İran’daki Protestoların Simgelerinden 20 Yaşındaki ‘Hedis Necefi’ Öldürüldü

İran’da ‘tesettüre uygun olmayan’ giyimi gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra hayatını kaybeden 22 yaşındaki Mahsa Amini’nin ölümü sonrası başlayan protestoların simge isimlerinden Hedis Necefi öldürüldü.

Haber Merkezi / Muhaliflere ait İranWire haber sitesinin bildirdiğine göre, 21 Eylül’deki gösteriler sırasında Kerec ilçesinde güvenlik güçlerinin ateş açması sonucu vücudunun çeşitli yerlerinden yaralanan 20 yaşındaki Hedis Necefi, ilçedeki Kaim Hastanesi’ne kaldırıldıktan sonra hayatını kaybetti.

Sosyal medyada yayınlanan haberlere göre, kız kardeşi Hedis Necefi’nin hayatını kaybettiğini doğruladı. Öte yandan, sosyal medyada yayınlanan görüntülerde Hedis Necefi olduğu ileri sürülen kişinin saçlarını bağlayarak eyleme katılmaya hazırlandığı görülüyor.

Öte yandan protestolarda can kaybı 41’e yükseldi. İran İnsan Hakları (IHR) kuruluşunun verilerine göre ise protestolarda güvenlik güçlerinin müdahalesi sonucu hayatını kaybedenlerin sayısı 54. IHR, hayatını kaybedenlerin çoğunun Gilan eyaletinde ve Mazandran ilinden olduğunu açıkladı.

740 kişi gözaltına alındı

İran Hükümeti’ne ait Isna Haber Ajansı’nın Giyalan Polis Komutanı’nın açıklamasına dayandırdığı haberine göre, Giyalan’da 3 gün içerisinde 60’ı kadın olmak üzere 740 kişi gözaltına alındı.

Gazetecileri Koruma Kuruluşu (CPJ) ise; protestoların başlamasından bu yana 17 gazeteci gözaltına alındığını duyurdu.

Norveç merkezli Kürt İnsan Hakları Grubu Hengaw da halkın Batı Azerbaycan eyaleti Oshnaviyeh’in bazı bölgelerinde kontrolü ele geçirdiğini bildirdi.

İranlı yetkililer, güvenlik güçlerinin bölgede kontrolü kaybettiğini inkar ederken, “isyancıların“  İran’da Devrim Muhafızlarının iç güvenlikten sorumlu kolu Basij’in üç merkezine saldırdığını açıkladı.

İran’da kadınlara nasıl muamele yapılıyor?

İran, Afganistan’daki Taliban rejimi dışında kamusal alanda başörtüsü takmayı zorlayan tek ülke.

İranlı kadınların eğitime tam erişimi var, ev dışında çalışıyor ve kamu görevlerinde bulunuyorlar. Ancak, başörtüsü takmanın yanı sıra uzun, bol elbiseler de dahil olmak üzere halka açık yerlerde “mütevazı” giyinmeleri gerekiyor. Evli olmayan erkek ve kadınların birbirine yakın durması ve teması yasak.

1979 İslam Devrimi’nden sonraki günlere dayanan kurallar, “devletin her kademesinde yolsuzluk ve rüşvet gibi durumların aleniyet kazandığı ülkede” ahlak polisi tarafından uygulanıyor.

Resmi olarak Rehberlik Devriyesi olarak bilinen bu birimler, halka açık alanlarda geziyor ve hem erkeklerden hem de kadınlardan oluşuyor.

Uygulama, bir noktada ahlak polisini aşırı saldırgan olmakla suçlayan ve nispeten ılımlı olan eski Cumhurbaşkanı Hassan Ruhani döneminde yumuşatıldı. 2017 yılında kadınların kıyafet kurallarını ihlal ettikleri için tutuklanmayacağı sadece uyarılacağı açıklandı.

Ancak geçen yıl seçilen sert görüşlü Reisi yönetiminde, ahlak polisinin ajanları farklı bir uygulamaya geçti.

BM insan hakları ofisi, son aylarda genç kadınların yüzlerine tokat atıldığını, coplarla dövüldüklerini ve polis araçlarına alındıklarını söylüyor.

Ne olmuştu?

İran’ın Sakız kentinden başkent Tahran’a akrabalarını ziyarete gelen genç kadın erkek kardeşinin kullandığı aracı durduran ahlak polisince gözaltına alınmıştı. Kardeşine, nasihat edilip serbest bırakılacağı söylenerek götürülen genç kadının, gözaltına alındıktan iki saat sonra komaya girdiği ve kaldırıldığı hastanede öldüğü ortaya çıktı.

Devlet televizyonu Amini’nin dövüldüğü iddialarını yalanlayarak, polisin genç kadını “nasihat etmek ve eğitmek” üzere karakola götürdüğünü ve orada kalp krizi geçirdiğini söyledi. Akrabaları, kadının herhangi bir kalp rahatsızlığı olduğunu yalanladı.

Devlet televizyonu bir polis karakolunda Amini olduğu söylenen bir kadının oturduğu koltuktan bir yetkiliyle konuşmak üzere kalktıktan sonra yere düştüğünü gösteren güvenlik kamerası kayıtları yayınladı. Ancak görüntülerden kadının Amini olduğu doğrulanamadı.

Amini’nin dövülerek öldürüldüğü yolunda sosyal medyada yayılan iddialarını reddeden Tahran emniyeti açıklamasında, “Ayrıntılı araştırmalara göre, Amini’nin araca alınması sonrasında ve tutulduğu karakolda fiziksel bir temas olduğunu” reddetti.

Ancak, İran’ın yarı resmi Fars haber ajansı, Mahsa Amini’nin ahlak polisince dövülmesi nedeniyle komaya girdiğini duyurdu.

VoA’nın haberine göre genç kadının karakolda ölümünü eleştiren sosyal medya yorumcuları arasında, sözünü sakınmamasıyla tanınan reformcu eski milletvekili Mahmud Sadıki, Ayetullah Ali Hamaney’i olayla ilgili kamuoyuna açıklama yapmaya çağırdı.

