeleri için kendilerine her türlü desteği verdiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kalıcı konutların inşasıyla ilgili adımları atmaya başladık. Daha önce de söyledim. Bize 1 yıl müsaade edeceksiniz. Bir yıl içerisinde bu kalıcı konutları Allah’ın izniyle yetiştireceğiz ve vatandaşlarımızı da bu konutlara yerleştireceğiz” dedi.

Depremden etkilenen 11 ile gönderilen binlerce uzman personelin, hasar tespit çalışmalarını tamamlamak üzere olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şimdiye kadar deprem bölgesindeki illerimizde 4 milyon 223 bin bağımsız bölümden oluşan 1 milyon 123 bin binanın incelemesi yapıldı. Bunlardan 139 bin binadaki 458 bin bağımsız bölümün ‘yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı’ olduğu tespit edildi” ifadesini kullandı.

Osmaniye’de de 5 bin 175 binadaki 14 bin 724 bağımsız bölümün “yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı” olduğunun görüldüğünü aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, Osmaniyelilerin tüm bu raporlara, e-Devlet üzerinden kimlik numaralarıyla ulaşabileceğini bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ağırına, hafifine bakmadan şehirleri bütünüyle yeniden inşa edecek bir yaklaşımla hareket ettiklerini vurgulayarak, dün Hatay’da mart ayında temelini atarak işe başlayacakları ilk 200 bin konutun müjdesini verdiklerini hatırlattı.

Osmaniye’de de 9 bin 550 konutla işe başlayacaklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ayrıca ilimizin elektrik, su, doğal gaz hatları gözden geçirilmiş, kontrollü bir şekilde altyapı hizmetleri verilmeye başlanmıştır. Yollarımızın tamamı da ulaşıma açıktır” bilgisini paylaştı.

“Bugün bir müjde de köylerde yaşayan vatandaşlarımıza vermek istiyorum. Tıpkı şehir merkezlerimiz gibi köylerimizi de bir yıl içinde ayağa kaldırmayı hedefliyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

“Bu kapsamda ilk etapta Osmaniye’de bin 361, Adana’da 701, Adıyaman’da 8 bin 21, Diyarbakır’da 2 bin 927, Elazığ’da 386, Hatay’da 14 bin 141, Kahramanmaraş’ta 12 bin 135, Kilis’te bin 2, Malatya’da 17 bin 990, Şanlıurfa’da 2 bin 54, Gaziantep’te 9 bin 130 olmak üzere, toplamda 70 bin köy evimizi, ahırıyla, bahçesiyle, parkıyla, kendi özgün mimarisine uygun şekilde yaparak, hak sahiplerine teslim edeceğiz.

Böylece sadece mart ayında 200 bini konut ve 70 bini köy evi olmak üzere, toplam 270 bin vatandaşımızı, ailesiyle birlikte ev sahibi yapmak için ‘Bismillah’ demiş olacağız. İlerleyen günlerde, diğer konutlarımızla ilgili müjdeleri, milletimizle paylaşmayı sürdüreceğiz”

“Kentsel dönüşümü muhakkak yapmamız lazım”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremle ilgili detaylı bir muhasebeyi, gerek siyaset kurumu, gerek bilim insanları, gerekse milletin gelecek günlerde yapacağına işaret ederek, “Yaşadığımız afetten, 85 milyon olarak hepimizin çıkarması gereken dersler olduğu açıktır. Geçmişteki tecrübelerin ışığında eksiklerimizi gidermemiz, güçlü yanlarımızı tahkim etmemiz büyük önem arz ediyor” diye konuştu.

Bu süreçte, özellikle 17 Ağustos Marmara depremi sonrasında atılan adımların ne kadar doğru ve isabetli olduğunun tecrübe edildiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kentsel dönüşüm projeleriyle… İşte, Adana’da bir tanesi çıkmış, ‘Kentsel dönüşüme biz karşıyız’ diyor. Kim bu? CHP’den bir belediye başkanı. Ben, belediye başkanlığı yaptım. İstanbul’da kentsel dönüşüm denilen olay, olmazsa olmazdır. İşte onun bedellerini ödüyoruz.