Şu ana kadar Tahran, Senendec, Kerec, Tebriz, Meşhed, Kiş, Kirman, Yezd, Reşt, Bender Abbas, Abadan, Kirmanşah, Erdebil, İsfahan, Urumiye, Kazvin, Zencan, İlam, Mazenderan, Hemedan başta olmak üzere birçok şehirde gösteriler düzenlendi. Birçok noktada eylemciler ile güvenlik güçleri arasında şiddetli arbede yaşandı.

Paylaşın

ABD’den Rusya’ya ‘Nükleer Silah’ Uyarısı

ABD ile Rusya arasında ‘nükleer silah’ gerilimi tırmanıyor. Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Rusya’nın Ukrayna’ya karşı herhangi bir şekilde nükleer silaha başvurması halinde  kararlı bir karşılık vereceğini bildirdi ve Moskova’yı “felakete varan sonuçlarla” karşı karşıya kalacağı konusunda uyardı.

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan NBC televizyonunda yaptığı açıklamada “Eğer Rusya çizgiyi aşarsa, bunun Rusya için felakete varan sonuçları olur” dedi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i seferberlik ilan ettiği televizyon konuşmasında üstü kapalı bir biçimde ‘nükleer tehditte’ bulunmasıyla ilgili değerlendirmede bulunan Sullivan, “ABD’nin bunun tam olarak ne anlama geldiğini özel olarak Moskova’ya ilettiğini” belirtti.

Sullivan ayrıca ABD’nin Rusya ile sık sık ve doğrudan iletişim içinde olduğunu, bunun son günlerde Ukrayna’daki durum ve Putin’in eylem ve tehditlerine yönelik tartışmaları da kapsadığını sözlerine ekledi.

Putin’in “Ukrayna halkını haritadan silme niyetinin hala sürdüğünü” belirten Sullivan “Bu nedenle o buna devam ettikçe biz de silahlar, cephanelik, istihbarat ve sunabildiğimiz her türlü desteğe devam etmek zorundayız” diye konuştu.

Ukrayna nükleer güce sahip ülkelerden seslerini yükseltmesini istemişti

Ukrayna’da işgal ettiği topraklarda referandum düzenleyerek Rusya’ya katılımını sağlamayı amaçlayan Moskova, bu topraklara yönelik saldırıları Rusya’ya saldırı olarak göreceğini açıklamış, böyle bir durumun da nükleer silah kullanımı da dahil Rusya’nın kendini savunma gerekçesi olacağını duyurmuştu.

İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana ilk defa seferberlik ilan eden Putin, “Rusya’ya karşı saldırgan söylemler kullananlara hatırlatmak isterim ki, bu ülkenin çeşitli silahları var, bazıları NATO ülkelerinin sahip olduğundan daha modern. Toprak bütünlüğümüz tehdit edilirse Rusya mevcut tüm yolları kullanacak, bu bir blöf değil” ifadelerini kullanmıştı.”

Ukrayna Dışişleri Bakanı Dymitro Kuleba bu tehditleri “sorumsuzca ve kesinlikle kabul edilemez” ifadeleriyle tanımlamış ve “Ukrayna teslim olmayacak. Bütün nükleer güçlere seslerini yükseltmelerini ve Rusya’ya böyle bir söylemin dünyayı tehlikeye atacağını ve hoş görülmeyeceğini açıkça söylemeli” ekliden sosyal medya hesabından paylaşımda bulunmuştu.

(Kaynak: Euronews Türkçe)

Paylaşın

İtalya’da Aşırı Sağcı Parti Sandıktan Birinci Çıktı

Giorgia Meloni liderliğindeki aşırı sağcı İtalya’nın Kardeşleri partisi, İtalya’da Temsilciler Meclisi ve Senato üyelerinin belirlendiği genel seçimlerde birinci oldu. Salvini, yaptığı açıklamada koalisyonun “hem Meclis’te hem de Senato’da açık bir avantaja” sahip olduğunu söyledi. 

Haber Merkezi / Seçime katılım oranı yüzde 64 oldu, bu oran 2018’deki son genel seçimlerden 10 puan daha düşük.

Seçimde, kendilerini 5 yıllığına temsil edecek 200 sandalyeli parlamentonun üst kanadı Cumhuriyet Senatosu ile 400 sandalyeli parlamentonun alt kanadı Temsilciler Meclisinin yeni üyeleri belirleniyor.

İtalya’nın Kardeşleri (FDI) oyların yüzde 22 ila 26’sını alırken, koalisyon ortakları Matteo Salvini’nin aşırı sağcı Lig Partisi ve Silvio Berlusconi’nin muhafazakar Forza Italia (FI) partisi sırasıyla yüzde 8,5 ila 12,5 ve yüzde 6 ila 8 aralığında oy aldı.

Resmi olmayan rakamlara göre FDI, FI ve Lig koalisyonunun hem Temsilciler Meclisi hem de Senato’da çoğunluğu garantilemesiyle 1945’ten bu yana ilk kez aşırı sağcı bir parti İtalya’yı yönetebilir. 45 yaşındaki Meloni, partisinin kazandığı nispeten yüksek oy oranıyla ülkenin ilk kadın ve aşırı sağcı başbakanı olmaya çok yakın.

Meloni’nin İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yanaki en aşırı sağcı İtalyan hükümetini kurması bekleniyor. Ancak İtalya’nın bir sonraki liderinin kim olacağı kararı İtalyan Cumhurbaşkanına ait ve bu süreç zaman alabilir.

AB’nin en büyük üçüncü ekonomisindeki bu durumun Avrupa’nın büyük bölümünde kaygı yaratması bekleniyor.

Kitleselleşmiş ve söylemini nispeten merkeze yaklaştırmış olmakla kökenindeki neo-faşist baskın karakteri koruya gelen İtalya’nın Biraderleri’nin  ittifak yaptığı göçmen karşıtı Matteo Salvini ve eski Başbakan Silvio Berlusconi ile bir koalisyon hükümeti kurarak iktidara yükselmesi mümkün görünüyor.