Ben diyorum ki vatandaşlarıma, ne olur bize yeni yeni bedeller ödetmeyin. Bu kentsel dönüşümü muhakkak yapmamız lazım. Bunu gerçekleştirmemiz lazım ki yataklarımızda huzurlu bir şekilde uyuyabilelim. Bütün ailelerimiz, çocuklarımız huzurlu bir şekilde uyuyabilsin. Kentsel dönüşüm projeleriyle, TOKİ vasıtasıyla yürütülen toplu konut hamlelerinin önemini bir kez daha idrak ettik.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hamdolsun, depreminin etkilediği bölgelerde tek bir TOKİ binası dahi yıkılmadı. Ülkemizin dört bir yanındaki milyonlarca vatandaşımız, TOKİ’nin inşa ettiği konutlarda artık kendilerini daha güvende hissediyor. Aynı şekilde, çeşitli engelleme girişimlerine rağmen kentsel dönüşümünü gerçekleştirdiğimiz binalarda yaşayan insanlarımız, bizlere dua ediyor.

Bundan sonraki süreçte her iki konuda da daha kararlı davranacağız. Gerekirse tüm yasal altyapıyı oluşturacak ve ona göre de adımlarımızı atacağız. Şimdi bu başarıyı, deprem bölgesinden başlayarak tüm ülkemize teşmil etmeyi hedefliyoruz. Şehirlerimizin tarihî, kültürel ve sosyolojik dokusunu koruyarak inşallah kısa sürede hepsini yeniden ayağa kaldıracağız” dedi.

“Millet arasına fitne sokmaya çalışanlara lütfen prim vermeyin”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, söz verdikleri gibi deprem bölgesindeki vatandaşlara konutlarını bir yıl içerisinde teslim etmeye başlayacaklarını dile getirdi.

Yatay mimari prensibi çerçevesinde, konutların hiçbirinin zemin artı 3 veya 4 katı geçmeyeceğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

“Köylerimizdeki ihya çalışmalarını da eviyle, ahırıyla, bahçesiyle, parkıyla kendi özgün mimarisine göre gerçekleştireceğiz. Vatandaşlarımdan, bizlere bir yıl müsaade etmelerini istirham ediyorum. Kayıplarımızı geri getiremesek de devletimiz yıkılanın yerine daha iyisini, daha güzelini, daha dayanıklısını yapmaya muktedirdir. Osmaniyeli kardeşlerime çağrım şudur, devlet ile millet arasına fitne sokmaya çalışanlara lütfen prim vermeyin.

Depremi bahane ederek açıkça Türkiye düşmanlığı yapanlara asla kulak asmayın. Yasımıza, acımıza, toprak altında yatan canlarımıza hürmeti olmayan fırsatçıların, sizi karamsarlığa sürüklemesine lütfen müsaade etmeyin. Nasıl daha önceki depremlerde, sellerde, yangınlarda hiçbir insanımızı aç, açıkta bırakmadıysak, devletimiz, depremzedelerimizin de yanındadır.

Yaşanan can kayıplarında ihmali, kusuru veya kastı olanlar varsa bunların hesabını hukuk önünde sormak da boynumuzun borcudur. Bu konuda kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız. Osmaniyeli kardeşlerimden müsterih olmalarını, gönüllerini ferah tutmalarını, devletlerine güvenmeye devam etmelerini bekliyorum. Rabb’im yar ve yardımcımız olsun. Rabb’im, ülkemizi ve milletimizi muhafaza buyursun diye dua ediyorum.”

Osmaniye’ye geçmiş olsun dileklerini ileten Cumhurbaşkanı Erdoğan, hayatını kaybedenler için “Fatiha” okudu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de felaketin izlerini ortadan kaldırmak, yeni bir hayatı tekrar inşa etmek amacıyla gayret gösterildiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, deprem bölgesindeki illere ikinci defa geldiğini ve yerinde incelemelerde bulunduğunu anımsatan MHP Genel Başkanı Bahçeli, “Bugün de Osmaniye’de ikinci kez bulunuyor. Sayın Cumhurbaşkanımıza ve yönetimdeki tüm arkadaşlarımıza gayretlerinden dolayı şükranlarımı sunuyorum. Şehitlerimizi rahmetle anıyorum, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum” sözlerini sarf etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Afet Koordinasyon Merkezi’nde, kentte yapılan çalışmalar ve son duruma ilişkin yetkililerden bilgi aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Bahçeli, Osmaniye’de depremzedeler için kurulan çadır kentte de incelemelerde bulundu.