Solun en büyük gücü Demokrat Parti (PD) yüzde 17 ila 21 arasında bir oya ulaşacak görünüyor. 5 Yıldız Hareketi (M5S) ise yüzde 13,5 ila 17,5 oy oranı ile 2018’deki 30’u aşan tarihsel başarısının oldukça gerisinde kaldı.

İtalya’nın Biraderleri , Lega  ve Forza Italia  ile bazı küçük partilerden oluşan sağ ittifakın toplam oy oranı yüzde 41-45 dolaylarına çıkarken PD’nin şemsiyesi altındaki merkez sol ittifakın oy oranı yüzde 25,5-29,5 arasında kaldı.

Erken seçim kararı, Şubat 2021’de pandemi sonrası toparlanmayı yönetmek üzere başbakanlığa atanan Mario Draghi hükümetinin geçen Temmuz’da düşmesi üzerine alınmıştı.

İtalya’da genel seçimlerde doğrudan başbakan adayları yarışmasa da seçimi kazanan ittifakın liderinin hükümeti kurmakla görevlendirilmesi öngörülüyor. Hükümeti kurma görevini verme yetkisi cumhurbaşkanına ait ve sürecin haftalar sürebileceği belirtiliyor.

Paylaşın

A Milli Futbol Takımı Gruptaki İlk Yenilgisini Aldı

UEFA Uluslar B Ligi’ne yükselmeyi garantileyen A Milli Futbol Takımı, Uluslar C Ligi 1. Grup’taki son maçında Faroe Adaları ile karşı karşıya geldi. Milliler, sahadan 2-1 mağlup ayrıldı.

Haber Merkezi / Başkent Torshavn’da Tórsvøllur Stadyumu’nda oynanan karşılaşmada ev sahibi Faroe Adaları’na galibiyeti getiren golleri 51. dakikada Viljormur Davidsen ve 59. dakikada Jóan Edmundsson kaydetti. A Millilerin golü 89. dakikda Serdar Gürler’den geldi.

Gruptaki diğer karşılaşmada ise Lüksemburg, Litvanya’yı sahasında 1-0 mağlup etti

Karşılaşmadan dakikalar

28. dakikada gelişen Türkiye’nin atağında Zeki’den aldığı pasla ceza sahasına giren Yunus’un ayak içiyle sert şutunu kaleci Gestsson iki hamlede kontrol etti.

38. dakikada Olsen’in ceza yayı üzerinden yaptığı vuruşta meşin yuvarlak kaleci Altay’da kaldı.

44. dakikada ceza yayı ön bölümde kazanılan serbest vuruşu kullanan Bjartlio’nun vuruşunda meşin yuvarlak az farkla üstten auta gitti.

51. dakikada Faroe Adaları öne geçti. Sağ kanatta topla buluşan Solvi Vatnhamar, Eren’den topu kurtardı, altı pas önüne yaptığı ortayı Davidsen kontrol etti. Davidsen’in uygun pozisyonda sol çaprazdan şutunda, Ozan Kabak’a da çarpan top ağlara gitti: 1-0.

59. dakikada Faroe Adaları farkı 2’ye çıkardı. Savunma arkasına atılan topa hareketlenen Edmundsson ceza sahasında topla buluşur buluşmaz sol çaprazdan şutunu attı ve meşin yuvarlağı ağlara yolladı: 2-0.

86. dakikada rakiplerinden sıyrılan Serdar Gürler, ceza sahası dışı sol çaprazdan yaptığı şutta top üstten auta gitti.

89. dakikada Türkiye farkı 1’e indirdi. Ceza sahasına gelen yüksek topa Serdar Dursun kafayı vurdu, arka direkte topu önünde bulan Serdar Gürler’in meşin yuvarlak yere inmeden gelişine ayak içiyle şutunda top ağlara gitti: 2-1.

Stat: Torsvollur

Hakemler: Serhiy Boiko, Dmytro Zaporozhenko, Sergii Prystupa (Ukrayna)

Faroe Adaları: Gestsson, Rolantsson, Vatnsdal, Gunnar Vatnhamar, Davidsen, Andreasen, Bjartalio, Solvi Vatnhamar, Joensen (Dk. 57 Mikkelsen), Meinhard Olsen (Dk. 90+4 Johannesen), Edmundsson (Dk. 72 Klamint Olsen)

Türkiye: Altay Bayındır, Zeki Çelik, Ozan Kabak, Kaan Ayhan, Eren Elmalı (Dk. 82 Umut Bozok), Berkan Kutlu (Dk. 60 Halil Dervişoğlu), Ferdi Kadıoğlu, Yunus Akgün (Dk. 60 İsmail Yüksek), İrfan Can Kahveci, Kerem Aktürkoğlu (Dk. 60 Serdar Gürler), Serdar Dursun

Goller: Dk. 51 Davidsen, Dk. 59 Edmundsson (Faroe Adaları), Dk. 89 Serdar Gürler (Türkiye)

Sarı kartlar: Dk. 22 Joensen, Dk. 87 Gestsson (Faroe Adaları), Dk. 50 Berkan Kutlu (Türkiye)

Paylaşın

Vulvovajinit Nedir? Belirtileri, Nedenleri, Teşhisi, Tedavisi

Vulvovajinit, vulva ve vajinanın iltihaplanması veya şişmesidir. Belirtileri arasında, vajina bölgesinde kızarıklık, ağrı ve kaşıntı yer alır. Vulvovajinitin en yaygın nedenleri tahriş edici maddelerdir. Tedavisi tipik olarak tahriş edici maddelerin ortadan kaldırılmasını içerir.

Haber Merkezi / Vulvovajinit, her yaştan kadını etkileyen ve çeşitli nedenleri olan yaygın bir durumdur.