Paylaşın

Deprem Soruşturmaları; Kamu Görevlilerine Dokunulacak Mı?

11 ilde büyük yıkıma ve son resmi verilere göre 40 binin üzerinde can kaybına neden olan Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından yanıtı aranan en önemli sorulardan biri, ihmali bulunan kamu görevlileri hakkında yasal işlem başlatılıp başlatılmadığı oldu.

Yıkılan binaların yapım sürecinde ihmali bulunan kamu görevlileriyle ilgili henüz resmi bir soruşturma başlatıldığına yönelik kamuoyuna yansıyan bir açıklama yapılmadı.

Adıyaman Baro Başkanı Bilal Doğan, kentte henüz kamu görevlileri yönünden soruşturma yürütülmediğini belirtti. Bu konuda başsavcılık yetkilileri ile görüştüğünü belirten Doğan, “İlk etapta müteahhitler ile ilgili şuan soruşturma yapılıyor. Kamu görevliler ile ilgili aşamaya sonra geçileceğini bize söylediler. Bunun yapılmamasının eksiklik olduğunu belirtti. Yıkılan binalara ruhsat veren kamu ayağı da soruşturulmalı” dedi.

Benzer durum Kahramanmaraş’ta da yaşanıyor. Kahramanmaraş Baro Başkanı Muhammed Burak Gül, soruşturmaların şimdilik müteahhit odaklı gittiğini belirtirken “Savcılıklar şu an resmi belge topluyor. Bir sonraki aşamada kamu görevlilerine geçileceğini düşünüyorum” dedi.

Kahramanmaraş merkezli depremde yıkılan binaların yapımında ihmali bulunan müteahhitlerin de arasında bulunduğu çok sayıda kişi tutuklanırken gözler bu yapılara izin veren kamu görevlilerine çevrildi.

DW Türkçe’den Alican Uludağ’ın ulaştığı bilgilere göre henüz resen kamu görevlileri hakkında bir soruşturma başlatılmadı. Savcılıkların delil toplama işlemleri devam ederken müteahhitlerin ardından soruşturmaların kamu görevlilerine uzanacağı tahmin ediliyor.

Kahramanmaraş merkezli 10 ili vuran depremde 41 binin üzerinde kişi hayatını kaydetti. Deprem nedeniyle 118 bin binada 412 bin bağımsız bölümün yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olduğu tespit edildi.

Şimdiye kadar kimler tutuklandı? 

Kahramanmaraş merkezli depremlerde yıkılan binalara ilişkin yürütülen soruşturmalar kapsamında şu ana kadar 430 şüphelinin sorumluluğu belirlendi. Başsavcılıkların talimatıyla gözaltına alınan 131 şüpheli tutuklandı, 127 şüpheli hakkında ise adli kontrol kararı verildi. Adresinde bulunamayan 28 zanlı hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Bu şüphelilerin tamamını binaların müteahhitleri ve yapı denetim şirketi yetkilileri oluşturdu.

Kahramanmaraş’ta onlarca kişiye mezar olan Ebrar Sitesi’nin müteahhidi A.D., Hatay’da çöken Rönesans Rezidans’ın müteahhidi Mehmet Yaşar Coşkun da tutuklanarak cezaevine gönderilenler arasında. Adıyaman’da 30’u rehber, 35’i Kuzey Kıbrıslı öğrenci, öğretmen ve veli toplam 65 kişinin yaşamını yitirdiği Adıyaman İsias Otel’in sahibi ve yöneticileri Ahmet Bozkurt, Mehmet Fatih ve Efe Bozkurt da benzer şekilde tutuklanmıştı.

Depremin ardından başsavcılıkların talimatıyla yıkılan binalardan karot ve demir örnekleri alınmıştı.

Kamu görevlilerine dokunulacak mı?