  • Vulvovajinit, vulva ve vajinanızdaki normal maya ve bakteri dengesi bozulduğunda ortaya çıkar
  • Buna enfeksiyon, tahriş, hormonal değişiklikler veya antibiyotikler gibi faktörler neden olabilir
  • Ağrı, kaşıntı, kızarıklık ve yanmaya neden olabilir
  • Olağandışı vajinal semptomlardan rahatsızsanız, özellikle daha önce hiç yaşamadıysanız veya normalde aldığınız semptomlardan farklıysa, doktorunuza görünün
  • Doktorunuz belirtilerinize neyin sebep olduğuna bağlı olarak tedavi önerecektir

Vulvovajinite ne sebep olur? 

Vulvovajinite neden olan 3 yaygın enfeksiyon vardır:

  • Pamukçuk: Candida adı verilen çok fazla mantar olduğunda ortaya çıkar. Vajinada her zaman biraz kandida bulunur, ancak aşırı büyümesi vajinal pamukçuklara neden olur
  • Bakteriyel vajinoz: Normalde vajinada yaşayan farklı bakteri türlerinin dengesizliği olduğunda ortaya çıkar
  • Trichomoniasis: Trichomonas vaginalis adı verilen küçük bir parazitin neden olduğu durum

Vulvovajinit belirtileri nelerdir?

Belirtiler genellikle vajinanın içinde veya çevresinde fark edilir

  • Kızarıklık ve iltihaplanma
  • Kaşıntı
  • Yanma hissi
  • İşerken ağrı
  • Anormal vajinal akıntı ve koku

Vulvovajinit nasıl tedavi edilir?

Tedavi nedene bağlı olacaktır.

  • Vajinal pamukçuk, mantar önleyici ilaçlarla tedavi edilir
  • Hem bakteriyel vajinoz hem de trikomoniyaz, metronidazol adı verilen bir antibiyotik ilacı ile tedavi edilebilir
  • Sebep tahriş ise, bunun kaynağı belirlenmeli ve örneğin bir sabun veya deterjan gibi çıkarılmalıdır. Doktor, kaşıntı veya yanmayı yatıştırmak için topikal bir krem ​​önerebilir.

Vulvovajinit nasıl önlenir?

  • Nemi tutmayan bol nefes alabilen giysiler giymek
  • Vajinanın üzerinde veya yakınında parfümlü sabun veya sprey kullanmamak
  • Vajinanın içini yıkamaktan kaçınmak
  • Seks sırasında prezervatif kullanmak

Dikkat: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır.

Paylaşın

Asteatotik Egzama Nedir? Belirtileri, Nedenleri, Teşhisi, Tedavisi

Asteatotik egzama, kuru cildin bir sonucu olarak ortaya çıkan yaygın bir dermatit türüdür. Kserotik (kuru) egzama olarak da bilinir. En yaygın bölge inciklerdir, ancak asteatotik egzama üst ekstremiteler ve gövde dahil başka yerlerde de ortaya çıkabilir.

Haber Merkezi / Asteatotik egzama esas olarak su kaybından kaynaklanır. Bu, genetik yatkınlık ve çevresel faktörlerin neden olduğu cilt bariyerinin bozulmasıyla oluşur. Bunlar:

  • Düşük nem (kış, çöl, yüksek irtifa, seyahat, nem alma cihazı veya fanlı ısıtıcı kullanımı)
  • Aşırı derecede sabun ve deterjanın kullanıldığı banyo

Asteatotik egzama kimlerde görülür?

Asteatotik egzama, çok kuru cilde sahip herkeste ortaya çıkabilir.

Asteatotik egzamanın klinik özellikleri nelerdir?

Asteatotik egzama genellikle kaldırım görünümüne sahiptir. Elmas şeklindeki deri plakaları, bir ağ oluşturan kırmızı bantlarla birbirinden ayrılır.

Şiddetli asteatotik egzama, genel kızarıklık, lokal şişlik ve yüzeyde kabarma ile daha şiddetli ikincil dermatite yol açabilir.

Asteatotik egzama nasıl teşhis edilir?

Asteatotik egzama görünümü ile teşhis edilebilir.

Asteatotik egzama tedavisi nedir?

Asteatotik egzama genellikle tedaviye hızla yanıt verir:

  • Cildin kurumasına neden olan faktörler göz önünde bulundurulmalı: Daha az banyo, sabun yerine krem ​​temizleyici, cildi doğrudan ısıya maruz bırakmama
  • Günde birkaç kez vazelin/petrolatum veya yağlı krem ​​gibi yoğun yumuşatıcılar ve nemlendiriciler uygulama
  • Birkaç gün boyunca kızarık cilde hafif topikal steroid krem ​​veya merhem sürme
  • Egzama şiddetli ise daha güçlü bir topikal steroid gerekebilir
  • Asteatotik egzamanın tekrarlama olasılığı çok yüksek olduğundan cildin tekrar kurumasına izin vermeme

Dikkat: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır.

Paylaşın

Ksantoma Nedir? Nedenleri, Belirtileri Teşhisi, Tedavisi

Özellikle yaşlı yetişkinlerde ve yüksek kan lipidleri olan kişilerde yaygın olan ksantoma, boyut ve şekil bakımından farklılık gösterirler ve her yerde görünebilirler.

Haber Merkezi /  Ksantomanın en yaygın olduğu alanlar üst göz kapakları, dirsekler, tendonlar, eklemler ve dizlerdir.

Ksantoma türleri

  • Xanthelasma palpebrum
  • Erüptif ksantomlar
  • Tendinöz ksantomlar
  • Yumrulu ksantomlar
  • Diffüz düzlem ksantomatozis

Belirtileri

Ksantoma, genellikle vücudun farklı bölgelerinde bulunan hassas olmayan beyaz veya sarı topaklardır. Kan lipidlerinde veya depolanmasında artışa yol açan altta yatan bir lipid veya metabolik sorunun işareti olabilirler.