Ancak depremde yanıtı aranan en önemli soru, ihmali bulunan kamu görevlileri hakkında yasal işlem başlatılıp başlatılmadığı oldu. Yıkılan binaların yapım sürecinde ihmali bulunan kamu görevlileriyle ilgili henüz resmi bir soruşturma başlatıldığına yönelik kamuoyuna yansıyan bir açıklama yapılmadı.

Bölge savcılıkları da kamu görevlileriyle ilgili soruşturma başlatılıp başlatılmadığı sorusuna yanıt vermedi. Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığı yetkilileri, açıklama yapamayacağını belirterek “Soruşturmalar devam ediyor” demekle yetindi.

“Kamu ayağı soruşturulmalı”

Adıyaman Baro Başkanı Bilal Doğan, kentte henüz kamu görevlileri yönünden soruşturma yürütülmediğini belirtti. Bu konuda başsavcılık yetkilileri ile görüştüğünü belirten Doğan, “İlk etapta müteahhitler ile ilgili şuan soruşturma yapılıyor. Kamu görevliler ile ilgili aşamaya sonra geçileceğini bize söylediler. Bunun yapılmamasının eksiklik olduğunu belirtti. Yıkılan binalara ruhsat veren kamu ayağı da soruşturulmalı” dedi.

Benzer durum Kahramanmaraş’ta da yaşanıyor. Kahramanmaraş Baro Başkanı Muhammed Burak Gül, soruşturmaların şimdilik müteahhit odaklı gittiğini belirtirken “Savcılıklar şu an resmi belge topluyor. Bir sonraki aşamada kamu görevlilerine geçileceğini düşünüyorum” dedi.

“Herkes sorumlu”

Deprem bölgesinde incelemelerde bulunan heyette yer alan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, soruşturmalar kapsamında kamu görevlilerinin de yargılanması gerektiğini kaydetti. Candan, şu açıklamayı yaptı:

“Deprem bölgesinde enkazlar kaldırıldıkça aslında bu enkazın altında kalan yapıların da bir bütün olarak kurumların da sorgulamaya tabi tutulması gerekiyor. Burada karar vericilerden uygulayıcılara kadar aslında herkes sorumlu. İmar affını çıkartanlar da sorumlu. Kentsel dönüşüm yasasını çıkartıp uygulamayanlar da, yapı yapılırken tasarımını yapanlar da, hesabını yapanlar da, bunu denetleyenler de sorumlu. Dolayısıyla topyekûn bir yapı üretim sürecinin sorgulanması ve yargılanması ile karşı karşıyayız.”

Türkiye Barolar Birliği (TBB) deprem nedeniyle yıkılan binalara ilişkin yaptığı suç duyurusunda idari görevlilerin de yargılanmasını istemişti. Dilekçede özellikle binalara yapı kullanma izin belgesi veren, oturma izni veren yetkililer ile her aşamada denetim görevini yerine getirmeyen ilgili belediye, bakanlık yetkililerinin soruşturulması talep edilmişti.

Paylaşın

Depremlerin Ekonomiye Maliyeti: Konut Ve Altyapı 45 Milyar Dolar

11 ilde büyük yıkıma ve 40 binin üzerinde can kaybına neden olan Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından hasar tespit çalışmalarında sona yaklaşıldı.

Şu ana kadar depremde yıkılanlar dahil, ağır hasırlı olup yıkılması gereken toplam konut sayısı 384 bini buldu. Çalışmalar tamamlandığında bu sayının 535 binin üzerine çıkması bekleniyor.

Ekonomi gazetesinden Hüseyin Gökçe’nin haberine göre; birinci sınıf inşaat maliyetlerine göre yol, su, elektrik, kanalizasyon gibi altyapı yatırımları dahil 535 bin ev yapımı için arsa payı ve kamulaştırma maliyeti hariç 843 milyar liranın üzerinde harcama yapılması gerekiyor. Bu rakam 2023 yılı bütçe açığının yüzde 30, bütçede kamu kurumlarının tamamının yatırımı için ayrılan 454 milyar liranın ise iki katına yakın bir seviyede. Ayrıca 4 trilyon 470 milyar liralık bütçe harcama kaleminin ise yüzde 18.8’ine karşılık geliyor. Şu ana kadar yapılan hasar tespit çalışmalarında, yıkılan veya yıkılması gereken bina sayısı 105 bine, bağımsız bölüm olarak tanımlanan ev sayısı ise 384 bin 545’e çıktı.

Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada depremde evi yıkılan vatandaşlar için yapılacak yeni konutların 105 m2 büyüklüğünde olacağını duyurmuştu.

Resmi fiyatlarla 2023 yılı bina inşat maliyet endeksleri m2 başına 6-8 bin lira arasında değişiyor. Bu rakam kaba inşaat maliyeti, yani bina içindeki, banyo, tuvalet, yer döşemesi, armatürler hariç unsurlardan oluşuyor.

İnşaat sektörü kaynakları konutların içinde; parke, lavabo, mutfak dolapları vs gibi alanlara yapılan harcamalarla birlikte günümüz fiyatlarıyla ortalama m2 maliyeti 10 bin lira civarına ulaşıyor.

Yol, kanalizasyon, su, elektrik gibi ana altyapı yanı sıra, cami, okul, sağlık kuruluşu, sosyal tesisler gibi genele yönelik yapılan yatırımların da eklenmesiyle toplam m2 maliyeti 15 bin lirayı buluyor. Bu maliyet unsurlarına, arsa payı veya kamulaştırma bedelleri dahil değil.

Eğer Bakanlığın yeni konut yapımına ilişkin 105 m2’lik projeksiyonu değişmezse, 105 m2’lik bir evin maliyeti altyapı hariç 1 milyon 50 bin lirayı buluyor. Altyapı eklendiğinde ise maliyet 1 milyon 575 bin liraya çıkıyor.

Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın son açıkladığı verilere göre deprem kaynaklı yıkılmış veya ağır hasarlı olup yıkılması gereken binaların toplamı 105 bin oldu. Deprem kaynaklı doğrudan yıkılmış bina sayısına ilişkin veri de ilk kez açıklandı. Buna göre depremin vurduğu illerde 20 bin 662 bina deprem kaynaklı olarak yıkıldı.

Yıkılacak konut sayısının 500 bini aşması bekleniyor

Hasar tespit çalışmalarında 105 bin binada 384 bin 545 konutun (bağımsız bölüm) yıkılması gerektiği belirlendi. Çalışmalar tamamlandığında yıkılan veya yıkılması gereken ağır hasarlı bina sayısının 130 bine, bağımsız bölüm sayısının ise 535 bin 600’e yükselmesi bekleniyor.

535 bin 600 konutun yeniden yapımı için 56 milyon 238 bin m2’lik bina inşaatı yapılması gerekiyor. Altyapı harcamaları hariç bu binaların inşa maliyeti 562 milyar 380 milyon lirayı buluyor. Sosyal donatılar ve altyapı dahil edildiğinde ise inşa maliyeti 843 milyar 570 milyon liraya kadar çıkıyor. 18.82 liralık dolar kuruna göre bunların altyapı hariç bugünkü maliyeti 29 milyar 882 milyon dolar, altyapı dahil maliyeti ise 44 milyar 823 milyon dolar olarak hesaplanıyor.

Gerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, gerekse Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, yeni konutların 1 yıl içinde tamamlanacağını duyurmuşlardı. Yılın henüz başında olduğumuz için deprem inşaat harcamalarının tamamına yakınının bu yıl içinde yapılacağını varsayarak yapılan karşılaştırmaya göre ise bütçede ek kaynak ihtiyacının çok büyük olduğunu ortaya koyuyor.

Deprem sebebiyle yıkılan veya yıkılması gereken binaların yeniden yapımı için hesaplanan maliyet 843 milyar lirayı aşacak gibi görünüyor. Bu rakam 4 trilyon 470 milyar liralık 2023 yılı bütçesi gider kaleminin yüzde 18.8’ine karşılık geliyor. Ayrıca bütçeden bu yıl yatırımlar için ayrılan 457 milyar liralık ödeneğin iki katına yaklaşan harcama tutarı, 660 milyar lira seviyesinde öngörülen bütçe açığının ise yüzde 30 üzerinde bir rakama karşılık geliyor.