  • Yüksek kolesterol  ve ailesel hiperkolesterolemi gibi kalıtsal metabolik bozukluklar
  • Belirli kanserler
  • Diyabet
  • Hipotiroidizm
  • Birincil biliyer siroz
  • Pankreatit

Teşhisi

Bir ksantomanınn ortaya çıktığını düşünüyorsanız, başka sorunlara işaret edebileceğinden doktorunuza gösterin. Lipid bozuklukları, karaciğer fonksiyonu, tiroid sorunları ve diyabeti kontrol etmek için kan testi yaptırmanız gerekebilir.

Tedavisi

  • Altta yatan lipid bozukluklarını diyet ve ilaçlarla tedavi etmek (önerilirse). Bu, boyutlarını küçültebilir ve yenilerinin görünmesini engelleyebilir
  • Topikal trikloroasetik asit
  • Elektrodesikasyon
  • Lazer buharlaştırma
  • Cerrahi olarak çıkarma (altta yatan lipid sorunları tedavi edilmezse geri gelebilir veya yenileri ortaya çıkabilir).

Önleme

Sağlıklı beslenme ve sağlıklı bir kiloyu koruma yoluyla kan lipidlerinizi normal bir aralıkta tutmak yardımcı olabilir.

Dikkat: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır.

Paylaşın

Versace Defilesinin Kapanışını Paris Hilton Yaptı

41 yaşındaki sosyetik reality show yıldızı Paris Hilton, Versace’nin Milano’daki podyumunda yürüyerek defilenin kapanışını yaptı. Hilton’un podyumda giydiği ışıltılı degaje yaka elbise, 21. yaş günü kutlamalarında giydiği gümüş rengi elbiseyi andırıyordu.

Hayranları Cooking With Paris programının yıldızına hızlıca övgüler yağdırırken, bunlar arasında pek çok kişi Hilton’un popüler Barbiecore estetiğindeki podyum görünümünü “ikonik” diye nitelendirdi.

Ömrü boyunca pembe rengine sevdalı olmasıyla bilinen Paris Hilton, kendisiyle özdeşleşmiş bir görünüşle Versace’nin Milano’daki podyumunda yürüyerek defilenin kapanışını yaptı.

Sosyetik reality show yıldızı, podyumda Bella ve Gigi Hadid ile Emily Ratajkowski gibi süper modellere katılarak hayranlarını şaşırttı.

41 yaşındaki Hilton, parıltılı pembe mini elbisesiyle beraber parmaksız eldivenler, pembe bir düğün duvağı ve pembe sivri topuklu stilettolarla podyumda yürüdü.

Hilton’un podyumda giydiği ışıltılı degaje yaka elbise, 21. yaş günü kutlamalarında giydiği gümüş rengi elbiseyi andırıyordu.

Bu arada duvak, Hilton’un Kasım 2021’de Carter Reum’le yaptığı düğüne bir selam gibi görünüyordu.

Hilton, risk sermayedarıyla yaptığı “masal düğünü”nde en az 6 özel tasarım elbise giyerken bunların arasında Alice + Olivia’nın seksi pembe bir duvakla tamamlanan fosforlu pembe elbisesi de bulunuyordu.

Hilton’un giydiği hepsi de beyaz olan diğer gelinlikleri, Oscar de la Renta, Galia Lahav ve Pamella Roland gibi lüks üretim yapan tasarımcıların imzasını taşıyordu.

Hayranları Cooking With Paris programının yıldızına hızlıca övgüler yağdırırken, bunlar arasında pek çok kişi Hilton’un popüler Barbiecore estetiğindeki podyum görünümünü “ikonik” diye nitelendirdi.

Bir kişi şöyle yazdı: Nihai Versace Barbie, Paris Hilton’dur.

Bir diğeri şunları ekledi: Paris Hilton’un Versace için parıltılı pembe bir elbiseyle yürümesi sansasyoneldi. Bunu mümkün kıldığı için Donatella’ya [Versace] teşekkürler.

Donatella ve Hilton, en son haziran ayında Britney Spears’ın Sam Asghari ile düğününde birlikte görüntülenmişti. Her ikisi de Los Angeles’taki özel törenin konuklarıydı.

Sosyetik isimle tasarımcı, 9 Haziran’da 6 yıllık sevgilisiyle evlenen Spears’ın eski arkadaşları.

Cuma günü (23 Eylül) Milano’daki Versace şovu sırasında ön sırada oturanlar arasında Hilton’un kardeşi Nicky’le birlikte Vanessa Hudgens, Ashley Graham, Alessandra Ambrosio ve Chloe Cherry de bulunuyordu.

(Kaynak: Independent Türkçe)

Paylaşın

HDP Eş Genel Başkanı Sancar: Alternatif Biziz, Umut Bizde

Partisinin Tekirdağ 4’üncü Olağan Kongresi’nde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Sancar, “Halkların özgürlük ve eşitlik mücadelesini büyütmek için varız. Bu ülkede zorbalık düzenine, sömürü düzenine son vermek için varız. Bugün mücadeleyi, direnişi büyütmek için ittifaklarımız büyüyoruz. Dün Emek ve Özgürlük İttifakı yolculuğuna başladı. Bu yolculuk bu ülkede alternatifin ne olduğunu, umudun nerede olduğunu gösteriyor. Alternatif biziz, umut bizdedir.” ifadelerini kullandı.

Sancar, “Bu ülkede demokrasi sorununun temelinde Kürt sorunu var. Kürt sorununa demokratik çözüm için halkların bütün temsilcileriyle birlikte mücadele edeceğiz. Demokratik çözümü müzakere ve ortak toplumsal iradeyle hayata geçireceğiz. Barışı bunun üzerine kuracağız. Barış tabanda kurulur. Onun için Türkiye’nin her yerindeyiz ve Türkiye’nin bütün halklarıyla birlikte yürümeye kararlıyız.” dedi ve ekledi:

“Bu ülkede demokrasi sorunu ile Kürt sorunu iç içedir. Ülkeye demokrasi getirmek için Kürt sorununa demokratik çözüm, Kürt sorununa çözüm için de ülkeye demokrasi getirmek gerekiyor. İşte bizler sizlerle ve ittifaklarımızla çözümü bu ülkeye getirmeye kararlıyız. Sözümüz var halklara, kadınlara, gençlere, emekçilere.”