Paylaşın

Kahramanmaraş Merkezli Depremler: Arama Kurtarma Çalışmaları Sonlandırılıyor

11 ilde büyük yıkıma ve 40 binin üzerinde can kaybına neden olan Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından arama kurtarma çalışmaları sonlandırılıyor.

İçişleri Bakanlığı’na bağlı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), son açıklamasında depremlerde 41 bin 20 kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi. AFAD’dan yapılan yazılı açıklamaya göre, Maraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri merkezli depremlerin ardından 6 bin 212 artçı sarsıntı meydana geldi.

AFAD Başkanı Yunus Sezer Pazar günü yaptığı açıklamada, “İllerimizin birçoğunda arama kurtarma çalışması tamamlanmış durumda. Kahramanmaraş ve Hatay illerimizde devam ediyor ve oralarda 40 seviyelerinde binada arama kurtarma çalışması devam ediyor. Bu akşam itibarıyla çalışmaların 10’lu rakamlara düşeceği noktasında bildirimler var.

Bölgeye 35 binin üzerinde arama kurtarma personeli göndermiştik. Hâlâ daha 20 binin üzerinde arama kurtarma personeli, görevlerine devam ediyor. 14 bin iş makinemiz bölgede. Hem enkaz kaldırma çalışmaları yapıyor, hem de iyileştirme çalışmalarına yoğun bir şekilde devam ediyor. Şu anda 250 bin civarında personel burada görev yapıyor” şeklinde konuştu.

11 ilde yıkıma yol açan depremlerin ardından 9 Şubat’ta Şanlıurfa ve Kilis’teki arama kurtarma çalışmaları sonlandırılmıştı. Adana’da 13 Şubat’ta, Gaziantep ve Diyarbakır’da da arama kurtarma çalışmaları 18 Şubat’ta tamamlandı.

Elazığ’ın Palu ilçesinde de bu sabaha karşı en büyüğü 4,8 büyüklüğünde olmak üzere üç deprem meydana geldi. Ayrıca Kandilli Rasathanesi’nin verilerine göre, Kahramanmaraş’ta da sabah saatlerinde 4,7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, deprem bölgesinde bir suçiçeği vakasının saptandığını belirtirken, “Akut bağırsak enfeksiyonlarında artış var, az sayıda hasta yatırılarak tedavi ediliyor. Grip ve benzeri vakalarda salgın oluşturacak durum görülmüyor” dedi.

Bugüne kadar herhangi bir bulaşı hastalık salgının olmadığını belirten Koca, bölgede şebeke suyunun kullanımıyla ilgili olarak da uyarılarda bulundu:

“Valilik ya da kaymakamlıkların ‘Musluk suyu içilebilir’ duyurusuna kadar içme ve diş fırçalama için ambalajlı sular tercih edilmeli, şebeke suyu temizlik için kullanılmalıdır.”

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ise deprem bölgesindeki illerde 118 bin binanın yıkık, acil yıkılacak veya ağır hasarlı durumdaolduğunun tespit edildiğini açıkladı.

Gaziantep AFAD’da kurulu Deprem Koordinasyon Merkezi’nde gerçekleştirilen toplantının ardından konuşan Kurum, “Deprem bölgesinde yapmış olduğumuz çalışmalar çerçevesinde bugüne kadar 3 milyon 520 bin bağımsız bölümden oluşan 927 bin binanın incelemesi tamamlanmıştır. Bu kapsamda 118 bin binada 412 bin bağımsız bölümü yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olarak tespit ettik. Gaziantep genelinde de 37 bin bağımsız bölümden oluşan 16 bin binayı yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olarak tespit ettik” dedi.

Bakan Kurum, 11 ilde 7 bin 328 uzman personelle gerçekleştirdikleri hasar tespitlerini birkaç gün içerisinde tamamlayacaklarını söyledi.

Yeni yerleşim alanlarının ön tespitlerini yaptıklarını ve bilim insanlarıyla ayrıntılı bir şekilde zemin etüt çalışmaları yapacaklarını belirten Kurum, “Konutlarımız zemin artı 3-4 katı geçmeyecek ve yöresel, kültürel ihtiyaçlar neyse bu ihtiyaçlar doğrultusunda planlanıyor” ifadelerini kullandı.