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, partisinin Tekirdağ’da gerçekleştirilen 4’üncü Olağan Kongresi’ne katıldı. Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre, Sancar’ın konuşmasında öne çıkan başlıklar şöyle:

Türkiye halklarının bütün sorunlarıyla ilgilenmek, çözüm üretmek için yürüyüşümüzü sürdürüyoruz. Sizlerle HDP güçleniyor, ittifaklarımız ve yürüyüşümüz büyüyor. Bu yürüyüşün sonu zaferdir, başarıdır. Kimse bundan şüphe duymasın. Bugün buraya gelirken konvoyumuzu GBT adı altında beklettiler. Başka herhangi bir partiye bunu yapıyorlar mı? Sadece bize yönelik bir engelleme bu. Basit bir engelleme gibi gözükse de HDP’yi engellemeye yönelik bir uygulama. Ayrımcılık yapıyorlar, keyfilik var. Biz bütün bunları aşarak halklarımızla buluşmaya devam ediyoruz. Şimdi buradayız, esnafımızla, Çorlu halkı ile bir araya geldik, sohbet ettik, onları dinledik. Onlara söz verdik; bu ülkenin bütün sorunlarını hep birlikte çözeceğiz.

Demokrasiyi de, adaleti de, barışı da, özgürlüğü de, eşitliği de ortak mücadeleyle bu ülkenin her yerine getireceğiz. Operasyonlara ara vermeden devam ediyorlar. Arkadaşlarımızı siyasi rehine olarak içeride tutuyorlar. Daha yakın zamanda büyük bir operasyonla burada emek veren, mücadele yürüten çok sayıda arkadaşımızı cezaevlerine koydular. Muratlı Cezaevi’nde şu anda siyasi rehine olarak tutulan bütün yoldaşlara hep birlikte selam gönderiyoruz. Hiç kaygı duymasınlar ki zaten duymuyorlar. Mücadelede boşluk olmaz. Onların, bütün halkların özgürlüğüne kavuşması için yürüttüğümüz mücadele büyüyor. Özgürlük yakındır, hepimizin özgür olduğu şartlar da çok kısa zamanda gerçekleşecek.

Buradan kısa mesafede bulunan Edirne Cezaevi’nde bulunan siyasi rehine olarak tutulan arkadaşlarımız var onlara da selam gönderiyoruz. Öte yandan Silivri Cezaevi’nde siyasi rehine olarak tutulan Semra Güzel arkadaşımız var, irademizdir ona da selam gönderiyoruz. Keyfi bir yargılamayla, insafsız bir kararla rehin tutulan Gezi’deki arkadaşlarımıza buradan güçlü bir selam gönderiyoruz. Onların da mücadelesi burada yaşıyor, onların kalp atışlarını buradan duyuyoruz. Onların direnişine buradan selam gönderiyoruz. Bu ülkenin her yerinde varız, var olacağız dedik. Bir süre önce yürüttüğümüz kampanyanın adı “HDP’liyiz Her Yerdeyiz” idi. Çorlu’da, Tekirdağ’da, Batman’da, Nusaybin’de, Artvin’de, Van’da Türkiye’nin dört bir yanında, İstanbul’da, Amed’de her yerde varız, var olacağız.

“Alternatif biziz, umut bizdedir”

Halkların özgürlük ve eşitlik mücadelesini büyütmek için varız. Bu ülkede zorbalık düzenine, sömürü düzenine son vermek için varız. Bugün mücadeleyi, direnişi büyütmek için ittifaklarımız büyüyoruz. Dün Emek ve Özgürlük İttifakı yolculuğuna başladı. Bu yolculuk bu ülkede alternatifin ne olduğunu, umudun nerede olduğunu gösteriyor. Alternatif biziz, umut bizdedir. Bu ülkede demokrasi sorununun temelinde Kürt sorunu var. Kürt sorununa demokratik çözüm için halkların bütün temsilcileriyle birlikte mücadele edeceğiz.

Demokratik çözümü müzakere ve ortak toplumsal iradeyle hayata geçireceğiz. Barışı bunun üzerine kuracağız. Barış tabanda kurulur. Onun için Türkiye’nin her yerindeyiz ve Türkiye’nin bütün halklarıyla birlikte yürümeye kararlıyız. Bu ülkede demokrasi sorunu ile Kürt sorunu iç içedir. Ülkeye demokrasi getirmek için Kürt sorununa demokratik çözüm, Kürt sorununa çözüm için de ülkeye demokrasi getirmek gerekiyor. İşte bizler sizlerle ve ittifaklarımızla çözümü bu ülkeye getirmeye kararlıyız. Sözümüz var halklara, kadınlara, gençlere, emekçilere.

Bu ülkede emek sömürüsü var, hem de insafsızca ve pervasızca bir sömürü. Çorlu ve Tekirdağ bölgesi emek sömürüsünün en derin olduğu yerlerden biri. Çorlu’da çok sayıda emekçi arkadaşımız var. Bir emekçi kenti Çorlu. Tekirdağ da öyle. Emekçiler zor şartlarda sefalet ücretiyle çalışmaya mecbur ediliyorlar. Güvencesiz bir çalışma yaşamına zorlanıyorlar. Onun için direnişler de var. Bu örgütlülüğü ve direnişi büyütmek için daha çok mücadele etmeliyiz. Emek ve Özgürlük İttifakı tam da bunun için vardır. Nerede emek sömürüsü varsa mücadeleyi orada büyüteceğiz ve mutlaka da sonuç alacağız. Çorlu ve çevresi, Tekirdağ ve yöresi aynı zamanda doğa talanının en insafsız yaşandığı yerlerdir.

“Emek sömürüsüne karşı mücadeleyi, doğa talanına karşı mücadeleyle mutlaka birleştirmeliyiz”

Ergene Nehri zehir akıyor. Birkaç metre ötede berrak bir su akarken kaynakta, buraya gelirken neden zehirli hale geliyor? Çünkü sanayi tesisleri hiçbir kontrol ve denetim olmadan atıklarını bu nehre salıyorlar. İktidar bunlara göz yumuyor. Hiçbir kanuni tedbir hayata geçirilmiyor. Bugün Ergene Nehrinin birinci sorumlusu buradaki sanayi tesisleriyse, en büyük sorumlusu da doğayı hiçe sayan, kara ve ranta neredeyse kutsallık atfeden iktidardır. Bu, sömürü düzenidir.

Bakın Ergene Nehri hem denizi hem doğayı hem de insanı tehdit ediyor. Doğayı kirletiyor, yok ediyor. Marmara Denizine en büyük kirlilik buradan yayılıyor. İnsan hayatını tehlikeye atıyor. Bu talancı düzeni değiştirmeye de sözümüz var. Ergene Nehrinde derin deşarj sistemi var, bu zehirlenmenin en büyük nedeni odur. Bu derin deşarj sisteminin iptal edilmesini, yerine de ekolojik bir sistem kurulmasını istiyoruz. Doğanın talan edilmesinin hayatlarımızı nasıl tehdit ettiğini burada birebir her gün yaşıyoruz. O nedenle emek sömürüsüne karşı mücadeleyi, doğa talanına karşı mücadeleyle mutlaka birleştirmeliyiz.

En büyük emekçi kitlesini burada kadınlar oluşturuyor. Ucuz emek gücü olarak görülüyor, sömürülüyorlar. Zaten hayatın başka alanlarında sömürüye ve şiddete maruz kalıyorlar, bir de fabrikalarda ağır şartlarda düşük ücretlerle çalışmaları nedeniyle ciddi mağduriyetler yaşıyorlar. İşçi direnişlerinin başını kadınlar çekiyor burada. Ülkeye adaletli bir yaşam ve demokratik bir düzen gelecekse öncülüğünü kadınlar yapacaktır, kadın mücadelesi yapacaktır. Buradan Deniz Poyraz’ı bir kez daha rahmetle anıyoruz. Aynı şekilde Jîna Mahsa Amini’yi katleden düzene karşı direnişi her gün daha da büyüten İran’daki kadınlara selam ve desteklerimizi yolluyoruz. Boşuna değil, bizim sloganımız Jin, jiyan, azadî. Kadın mücadelesi yaşam mücadelesidir, özgürlük mücadelesidir.

Bu iktidar her alanda sömürüyü, talanı, savaş politikalarını yaygınlaştırıyor. Biz de ona karşı adalet, özgürlük ve barış mücadelesini büyütüyoruz. Kürt sorununa demokratik çözüm bu ülkeye büyük barışı getirmenin anahtarıdır. Barış tabanda kurulur, buradaki halklarla birlikte kurulur. Emekçilerle, gençlerle, kadınlarla birlikte kurulur. Demokrasi de öyle tepeden gelmez yerelden inşa edilir.

Burada demokrasi mücadelesini büyütürsek, yerelde demokrasiyi inşa edersek ülkenin tamamına da merkezine de demokrasiyi getiririz. ‘Şu kanunu değiştirelim, anayasada şu değişiklikleri yapalım, şu sistemi getirelim’ demekle kalıcı ve güçlü demokrasi kurulamaz. Bizim mücadelemiz güçlü demokrasi içindir, katılımcı demokrasi içindir, yerel demokrasi içindir. Halkın iradesini kayyımlarla gasp eden düzene karşıdır, halkın iradesini her yerde egemen kılacak bir demokrasi içindir. Bunu da hep birlikte getireceğiz. Kimsenin şüphesi olmasın.

Bugün burada Emek ve Özgürlük İttifakının verdiği büyük güç ve moralle bir araya geldik. Emek ve Özgürlük İttifakını bulunduğumuz her yerde ve şehirde kurmamız ve büyütmemiz gerekiyor. Bu ittifakı büyütmek görevimizdir. Türkiye halklarına karış görevimizdir. Bu ittifakı en geniş kesimlere ulaştırmak zorundayız. Türkiye’nin bütün ezilenlerini, dışlananlarını, inkar edilenlerini birleştirecek büyük bir demokrasi ittifakı haline getirmemiz gerekiyor. Bunu yapacak gücümüz, başaracak inancımız var. Büyüteceğiz bu ittifakı.

“Hep birlikte başaracağız”

Türkiye’nin ortak mücadele adresi halini getiriyoruz, getireceğiz. Yarını, geleceği kuracak temel aktör olması için her alanda büyümemiz gerekiyor. Bugün her alanda direniş ve mücadele için de en geniş ortaklıkta geleceği birlikte kurmak için de en güçlü irade. Buna ihtiyacımız var. Sadece seçimleri değil hayatın her alanını bu ittifakın mücadele hedefi olarak görüyoruz. Seçimlerde de bu ittifakı büyüterek halkların, emekçilerin, sömürülenlerin ortak iradesini Meclis’e en güçlü şekilde taşıyacağız. Bu gücü de ülkenin anahtarı, sorunların çözümünün anahtarı haline getireceğiz. Çözüm biziz, geleceği hep birlikte biz kuracağız.

Burada büyük bir özveriyle bütün baskılara rağmen mücadele yürüten siz yoldaşlarıma ve bundan önceki yönetimin üstün çabalarına buradan büyük bir alkış istiyorum. Bu ülkede özgürlüğü, emeğin hakkını, demokrasiyi, barışı, adaleti içeren düzeni bizler kuracağız. Bu ülkenin yönetiminin en etkili gücü haline gelmek için ittifaklarımızı büyüteceğiz, mücadelemizi güçlendireceğiz. O günler uzak değil. Siyasi rehine olan bütün yoldaşlarımızla; emeği sömürülen, özgürlüğü gasp edilen bütün halklarımızla birlikte mücadelede kararlılığımızı sürdürdükçe başarıyı en kısa sürede yakalayacağımızdan şüpheniz olmasın. Bu ülkeye barış bizimle gelecek, demokrasi bizimle gelecek, adalet bizimle gelecek ve özgürlük bizimle gelecek. Hepsini ortak mücadele ile hep birlikte yapacağız, hep birlikte başaracağız. Yolumuz açıktır. Allah yardımcımız, Hızır yoldaşımız olsun.”