Bilim insanları yeni konutlar yapılmadan önce zemin etüd çalışmalarının yapılması ve fay hatlarının üzerine inşadan kaçınılması konusunda uyarıyor.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, yıkılan binalarda sorumluluğu olan 134 kişi hakkında işlem yapıldığını söyledi.

Erdoğan’ın deprem bölgesindeki açıklamaları

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, depremden etkilenenlere yapılacak yardımlar konusunda Erdoğan, “Konteyner kentler dışında barınacaklara ev sahibi olanlar için aylık 5 bin lira, kiracı olanlar için aylık 2 bin lira kira yardımı yapacağız” dedi.

Süpermarketlerde “yağmalar” olduğunu da söyleyen Erdoğan, “Market sahiplerine müracaat etseler. O market sahibi zaten onlara verir. Şu anda yardım bölgesine TIR’lar geliyor mu? Geliyor. Bu millet cefakar, vefakar. Her şeyden önce Müslümanız, bir ekmeği paylaşmasını da biliriz. Hiç kimseyi aç açıkta bırakmayacağız” dedi.

Erdoğan daha önceki açıklamalarında, “Yapılacak olan hasar tespitiyle birlikte su anda geçiş süreci için vatandaşlarımıza 10’ar bin lira nakdi yardım yapacağız ve bu nakdi yardımla bu geçiş sürecini en azından sıkıntıları biraz olsun hafifletmiş olalım istiyoruz” dedi.

Erdoğan, “Hedefimiz 1 yıl içinde yıkılan binaların yerine konutlarımızı zemin artı 2-3-4 olmak üzere yapmak. Süreci ne yazık ki siyasi istismara dönüştürenler var. Bu istismara benim vatandaşım, halkım asla prim vermeyecektir” diye konuştu.

Depremden etkilenen 10 ilde OHAL ilan edildi. Daha sonra bu illere Elazığ da katıldı.

Erdoğan, OHAL’in ilanıyla ilgili olarak, “Türkiye’de bu süreci istismar eden tefeci ve fitne gruplarına müdahale imkanını devlete vermiş olacak” dedi.

Paylaşın

Ev Sigortası: Depremzedeler DASK’dan Ne Kadar Tazminat Alabilir?

11 ilde büyük yıkıma ve 40 binin üzerinde can kaybına neden olan Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremler sonrası evleri yıkılan veya zarar gören depremzedelerin ne kadar tazminat alabileceği merak konusu oldu.

Peki, Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) ve Zorunlu Deprem Sigortası (ZDS) nedir? Zorunlu Deprem Sigortası’ndan kimler, hangi şartlarda yararlanabilir? Depremde binası hasar gören kişiler nereye hangi belgelerle başvuru yapmalı? Depremzedeler DASK’tan ZDS ödemelerini ne zaman alabilir?

DASK nedir, neyi amaçlıyor?

Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK), 1999 Gölcük depreminin hemen ardından 2000 yılında kuruldu. DASK; Zorunlu Deprem Sigortası (ZDS) edindirme, uygulama ve yönetimi faaliyetlerinden sorumlu tüzel kimlikli bir kamu kuruluşu.

DASK “Deprem geçecek, hayat devam edecek” yaklaşımından yola çıkarak, deprem sonrasında vatandaşların yaşamının kaldığı yerden yeniden güvenle devam edebilmesini amaçlıyor.

DASK’ın iki temel misyonu var:

Kapsamdaki bütün konutların, ödenebilir seviyedeki primlerle, depreme karşı güvence altına alınması
Yurt içinde risk paylaşımının sağlanması

Zorunlu Deprem Sigortası (ZDS) nedir, ZDS “zorunlu” mu?

Zorunlu Deprem Sigortasi belediye sınırları içinde kalan meskenler için depremin meydana getirdigi maddi zararları karşılamaya yönelik geliştirilmiş bir sigorta sistemi.

ZDS, bir vergi türü değil; depremin yol açtığı zararın karşılanmasını sağlayan bir sigorta ürünü.