Paylaşın

‘Mahsa Amini’ Protestoları Yayılarak Devam Ediyor: 41 Ölü

İran’da ‘tesettüre uygun olmayan’ giyimi gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra hayatını kaybeden 22 yaşındaki Mahsa Amini’nin ölümü sonrası başlayan protestoları yayılarak devam ediyor. Protestolarda can kaybı 41’e yükseldi.

İran İnsan Hakları (IHR) kuruluşunun verilerine göre ise protestolarda güvenlik güçlerinin müdahalesi sonucu hayatını kaybedenlerin sayısı 54. IHR, hayatını kaybedenlerin çoğunun Gilan eyaletinde ve Mazandran ilinden olduğunu açıkladı.

740 kişi gözaltına alındı

İran Hükümeti’ne ait Isna Haber Ajansı’nın Giyalan Polis Komutanı’nın açıklamasına dayandırdığı haberine göre, Giyalan’da 3 gün içerisinde 60’ı kadın olmak üzere 740 kişi gözaltına alındı.

Gazetecileri Koruma Kuruluşu (CPJ) ise; protestoların başlamasından bu yana 17 gazeteci gözaltına alındığını duyurdu.

Norveç merkezli Kürt İnsan Hakları Grubu Hengaw da halkın Batı Azerbaycan eyaleti Oshnaviyeh’in bazı bölgelerinde kontrolü ele geçirdiğini bildirdi.

İranlı yetkililer, güvenlik güçlerinin bölgede kontrolü kaybettiğini inkar ederken, “isyancıların“  İran’da Devrim Muhafızlarının iç güvenlikten sorumlu kolu Basij’in üç merkezine saldırdığını açıkladı.

İran’da kadınlara nasıl muamele yapılıyor?

İran, Afganistan’daki Taliban rejimi dışında kamusal alanda başörtüsü takmayı zorlayan tek ülke.

İranlı kadınların eğitime tam erişimi var, ev dışında çalışıyor ve kamu görevlerinde bulunuyorlar. Ancak, başörtüsü takmanın yanı sıra uzun, bol elbiseler de dahil olmak üzere halka açık yerlerde “mütevazı” giyinmeleri gerekiyor. Evli olmayan erkek ve kadınların birbirine yakın durması ve teması yasak.

1979 İslam Devrimi’nden sonraki günlere dayanan kurallar, “devletin her kademesinde yolsuzluk ve rüşvet gibi durumların aleniyet kazandığı ülkede” ahlak polisi tarafından uygulanıyor.

Resmi olarak Rehberlik Devriyesi olarak bilinen bu birimler, halka açık alanlarda geziyor ve hem erkeklerden hem de kadınlardan oluşuyor.

Uygulama, bir noktada ahlak polisini aşırı saldırgan olmakla suçlayan ve nispeten ılımlı olan eski Cumhurbaşkanı Hassan Ruhani döneminde yumuşatıldı. 2017 yılında kadınların kıyafet kurallarını ihlal ettikleri için tutuklanmayacağı sadece uyarılacağı açıklandı.

Ancak geçen yıl seçilen sert görüşlü Reisi yönetiminde, ahlak polisinin ajanları farklı bir uygulamaya geçti.

BM insan hakları ofisi, son aylarda genç kadınların yüzlerine tokat atıldığını, coplarla dövüldüklerini ve polis araçlarına alındıklarını söylüyor.

Ne olmuştu?

İran’ın Sakız kentinden başkent Tahran’a akrabalarını ziyarete gelen genç kadın erkek kardeşinin kullandığı aracı durduran ahlak polisince gözaltına alınmıştı. Kardeşine, nasihat edilip serbest bırakılacağı söylenerek götürülen genç kadının, gözaltına alındıktan iki saat sonra komaya girdiği ve kaldırıldığı hastanede öldüğü ortaya çıktı.

Devlet televizyonu Amini’nin dövüldüğü iddialarını yalanlayarak, polisin genç kadını “nasihat etmek ve eğitmek” üzere karakola götürdüğünü ve orada kalp krizi geçirdiğini söyledi. Akrabaları, kadının herhangi bir kalp rahatsızlığı olduğunu yalanladı.

Devlet televizyonu bir polis karakolunda Amini olduğu söylenen bir kadının oturduğu koltuktan bir yetkiliyle konuşmak üzere kalktıktan sonra yere düştüğünü gösteren güvenlik kamerası kayıtları yayınladı. Ancak görüntülerden kadının Amini olduğu doğrulanamadı.

Amini’nin dövülerek öldürüldüğü yolunda sosyal medyada yayılan iddialarını reddeden Tahran emniyeti açıklamasında, “Ayrıntılı araştırmalara göre, Amini’nin araca alınması sonrasında ve tutulduğu karakolda fiziksel bir temas olduğunu” reddetti.

Ancak, İran’ın yarı resmi Fars haber ajansı, Mahsa Amini’nin ahlak polisince dövülmesi nedeniyle komaya girdiğini duyurdu.

VoA’nın haberine göre genç kadının karakolda ölümünü eleştiren sosyal medya yorumcuları arasında, sözünü sakınmamasıyla tanınan reformcu eski milletvekili Mahmud Sadıki, Ayetullah Ali Hamaney’i olayla ilgili kamuoyuna açıklama yapmaya çağırdı.

Şu ana kadar Tahran, Senendec, Kerec, Tebriz, Meşhed, Kiş, Kirman, Yezd, Reşt, Bender Abbas, Abadan, Kirmanşah, Erdebil, İsfahan, Urumiye, Kazvin, Zencan, İlam, Mazenderan, Hemedan başta olmak üzere birçok şehirde gösteriler düzenlendi. Birçok noktada eylemciler ile güvenlik güçleri arasında şiddetli arbede yaşandı.

Paylaşın