Devlet, konut sahiplerini zorla otomatik sigortalı yapmıyor. Konut sahiplerinin sigorta için başvuru yapıp prim ödemesi gerekiyor.

Ancak alım satım ve elektrik ile su aboneliği yaptırırken sigorta zorunlu olduğundan yaptırmak gerekiyor. Süresi ise 1 yıl. Bu 1 sene sonunda yenileyip yenilememe kararı yine konut sahiplerine ait.

Hangi afetler sigorta kapsamında?

DASK, ZDS ile depremin ve deprem sonucu meydana gelen yangın, infilak, tsunami ve yer kaymasının doğrudan neden olacağı maddi zararları, sigorta poliçesinde de belirtilmiş limitler dahilinde karşılıyor.

DASK hangi zararları karşılamıyor?

DASK teminatına girmeyen zarar ve hasarlar da var. Bunların başında; enkaz kaldırma masrafları, kar kaybı, iş durması, kira mahrumiyeti, alternatif ikametgah ve işyeri masrafları geliyor.

Her türlü taşınır mal, eşya ve benzerleri ZDS kapsamına girmiyor. Ev eşyaları için sigorta şirketlerinden isteğe bağlı konut sigorta poliçesi almak gerekiyor.

Ayrıca tüm bedeni zararlar ve vefat ile manevi tazminat talepleri de ZDS kapsamında değil.

Deprem ve deprem sonucu oluşan yangın, infilak, tsunami veya yer kaymasının dışında kalan hasarlar ile depremden bağımsız olarak, binanın kendi kusurlu yapısı nedeniyle zamanla oluşmuş zararlar da DASK tarafından karşılanmıyor.

Depremden sonra DASK’a başvuru nasıl yapılır, hangi belgeler isteniyor?

Deprem sonrasında poliçe ve hasara neden olan depremin bilgileri ile ALO DASK 125’in aranması gerekiyor.

Belge olarak ise hak sahibine ait kimlik fotokopisi ve güncel tapu evrakı gerekiyor. Sigorta poliçenizi kaybetseniz veya zarar görse bile vereceğiniz bilgilerle poliçeye erişmek mümkün.

Tazminat tutarının kesinleşmesi ve evrakın tamamlanmasının ardından tazminat ödemeleri en geç 1 ay içerisinde yapılıyor.

Tazminat için konutun tam yıkılmış olması mı gerek?

ZDS poliçesi kapsamında hem tam hasar hem de kısmi hasarlar sigorta bedeline kadar ödeniyor. Binanın hasar duruma göre tazminat bedeli belirleniyor.

Köy yerleşim alanlarında bulunan binalar, belediye denetiminin bulunmaması sebebiyle kapsam dışı bırakılmış. Bu yüzden köydeki konurlar ZDS kapsamında değil. Kaçak binalar da sigorta kapsamı dışında kalıyor.

Azami (maksimum) teminat tutarı nasıl belirleniyor?

DASK’ın konutları hasar gören depremzedelere ödeyeceği tazminatın birim maliyeti ve üst limiti var.

DASK, her yıl yapı maliyetlerindeki artışa paralel olarak belirlenen azami bir tutara kadar teminat sunuyor. Azami Teminat Tutarı’nın tespitinde mevcut yapı stokunun büyük bir kısmını oluşturan binaların yeniden inşa bedeli (arsa değeri hariç) dikkate alınıyor.

Metrekare başına belirlenen birim maliyet her sene DASK tarafından ilan ediliyor. 25 Kasım 2022’de açıklanan metrekare birim maliyet 3 bin 16 TL. Maksimum limit ise 640 bin lira. Bu miktardan daha fazla ödeme yapılmıyor.

Eviniz kaç metrekare, ne kadar tazminat alabilirsiniz?

Tazminatlarda DASK’ın açıkladığı metrekare birim maliyeti kullanılıyor. 100 metrekare evi olan bir depremzedenin alacağı maksimum tazminat 301 bin 600 TL.

Konutları 120 metrekare olan bir depremzede ise DASK’tan 361 bin 920 TL alabilir. Konutlar 150 metrekare ise tazminat miktarı 452 bin 400 liraya yükseliyor.

Paylaşın